17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLER 26 ŞUBAT 1985 ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Başbakan Turgut Özal, ANAP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun diın üç saat süren toplantısından sonra, "ANAP varken, sağda başka alteraatif olmaz" dedi. MKYK toplantısında genel siyasi durumun bir değerlendirmesi yapıldı, parti il kongreleri üzerinde duruldu. özal toplantıdan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlarken, bugüne kadar 43 il kongresinin tamamlandığını, 4 marta kadar diğer kongrelerin tamamlanacağını söyledi. İl kongrelerinin yüzde 80'inin eski il başkanlan tarafından kazanıldığınj belirten özal şunları söyledi: "Bütün illeri kongreye almaya karaıiıyız. Bazı partiler kongrelerini çar çabuk yapıyorlar. Kongreter iiye sayısı çok az olunca bir odaya toplanıp birinci gön; olmadı, ikinci giin 25 kişi geldi diye seçimleri orada bitiriveriyorlar. Bizimkiler öyle olmuyor. Hepsi büyük kongrelerle oluyor. bçeierin hepsini bitirdik. Bnndan sonra kalan illerdir." özal, MDP'deki gelişmelerin değerlendirilip değerlendirilmediğine ilişkin soruya ise, "Biz başka partilerin işlerine kanşmayız. Onların kendi problemleridir. Ama arkadaşlanmız bunlar mye oluyor, uiçin oluyor diye fikirlerini beyan edebilirler. Ama biz genelde bunlann işlerine kanşmayız" dedi. Başbakan özal, partilerden istifalann her dönem olabileceğini, bu olayın yeni bir şey olmadığını da belirterek, bu gelişmelerin yeni bir parti kuruluşuna gidip gitrneyeceğine ilişkin bir soruyu da şöyle yanıtladı: "Nasıl oiacakmış yeni bir parti. Niçin kunılacakmış, ber zaman söyliiyonım Anavatan varken sağda başka alteraatif nereden bulunacak." Özal, nükleer santral ihalesi ile ilgili önerilerin Almanya tarafından kabul edilmediğinin hatırlatılması üzerine de "Almanlar zaten bizim oraodelitam olarak kabul etmiş degiller. Bizim o modek yaklaşık bir ara fonniil getiriyor. " dedi. Özal: Sağda ANAP'tan başka aüernatif olmaz Teminat mektııbu kavgası Dört başbakan döneminde çözülemeyen Ziraat Bankası ile Müdüroğlu fırması arasındaki ihtilaf TBMM'de yarın yeniden ele alınacak. TBMM'de yoğun kulise giren Müdüroglu fırmasının genel müdürü Efruz Müdüroglu "36.2 milyon dolarlık teminat mektubu siyasi nedenlerle nakde çevrildi" diyor. ANKARA, (ANKA) Eskı Başbakanlardan Bülent Ecevit döneminde başlayan Demirel, Ulusu ve Özal hukümetleri döneminde devam eden, Müdüroğlu firması lehine Libya'ya hitaben verilen 36.2 milyon dolarlık teminat mektubunun nakde çevrilmesi dolayısıyla Ziraat Bankası'nın karşılıksız kalan 2 milyar 93 milyon liralık alacağı konusuna ilişkin "ihtilaf" TBMM Genel Kurulu'nun yannki birleşiminde yeniden ele alınacak. TBMM KİT Komisyonu'nun Ziraat Bankası'nın 1982 yılı hesaplannın ibra edilmemesine ilişkin karannın nedenleri arasında, Müdüroglu firmasına verilen teminat mektubunun nakde çevrilmesi, dolayısıyla karşılıksız kalan 2 milyar 93 milyon liralık alacak konusu da yer alıyor. Komisyonun bu karanna HP ve bazı MDP'li uyelerin itirazı ANAP'lıların oylanyla kabul POLÎTtKA VE OTESt MEHMED KEMAL Kafaoğlu: Özal emir verdi Ifiüdüroğlu Şirketi için verilen 36.2 milyon dolarlık teminat, Ziraat Bankasının itirazına rağmen Özal'ın emriyle Libya'ya ödendi. edilmemişti. TBMM Genel Kurulu'nun yannki birleşiminde konu ele alınarak KÎT Komisyonu'nun kararı görüşülecek, kabul ya da reddedilecek. Ziraat Bankası'nın 1982 yılı hesaplannın ibra edilmemesine ilişkin KIT Komisyonu'nun karannın TBMM Genel Kurulu'nda göruşülmesinden önce, Müduroğlu firması, yoğun bir kulise girdi. Müdüroğlu firması milletvekillerine gönderdiği 69 sayfadan oluşan bir dosya ile haklılığını savunuyor. Dosyada yer alan belgelerde, Ziraat Bankası'nın 36.2 milyon dolarlık teminat mektubunu hukuka aykın olarak siyasi nedenlerle nakde çevirdiği öne sürülüyor ve eski genel müdür Ratımi Önen'in KİT Komisyonu'nda geçen yıl yaptığı konuşma iddialara dayanak olarak gösteriliyor. Dosyada, Rahmi Önen'in söz konusu teminat mektubunun o dönemde başbakan yardımcısı olan "Turgut Özal'ın telkiniyle nakde çevrildiğine" ilişkin sözlerinin yer aldığı TBMM KİT Komisyonu'nun tutanaklan da bulunuyor. Müdüroğlu Limited firması Genel Müdürü Efruz Müdüroğlu'nun milletvekillerine gönderdiği yazıda da Ziraat Bankası 36. 2 milyon dolarlık teminat mektubunu siyasi nedenlerle nakde çevirdi" deniliyor. ÖZAL REDDETTt Başbakan Turgut Özal, Ulusu hukümeti döneminde başbakan yardımcısı olduğu sırada teminat mektubunun kendisinin telkiniyle çözüldüğü yolundaki iddialarla ilgili olarak ANKA muhabirinin sorusuna, "Yok, hayır" şeklinde yanıt verdi. ANKA muhabirinin, "Müdüroğlu firmasına, Libya'daki liman inşaatına ilişkin olarak verilen teminat mektubunun Ziraat Bankası eski genel müdurünün KİT Komisyonu tutanaklanna geçen ifadesinde sizin telkininizle çözulduğü ileri süruluyor" şeklindeki sorusunu ise Başbakan Özal şöyle yanıtladı: "Çözülme değil o. Adam nakde çevirmişti. 20 ay nakde çevirmemiştir. Sonunda nakde çevirmiştir. Oldu mu? Buna hakkı vardır. 20 ay bizi beklemiştir." Eski Maliye Bakanı Adnan Başer Kafaoğlu da bu konuda daha önce açıkladığı beyanlannı tekrarlıyarak, Müdüroğlu şir Özal: Ben emir vermedim Adam 20 ay nakde çevirmemiştir. 20 ay bizi beklemiştir. Sonunda nakde çevirmiştir. Oldu mu? Buna hakkı vardır. keti için 36.2 milyon dolarlık teminatın Ziraat Bankası'nın o sırada Genel Müdürü olan Rahmi Önen'in itirazına rağmen Turgut Özal'ın emriyle Libya'ya ödendiği görüşünü savundu. Kafaoğlu, ANKA muhabirinin konuya ilişkin sonılannı yanıtlarken, Müdüroğlu firmasının itirazı üzerine Ulusu hukümeti döneminde Hazine Baş Hukuk Muşaviri'nin başkanlığında bir komisyon oluşturulduğunu söyledi. Kafaoğlu, oluşturulan komisyonun, kendisinin görevden ayrılması nedeniyle nasıl bir karar verdiği konusunda bilgi sahibi olmadığını da sözlerine ekledi. Maliye Bakanhğı Baş Hukuk Muşaviri ve Muhakemat Genel Müdürü Tevfik Aksoy'un başkanlığında oluşturulan 5 kişilik komisyonun 2 ret oyuna karşılık, 8 Temmuz 1983 tarihinde aldığı kararla, Ziraat Bankası'nın NVahda Bank'a kontrgaranti olarak verilen 36.2 milyon dolarlık avans teminat mektubunun nakde çevrilmesinin yerinde olduğu kanaatine varıldığı belirtiliyor. Soz konusu raporda, •'Akreditiflerin serbest bıraküması işleminin, Müdüroğlu Ltd. tarafından tasfıye müzakereleri sırasında kendi beyanları ile meydana geldiği anlaşılmış, bunda hükümetimizi taahhüt altına sokan ve bağlayıcı bir belgenin varlığına rastlanamamıştır" deniliyor. Raporun son bölümünde ise şu görüşe yer veriliyor: "Bu arada, daha önce konunun halli için hükumet seviyesinde girişimler yapılmış olması muvacehesinde, yapılan tasfiyenin yeniden gözden geçirilmesinin temini için hukumetimizin yardımcı olmasının gerek T.C. Ziraat Bankası ve gerekse Müdüroğlu Ltd. yonünden faydadan uzak olmayacağı ve bunun takdirinin ise hükümetimize taalluk ettiği düşunülmüştür." Ote yandan, o dönem Ziraat Bankası Dış Krediler Müdürü olan Halil Ata ile Dış Ilişkiler Mudürü Ersin Meydan'ın ağustos 1980 tarihinde hazırladığı 19 sayfalık raporda 36.2 milyon dolarlık avans teminat mektubunun paraya çevrilme şartlarının oluşmadığı görüşune yer verilmişti. Müdüroğlu firması ise, teminat mektubunun nakde çevrilerek Libya'ya 29 milyon dolaı ödenmesinin hukuksal dayanağı olmadığı gerekçesiyle îngiltere'de Londra Yüksek Mahkemesi'ne Ziraat Bankası aleyhine şubat 1985 tarihinde dava açmıştı. Sarı Sendikacılık Eski sendikacılar bilirler. "Grev hakkından söz etmek vatan hainliğidir" diyen Çalışma Bakanları görülmüştür. Partiler 1950'den bu yana iktidarda iken bir türlü, muhalefette iken başka türlü konuşmuşlardır. işçi kesiminin haklarmı savunmakta olan biricik örgüt, şimdilik, TÜRKİŞ'tir. Bu örgütün genel başkanı işçilerin haklan bakımından geçen vılı şöyle tanımlıyor: "1984, iktisaden güçlü durumdaki azınlığın olanaklarını alabildiğine genişlettiğı, iktisaden güçsüz kitlelerin ise alabildiğine ezildiği bir yıl olmuştur." Gerçekten de ücretlerin 1977'de 100 olan satm alma gücü, 1982'de 52.6'ya, 1984'te 47.4'e düşmüştür. İşçilerin yasal olarak haklarmı aramalan olabildiğince yasalaria kısılmıştır. İşçilerin bir savunma silahı olan greyler etkisizdir. Bırakın etkiyi, kullanılması kolay değildir. Sendika liderlerinden çoğunu işveren örgütlerinin baş köşesinde ağırlanırken görmekteyiz. Sanki işçi haklarmı kısanla gevşeten ayn ayrı kişilermiş gibi sırıtıyorlar. Ülkemiz, grev hakkının işçilerce kullanılması deneyimine yüz yılı aşkın bir süreden beri alışıktır. Yüz yılı aşkın bir süreden beri kullanılan bir hakkın geçersiz bir dururna sokulması çok yadırganır. 1872 yılında yapılan bir grevi o günün gazeteleri şöyle anlatıyor: "... 600kadar Müslüman ve HıristiyanişçiPadişaha dilekçe verip, durumlannı anlatmak için cuma namazını ve cuma selamlığını bekledi. işçilerin durumu çok kötu idi. On bir aydır ücret alamtyoriardı. Yiyecek ekmekleri yoktu, kanları bir aydan beri dileniyordu, birçok geceler yakacak mum bile bulamıyoriardı. Bu kötü ve aşağılayıcı durumlarına son vermek için grev yapıyoriardı. Padişah'ın 'haklannız verilecektir' sözüne inanan olmadı. Grev sürdü. Sadrazam işçilerin haklannı ödediği gün grev sona erdi. Tersane işçileri başarıya ulaşmıştı." Bundan yüz yıl öncesinde işçilerin haklarmı gerçekçi olarak sağlayan yasalar olmadığı gibi, sırtını dayanılmaz güçlere dayayarak işçilerin haklarmı kısan profesyonel çevreler de yoktu. Ama işçiler gene de grev yapabıliyoriar, padişah hoş görüyor, sadrazamlar işçi haklarmı ödüyorlardı. Bugün sendıkalar sıkı bir devlet denetimi altındadır. Devlet denetimi yöneticilerce siyasal bir baskı aracı gibi kullanılabilmektedir. İşçilerin gerçek haklarmı arayan sendıkalar hangisidir? Ayrıcalıklı işçi örgütlerinin işçilerin haklarmı arayacak güçleri yoktur. Düzenlenen doruk toplantılarında da ellerinden bir şey gelmıyor, havanda su dövüyorlar. Hele işveren sendikaları temsilcileri ile yöneticilerin birbirine 'al gülüm vergulüm' demeleri bardağı taşıran damla olmuyor mu? Narin'in demeçlerine dikkat etmiyor musunuz? Ona göre Şevket Yılmaz, "Bizim Şevket'tir." Otekine göre de Narin, "Bizim Halit'tir." Bu davranış ve tutumlar 'al gülüm ver gülüm' politikası değilse nedir? Bu ay içinde işçiler, işçi emekiileri, orHarın dul ve yetimleri emekli ücretlerini hem de zamlı olarak aldılar... Kaç paradır biliyor musunuz? Bir dilenci parası bile değildir. Sigortaya bunca yıl prim ödeyeceklerine Taksim alanının ara sokaklarmda mendil açsalar zam diye verilenden çoğunu sağlarlar. Yakınları için milyonluk nişan ve düğün yapanlar çekilen sıkıntılan nereden bilecekler? Sendıkacı olmadan önce kısa bir dönemde yaptıkları fabrika işçiliğini çoktan unutmuşlar, dönemin akışına uyup yer değiştirmişlerdir. "Şebi yeldayı muvakkitie müneccim ne bilir, Mübtelayı gama sor.." diyor şair. Enflasyonun bütün yükü işçilere ve emekçilere yüklenmiştir. Sübvansiyon yapmadıklannı söyleyenler hayali dışsatım şirketlerine verdiklerı primlerle kimleri koruduklarını, kimleri dışladıklannı belirtmişlerdır. Sürekli sübvansiyon vardır, bu dışsatımcılara, banka batırıcılanna, şirket kurtancılarına verilmektedir. Ama işçilerin, emekçilerin ekmeğine, aşına, temel gıda maddelerine destekleme yapılmıyor, dahası titizlikle esirgeniyor. Hangi ortadirek, orta kazıktan yanalar. İLAN ANKARA 9.ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN Sa>ı: 984/574 Davacı Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü vekili Av. Ayla Uyguralp tarafından Sıhhiye Sağlık Sok. 25/8 Ankara adresinde ikamet eden Doğan Cizrelioğlu aleyhine açüan alacak davasının yapılan yaıgılamasmda: Davaiıya daha ev\el ılanen tebligat yapılmış ve bu kez de adına işlemlı gıyap karan tebliğ edilmiş \e dosya bılirkişiye verilmış olup bu hususta diyeceklerinizi 5 gün içinderaahkememizebildirmeniz bu nedenle bir dahaki oturumun 10.4.985 gunü saat 9.40'a bırakılmıştır. Bellı gün ve saatte oturuma gelmedığiniz veya kendinizi bir vekille terasıl ettirmediğiniz takdırde duruşmalann gıyabınızda devanı edeceği iş bu ilanın işlemli gıyap kararı tebliği yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 19.2.985 Basın: 12255 Inönü: Tunıncu sarı fislenen vatandaşlar işe abnınıyor J 3 . yurt gezisine dün başlayan SODEP Genel Başkanı "Özal Türkiye'nin maliyesinibozdu" dedi HAKAN KARA MANİSA/UŞAK SODEP Genel Başkanı Erdal Inönu, 2 il ve 22 ilçeyi kapsayan iç Batı Anadolu gezisinin ilk gününde yaptığı konuşmada yurttaşlann birtakım boya ve renklerle fişlendiğini ve işe alınmalannın engellendiğini söyledi. Demokrasiyle bağdaşmayan bu olaym ortadan kaldırılmaşı gerektiğini belirten Inönü, "Özal Tnrkiye'nin Maliyesi'ni bozdu" dedi. Bugüne kadar çıktığı 12 yurt gezisinde 250 SODEP'li belediyeyi ziyaret eden Inönü dün başlayan 13. gezisinin ardından gezilerine bir süre ara vereceğini, ancak ziyaret edilmeyen 30 kadar SODEP'li belediyeye daha sonra mutlaka gidileceğini söyledi. Inönü, Alaşehir, Yeşilyurt, Eşme'de yaptığı konuşmalarda güvenlik soruşturması adı altında yürütülen işlemlerde vatandaşlann çeşitli renklerle fişlendiğini söyledi. Fişlenen vatandaşların ise işe alınmalannın engellendiğini öne süren Inönü, şöyle konuştu: "Bazı vatandaşlann işe alınmalarında bir türlu anlaşılamayan engellemeler ortaya çıkmaktadır. Bazı vatandaşlar birtakım boya ve renklerle fişlenmekte, işe alınmalan engellenmektedir. Bu, demokrasiyle asla bağdaşmamaktadır. Bu durum ortadan kaldırılraalıdır. On yıl önce bir ; vatandaş bir sağsol kavgasına j tanık olmuş, ismi de kavga eden1 ler arasında geçmişse bu onun { dosyasına yazılıvor. San, tunıncu renkli dosyalar... Çeşitli renklerie boyanmış bu dosyalara bakarak, yargı karan olmaksızın suçlu olduklan ortaya çıkmadan vatandaşlar işe alınmıyoriar." "Sizin burada görduğünüz durum Türkiye'nin her tarafında olan durum. Biz televizyona çıkamıyoruz. Halkın sıkıntılaruu size getinne olanağını TRT bize tanımıyor. Onun için kandırmaca propagandası devam edebiliyor. Tek taraflı olarak her şey pembe gösteriliyor. Oysa gerçek tam tersi. Vatandaşlanmız da bunu biliyor." Ziyaret ettiği yerleşim birimlerinde coşkulu topluluklar tarafından karşılanan lnönü'ye en çok yakınılan konular arasında, uygulanan tarım politikası geliyor. Üreticiler ellerinden balın ucuza alındığını, daha sonra pahalıya satıldığını söylediler. Bu arada Alaşehir'de bir yurttaş Inönü'ye, "miting ve yüriiyüş zamanı gelmedi mi daha?" diye sorunca Inönü, bunun için havalann biraz daha ısınmasının beklendiğini söyledi. Geceyi Uşak'ta geçiren SODEP Genel Başkanı Erdal lnönü bugün Banaz, Dumlupınar, Sincanh, Ahmetpaşa ve Akharim Belediyeleri ile Sandıklı llçe Örgütü'nü ziyaret ederek Afyon'a gidecek. HFde "imzasız" mııhtıra ANKARA, (UBA, ANKA) Halkçı Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu, dün bir grup muhalif milletvekilinin Genel Başkan Necdet Calp'e verdiği muhtırayı görüşmedi. Calp'e, "Birteşürici ve bütünleştirici bir yönetim ohışturması" istemiyle verilen muhtıra, imza sahipleri belli olmadığı gerekçesiyle geri çevrildi. HP Genel Sekreter Yardımcısı Edip Özgenç, tek gündemle toplanan ve 3 saat süren MKYK toplantısından sonra yaptığı açıklamada parti içtüzüğü ve ilgili yasa uyannca "imzasız" muhtıranın geri çevrildiğini belirterek, "Samyorum muhtıra tepki ölçmek amacıyla verildi" dedi. Muhtırayı MKYK toplantısına getirdiği bildirilen Adana Milletvekili Vehbi Batuman da bu konuda bir açıklama yapmadı. Muhtıranın 6567 kişi tarafından hazırlandığını sandığını söyleyen Batuman, "Kim verdi?" şeklindeki bir soruyu, "GürkaDcılar" diye yanıtladı. ÖZAL, MALtYE'Yt BOZDU SODEP Genel Başkanı Erdal tnünü "Özal, sürekli meydana gelen bütçe açıklannı kapatmak için tam yapıyor, KD Vyi devreye sokuyor, hem de enflasyon döneminde olduğumuzu hesaba katmadan. Bu kanşık düzenin alternaüfl sağlam bir maliye politikasıdır. Çiftçi yalnız bıraküıyor. İşçi toplusözlesmelerde hakkını alamıyor. Esnaf iş yapamıyor" dedi. (Fotoğraf: CUMHURİYET) Özal'ın para, hesap işlerini en iyi bildiğini iddia ettiğini söyleyen Inönü, "en fazla açık verdiği konu da bu. Özal Türkiye'nin Maliyesi'ni bozdu" dedi. Inönü, Özal'ın sağlam bir maliye politikası olmaması nedeniyle devleti sürekli bütçe açıklanyla karşı MEHMET YAPICI karşıya bıraktığını belirterek şu ADANA DYP Genel Baş görüşleri savundu: kanı Yıldınm Avcı, "Kolay yol"Meydana gelen bu açığı kalarla iktidar olan ANAP hukii patmak için dolaylı yollara başmeti, inandıncılıgını kaybetmiş vuruyor Ozal. Zamlar yapılıyor, Ür" dedi. Üç giinden beri Ada üstelik hiç de hazırlık yapılmana'da partisiyle ilgili incelemeler dan KDV devreye sokuluyor. de bulunan DYP Genel Başka Enflasyon döneminde oldugunı Yıldınm Avcı, dün geldıği Ka muzu hesaba katmadan. Bu karaisalı ilçesinde yaptığı konuş nşık düzenin alteraatifi sağlam mada, partisi için Mehraet Ya bir maliye politikasıdır. Hüküzar olayının da anık kapandığı metin tarım politikası yoktur. nı söyledi. Çiftçi yalnız bıraküıyor. fşci topKaraisalı'ya giderken yaptığı lusozlesmelerde bakkını alamıbasın toplantısında, "Bu gezim yor. Alım gücünün azalması nede görüldügu gibi vatandaşımız deniyle esnaf iş yapamıyor. bizi bagnna basıyor, ka> bettiği KDV kanşıklığı süniyor." miz zamana acıyonım" diyen ve SODEP Genel Başkanı Erdal özal iktidarının uygulamalarını Inönü ziyaret ettiği 251. yerleşim eleştiren Avcı, "tktidann enflas birimi olan Yeşilyurt Belediyeyonu yüzde 25'e indirmeyi vaat si'nde kendisine Hüseyin Aktürk ettiğini, ancak bu vaadine rag adlı yurttaşın, "her gün televizmen, enflasyonun yüzde 50'nin yonda ülke ekonomisinin ne kaüzerine çıktığım" beürtti. dar iyiye gittiği, aydınlık günleAvcı, Yazar'ın DYP Baş re doğru yol alındığı söyleniyor. Oysa biz bu yörede batıyoruz. kanlığı'na adaylığının veya getiSadece biz mi batıyoruz, yoksa rilmesinin söz konusu oimadığıTürkiye'nin ber yanında bu sonı da söylerken şöyle dedi: runlar var mı? Türkiye'de mi ba"Bu konu bazı odaklar ve bir üyor?" biçimindeki sorusunu kısım basın tarafından gündeme şöyle yanıtladı: getirilmiştir. DYP içinde partinin her kademesinde hizmet verecek pek çok isim vardır. Mehmet YaMERHABA VAS«MK zar konusunda alevlendirilmek "Cuzzam Cağdrc* Bw Hastalıkbr istenen olay, bir daha yanmamak C u z u n v l a r Kortarak Sı2*!Ça*1.5iKalma»ına.üzere söndürülmüştür." Avcı: Kaybedilen zamana acıyorum Rot Balans ve BolSans Türkiye Halk Bankası çağdaş bankacıhgın gerektirdiği her türlü işlemi üstlenir.yürütür... Kumbara hesabından ihracat işlemlerine... Ticari ya da şahsi kredilerden teminat mektuplanna kadar her konuda. . Bir devlet bankasıyla iş görmenin güvenini duymak için, tasarruflannızı yasalann öngördügü en yüksek oranlarla verimlendirmek, ülke ekonomisine katkıyla değerlendirmek için.Türkiye Halk Bankasına gelin... TURKIYE Rotbalans ayarında Nuri Usta 'nın üstüne yoktur. Nuri Usta 'yı seçtinizse şanslısınız... Otomobilinizi sürerken sefa süreceksiniz. Nuri Usta, iş yerini dört yıl önce kurdu... Türkiye Halk'Bankası'nın katkılanyla... Kendi iş yerinizin sahibi olmak istiyorsanız, Türkiye Halk Bankası 'nın kredi olanaklanndan yararlanın. HALK BANKASI "1985'in beklentileri için." j
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle