23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef Kiıııi zevkten, kiıııi dertten Ş Sahıbı Cumhuri>el Matbaacılık ve Gazeıecılık Turk Anonım Şırkelı adına Nadir Nadi. • Genel Ya\ın \1uduru. HasanCemal. Muessese Muduru Kmine Lşaklıgil. Yazı Işleri Muduru: Oka> Gonrnsin. • Haber Merkezı Muduru Yalçın Baıer. Savfa Duzenı Yonetmenr \li Acar, 0 Temsılaler ANKARA Y'alçın Doga«,İZMİR: Hikmcl ÇXink»va, ADANA: Mrfımel Mcrcaa. Servıs ŞeJlerL lstanbul Haberlerı: Reha Oz. Dış Haberler. Krgun Bakı, Ekonomi: Ovmaıt Ulaga). Kullur A>dın tmeç, Magazın: Yalçın Pekşen. Spor Oanışmanı. Abdulkadir Yucelm»ı. Duzehme Refik Uurhaş. Arajiırnıa. !jahin Alpa), IşSendika: Şukran Kelencı, # Koordınalor' Ahmel korutsan, # Malı Isler Kral Erfcııl, llan 7iy% Krgene, Halkla llişkıler. Gulderen Koşar, Idare: Huseyin Gurrr. Işleıme: Sadun Sönmcz. Basan ve Yavan: fumhuriyct Macbaacılık veGazeıccıhk T A.Ş. furk Ocağı Cad. 39/41 Cagaloğlu lstanbul, PK 246lsıanbul, Td 526 10 00 (9 hat), Telex. 22246 • Burolar: Ankara: Zıya Gokalp Bulvarı lnkılap Sokak No: 19/4 Tel. 33 II 4147, Te!ex 42344 • lımir: Halıl Zı>a Bulvarı No. 64/3, Tel. 25 47 0913 12 30Telex: 52359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kat 3, Td: 1455019731 Telex: 62155. TAKVlM V NISAN 1985 Imsak: 3.43 Güne$: 5.16 Öğle: 12.09 İkindi: 15.52 Akşam: 18.52 Yatsı: 20.18 Kimler, neden OYUNLARI ŞANS OYUNLARINA KATILMADA EN ÖNEMLİ ETKENLER (°/o) MİLLİ PİYANGO Cumhuriyet Veri Araştııma Anketi 15 müyondan 300 bin kaldı ŞENOL KONUKÇU Yülarca Mahmutpaşa Camii avlusunda ayakkabı boyacıhğı yapan Çorumlu Mehmet Bacıoğlu 1.5 yıl önce Milli Piyango'dan 15 milyon lira kazandı. Bugun sadece 300 bin lirası kalmış. Bacıoğlu, milyoner olduktan sonra da kafasmdaki kasketi çıkarmadı, mesleğini bıraktı, boya sandığını "uğurlu" saydığı için evin bir köşesinde saklıyor. Milyonerlik Bacıoğlu'nu, kendi deyimi ile "sadece kiracılıktan kurtarmış". Onun dışında yaşamında bir değişiklik olmamış. Bacıoglu 15 milyon sahibi olduktan sonraki 1.5 yılını anlatıyor: • Para 25 gttn bankada kaldı. Bu sure içinde elde ettiğitn 40 bin lira faiz üe Erzunım depremine ve koyıirade çeşme yapımına yardım ettim. • Çapa'da 5 kath bir apartman için pazarkk yaptım. 12 milyon liraya burasını satın aldım. Uyan olan apartmanın ismini 'Baaoğlu Apartmanı' olarak değiştirdim. Ayrıca 750 bin lira ev için masraf ettim. Şimdi Uç katı 20'şer bin liradan kirada. Eski kiracı oldukları için ucuz oturuyorlar. Iki dairenin birinde ben, Piyangodan 1.5 yü önce 15 milyon Ura kazanan d j S e r i n d e °&um Bacıoğlu ailesi şimdi mütevazi "Bacıoglu Apart ° t u r u y ° r num/'nın sahibL , * Pürfmn * " kalan kısmının 1.5 milyonu ile oğlum Abuzer'e düğün yaptım. Onun küçügü Beytallah'ı bir yıl önce nisanladım. Onun için de 5 bilezik aldım. 550 bin lira da ona masraf yapOm. • Şu anda bankada 300 bin lira para kaldı. 15 milyon bir şeye melhem olmadı desem yeri var. Bir tek kiracılıktan kurtardı. Bir de başımıza dert açtı. Gazetelerde resmimi gören uyanığın birisi sahte senet tanzim edip önce eve geldi, "sizi benzettik" deyip gitti. Sonra bir de baktım bu şahıslar alacağımız var diye beni mahkemeye vermişler. Ordan başımız belaya girdi. ALT 1 Alt gelir grubundaki şans oyunculannın yüzde 47'si ekonomik nedenlerle lotaryaya sığınıyor. 2 Alt gelir grubunda "zevk için" oynadığını söyleyenler yüzde 32. 3 Üst gelir grubundakilerin yüzde 6O'ı "zevkten", yüzde 9'u "ekonomik nedenler"le oynuyor. 4 Kazananlar daha çok kazanmak istiyor, şanstan elini çekemiyor. aynhyordu: "Zevk için" şans oyunu 4 oynayanlar, "ekonomik koşullann 'ans oyunlarını kimlerin oynadığı kadar ilginç bir soru da şans oyunlannın neden, niçin oynandığı. Son zamanların bunalımlı ekonomik ortamında birçoğumuzun hemen aklına gelebilen bir açıklama, şimdilerde birçok insanın ekonomik durumunu düzeltmek için tek umut olarak şans oyunlanru görmesi. Bu gerçekten böyle mi? însardar şans oyunlanru gerçekten ekonomik sorunlara bir çıkış yolu olarak gördükleri için mi oynuyorlar? Bu konuyu aydınlatmak için göruştüğümüz şans oyunlan merakhlarına şu soruyu yönelttik: "Şans oyunu oynamanızın en önemli nedeni hangisidir?" Bu soruya verilen yanıtları bazı ana gruplarda toplamak mümkün oldu. Yanıtlar genellikle üç kategoriye etkisiyle'' oynayanlar ve çevreden gördükleri için "ailearkadas etkisiyle" bunu yapanlar. Bunlar dışında kalan yanıtlar ise çok küçük bir grup oluşturuyordu. Bulgular, beklentilerin aksine, şans oyunlan oynamada bu işten "zevk ve beyecan" duyma unsurunun en az "ekonomik" nedenler kadar, belki daha etkili olduğuna isaret ediliyordu. Milli Piyango bileti alanlann ve Spor Toto oynayanların yanya yakın bir bölümü (yüzde 45'i), bunu esas olarak " z e v k " için yaptıklannı söylüyordu. Ekonomik nedenlerle (ek bir gelir sağlamak, zengin olmak, vb.) şans oyunu oynadıklarını belirtenler Milli Piyangoculann yüzde 32'sini, Spor Totoculann yüzde 34'ünü olustunıyordu. Alt yanşı oynayanlar arasında ise "zevk için ve "ekonomik nedealerle" oynayanlann oranı, hemen hemen aynı büyüklükte, yüzde 3839 dolayındaydı. Arkadaşlardan ve aileden görerek bu işi yapanlar ise her üç şans oyununda da beşte bir dolayında kalıyordu. PARAN VARSA " Z E V K " Farklı tüketim tabakalannın şans oyunu oynama "nedenleri"ni karşüaştırdığımızda, sosyoekonomik bakımdan daha iyi durumda olanların şans oyunlarını daha ziyade "zevk için" oynadıklarını, diğerlerinin ise daha çok "ekonomik" beklentilerle şans oyunlanna katıldıklarını çok açık bir şekilde gözledik. Şans oyunlannı "zevk için" oynayanlann oranı, alt tüketim tabakasında yüzde 32'den, üst tüketim tabakasında yüzde 60'a yükseliyordu. Bunu "ekonomik" nedenlerle yaptıklarmı söyleyenlerin oranı ise, üst tüketim tabakasında yalmzca yüzde 9, orta tüketim tabakasında yüzde 23 dolayında iken, alt tüketim tabakasında yüzde 47'ye fırlıyordu. Genelde şans oyunu oynayanlann en büyük bölümünün (yüzde 45) bu işi esas olarak "zevk için" yaptığını söylemesi şans oyunlannın " k u m a r " yönünü de ön plana çıkanyor. lstanbul Haber Servisi Eminönü Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen toplantıda If öğretmenlerine uyuşturutmaddelerin tanımı ve zararları konusunda ders verildi. Gençlikyılı nedeniyle düzenlenen "Gençlerin uyusturucu bağımlılığmdan kurtartlması" konulu toplantıya lstanbul Valisi Nevzat Ayaz, Emniyet Müdürü Ünal Erkan ve diğer ilgililerin yanı sıra 300 'e yakın lise öğretmeni katıldı. Toplantımn açış konuşmasmı yapan Vali Ayaz, uyusturucu maddelerin, dünya gençliği için büyük bir tehlike oluşturduğunu, uyuştucu ile mücadele için ilk ciddi yasal önlemlerin Türkiye'de ahndığtnı, ancak büıiin yasal önlemlere karşın önüne geçilemediğini belirtti. Konuşmalardan sonra Prof. Rıdvan Cebiroğlu, Dr. Faruk Bayülkem ve Dr. Abdülkadir Ozer, toplantıya katılan öğretmenlere sorular yönelttiler ve açıklayıcı biigiler verdiler. Gençleri kurtarma operasyonu 1ARUV: Ç Ü L t B S A YAPARSEVIZ? Uçan kuşa borcum var Veliefendi Hipodromu'nun bir köşesme çekilmiş. Dalmış, gitmiş. Sorunca anlatmaya başlıyor. "tsmimi sormaym yeter ki?" diyor. "Yanş gunleri oldu mu ben buradaytm. Çalıştığım yerden ne yapar eder izin alıp gelirim. Bu mticadele hep çoluğum çocuğum için. Hafta sonu geldi mi umutlanıyorum. Bir rehavet çöküyor. Ta pazar akşamı para suyunu çekene kadar. Oynamamaya yemin ediyorum. Pazartesi daireye gidiyorum. Hayaller de tazeleniyor. Bu hafta da oynasam mı acaba? Ayın ortası gelmiş. Sen memursun diyorum. Bırak bu yolu. Sonra beynimin içinde bir savaş başlıyor. Dürtüyor beni. Sonra yine atlara koşuyorum. Uçan kufa borcum var." Totdâan 19 milyon "Ne işimi ne evimi değiştirdim" ENtS BERBEROĞLU ANKARA tbrahim Özkan, SporToto'nun 19831984 sezonunun 35'inci haftasında 13 bilerek 19 milyon 284 bin 834 lira kazanmıştı. Adresini bulduk, ama Dikmen sırtlanndaki Gökkuşağı mahallesinde bulunan eve giderken pek umutlu değildik. Bir "şans zengini" doğru dürüst yolu bile olmayan bu mahallede kalır mıydı ki? Özkan, ne evini ne de 10 yılhk işini değiştirmişti. 32 yaşmdaki ortaokul mezunu özkan, 31 bin lira net maaşa " d e v a m " demişti. 19 milyonu kazandıktan sonra neler olduğunu anlattı: • Evi degiştirmek istedik. Malum ya, çocuklann iyi okula gittnesi lazım. Sonra ağabeyim, 'Buradan çıkarsan hakkımı helal etmem' dedi. Tanıdık, bildik cevre. Oturduğunıuz evi satın aldım. • fşteki arkadaşlarım, "Bu kadar para kazandın, bu isin kahn çekilir mi?' dediler, ama işimi bırakmayı düşunmedim. • Elimde kalan para sadece 1 milyon 700 bin lira. Bir dizel Maginıs, bir de dizel Jetta alıp taksi olarak şofore verdirn. • Hayatımda çok fazla değişiklik yapmaktan çekindim. Açıkçası daha fazla açılmaya cesaret edemedim. İşım devlette. Emekliligi. «uvencesi var. • Esas huzunı, kendimle birlikte 2 göz gecekonduda oturan biraderime ev alınca yaşadım. • Para kazanınca insanın akrabasından, dostuna kadar tanıdıklan artıyor. Selamı sabahı paraya veriyorlar. Kapımızı açmayanlardan bazıları, can ciğer olmak istedi. Küçük kardeşim uyarmadan önce eli açık da davrandım. 700800 bin lira alacağım birikti. Yine de paralar iyi yere gitti. Birisi kömur, diğeri renkli televizyon almak için istedi. Biri oğluna nişan yaptı. Camiye de 250 bin lira verdim. • 21 kolon oynamıştım. 19'uncusunda 13 bilip kazandım. Artık oynamıyorum. lstanbul Haber Servisi tstanbul'daki otobüs durakları tek tip haline getiriliyor. Anakent Belediye Başkam Btdrettin Dalan, yeni durakların reklam karşılığında özel firmalara yaptırılacağmı bildirdi. lstanbul'da değisik modellerde 546 kapalı, 1753 adet de açık durak bulunduğunu bildiren Dalan, yetersiz olan otobüs duraklannın oakımsız olduğunu ve bu durumun da yurttaşların şikâyetlerine neden old> ğunu söyledi. Otobüs durakları yenileniyor Köy enstitüleri TÜKETİM DÜZEYİE GÖRE ŞANS OYUNLARINA KATILMADA EN ÖNEMLİ ETKEN (°/o) TÜKETİM TABAKASl ZEVKIÇM ZEVKIÇM EK0NGMK ÇCVRf» OYNJkVAHL ıwıs OYHMYÂNLAR ORTA TÜKETİM TABAKASl ÜST : TÜKETİM TABAKASl •con IEM.E HfCEVREMnH ZEVK IC1N 23 P 20 F 60 53 ANKARA, (ANKA) SODEP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyesi Gazi Eğitim tim kurulu üyesi eski Gazi Eğitim Enstitüsü Müdürü Hızır geçerli ilkel, bağımsız ve yıkıcı bir sistemin kıskacma atındığını savundu. Köy enstitülerinin 45. kuruluş yıldönümu nedeniyle bir açıklama yapan Hızır Ekşi, köy enstitülerinin alışılmıs ve eskimiş pedagoji ilkelerini aşan, toplum ve ülke gereksinimlerinden hareketle köye yönelik eğitim hizmet kurumları olduğunu söyledi. Köy enstitülerinin kapatılmasıyla köye yönelik eğitimöğretim girisimlerinin kcıildiiini belirtti. TIR ŞOFÖRÜNÜN, SEYİR DEFTERİ Mehmet Yaşin Almanya'da şoförlerin 8 saatten fazla araba kullanması yasak. 4 saat direksiyon başı, 1 saat mola, sonra tekrar 4 saat direksiyon. Bu kurallara uyulup, uyulmadığını takometre yazıyor. Türk şoförleri bu akıllı kâğıt "takometreyi" hiç sevmiyor. Ama biz takometreyi yatağın altına saklayıp yola devam ediyoruz. Cezaevlerinde görüşme lstanbul Haber Servisi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı'na bağlı askeri ceza ve tutukevlerindeki tutuklu ve hükümlüler, çocuklanyla açık görüş yapacak. lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı, askeri ceza ve tutukevlerinde "tek tip giysiyi giytn v' ziyarete çıkan " tutuklu ve hükümlülerin bayram günü çocuklanyla görüştürülmelerini kararlaştırdı. Thkometreyi yatağın altına saklayıp yola devam ediyoruz 4 28 Şubat 1985 ' udapeşte'de iki gün bitti. Öğleye doğnı Melih'in eyine gidiyorum. TIR'ı çalıştırmaya uğraşıyor. Akü yine azizlik etmiş. Yoldan geçen bir kamyondan yardım istiyoruz. TIR, sonunda çahştı. Macar şoför sigara alması için uzaıtığımız parayı geri çeviriyor. Melih: "Mazot alacagu" diyor. Birkaç sokak ötede, bahçeli bir evin önünde duruyoruz. Görünürde benzin istasyonu yok. Melih koma çalıyor. Evden çıkan orta yaşlı biri eliyle "gelin" diyor. Bahçeye giriyonız. Evin arkasında üç tane büyük bidon var. Kaçak mazot dolu bidonlar. Kimsenin görmemesine dikkat edip, TIR'ın 700 litrelik tankını dolduruyoruz. Işin ucunda yakalanmak da var. Ucuz mazotun bedeli demir parmaklıkların arkası olabilir. Tekrar eve dönüyoruz. Yola çıkmadan önce Melih'in kansının yaptığı Macar yemeklerini yiyeceğiz: Mantar çorbası, arkasından bonfile, kavnümuş soğan ve pureden oluşan başka bir yemek. Taşıyıcıyı takıp, akşama doğru yola çıkıyoruz. Hegyeşhalom. Macaristan bitti. Çıkış damgalan. Ve 200 metre sonra bir başka ülke, bir başka sistem. Avusturya'nın Nikelsdorf sınır kapısındayız. Saat 22.00. Yaşlı bir görevli bekleşen şoför kalabalığına aldırmadan yavaş yavaş paralan sayıyor, topluyor, çıkanyor. Tek konuştuğu dil de Almanca. Sıra bir Türk şoföründe. Yaslı görevliden Türkçe sözcükler duyuyoruz: " t m za, sigorta, p a r a " . Evraklar tamamlandı. Sıra geçiş parasıru ödemeye geldi. Melih'in yanında yeterli Avusturya Şilini yok. Görevli kızıp, makbuzu iptal etmek istiyor. Banka da kapalı. Parayı nereden bulacağız? Diğer TIR şoförleri imdada yetişiyor. Küçük hesap makineleri çantadan çıkanlıyor. Kur hesaplanıyor ve az bir kârla Alman Markı Avusturya Şilini'ne çevriliyor. Tankta 700 litreye yakın mazot var. Melih 350 litre olarak deklare ediyor. Daha fazlasını Avusturya'ya sokmak yasakmış. Sınırdan çıktık. Otobanda ilerliyoruz. Melih: "Bizim tek kazancımız ucuz mazottan. Ama her kapıdan gecerken çekilen heyecan, insanı öldürür. Bir yakalandın mı, hem biitün kazancın gider, hem de adın fişe geçer. Ondan sonraki her seferinde sıkı sıkı arariar"... Viyana'yı geçtikten sonra bir dağa tırmanıyoruz. Sis bastırdı. Görüş mesafemiz birkaç metre. Hızımız 1520 kilometreye kadar düştü. Bu hızla yol biter mi? Çırağan Sarayı restorasyonu ANKARA (a.a.) Çırağan Sarayı 'nın restore edılerek bir turizm merkezi haline getirilmesine ilişkın protokol 19 nisan cuma günü lstanbul'da imzalanacak. Çırağan Sarayı önünde duzenlenecek törende protokolu Turizm ve Kültür Bakanı Mukerrem Taşçıoğlu ile restorasyonu gerçekleştirecek Ingiliz Trusthouse Forte fırmasının sahibi Lord Forte ımzalayacaklar. B, bilmiyor. Motor teklemeye başladı. Saat 02.30. Melih: "Pis mazot filtreleri tıkadı galiba" diyor. Şansımızdan motor, tırmanış biterken teklemeye başladı. Şimdi yokus aşağı gidiyoruz. Araba ha durdu, ha duracak. Bir parka çekip yatmaktan başka çözüm yok. Sabah tamirat var. Saat 08.00. Yağmur çiseliyor. Parkın tuvaleti tertemiz. Çeşmeden hem sıcak, hem soğuk su akıyor. Benzincide kahve de var. Melih tulumunu giyip ise koyuldu. Fîltreleri sökmek epey zıyor. Zaten polis, kontrollerde bir tek takometre kâğıdını istiyor. Takometre, kilometre saatinin altına takılan yuvarlak karton. Araba hareket ettikçe mürekkepli bir uç, bu kartonun üstünde çeşitli şekiller çiziyor. Kaç kilometre hız yapıldı, kaç saat araba kullanıldı, kaç saat duruldu. Takometre, her 24 saatte bir değiştiriliyor. 8 saatten fazla araba kullanana verilen ceza oldukça ağır: 1000 mark. Bu yüzden park yerleri 8 saati dolduran TIR'larla dolu. Hesap ediyoruz. 8 saat kuralına uyarsak, Al lih takometreyi çıkartıyor. Gazetenin arasına koyup, yatağın altına saklıyor. Ve bir yenisini takıyor. Ne yaptığını sormuyorum. Şoförlerin gizi. Anladığım kadanyla yola devam edeceğiz. 2 Mart 1985 Saat 01.30 oldu. Hollanda smınna 73 kilometre var. Sabah erkenden girmek daha iyi. Melih'in gözlerine de kan oturdu. "AJışığım" diyor, ama yorgunluğunu gizleyemiyor. Parka çekip uyuyoruz. Saat 07.30. Hollanda sınırındayız. Nemli bir soğuk. TIR karnesindeki son yaprağı da Hollandah görevlilere veriyoruz. Tiel'de malı boşaltıp, Rotterdam'da seferi noktalayacağız. Mobilya fırmasının deposunda mühür sökülüyor. Tente açüıyor. Taşıyıcıda boşluldar var. Firma yöneticisi: "Niye tiimü dolu degil" diye soruyor. Melih bu kadar yük verdiklerini söyluyor. Yönetici polaraid fotoğraf makinesi ile boşluklan gorüntülüyor. Romanya'dan hesap soracakmış. Yük boşaldı. Rotterdam'a doğru yola çıkıyoruz. Hollanda firmasının bahçesinde sıra sıra TIR'lar dunıyor. Melih şoför arkadaşlan ile kucaklaşıyor. Garajın içindeki küçük yemekhaneye giriyoruz. Laz Kemal şoförlere yemek pişirip birkaç kuruş kazanıyor. Tavuk, pilav, hoşaf. Yemekten sonra soförler patronun uyguladığı son fıyatla nasıl bu işin aJtından kalkacaklannı tartışıyorlar. Aralannda görüş aynlıkları var. Çoğu çaresiz: "Ya başka iş bulamazsak".. Biraz diretebilseler, iş çözülecek. Melihle kilometre hesabı yapıyoruz. Istanbul'dan Rotterdam'a 3200 kilometre yol katetmişiz. Melih 38 gün süren kendi seferini hesaplıyor: 11.320 kilometre. Bizim yaptığımız yol onunkinin yanında "devede kulak" misali. Melih, 34 gün sonra yeniden yola çıkacak. Tahran'a yük var. Beraber dönme önerisini hemen geri çeviriyorum. Bana "bir sefer yeter". Melih yükünü beklerken, ben uçakla geri donuyorum. 11 günde aldığımız yolu uçak 3 saat 20 dakikada bitiriyor. İki hafta sonra Melih gazeteye telefon ediyor: "Diın gece fsUnbul'a geldim. Biraz sonra Tahran'a hareket edeceğim".. Daha sonra tüm şoförlerin anlaşıp iki gün direniş yaptıklannı, patronun ücreti yükselttiğini anlatıyor. Melih, Tahran'a gitti, döndü. Şimdi yine Bulgar'ı, Romen'i, Macar'ı geçecek. Birkaç gün sonra 11 bin 320 kilometrelik bir seferi daha tamamlayacak. Ve sonra bir sefer daha. Bu kez kimbilir nereye yük çıkar? Kolay iş değil... ADSIZKAHRAMANLAR Hepsinin adı var aslında: Melih, Zeki, Kemal, Mustafa.. Ama yollarda ne çektiklerini, nasıl para kazandıklanm bilen az, Rotterdam'da firmanın garaju Sefer için yük bekleyen Türk TIR şoförleri birarada. Birkaç saat ya da birkaç gün sonra hepsi direksiyon başına geçip yoüan tüketmeye çalışacaklar. zor oldu. Soğuk insanın ellerini donduruyor. Yedek filtreleri takıp, yola koyuluyoruz. Salzburg'u geride bırakıp, Alman gümrüğüne giriyoruz. Pasaportlann yalnızca vizesine bakıyorlar. Her şey tıkır tıkır. Melih bu kez de 200 litre mazot deklare ediyor. Yine fazlası yasak. Almanya'da ilerliyoruz. Melih tüm trafik kurallanna uymakta titizlik gösteriyor. Cezalar ağır. Ahnanya'da bir TIR şoförunün 8 saatten fazla araba kullanması yasak. 4 saat direksiyon başı, 1 saat mola, sonra tekrar 4 saat direksiyon. Bu kurallara uyulup uyulmadığı "takometre" de ya udapeşte'nin banliyösü Csepel. Bahçeli bir evin önünde duruyoruz. Melih korna çalıyor. Evden çıkan birisi işaretle "gelin" diyor. Bahçeye giriyoruz. Evin arkasında içi mazot dolu üç tane büyük bidon var. Kimsenin görmemesine dikkat edip, çekicinin 700 litrelik tankını dolduruyoruz. Yakalanırsak gideceğimiz yer demir parmaklıkların arkası. Bu gece Miraç Kandili İSTANBUL, (UBA) lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı, Suriyeli hava korsanı Manvan Britani ile ilgili dosyamn tstanbul DGM'ye gönderilmesıne karar verdi. 27 Mart 1985 günü elindeki bıçakla uçak kaçırıp Yeşilköy'e indiren Britani'yle ilgili dosya, soruşturmayı yüriiten Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'nca lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 'na gönderilmişti. Uçak korsanının davası DGM'de ANKARA, (a.a.) Bu gece mübarek Miraç Kandılı. Diyanet İşleri Başkam TayyarAltıkulaç, Miraç Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajda, "Miraç, sevgili peygamberimizin mucizevi bir yolculuğu, Allahın yüce katına yükseüşidir. Beş vakit namaz, bu yolculuğun ve bu yükselişin hediyesidir ve bu gecefarz kdınmıştır" dedi. manya'yı ancak 2 günde bitiririz. 4 saat sonra Münih yakınlannda ilk molayı veriyoruz. Öğle yemeği niyetine sosis, bira. Almanya'da şoförlerin saat başı bir bira içme haklan var. Etrafı dolaşarak mola süresinin dolmasını bekliyoruz. tkinci 4 saatte basladık. Müzik bantlannın bulunduğu kutuyu artık kapattık. Radyo dinliyoruz. Bir Amerikan istasyonu: Kenny Rogers kovboy şarkısı söyluyor. Melih: "İşte TIR'cıların muziği. Yolun uzunluğunu anlamazsın bile"... Modern kovboylar... İkinci 4 saati de bitiriyoruz. Durmamız gerek artık. Me 1 Mart 1985 Bir gün daha sona erdi, biz hâlâ yoldayız. Sis açıbnak BtTTİ lstanbul Haber Servisi TBMM KİT Komisyonu üyesi 15 milletvekili Istanbul'a geliyor. TBMM KİT Alt Komisyon üyeleri Istanbul'da bulunduklan süre içinde KİT kuruluşları ile ilgili görüşmeler yapacaklar ve incelemelerde bulunacaklar. TBMM KİT Komisyonu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle