19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CÜMHURİYET/8 Ozetle HABERLER Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Ünal: FIYTO Genel Sekreteri Turkiye'de Dünya turizm endüstrisinin en büyük organizasyonlanndan biri olan, Uluslararası Gençlik Seyahat Kuruluşlan Federasyonu, (FIYTO) Genel Sekreteri, temaslarda bulunmak üzere Türkiye 'ye geldi. Otuz beş yıldır 46 değişik ülkede faaliyetlerini sürdüren ve her yıl A vrupa 'da yaklaşık 6 milyon gencin seyahatleri Bugün yürürlüğe girecek îmar Yasası ile ilgili ne yardımcı olan FIYTO Genel TV'de bu akşam haber program yayımlanacak. Sekreteri, 1986 yılı FIYTO Kongresi'nin Turkiye'de yapıl"Yeni İmar Yasası'yla bazı kiANKARA / İSTANBUL, ması için gerekli temaslarda bu(Cumhuriyet) TMMOB Mi silerin kaçak yaptiarı affedilirlunacak. ken. yasalara savgılı >apı sahipmarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı E>iip Ünal, bugun yu leri ise adeta cezalandırılmakla İstanbul Boğazı'nda da vapılaşrürluğe girecek olan Îmar Yasamava izin veren ek madde ile Bosı'nın hiçbir tutarlı yönünü bulamadıklannı belirterek, "Yülar ğaziçi Kanunu da böylece işlemez hale getirilmektedir. A\rıdır çarpık kentleşmeden bahseca yasada ehliyetsiz kişilerin yadilmiş olmasına rağmen yeni pı uretmelerini engelleyen ve fenIstanbul ttfaiye Müdürlüğü, or İmar Yasası bu çarpıklıgı önleni sorumluluğu disipline eden taöğretim öğrencilerine yangm yici hiçbir onlem gelirmediği gimaddelere de rastlanmamaktave yangmdan korunma çareleri bi yasada çarpık kentleşmevi dadır." hakkında bilgi vermek, öğrenci ha da teşvik edici maddeler leriyangın eğitimine tabi tutmak bulunmaktadır" dedi. Yasada gecekondu sorununa için okullarda seminerler duzenyer verilmediğine de dikkati çeİmar Yasası'nın yürürlüğe girlemeye başladı. Seminerlerin ilken Ünal. "Bundan sonra hiçbir ki dün Üsküdar Ticaret Lisesi'n mesi nedeniyle bir basın toplande başlatıldı ve seminere Üskü tısı yapan Eyüp Ünal, Dunya Şe gecekondu >apılma>acak gibi dar Burhan Felek Lisesi ile Ha hircilik Günü'nun kutlandığı 8 diişünülüyor. Yasadaki bu konudaki eksiklik, yann gecekonlide Edip Lisesi öğrencileri katıl kasımdan bir gun sonra, yeni du sorununda birtakım spekudı. Seminerler, periyodik olarak İmar Yasası'nın yönetmelikleriylasyonlara neden olacaklır. Gele birlikte yürürlüğe girmesini sürecek. cekondu ile ilgili bir madde olgarip bir rastlantı olarak değermaması, önumüzdeki seçimlerlendirdi. de partilerin gecekondulan bir İmar Yasasf m bir Af Yasası o> potansiyeli gibi kullanmasına olarak değerlendirdiklerini beliryol açacaktır" biyıminde konuşten Ünal şöyle konuştu: Türk Kalp Vakfı 'nın 23 Kasun 1985 cumartesi akşamı düzenleyeceği 10. yıl balosunda, tarihi mücevher defilesi yapılacak. Türk Kalp Vakfı lcra Komitesi Başkanı Necla Birsel, dün düzenlediği basın toplantısında baloyla ügili bilgi verdi. Baloda sergilenecek mücevherlerin konınması için, tstanbul Emniyet Müdürlüğü'nun gerekli önlemleri alacağını belirten Necla Birsel, mücevherleri sergüeyecek mankenlerden birisinin de Hülya Koçyiğit olacağını söyledi. Tfeni Imar \asasi, çarpık kentleşmeyi teşvîk edici Yeni yasayla tüm sorumluluğu yuklenen yerel yönetimlerin teknik yönden yeterli olmadıklarını, mimar ve muhendislerin tamamen devre dışı bırakıldığını belirtti. Ünal. yasanın Boğaziçi'nde yapılaşmaya izin vermesi