19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 MART 1985 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 BEHÎÇ AK bafe. ı k\ zomanmda gırdıci /•20 Hesaplaşmayı îlke edinmiş düşünürünıüz: Mazhar Ş. İpşîroğlu FERİTEDGÜ "Avrupa Resminde Gerçek Duygusu" yayımlandığında (1954), başkalanru bilmiyorum, aa biz akademi öğrencileri üzeıinde büyük bir etkisi olmuştu. tpşiroglu ile Sabahattin Eyuboğlu'nun birlikte kaleme aldıklan bu kitabı okuduğumuzda, birçoğumuz, resme çok değişik açılardan bakılabileceğini görmüş ve çok şaşırmıştık. Çünkü akademide hiçbir hocamız, resme bir kültür ve tarih birikimi içinde bakılabileceğini ve sanatın tarihinin kendisini sürekli yenilediğini, yenilemesi gerektiğini öğretmeraişti. Dolayısıyla, Dttrer'in bir yapıtı üzerinde dururken, bu yapıtın değişik yorumlayıcılanndan alıntılar yaptıktan sonra, "Tarihi dunım içinde geçmişe bakacağını düşünürsek, a\nı eser üzerindeki bu göniş aynlıklanna şaşıimaz... Her dönemde bu eser yeniden yonımlanacak. her dönemin kendioe ozgu bir Durer'i olacak, her donem Dürer'i yeniden yazılacaktır. Tarih yoram demektir" sözleri, biz genç akademi öğrencilerini elbette şaşırtacaktı. 20. yüzyıl resim sanatına uzanan yüzü aşan yapıtın incelendiği bu kitapta yer alan ilginç yorumlardan çok, okunı düşünmeye, sanat yapıtını sorgulamaya ve sanatçıyı kendisiyle hesaplaşmaya çağırmasıydı önemli olan. KIM KIME DUM DUMA f)tı a 6en Sana çomasırmaktnasını i htf. daıremn kıraii 75"bın /ırcı Ikı 5tne once gırdif" ^ı : bündan daha f ~ ' "' kârduyımiımdi! Mazhar Şevket Ipşiroğlu, bir bilim olarak sanat tarihinin gerek üniversitemizde ve gerekse düşünce dünyamızda kurucusu ve öncüsüdür. Ama onun düşünce dünyamızdaki yeri bununla sınırlanamaz. tpşiroglu hem Türkîslam sanatı konusunda ilginç çalışmalar yapmıştır, hem de çağdaş sanat konusunda. flao pakl Enflasycn orctnmı VaKa abf kâra gecme); Jstiyorsan Wat\ once a\man almalısın. Uyamk clcaksın abi. kârdayım. OTUZ YIL tpşiroglu, Doğu'nun resim geleneği içindeki benzersiz yapıtlan sanat tarihine sokmak için çalışıyordu. Son soluğuna değin Siyah Kalem üzerinde çalıstu cek bir iki sözcuk istemiştım. "Bu kitap, çagıyla hesaplaşmak isteyen HERKES için yazddı" dedi ve bu sözcukler "Sanatta Devrim"in arka kapağmda yer aldı. Daha sonraki kitaplannda, "Duşunmeye Ç a g n " ve "Kök Atatürkçulük"te, aynı sorgulama, aynı hesaplaşma çağrısı söz konusuydu. tpşiroglu, yalnız okunı, yazan, sanatçıyı çağırrruyordu hesaplaşmaya; sürekli olarak kendi yazdıklannı, duşüncelerini, sanat göruşlerinı sorguluyor, kendi kendisiyle de hesaplaşıyordu. Bulduğuyla yetinen, geçmişteki yorumlarını değişmez birer gerçek olarak görup onlara sımsıkı bağlanan ve her yapıtında bu yorumlardan yola çıkan bir sanat tarihçisi değildi. Bunda kuşkusuz, ilk eğitiminin etkisi olmalı: Ülkemizin ilk felsefe öğrencilerinden biriydi. 1935'te Almanya'da verdiği doktora tezinin konusu "Heşel'in Estetifci." Dört yıl sonraki doçentlık tezinin konusu ise, "Martin Heidegger ve Max Scheler'de tnsan"dı. Eşiyle birlikte yazdıkları son kitaplanndan biri olan "Düşünmeye Çağn"nın (1982), "Tarih Bilincinin Uyanması" başlıklı bölumünde, Mükrimin Halil tnanç'ın bir yazısını anarak yazann, "Tanzimal'a kadar pek çok tarih kitabı yazılmış olduğu halde, bilim olarak tarihten bizde söz edilemeyecegi" görüşünü aktanp, çağdaş tarih anlayışının bizde cumhunyet döneminde doğduğu belirtilir. Bu doğnıya bir eklemede bulunabiliriz: Türkiye'de, gerçek anlamda sanat tarihi de tpşiroglu ile başlamıştır. Leonardo ya da Tiziano. Cezanne ya da Van Gogh. Goya ya da Picasso. Rembrandl ya da Vermeer. Hokusay ya da Monet... tpşiroglu'nunki Siyah Kalem'di. Yaşamının sonuna değin. 1955'te, "Avrupa Resminde Gerçek Duygusu " n u n yayımlanışından bir yıl sonra, "Fatih Albümüne Bir Bakış" (gene S. Eyuboğlu ile birlikte) yayımlandığında şaşkmlığımız büsbutün artmıştı. Kuşkusuz daha önce, Fatih Albümü ve Siyah Kalem imzalı resimlerle ilgili akademik yayımlar olmuştu, ama bunlardan haberimiz yoktu. (Işin acıklı yanı, akademideki hocalanmızın da haberi yoktu.) Siyah Kalem'in bu kitapta yer alan resimleri, Türk / lslam resminin minyaturlerden oluştuğuna inanmış bizleri allak bullak etmiş ve soluğu Topkapı Sarayı Müzesi'nde almıştık. Fatih Albümu'ndeki Siyah Kalem imzalı resimleri görecektik. Sanat tarihinin birbirine eklenen zincirinin halkalannın dışında resimlerdi bunlar. Eyuboğlu / İpşiroglu'nun açıklamalan, yorumları, yeterli ışığı getirmiyordu. Ama ne önemi var! Resim ordaydı ve soluğumuzu kesiyordu. O anda hayran olabilir, sonra anlayabilirdik. lpşiroğlu için, kuşkusuz farklıydı durum. Bu, Doğu'nun resim geleneği içindeki benzersiz yapıtlan anlamak, yorumlamak, sanat tarihinin marjuıdan çıkanp, sanat tarihinin içine sokmak söz konusuydu onun için. Otuz yıl Siyah Kalem'in resimleri üzerinde çahştı. Nasıl denir, son soluğuna değin mi? Evet, son soluğuna değin Siyah Kalem üzerinde çalıştı. P I K N İ K PİYALE MAUR4 / EL/VIAMIM ( SİMİPK OUXk5 V EMİMIM. S B U BSEC uyueuM VE BİR DAUAOA BİÜ PCEMS OELIB BES1I ÖPEİ2 VE HEMEN L6&NIBJM Sanat tarihi konusunda öncti Bu yargı, sanılmasın ki bir dostun ölümünün hemen ardından yazılan bir yazının, anlaşılabilir bir abartmasıdır. Bir bilim olarak sanat tarihinin gerek üniversitelerimizde, gerek düşünce dünyamızda kurucusu, öncüsü odur. Ama onun sanat, tarih ve düşünce dünyamızdaki yeri, kanımızca bu öncülüğünden kaynaklanmaz. Sanat tarihçileri, dunyanın dört bir yanında, belli konularda, belli dönemlerde uzmanlaşmışlardır. Bunlardan îslam sanatı üzerinde çahşanlann büyük bir çoğunluğu, sanatın, sanattan çok tarihsel yönleriyle ilgilenirler. Yommdan cok tanıma; hatta betımlemeye yer verirler. Yüzyıl önce, aynı bilgilerle donatılmış olarak dünyaya gelmiş olsalardı, kuşkusuz gene aynı şeyleri yazacaklardı. Bunun başlıca nedeni, sanınm kendi kuçük (ya da büyuk, bilmiyorum) ilgi alanlarının çağdaşlıic bilinciyle, daha doğru bir deyişle, oluşum süreci içindeki sanatın tarihiyle zenginleşmemiş olmasındadır. Türk / lslam sanatı konusunda ilginç çalışmaları olmuştur tpşiroglu'nun. Ama aynı zamanda çağdaş sanat konusunda da. İnanca dönüşen »özcttk: Hesaplaşmak Ipşiroğlu, yıllar sonra, söz konusu kitabın 3. basımı (1972) ^nn yazdığı ve Sabahattin EyubJhı'nun anısına adadığı notunda, "Üikemizde bundan sonra Batı sanatı üzerinde yapılacak araşttrmalann. bu sanatın gerçekçiiik >anını gozonıinde lutarak, onunla besaplaşmak zorunda kalacağı kanısındayun" diyordu. Hesaplaşmak... Bu sözcük, Ipşiroğlu'nda bir inanca dönüşmüştü: Yazar, düşünur, sanatcı, çağıyla, cağının sanatıyla ve kendisiyle hesaplaşmadan, gerçekliği olan, kahcı hiçbir şey ortaya koyamazdı. Daha sonra eşi Nazan tpşiroglu ile yazdıklan, "Oluşum Sttreci İçinde Sanatın Tarihi" (1977) adlı ıncelemenın önsözünde, "Sanatçı da her insan gibi belli yetenekJerle dunya>a gelir ve belli bir ortamda yaşar. Verimliligi, sanat tarihine olan katkısı bu ortamla olan karşılıklı bir alışveriş ve hesaplaşmaya bağlıdır" diyorlardı. Iki yıl sonra, "Sanatta Devrim"i yayımlarken, arka kapak için, kendüsinden kitabı özetleye TARİHTE BUGUN UÜUTAZARIKA\ CYRANO DE BERGERAC 1€19'OA SUGUN, F8ANSIZ OYUH V€ YERGİQlfClv) YAZARl CYRANO DE BEB6EKAC(SteANC OÖ g&UEKAK) CX>£OU. OZSLLIKLE, POUTİK YFI?6lL£RtNl V£ g/L/MKoeGU OÜÇL£/SlAJl BiHL£ÇTİePlĞl YAPrTLARIYLA 78NINACAK OLAN rAZAR,BEUU r/NE DE UNUTVLACAKTI. ANCAK, yÜZY/UAB SONBA, 1837'OE, BPMONP DE RCSTAND, ONU KONU ALAN ÛMJÜ OYUNU YLA, CYfZANO DE BERSeiSAC A&NI ÖUÛUü OYUNUN BAÇ /oştsr OLAN KOCA , Ç , , ££X>eMÜ CYRANO, AÇItC OL&UĞU GENÇ <tZA(ROXANE) YAKLAŞAMAYINCA, YİNE ONA İLGİ DUYAN YAKfÇlKLI ARKAOAŞI CA/e/STtW'/ >£S7E*££/Ç.. YANPA,OYUNDAU BİR. SAHNE :2T. PERDEDE, RDXANE'IN 8ALKONU.. 6 Mart 50 YIL ONCE Cumhuriyet Kaçak ecnebi şapka şeridi Gümrük Muhafaza teşkilâtı uzun muddettenberi takib ettiği bir kaçakçı şebekesini meydana çıkarmıştır. Bu arada dün sabah Beyoğlunda iki şapkacı mağazasında araştırma yapılmış ve birçok şapka şeridi muhafaza alttna almmıştır. Gumrük Muhafaza teşkilâtımn; kontenjanda ecnebi malı şapka şeridi bulunmamasma rağmen birçok Avrupa mamulâtı şapka şeridlerının satılması nazan dikkatini celbetmiş 6 Mart 1935 nihayet Muhafaza Başmuduru Hasanın bızzat aldığı şapkadaki ecnebi şeridi ştipheleri kuvvetlendirmiştir. Dün limanda bulunan Italyan bandıralı Plisna vapuru kamarotu Pertori Salvatora vapurdan çıkarken, şuphelenilerek; yakalanmış ve üzerinde 30 paket şapka 19351985 kordelâsı bulunmuştur. ttalyan kamarotun derhal ifadesi alınmış ve bu adam şapka kordeiâlarını Beyoğlunda bir başka Italyana göturdüğünu soylemıştır. Beyoğlunun en buyii/c iki şapka depo ve ticarethanesınde araştırma yapılmış, kordelâların hepsi muhafaza altına almmıştır. Fatih Albttmü ve Siyah Kalem Her sanat tarihçisinin, deyim yerindeyse, bir "belahsı" vardır. Ozetle En lyi Türk Filmi Ödülü Eczaabaşt Vakfi, bu yıl 1528 rdsan günleri arasında düzenlenecek 'Istanbul Smema Gunlerı 85'in "198485 Turk Sınemasına Bir Bakış" bolümünde gösterilecek yapıtlar arasından seçilecek En lyi Turk Filmi'nin yonetmenine 1 milyon lira ödül verecek. Eczactbaşı Vakfi Yılm En lyi Türk Filmi Ödulu, Türkiye1de sanat değeri yüksek fibnlerin yapımmı özendirmeyi amaçhyor. Yılm En lyi Türk Filmi'ni LütfuAkad, Prof. Dr. Alim Şerif Onaran, Nıjat Özön, Onat Kutlar ve Atılla Dorsay dan oluşan buyük jtiri seçecek. Buyılki ilk yanşmada yer aiacak fümler, htanbul Sinema Günleri Danışma Komitesi tarafından Sisan 1984 ile Mart 1985 arasında gösterilen fllmler arasından belirleniyor. Ve dil konusu... 1976'da, Graz'da (Avusturya), Akademische Druck Ya>imlan arasında görkemli bir tıpkı basımıru gerçekleştirmişti Siyah Kalem'in. Ama bununla yetinmemiş, aradan geçen yıllarda, yeni bir yorumunu yapmıştı bu resimlerin. Türk / lslam sanat tarihiyle ilgili çahşmalannın büyük bir çoğunluğu yurt dışında yayımlanmıştı. Bu kez Siyah Kalem'le ilgili yorumlarının Türkiye'de, Türkçe yayımlanmasını istiyordu. Bu satırlann yazarı da bu konuda kendisine yardımcı olmak istiyordu. ölümünden dört gün önce telefon ettı: "Önumuzdeki hafta içinde muüak gönışelim. Göruşmemizi biraz uzun tutalım. Siyah Kalem'in dışında, dil konusunda tartışmak istiyorum sizinle." Dil konusu... Sanmayın ki öztürkçe / Osmanhca konusunda tartışacaktık. Bu konuda tartışacak hiçbir şeyimiz yoktu. Daha 1954'te, Eyuboğlu ile birlikte yayımladıklan kitabın adı, "Avrupa Resminde Gerçek Duygusu" idi. Daha sonrakileri yazdım: "Oluşum Sureci İçinde Sanatın Tarihi", "Sanatta Devrim", "Düşünmeye Ç a g n " ve "Kök AUtürkçülük." Biz, sanatın dili üzerinde göruşüp tartışacaktık. Ve bunu gerçekleştireceğimiz günün sabahı ölüm haberini aldım. Yazı masamın başında, tpşiroglu ile ilgili anılanmı yazmak için oturmuştum. Türk / lslam sanatım bilen bu insanın aynı zamanda nasıl çağdaş sanatı izlediğini anlatacaktım. Plastik sanatlara yaşammı vermiş bu araştıncının yerli ve yabancı yazını, düşün dunyasım nasıl yakından izlediğini anlatacaktım örneklerle. Kırk yıhm verdiği üniversitenin bugünkü durumundan nasıl üzüntü duyduğunu kendi deyişiyle medreseye dönüşümün ve bunun onda yarattığı aaları; üniversite sözcüğünü bıle duymak istemediğini, ama gene de, her sabah kalktığında, çalışma masasmın başına geçip kendisiyle hesaplaştığını yazacaktım. Yapamadım. Toprağa verilişinin üzerinden yirmi dört saat geçmeden anılanmı toparlayamadım. Yazdıklan ve yazdıklarının bendeki anılanyla yetindim. Kitaplarının ötesindeki Ipşiroglu'dan söz etmem için vakit gerekecek. ÖDEMİŞ TEKSTİL TÎCARET VE SANAYİ A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANUĞENDAN Şırketimız Ortaklar Olağan Genel Kurulu, aşağıdaki gUndem konulannı görüşmek üzere 28 Mart 1985 perşembe günü saat 14.00'te Ödemiş Birgi yolu üzerindekı fabrikamızda toplanacaktır. Sayın ortaklarımızın toplantı gününden önce hisse senetleriyle veya hısse senetlerinin herhangi bir bankaya teslım edümesı karşılığı alacaklan makbuzlarla şirket merkezıne başvurarak toplantı giriş kartlarını almalan gerekmektedir. Engelleri nedeniyle toplantıya bızzat katılamayacak ortaklanmızın aşağıdaki örneğe uygun olarak tanzim edecekleri vekâletname ile kendilerini temsil ettirmeleri mümkündür. Şirkeümızın 1984 yıh büanço kâr zarar hesabı ile Yönetım Kurulu faaliyet raporu ve denetçıler raporu toplantı gününden 15 gün önce askıya çıkanlacak ve ortaklanmızın incelemelerıne hazır bulundurulacaktır. Sayın ortaklanmızın bılgilerinı ve belırtüen gun ve saatte toplantıya onur vermelerini rica ederiz. YÖNETİM KURULU GÜNDEM 1 Başkanlık dıvanının seçitni ve toplantı tutanaklanran ımzalanması için Başkanlık Divanına yetki verilmesi. 2 1984 yıh Yönetım Kurulu faaliyet raporu, bilanço ve kâr zarar hesaplan ile denetçıler raporunun okunması, ıncelenmesi ve onanması. 3 Yenı secılen Yönetım Kurulu uyelerınin Genel Kurulun onayına sunulması. 4 Yenı scçilen denetçinın onanması. 5 Yönetım Kurulu uyelerinin ve denetçilenn 1984 yıh çahşmalan ile ilgili olarak ibra edilmeleri. 6 Yönetım Kurulu uyelerinin secimi \e surelerinın tayını. 7 Denetçilerin seçunı. 8 Yönetım Kurulu uyelenne T.T K.'nın 334. ve 335. maddeleri ile ilgili iznin verilmesi. 9 Yönetım Kurulu üjeleri ile denetçilerin huzur haklannın tespiti. 10 Şırketimız ana sözleşmesinin sermaye ile ilgili 6. maddesınin aşağıdaki şekilde değiştirilmesi. SERMAYE Madde: 6 Şirketin sermayesi 1.200.000.000. TL. (Birmilyankıyuzmilyon TD'dır. Bu sermaye herbiri 800. TL (sekizyuz) TL değerde 1.500.000 adet hisseye aynlmıştır. Bu hisseler; 15.000 Adedı A Grubu Hamiline 15.000 Adedi B Grubu Hamiline 120.000 Adedi C Grubu Hamiline 150.000 Adedı D Grubu Hamiline 1.200.000 Adedi E Grubu Hamiline olmak uzere beş gruba aynlmış olup, öncekı sermaye olan 750.000.000. TL. (yedıvüzellimilyon TL)'nin tamamı ödenmiştir. Bu defa aıtınlan 450.000.000 TL. (dörtyuzellimilyon TL)'lik sermaye V.U.K.'nın 2791 sayıiı Yasayla değişik geçıcı 11. maddesi gereğince iktisadi kıymetlerin yeniden değerlenmesı sonucu oluşan değer artışı fonundan karşılanmak suretıyle 31.12.1982 tarihinde me\'cut ortaklara, eUennde bulundurduklan beheri 500. TL.'lık nominal değerdekı eskı hısse senetlennin istirdadı mukabılinde, beher eskı hisse senetlerine karşılık 800. TL.'lik nominal değerde yeni hisse senedi verilerek yerine getırılecektır. Çıkanlacak hisse senetlerinin kupurlerinin tayimne Yönetım Kurulu yetkılidir. Ancak hisse senetlerimn en az %20'sınin 50.000 TL.'lik veya daha küçük değerlerde kupurler halinde çıkartılması zorunludur. YENİ ŞEKLİ: ESKİ ŞEKLİ: Tarık Akan pasaport aldı Berlin Film FestivalVnde "Pehliyan "fümindeki oyunu ile Jüri Özel Ödülü kazanan Tank Akan'uı yurt dışırta çıkma yasağı kalktı. Tank Akan yoğun çahsmalan nedeniyle şimdüik yurt dışma çıkmayacağım beliıtti. Tank Akan, şunlan söyledi: "Cuma günu pasaportumu aldım. Yurt dısına çıkma yasağım da kalktı. Ancak yoğun film çalışmalanm nedeniyle şimdüik yurt dışırta çıkmıyorum. " FtLMLERDENBİRİ "Adela Akşam Yemeğmı Henuz Yemedı" hafta boyunca gösterilecek fümlerden. Haftada, "Gezici Aktör"filminin oyunculanndan Dagmar Vesvkrnova da hazır bulunacak. Avrupa Gençlik Danışma Merkezleri Gençlik Danışma Merkezleri A vrupa Koüokyumu tarafından "Gençlik Tanıtma Merkezleri"ni simgelemek amacıyla, Gençlik Yıh etkinlikleri çerçevesinde bir sembol yarısması duzenlendi. Sembol yanşması Türkiye'de Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğı tarafından iki aşamah olarak yapılacak. Yanşmaya bbreysel ya da grup olarak katılacak 1525 yaslan arasındaki gençlerin yapıtlan "milli jüri" tarafından değerlendirilecek. Seçilecek altı yapıta Bakanlıkça çeşitli armağanlar verilecek. Altı yapıt daha sonra nisan aymda Paris'te toplanacak "Gençlik Danışma Merkezleri Uluslararası Kollokyumu Avrupa Jürısi" tarafından değerlendirilecek. Çekoslovak Fibnleri Haftası yarın iki ynpıtla başkyor Kültür Servisi İkili Kultürel Değişim Programı çerçevesinde Dışişleri Bakanhğı ile Kültür ve Turizm Bakanhğı ve Çekoslo\akya Sosyalist Cumhuriyeti Buyükelçiliği'nin işbirliğiyle "Çekoslovakya Film Haftası" duzenlendı. 710 mart günleri arasında Istanbul Ataturk Kültür Merkezı ve Sinema TV Enstitusu'nde günüraüz Çekoslovakya fîhnlerinden örnekler sunulacak. Öte yandan, Çekoslovak Film Işletmeleri Müdüru J.Zeit Hammel ve "Gezici Aktör" adlı filmin oyunculanndan Dagmar Vesvkrnova da ülkemize gelecekler. îstanbul Ataturk Kültür Merkezi'nde yann 18.30'da "Üçnncu Tiirden Karşılaşma" (çizgı film) ve "Gezici Aktör"; cuma 18.00'de "Jozinko Korkuyu Nasıl Yendi" (çizgı film) ve "Adela Henüz Akşam Yeraeğini Yemedi"; cumanesi 14.30'da "İki Dudak" (çizgi film) ve "Yagmur Damlacıklan Arasında Aşk", 18.00'de "Piyanonun Yaşamı" (çizgi film) ve " H e m Melek, Hem Şeytan"; pazar 14.30'da "Virtüoz" (çizgi film) ve "Aşkıma Bir G ü n " 18.00'de "Servis"; (çizgi film) ve "Şahin Çayınnın Biçilmesi" adh rdmler gösterilecek. Sinema TV Merkezi'nde ise, cuma 18.00'de "Üçiıncü Türden Karşdaşma" ve "Gezici Aktor"; cumartesi 14.30'da "Jozinko Korkoyo Nasıl Yendi" ve "Adela Akşam Yemeğini Henüz Yeraedi" 18.00de, "İki Dudak" ve "Yagmur Damlacıklan Arasında Aşk"; pazar 14.30'da "Piyanonun Yaşamı" ve " H e m Melek, Hem Şeytan", 18.00'de "Çalınan Dilek Telefonu" (çizgi film) ve "Küçük Dev Hokeyci" adh yapıtlar izlenebilecek. SERMAYE Madde: 6 Şirketin sermayesi 1.650.000.000. TL. (bırmılyaraltıyüzellimUyon TL)'dir. Bu sermaye herbiri 1.100. TL. (binyüzTL.) değerde 1.500.000 adet hisseye ayrılmıştır Bu hisseler; 15.000 Adedı A Grubu Hamiline 15.000 Adedi B Grubu Hamiline 120.000 Adedi C Grubu Hamiline 150.000 Adedi D Grubu Hamiline 1.200.000 Adedi E Grubu Hamiline ohnak üzere bes gruba aynlmış olup önceki sermaye olan 1.200.000.000 TL (bınnilyarikiyüzmilyon TD'nin 750.000.000. TL.'si nakten 450.000.000.TL.'si de 2791 sayüı Yasaya göre oluşturulan Yeniden Değerleme Fonu'ndan karşılanmak suretıyle tamamen ödenmiştir. Bu defa artınlan 450.000.000.TL (dörtyuzellimilyon TL)'lık sermaye V.U.K.'nın geçicı 11. maddesıni değıştiren 3094 sayıiı Kanunla oluşturulan yeniden degerleme fonundan karşılanmak suretiyle 31.12 1983 tarihinde mevcut onaklara ellerinde bulundurduklan beheri 800. TL nominal değerdekj eskı hisse senedine karşıhk behen 1.100. TL'lik nominal değerde yeni hisse senedi venlerek yerine getırilecektir. Çıkanlacak hisse senetlerinin kupurlerinin tayimne Yönetim Kurulu yetkılidir, ancak hisse senetlennin en az %20'sinin 50.000. TL'lik veya daha küçük değerlerde kupurler halinde çıkartılması zorunludur. 12 Dilek ve Temenniler. 13 Kapanış. TEMStL BELGESt ÖRNEĞt: Ödemiş Tekstıl Ticaret ve Sana>ı A.Ş.'nin 28 Mart 1985 perşembe günu yapacağı Olağan Genel Kurul toplantısma engelim nedeni ile katılamayacağımdan sahıbi olduğum aşagıda dökumu yazılı payları temsil etmek, adıma oy kullanmak, alınacak kararlara katılmak ve gerektiğınde ilgili bel gelerı imzalamak uzere Bay/Bayan temsücı tayin ettiğımi saygılarımla bıldınnm. ORTAĞIN ADI SOYADI: ORTAĞ1N ADRESİ: PAY SENEDt SAYI VE TUTARI: PAY SENEDİ NUMARASI:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle