23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/8 HABERLERIN DEVAMI 23 NlSAN 1985 GOZLEM UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) türk'ün şu sözlerini duydunuz mu hiç? Biz bu hakkımtzı mahfuz bulundurmak, istiklalimizi emin bulundurabilmek için heyeti umumiyemizce,heyeti milliyemizce bizi mahvetmek isteyen emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı heyeti milliyece mücâhedeyi caiz gören bir mesleği takip eden insanlarız... Bugün, herhangi bir devlet ya da siyaset adamı, "Bizi mahvetmek isteyen emperyalizme ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı savaş veriyoruz" diyebilir mi? Hayır, diyemez. Ya şunu? Tam bağımsızlık demek, elbette siyaset, maliye, iktisat, adalet. askerlik ve kültür gibi her alanda tam bağımsızlık ve tam hürriyet demektir. Bu saydıklanmın herhangi birinde bağımsızlıktan yoksunluk, ulusun ve ulkenin gerçek anlamıyla bağımsızlığından yoksunluğu demektir... Bugün "tam bağımsızlık" deyince tüyleri diken diken oianlar vardır. İşte Türkiye, o noktadan bu noktaya gelmiş, adım adım bu noktalara sürüklenmiştir. Bugün Atatürk'ün şu sözlerini, gögsünü gere gere yineleyecek bir "babayiğit siyasetçi" var mıdır acaba? Biz Garp emperyalistlerine karşı yahız hâlas ve istiklalimizi muhafaza etmekle iktifa etmiyoruz. Aynı zamanda Garp emperyalistlerinin kuvvetleri ve malum olan her vasıtalanyla Türk milletini emperyalizme vasıta ittihaz etmelerine mani oluyoruz. Bu surette bütün beşeriyete hizmet ettiğimize kaniyiz... Evet, var mıdır bu sözleri bugün söyleyebilecek bir devlet ya da siyaset adamı? Yok, ne gezer? Bugün aralannda tecanüs bulunduğunu gördüğümuz devletler, mazlumlan daha sıkı esaret zincirinde bulundurmak ve bu surette emeklerinden ettikleri istifadeleıie zevklerini tatmin eyteme için aralannda çok muâhedeler yapmışlardır. Fakat bu muâhedeler, kıymeti olmayan birer kâğıt parçasından başka bir şey değildir. Hakka tecavüzu tazammun eden kâğıtlann azimkâr milletlerin üzerinde hiçbir tesiri olmayacaktır. Ya şu sözleri bugün açık yürekle söyleyebilecek kaç devlet adamı yetiştirdik? FUhakika mazide ve bilhassa Tanzimat devrinden sonra ecnebi sermayesi memlekette müstesna bir mevkie sahip okju ve ilmi manasıyla denilebilir ki, devlet ve hükumet, ecnebi sermayesinin jandarmalığından başka bir şey yapmamıştır. Artık her medeni devlet gibi, millet gibi, yeni Türkiye dahi buna muvafakat edemez. Burasını esir ülkesi yaptıramaz... Siz hangi törende Atatürk'ün şu sözlerine yer verildiğini anımsarsınız? Tabii ki hiç... ... Esas itibarıyla tetkik olunursa bizim görüşlerimiz ki halkçılıktır kuvveün, kudretin, hâkimiyetin, idarenin doğrudan doğruya halka verilmesidir, halktn elinde bulundurulmasıdır. Ve şüphe yoktur ki bu, dünyanın en kuvvetli bir esası, bir prensibidir. Elbette böyle bir prensip, en koyu sosyalist prensiplerle çatışmaz... Devletin radyosu, televizyonu hiç Atatürk'ün şu sözlerini halka duyurmuş mudur? Sosyal doktrin itibarıyla, biz hayatını, istiklalini kurtarmak için çalışan işçileriz, zavaJlı bir halkız. Binaenaleyh, her birimizin hakkı vardır, yetkisi vardır. Fakat çaJışmak sayesinde bu hakkı elde ederiz.Yoksa sırtüstü yatmak vehayatını çalışmaktan uzak olarak geçirmek isteyen insanların bizim sosyal bünyemizde yeri yoktur, hakkı yoktur. O halde ifade ediniz efendiler, halkçılık, sosyal düzenini emeğine, hukuken dayatmak isteyen sosyal bir doktrindir... Mustafa Kemal, 1920 yılının ilk aylannda, bir an önce bir îOfdupun kurulmasını isteyen Yunus Nadi'ye bakın ne ya,fit veriyor: işte aramızdaki fark bilhassa burada göze çarpıyor. Bence Meclis, nazariye değil hakikattir ve hakikatlerin en büyüğüdür. Evvela Meclis, sonra ordu Nadi Bey. Orduyu yapacak olan, millet ve ona niyabeten Meclistir. Çünkü ordu demek yüzbinlerce insan, milyonlarca ve milyonlarca servet ve zaman demektir. Buna iki üç şahıs karaı veremez... Kurtuluş Savaşı, Kuvvayi Milliye ruhu ile örgütlenmiş bir halk, bir halkın öz elleriyle kurulmuş yiğit bir ordu ve tam bağımsızlığa ve ulus egemenliğine inanmış Mustafa Kemal Paşa'lar, Ismet, Fevzi ve Kazım Paşa'lar öncülüğü ile kazanıldı. 23 Nisan, böylesine kutsal bir savaşın Türk ulusuna armağan ettiği görkemli demokrasi anrtıdır. Bugün, Kuvvayi Milliye ruhunun, ne acıdır ki, çok uzağındayız. Dileriz, bağımsızlık bilinci içinde ulus egemenliğini ileride "düşünce suçu" olmayan bir demokraside de kutlama olanağına kavuşuruz. Tbptancılar topu clikti Çeşitli gıda maddeleriyle diğer ihtiyaç maddelerinin toptancılığını yapan dükkânların sıralandığı siteye gün boyunca uğrayan olmamış. İSMAİL TOP Unkapanı Gıda Sitesi'nde güneşli bir cumartesi, normal olarak alışverişin yoğun olması gereken bir saat, ama alışverişten eser yok. Dükkân sahipleri ve çalışanlan yan kapalı kepenkler önünde top oynuyorlar. Çeşitli gıda maddeleriyle diğer ihtiyaç maddelerinin toptancılığını yapan dükkânlann sıralandığı siteye gün boyunca uğrayan olmamış. Ne toptan alışveriş için gelen bakkal ve diğer esnaf ne de cumartesi gününün alışılagelmış perakendeci müşterileri var meydanda. Site esnafı siftah yapamayınca can sıkıntısım top oynayarak geçirmekten başka çare bulamamış. Nisan ayının başından beri satışlann çok durgun gittiğini söyleyen toptana Öyas Yıldız, "Anlaşılan millet Ramazan gelmeden onıca başladı." dedi. tşsizlikten top oynadıklannı söyleyen toptana Ekrem Çongar da şöyle konuşuyor: "Eskiden mart ayı vergi ayı olduğundan çok durgun geçer, işler nisan ayında açüırdı. Bu yıl nisan ayında da büyük bir durgunluk yaşıyonız, nerdeyse mart ayını arayacagız. Genellikle cumartesi günieri perakende satısımız olurdu ve epeyi yekun tutardı. Bugün hepsini toplasan 5 kilo mal bile satamadık." Ender Zeytinleri ortaklanndan Oktay Kümetli ise bu goruşlere katılmıyor, "Bunlar eskiden hamuduyla yutarken, şimdi normal kazançlan beğenmiyorlar, öyle dedikleri gibi bir işsizlik yok" derken diğer toptancıları durumu abartmakla suçluyor. Diğer toptancılar bu lafın altında kalmak istemiyorlar, "Oktay beyin tuzu kuru, bir sürii başka işi var, böyle konuşabiliyor. Sermayeyi tüketen bakkallann raflannda fareierin cirit at(ığından habersiz galiba" diyorlar. Toptancı Tahsin Giiner piyasadaki durgunluğu yüksek fiyatlara bağlıyor, "Bir yandan fiyatlann yiikselmesi halkın alım giiciinfl kırdı, diğer yandan her semtte büyük toptancılann turemesi bu semtlerden bakkallann bize gelmesini onledi" diye konuşuyor. Butün bu söylenenler "esnaf ağlaması" mı diye bir de kendini top oyununa kaptırmış olan site işçilerinden Musa Ateş'e soruyoruz. Hafta başında iyi satış olduğunu, ancak hafta içinde sürekli azalan satışların cumartesi günü bıçak gibi kesildiğini anlatıyor Musa Ateş. 20 nisan cumartesi, saat 15.30. Unkapanı Gıda Sitesi'nde kepenkler inerken patronlar birer ikişer evlerinin yolunu tutuyor. tşçiler ise hırslannı toptan aldıktan sonra aynı şeyi yapmaya hazırlanıyorlar. POUTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Egemenlik Ulusundur Ulusal egemenlik olsun, cumhuriyet olsun, kaynağını Ulusal Kurtuluş Savaşı'ndan alır. Eğer milletçe, Samsun'a çıkan, oradan Erzurum ve Sıvas Kongrelerini düzenleyen ve Müdafaayı Hukuk Cemiyetlerinı kuran Mustafa Kemal Paşa'nın ardına düşmeseydik, bugün bu yapılanların hiç bin olmazdı. Dah? Samsun'da 'mılleti kurtaracak olan gücün milletin azmi' olduğunu vurgulamıştı. Çünkü hiç gücü olmayan gibi görünenin gücüyle yola çıkılmıştı. Bu güç, Ankara Meclisi'ni kurarak egemenliğin ulusta olduğunu pekiştirdı. Egemenlik ulusundur ne demekti? Şimdiye değin padışahta ve onun adamlannda olan gücü onlardan almak ve millete vermekti. Hani bugün yapı değişikliği falan diyenler var ya, yapı daha o zaman değiştiriliyordu, bunun ayrımında değillerdi. Egemenlik ulusundur demenin altında, padişah. halife, imparatorluk, Osmanlılık, onun kurumlan olarak ne varsa hepsinin tasfiyesi vardı. Mustafa Kemal Paşa, Ankara Meclisi'ni açarken bu söylediklerimizi tasfiye ediyorum demiyordu da, kısaca ve kestirmeden 'Egemenlik ulusundur1 diyordu. Egemenlik ulusun olunca ne olacaktı? Egemenlığin temsılcısi olan Meclis, halkın oyuyla oluşturulacaktı. Halkın oyları ile seçilmiş olan temsilciler Meclise girecekler, halkın kendilerine verdiğı ulusal iradeyi Meclis'te halk adına kullanacaklardı. Padişah ve halife adına değil, milletin kendı adına... Egemenlik ulusundur ilkesinın altında yatan anlamı görenler vardı, görmeyenler vardı. Görenler şimdilik söylemiyorlar, görmeyenler de ne oluyoruz diye şaşıyorlardı. Savaş ve sıkıntı yılları birbirını kovaladı. 1920 yılı 23 Nisanında açılan Meclis, her şeye egemen olarak yabancı güçlere karşı savaşın kazanılması yolunda her türlu cabayı gösterdi. Milletin azmiydi, milletı güçlendiren... Savaş kazanıldıktan sonra, yani Meclisın açılmasından üç yıl sonra rejimin adı kondu: Cumhuriyet !.. Anlaşıldı kı ulusun otan egemenlik, Cumhuriyeti doğuruyordu. Cumhuriyet ulusal egemenliğin çocuğuydu, onun ürünüydü. Egemenlığin ulusta olması da, ulusal egemenliğin cumhuriyetı üretmesi de demokrasıyı bir süre için getiremezdi. Demokrasi gelmeyecek demek değıldi. Yol boyu iki kez sınandı. Bin 1924'de Terakkı Perver Fırka ile, ötekı 1932'de Serbest Fırka ile... Bu denemelerde demokratik göruntü olacaktı ama, cumhuriyet, dolayısı ile egemenlığin ulusta olması elden gıdebilirdı. Çunku kurulan partılerden bin şerıate, ötekı şıddete dayanıyordu. Oysa körpe Cumhunyetın ve halk hâkimıyetinin şeriate ve şıddete o günlerde dayanacak fazla gücü yoktu. Her iki parti de ertelendı, cumhuriyetin gücü tazelendi. Ikinci Dünya Savaşı'nı tek parti düzenı altında atlattık. Savaşa gırmedik. AncaK savaşı demokrasi cepheleri kazanmıştı. Oyleyse bu fırsattan yararlanarak demokratik özlemimizi gıdermeliydik Çok partilı bir dönemi başlattık. Ancak bu dönem bir ıktıdar partısı içinden çıkanların bir ıktidar partısi kurmaları ile kotarıldı. Var olan ıktidar partisinin içinden bir muhalefet partisi çıkmış, bir süre sonra iktidar olmuştu. Çok partilı yâşamın adı vardı da kendi tam yoktu. Çok parti olmuştu ama sağsız, solsuz bir çok parti olmuştu. Oy veriliyordu ama, ulusal egemenlik halk egemenliğine dönuşmüyordu. Çünkü oyları taşradan toplayıp başkente gelenler kendilerine göre bir iktidar oluşturuyorlar, halk bundan kendı için biranlam çıkaramıyordu. Ulusal egemenliğı kurmuş, bunu cumhurıyete dönüştürmüş, çok partilı bir yaşama yönelmiş bir toplumda bugün neler oluyor? Evet, bugünkü sıyasal ıktidar partısi de halkın oyunu alıyor, bunlan bir yerde topluyor, bu oylarla sağlanan iktidar halkın iktidarı oluyor mu? Böyle olunca, "Ne yapalım halk bu kadannı görüyor, bu kadannı yapıyor'' diyenler var. Halk bu kadannı görüyor, bu kadannı yapıyorsa, kendisi için ıktidar istemesın, holdingcılerin. sermayecilerin iktidanna dayansın ! . Emzığı alınan çocuklar gibi ağlayıp, sızlanmasın. Tarihinde bir Ulusal Kurtuluş Savaşı var. Siftah yapamayınca can sıkmtısını top oynayarak geçirmekten başka çare bulamayan site esnafı, topu dikerken. Rekor vergiler lafta kalıyor NİLGÜN UYSAL Maliye ve Gümrük Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin, dün lstanbullu sanayiciler önünde yaptığı konuşmada, "Gönül ister ki, odalar, en çok vergi beyan eden değil, en çok vergi ödeyen üyelerine madalya versinler" dedi. "Sanayici kardeşlerimiz" hitabıyla anlatırrum yumuşatmaya özel olarak dikkat eden Alptemoçin, bu isteğini dile getirirken, gerekçesini de şöyle açıkladı: "Ne yazık ki, yüksek vergi beyan edenler, sonradan bey an ettikleri ölçüde yüksek vergi ödemeyebiliyorlar. Vergi tahakkuklan ile ödeme arasında yüzde 7080 oranında bir fark ortaya çıkabiliyor. Onun için gönül ister ki, kıstas olarak en çok gelir bey an eden değil, en çok vergi ödeyen mükellefe bu madalyalar verilsin." Maliye ve Gümrük Bakanı Alptemoçin'in ikind ricası fatura konusunda oldu. Alptemoçin, birkaç gün önce esnaf ve sanatkârların kendisine iletmiş olduğu bir şikâyeti dile getiriyordu: "Duyuyoruz ki, mal kamyona yükleniyor. Şoförün de cebine bir ırsaliye faturası konuyor. Kontrol olursa şoför faturayı gosleriyor. Sonra bir parti daha mal yükleniyor. Ama yine aynı ırsaliye faturası ile... Başka bir anlatımla, aynı fatura ile iki parti ya da üç parti mal göndermeyi deneyenler var." Gerçi Alptemoçin bu tür çarpıtmalara yönelen "birkaç istisna" yuzunden "tüm sanayici kardeşlerini karalamak istemediğini" de söyledi. Ama böyle uygulamalar yuzunden "tüketici ile fatura pazarlığı" sorununun ortaya çıktığını belirterek, "Sanayiciden fatura alamayan esnaf, ister istemez tüketiciye mal satarken, fatura istenmezse sağlayacağı indirimden söz açmak zorunda kalmaktadır" dedi. Maliye ve Gümrük Bakanı Alptemoçin'in ISO'yu ziyareti sırasında Oda Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Gezgin de konuştu. "KDV ile ilgili tanılım hizmelleri daha profesyonelce yapılmış olsaydı, KDV konusunda daha etkinlik saglanırdı" diyen Gezgin, şöyle konuştu: "Devlete ödenecek vergilerden vazgeçilmesi yoluyla, kurtarma operasyonları yapılmasına karşıyız. Suyu taşıyanla lestiyi kıranlar, aynı ortamı paylaştığı sürece testiyi kuranlar çogalır." Gezgin, bankalar için gilndemde bulunan rahat koşullann hükümetin "özel sektör felsefesine uymadığım" da dile getirdi. "Bankalar kesiminin oldukça geniş giıvencelere sahip olduğunu görüyoruz. Sanayici için risk var. Ama bankalar için yok. Devlet tahvili alan bankalar kânnı garanli ediyor." Nurullah Gezgin, ithal mallarda aranan "standartlara uygunluk" belgesinin "makine ve yedek parça itbalinde" de uygulanması yuzunden sanayicinin zor durumda kaldığını anlattı. Bir sanayici, dışarıdan gelen vatandaşlara yılda bir kez "6 bin marklık gümrüksuz mal alma" imkânı sağlayacak mağazaların yerli sanayie özellikle de emek yoğun elektronik sanayiine çok büyük darbeler vuracağını ileri sürdu. Alptemoçin /e ekibi bu tezi kabul etmediler. Dövizin bu yolla dışarıda değil, içeride kalacağını, özellikle evini Türkiye'ye taşıyan Türk işçisinin döviz getireceğini ileri sürdüler. VEFAT Merhum 1. Dönem Bolu Milletvekili ve Büyük Ata'nın yaveri Cevat Abbas ile merhume Hatice Memduha'nın oğulları, Mualla, Sevda Tagay'm, merhum Mustafa Kemal, Aydın ve merhume Necla'nın ağabeyleri, merhume Ayten'in sevgili eşi, Cevat, Hüseyin, Barbaros'un babaları, Yıldız ve Melike'nin kayınpederi, Benal ve Turgut'un sevgili büyükbabası, Galatasaraylı TURGUT GÜRER (Bey abi) 21.4.1985 tarihinde vefat etmiştir. Naaşı 23.4.1985 günü Karacaahmet Camii'nde kılınacak ikindi namazından sonra Karacaahmet aile kabristamna defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. İlk Büyük Millet Meclisi'ni anlatan gazete Büyük aşı kampanyası (Baştarafı 1. Sayfada) lığı Müsteşarı Yunus Miiftü, Içişleri Bakanlığı Müsteşan Galip Demirel ve TRT Yönetim Kurulu üyesi Profesör Ayhan Songar'dan oluşan bir heyet ABD'de UNICEF yetkilileriyle yaptıkları göruşmelerden olumhı izlenimlerle döndüler. UNICEF, aşı kampanyası sırasında ilaç ve mali destek sağlayacak. Kampanya sırasında kullanılacak yaklaşık 15 milyon enjeksiyon UNICEF tarafından karşılanacak. Aynca 2 buçuk milyar lira dolayında da mali yardım yapılacak. UNICEF lcra Direktörü James Grand'ın aşı kampanyası konusunda Türk heyeti ile yaptığı görüşme sırasında, geçen yıl Kolombiya'da 800 bin çocuğun bulaşıa hastahkjara karşı aşılandığını, Türkiye'de 5 milyon çocuğun bulaşıcı hastalıklara karşı aşılanmasını hedefleyen kampanyanın başanya ulaşması halinde bunun dünyaya örnek olacağını söylediğini bildirdi. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Müsteşan Yunus Miiftü, ANKA'ya yaptığı açıklamada beş yıllık bir program çerçevesinde UNICEF'le ortaklaşa uygulanacak kampanya ile çocuk ölümlerinin binde 9095'ten binde 50'ye indirilmesinin hedeflendiğini söyledi. Her ay bir haftalık süreyle üç grup halinde kasım ayına kadar sürmesi planlanan aşı kampanyası, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'na bağlı sağlık personeli ile vali, ka>Tnakamlann koordinasyonunda yürütülecek. Aşı kampanyası sırasında TRT'nin de çeşitli eğitici programlar yayımlayacağı bildirildi. TRT Yönetim Kurulu üyesi Profesör Ayhan Songar, kampanya süresince açıkoturumlar, haberlerden önce v«? sonra spot programlar yapılacağıru söyledi. AtLESİ BAŞSAGLIGI İdare Müdürümüz Hüseyin Gürer'in babası, EGEMENLİK 32 sayfa, 20 lira Milli Egemenlik T.B.M.M. Başkanlığının katkılarıyia cazeteciler Cemiyeti tarafından vavınianmaktadır • Milli Eğitim Bakanlığı'nm kimlik ve sigorta kartını kaybettim. Hukümsuzdur. ABtDİN ULUÇAY • Nufüs Hüviyet Cüzdanımı kaybettim. Hukümsuzdur. İSMAİL ÖZCAN MiLLi ; TURGUT GÜRER vefat etmiştir. Merhuma Tann'dan rahmet, tüm yakınlarına başsağlığı dileriz. CUMHURİYET ÇALIŞANLARI Çocuk Gereçlerî ve OYttncak IŞTİRAKÇİ KURULUŞLAR • Alfa Yayıncılık Paz. Ltd. Şti. • Amil Başaran • Anka Itır Oyuncak • An Kim San. ve Tîc. A. Ş. • Antaş • BakkromLtd Şti. • Bamba Gıda San. • Bambino Sağlık Gereçleri A.Ş. • Bayındır Kağıtçtiık • Benson Oyuncaklan 0 Big Plastık San. ve 77c. A. Ş. 0 Bizım Tıcamt 0 Cincin Çocuk Gıyim 0 Dalma Oyuncaklan 0 Duru Tunzm A. Ş 0 Eda Oyuncaklan 0 E/ektoyA.Ş. 0 Erkol Oyuncak San ve Tic. A. Ş. 0 Erol Kaston Kırtasiye 0 EsınLtd. 0 Esın Yayın Dağıtım 0 Fatoş Oyuncak San. ve Tic A. Ş. 0 Fruko Tamek Meyva Sulan San A Ş. 0 Gaieri Gala 0 Gökçe Plastik Sanayı 0 Halit Guney ve Oğlu 0 Has Gıda San ve Tic. A.Ş. 0 Helvacıoğlu A.Ş. 0 ImsaIstanbulMeşrvbaıSan A.Ş. 0 Istanbul Kozmetik Laboratuan 0 Kayran Koll. Şti. 0 Kopaş Kozmetik Paz. San. A.Ş. Kökplas Plastik San. Tic. A Ş. Kurtuluş Yayın/an LeuBnt/nş. Malz. Ltd. Şti. Limasollu Nad Oğretim Kurumu MelodisanSan. ve Tic. A.Ş. MertElek. San. ve Tic. A.Ş. MGO Plastik ve Madem EsyaA.Ş Murat Oyman Nata Plastik Koll. Şti. Onur Pazariama Oğün Yayınlan Orgün YayınlarLtd. Şti. Orsan Ozgümüşler San. ve Tic. Pam Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. Peiin Ûretim Pazariama Pınarmak A. Ş. Gözdem Oyuncak San. Pınar Gıyim Sernat Dağıtım A. Ş. Semnin Oyuncaklan Şirin Plastik ve Oyuncak San. Şti. Te/eteknık E/ektronik San. Tic. A. Ş. Tepum Ltd. Topaç Teknik Oyuncak San. A. Ş. Turbay Utuso y Pazariama Ûcsan Plastik Kalıp San. Şti. ÜküSeslı Yayınlan Yaban YenıAsya Yayınlan A.Ş. Yıldız Tokatan Yılmsz Plastik Koll. Şti. Bulgar (Baştarafı 1. Sayfada) gar olduğunu öne süriiyor. Belgrad ise Makedonyalılann Yugoslav ulusunun bir parçası olduğu görüşünü savunuyor. Türkiye, son ayiarda Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskılardan otürii duyduğu kaygılan Sofya hükümetine birkaç kez iletti. Bulgar hukumeti ise ülkedeki Türklerin isimlerini gönıillü olarak değiştirdiklerini ileri süriiyor." 9Ö> 71 1 aS& 80,V* r ISTANBUL SANflYI ODASI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle