17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 HABERLER 26 ŞUBA T 1985 Ozetle Prof. Jiına: Boğaz'da yer kalmadı ama daha çok kıyunız var Miüi Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk dün Endonezyanm Başkenti Cakarta'da Devlet Başkanı Suharto ve Endonezya Savunma Sakanı General Poniman ile görüştü. Görüşmede ikili ilişkiler, bölgesel ve uluslararası konular üzerinde duruldu. Katann başkenti Doha'da bulunan Çaaşma ve Sosyat Güvenlik Bakanı Mustafa Kalemli Um Said bölgesinde kurulu bıdunan doğal gaz, petro kimya ve demir çelik tesislerinde incelemelerde bulundu. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu da Katar'dan sonra gittiği Birleşik Arap Emirükleri'nde temaslannı sürdürüyor. 3 bakanın yurt dışı temasları "Araplar Akdeniz'e gelsin" KDV Uk ay Kültür ve Tabiat Varlıklan tzmir Bölge Kurulu Başkanı Prof. Doğan Tuna, "Kim yaparsa yapsın, turistik yatırımı destekleriz," diyor. İZMİR, (Cumhuriyet Ege Biirosu) Taşmmaz Kültür ve Tabiat Varlıklan îzmir Bölge Kurulu Başkanı Prof. Dr. Dofao Tuna, Araplann Türkiye'de yer satın alarak yatınm yapmaları konusunda, "Boğaziçi'nde yer kalmadı, gelsinler Akdeniz ve Karadeniz sahilkrimizde yatınm yapsınlar. Yüzde 5 satış her zaman olmnştur, bu fazla bir rakam degildir. Kim yaparsa yapsın, turistik yatırımı biz destekleriz" dedi. Türkiye'de arkeolojik SİT alanlannın doğal SİT aJanlan ile iç içe olmasının turistik yatınm yapdmasını engellemeyeceğini savunan Prof. Dr. Doğan Tuna, "Ancak birinci derecede arkeolojik SİT alanlannın bulundugu yere bir çivi bile çaktınnayız" dedi. Türkiye'de arkeolojik SİT alanlan ile kentsel SİT alanlarının iç içe olduğunu da anımsatan Prof. Tuna, SİT alanlan tartışmasının bir kavram kargaşasından ortaya çıktığını belirterek, sozlerini şöyle sürdürdü: "Kentsri SİT alanlan ile arkeolojik SİT alanlan birleşmiş durumda. tki bin yü önce yaşanmıs yerierde insanlanmız bugün de yasamaya devam ediyor. L'ygarIık beşigi bir iilke olmamızdan kaynaklamyor bu. Bu varlıklanmızı konımalıyız. SİT alanı kavgası, arkeolojik veya kentsel kavramlan kargaşasından doğmakudır. Kentsel SİT daha farkltdır. Bireysel çıkaıiar nedeniyle insanlar iki katlı evlerini yıkıp, yerine apartman dikmek istemektedirler. Arkeolojik SİT alanian, sınırlan beOi alanlardır. Birinci derecede arkeolojik SİT alanlanna bir çivi bile çaktırmayız. Aksine insanlann oradan • çıkmasını isteriz. Ama bu alanlann yakınına, yerinin dikkatli seçilraesi koşuluyla, turistik yatınm yapümasının hiçbir zaran yoktur." Prof. Dr. Doğan Tuna, Boğaziçi'nin Araplara satılınası konusunda da şunları söyledi: "Boğaziçi'nde yer kalmadı. Geteinler Akdeniz, Karadeniz sahillerimize yatınm yapsınlar. Sahillerimiz çok... Yüzde S satış ber zaman olmustur. Diger iilkelerde de vardır. Bu, fazla bir sey degildir. Turkiye'nin turistik yatak kapasitesi, Rodos adasındaki yatak kapasitesi kadardır. Kim yaparsa yapsın, turistik yatırımı destekleriz. Turistik yatınmı, ülkemizde yalnızca yabancüar yapmaktadır, gelirler, yüzde 1020 faizle yatınm yaparlar, ama Tnrk işadamlan, yüzde 50 faizle yatınm yapmak istediklerinden buna yanasmazlar." Gökova'nın doğal StT alanı olduğunu anımsatan Prof. Tuna, Kemerköy Termik Santralı'nın kurulması planlanan yerin doğal SİT alanı dışında bulunduğunu belirterek, "Santral bugün yapılmasa ileride yapılacakür, Turkiye'nin sanayileşmeye gereksinimi vardır. Yalnız, kirlilik yaratmaması açısından gerekli önlemlerin alınması gereklidir" dedi. Prof. Tuna, bu konuda da şöyle konuştu: "Santral, dogal SİT alamnın dışında, ancak çevresinde arkeolojik ve dogal SİT alanlan var. Biz kiriilik yaratmaması için gerekli önlemlerin almmasını istedik. Tabii bu yalnızca bir uyandır. Türkiye endüstrileşecektir, ama hatalarımız varsa düzeltelim. Dognı teknoloji kullanalım. Belki, santralm buraya kunılması, çevre kirliliğinin önlenmesi için pahalı bir yatınm gerektirecektir, belki santralm başka bir yere, çevre kirtüıgi açısından fazla sonın yaratmayacak bir yere kurulması daha ucuz bir teknoloji saglayacaktır. Ancak santral bugün yapılmasa ileride mutlaka yapılacaktır." Maliyenin ıııart baskını geliyor Karaduman, Yüksek Kururri'da TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, dün saat 16.00'da Atatürk Kultür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu nu ziyaret etti. Kurum Başkanı Suat tlhan'la bir süre görüştü. Karaduman üyareti sırastnda bütün aydınların kuruluş ve kurumlann, yüksek kurumun yanında yer alması ve yardımcı olmalan gerektiğini söyledt Karaduman kurumdan aynIvken, birimlerin çalışmalan hakkmda bilgi aldığını, bu ara{ia kendi düsüncelerini düe getirdiğini büdirdL Jfialiye ve Gümrük Bakanlığı yetkilileri mart ayı başında KDV'nin ilk günlerine benzer şekilde denetimlerin 10 bini aşkın elemanla yürütüleceğini açıkladılar. ENİS BERBEROCLU ANKARA KDV'nin ilk 2 aylık uygulamasının dolmasına 2 gün İcala Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkililerinin iyimserliği sürüyor. Yetkililer, ocak ayına ilişkin olarak 25 şubata kadar KDV beyannamesi vermek zorunda bulunan yaklaşık 50 bin mükelleften, 15 milyar dolayında tahsilat beklendiğini açıkladı Yetkililer, mart ayı başında KDV uygulamasının ilk günlerdeki gibi 10 bini aşkın elemanla denetim yapacaklannı açıkladılar. Telafi edici vergi mükellefliği için başvuranlann sayısını da 700 bin dolayında tahmin eden Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilileri, KDV'nin ilk 2 ayını konu alan sorularımıza ellerindeki kaynaklara dayanarak şu yanıtları verdiler: KDV için konulan 762 milyaıiık hedef, Hazine'nin kasasına her ay 63 milyar lira girecegi anlamında mıdır? YANIT Hayır, hedefimiz yıllıktır. İlk ayın sonucuna bakıp, bu ay 60 milyar gelmedi. Demek ki bu iş yürümüyor yargısını çıkarmak, yanlış olur. Ocak ayı KDV gelirini tahmin edebilir misiniz? YANIT 25 şubata kadar beyanname vermesi gereken cirosu 120 milyonun üstünde 50 bine yaklaşan mükelleften 15 milyardan az beklemiyoruz. Diger mükelleflerin de 3 aylık KDV beyannamelerini verecekleri 25 nisanda bu rakam hangi düzeye çıkabilir? YANIT Bu, ekonominin durumuna, canlanmasına bağlı. Daha çok da ithalata bağlı. Turkiye'nin yıllık 3,5 milyar dolarlık petrol ithalatı var. Stoklarımız yüksek olur ve bu tarihe kadar petrol ithal etmezsek, KDV rakamı düşük olur. Zaten Turkiye'nin kış aylanndaki ithalan genelde düşüktür, yaz aylannda açılır. KDV geliri buna paralel olarak artar. Stoktaki mallara KDV uygulanmaması yüzünden Hazine'nin 2 aylık vergi kaybı ne kadardır? YANIT Bunu söylemek zor. Ancak, yürürlükteki sıkı para politikasının yüksek stoklara izin vermediği ortadadır. Paranın aylık kullanım maliyeti yüzde 7 dolayındadır. Yani iki ay stoğa giden yüzde 10 KDV'den kurtulurken, yüzde 14 maliyet öduyor. Zaten stok mallara KDV uygulamayanlar, alıcıyla pazarlığa oturanlar küçük işletme birimleridir. Müesseseler büyüdükçe KDV'den kaçış da azalıyor. İlk iki ayda kaldırılan 8 vergi kadar KDV toplanamayınca, Hazine'nin nakit dengesi sarsılmayacak mı? YANIT Hazine'ye şu anda geçen yıldan kalan istihsal vergileri de giriyor. Son 3 ayın, son 1 ayın istihsal vergisini erteleyerek bu aylarda ödeyenler var. Tekrarlıyorum, KDV hesaplan aylık olarak değil, yıl içindeki genel dengeye göre hazırlanmıştır. İstihsal Vergisi'nin yüksek oranda ve dar alanlara yönelik uygulamasını genişlettik, mükellef sayısını arttırdık. MART BASKINI Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilileri, yeni vesika düzeninin yürürlüğe girecegi mart ayı başında denetimlerin KDV uygulamasının ilk günlerine benzer şekilde sayıları 10 bine yükselecek elemanla yürütüleceğini açıkladılar. Yetkililer, noter tasdikli veya Maliye'nin yetkili kıldığı matbaalarda basılan faturalar dışında hiçbir vesikanın alışverişler için geçerli .olamayacağını söylediler. Bir yetkili konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Bu belki de KDV kadar büyük bir uygulamadır. 60 yıllık Cumhuriyet tarihinde hiç denenmeyen bir uygulama koyuyoruz. Bu nedenle, Maliye, mart başında alarma geçecek. Yeni vesika düzeni ile sadece KDV gelirlerini degil, Gelir ve Kurumlar Vergisi tahsilatını da arttırmak istiyoruz. Bu yıi Gelirler Vergisi için koydugumuz 1 trilyon 450 milyarlık hedef, gelirlerden alınan stopajın yüzde 5 indirilmesine rağmen tutacaktır. Kurumlar Vergisi'nden ise 385 milyar bekliyoruz." 15 milyar bırakaeak Ankara, Bulgaristan'a verilen notaya en kısa zamanda yanıt istemişti Abu Firaz ÖzaVla görüştü Filistin Kurtuluş Örgütü Ankara temsilcisi Abu Firaz dün saat 14.30'da Başbakanlıkta lurgut özalla görüştü. UBA muhabirinin saptamasına göre, Abu Firaz bu görüşme için araltk 1984'te randevu istemişti. Buluşma ancak, aradan 3 aya yakın bir zaman geçtikten sonra gerçekleşebildt Görüşme isteminin, Mısır Büyükelçüik baskmını yapan Filistinli gerillaların durumlan ile Ugili olduğu sanüıyor. Sofyu'dan lıâlâ yanıtyok ANKARA, (ANKA) Bulgaristan'da yaşayan Türklere baskı yapılmasına ilişkin olarak iki kez sözlü uyarıdan sonra, geçen hafta sonu verilen yazılı notaya ilişkin olarak Sofya'nın benüz bir yanıt vermediği öğrenildi. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, ANKA'nın sorusu üzerine, notaya karşılık gelmediğini doğnıladılar. "En kısa zamanda yanıtlanması" istemiyle verilen notaya ne zaman karşılık geleceğine ilişkin bir tahmin yapmaktan da kaçınan yetkililer, "Bu Bulgaristan'ın bilecegi bir i ş " dediler. öte yandan, Bulgaristan'ın Ankara Büyükelcisi Argir Konstantinov'a verilen notada "Geniş kapsamlı bir göç anlaşması"nın vurgulandığına dikkati çeken başkentteki diplomatik gözlemciler, Bulgaristan'ın görüşmeyi kabui etmesi durumunda, Dışişleri Bakanlığı düzeyinde yapılması beklenen toplantılarda, göç konusuna ağırlık verileceğini belirtiyorlar. Turkiye'nin yeni bir göç anlaşması yapmaya hazırlandığı, ancak bu anlaşmanın herhangi bir kısıtlamaya ya da yaş sırunna bağlı tutulmasma kesin olarak karşı çıkacağı kaydediliyor. Bugüne dek yürütülen "sessiz diplomasinin" hiç bir etkide bulunmadığını, Cumhurbaşkanı Keaan Evren'in Bulgaristan Devlet Başkanı Todor Jivkov'a gönderdiği yazılı mesaja karşılık "kalıplaşmış ifadelerden öteye geçmeyen" bir sözlü yanıt gönderilmesine dikkati çeken yetkililer, "Bundan ötesi, geniş kapsamlı bir göç anlaşması başta olmak üzere sorunun aynntılanyla görüşülroesinden baska bir yol kalmadıgını ortaya koymuştur" diye konuştular. GÖÇ ANLAŞMASI İLE GELENLER Bulgaristan'da yaşayan Türk uyruklulara baskı yapılması üzerine, yıllarca önce bir göç anlaşması imzalanarak, bir grup Türk göçmen getirilmişti. 22 Mart 1968 tarihinde imzalanan anlaşma "Türkiye ile Bulgaristan arasında, yakın akrabalan 1952 yılına dek Türkiye'ye göç etmiş olan Türk asıllı Bulgar yurttaşlannın göçünü" öngörüyor. Anlaşmada, göç konusundaki genel çerçeve şöyle çiziliyor: A) Kan, koca B) Ana, baba, büyükana, büyükbaba, ve bunların ana babalan C) Çocnklar ve torunlar ve bunlann eş ve çocuklan D) Anlaşma yürürlüğe girinceye dek evli olmayan kız ve erkek kardeşier üe ölü kız ve erkek kardeşlerin bekar reşit ve reşit olmayan çocuklanndan göç etmek isteyenler." Edinilen bilgiye göre, 19231978 arasındaki dönemde değişik aralıklarla Türkiye'ye gelen göçmenlerin sayısı 500.515 oldu. Sayısal olarak Bulgaristan'dan gelen Türk göçmenlerin dökümü şöyle: Yüiar 19231933 19341949 1950 1951 19521960 19681978 TOPLAM Göçmen sayısı 101.507 114.526 52.185 102.208 89 130.000 500.515 Sevda^ ^ Tepesinin sahipleri ne aldı? ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Boğaziçi'nde Küçüksu'da "Sevda Teptsi"nin Suudi Arabistan Veliahtı Prens Abduüah Bin Abdülaziz'e satış işieminîn 431 milyon 941 bin 614 liraya yapıldığı öğrenildi Bu paradan 91 milyon 273 bin 23 liralık tapu harcı ve vergi karşıhğı olarak kesinti yapıldu Bu kesintilerden sonra "Sevda TtptsTninsahiplerine toplam 340 milyon 668 bin 591 lira ödeme yapıldı. Emin, Seüm, Süleyman ve Mahid Dvrvana kardeşlere 48'er milyon 114 bin 759 lira ödendl Abbas Vkh ra'ya 34 milyon 317 bin 882 lira Nazh Başarana 66 milyon 929 bin 822 lira, "Çarşambahiar" diye bilinen mirasçüara da toplam 20 milyon 956 bin 220 lira ödeme yapıldı. Çarsambaldar olarak adlandınlan mirasçılann Ermeni teroristlerce öldürülen Türkiye'nm Belgrad Büyükelcisi Galip Balkv'tn akrabaları olduğu beiirlendi. Emin Dırvana, bilindiği gibi Turkiye'nin Lefkoşe Büyükelçiliği'nde bulundu. Tapu işlemlerinin tstanbul Belediye Başkant Bedrettin Dalanhn makam odasında tamamlandığı da öğrenildi. Aktuğ, törenle toprağa verüiyor Puris'te tedavi gördüğü hastanede önceki gün öUn Turkiye'nin Cezayir Büyükelcisi Savlet Aktuğ'un cenazesi dün akşam Ankara'ya getirildL Büyükelçi Savlet Aktuğ için bugün Dışişleri Bakanlığında bir tören düzenlenecek. Cezayir Büyükelçimiz Aktuğ'un cenazesi Maltepe Camü'nde küınacak öğle namazından sonra Ankara'da toprağa verilecek. HABERLERİN DEVAMI HP Af Komisyonu toplandı HP Genel Merkezi tarafından geçen hafta kuruİan "Özel Af Komisyonu" dün toplandı. tki saat süren toplantıda af yasa önerisi çıkanbnadan önce geniş bir arastırma yapılmasına karar verildi. ASALA Islami Cihad teması (Baştarafı 1. Sayfada) lardan GiUes Depois şöyle dedi: "Savunma tarafı tartışmalan dava ile ilgisi olma yan konularla bulandırmak Utiyor. Mahkemenin karar vermesi gereken husus, bu kişilerin katil olup olmadıklandır. Savunma, teması kuranın MNA olduğunu iddia ediyor. Creteil Asliye Ceza'da yargüanıp 4 yüa mahkum olan Avadis Katanasyan 1983 ocağında Atina'ya Ara Toranyania birlikte yaptıklan yolculuktan sonra kör teröre karşı çıktıklan için bayatlannın teblikeye girdigini mahkemede söyledi. MNA hakkmda çok şey söylenebüir. Hükümetin tutumu da eleştirilebilir. Ancak, mahkemenin görevi burada sanık olarak bulunan üç kişiyi yargüamaklır. ASALA İslâmi Cihad örgütü ile temas halindedir. Bu örgüt Beyrut'ta Fransız askeri gözlemcileri öldürmeye devam ediyor. Garbicyan önce Orly kurbanlannın anısına saygı duyduğunu bir kere olsun burada ifade etsin." Diğer müdahil avukat Thezillat ise ASALA'nın taktiğinin Fransız hükümetinin uluslararası düzeydeki itibarına gölge düşürmek olduğunu, Fransız kurumlarının bu şekilde gözden düşürülmek istenmesine izin verilmemesini istedi. Bunun ardından Savcı Lesec, Verges'in yazısında iddia edilen hususlann birçoğunun dayanaksız olduğunu söyledi. Yalnız başına ASALA üyesi olmanın Fransa'da suç teşkil etmeyeceğini, ceza yasasında "cüriim için şebeke oluşturmak" suçunun hangi cürümleri kapsadığınm tarif edildiğini belirtti. İddia edilen hususlann 19811982 yıllarına ait olduğunu, "cüriim için şebeke oluşturmak" suçlamasımn ise 1983 ocağından yani Garbicyan'ın Fransa'ya gelmesinden başlatıldığını hatırlatarak, konsolosluk baskını ile ilgili mahkeme dosyasında hükümet ile ASALA arasında görüşmeden söz edilmediğini vurguladı. 1981 yüında Creteil Savahğı'nca gözaltına alınan Monte Melkonyan' ın 19.11.1981'den 8.12.1981'e kadar gözaJtında kaldığını, sahte pasaport taşımak suçundan mahkum olduğunu, isnat edilen cinayet suçlamasımn ise kanıtlanamadığı için smır dışı edildiğini açıkladı. Ara Toranyan'ın evinde bulundugu iddia edilen fünyeyle ilgili savcıkk belgelerinde arastırma yapmasına rağmen herhangi bir ize raslamadığını ve diğer hususlann da doğruolmadığını söyleyerek Verges'in talebinin reddedilmesini istedi. Son olarak savunma avukatı Verges söz aldı. Ve ASALA üyesi olmanın yasal olduğunun savcı tarafından ifade edildiğini, suikast arifesi olan 14 Temmuz 1983 günü ve suikast gününün garip bir şekilde DST'nin bu kadar tehlikeli olduğunu düşündüğü samklan izlemekten vazgeçtiği günlere rasladığına dikkati çekerek "Hükümet bu işe bulaşmıştır. Bu yüzden iki bakan burada dinlenmelidir" dedi. Diğer' Gençlerin uyum sorunları paneli tstanbul Üniversitesinin 1985 yıh uluslararası gençlik yılı kutlama programı çerçevesinde düzenudiği "Gençlerin uyum ve davranıs sorunlan" konulu panel dün yapıldı. Üniversiurun Siyasal Büimler Fakültesi Tartk Zafer Tiuıa 'ya anfisinde yapılan panelde konuşan Doç. Dr. Haluk Yavuzer. Türkiye'de gençler arasında en çok suçu 14 yaşmdakilerin işlediğini, gençlerde intihar girişimlerinin de en çok 1718 yaşlannda görüldüğünü büdirdL leceği yolundaki ifadesini reddetti. tfadesinin ardından kendisiyle konuşan Cumhuriyet muhabirine ise, "Biz polisiz. Semerci'nin evine yaptığımız baskının herhangi bir eve baskın yapmamız için aldıgımız emirden bir farkı yoktu. İşimiz gücümüz yok, evine diraanit mi yerleştireceğiz" dedi. Valero'dan başka yine Semerci'nin evindeki aramaya katılan polislerden Fleury, Semerci'nin evinde çok sayıda fünye ele geçtiğine dikkati çekti ve sanığın evinde bulunan fünyelerin 150200 adet bomba yapımına olanak vereceğini bildirdi. Fle* Esrarengiz bir örgüt: Islami Cihad ASALA'nın temasta bulundugu iddia edilen tslami Cihad örgütünün ne olduğuna ilişkin kesin bilgiler bulunmuyor. Bu örgüt. adını, 1983 yılı nisan ayında Beyrut'taki ABD Büyükeiçiliği'nin havaya uçurulmasıyla duyurmuştu. Beyrut'taki yabancı ajans bürolanna edilen telefonla olayın sorumluluğunu "tslami Cihad" üstlenmişti. Aynı yılın ekim ayında yine Beyrut 'ta A BD deniz piyadeleri ve Fransız paraşütçü karargâhlarmın havaya uçurulması, kasım ayında Güney Lübnan'da tsrail işgal kuvvetlerinin genel karargâhma düzenlenen bombalt kamyon saldırılan yine bu esrarengiz örgüte mal edilmişti. Kimi Balı yayın organlarında, tslami Cihad'ın Lübnan'daki Şii Emel orgütünden kopan bir kesimin Lübnan'm doğusunda Baalbek 'te Hüseyin Musavi adlı eski Emel sözcüsünün liderliğinde üslenen bir grup olduğu iddia edilmişti. Bazı yorumcular ise, Suriye gizli istihbaratının, giriştiği çeşitli eylemlerde bu ismi kullandığmdan söz etmişlerdi. Hatta Beyrut 'ta, tsrail gizli istihbaratının gerçekUştirdiği bazı eylemlerde bile yabancı ajans bürolanna telefonla tslami Cihad isminin kullanıldığı düşüncesi yaygındır. Bununla birlikte tslami Cihad'ın, tran yanlısı eylemlerin sorumluluğunu üstlenen esrarengiz bir örgüt olduğu en yaygın kanıdır. iki sanığın avukatları da Verges'e katıldıklanru belirttiler. Saurel, mahkeme heyeti olarak davanın bitiminden önce bu konuda karar alacaklarını bildirerek tartışmayı kapattı. ÖGLEDEN SONRA Mahkemenin öğleden sonraki oturumunda sanıklann evindeki aramalara katılan polisler konuştu. Bunların arasından sanık Ohannes Semerci'nin evindeki aramada bulunan Pierre Valero, Semerci'nin evinde dinamit lokumları ve yüksek dozda patlama sağlayan sentex adlı bir maddenin ele geçtiğini bildirdi. Valero ifadesinde, Semerci'nin, evinde ele geçirilen dinamit lokumlarım polisin koymuş olabiury, "Dinamit bulmak zor degildir. Madencilerden elde edilebilir. Bu gibi işlerde asıl zor olan fünye teminidir" diye konuştu. Günün son tanığı Orly katliamının olduğu dönemde cinayet masası şefi olan komiser Jacques Ganthial oldu. ASALA'nın geçmiş dönemdeki eylemleri hakkmda bilgi veren Ganthial, Orly olayını özetlerken, ASALA'mn üstlenmesinden önce bu örgütün Orly saldırısından sorumlu olduğunu anladıklarını kaydetti. Polis şefi ele geçen kanıtlardan Orly eylemi ile diğe.r eylemleri arasında ortak bağlantı kurarak bunların hemen hepsinin Lübnan'dan kaynaklandığını, Filistinlilerle Ermeniler arasında işbirliği olduğunu söyledi. Hatta 1981 yılında bir Ermeni kilisesine yapılan saldmda ele geçirilen yapıştıncı bandın bundan sonraki Ermeni eylemlerinde de görüldüğünü belirten Ganthial, bu eylemin de ASALA tarafından yapıldığını vurguladı. Ganthial Garbicyan'ın itiraflarının dosyada çok önemli bir yer tuttuğunu, bazı ayrıntıları gizlese de anlattıklarının ana hatlan ile doğru olduğunu söyledi. Fransız komiser, buna rağmen soruşturma dosyasının kesin kanıtlara ve görgü tanıklanna dayanmamasının dosyanın zaaf noktası olduğunu belirtti. Ganthial'ın konuşmasından sonra, sanık avukatı Verges ile Fransa'nın ünlü polis şefi arasında ilgi çekici bir tartışma geçti. Bu tür davalann UnlU avukatı Verges ile sık sık gilzel ve etkileyici konuşma tarzı ile basında yer alan komiser Ganthial arasında şu konuşma oldu: VERGES Tanık yok diyorsunuz, itiraflar var dediniz. Eger itiraflar olmasaydı, saglam bir şey elde edemeyecektik dediniz. Konuşmanızın bir başka yerinde ise diger samklan kurtarmak için her şeyi üzerine aldı dediniz. Bu iki ifadeniz arasında çelişki yok mu? GANTHİAL Kendisine bu eylemin şefi sizsiniz, sorumluluğunuza sahip çıkın dediğimiz zaman, etkili oldu, bazı örgütlerin üyeleri bu tip konuşmalardan etkilenir, bazıları etkilenmez. VERGES DST Garbicyan'ın ASALA içindeki yetkisi hakkmda bügi verdi mi? GANTHİAL DS1 nın ASALA hakkmda bilgi topladığım biliyorduk. Olay günü olan 15 temmuzda kendilerinden bilgi istedik. Aynı gün cevap vermediler. Birkaç gün sonra çok kısa bir rapor verdiler. Ancak bu rapordaki bilgiler çahşmamızın, çıkış noktasını oluşturdu. VERGES DST raporlannda Avanasyan'ın ASALA'rnn siyasi sorumlusu olduğu belirtiliyor. Ancak, bu kişi beraat etti. Buna ne dersiniz? GANTHİAL Siyasi faaliyet gösterenlerin silahı kalem ve kâğıttır. Silah kullananlar maddi delil bırakırlar. Öbürlerinin ise suçlanması daha zordur. Ancak siz de biliyorsunuz ki, yazılarıyla ötekilerinden daha tehlikeli olabiliyorlar. Bu cevap üzerine Verges, son aldığı karşılıktan memnun olduğunu gösterircesine yerine oturdu. Diğer avukatlar ise daha çok teknik ayrıntılar hakkında bilgiler istediler. Duruşma gece 23 civarında sona erdi. Dunkü oturumlarda ifade veren polislerin ifadesinin uzaması nedeniyle, mahkemede dün konuşması gereken Türk tarafının moral tanıkları Prof. Mümtaz Soysal, Prof. Türkkaya Ataöv, Doç. Sina Akşin ve Doç. Hasan Köni'nin söz hakları bugüne kaldı. Daha az (Baştarafı 1. Sayfada) amaçlayan yeni düzenlemeye göre kademeli olarak artan gelirvergi sioranlannatabigeür tavanlarının yüzde 80 ya da 100 yükseltilmesi ön görülüyor. Bu oranın yüzde 100 olarak belirlenmesi halinde yüzde 25 vergiye tabi yılhk geürin tavanı 2 milyon liraya yükselirken yüzde 35 vergiye tabi gelirin tavanı 6 milyon liraya, yüzde 38 vergiye tabi gelirin tavanı 10 milyon liraya, yüzde 48 vergiye tabi gelirin tavanı 20 milyon liraya, yüzde 58 vergiye tabi gelirin tavanı 30 milyon liraya, yüzde 63 vergiye tabi yıllık gelirin tavanı da 50 milyon liraya yükseltilecek. yıllık gelirin 50 milyon lirayı aşan bölümü için ise yüzde 55 oranı uygulanacak. Gelir vergisinde uygulanacak yüzde 100 yükseltilmiş gelir dilimlerinin kabul edilmesi halinde bundan yalnızca alt gelir gruplanndakiler değil, yüksek gelir gruplanndakiler de yararlanmış olacak. Örneğin yıllık geliri 10 milyon lira olan bir mükellef yeni oranların kabul edilmesi halinde yaklaşık 700 bin lira daha az vergi vermiş olacak. Yılda 100 milyon lira geliri olan bir mükellef için ise eski ve yeni gelir dilimlerinin yıllık vergisi arasında çok az bir fark olacak. DPT Müsteşar Ifarrhmcısı Akmermer: Avcılar'da 1 işçi öldü Istanbul Avcılar'da meydana gelen iş kazasında bir işçi öldü. Moiopar A.Ş.'de çahşan ve soyadı bearlenemeyen Cevdet adlı işçi eritme potasını temizlerken potanın üzerine düşmesi sonucu can verdL 1,5 tonluk potanın iki çocuk babası ve Çeliklş Sendikası üyesi işçinin başmtn üzerine düştüğü ve işçinin asıl işinin mevdancıhk olduğu bildirildi AET'ye girebîlmek için KDVyi kabul etmek zorundaydık Gelirler Genel müdürü Tufan: Türk ekonomisinin kaynaklarını KDV'den başka bir şeyle sağlam temeller üzerine oturtmak imkânı yoktur. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşar Yardımcısı İmdat Akmermer, KDV'nin muamele tekniği açısından en gelişmiş vergi olduğunu söyledi. Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürü Altan Tufan da yeni vergi ile ilgili olarak, "Türk ekonomisinin kaynaklannı Katma Değer Vergisi'nden başka bir şeyle sağlam temeller üzerine oturtmak imkânı yoktur" dedi. Milli Prodüktivite Merkezi tarafından düzenlenen Katma Değer Vergisi seminerinde konuşan Imdat Akmermer, KDV'nin muamele tekniği açısından en gelişmiş vergi olduğunu belirterek, KDV'nin üretimde vergi yükünü hafifleterek sanayi alanında üretim artışı sağlayacağını ileri sürdü. Akmermer, KDV'nin işletmeler açısından modernizasyon zorunluluğu getirdiğini vurguladıktan sonra şunları söyledi: "KDV'nin enflasyonist baskıyı hafifletmesi beklenmektedir. AET'ye girebilmek için KDV'yi kabul etmek zorunluluk haline gelmiştir. Aynca yeni uygulama sonrasında vergi iadesi sistemi getirilerek bu alanda bir düzen sağlanmıştır." Gelirler Genel Müdürü Altan Tufan, Turkiye'nin dünya ülkeleri arasında KDV'yi uygulayan 32'nci ülke olduğunu ve KDV'nin gelişmiş ülkelerin vergisi olduğu kanısının yanlış olduğunu vurgulayarak, bu verginin Senegal, Arjantin gibi ekonomik yönden bizden daha kötü ülkelerde de uygulandığını söyledi. Tufan, banka ve sigorta muameleleri vergisinin kaldırılmayarak yüzde 3 oranında tutulduğunu ve bunun kredi maliyetlerinin artmaması için bu şekilde uygulandığını belirtti. Türkiye'de yanlış vergilendirme sonucu vergi kaçağının arıtığına dikkat çeken Tufan, KDV'nin vergi kaçağını önleyeceğini ve ortadan kaldıracağını ileri sürerek, "KDV ile vergi kaçırmanın cazibesi kalmamıştır" dedi. Altan Tufan, yeni uygulamadan sonra vergi iadesi oranlarının yeniden duzenlendiğim hatırlatarak, 1984'te 100 bin liralık fatura toplayan bir kişiye 6 bin 500 lira vergi iadesi verüirken yeni uygulama ile 1 nisandan itibaren 13.750 lira vergi iadesi ödeneceğini söyledi. Tufan, temel gıda maddelerinde 1 temmuzdan itibaren yüzde 3 oranında KDV alınmasının bir hasılat elde etmek kaygısından kaynaklanmadığını, KDV'nin bütün kesimlerde yaygınlaşması amaanın güdüldüğünü vurguladı. KDV'den bu yıl 767 milyar lira gelir beklediklerini bu rakamın kaldınlan vergilerden beklenen gelirin aynısı olduğunu söyleyen Altan Tufan, "Türk ekonomisinin kaynaklarını Katma Değer Vergisi'nden başka bir şeyle sağlam temeller üzerine oturtmak imkânı yoktur" dedi. Eski, TÜDEK yöneticüerinin davası başladı Eski adı TÜDEK olan Türkiye Denizcilik Işletmeleri eski Genel Müdürü Nejat Özgece ve 8 yönetici hakkmda görevi kötüye kuBanarak kurumu zarara uğratmak iddiasıyla açılan davaya dün başlandL Duruşmaya katılan Yönetim Kurulu eski üyesi Necati Tan, teknik konulardan anlamadığını, herkes imzaladığı için ihale işini imzaladığım söyİedL Samklar kurumun bir ihale işinde kurumu 66 milyon 897 bin lira zarara uğratmakla suçlanıyorlar. Pike de zam (Baştarafı 1. Sayfada) Karabük ve Iskenderun Fabrikalarının merkezlerinden yapılan satışlarda halen ton başına 3 bin lira depo fiyat farKi alan kuruluşun Turkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan demir satış depolannda uygulandığı fiyat farkları 5 bin ile 7 bin lira arasında değişiyor. Öte yandan Türkiye Demir Çelik İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü'nün 15 gün içinde demir mamullerine yüzde 10 ile 20 arasında zam yapılması beklenivor. • 38568004 sicil nolu emekli cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. GÜLÖREN KIZILSÜMER • Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. FÜSUN YILMAZ Belçika Bfişkonsolosu emekli oluyvr Belçika tstanbul Başkonsolosu Ivan Gennotte emekli oluyor. 13 Ekim 1983yümda Türkiye'ye gelen Belçika tstanbul Başkonsolosu tvan Gennotte ve eşi Jeanne Gennotte 27şubatta Türkiye'den aynlacaklar. Narin Yapı Kooperatifi (7. Kısım) YILDIZKENT İnşaat İlanı Kooperatifimizin 7. kısım ortaklan için Londra AsfaltıAtököy Kavşağında (Bakırköy, Kocasinan Mah. Bahçelievler mevkiinde) 13 pafta ve 9116, 9117, 9118, 9119 parsel sayıh arsalar üzerinde kuracağı 4 blok, 84 konutluk YILDIZKENT inşaatı ihaleye çıkarılmıştır. İhale şartnamesi ve projeler kooperatif merkezinde görülüp incelenebilir. Yazılı tekliflerin engeç 1 mart 1985 cuma günü saat 17'ye kadar kooperatif merkezine ulaştırılması gerekir. Kooperatif ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yaptırmakta serbesttir. Yönetim Kurulu BODRUM JAZZ CLUB AÇILDI Dav: VEYSEL ÇADIR Gitar: NURİ BORA Bas: CEMAL SEREZOĞLU Her akşam Jamsession Ad: Yeni Tariabaşı Cad. No: 7 Otağ Restoran altı TAKSİM 149 11 99 Karaköy Palas'ta yungın çıktı • Karaköy'de bulunan Tarihi "Karaköy Palas" binası yangm tehUkesi atlattu 1918 yılında yapüan Karaköy Palas'ın kalorifer dairesinde çıkart yangm paniğe yol açtı. ttfaiyenin çalışmasıyla kısa sürede söndürülen yangmda ölen ya da yaralanan olmadL StRASELVıLER DCVEKUSU SU0NLMM Tel: 144 46 75 Persembe 20.30 Cuma 18 00 ındıtımli 20.30 C.tesi 15 00 18.00 Pazar 15.00 18.00 Filumena ULUSAL SANAYİ Mümtaz Zeytinoğlu 200 Lira. Çağdaş Vayınları TurKocağ' Cad 39/41 Cağaloğiu'İslanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle