Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER yon aracı olma ozellığı hıç değışmemıştır Sağlanmakta olan bu çekıcı rantlarla, temel mallar uzenndekı spekulasyon, başka bır alana kaydınlmıştır Boylelıkle, bankacılık sıstemıne yöneltılen yoğun eleştınlenn de karşılanabıleceğı ve bır çıkış noktası bulunabıleceğı sanılmıştır EKONOMİK MODELİN tFLASI Bu evrede sorulması gereken temel soru şudur Kredı malıvetlennı arttırması ve ulkedekı ışsızlık oranlarını gorulmemış olçulere çıkarması nedenıyle, sanayıcı kesımınden ve toplumdan gelen yoğun tepkılere karşın, nasıl oluvor da Özal hukumetı, anılar para kesımıne çekıcı rantlar sunmayı ve bunlan surdurmeyı goze alabılıyor 9 Avnı şekılde, nasıl oluyor da, temel altvapı tesıslennden vararlanan genış tuketıcı kıtlelere hızmetın daha vuksek fiyatlarla sunulması, ya da devletın vergı gelırlerınden vazgeçmesı pahasına da olsa Ozal hukumetı para kesımıne vuksek rantlar sunma gereğını duyuyor? Bu sonınun vanıtı, Özal hukumetımn uygulamakta olduğu ekonomık modelın de temel açmazını belırhyor. Para kesımıne aktarılmakta olan bu çekıcı rantların azaltılması, Özal ekonomısının ıflası anlamına gelıyor Gerçekten de, faızlenn ve dola>ısıyla faız gelırlerının duşurulmesı, para kesımının bunlan çekıcı bulmayarak, ^enıden doğdukları eskı kaynaklanna gerı dönmelerı tehlıkesınıdeberabennde getırıyor Ustelık, vıllardır uygulanan yuksek faız polıtıkasının olanaklarıyla katlanarak arttınlan, beslenıp buvutulen bu paralann yemden eskı kaynaklanna dönmesı, halınde karşılaşılacak sorunlar, 1980 öncesınde yaşanan darlık ve yokluklarla kıyaslanamayacak ölçude cıddı boyutlarla somutlanıyor Işte Özal ekonomısı bunu goze alamıyor Faızlerı 1015 puan duşurmesı halınde, 1980 öncesınde yaşanan tupgac, sıvı vağ, çay, şeker vb gıbı temel mallar uzerindekı darlık ve kuyrukların yenıden ve çok daha buyuk olçeklerde gundeme geleceğını bılıyor Ekonomınm uretım >apısmda ve gucunde temel değışıklıkler gerçekleştınlemedığınden, faızlenn duşunılmesının bu kaçınılmaz sonucu doğuracağının ve bunun da uygulanmakta olan ekonomık modelın ıflası anlamına geleceğının bılıncını taşıyor Işte bu nedenledır kı, ışsızbğın artmasına, vatınmların durmasma ve toplumdan ve sanayıcıden gelen tepkılere karşm, Özal hukumetı faızlerı duşurememektedır Faızlerı duşurmek bır yana, para kesımıne surekh yenı ve daha çekıcı rant alanlan bulmak zorunda kalmakta ve böylelıkle ekonomi bu kesıme tutsak edılmektedır Ekonomık model, ancak bu çekıcı rantlan surdurduğu ve yenılerını ekledığı surece ayakta durabılmekte ve geometnk bır dızıyle katlanarak buyuven bu parâlar, gelecek sıyasal ıktıdarlar ıçın de altından kolayhkla kalkamayacaklan olumsuz bu kalıtı (mırası) oluşturmaktadır Görulduğu gıbı, Turk toplumunu yaklaşık beş yıldır oyalayan bu ekonomık model, uretıme ya da arza dönuk köklu bır yapısal değışıklık getırmek yerıne, bır dızı parasal unsurlara dayanmakta ve "temel mallan bulundurma" bağlamındakı başarısı, yapay ve aldatmaca bır başan olmaktan oteye geçmemektedır. ENFLASYONU DENETLEME Serbest faız polıtıkası ıle ılgılı bır başka aldatmaca da, bu polıtıkanın kamuoyuna, "enflasyonun otomatık denetım aracı" olarak sunulmasıdır Ya da, faızlenn, ekonomıdekı enflasyon oranı göz onünde tutularak belırlendığı savının ıleri surülmesıdır Oysa bu polıukalar enflasyonu denetlemek bır yana, kendı kendısını bıle denetlemekten uzak kalmaktadır Gerçekten de, bu polıtıkalarda bı. selektıvıte kavramı bulunmamaktadır Faızlenn hangı kerteye değın yukseltılırse "bınktınm" tanımına gırebılecek paralan çekeceğını ve hangı kerteden sonra ıse bu tanımın dışında kalan paralan odullendıreceğını behrlemek olası değıldır OTneğın, Turkıye'de 1980'lı yıllann başında görulduğu gıbı, oluşan yuksek faız oranlarmın, daha oncelerı spekulatıf eylemlerde kazanılan kazançiara denk oranları belırlemesı halınde, kuçuk btrıktınm sahıplerını enflasyonun yıkımından korumaktan çok, spekulatıf kesımın faiz goruntulu rantlarla odullendınlmesı soz konusu olmaktadır Bu durumda, odenen çekıcı faızler çok sayıdakı "kuçuk halk bırıktırımlennı enflasyona ve sömurulmeye karşı korumaktan" çok, spekulatıf kesıme (kuçuk bır azınlığa) bu alanlardan ellerını çekmelerının bır haracı (1 tnlyon) olarak odenmektedır SONUÇ Spekulasyon yapan kesımlenn uzerıne gıdecek vergı uygulamaları ve selektıf kredı polıtıkaları ıle, temel mallar uzerindekı karaborsa ve ıstıfçıbğın engellenmesi ve uretımın arttınlması olası ıken, tam tersıne "faız yanşını" başlatarak anılan kesimlere bır çıkış noktası arama ve onlan odullendırme seruvenine gırışılmesı, yerleşik ekonomi pohtıkasının en başat çıkmanm oluşturmaktadır Turkıye'de bugun, temmuz bankacılığının olanaklarıyla katlanıp arttınlan ve sözde aklanan bu paralann, yenıden doğduklan eskı kaynaklanna donmesını engelleyecek hıçbır yasal ve fiılı önlem bulunmamaktadır Anılan paralan yüksek rantlarla odullendırerek, doğduklan kaynaklara dönmelennın çekıcılığını azaltma polıtıkaları ıse, topluma ve ekonomıye çok pahalıya mal olmaktadır Ekonomide Son Yıllaraı En Büyük Aldatmaeası Spekulasyon yapan kesimlehn uzerıne gıdecek vergı uygulamaları ve seleklif kredi polıtıkaları ile temel mallar uzerindekı karaborsa ve istifçiliğin engellenmesi ve uretımın arttınlması olası ıken, tam tersıne "faiz yarışını" başlatarak anılan kesimlere bir çıkış noktası arama ve onları odullendırme seruvenine girişilmesı, yerleşik ekonomi politikasının en başat çıkmazını oluşturmaktadır. PENCERE 3 ARALIK 1985 Cumhurbaşkanı Evreıfin Denetlemeıeri... Televızyon, Cumhurbaşkanı Sayın Evren'ın gezılerını, konuşmalannı, temaslarını sık sık ve goruntulu olarak kamuoyuna yansıtıyor Çoğu zaman akşam 8'dekı haberlersaatı, Sayın Evren'le acılıyor Kurallara gore devletın basına ılışkın haberlerın ılk sırada yer alması doğaldır Ne var kı coğu zaman ılk sırada yer alan bu haber, Sayr Evren'ın denetlemelerıne ılışkındır Cumhurbaşkanı etkınlık got. terıyor, fabrıkaları, okulları, hastanelerı, çocuk yuvalarını, fakültelerı ve otekı kuruluşları^ gezıyor Bu "denetım"ler, goruntulu olarak ekrana yansıtılıyor, uzun uzun verılıyor, Sayın Evren'ın konuşmalarını dınlıyoruz Ve duşünuyoruz Ulkemızde bınlerce okul fabrıka, hastane, bakımevı, ışyerı, cocuk yuvası, resmı ve ozel kuruluş var Cumhurbaşkanı bunların hangı bırıne yetışecek? Eğer devletın ışlerlığı içınde bu kurumlar yetkılı görevlılerce denetlenemıyorsa, Cumhurbaşkanı ışlerı nasıl duzeltebılecek? Sayın Evren'ın TV'de bu kadar sık gorunmesı, kamuoyunda nasıl bır etkı yaratıyor? Halk çok sevdığı bır kışıyı her akşam karşısında bulursa, ruhsal açıdan ne tepkı gosterır? • Ancak bu konunun çok daha önemlı olduğu, son bır olayla ortaya cıktı Cumhurbaşkanı Kenan Evren, 21 Kasım 1985'te Izmır ImamHatıp Lısesı'nı "denetledı", lisede kızlarla erkeklerın ayrı sınıflarda okutulmasını tepkıyle karşıladı Ertesı günku gazeteler haberı buyük başlıklarla verdıler Evren çok kızdı' Yıne gazetelerın yazdığına bakılırsa, Sayın Evren, Izmır Valısı Vecdı Gonul'e dönerek durumun duzeltılmesını ıstemış, ImamHatıp Lısesı Müdür Başyardımcısı Mehmet Aşıcı'yı "haşlamış", bu konuda "dırektıf" vererek okuldan ayrılmıstır Olayın ıkıncı bolümunü 30 Kasım 1985 gunlu gazetelerde okuyoruz Mıllı Eğıtım Bakanı Metın Emıroğlu, THA muhabırıne konuya ılışkın bır açıklama yapmıstır " imamHatıp lıselerınde kız ve erkek oğrencılerın ayrı eğıtım gormesının sakıncası yoktur" Bakanın açıklamasıyta Sayın Cumhurbaşkanı'nın güç durumda kaldığı goruluyor Demek kı Sayın Evren'ın dırektıflerı yerıne getınlmıyor Oyleyse bu denetımlenn TV'den uzun uzun yansıtılmalannın ne yararı ve anlamı var 9 * Cumhunyet devletının kuruluşundan bu yana, anayasa hukukunda Cumhurbaşkanı sorumsuzdur 1982 Anayasası'nda, Cumhurbaşkanına onemlı yetkıler verılmekle bırlıkte, sorumsuzluk ılkesı korunmuştur Cumhurbaşkanının "gorev ve yetkılen" anayasarun 104'uncu maddesınde tek tek sayılmıştır Bu duzenleme içınde, fabrıkaları, okulları, hastanelerı, devlet kurumlarını denetlemek ve dırektıf vermek dıye bır yetkı gorulmuyor Sayın Evren kuşkusuz devlet okullarını gezebılır, ancak, son ornekte görulduğu gıbı, Mıllı Eğıtım'ın okullannda sorumluluk bakanındır yetkı de bakandadır Sayın Evren, Mıllı Guvenlık Konseyı Başkanı'yken durum değışıktı, şımdı anayasal doneme geçılmıştır Devlet yaşamında, sorumluluk kımdeyse, yetkı de ondadır ImamHatıp lıselerınde meydana gelecek bır olaydan derece derece hesap verecek olanlar bellıdır Sayın Evren, sorumluluğunun olmadığı yerde dırektıf vererek devletın ışlerlığınde geçerlı bır ılkeyı gozardı edebılır mı? • ImamHatıp lıselerındekı sorunlar, ayrı bır konudur Sayın Evren'ın kız ve erkek oğrencilerın bır arada okumalarını ıstemesı, ryınıyet taşımaktadır Ne var kı ış bununla bıtmıyor Bugün tum oğretım kesımınde medrese kafasıyla bılımsel duşünce arasında bır salıncak kurulmuştur Mıllı eğıtım bu salıncakta kolan vuruyor Dr. H. SAMİ GÜVEN Uludağ Üniversitesi Özal hukumetı, kamuoyu önunde çok sık olarak her turlu spekulatıf kazanca karşı oiduğunu açıklamakta ve ışbaşına geldikten sonra temel mallar uzennde yapılmakta olan spekulasyonu, "yasakçı polıtıkalarla değıl, ekonomınm kendı kurallan ıçmde kalarak önledığı" savını ılerı sürmektedır Bu bağlamda, 1980 öncesındekı darlık ve yokluklann ortadan kaldınldığı belırtılmekte ve Turkı>e'de açıktan pa ra kazanma donemmın artık kapandığı savlanmaktadır. Bu açıklamalarla hukumet, Turkıye'de bugun en buyuk spekulasvonun doğrudan "para" uzerınde yapüdığı gerçeğını gozlerden uzak tutmava çahşmakta dır. O>sa, 1980 yılında "temmuz bankacılığının" getırdığı yuksek faız polıtıkasıyla bırlıkte, temel mallar uzerınde yapılan spekulasyonun çekıcılığı "paraya" kaydırılmış ve doğrudan paranın kendısı başat bır spekulasyon aracı habne getırılnuştır. Bır başka deyışle, daha oncelerı temel malların spekulasyonundan kazanılan kazançlara yakın ya da denk oranlardakı kazançlar, yasal bır kılıf hazırlanarak bankacılık sıstemı yoluyla ılgılı kesimlere venlmeye başlanmıştır Yuksek faız polıtıkası, kımı para sahıplerıne enflasyonun uzennde bir gelır sağlama görüntüsu altında, temel mallar uzennde spekulasyon yapmaktan vazgeçmelerının ya da bu alanlardan ellerını çekmelerının bır rantı ya da haracı olarak sunulmuştur Gerçekten de, temel tuketim mallanru ıstıflemerun masraflarma ve nskıne gore. vuksek faızlenn sağladığı cazıp rantlar ılgılı kesımler ıçın çekıcı hale gelmış ve doğrudan paranın kendısı ana bır spekulasyon aracı olma konumuna gırmıştır Serbest faız polıtıkasını, yuksek faızlere donuşturen ve eskıden tefecı pıyasalarda uygulanan faız oranlarını yasallaştıran bu sıstemle, buyuk blok paraların sahıplerı, ellenndekı paralan her ıkı vılda bır geometnk bır dızıyle (1, 2, 4, 8, 16 vb gıbı) katlayarak arttırabılme olanağına kavuşturulmuşlardır Ote yandan Turk bankacılık tarıhıne ılk kez getınlen "sırdaş hesaplarla" bu kesımlenn paraları devlet guvencesı altına alınmış ve kaynaklan ve kökenlerı her turlu soruşturma dışı bırakılmıştır Kısacası, ekonomık modelın, "temel mallan bulundurma, kuyruk ve darlıkları ortadan kaldırma" bağlamındakı sozde başarısının gerçek >uzü ve topluma yukledığı paha surekh olarak gözardı edılmeye çalışılmıştır ÖZAL EKONOMtSİNtN TUTSAKLIĞI O>sa 1980 yılından bu yana para kesımıne aktarılmakta olan ve toplam 3 8 trılyon lıraya ulaşan faız goruntulu rantlar, Turk bankacılık sıstemını cıddı bır bıçımde sarsmış ve bu sıstemın sağlayabıleceğı rantların sınırına yaklasıldığı ve kredılerın pahalanması nedenıyle sana>ıcı kesımınden gelen eleştınlenn yoğunluk kazandığı bır evrede bu rantlan korumaya ve surdurmeye yonelik yenı araçlar ıcat etme zorunluluğu ortava çıkmıştır. Bu bağlamda ılkın, faız gehrlennden alınmakta olan vergıler duşurulerek, para kesımının rantlan arttırılmaya çalışılmıştır Devlet, alanda en antı sosyal gelır turlerı olarak bılınen faız gelırlerını daha yuksek oranlarda vergıleyeceğı yerde, bunlardan anılan kesımler yaranna vazgeçmıştır Ne var kı, bır sure sonra bunlar da yeterlı görulmemıştır Boğaz Koprusu, Keban Barajı, Oymapınar Barajı, lzmıt Otoyolu vb gıbı temel kamusal altyapı tesıslerının gelır ortakhğı payları, para kesımıne çekıcı rantlar aktarmanın yenı araçlan olarak uvgulamaya konulmuştur Aynı şekılde, şımdılerde tezgâhlanmak uzere olan ve "yap ışlet devret" tekerlemesıyle nıtelenen buyuk otoyol projelerı de, aynı arayışlann bır urunu olarak gundeme gelmektedır Kısacası, para kesımıne şımdıye değın bankacılık sıstemı ve vergıler yoluyla aktanlan rantlann sınınna yaklaşılması, bu rantlann sürdurulmesınde altyapı tesıslerıne doğru bır kaymayı zorunlu kılmış, ama paranın doğrudan kendısının bır spekulas HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD OKURLARDAN İstanbullu bir şoför yukınıyor Evli, iki çocuk babası, geçimıni taksicilik yaparak kazanan işçiyim. Her şeyden once, taksilerin nerede muşten alıp bırakabileceği betti başına bir sorun. Trafiğin musait bir yerinde olsa durmak, muşteri beklemek yasak. Cezası 1500 TL. Muşteri almak, indirmek yasak. Cezası 1500 TL. Peki taksi muşterisi nerede binecek, nerede inecek? O taksi muşterisi, istediği yerde inemezse, binemezse bu iştn anlamı ne?.. O kişi zaten acil işi (zamantlan kazanma veya bir randevuya yetişme vs.) için tutmustur taksiyi. Bu dunyanın her yerinde boyledir. Saatlerce tur atıp, (yaktlan benzin, taksimetrenin cuzi rakamlan cabası) tam muşteri bulmuşken, trafik polisinin duduk çalıp, sağa çek, suçunuz 57/C, cezanıı 1500 demesı ne oluyor. Ortadıreğin olsun, kamuoyunun olsun ve de taksilerin olsun (Taksiler var bazılan torpilli, onlar istediği yerde dudurlar!..) en azından nerede durabileceklerini sayın yetkUilerin bir yer gostermelenni, taksi durağı neresidir, dolmuş durağı neresidir? KADİR CAN AKSARA Y/tSTANBUL sahıplerine buyuk siteler yapılmasına izin verilmediğınden, şehir merkezinde bulunan mahallemiz 34 katlı evlerle oylece duruyor. Sayın belediye Ugililen duşunmuşler ve bir karara varmışlar; 20 yıldır beklenen bu buyuk an bu sene gerçekleştirildi. Sizlere kısaca belediyemizin yaptığı buyuk temizleme işini anlatayım. Yolun isabet ettiği evlere belediyemiz parasını veriyor, vatandaş mağdur kalmasın diye. Çok iyi bir yontem. Mesela 4 katlı betonarme bir bınaya 9 milyon veriyor. Bu iyi para gibi gozukse de, 20 yıldır ruhsat verilmeyen ve geçen yıl yapımına baslanan ınşaatın bir dairesi 14 milyon... Yolun geçmediği evler de var tabii ki. Bu evler de yıkümak zorunda, yerine buyuk apartmanlar dikmek için ve yine Konya Belediyesi bu evlere kuruş koklatmıyor. Aynca evlen yıkılan kişiler açıkta kalmasınlar diye arsalar gosterilmiş ve hisselere bolerek birleşip en az 8 katlı olmak uzere evler yapmamız istenmiştir. tnsan goz gore gore hakstzlığa uğramak istemez herhalde. MEHMET KARABACAK KONYA 6 Sayfahk Eleştiri Mektubu Dolayısıyla Ankara'da oturan yuksek mımar ve şehır plancısı Halıt Cengız'den, 10 eylul gunu Hesaplaşma'da Istanbul ıçın yazdıklarım dolayısıyla bır eleştiri mektubu aldım Yazı makınesıyle buyük boy kâgıda yazılmış 6 sayfa1 Sayın yuksek mımar okurum, "Uzun süredır Cumhunyet okurum Bu nedenle de Hesaplaşma'yı uzun suredır okurum Ama gerçek mesleğınızın ne olduğunu bılmıyorum" dıye başlıyor "Özelhkle tanh, kultür ve doğa konularına ısrarla değındığınıze gore konuya uzak olmadığınızı dusundum dıye ekledıkten sonra, dılının altındakı baklayı çıkarıyor "Uyesı oiduğunuz Turkıye Turıng ve Otomobıl Kurumu ndakı sıfatınızın sızı çok etkılemeyeceğını umuyorum " Sayın okurumu aydınlatmak ıçın hemen soyleyeyım kı, butun dunya kültur ülkelennde olduğu gıbı gazetecılık bır meslektır Mesleğım gazetecılıktır Yarım yuzyılayakındırgazetecıyım T T O Kurumu'nda sadece uyeyım Ikı yılda bır genel kurula katılır ve oyumu kullanırım Yazınızda dokundurduğunuz gıbı herhangı bır sıfatım yoktur Yuksek mımar okurum, ınceden ınceye hesaplanmış, düşunulmuş ve hep bır şeyler dokunduran cumlelerie yazıyor "Zaten bır suredır yazılarınızda her nedense bır TTO K ve dolayısıyla Çelık Gulersoy övgusu etkınlıkle göze çarpmaktadır TTO Kurumu nun yapısını ve ışleyışını bılmıyorum, ama Sayın Gülersoy'un kurumda mutlak bır etkınlığı olduğunu ışıtıyorum Doğrusu ya bu benı hıç ılgılendırmez Ama bu etkınlık, bır dızı tanhsel değenn korunması adı altında yok edıyor da ışte bu noktada o kurumda dur dıyecek bır ışleyış görmek ısterım " Yuksek mımar ve şehır planlayıcısı okurum, altı sayfalık mektubunda en akla gelmeyecek kımı aynntılara buyulteçle bakarak dolayısıyla suçlamalar yapıyor Oysa eleştırmek, suclamak değıldır, bambaşka davranışlardır, bağdaşmaz Yetmış yaşımın hemen bütununu Istanbul'da yaşadım Bırıncı Dunya Savaşı yıllarından gunumuze, Istanbul'u gün gun yaşadım Istanbul'un çoken ımparatorlukla çöktuğunu, kışı cıkarları ıçın yozlaştırıldığını yaşadım Istanbulluların Guzelcehısar dedıklerı Anadoluhısan'nda, edebıyat ve şarkılara gırmış Göksu deresınde halat fabrıkası yapıldığını Şemsıpaşa kıyılarında Sınan'ın oya gıbı ışlenmış camısının ense kokune hantal tütun deposu yaptırıldığını yaşadım Çeşme'de kömur ve Çubuklu'da gaz depolan yapıldığını yaşadım Guzelım Tarabya koyuna hantal otelın saplanışını yaşadım Boğaz kıyılarına ve ya(Arkast 11. Sayfada) 442, tavan 500) ıle buraya girdik. Burayı seçmemizdeki amaç, bu yaşam koşullannda biraz da olsa ekonomik sıkıntılara ghrmemekti. Fakat okula gelip de gerçeğı oğrenince, dunyamız yıkıldı. Okul, burs olarak bin TL. 'sini odemektedir. Bir de kitap gereksınımimizi karşuamaktadır. Bu kitapların birçoğu da donem sonunda veya II. vizede verilmektedir. Okul burslu olduğunda, kredi hakkından da yararlanamıyoruz. Bu ekonomik koşullarda, bizler gibi dar gelirlı aıle çocuklan için ayda bin lira neye yetebilir? Aynca yurt sonatumuz da çözumlenmedi. Şoyle ki, bizim okul, Anadolu yakasında Cevizli Tekel Fabrikası'mn içinde bulunmaktadır. Yurtlar, Anadolu yakasında bulunmadığından, birçoğumuz yurda gidemiyoruz. Giden arkadaşlar da gunde 3 saatlik zamanlannı yolda harcamaktadırlar. Tekel ile bir sozleşmemiz olduğundan Tekel'in tesislerinden yararlanmamız gerekir. Oysa ki, bizler bu haktan da yararlanamıyoruz. TÜTÜN EKSPERLER Y.O ÖĞRENCİLERİ cadde ve sokaklannı saatlerce yaya gezmektedir. Acaba ilgili yetkililer memur konumundaki dağıtıcılann yıpranmalarını bugune dek hiç duşunduler mi? Personelin buyuk bir bolümu yılın ve haftanm butun tatil gunlerinde surekli çalıştınlmaktadırlar. tnsan Haklan Evrensel Bildirisi'nde ve anayasamızda "Dinlenmek çalışanlann hakkıdır" denilmektedir. İş gereğı fazla çalışma uygulanabilir. Bunun yanında çalışanın dinlenmeye de gereksinimı vardır. Verilen fazla çalışma ucretı de gulunç ve acmacak duzeydedir. Fazla çalışma saat ucreti net yaklaşık 72 TL. 'dir. Çoğu merkezler hâlâ ilkel yontemlerle yonetılmektedirler. Uygulamalann başında, çahşan personelin bilgi ve becerisine bakılmaksızm adamcüık ve aynmcıhk yapmaktadırlar. Bu durum personel arasmda huzursuzluk yarattığı gibi verimi de düşurmektedir. PTT'DE BİR MEMUR TEŞEKKÜR Hem yurdumuzda, hem de Avrupa'da 3 yıldan beri teşhis konamayan kızımız PINAR'ın göz hastalığına teşhis koyup en iyi şekilde tedavi ile bizleri bitmeyen bir çileden kurtaran, başarıları ile gurur duyduğumuz, Hacettepe Hastanesi goz doktorlarından, değerli insan Bir işçi emekli maaşını beküyor Sultanahmet SSK Dispanseri'nden 18.7.1985 tarihinde emekliye aynldım. O tarihten bu gune kadar emekli maaşım bağlanmadı. Kira bir taraftan, iki çocuğum da lisede okuyor. Para yok, dert çok. Bu kadar yu çahştım, emekli olduğum zaman rahat ederim diye. îsafile. Yetkililere sesleniyorum, emekli maaşım ne zaman bağlanacak? IBRAHÎM KOCA 30 167 328 İSTANBUL Haksızlık giderilsin Konya Belediyesi bundan 20 yıl kadar once bir imar planı hazırlamış ve thsaniye Mahallesınin yıkılıp, buradan yol geçirilmesıne karar vermiş. Yaklaşık 20 yıldır tum mahaUelinin içınde bir korku surup gıdiyor. Mulk Bizler, Tütun Eksperler Okulunda burslu olarak okumaktayız. Kılavuzda, okulun burslu olduğu yazıüydı. Bizler de buna aldanarak bu okulu seçmis bulunmaktayız, Üstelik yuksek fen puanlan (taban Sorun çok, çözüm yok PTTnin 145. yıldönümü Çağdaş haberleşme duzeyine çıkabilme uğraşı veren PTT, 145. kuruluş yıldonumunu çeşitli biçimlerde kutladı. Kuruluş yudonumunden dolayı çalışanlann sorunlarından birkaçmı bır kez daha hatırlatmak yerinde olur. Bir dağıtıcı ulaşılması guç koylere yaya gıtmekte, şehrin Doç. Dr. MURAT İSKEÇ'e şukran duygularımızı iletiriz. MÜJDEOKTAY DALAYSEL Döviz Mevduatına İktisat Avantajı: Iktısat Bankaü Genel Muduriuk Te 12 700C ikilsat Bankası Merkez Şubesı Erkan Sezer Tel 167 4186 iktisat Bankası Bahçekapı Şubesı Ozer Alçan Tel D22 4809 İktisat Bankası Mecıdıyekoy Şubesı Leoman Moray Te 167 5983 iktisat Bankası Kadıköy Şubesı A d a T u m a Tel 338 9838 İktisat Bankası Karaköy Şubesı T Tulug Sıyavuş Tel 145 084 iktisat Bankası Bakırköy Şubesı Yaşar Debrelı Te 570 1680 iktisat Bankası Anfcara Şubesı Unver Guitemır Tel 33 08 70 iktisat Bankası izmir Şubesi Azız Yayla Te 25 66 86 Iktisat Bankası Bursa Şubesı Al Seöat Unal Te 230 23 İktisat Bankası Adana Şubesı Halıt Ozsoy Tel 370 0 ' İktisal Bankası Mersin Şubesı Atılla T j r k k a Tel 223 7 8 İktisat Bankası Gazıantep Şubesı Atılla Taşdelen Tel 247 18 iktisat Bankası Denı/li Şubesı Erol Ergın Tel 130 10 iktisat Bankası İskenderun Şubesı Unerı Okşan Te' 128 44 İktisat'ta vadelı Döviz Mevduat Hesabınız varsa dovızınız hem daha yuksek verım sağlar, hem de her an elınızın altındadır. İktisat, vadeyı bozduğunuzda sızı "cezalandırmaz" Hesabınızın kalan bakıyesi ılk vade uzerınden ışlem gorür Üstelik hesabınızdan ıstedığınız dovız bırımı uzerınden paraçekebılırsınız Dovızınız varsa herhangı bır İktisat şubesıne gelın İktisat'ta Döviz Mevduat Hesabının dığer avantajlarını oğrenın. Dovızı İktisatçılar bılır İKTİSAT BAINKASI