Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhuriyel Matbaacılık ve Gazeıecılık Turk Anonım Şırketi adına Nadir Nadi. 9 Genel Yayın Muduru: Hasan O m a l . Muessese Muduru: Emine Uşaklıgil. Yazı Işlerı Muduru: Okay Gonensin, • Haber Merkezı Muduru: Yalçın Ba>er, Sayfa Duzenı Yonetmenı: Ali Acar, • Temsılcüer. ANKARA: Yalçm Doğan.[ZMIR: Hikmel Çetinkaya. ADANA. Mehmtı Mercan. Servıs Şe/Ierı: Istanbul Haberlerr Reha Öz, Dış Haberler: Ergun Bala, Ekonomı: Osman Ulaga>, Kullur: Aydın Emec, Magazın: Yaifin Pekşen, Spor Damşmanr Abdulkadir Yucdman, Duzeltme Refik Durbaş, Araştırma Şahin Alpa>< IşSendıka Şukran Krtenci. • Koordınalor: Ahmel korulsao, • Malı Işler: Erol Erkul, llan: Ziya Ergene, Halkla llışkiler Gulderen Koşar, Idare: Hüseyin Gürer, Işletme: Sadua Sönmez. Basan ve Yavarv Cumburijet Matbaacıiık ve Gazetecılık T.A.Ş Turk Ocağı Cad. 3941 Cağaloğlu kıanbu!. PK: 246lstanbul, Tel: 526 1000(9hat), Telex: 22246 • Burolar Ankara: Zıya Gokalp Bulvan InkılapSokak No 19/4 Tel: 33 11 4147, Telex: 42344 • İzmir: Halit Zıya Bulvan No: 64/3, Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 52359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kal 3, Tel: I455OI973I Telex: 62155. TAKVtM 6 Mart 1985 tmsak: 5.00 Güneş: 6.24 Öğle: 12.20 tkindi: 15.3i Akşara: 18.06 Yatsı: 19.25 MtSK'e yetki: 142 bin 'Hiye" nereden çıktı? Mahkeme kararıyla yetki barajını aşan MtSK'e bağlı kimi sendikaların kayyım yönetimi sırasında aidath yasal üyesi 21 bin 856 iken 163 bin 647 üye bildirdikleri saptandı. Çalışma Bakanlığı kısaca "ek 6" olarak bilinen sendika bildirim listelerini kabul etme eğilimindeyken, Danıştay'ın aksine kararı ocak 1985 istatistiklerinde MISK üyesi sendikaların bu listelerinin değerlendirmeye alınmasını engelledi. tşSendika Servisi Mahkeme kararı ile baraj aşan MlSK'e bağlı sendikalann, mahkeme kararlarına esas olan üye bildirimleri ile, faaliyetleri askıda iken kayyım yönetiminde aidat toplanan uye sayıları arasında çok önemli farklılıklar var. MİSK üyesi 8 sendikanın kayyım yönetiminde aidath yasal üyeleri topIamı 21.856 iken, 163.647 kişilik üye bildirerek barajı aştılar. Bildirim listelerinde yer alan işçi sayılarının, o işyerlerinde toplam çalışanlardan fazla olduğu, önemli çoğunluğunda da iş kollanndaki diğer sendikalann işyeri yetkisi ahp toplusözleşme dahi imzalamış oldukları bildirildi. Davalara müdahil olarak katılan rakip sendikalann sundukları bu belgelerin incelemeye alınmadığı belirtildi. Yetkilerin "ek 6 " olarak bilinen beyan edilmiş üyelik listelerinin, Danıştay kararı ile çelişkili olarak usulden benimsenmeleri, esasa girilmemesi şeklinde verildiği açıklandı. BEYAN EDİLEN LİSTELER Çalışma BakanlığVrun elimizde fotokopileri bulunan resmi inceleme belgelerinde de adı geçen sendikalarca beyan edilen üye listelerinin gerçeği yansıtmaktan çok uzak olduğu, saptanmış. İşyeri çalışanmdan fazla işçinin üye gösterildiği ya da başka sendikaların kesinleşmiş yetkilerinin bulunduğu işyerlerindeki işçilerin adı geçen sendikalann üyesiymiş gibi gösterildikleri örneklerle sergilenmiş. Aynca MlSK'e bağlı sendikalara üye işçilerin de faaliyetin askıda olduğu dönemde, toplu pazarlık haklarını kullanabilmek için yaygın bir biçimde bu sendikalardan istifa edip başka sendikalara uye oldukian vurgulanmış. Kayyım ne bildirdi , sendika ne dedı? Kayyunların bildirimi Turk Mensucatİş Türk Cevhertş ' Türk DeriSen Türk Çimserİf Türk Oleysen Turk Ağaçİş Türk Çeliklş Türk Cıdalş 2821 sayılı Sendikalar Yasası'run geçici maddesi, yasanm yürürlüğe girdiği 7 Mayıs 1983 tarihi itibarı ile açık sendikalara, eski üyelerini yıl sonuna kadar iş yerlerinde ilan etme koşulu ile bakanlığa bildirme hakkını, bir defaya mahsus olarak tanımıştı. Yeni üyelikler ve sendika değişikliği ya da çift sendika üyeliği hallerinde ise noterden ve yeni yasa hükümlerine göre üyelik zorunluluğu vardı. Bu çerçevede 1984'te faaliyete açılmasına izin verilen ve ancak yıl sonuna kadar genel kurullannı tamamlayarak sendikal faaliyete geçebilen MİSK üyesi sendikaların eski üyeleri için bildirim hakkını kullanıp kullanamayacaklan tartışma konusu oldu. Çahşma Bakanlığı kısaca "ek 6 " olarak bilinen sendika bildirim listelerini kabul etme eğiliminde iken, Danıştay'ın aksine karan ocak 1985 istatistiklerinde MİSK üyesi Sendikanın ek 6'da bildirdiği 9263 35648 432 10695 337 5936 4013 15011 179 11552 1017 6574 37S0 46538 3115 32593 Fark 26385 10263 4699 10998 11373 5557 42788 29478 Haklş: Türk'lş YHK'dan şikuyette geç kaldı İşSendika Servisi Haklş Genel Başkanı Necati Çelik, Turkîş'in YHK'dan şikâyetçi olmakta geç kaldığını söyledi. Çelik, "Tiirktş YHK oluştunılurken niye karşı çıkmadı? O zaman nerede idiler?" dedi. Çelik YHK'nın işlevinin yok denecek kadar azaldığı bir dönemde Türklş'in tavır koymaya kalkıştığmı, oysa YHK'nın görevini şimdi Koordinasyon Kurulu'nun üstlendiğini, ona karşı çıkılması gerektiğini savundu. Koordinasyon Kurulu'nun sözleşmelere müdahalesinin çok ileri boyutlara vardığını, fabrika yönetimlerinin inisiyatiflerinin olmadığını, sözleşmelerde "serbest" sözcüğünün bir anlamı kalmadığını bildirdi. Bütün yasal kısıtlamalara rağmen grev silahının kullanılması gerektiğini belirten Çelik, Türklş'i yasal kısıtlamalara gerekçe yaparak grevleri savunmamakla suçladı. Bu arada Türklş'e bağlı sendika başkanlanna UBA ajansı tarafından yöneltilen sorularda da, Türklş'in YHK'dan çekilmekte geç kaldığı görüşü savunuldu. Cevdet Selvi, Hasan Basri Babalı, Zafer Boyar, Hasan Tufan'ın yanıtlannda Türklş'in katılmakla YHK'nın olumsuzluklarına ortak olduğu, baştar tavır koyması gerektiği ve çekilmekte geç bile kaldığı vurgulandı. YEMEKHANEDE BEKLİYORLAR 1 aylık ücretli iznin dönüşünde atölyelerindeki makine ve cihazlann sökülerek götürüldüğunü belirten ijsiz işçiler, fabrika yemekhanesinde umutsuz bir bekleyişte. (Fotoğraf: ESDER ERKEK) Işsizliği kaldıracak bakanın eski işçüeri işsiz kaldı Devlet Bakanı Tınaz Titiz'in milletvekili olmazdan önce Genel Müdürlük yaptığı ve ayrılırken "Sizi emin ellere bırakıyorum" dediği fabrikanın işsiz kalan işçileri, işsizliği kaldırma projesi sahibi bakana sordular: "Sizin projenize göre iş bulabilecek miyiz?" Telefunken 'in 260 işçisi 1 ay önce çıkarıldıklan ücretli izinden döndüklerinde fabrikalarının kapısında bir yazıyla karşılaştılar: "Ekonomik çıkmaz nedeniyle sanayi faaliyeti durdurulmaktadır." İşSendika Servisi Devlet Bakanı Mustafa Tınaz Titiz, işsizliğin Bölgesel Istihdam Geüştirme Projesi (BİG) ile önleneceğini savunurken, milletvekili oluncaya kadar 1.5 yıla yakın bir süre Genel Müdürlüğü'nü yaptığı Telefunken'in 260 çalısanı işsiz kaldı. Transtürk Holding'e bağlı işyerlerinin "finansman darlıgı" yüzunden kapanması üzerine, tazminatlannı da alamadan açıkta kalan işçiler, "bir ailenin fertleri gibi" birlikte çahştıkları, kendilerine bir "baba şefkatiyle" davrandığını "sık sık yineleyen" eski Genel Müdürleri Titiz'e seslendiler: "Sayın Devlet Bakanı, 'Ben size bir sanayi bırakıyorum. Sizi emin ellere teslim ediyorum' diyerek aynknnız. Sizin 'emin elleriniz' tarafından sokaga atıldık. Duyduk ki işsizliğe çare olacak bir projeniz varmış. Şimdi biz, ta sizin zamanınızda başlayan uygulamalar yüzfinden, işyeri kapanıp kışın ortasında işsiz kaldıktan sonra projenize göre iş bulacağımıza inanalun mı?.." Şişli'de kurulu Elektro Akustik Sanayii A.Ş. (Telefunken) işçileri 7 şubatta çıkarıldıklan ücretli iznin bitiminde önceki sabah işbaşı için fabrikalanna geldiklerinde atölyelerinin kapılannı kilitli buldular, ama şaşırmadılar. Günlerdir büyük bir tedirginlikle bekledikleri sona ulaşmışlardı. Yine de yöneticilerinin yazılı acıklamasındaki, "Firmamınn içinde bulunduğu ekonomik çıkmaz nedeni ile sanayi faaliyeti durdurulacaktır" satırlarıru okuyunca oldukça uzulduler. Ancak yazunn devamında işverence, "tstanbul hudutları içinde veya dışında olabilecek" işyerlerinde ve "bulunduğu takdirde adreslerine ikinci bir yazı ile bildirilecek" işlerde, işveren "nam ve besabına, taşaron işçisi" olarak çalışmalanru gerçekieştüecek bir çahşma prograp]anın I belirterek yasal haklarını kullanacaklar ve iş yasasının 16. maddesine göre iş akitlerini sona erdirecelder. Böylelikle de sıra hak kazandıkları tazminatlarının ödenmesi için "Muvafakatname" başlıklı ödeme planına gelecek. Odeme planına göre de 200 milyonu bulan kazanılmış haklarına karşılık olarak her birine nisan ayında bin lira ile başlanarak her ay biner lira artacak şekilde 6 ay ödeme yapılacak. Bakiyesini "1.9.1985 ile 1.9.1986 arasında ve eşit parçalarla tümiinün bonolar halinde eda edilmesini" kabul edecekler. Aynca her türlü yasal faiz talebinden peşinen "feragat etüklerini ve tiim bu faususlarda işverenle sulh olduklannı beyan etmeyi" de unutmayacaklar. Sonra da "Sulh ve Ibranameleri" imzalayarak "mezkur şirketle sulh olmayı" benimseyecekler. Planı benimseyenler şubat ayhklannı da alarak işten aynlabilecekler. Kabul etmeyenler ise şubat aylıklan da dahil olmak uzere her türlü alacaklan için "hukuki prosedürü işletmekte serbestler." Bu plana evet diyerek ijyerinden ayrılan 20 kişi dışında öncekı gün çahşma saati sonuna kadar işyeri yemekhanesinde toplu halde bekleşen işçilerle görüşüyonız. Atölyelerdeki makine ve cihazların izinli oldukları sırada sökülerek götürüldüğunü belirten işçiler, işsiz kalmanın yanında kıdem tazminatı alamama tehlikesinden de yakınıyorlar. Biri, eündeki 20 Kasım 1984 tarih ve 809 nolu depo çıkış fişini göstererek anlatıyor: "Kıdem tazminatlarımızı para olmadığı için 6deyemi)orlarmış. Bakın bu fişle pi\asa degeri şimdi en az 100 milyon lira olan Printed makinesi, holdingin bir kuruluşu olan Trans Pazarlama'ya sadece 3 milyon 970 bin liraya satılmış görünüyor. 5 milyonluk lehim makinesi de aynı kuruluşa 150 bin 650 liraya satılmış. Kimbilir daha ne makine ve cihazlar aynı yolla saülmıştır. Hileli iflsstan korkuyoruz." İşyeri Genel Müdürü ise yönetim kurulunun, işyerinin kapatılması kararını aldığını belirterek, "Finansman yok. Marka yok. Meban'ın geçirdigi mali krizden işyerimiz de etkilendi. Şimdilik kıdem tazminatlannı ödemeyi taahhüt ettiğimizi söyleyebilirim. Bundan sonrası, hukuki prosedür içinde gelişecektir" şeklinde konuştu. aynntıianm öğrendiier. Piana göre, önce bu tür bir iş debenimsemediklerini ı ; " : ^•== sendikalann bu listelerinin değerlendirmeye alınmasını engelledi. Ankara İş Mahkemesi ise, Danıştay'ın kararının sadece idari makamlan bağlayacağı gerekçesi ile aksine karar verdi ve MİSK üyesi sendikalann "ek 6" listelerindeki bildirimleri geçerli saydı. Ancak mahkemenin usul yönunden listeleri kabul etmesi ve yasal geçerlilikleri üzerinde esasa yönelik inceleme yapıLmaması, MİSK üyesi sendikaların bildirimleri ile yasal geçerliliği olabilecek üyelikler arasında çok önemü çelişkiler yarattı. tşkollannda barajı aşmaya yeterli sendika bildirimleri ile, bu sendikalann sonradan istifa etmiş üyeleri bir yana, geçmişteki üye varlıkları arasındaki çok büyük fark, yetki barajını aşamamış ve toplusözleşme yapma hakkını yitiren sendikalar yanında çok buyük bir haksız durum yarattı. Eldem: Hâkim ve savcüara kimse errur veremez ANKARA (ANKA) Adalet Bakanı Necat Eldem, anayasanın ilgili hükmünde hâkim ve savcılara emir ve talimat verilemeyeceği, genelge gönderilemeyeceği, telkin ve tavsiyede bulunulamayacağı kurallarının daima geçerli olduğunu belirterek, adalete inanmış vatandaşların devlete olan güvenlerinin de artacağını söyledi. Adalet Bakanlığı ile Yargıtay'ın koordineli olarak düzenledikleri hâkim ve savcılann hizmet içi eğitimi kursunda konuşan Bakan Eldem, hâkim ve savcılann meslekte ilerlemelerinin sağlanması için böylesi bir duzenlemenin önemli olduğunu vurgulayarak, kurs süresince Yargıtay ve Damştay yetkililerinin konuya önemle eğileceklerini bildirdi. Necat Eldem, yeni döndüğu doğu illeri gezisinden edmdiği izlenimlerin de böyle bir kursun dttzenlenmesinin onemini açığa çıkardığıru ifade ederek, şöyle konuştu: "Hepimiz bu meslegin mün(esipleri olarak, bilgi, yetenek ve deneyim açısından yeterli olduğumuzu ileri süremeyiz. tçinde yaşadığımız toplumun teknik ve sosyal gelişmelerini takip etmek ve bunlara uymak zorunludur. Bu gaye ile kursa katılan hâkim ve savcüanmıza geçici olarak yüksek >argı organlannda görev verilecektir." Kursun açüışında konuşan Yargıtay Başkanı Nihat Renda ise, adalet mesleğinin tıp mesleği gibi zor ve uzun yılların birikimi ile gelişebilecek bir meslek olduğuna işaret ederek, "Adalet mesleği özgürlüğe inanmış, ahlaklı ve erdemli hâkimler ister" dedi. Nihat Renda, "Hâkim, öncelikle yurdunun ve insamnın sonıolannı bilmek zorundadır." dıye konuştu. Esenşehirlüer 120 bin liraya Erdalhn cesedini çıkarddar HEP SUSUZLUK YÜZUNDEN Ümraniye Esenşehir'liler bir yandan anne Hatice Santepe'yi teselli ederken bir yandan da Erdal'ı çıkarmak için gerekli parayı toplamaya başladılar. Esenşehirliler, "Hep susuzluk yüzunden bunlar, su ihtiyacı bu pis çukurdan karşılanıyordu diyor ve Belediye Başkanı Necmettin öztürk 'ten söz verip yaptırmadtğı yollann, getirmediği suyun hesaoım soruyorlar. İki gün önce buzlann üstünde oynarken ayağı kayan iki kardeşten Ümit kurtarıldı. Erdal'ın cesedinin çıkanlması içinse çukura inecek dalgıç gerekiyordu. Dalgıç bu iş için yüz bin lira istedi. Ama baba Gökmen Sarıtepe'nin yüz bin lirası yoktu. Istanbul Haber Servisi Ha da 4 yaşındaki Salim'i komşulara bırakıp su dolu çukura koştice Santepe (29) Ankara'nın muş. O zamandan bu yana da Çerkeskınık Köyü'nden kocasıoğlunu çıkarmalan için öylece nın peşi sıra gelmiş Istanbul'a.. bekliyor.. Ümraniye'nin Dudullu Köyü tepelerindeki gecekondulannda üç Kocaman çukurun kenannda bebesiyle oturuyor. Şimdi bebe bekleşen mahalle sakinleri ise lerinden birisi yok. Hatice San kızgın ve öfkeli.. 3 genç derme tepe de, gözlerindeki yaşlar ku çatma bir sandala atlamışlar cerumuş öylece bakıyor önündeki set anyorlar. 100 bin lirası olmasu dolu kocaman çukura. "Be yan Sarıtepe'ler için birkaç sabem biıtün gece içinde kaldı.. at içinde dalgıça verilmek üzere 100 bin liramız yoktu 120 bin lira toplayıvermişler. çıkartamadık" diyor. Sonra da "Nurettin Bey'in çiftliği" dedikbaşını kaldırıp "Hastalanmıştı, leri Nurettin Berksun'a ait boş gecenlerde 4 bin liraya araba lu arazideki büyük çukurun, kapatup doktora gotürduk, çop gibi tılmadıgı için daha çok can alaolmuştu. Sonra da çok şişman cağuu söylüyorlar. Ardından da ladı. Demek ki Azrail için kendi elleriyle yaptıkları 2 dersşişmanlamış" deyip tekrar sulalikli okula öğretmen verilmedira dalıyor.. Baba Gökmen San ği için, çocuklannın çektikleri sıtepe ise yerde baygın, komşular kıntıyı, onlan okula götürebiltokatlıyorlar boyuna ayılsın mek için her gün yağmur çamur diye.. yürüdükleri 7 km'lik yolu Ümraniye'ye bağlı Yukarı gösteriyorlar. Dudullu Köyü 1. EsenşehirMaDaha sonra, büyük bir dozerle hallesindeki onlarca çocuk gibi birhkte Üskudar Belediye BaşkaErdal (8) ve Ümit Santepe (9) de nı Necmettin Öztürk geliyor saevlerinin bulunduğu yerden en at 14.30 sulannda. Dozer çukuraz 7 km'lik yolu aşıp 7. Esenşedaki suyu boşaltmak için bir tahir Mahallesi'ndeki okula gidip raftan kanal açarken Esenşehirgeliyorlar. Baba Gökmen Sanliler öfkeyle Öztürk'e bağınyortepe önceki gün Erdal'la Ümit'i lar. "Hani bizim için yapacagıberbere götürüyor. Sonra da nız yollar. Hani getireceğiniz su"hava açtı nasıl olsa" deyip inlar.." Susuzluk yüzunden kapatşaatlarda iş aramaya çıkıyor. İki kardeş de evlerinin yolu üzerin tırmayı istemedikleri "can alan bu pis çukurda" çamaşır ve bude Armas Fabrikası arkasındalaşığın yanısıra yaz aylarmda ki arazide bulunan üstü buz tutkendilerinin bile yıkandıklanm muş su dolu çukurda, buzlann Ustünde oynamak istiyorlar. ön söylüyorlar. "Hep susuzluk yübunlar" diye ce Ümit (9) çıkıyor buzlann üs zunden tüne.. Bundan sonrasını şöyle bağırıyorlar. anlatıyor Ümit: "Buzun üstünSaat 16.30 sulannda ise dozerin açtığı kanaldan boşalan sude ayagım kaydı. Erdal'a beni lar küçuk Erdal'ın cesedini ortakurtar dedim. Koştu şapkamdan ya çıkarıyor. Esenşehirliler ise tuttu. Sonra da buz kınldı suyun belki bundan sonra yolumuz açıiçine düştü. Benim çenem buza hr, suyumuz akar umuduyla aytakıldı. Birileri gelip beni iple çırılıyorlar çukurun başından, kardılar." Komşular gelip haber gözyaşları içinde... vermişler Hatice Santepe'ye, o ANKARA. (UBA) Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu özellıği olmayan tarihi eserlerin satılması için bir kanun teklifi hazırlanması konusunda öneri geldiğini belirterek, "Bu konu suiistimale açık bir konu olduğu için kabul etmedim" dedi. Taşçıoğlu, şunları söyledi: "Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdurlüğü'nden bana bu yönde bir (eklif geldi. Böyle bir kanun hazırlayalım dediler. Örnegin 'kazılarda 10 bin testi çıkıyor. Bunlann birçoğunun özelliği yok. Bunları yurt içinden ya da yurt dışından isteyenlere satalım. Böylece bir gelir kaynağı bulunur. Hazine'ye gelir elde edılir' dediler. Ben bu konunun çok nazik bir konu olduğunu ve suüstimallere meydan verecegini söyledim. Ondan sonra da herhangi bir çalışma yapılmadı. Şimdi bunu yapsaydık. birçok kişi çıkıp, 'efendim bunlar da satılır mı?' diyeceklerdi. Hem eski eser kaçakçılığını da artırabilirdi. Yani pek niyetim yok. Valnız şu olabilir. Müzelerde bulunan eski eserlerin taklidi yapılıp bediyelik eşya olarak satılabilir. Avrupa'da bu çok japılıyor. Biz de böyle bir çalışma >apmayı düşünüyoruz." Taşçıoğlu: Eski eser taklideri yapürıp satabilıriz Çin Başbakan YarcluııcLsı AnkaraVla ANKARA (ANKA) Çin Halk Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Zhang Jinfu, Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in resmi konuğu olarak Ankara'ya geldi. Beraberinde 30 kişilik bir heyetle gelen Jinfu TürkiyeÇin 3. Dönem Karma Ekonomik Kurul toplantısma başkanlık edecek. Kaya Erdem iki ülke arasında ticareti geüştirmek için büyük bir potansiyel bulunduğunu beürtti. Yıldızlar Savaşı=Sîlah Üarışı Dış Haberler Servisi Time dergisi bu haftaki kapak konusunu Baskan Rea1 gan'ın Yıldızlar Savaşı diye bilinen, "Stratejik Savunma Girişimine" (SDI) ayırdı. Time, Yıldızlar Savaşı'nın gelecek hafta salı günü Cenevre'de Sovyetler Birliği ile ABD arasında başlayacak olan silahsızlanma gönişmelerinde en dikenli sorunu oluşturduğunu belirtiyor. Sovyeüer Birliği'nin şiddeüe karşı çıktığı bu proje konusunda iki super gücün anlaşabilmesı uzmanlar tarafından çok uzak bir olasılık olarak göriılüyor. Dergiye göre, "nükleer banş" şimdiye dek "saldırı iyi, savunma ise kötiidiir" ilkesine dayanırdı. Yani iki super guç de sadece saldırı füzeleri yapmak konusunda anlaşmışlardı. Bu sal ACILIBABA Çukura düşen oğlu Erdal'm çıkanlması için dalgıçlar yüz bin lira istiyordu. Ama Baba Gökmen işsizdi ve yüz bin lirası yoktu. MahaUenin topladığı parayla ceset aranırken acıh baba baygınbk geçiriyordu. Time, kapak konusu yaptığı Yıldızlar Savaşı projesini ABD Dısişleri Bakanlığı 'nın "çılgınlık" diye nitelendirdiğini açıkladı. SSCB, bu projeye karşı daha çok ve daha etkili füze yapımma başlayacağını bildirdi. dırı füzeleri caydıncı rol oynuyor, taraflardan biri, saldınya geçtiği takdirde, kendisinin de mahvolacağını biliyordu. MAD (Karşılıklı Mahvolma) denen bu doktrin, şimdive dek "nükleer barışı" korumayı başardı. Reagan'ın Yıldızlar Savaşı projesi ise, uzayda düşman fuzelerini vurmayı amaçlıyor. Bu takdirde karşı tarafın füzelerini uzayda imha etmeyi başaran taraf, artık hiç korkusu olmadan kendi fuzelerini ateşleme olanağına kavuşacak. Time dergisi, bu bakımdan Reagan'ın Yıldızlar Savaşı projesinin, şimdiye dek kabul edilen caydırıcılık ve Silahlann Kontroliı doktnnlerini temellerinden yıkabileceğini belirtiyor. Time'a göre Reagan, başkanlığının ilk döneminde, Dısişleri Bakanlığı'ndan Yıldızlar Savaşı konusunda gizli bir çalışma yapıhnasını istedi. Dısişleri Bakanlığı ise hazırladığı raporda, bu projeyi "çılgınlık" olarak niteledi. Ne var ki, Reagan görüşünden vazgeçmeyerek 1983 yüında yaptığı ünlü konuşma ile dünyaya Yıldızlar Savaşı projesini açıkladı. Time dergisi, Yıldızlar Savaşı projesinin yol açabileceği tehlikelere işaret ediyor. Bunlann önde geleni, Sovyetler Birliği'nin, ABD'nin uzay savunma sisteminin engelleyemeyeceği kadar çok sayıda saldırı füzesi yapımma yönelmesi. Nitekim Kremlin'in dış politika sözcüsü Georgi Arbatov, Time'a verdiği demeçte şöyle diyor: "Eğer ABD uzay savunma sistemini kurarsa, biz de bu savunma sistemini aşmak için daha fazla ve daha etkili füzeler yapmak zorunda kalırız." ABD açısından Yıldızlar Savaşı projesinin bir diğer tehlikesi de, bu sistemin ne kadar etkili olursa olsun, tum duşman füzelerini durduramayacağı. Modern füzelerin tahrip gücü düşünülürse, füzesavar sistemden içeriye sızmayı başaran birkaç füzenin bile korkunç yıkıma yol açacağı kolayca anlaşılabilir. Önümüzdeki salı Cenevre'de başlayacak olan silahsızlanma görüşmelerinde, en çetin pazarlıklann Yıldızlar Savaşı kopusunda yapılacağı kuşkusuz. Time'a göre Sovyetler Birliği, Yıldızlar Savaşı'nın da pazarlık masasına getirilmesi için ABD'ye baskı yapacak. Washington bu takdirde Yıldızlar Savaşı'nın pazarlık masasına getirilmesine karşı, Moskova'nın karadan atılan uzun menzilli saldın füzelerinin sayısında önemli indirim yapmasını isteyebilir.