Katalog

HABERLER CUMHURİYET/7 vası Özdağlar davası ay'da kesin karar yarın Derneğı sanıklan. 24 Aralık 1982 tanhinde serbest bırakıldılar ve karar gunüne kadar duruşmalara tutuksuz olarak geldıler. KARAR AÇIKLAN1VOR 14 Kasım 1983 tarihinde (2) Nolu Askeri Mahkeme'de Barış Derneğı yöneticileriyle ilgili karar açıkUndı. Turk Ceza Yasası'nm 141/1 ve 141 '5. maddelen uyarınca çeşitli hapis cezalanna çarptınlan sanıklar için tmuklama kararı verildi. Kararın açıklandığı sırada duruşmada bulunan 18 sanık hemen tutuklandı. Samklara verilen cezalar şöyleydi: 8 >ıl hapis ve üç yıl veşil'i illerdc emniyel gözetimi cezasına çarplınlanlar: Mahmut Dikerdem, Reha lsvan, Erdal Atabek, Aykut Goker, Tahsin Usluoğlu, Haluk Tosun, Şefik Asan, Aybars Ungan, Ali Taygvın. Metin Ozek, Ataol Behraraoğlu, Ali Sirmen, Gençay Şaylan. Ergun Elgin. Orhan Taylan, Huseytn Bas, Nedim Tarhan, Nurettin Yı\maz. 5 yıl hapis ve iki >ıl gozetim cezasına çarptınlanlar: Orhan Apa>dın, Niyazı Dalyancı, İsmail Hakkı Oztorun. Doğan Gorsev, Melih Tıimer. Beraat karan verilenler: Kemal Anadol, Mustafa Gazalcı. L'ğur Kokden, Semra Ozdamar ve da\aya sonradan kaulan Medel Serhat. KARAR ASKERt YARGITAVDA Kararın açıklanmasından sonra sanıklar Askeri Yargıtav'a başvurdular. (2) Numaralı Askeri Mahkeme gerekçeli kararını hukmun açıklanmasının uzerinden 5 ay geçtıkten sonra açıkladı. Dava dosyası Askeri Yargıtay Uçüncu Daıresi'nde incelemeye almdı. Askeri Yargıtay Başsavcıhğı tebliğnamesinde, 23 sanıktan LS'inin beraaıını, sekizi ıçin ise mahkumi>eı kararının onanmasını istedı. Üçüncü Daire 28.8.1984 tanhinde l'e karsı 4 oyla Isıanbul (2) Nolu Askeri Mahkemesi'nin kararını tum sanıklar lehıne bozdu. kararın bozuiması ile ilgili olarak Uçuncu Daire. şu goruşu ^a\undu "Sanıklann mahkumiyetlerine esas alman ve delil olarak kabul edilen bir kısım belgeler ile polis raporlannın delil niteligini laşımadığı, derneğin ilişkili oldugu kunılu*lardan thınya Bans Konseyi hak• kında ek resmi bilgi islenilmesi gerekirken, bu yola basvunılmadığı ve suça esas alınan olay ve beigeierde zikredilen, uluslararası yeni ekonomik duzen, barış için halkJann parlamentosu ve uluslararası gıivenlik gibi ideolojik, ekonomik, politik kavramlann vt kunıluslann nilelik ve ozelliklerini açığa kavusturulması için bir bilirkişi heyelinin miıtalaası dikkate alınmak sureltylc Banş Dernegi'nin amacı dışına çıkıp cıkmadıgını, çıkmış ise hangi olçude çiktığınııt saptanması gerekirken bu noklalann mahkemect dikkate ahnmadığı." MAHKEME DİRENÎYOR Askeri Yargıtay Lçüncu Dairesi'nin bozma karaıina, İstanbul Sıkıyonetim Kornutanlığı (2) Nolu Askeri Mahkeme uymayı reddederek, 8 Kasım 1984'te aynen direndi. Bu arada, bes yıl hapis cezasına çarptırılan Orhan Apaydın, Niyazı Dalyancı, İsmail Hakkı Oztorun, Melih Tumer, Doğan Görsev ile sekiz yıl agır hapis cezasına çarptınlan Barış Dernegi Başkanı Mahmut Dikerdem"in salıverilmesi yine aynı mahkeme tarafından kararlaştırıldı. Sanık avukatları raahkemenin direnme kararını temyiz ederek Askeri Yargıtay'a başvurdular. Bir yıldan bu yana Asken Yargıtay'da bulunan Barış Derneği dava dosyası, daha once kasım ayında Daireler Kurulu'nda ele alınmış, ancak bir karara vanlamamıştı. Yarın Askeri Yargıtay Daıreler Kurulu'nda yeniden ele alınarak incelenecek dava dosyası ile ilgili karar kesin olacak ve ıtiraz edilemeyecek. BAŞSAVCILlClN YENİ TEBÜĞNAMESİ Askeri Yargıtay Başsavcılığı'nın hazırladığı yeni tebliğnamede, dort kişinin beraatı, dört sanık için verilen cezaların ıse onanması «tendi. Beraatleri istenen sanıklann adları Şöyle: Reha İsvan, Gençay Şaylan. Tahsin Usluoğlu ve Nurettin Yılmaz. Mahkemeden 1 aylık süre Eski Devlet Bakanı Özdağlar'm avukatı Çetin Özek, mahkemeye savunmayı henüz tamamlayamadıklarım söyledi, 1 ay süre istedi. Yüce Divan istemi kabul etti. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Eski Devlet Bakanı tsmail Özdağlar'ın yargılanması, savunmanın tam olarak hazırlanamaması ve savunma avukatlannın ek sure istemlerinden ötürü bir ay sonraya ertelendi. İsmaiİ Özdağlar'ı yargılayan Yüce Divan dün saat 09.30'da toplandı. Savunma avukatları adına söz alan İstanbul Barosu avukatlanndan Çetin Özek, savunmayı yetiştiremedikjerini bildirerek ek süre istedi. Özek, bunun nedenlerini anlatırken, savunma makamanın ortak bir savunma hazırladığını ve bu çalışmanın, tek tek savunma hazırlamaktan daha çok zaman aldığını söyledi. Ortak savunmanın hazırlanması güç, ama tekrarlan önleyen bir savunma biçimi olduğunu anlatan Çetin Ozek sövle dedi: "Aynca, bu dava, herhangi bir olagan dava değildir. Yüce mahkemenizin, sanıklann ve samklara yüklenen suçlann niteliği bakımından özellikler gösteren bir davadır. O nedenle degişik konuşlara, aynntılı biçimde değinmek gerekiyor." Çetin Ozek, Yüce Divan önunde savunma yapmanın sorumluluk ve yukümlülüğünün de daha başka bir ağırhk taşıdığını anlattı. Yüce Divan Başkanfnın, her duruşmada savunmaya verdiği önemi anımsatan Ozek, "Kaldı ki yazdığımız hem savunma, hem de temviz layihası niteliğindedir" dedi. Özek, 250 sayfa kadar tutan ortak savunmayı bir günde okuyup bitiremeyeceklerini de vurguladı ve duruşmanın, mümkunse 20 ocaktan sonraki bir güne bırakılmasını istedi. Yüce Divan Başkanı Semih Özmert, savunmayı sonuna kadar bütün dikkatleriyle dinleyeceklerinden kuşku duyulmamasını bildirdi. Özmert daha önce 35 gün süre verdiğini vurgulayarak, "Umanm, üçüncü bir ek süre istemezsiniz" dedi. Çetin Ozek, bu söze karşıhk, 35 gün sürenin az bir süre olmadığını kabul ettikierini, ama, bu davada her konunun bağımsız bir dava savunması kadar kapsamlı olduğunu bildirdi ve "Haklı olabilirsiniz, savunmayı yetiştiremeyişimizi bizim beceri noksanımıza verin" dedi. Sanıklar tsmail Özdağlar, Ali Özdağlar ve Mehmet Kaymak, savunma avukatlarının istemine katıldıklarını bildirdiler. Görüşü sorulan Cumhuriyet Başsavcısı Finız Çilingiroglu ise kararı mahkemenin takdirine bıraktı. İstemle ilgili karan vermek üzere duruşmaya \anm saat ara veren Yuce Divan'ın ikinci oturumunda başkan, duruşmanın oybirliğiyle 21 ocak salı günü saat 9.30'a bırakıldığını bildirdi. Duruşmaya çok sayıda Manisalı'nın gelmesi ve her zamankinden daha çok güvenlik önlemlerinin alınması dikkati çekti. Yarım saatlik arada gazetecilerle konuşan İsmail Özdağlar, ekleriyle birlikte 300 sayfayı aşan savunmasını hazırlarken, konuyla ilgili kitap yazabileceğini farkettiğini söyledi. Son zamanlarda Marx, Freud ve Bertrand Russel'i merakla okuduğunu, sosyoloji, psikoloji ve politikaya özel bir merakla eğildiğini anlatan Özdağlar, "Uzun vadede. yaşadıklanmı yazmayı düşündiım, ne var ki kalemim ku>vetli degil, savunmamı bile teybe söyleyerek hazırladım" dedi. YAJLÇIJV PEKŞEH Dt \T>1 K GÖRDİK Bu konuda "ilgili" kimdir? Hemen akıllarına istanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan gelir. Dalan kimdir? ANAP hükümetinin Belediye Başkanı. Özelliği nedir? İş bitiriciliği.. Gerçekten ilk konuşmada işi bitirir. Yeniköy'de Harp Akademileri'nin yanında büyük bir arazi vardır. Işte, burayı verecektir sanatçılanrnıza.. Çünkü sanatçılann, başının uzerinde yerleri vardır.. Hatta cüzi bir para karşılığında altyapısını bile sağlayacaktır.. Belediye Başkam'nın yanından güle oynaya ayrılan sanatçılar, bir süre sonra arsanın askeriyeye ait olduğunu ve ancak yeşil saha yapılması koşuluyla belediyeye bırakılacağını öğrenirler.. Bu kez hep birlikte askeri makamlara başvurulur. Bu başvurular, birkaç üst rütbeli askerin daha kooperatife üye olmasından başka bir sonuç doğurmaz. Arsanın yeşil saha yapılmasından başka bir olasılık yoktur.. Kooperatif yönetimi, kendi olanaklarıyla Ambarlı'da ve Maltepe'de iki arsa daha bulur. Fakat bu arsalar, hem sanatçılann yaşamasına uygun yerler değildir, hem de gelişgidiş zordur.. Yine belediyeye dönülür. Belediye Başkanı yine işi bitirir. Sarıyer'de bir arsa daha vardır. Küçük bir bölümü belediyeye, kalan kısmı özel bir kişiye aittir. Burayı verecektir sanatçılara.. Sarıyer'deki arsa gerçekten beğenilir, ama bu kez başka bir pürüz ortaya çıkar. Arsa, orman statüsündedir. Uzerinde kooperatrt evleri kurulması şimdilik olanaksızdır.. Sanatçılar, sanatçılıklanna güvenerek bürokrasiyi altedeceklerine inanmaktadırlar. Arsa sahibi de başka bir yolla satamadığı arazisini ucuza satabilecektir. Bunun da iki yolu vardır. Ya arsa ucuz fiyatla alınacak, ondan sonra bürokratik engeller giderilecektir. Veya önce bu engeller kaldırılacak, satış daha sonra yapıiacaktır.. Her iki yolun da sakıncası vardır: Ucuz fiyatla satın alınan arazinin sakıncası, daha sonra izin çıkmamasıdır. Araziye önce izin çıkanlırsa, bu kez arsa sahibinin ftyatı arttıracağından korkulmaktadır. Bir söylentiye göre, Başbakan Turgut Özal'a da çıkmak isteyen sanatçılar, Ankara'ya kadar giderler, fakat Turgut Özal yerine, Semra Özal'la görüşebilirler Semra Özal da, sanatçıların durumuna özülmekten başka bir şey y?oamaz. Bu arada yaklaşık 11 ay geçmiş, üyelerden toplanan ve kişi başına 750 bin1 milyon liraya ulaşân paralar, bir bankada faiz hesabına yatınlmıştır. Sanatcı olmaktan daha zor olan... Ulu önderimiz Atatürk, "Herkes Başbakan veya CumhurbaşkatM olabilir, fakat sanatçı otamaz" demiş.. Bununla söylemek istediği, sanatçı olmanın çok zor bir iş olduğudur. Atamızın sözune de bugüne kadar aklı başında bir itiraz yapılmadığına göre, doğru olduğuna kuşku yoktur.. Fakat sanatçı olmaktan daha zor olan bir şey daha vardır. Tüm zorluklan aşarak sanatçı olabilenlerin ev sahibi otabilmeleri çok daha zor bir iştir. Aşağıda anlatacağımız öyküyü okuduktan sonra bu söze de karşı çıkılabileceğini pek sanrnıyofuz. • Kurtuluş davası 5 ömür boyu hapis Haber Merkeri Yasadışı THKPC Kurtuluş Örgütü üyesi 25 sanıktan 5'i ömür boyu, 9'u çeşitli hapis cezalanna mahkum oldu, 11 sanık da delil yetersizliğinden beraat etti. Ankara 4. Kolordu Komutanhğı 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde görülmekte olan davada, sanıklardan Osman Gösterişlioglu. Selahattin Hacat, Muzaffer Holta ve İsmail Yıldınm, once ölüm cezasına çarptınldılar. Ancak mahkeme, sanıklann ikrannı hafifletici sebep olarak değerlendirerek bu cezalan ömür boyu hapse çevirdi. Sanıklardan Ömer Koç ve Kesim Uanişmen, 10'ar yıl, Ali Şahin, Necati Küçük, Sabahattin Turgu, Hiiseyin Şabanoğlu, Yusuf Ziya Demircioğlu, Sefa Özbaş, Ali Deniz de 5'er >ıl hapis cezalanna mahkum oldular. PKK SLOGAN DAVASI 7. Kolordu ve Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı Mahkemesi'ndeki davada da bir duruşmada slogan atmak suçundan yargılanmakta olan 78 sanıktan 16'sı 6'şar yıl hapis cezasına carptınlırken, 62 sanık da delıi yetersizliğinden beraat etti. Zonguldak ve çevresinde 1978 yıhndan 12 Eylül lÇSffe kadar siİah kaçakçıhğı yaptıklan gerekçesiyle yargılanan tsmail Baş ve arkadaşlarının davasında askeri savcı, esas hakkındaki mütalaasını okuduktan sonra 9'u tutuklu 13 sanık hakkında 15 ile 20 yıl arasında hapis cazalan verilmesini isıedi. Devlet opera ve bale sanatçılan bir yapı kooperatifi kurarlar. Sağdan soldan katılanlaria birlikte kısa sürede 1200 sanatçının toplandığı kooperatif üyeleri bir yandan para toplarken, bir yandan da arazi aramaya başlarlar. Sanatçılann eti ne, budu nedir? Şubat ayında kurulan kooperatif için ayda en fazla 50 bin lira civarında bir parayı gözden çıkarabilirler.. Aynca bütçelerini sonuna kadar zorlayarak her 5 ayda bir 300 bin lira kadar ek bir para ödeyeceklerdir. Fakat bu paralaria doğru dürüst bir arazı satın alamayacaklarını bildiklerinden, hiç olmazsa arazi işinde ilgililerden bir kolaylık beklemektedirler.. Öyle ya, her biri birkaç tane ev sahibi olan ünlü gazeteciler, TBMM üyeleri ve belediye başkanlan ile belediye görevlileri bile böyle bir destegi ilgililerden görebilmektedirler. Tunuslu eroin kaçakçısı tstanbuVda yukalandı lıalya'nın Milano kcnrinde bir süre once ele geçirilen 10 kilogram eroinin sahibi Tunuslu kaçakçı Tirare Mondari (36) İstanbul'da yakalandt. Cluslararası uyusturucu madde kaçakçısı olan Wondari (sağ baştaj Interpol tarafından aranıyordu. Istanbul'da Sarkotik Şube ekiplerince yapılan operasyonlarda aynca Kocamustafapaşa'da polise 2.5 kilo esrar satmak isteyen kahveci \1ehmet Ali Kurt suçüstu ele geçti. Aksaray'da ise Iran uyruklıı bir kişipolise bir miktar eroin satmak iuedi, ancak operasyon sonucu Mahmoud Reza Gerzan gozaltına alındı. Ote yandan Gaziantep'te gerçekleşririlen bir operasyonda piyasa cleğeri 100 milyon liranın uzerinde olan 1.5 kilo eroin ele geçirildi. Son yapılan bir toplantıda, üyeler hep birlikte gerçeği görürler. Sanatçı olmak zordur, ama ev sahibi olmak daha da zordur. Bu gerçeği gören ve ayrılmak isteyen üyelere paralarının verileceği bildirilir. Paralar gerçekten verilir, fakat bankada durduğu sürece biriken ve kişi başına 100 bin liraya ulaşan faizleri düşülerek.. Ayrılmak isteyenlerden aynca 16.000 lira kadar masraf kesilir.. Böylece ev sahibi olmak için yola çıkan her sanatçı, 11 aylık bir koşuşturmadan sonra yaklaşık 116 bin liralık zarar karşılığında, ev sahibi olmaya çalışmanın düş olduğu gerçeğini bir kere daha öğrenmiş olur. Kastaş'a 'hileli iflas' davası 512 yıl hapis istemi İşadamı Yüksel Günay, Hiiseyin Kadri Günay, İsmail Bedri Günay ve Erol Keskin'in "hileli iflas" savıyla yargılandıkları mahkemenin dünkü duruşmasmda, Yüksel ve Hiiseyin Kadri Günay iddialan reddettiler. İstanbul Haber Servisi İşadamı Yüksel Günaj ile 3 ortağı dun hileli iflas iddiası ile ağır ceza mahkemesinde yargılandılar. Kısa adı Kastaş olan Karacabey Kâğıt ve Selüloz Fabrikaları Sanayi ve Ticaret A.Ş. firmasının hileli işlemlerde bulunarak iflasına karar verdikleri öne surulen sanıklar hakkında 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası isteniyor. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün baslayan davada "Şirketin borçlannın. alacaklanndan fazla olmasına rağmcn, Merkez Bankası ve digcr bankalaıttan aldıklan kredileri yatınmlann gerçekleşmesinde kuHanmayarak. alacaklılannı zarara sokmak amacıyla muvazaalı isleraler vaparak mallan gizledikleri. hakikate aykın muhasebc ve sahıe bilançolarla aktifı gerçekte olduğnndan fazla ve noksan göstermek suretiyle hileli iflasa başvurduklan" öne süruldü. Sorguları yapılan Yuksel Günay ile ortağı Hüseyin Kadri Günay iddialan reddettiler. Mahkeme duruşmaya katılmayan ortaklardan İsmaH Bedri Günay ile Erol Keskin'in sorgulannın yapılması için duruşmayı 12 Mart 1986 saat 10.00'a erteledi. MGK Bmçe Plan Dairesi Başkanhğı'nın 24 Mart 1983 tarihli "Ciddi bir tahkik ve denetim" isteyen yazısından sonra Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu müfettişlerince dava açılması isienmişti. • DİSK davası Kayyımın görevi sürecek 20 Ekim 1980'den beri devam eden DİSK ve bağlı sendikalar davasında askeri savcı esas hakkındaki görüşünü 15 Ocak 1986'dabildirecek. İstanbul Haber Servisi DİSK ve Bağlı Sendikalar Davası'nda 15 Ocak 1986 lanhinde askeri savcı, 1477 saiıkla ilgili esas hakkındaki görüşü.iü Metris Bastabya duruşma salo• nunda bildirecek. Mahkeme; avukatlantı, DİSK ve bağlı sendikalarm faaliyetlerine başlamaları gerektiği, kayyımların gorev ve yeıkilerinin sona erdiğinin saptanması gerektiği ve davanın yetkilı adli yargı organına gondenlmesine karar veriltnesı istemlerini ise yasal \.e hukuki açıdan dayanak bulunmadığı gerekçesiyle reddetti. istanbul 2 Numaralı Sıkıyonetim Mahkemesi'nde gorülen DİSK ve Bağlı Sendikalar Davası'mn dunkü oturumuna 8 sanık ile 3 a\ukat katıldı. Mahkeme; avukatlann, geçen oturum MGK'nın 7 numaralı bildirısiyle laaliyetleri durdurulan DİSK ve bağlı sendikalarm faalıyeılerine başlamaları, kavyımların gorev \e yetkilerinın ^ona erdiğinin saptanma<.ının gerekf.ğı ve davanm yetkili mahkemelere gonderılmesı istemleriyle ügıli kararını açıkladı. Davanın, yetkili ve gorevli adli yargı organlarına gonderıimesıUe ılgılı istem korusunda 29 KaMirı İ985 tarihli oıurumda karar verildiğini bildiren mahkeme, MGK'nın 7 numaralı bildinsiyle taaliyellerı durdurulan DİSK ve bağlı sendikalarm yonetici kadrolan hakkında soruşmrma açıldığını bildirdi. Mahkeme, soru 5 turma surdurülmekte iken 10.10.1980 tarihinde kayyım tayıni hakkındaki yasanın yvrürluğe girdiğini ve >etkili is mahkemelerince yoneıimin kayvımlara devredildiğinı, soruşturma sonunda da dava açılarak 274 sayılı Sendikalar Yasası'nm 304. maddesi gereğınce sendikalarm kapatılmasına karar verilmesinin istendiğini bildirdi. Askeri savcıhk tarafından 274 sayılı yasanın 30/5. maddesi gereğınce istemde bulunulmadığıru ve bunun sonucu olarak da mahkemece faaliyetten men konusunda herhangi bir karar alınmadığını açıkladı. 20 Ekim 1980 tarih ve 2324 "Anayasa Duzeni Hakkındaki Kanun "!a MGK'ca çıkarılan bıldirılerin de \asa ve hatta anayasa gucunde bir hu:ukı nitclığc iahip bulunduğunun esasa bağlandiğına, 7 numaralı MGK bıldırisinın 1982 anayasasının yururluğe gırdiği 7 Kasım 1982 tarihine kadar hukuki varlığını koruduğuna değinen mahkeme, karannda ^u gorıışe ver verdı: "1982 larihli \na>usanın yuruıiuğe girmcsivle dc bu bildiri uırurlüklen Walkmamı>lır. Art'ayasanın 177. maddoiııde \ır alan açıklama s<>>l."din 'Bu anayasa halk oviaması sonucu kaoul eüıııp Kesmi Gazete'de yavımlanmasıvla TC Anavasası olur ve aşağıda gösterilen istisnalar ile bu istisnaların vürürluğe girmesine ait hukumlcr dısında butüniı ile >ürurlüğe girer... İkinci kısım... L'çuncu bölümdeki çalışma ile ilgili hukumler, toplu iş sözleşmesi, gre> hakkı >e lokavt ile ilgili hukumler... >eni kanunlar çıkarıldığmda... ve herhalde en geç TBMM göreve başladığında yiiriirlüğe girer. Ancak bu hukürnler jüruriiığe girinoeye kadar mevcul kanun ve MGK'nın bildirileri ve kararian uvgulanır.' Goriilüyor ki, iddia edilenin aksine yeni anayasanm yururiuğe girmesiyle MGK'nın 7 numaralı bildirisinin hukuki varlığı sona ermeraiştir. Anılan bildirinin en geç TBMM'nin goreve başladığı tarihe kadar vurürlukle kalması anayasa hukmü ile fa^a biğlanmıştır. Ancak henüz TBMM göreve başlaraadan 1 Mayıs 1983 tarihinde 2821 sayılı Sendikalar Yasası v^yımlanarak yuriırlüğe sokulmuştur. Bu surelle anayasanın 171. maddesinde öngöriilen azami süre henuz dolmadan MGK'nın 7 numaralı bildirisi yiiriirlükten kaJkmtj ve a>nı anda yeni sendikalar yasasının ilgili hukiımleri meriyete girmiştir." Mahkeme karannda 1983 yılından itıbaren uygulanacak olan yasan.n anayasanın 52. ve 177/E maddelerine gore yeni Sendikalar Yasası olduğunu, yeni yasanın geçici 5. maddesinde faalıyetlen durdurulan sendikalar ile bunların yoneticileri hakkında devletin şahsiyeıine karşı işlenmiş curumlerden herhangi biriyle ilgili olarak kamu davası açılması halinde haklannda beraat kararı verilinceye kadar rasadaki sendikal haklan kulianamayacaklanmn ve faaliyette bulunamayacaklarının belirlendiğini açıkladı. Mahkeme bu nedenlerle sendikalarm faaliyetlerine dönebilecekleri yolundaki istemin hiçbir yasal dayanağı bulunmadığım açıkladı. Mahkeme aynca sanık vekillerinın DİSK ve bağlı sendikalarm tüzelkişiliklerini temsilen boyle bir istemde bulunmalarma yasal açıdan yetkileri bulunmadığım, dilekçe duzenleyen avukatlann sadece dava sanıklarının vekili olduklannı bildirdi. Bütun bu nedenlerle de avukatlann tiim istemlerini reddetti. Mahkeme daha sonra esas hakkındaki goruşünu bildirmesi için askeri savcı Mehmet Demir'e söz verdi. Askeri savcının davanın çok kapsamlı olduğunu bildirmesi üzerine duruşma. esas hakkındaki göruşun hazırlanması için 15 Ocak 1986 günu saat 10.00'a ertelendi. Aynca duruşmamn Metris Baştabya duruşma salonunda yapılmasına da karar verildi. # TYS davası Imanlı öğretim Yeniden başhyor tSTANBUL, (THA) İstanbul (1) Numaralı Sıkıyonetim Askeri Mahkemesi'nin haklannda beraat kararı verdiği, ancak Askeri Yargıtay Birinci Dairesi1 nin bu karan "eksik soruşturma" yapıldığı gerekçesiyle aleyhlerine bozduğu Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS)'nın 8 yöneticisinin yeniden yargılanmasına bugün başlanacak. TYS'nin 18 yöneticisi ve 1 üyesi, DİSK. İKD, İGD, Banş Derneği ve TÖBDER gibi kuruluşlarla bağlantı kurduklan, DİSK1 in düzenlediği 1 Mayıs yürüyüşlerine katıldıkları, DGM'lerİe ilgili direnişleri destekledikleri, Nazım Hikmet'i anma toplamılan düzenledikleri ve buralarda yaptıklan konuşmalarda TYS'yi yasa dışı örgüt haline getirdikleİstanbul Haber Servisi ri, komünizm propagandası yap Türkiye İşçi Köylü Partisi eski tıklan savıyla 15 yıla kadar ağır Genel Başkanı Doğu Perinçek. hapis cezası istemiyle yargılan"milli duygulan zayıflattığı" ıdmışlardı. diası ile 2. Ağır Ceza MahkemeAskeri Mahkeme, 21 Ocak si'nde yargılandı. 1984 tarihinde Nazım Hikmet ve Perinçek'in on yıl önce AydtnSabahattin Ali'yi anma toplanhk Dergisi'nde çıkan "Bozkurt tıları düzenlemenin TYS'yi yasa Efsaneleri ve Gerçek" adli madışı örgiıte dönüştürmenin delikalesinde "milli duygulan li olamayacağım ve TSY'nin zayıflattığı" öne surülerek dava DİSK, Banş Derneği, İGD, İKP açılmıştı. Yaklaşık 9 yıldır deve TÖBDER ile organik bağ vam eden davaya konu makale içinde olduklanna dair yeterli daha sonra kitap haline getiriledelil elde edilemediğini belinerek rek 3 baskı yapmış ve her üç bas18 yazar hakkında beraat, 1 sa kısı için ayrı ayrı davalar açılmışnık hakkında da görevsizlik katı. İstanbul 2. Ağır Ceza Mahrarı vermişti. kenıesi'nde dun yapılan duruşAncak, 22 Mart 1985 tarihinmada hazır bulunan Dogu Pede 1. Ordu ve Sıkıyonetim Korinçek. savunma kanıtlarımn mutanı olan Orgeneral Necip To toplandığını belinerek, davanın nımtay, TYS'nin karar defterlebir an önce sonuçlandırılmasını rinde DİSK'in düzenlediği 1 Ma istedi. Perinçek'in TCY'nin yıs yürüyuşlerine katılma kararı 142 3. maddesine göre 1.5 yılalındığı ve DİSK'in çeşitli faalidan 7.5 yıla kadar hapsi isteniyetlerini destekleyen bildiriler yayor. Perinçek'in duruşmalardan yımladığının anlaşıldığını, ancak vareste tuuılmasına karar veren bunların mahkemece araştırılmahkeme, dosyanın incelenme madığını öne sürerek bu karan si için yargılamayı 7 Mart 1986 temyiz etmişti. tarihine erteledi. Soruşturma açıldı MEHMET GÜLTEKİN ERZURUM Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Miinip Yegin hakkında "laikliğe aykın hareket e t t i ğ i " gerekçesiyle soruşturma açıldı. Üç kişilik soruşturma jurisi bugün Prof. Yeğin'in ifadesini alacak. Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Münip Yeğin, ders kitabı olarak bastırdığı "Genel Nükleer Tıp" kitabmda âyet ve hadislere yer vermişti. Yeğin, kitabında insanların beyninde akıl, muhakeme düşünce ve iman merkezinin bulunduğunu, bu merkezlerin kullanılmaması halinde insanlann hayvanlardan farkının olmadığını yazmış ve ders kitabı olarak da satışa çıkarmıştı. Üniversite matbaasında yazılan bu kitabın basımına dekanlık ve üniversite yayın komisyonu da izin vermişti.Gazetemizde 11 Aralık 1985 tarihinde yayımlanan "Tıp Fakültesinde imanlı öğretim" başlıklı haberden sonra Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sabahat Kot, Prof. Dr. Münip Yeğin hakkında soruşturma açılmasını istedi. Fakülte kuruluna getirilen konu "laikliğe aykın" bulundu ve yazar Prof. Dr. Münip Yeğin hakkında soruşturma açılması için üç kişilik bir soruşturma jurisi oluşturulması ir.tendi. Bunun üzerine kurayla saptanan soruşturma kurulu üyeliklerine, Dişhekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muzaffer Kürkçüoğlu. KBB Anabilim Dalı Öğretim Üyelerinden eski Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Taii Ural ve Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Gacar seçildiler. Prof. Dr. Münip Yeğin'i soruşturacak komisyon bugün Prof. Yeğin'in ifadesini alacak, kitabın basımına izin veren yetkililerin görüş ve düşüncelerine başvuracak. Fakülte kurulunda soruşturma komisyonu için yapılan kuranın yanlış olduğunu vurgulayan bazı öğretim üyeleri, komisyona tesadüfen, Prof. Dr. Yeğin'e yakınlığı; !a tanınan öğretim üyelerinin seçildiğini belfrterek, "Kuraya gerek yoktu. Dekan Hanım üç öğretim iiyesini görevlcndirebilirdi" biçimınde konustular. Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi ile Milli Eöitim Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ortaklaşa düzenlenen "Ortaöğretim miifredal programı karşısında eğitim probkmimiz" konulu panelde, fen kitaplarına âyet ve hndi>lcr yazılmasını isteyen Doç. Dr. Ldip Reha hakkında da sorusuınıa açılacağı öğrenildi. BedükHen soru: Polisler neden intihar ediyor? ANKARA, (a.a.) Emniyet Genel Müdürü SaffH Arıkao Bedtik, emniyet teşkilaiında intihar olaylanmn son zamanlarda arttığına dikkati çekerek, amırlerin p>ersoneHe yakından ügilenmelerini istedi. Genel Müdür Bedük, emniyet teşkilatma yayımladığı genelgede konunun önemine değinerek polisliğin zor ve yıpratıcı bir meslek olduğunu kaydetti. Saffet Ankan Bedük'ün geneigesi şöyle: "Teşkilat mensuplanmız arasında intihar olaylanmn son zamanlarda örjemii olçude artış kaydettifei, yapılan istatistiktar neticesinde ortaya çıkmış bulunmaktadır. Meslegimizin zor ve yıprabcı olmasıaın yanı sıra, meslek(aşlarımızın özei yaşantılannda ve ailevi dunımlanyla ilgili konularda birtakım Mkıntılar içinde olmalannın omlan zaman zaman bunalıma surükledigi bilinmektedir. Ancak bu sıkıntılann intihar olavlarına sebep olacağı gözönünde bulundurularak, personeHıt bunalıma düştüğü ballerde onlaria yakından ilgilenmek, sorunlanna çöziim getirecek çareler buimaya çalışmak bu tür olaylann onlenmesinde etkili olacaktır. Bu bakımdan, başta birim amirlikleri olmak üzere tratün amirlerin yanlannda çalışan personelkriyle yakından ilgilenmelerini, kişisel ve ailevi problemlerinin çozümunde yardımcı olmalannı ve intihar olayianndaki artış sebeplerinin araştınlarak, netieelerinin tarafıraa bildirilmesini rica ederim." Perinçek 2 makaleden yurgılandı GAZETECİLER CEMİYETİ Cenç Cazeteciler Eğitim semineri 6. HAFTA19 ARALIK 1 9 8 5 Konu: Fotoğraf (Çekimi, seçimi, değerlendirilmesi) 6. OTURUMKONUŞMACILAR Ara Giiler Gazcteci İsmcl GümüşdercGazelcci Özdemir Gürsoy İ.Ü. BYYO ve M.S.Ü. Öğretim Görevlisi BASIN SARAYI BURHAN FELEK KONFERANS SALONU Her hafta perşembe saat 17.00'de