konusunda da şunları söyledi: "Yasayla bu konuda yerel >önetimlere izin veriliyor. Boğaziçi'nde ufak belediyeler de bu konuda karar alabilecek. Bu belediyelere kolayca baskı yapılabilir ve Boğaziçi'ndeki arsalar. en fazla ranl elde edilecek şekilde kullanılabilir. Zaten yasanın hangi olanak sahipleri için hazırlandıgı ortada. A>nca daha once Boğaziçi'nde en az 5 bin meırekare arsada yapılaşmaya ve bu alanın yiizde beşine yapı yapılmasına izin veriliyordu. Oysa 48. maddeyle bu oran yiizde IS'eçıkanldı. Bu Boğaziçi Yasası'nı delmektir. Yann diğer semtlerde olduğu gibi Boğaziçi'nin de bir beton >ığını haline dönüşmesinden korkuvoruz." tu. Bu akşam I8.50'detelevizyonda yayımlanacak olan haber programında İmar Yasası konusunda Bayındırlık ve İskân Bakanı Sefa Giray, istanbul Buyukşehir Belediye Başkanı Bedrettin Daian ve Ankara Büyukşehir Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy, görüşlerini belirtecek. Çekimi önceki gün tamamlanan programda Dalan, "Boğaziçi'nde yapılaşmanın Boğaziçi'nin doğal ve tarihi yapısını bozmayacağım" savundu. Odasmda yer alan ve Boğaziçi'nin 1900'lerdeki ağaçsız halini gösteren bir fotoğrafı kameraya tutan Dalan, "Boğaziçi'nin insan eliyle bugünkü haline geldiğini, insan eliyle guzelleşeceğini" belinti. Yeni lmar Yasası ile birlikte getirilen yeni düzenlemelere göre: • İmar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacıyla satış vaadi senedi ile özel parselasyon yapılamıyor. • Bir parsele birden fazla inşaat hakkı veriliyor. Toplu Konut veya kooperatif sitelerinde aynştırma (ifraz) zorunluluğu kaldınlıyor. • Nüfusu 10 binden az olan yerleşım bölgelerinde imar planı yapma zorunluluğu kaldırıhyor. • Inşaata başlama ve bitirme süreleri değişıyor. Eskiden 14 yıl olan inşaata başlama ve bitirme süresi 25 yıl olarak değiştirilıyor. • Yeminli serbest, mimarlık ve mühendislik büroları inşaatm durdurulması ve yıktınlması görevini yapamadıİdan gibi, imar planı ve proje hazarlayamıyorlar, müşavir ve müteahhitlik yapamıyorlar. Bu burolar ancak inşaat ruhsatı almış binaya iskân izni verebiliyorlar. • Bakanlığa res'en plan yapma ve onaylama yetkisi veriliyor. Yeni İmar Yasası'nın getirdiği cezai yükümlülüklere göre, özel parselasyon ile hisse karşılığı belirli bir yer satan ve alana 500 bin liradan 25 milyon liraya kadar para cezası veriliyor. MUSTAFA EKMEKÇİ ANKARA NOTLARI SHP'de İlk Kuşatma... 9 KASIM 1985 Oğrenciler için yangm seminerleri Türk Kalp Ihkfi'mn balosıı i 16 PKK'cıya 6'şar yıl hapis cezası Haber Merkezi Diyarbakır 7. Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde görülen " P K K " slogan davasında 16 sanık 6 yıl 8'er ay hapis cezasına çarptınldı. Mahkemenin kararma göre, sanıklar Zübeyir Şimşek, Halit Güleç. Ismail Konu. Abdullah Aslan, Haco tlhan, Mehmet Doluk, Mahmut Balık, Abdullah Bulut, Ali Aksoy, Abdülselam Alpaydın, Nahit Kurt, Nesira Kılıç, Mahmut Dora, Sabit Enez, Şeker Belen ile Ali Tetnel, 6 yıl 8'er ay hapis cezasına hüküm giydiler. Sanıklar, 1981 yılında başlayan ve 1985 yılında sonuçlanan "PKK" Mardin grubu davasında, mahkeme heyetinin kendüeri için ölüm cezası vermesi üzerine 9. Kolordu ve Erzurum, Ağrı, Kars, Artvin İlleri Sıkıyönetim Komutanhğı Askeri Mahkemesi'nde görülen Iğdır DevYol davası sonuçlandı. Mahkeme, 112 sanıktan Kadir Karadeniz ve Hanın Bekir Akça>'ı 15'er yıl hapis cezasına çarptırdı. 3 sanık 12'şer yıl, 1 sanık 8 yıl, 11 sanık 6'şar yıl, 14 sanık 5'er yıl, 7 sanık 4'er yıl, 2 samk 3'er yıl hapis cezasına mahkum oldu. Askeri mahkeme, 28 sanığın tutuklanmasma, 67 sanığın da beraatine karar verdi. 13 TAHLÎYE İstanbul Sıkıyönetim Komutanhğı (1) Numarah Askeri Mahkemesi'nde görülmekte olan 373 sanıklı DevYol davasında, 5'i hakkında ölüm cezası istenen 13 sanık hakkında tahliye kararı verildi. Böylece DevYol davasında tutuklu sanık sayısı 79'a düştü. Mahkemenin, hakkında tahliye karan verdiği ve ölüm cezası istemiyle yargılanan sanıklar şunlar: "Orhan Bahtiyar, Ömer Keskin, Gökhan • Erten, Haydar Karataş, Haydar Kayacan. Haklarında 5 ile 20 yıl arasında hapis cezası istenen ve tahliye kararı verilen sanıklar da şöyle: Bülent Kurtuluş, Zeld Kâbil, Hasan Çatak, Remzi Yorulmuş, Şaban Çetin, tdris Ferit Güneş, Sami Kaçmazer, Necdet Gttzey. • Aynı mahkemede görülen Bağımsız De\Tİmci Metallş Sendikası davasında esas hakkındaki görüşünü bildiren Askeri Savcı Cemal Çakar, sendika yöneticisi 8 sanığın "görevlerini sendikalar yasası ve ilgili yasalar dogrultusunda sürdürdükleri"' gerekçesiyle beraatlerini istedi. Askeri Savcı, 3 sanığın dosyalarının da aynlmasını istedi. Askeri Savcı'nın beraatlerini istidiği sanıklar şunlar: Genel Sayman Semra Turgut, Yönetim Kurulu üyesi Nurettin Coşkun, Cevat tkizkardeş, Selim Aksoy, Ali Osman Çelik, Razi Önder, Ahmet Tatalı. Ali Sevim. ÖRGÜT KURMA DAVASI Yasadışı orgüt kurduklan iddia edilen 36 sanığın yargılanmasına Yoğaz'ın Boğazlıyan llçesi Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Sanıklar aıasında kapatılan CHP eski Ça>ıralan llçe Başkanı Şakir Keçeli ile bir polis memuru ve 4 de avukat bulunuyor. Sanık Keçeli için idam, diğerlerinin 815 yıl hapisleri talep ediliyor. Sanık Keçeli, dünku duruşmada 12 Eylül'den sonra çeşitli aralıklarla gözaltına alındığını, ancak hakkında hiçbir dava açılmadığını söyledi. Son olarak geçen ağustos aymda gözaltına alındığını bildiren Keçeli, emniyetteki ifadesini baskı altında verdiğini bildirdi. Duruşma sonunda sanıklardan Tekin Uslu, thsan Kiirkçü ve Feridun Yılmaz'ın tahliyesine karar verildi. AIDS tahlili Haydarpasa S'umune Hastanesi "AIDS Koğuşu"nda, bir süre tecrit edilen Murteza Elgin adlı kişinin, AIDS virüsü testlerine devam ediliyor, Haydarpasa Numune Hastanesi Başhekimi Dr. Seyfi Basa. söz konusu kişiden alınan kanda, virüs belirlemesi için bir defa test yapmakla yetinilmeyeceğini belirtti. Dr. Basa, Cerrahpaşa Hastanesi Metabolizma ve Laboratuvar Merkezi Şefî Prof. Dr. Fikret BiyaVin de, test çalışmalarmı sürdürdüğünu, sonuçların yann akşama kadar kendisinde toplanacağını söyledi. Xfrıhrill*>li / ı / } ! i v o t£twrıtıtnâin Gaziosmanpaşa Belediyesi'nin 16 Ağustos 1984'te aldığı Merkez Mahallesi'ni ITAUIlUllfll MUUJtr 11?IU,91IIWU, istimiak kararma karşı çıkan yöre halkı dün saat 11.00'de toplanarak Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'iıe itirazda bulundular. Verilen kararın bozularak, haklannın korunmasını isteyen yüzlerce yurttaşt karşısında gören 1. Asliye Hukuk Mahkemesi yargıcı Sadrettin Kaşo, odasına bu kadar insanın sığmayacağını belirterek görüşmeyi adliye tstanbul Valisi Mevzat Ayaz, dün bir basın toplantısı düzen binasınm teras katında yapmayı uygun gördü. Teras katına çıkanlan yüzlerce yurttaş ellerindeki dilekçelerle soğuğa rağmen saatlerce yarleyerek, bugün yürürlüğe girecek gıç Kaşo'ya dertlerini anlattılar. Yargıç Sadrettin Kaşo, başvuruların işleme konularak idare mahkemesine iletileceğini bildirdi. Kaşo, maholan, 3194 sayılı tmar Yasası kemenin vereceği kararın gecikmesi ve bu arada istimiak çalışmalanna başlanması olasılığı karşısında bina ve arsa sahiplerinin haklannı korumak için mühendisler çağırıp gerekli incelemeyi yaptırarak binalarm gerçek değerlerini saptayacaklartm bildirdL Gaziosmanpaşa Behakkında bilgi verdi. Vali Ayaz, tüm hükümleriyle birlikte yürür lediyesi, istimiak edilecek alana belediye hizmet binası, tiyatro, kütüphane, nikâh salonu, spor salonu, yüzme havuzu ve gezi yerlerinden lüğe girecek olan yeni tmar Ya oluşan bir kompleks yaptırmak istiyor. Mahalle halkı ise kendilerine verilen istimiak bedellerinin az olduğunu, gerçek değerin altında sası'nın uygulanmasmın, beledi olduğunu ileri sürüyorlar. (Fotoğraf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU) ye ve mücavir alanlarda belediyelerce, mücavir alan dışında ise valiliklerce yapılacağını söyledi. tmar Yasası Dilekçe davası GölcükHe 220 işçi SSK'yu açtıkları davayı kazandı GÖLCÜK (a.a.) Gölcuk1te kamu kuruluşlan ndan emekli olan 220 işçi, askerlikte geçen sürelerinin etneklilikten sayılması amacıyla, SSK aleyhine açtıklan davayı kazandılar. İşçi emekliîeri, askerlik borçlanmalarına ait primlerini ödemelerine rağmen, emekli olurken askerlikte geçen sürelerinin lazminatlarına kaülmaması üzerine, dokuz ay önce dava açmışlardı. İşçi Emekliîeri Derneği Gölcük Şubesi Başkanı Kemal Sevinçi, işçi emeklilerinin borçlanmayla ilgili ödedikleri primleri gösteren evrakın SSK Genel Müdürlüğü'nden Gölcük'e gclir gelmez, tazminatlann işyerleri taraftndan işçilere ödeneceğini bildirdi. Davayı kazanan 220 emekli işçinin 200300 bin lira arasmda tazminat alacağı olduğu belirtildi. Türkati, Basun ve Dinç savunma yaptdar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Aydınlar Düekçesi davasına Sıkıyönetim 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmanın dünkü bölümünde yazar Vedat Türkali, eski İzmir Barosu Başkanı Güney Dinç ve Ali Oralp Basım savunmalarını yaptılar. Duruşmada 5 sayfalık yazılı savunmasını okuyan Vedat Türkali, "Ditekçeyi ülkesine ve balkına tarihsel sonımlulukla bağlı bir yazar olarak imzaladığını" anlattı ve şöyle dedi: "Görece ileri bir anayasa yıkılarak yerine oturtulan 82 Anayasası'nuı getirdigi tüm karanhk gidişlere karşıyım, dilekçeyi bunun için imzaladım. Halkıraın, valanımın kendisine yaraşır bir anayasaya kırk katır mı, kırk satır mı yeğlemesine duşülmeden kendi özgiir istemiyle er geç kavuşacağına inanıyorum. O güne kavuşunca^ dek böylesi her dilekçeyi imzalamaya her gün, her zaman hazınm" dedi. Dilekçe mi, bildiri mi gibi yersiz, anlamsız tartışmalann dışında asıl sorunun Turkiye'de o gün ve o günden bugüne sünip gelen bu dava nedeniyle bu gün dilekçe verilip verilemeyeceği olduğunu bildiren Türkali, bunun verilebilir olduğuna inandıklan için yargı önune çıkarıldıklarını söyledi. Savanın verilemez oluşunu savunanlardan yana, onların haklı olduğunu kanıtlamaya çahştığını kaydeden Türkali, "Eğer verilemez olduğu sonucuna vanlırsa bizler, ülkenin bunca yıl yas yaşamış aydınları, bu ülkede dilekçe verilemez olduğunu hâlâ anlayamadığımız için cezaya müstahak göriılüyoruz demektir. Cezamızı çekeriz" dedi. Duruşmada 3 sayfalık yazılı savunmasını okuyan Ali Oralp Basım, "İnsan olanın kendi vic DISK DAVASI Oı^eneral Ürug'un tanık olarak dinlenmesi istemi reddedîldi İstanbul Haber Servisi İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 2 Numaraiı Asken Mahkemesi'nde görulen DİSK ve Bağlı Sendikalar davasında son kez, "Soruştnrmanın genişletilmesi istemlerinin bildiriunesi" için sure verildi. Bu karara gore avukatlar ve sanıklar 29 kasım 1985 gunu konuya ilişkin istemlerinı bildırecekler. dan mumkün olmadığını belirtti. Mahkeme kararında, bu kavramlar için ilk anda uzmanlığa ihtiyaç gösteren bir gorünüm oluştuğunu. verilecek kararın lüm sorumluluğunun vargıçlara ait olduğunu bildirerek >oyle denildi: "Yargıçların da bu konuda jelerli denevim ve bilgi duzeyine sahip olduklannı kabul etmek gerekmektedir. Bir >erde doktrinler inceleme çerçevesi içinde kalan bu bilgileri arttınp öğrenmek, her vargıç için asli görevdir." Bu nedenlerle mahkeme, avukat Hasan Giril'in bu istemını reddetti. Mahkeme ayrıca avukat Ahmel Güryüz Ketenci'nin Tekel direnışleri sırasında İstanbul Sıkıyönetim Komutanı olan Orgeneral Necdet Üruğ'un da aralarında bulunduğu kişilenn tanık olarak dinlemne isteminı de reddetti. Haynt kadınıyla yakalandı Afyon 'a bağlı Kızılören bucağının Anavatan Partili Belediye Başkanı YusufCanh, Sandıkh üçesindeki Hudai Kaphcalarmda Zahide Çolak adlı hayat kadınıyla birlikte yakalandı. Afyon tl Jandarma Alay Komutanlığı'nın açıklamasma göre, kaplıcaların banyolu odalarında birlikte yakaladıklan belediye başkanı ile hayat kadınım gözaltına aldılar DİSK Genel Sekreteri Fehmi Işıklar ile birlikte 8 sanığın ve 2 avukatın katıldığı dunkü oturumda, önceki istemlerle ilgili kararını av'iklayan mahkeme, sanıklar Çetin Uygur, Necati BerekeJ, Dursun Ali Kocaman ile avukat Ahmel Atak'ın istemlerinin reddedildiğini belirtti. Avukat Hasan Girit'ın "işçi sinıftnın bilimi", "Marksizm", "LeniSayıştay Dörduncü Daire Baş nizm ", "Bilimsel Sos>alizm" gikanlığı 'na yeniden Servet Kök bi kavramlara açıklık getirilmesal seçlidi. Sayıştay Dörduncü si için universitede sosyal bilimDaire Başkanı Servet Köksal'ın ler kürsüsunden bir bilirki^i hegörev süresinin sona erntesi ne yeti oluşturulmasını ıstedığıni deniyle, ilgiliyasa uyarmca, Sa belirten mahkeme, bilirkişilerin yıştay Genel Kurulu 'nun dunku nıtel açıdan vargsca ben/cr yantoplantısında daire başkanlığı îarı olduğunu. ancak mahkeme< için seçim yapıldı. Seçim sonun yi bağlar tar/da goru; bildirmcda Servet Koksal, yeniden Dor lerine yol açacak bir uygulamaya gitmenin usul yasaları açısınduncu Daire Başkanı oldu. tşkence yapan polise, 10 ay hapis ANKARA. (UBA) Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün siyasi şubesinde görevli bulunan komiser Mehmet Yılmaz, iki kardeşe işkence yapmak suçundan 10 ay hapis ve 5 ay meslekten men cezasına çarptınldı. Yenimahalle Birinci Asliye Ceza Mahkemesi'nde sonuçlanan davada mahkeme, sanık emniyet görevlisi komiser Mehmet Yılmaz'ı, Enver Yücesan ve Orhan Yucesan adlı kardeşlere, "suimuamele" yapmaktan suçJu buldu. Asliye Ceza Mahkemesi bu nedenle sanığı 10 ay hapis ve 5 ay da meslekten men cezasına çarptırdı. Sanık Mehmet Yılmaz, daha önce de aynı suçlamayla aynı mahkemede yargılanmış, mahkeme sanığı suçlu bularak, 7 ay 15 gün hapis ve 2 ay 12 gün de meslekten men cezasına çarptırmıştı. Davayı inceleyen Yargjtay 8'inci Ceza Dairesi, sanığm iki kardeşe birden işkence yaptığı göz önüne alınmadan karar verildiği gerekçesiyle karan sanık aleyhine bozmuştu. Mehmet Yümaz, Enver Yücesan ve Orhan Yücesan adlı iki kardeşe işkence yapmak suçundan yargılanıyordu. danına vereceği bîr hesap" olduğunu sOyleyerek, kendi halkını sevdiği, saygı duyduğu için ımzaladığını bildirdi. İnsanın doğasında ileride çocuklanna anlatacağı, güzellik dolu, onur dolu hikâyeleri olması gerektiğini belirten Oralp, "Bu da böyle bir şeydi, adaletin bizim yanımızda, yani haklılann yanında olduğuna inanmaya çalışıyorum" diyerek savunmasını yaptı. Ali Oralp Basım, savunmasında aynca insanlann dilekçe haklanm Hamurabi yazıtlarından bu yana kullana geldiklerini de anımsatarak sözlerini şöyle bağladı: "Başka bir ülkede olsa yüzlerce seçkin insanın aylar süren bir çalışmayla, zamanlanndan özveride bulunarak hazırladıklan bu yol gösterici, uyancı ve iyiniyetli dilekçe için sağolun, teşekkür ederiz derlerdi." Duruşmada son olarak 3 sayfalık savunmasını okuyan Güney Dinç, dilekçeye içeriğini benimsediği için katıldığını söyleyerek, dilekçenin bir yakınma, bir atıfet değil, yasada belirtilen bir hakkın kullanılması olduğunu anlattı. Güney Dinç, dilekçe iie bazı istemlerin ilgili makamlara iletildiğini, ancak yetkililerin bu istemleri henüz yanıtlamadıklanm vıırgulayarak, "Eger hak var denilir de, hak kullanıldığında ardından kovuşturmalar, soruşturmalar açılırsa bu haklar kâğıt üzerinde kalıyor demektir" dedi. Güney Dinç savunmasında birileri tarafıntian hazırlanarak birine goturülüp, "Oku, benimsersen katıl" denmeden toplu dilekçenin hazırlanamayacağını da belirterek, savunmasını şoyle tamamladı: "Bir yurttaş olarak imzaladığım dilekçedeki önerilerin ilgili organlarca inceleme ve değeriendirme konusu yapılmasını beklerken, sanık durumuna getirilmemi hayretle karşıladım." Duruşma, henuz savunmalarını yapmayan Emin Değer, Cemal Nedret Erdem ve Muhittin Yavuz Aksu'nun da dinlenmesi için gelecek haftaya ertelendi. Sosyal Demokrat Halkçı Parti'nin "Halkçı Parti" kanadında, SODEP'ten gösterilecek Başkanlık Dıvanı adaylan tek tek değerlendiriliyordu. Sıra, genel sekreter adayı Hicri Fişek'teydi. Hicri Fişek'îen fazla bir yakınma voktu kulislerde. İyi bir insandı, protokolü neyi biliyordu. Amaörpütçü degildi.Yabancı dil biliyordu, buna göre bir Dışişleri Bakanı olabilirdi, ama başbakan olamazdı.. SHP'nin ilk toplantısında Başkanlık Divanı oluştumldu. Seçim yapıldı. Ancak, "Halkçı Parti" kanadı, bu seçimi gerçekte iki gün üst üste yaptığı toplantılarda yapmıştı. Hicri Fişek'le ilgili bir anımı söylemem gerekir: Bir Karadeniz gezisinde birlikte olmuştuk. Çok alçakgönüllü bir kişiliği vardı Fişek'in. Kapalı açık demeden ilçelerin hemen tümüne uğramış, kapalı olanların kapısına kartını bırakmıştı. Çok dikkatlı konuşuyordu. Kendısini ikinci sıraya alıyor, gelenleri örgüte tanıştırıyordu. Erdal Bey, Aydın Bey'e, SODEP'ten gelecek Başkanlık Divanı üyelerinin bu geçicı dönemde de görev yapmalannı rica etmiş, bunu SODEP MKYK'nın son toplantısında da söylemiştı. Erol Köse, söz alarak özetle: Bizden gidecek aday listesinde tırpanlama olursa, bunun hesabı sorulmalıdır... dedi. Metin Şahin: Kim soracak hesabı? diye söze karıştı. Erdal Bey yanıtladı: En azından ben sorarım: 40 kışılık listesi, karşı tarafça. protokol gereği benimsenmişti. Ancak, Başkanlık Dıyanı üyeleri, iki partiden gelen MKYK üyelerince seçılecektı. İşte tırpanlama burada oldu. 80 kişi içınde... Halkçı Partililere, Aydın Güven Gürkan, Erdal Bey'in ricasını iletmedı mi? iletti. Ancak, Erdal Bey'in de dediğı gıbı, bu, sonunda demokratik bir seçimdi. Erdal Bey, "Ben, Başkanlık Divanı üyesi arkadaşlarımla iyı geçindim" demiş, yine görevde kalmalarından memnun olacağını söylemışti. Ancak, Aydın Güven Gürkan'ın, belki bakışlarından belki mimiklerinden, belki de sattr arasından çıkacak birkaç şeyden, diyelim kulıslerden, HP'liler, Aydın Bey'in Hicri Bey'den yana değil de, Cahit Angın'dan yana olduğunu sezdiler. Oylar, genel sekreter seçiminde Angın'dan yana aktı. "Dışişleri Bakanı olabılir, ama başbakan olamaz!" diye değerlendiriien Hicri Fişek, genel sekreter olamadı... Seçimlerden sonra, SODEP kanadından bir MKYK üyesi HP'liye: Sizi kutlarım! dedi. Bizim yapamadığımızı siz yaptınız! HP'liler, Başkanlık Divanı üye adaylarını tırpanlarken, bir ilkeyı de göz önünde tuttu. "Kim Topuz'cu?", "Kim Deniz'ci?" ona baktı. İki gün üst üste tartıştı. "Güler Tanyolaç, tehlikeli"yd\. Nail Gürman? Aman, aman, aman... En tehlikeli oydu. SODEP'ten 14 oy, kuşatmaya yetmış, HP'lilerin oylan, eski MSP'liler gibi "anahtar" rolü oynamıştı. Cezmi Kartay'la, Türkan Akyol'un Başkanlık Divanına girmeleri, güç olmadı. Gerekçesi ise, "Hem Erdal Bey'in dediği olsun, hem de onların tabanları yok!" biçiminde yorumlandı. "Cerbezeli adamlardeğiller"ti\, oysa, SODEP tabanını oluşturanFardan biri Cezmi Kartay değil miydi? SODEP'liler, Başkanlık Divanına seçilmesinı istediklerini, 26 imzalı birönergeylesunmuşlardı. HP'liler ise, kararlıydılar. İki gün boşuna mı, kendi aralarında oturup tartışmışlardı? Adayların yaşam öykülerinı ıncelemişlerdi. Sezilen, suya sabuna dokunmayacak kişilerin bulunup, çıkarılması, seçılmesiydi... Vedat Dalokay'ı aradılar, yoktu. Pakistan'a gitmiştı. Vedat Bey, 12 Eylül sonrası polıtikaya bıraz soğuk girmiş, 25 Mart 1984 yerel seçimlerınde Ankara Belediye Başkanlığını ANAP'lı Mehmet Altınsoy'a kaptırınca, daha da soğumuştu. SODEP'liler HP'den gelenlere tulum oy verdiler hemen hemen. HP'liler 6070 oy almışlardı. Buna karşılık SODEP'lilerin oyları çok düşüktü. Örneğı ortada: HP'h başkan yardımcılarından Vecihi Ataklı (73), Halil İbrahim Şahin (72) oy almışlardı. Kenan Nehrozoglu'na (53) oy çıktı. Bu azalışın nedeni HP'lilerin Nehrozoğlu'na az oy vermeleriydi. Barış Can ile Ayhan Fırat HP'den eşit oy ile geldiler. 80 kişılik MKYK'da yine eşit oy(5252) aldılar. Sonradan Ayhan Fırat (43) oy aldı. Genel Sekreter oylamasında Cahit Angın (46), Hicri Fişek (31) oy aldılar. Genel Sekreter Yardımcılanndan HP'den Sırrı Özbek (76), Muhteşem Vasıf Yücel (76), Sahir Koçak (68) oy alırken SODEP'li Metin Şahin'e 46 oy çıktı. Bu 46 oyun 11'i SODEP'ten 35'i HP'den geldi. SODEP'li başkan vekilleri Türkân Akyol (60), Cezmi Kartay (47), Uğur Batmaz (49), Tevfik Çavdar (47) oy aldılar. Genel Sekreter Yardımcılarında SODEP'li İbrahim Önen (76), Hızır Ekşı (48) oy aldı. Halil Akyüz ile Güler Tanyolaç (37)'şer oy aldılar. Tanyolaç 27 oy alan Nail Gürman'la birlikte çekildi. Son oylamada Halil Akyüz seçıldı. HP'lilerin, SODEP'lileri ilk yakaladıklan yerde tırpan atmalannın nedeni, tartışıltp duracaktı. Mayısta Kurultay'da büyük kapışma olacaktı. Neden bu denli ivedi davranıldı? Burada yine, eski bir gözlemimi yinelemek istıyorum: HP'liler, "muvazaa" ezikliğinden henüz kurtulmuş degiller. Tabanı olmamanın ezikliği bu. Bunu bir yerde gidermek için, her şeyi yapmalıydılar. Yoksa, geçici bir dönemde, banş istenen bir anda, küslüklere, kırgınlıklara yol açabilecek bir davranışa gırerler miydi? HP'nin Meclısteki varlığından yararlanmak, tabanı bırleştirmek amaç iken, SODEP'in, ele geçmişken, tabanını çekip çevirme düşüncesi egemen olmuş olmalı. "Şu Baykal'cı, bu Topuz'cu" ayıklamaları da demokrasıye sığar şeylerden değıldır. Dikensiz gül bahçesı, demokrasiye değil, "naylon" partılere yakışır. Dünya barış içinde, yaşama savaşımı verirken, demokrasi içinde yaşamayı amaçladıklarını söyleyen siyasal partilerin, eski alışkanlıklardan kurtulamayışları düşündürücü. Ona da, buna da, herkese de yer var. Kimse. kimsenin gözünü oymaya çalışmamalı. 6 Kasım seçimlerinde çok kimse, "havadan" milletvekili olduğunu düşünebılır. Bunu elınden kaçırmak istemeyebilir. Bir dahaki seçimde, ya da bir erken seçımde, yerıni korumak düşüncesinı taşıyabilir. Ancak Türkiye'ye, Türk demokrasisine artık çoook geniş açılı bir bıçimde bakmak gerektiği unutulmamalı. Dar politik görüşler, hiziplere, değişik görüşlere kızgınlıklar, demokrasiyi yeşertmez. Orada ot bitmez... Sosyal demokratların, solcuların bölünmeye, tırpanlamaya değil, bütünleşmeye gereksinımlerı var. SHP'nin ilk toplantısında centilmenlik. incelik, bir yana bırakılmış gibıydi. Tırpanlama polıtıkası geçerliydi. Temelinde de, kuşatma olayı yatıyor gibi geldi bana.. HP'nin, SODEP'ı ilk kuşatması. Bu bana, bir yazımı anımsattı. 1984 temmuzunun ilk haftasında yapılan SODEP Kurultayı'ndan sonra, 14 Temmuz 1984 günlü Cumhuriyet'te "Ankara Notlan"na "Erdal İnönü'nün Kuşatma Girşimlerı.." baslığını koymuştum. Yazıda şu iki tümce, başlığa yansıyordu: "...Önceki akşam, SODEP'te genel başkan yardımcılan seçilirken, daha doğrusu Erdal Bey, onları seçerken, Atila Sav'ı genel sekreterlikten genel başkan yardımcılığına çekiyordu. Oraya hukukçu, kurultayın en yaşlı delegesı Hicri Fişek'i uygun görüyordu..." Öncekı sabah, yazıya başlamadan Erdal Bey'i aradım. Seçim sonuçlarına ne dıyeceğinı sordum: Normal. Guzel bir seçim yaptılar. Başanlar diliyorum. SHP'nin kendi içinde ilk seçim bu. Seçilen arkadaşlara başarılar dilemek en doğrusudur" yanıtını verdi... Köksal seçildi ISTANBIJL 8. ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİNDEN I4S5 282 Da\acı Kemsıvc O/sutviı \ekilı A\ ^ akup (,elıkel taral'ından davalı OZCAN OZSUTÇL alevhıne açılan BOŞANMA davasının yapılan a^ık duru^ınasında verilen 8' 11 1985 iarihlı ara kararı uyarınca: ğ ısını \c adreM \azılı davalı Ozcan Ozsutcu'nün bılinen adc teblıgaı şapılanı.ımiş. da\a dilekçeyi ilanen teblıg edilmiş olup." varılan karar ıı>arınc.ı HL MK'nıın ? 7 ~ nıaddeM uvantKa belli edılcn aıın \o sj.ııtc mahkemede ha/ır bıılunmadığııuz \eva bir vekil larahndaıı ieni.il edılmedığını/ lakdırde lahkikaı \e >argüama\a \okluğuını/da de\aın edileceğı \e hukıım venleceğı ilanen tebliğ olunıır. S II I9S5 DAV AL 1: O/CAN OZSL'TÇL. Mare>al ^e^/ı Çakmak Mah. Inonu Cad Uj'r Apı. 169.1 Gungoren bl. Durıı>ma auıiıı: 29 11 I9S5 saar 11 .'0
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle