19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 KASIM 1985 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURtYET/S Beyas Saray% Sovyetler'i eleştirdi Meksikalı bir diplomat, Moskova'da ölü buhındu Beyaz Saray, Moskova'yt, Başkan Reagan "ın dört Sovyet gazetecisine verdiği demeci ele ahş şeklini kmadı. Ancak demecin basında yer almasırun büyük bir Dış Haberler Servisi ABD başan olduğunu belirtti. Hükıi makamlan, iiç ay önce Batıya sımet yayın organı "Izvesria" ga ğınan ancak daha sonra fikir dezetesi, ABD Başkanı Ronald Re ğiştiren KGB görevlisi Vitaly agan'm, Sovyet gazeteciterine Yurçenko'nun, ülkesine geri verdiği demeci, Sovyetler Birli dönmesine izin verdiler. ABD Dışişleri Bakaniıgı sözği'nin Afganistan'ı işgaliile Doğu Avrupa, Kore ve Vietnam ko cülerinden Charles Redman. nusundaki görüşlerini sansür Yurçenko'nun kendi isteğiyle SSCB'ye geri dörunek istediği ederek yayımlamıştı. (a.a.) inancına vardıklannı belirtti. Geçen ağustos ayında Italya'Amerikan uzay mekiği nın başkenti Roma'daki ABD sığınan "Challenger" uzaydaki bir haf Büyükelçiliği'ne KGB'nin önde gelen ajanlarıntalık incelemelerinden sonra, dun, Tiirkiye saati ile 20.44'te dan Vitaly Yurçenko, iki gün Kaliforniya eyaleıindeki üssüne önce kendisini koruyan CIA döndü. "Challenger", ağırlıksız ajanlannın dalgınlığından yararortamın insan organizması üze lanarak kaçmış ve ty'ashington'rindeki etkisini incelemek ve bi daki SSCB Büyükelçiliği'ne geümsel deneyler yapmak üzere. ri sığınnııştı. Yurçenko, daha sonra SSCB geçen hafta çarşamba günü Türkiye saati ile 20.00 'de uzaya Büyükelçiliği'nde düzenlediği basın toplantısında, üç ay önce fırlatılmıştı. bir iş gezisi için bulunduğu Roma'da, Amerikalılar tarafından zorla kaçırıldığjnı iddia etmişti. Yurçenko, Amerikalılann kendisine sürekli uyujturucu verdiklerini söyleyerek, KGB'nin çahşmalarına ilişkin bilgi verip vermediğini hatırlamadığını söyleMoskova'da bulunan Meksika Büyükelçiliği'nde görevli diplomat Manuel Dorttilla Ouevedenin iki hafta önce ölü bulunduğu bildirildi. Meksika Büyükelçiliği yetkUileri olayı doğruladılar. Büyükelçilik sözcüsü, Sovyet güvenlik kuvvetlerince olayın esran üzerine arastırma yapıldığıSANTİAnı, ancak bu konuda kendileriGO, (Ajansne herhangi bir bilgi verilmedilar) Şili'de ğini belirtti. (UBA) başkent Santiago ve diğer bazı kentlerde Pinochet dikBM Genel Kurulu, Vietnam'ın tatörlüğüne Kampuçya'dan çekilmesini önkarşı düzenlegören karar tasansını önceki genen göstericeki birleşiminde 21'e karşı 114 lerde güvenlik oyla kabuletti. Vietnam'ın 1979 guçferi ile yılınaa Kampuçya'yı isgalinden halk arasında sonra, her yıl benzeri kararlar çıkan çatışalan BM Genel Kurulu'nda malarda çok Prens Sorodom Sihanuk başkanlığmdaki Kampuçya Demok sayıda kışı yaralandı. Ajanslar, ratik Koalisyonu, o zamandan başkent Santiago'da çatışmalarbu yana ilk kez karar lehinde 114 da 34 kişinin yaralandığını en az 150 kişinin tutuklandığını biidioy elde etti. (a.a.) riyorlar. Polis tarafından vurulan 17 yaşmdaki Fernando Unyola adlı öğrencinin ise durumunun ağır olduğu bildiriliyor. Sovyet casusa çıkış izni 3 ay önce Roma'da ABD makamlarına sığınan ancak iki gün önce fikir değiştiren ve ABD'yi suçlayıcı açıklamalarda bulunan Yurçenko'nun SSCB'ye dönmesine izin verildi. ABD Dışişleri Bakanhğı yetkilileri, Yurçenko'nun kendi kararıyla ülkesine dönmek istediğine ikna oldukları için Sovyetcasusu Vitaly Yurçenko (ortada), Washington'da ABD Dı çıkış izni verdiklerini açıkladılar. şişleri Bakanhğı yetkilileriyle görüştükten sonra, ülkesine dönmesine izin verildiğini açıkladı. Yurçenko 'nun yanında iki Sovyet görevli bulunuyor. (Fotoğraf: AP/a.a.) mişti. Yurçenko'nun, Reagan ve Gorbaçov arasında Cenevre'de yapılacak zirveye iki hafta kala yaptığı bu açıklamalar, Batı kamuoyunda şaşkınlık yarattı. ABD Dışişleri Bakanhğı yetkilileri, Yurçenko'nun açıklamalarını yaJanlarken, SSCB Resmi Haber Ajansı TASS, ABD'yi suçladı. Karşılıkü suçlamalar sürerken Yurçenko, yanında Sovyet Buyükelçilik yetkilileri olduğu halde Washington'da ABD Dışişleri Bakanhğı 'na giderek yetkih'lerle görüştü. Gorüşmeden sonra, ABD makamlarının Yurçenko'nun SSCB'ye dönmesine izin verdiği açıklandı. DışişJeri Bakanlığı yetkilileri, Yurçenko'nun SSCB'ye kendi kararıyla geri dönmek istediğine ikna oldukları için ABD'den çıkış izni verdik Vitaly Yurçenko, ABD yetkililerini ikna etti Bon Pour L'Orient SAMİM LÜTFÜ Bon pour L'Orinet diplomanın adı çok duyulmuştur. On dokuzuncu yü2yılın ikinci yarısıyla, çağımızın başında, gelişmiş Batı ülkelerine (G&nellikle Fransa zaman zaman da Aimanya'ya) azgelişmiş ülkelerden (genellikle Osmanlı Devleti'nden) öğrenime giden beyzadeler için bulunmuş bir diploma türüydü ki, yalnız "Doğu "da geçer, Avrupa ülkelerinde asla kabul edilmezdi. Sözcük karşılığı "yalnız Doğu için geçerii" olan bu diplomalar söylendiği kadar yaygın mıydı? Avnjpa'ya okumaya gidenlerin iddia edildıği kadar çoğu mu bu tür diplomalarla dönerlerdi? Yoksa söylentı olayın boyutlanm aşan bir abartma mıydı? Bilinmez. Şurası bir gerçek ki, Avrupa ülkeleri son yıllara kadar, Üçüncü Dünyadan gelen öğrenciye diploma ya da unvan verirken fazla ince eleyip sık dokumaz, kendi gencinden istediği düzeyı onlardan beklemezdi. Bu davranışta da "Nasıl olsa kendi azgehşmiz ülkesine dönecek. Onun için fazlasına gerek yok" diyen Bon pour L'Orient tutumun bir türevi mtydi? Yoksa, "Bizimkilen'e aynı koşullar altında yetişmemiş olan bu gence daha fazla yüklenmek haksızlık oiur" diyen ama gerçekte bilim alanında hiç de yerı olmaması gereken sosyal adaletçi bir eşitleyiciliğın ürünö müydü? Bu soruya kesın yanıt vermek güçtür. Ne var ki bizim için Bon pour L'Orıent'nın öyküsünün Osmanlı'nın Batıdan "feyz almaya" gönderdiği ilk öğrencilerle başladığı kesindir. Onlann ıçlerinde bal gibi "Bon pour L'Orient"lar bulunduğu gibi, pekâlâ çağının standartlannı yakalamış olanlar da vardı. Tıpkı bugün de olduğu gibi. Tek ayrım galiba günümuzde, ikinci kategoriye gırenlerin birincilere oranla daha fazla olmalarıdır. Ama oran yeterli midir, yine de yetersız mi? O ayrı sorun. Herneyse, Bon pour L'Orient yalnızca Doğuluya verilen bir diploma türü değil, aynı zamanda kendini beğenmiş ve emperyalıst Batılmın Doğuya bakışının ölçütüydü ve pek açık bir çift standart ürünüydü. Osmanlı'nın son yüzyıl çağını yakalamanın çetin savaşını verer\\e,"yalnızDoğudageçertı"yi ıctenlikle benimseyen teslimiyetçinın büyük çekişmesının de öyküsüdür aynı zamanda. Ve ne yazık kı, son yüzyıla baktığmızda "Bon pour L'Orient"nın nice orneğinı görürsünüz. İmparatorluğun son döneminın burnundan kıl aldırmayan "tatlısu Frenkleri" "Bon pour L'Orient" bir Batılılar topluluğuydu. İkinci, üçüncü kuşakların bırçok açıdan pek özgün pek "raf//7e"temsilcileri sözlerimızi hoşgörüyle karşılasmlar, ama maşallahı var pek anlı şanlı burjuvazımiz az mı "Bon pour L Orienf'dır. $u günlerde varlığını, kültür mirasını korumak üzere kollan sıvadığımızi söylediğimiz Beyoğlu'nun aslı olan Pera'nın bizdeki anıları ve çağrışımları ne olursa olsun, özünde "Istanbulin"în Descartes'tan, "Redengof'un Voltaire'den daha önce geldiği Bon pour L'Orient bir "Ouartier" olduğunu yadsıyabılmek olası mı? Ancak Türkiye'nin son 200 yılını yalnızca bu ölçüte uygun bir ürün olarak görmek ise son derece yanıltıcıdır ve dahası o tarihin dinamiğinı hıç de anlamamış olmak demektir. Türkiye Cumhurıyeti ise, her türlü Bon pour L'Orient ölçute karşı otantik çağdaşlığının savaşının ürünü ve sürecidir. Genç Cumhuriyet kısa sürede gerçek evrensel ölçütler ıçinde her yerde geçerii. şainni de yetiştırmıştir, romancısım da, öykücüsünü de. müzıkçısinı de, ressamını da, bılım adamını da. Ama sayıları gönlümüzün dilediğinden, koşullarımızın gerektirdiğinden çok daha azmış. Olsun1 O başka bir sorundur. Önemli olan Cumhuriyet Türkiye'sinin kısa sürede her alanda evrensel değerler yetiştırmiş, yetiştirmeye yönelmış olmasıdır Bıze amaç olarak çağdaş uygarlık düzeyıni gösteren ana düşüncenin ruhu "bon pour l'Orient" ölçütünün tam tersi, antıteztdir. Günümuzde Türk insanı gittikçe güçleştirilen koşullar içınde çağını yakalamanın savaşını sürdürüyor. Bugün elimizde kalan olumlu ne varsa nasıl ki dünün "bon pour l'Orient" ölçütünü kabul etmeyip, çağının en iyisine yönelmenın uğraşını verenlerin çabalarının ürünüyse, yarın da elde olumlu kalacak olanlar, bugun aynı savaşı verenlerin çabalarının ürünü olacaktır Ne yazık kı, uluslararası forumlarda, yurt dışında ülkemiz adına konuşanlar her zaman bunlar olmuyor. Kimi zaman düpedüz "bon pour l'Orient" adamlar da Türkiye adına konuşuyor ve her ağızlarını açtıklarında evrensel ölçülerden ne denli uzak olduklarını hemen ortaya koyuyorlar. Kendi adlarına konuşuyor olsalar "bize ne" deyip geçebılinz. Ama ne yazık ki resmen hepimiz adına laf söylüyor, dolayısıyla hepimızi büyük bir utancın içine surüklüyorlar. Tartışması hâlâ süren şu Avrupa Parlamentosu olayında da beni en çok düşünduren, üzen, utandıran ışte bunlardan biri oldu. O kadar ki, belki öfkeyle yakışıksız bir söz ederim korkusuyla, olay biraz olsun soğumadan bir şey yazmaktan dahi çekindim. Bilmem gazetelerde gözünüze çarptı mı? Diplomasi deneyimı olan, dış politıka konularında çokça konuşan, yıllanmış bir politikacımız, Avrupa Parlamentosu'nda Türkiye görüşülürken. kuliste etkm kişılerden Peter Dankert'e "izin verin de, biz de Doğulu bir demokrasi uygulayalım" deyivermiş. Kısacası ulusu içınde bulunduğu "geçiş döneminden " geçirip demokrasiye ulaştırmakla görevli, parlamentomuzun üyesi bırzat "Bıze bon pour l'Orient bir demokrasi yeter de artar " diyor. Avrupalı ise neredeyse "Aman beyefendiestağfullah" diyecek. Hoş kendi dılinde de söylüyor ya "Eşit ilişki kurmak istiyorsunuz, biz de sizi o eşit duzeyde gördüğümüz için sizden evrensel insan haklanna uymanızı ıstıyoruz" diyor. Aman Yarabbi! Bu Cumhuriyet bize bon pour 1' Orient'ı yeter görenlere karşı bayrak açarak, bizim evrensel değerlere ulaşacak düzeyde olduğumuz gerçeğı haykırılarak kurulmuş ve yerleştirilmiştı. Şimdi ise bize "Siz Avrupalı ölçulere layıksınız ve ona uymalısınız" diyen Avrupa'lıya "Yok canım, bon pour l'Orient bıze yeter" yanıtını verıyoruz Şu içine duştüğümüz duruma bakın! Bizı bu duruma kim ya da ne düşürdü? Yazıklar olsun1 lerini belirttiler. Yetkililer, Sovyet casusım ne zaman ABD'yi terk edeceği konusunda ayrıntılı bilgi vermediler. Challenger döndü REAGAN: KASITLI OLABİLtR ABD Başkanı Reagan ise yeniden başkanhğa seçilmesinin birinci yıl dönümü nedeniyle Beyaz Saray'da verdiği demeçte üç Sovyet vatandaşının ayrı ayrı zamanlarda ABD'den sığınma hakkı isteyip sonra ülkelerine döneceklerini bildirmelerinin ardında "kasıt" yatma olasılığını göz ardı etmediklerini bildirdi. Reagan, Sovyet vatandaşlarının "vatan hasreti" nedeniyle fıkirlerini değiştirmiş olabileceklerine dikkat çekerken, olayların ardında kasıt yattığından da şüphelendiklerini belirtti. Başkan, ancak bunu kanıtlayacak bir yol bulunmadığını kaydetti. Bu arada Sovyet casusu Yurçenko'nun bu çelişkili tutumu ile ilgili olarak gelistirilen teorilerden biri de KGB ajanının başarısız bir gonül macerası geçirdiği sırada psikolojik bunahma girdiği yolunda. Şilfde hanlı gösterüer Polonya'da Jaruzelski Devlet Başkanı BM ve Kampııçyn Pinochet'ye karşı gösterilerde 34 kişi yaralandı, 150 kişi tutuklandı rin, yollarda barikatiar kurduklan ve lastikleri yaktıkları bildirildi. Bu arada yol kenarında park etmiş arabalar ateşe verilirken, bazı gençlerin özel sapanlarla güvenlik güçlerine taş attıkIarı görüldü. Olaylann büyümesi üzerine başkent Santiago'da yol kavşaklan, köprüler ve elektrik santrallarında zırhlı araçlar nöbet tutmaya başladı. Santiago'da dün sabah erken saatlerde 15 ayrı bombalı patlama oldu. Patlamalann sorumluluğunu henüz hiçbir örgüt üstlenmedi. Güvenlik guçlerinin başkent Santiago'da özellikle işçı mahallelerinde yoğun baskı uyguladıkları bildiriliyor. Görgutanıklan evlerde arama yapıldığını ve bir çok insanın polis arabalarına bindirilerek götüruldüklerinı belirtiyorlar. önceki gece ise, elektrik santrallarından birine yerleştırılen bir bombanın patlaması sonucu Santiago'nun bir bölümü karanlıkta kaldı. Bilindiği gibi, 1973 yıllannda kanlı bir darbe sonucu Allende hukümetini deviren Pinochet yonetimi uyguladığı "kemer sıkma" politikalannın başansızlığı ve demokrasiye geçişi geciktirmesi sonucu halkın desteğini yitirmiş bulunuyor. Yönetimden hoşnutluksuz duvBnlarm sayısı artarken, muhalefet de protesto eylemlerini yoğunlaştırdı. Mücahitler, bir yakıt konvoyuna saldırdı Şili'de önceki gün başlatılan ve dün de süren iki günlük protesAfganistan'da Sovyet işgaline ve to gösterileri, bir süre önce tuBabrak Karmal yönetimine kar tuklanan 6 sendika liderinin serşı savaşan mücahitlerin, Pünşir best bırakılması amacı ile düzenvadisi çevresinde, yakıt taşıyan lendi. Gösterilerin bir konvoya saldm düzenledik tiago'nun yanı sıra başkent Sandiğer kentleleri bildirildi. tslamabad'taki diplomatik kaynaklann verdik re de yayılması üzerine, zırhlı leri bilgiye göre, 80araçtan olu birlikler sevkedildi. Göstericileşan konvoy, Panşir vadisinin önemli giriş noktalarından olan Salang bölgeânde mücahiüer tarafından kısa bir süre önce pusuya düşüruldii. Aynı kaynaklar, saldm sırasında ölen ya da yaralananlar konusunda bilgi vermediler. Dış Haberler Servisi Polonya Parlamentosu, General VVojciech Jaruzelski'yi devlet başkanlığı statüsündeki Devlet Konseyi Başkanlığına seçti. Başbakanlıktan istifa eden Jaruzelski'nin yerine de Parlamento Politbüro uyesi Zbigniev Messner getirildi ve kendisinden hükümeti kurması istendi. Devlet Başkanlığına seçilen General Jaruzelski'nin Komunist Parti Birinci Sekreterliği görevini sürdüreceği ve böylelikle Polonya siyasi yaşamında önde gelen rolü oynamaya devam edeceği kaydediliyor. Gözlemciler, devlet başkanlığına seçilen Jaruzelski'nin hükümet liderliğinden ayrılarak, daha temsilı bir nitelik taşıyan devlet başkanlığına geçmesinr 1981 yılının aralık ayında sıkıyonetim ilanına ve Dayanışma hareketinin bastırılmasına yol açan krizin sona erdiğine dair Batıyla bir mesajın olduğuna dikkat çekiyorlar. Körfez savaşında yeni gelişme BAĞDAT, (AP) Irak savas önceki gun kontro! altına almauçaklannın dün İran'ın Kuzistan bildiği bildirildi. bolgesindekj demir çelik tesisleIrak 1984 yılmdan beri İran'riyle bir askeri tersaneye saldır ın petrol dışsatımını engellemek dığı ve ilk belirlemelere göre için Harg Adası'na ve Basra olayda 28 kişinin öldüğü bildiril Körfezi'ndeki tankerlere saldırıdi. larda bulunuyor. Irak askeri sözcülüğü tarafından yapılan açıklamada dun yerel saatle 10.10'da girişilen saldırıya 30 savaş uçağınm katıldığı belirtildi. Tesislerin Ahvaz kentinde bulunduğu ve Irak'ın güney sınırına 100 kilometre uzaklıkta yer ATİ.NA (Cumhuriyet) Bir aldığj kaydedildi. İran'ın resmi haber ajansı İR Yunan mahkemesinin, geçen niNA da olayı doğrulayarak bir san ayında Bulgar makamlarının çok kişinin hayatmı kaybettiği baskıları nedeniyle Yunanistan'a sığınan 3 Türk ailesinin Bulgani bildirdi. Irak'ın bildirisine gore Devlet ristan'a iade edilmesi yolunda aJBaşkanı Saddam Huseyin'in em dığı karara Içişleri ve Adalet Bakanları karşı çıktılar. 18 ünlü modacı ve 100 mankenin ri doğrultusunda gerçekleştirilen saldırıda, hedeflerin "yanan bir Geçtiğimiz hafta Yunanistan1 katılması ile Londra'daki Royal enkaza" döndüğü bildirildi. Söz da yargılanan Türk mültecilerin Albert Hall'da düzenlenen defikonusu tesislerin yakınında bu durumları hakkında Bulgar hülenin geliri, Afrika'da açltkla mücadele edenlere gönderilecek. lunan yerleşim böigelerinin de kümeti, üç ailenin reisleri olan Se>it Mestanoglu, Hüseyin MesDeftteye, Yves Saint Laurent, zarar gördüğü bildiriliyor. Armani, Calvin, Klein ve lssey Bir Batılı diplomat, saldınyla tanoğlu ve Yusuf Bilaloglu'nun Mikaye gibi ünlü modacılarla, ilgili olarak, bunun İran'ın pet adi suçlardan arandıklannı, bu moda dünyasmın gözde man rol dışındaki hayati ekonomik nedenle de Bulgaristan'a iadesikenlerinden Jerry Hall ve Grace tesislerine karşı saldırıda bulu ni istedi. Bulgar temsilciler, bu üç Jones, hiçbir ücret talep etmeden nan Irak'ın Iran'ı görüşme ma kişinin hırsızlık ve kilise yakmak katüdılar ve yaklaşık bes saat sü sasına oturtma amacını taşıdığı gibi suçiardan arandıklannı soylediler. Mahkeme de Türklerin reyle podyumda kaldılar. (a.a.) nı belirtti. Bulgaristan'a iade edilmeleri kaBu arada İran'ın petrol ana rannı aldı. dolum lesıslerinin bulunduğu Harg Adası'nda hafta sonu giAncak Yunan Içişleri Bakanı Avrupa Parlamentosu Soruştur rişilen saldıniar sonucu 1 milyon Agamemnon Kusogeorgas ile Adalet Bakanı Aleksandros ma Komisyonu, AET ülkelerin varil petrol kapasitelı tanklardan Mangakis, karara karşı çıktılar. deki yabancı duşmanlığmtn üçünde yangın çıktığı ve ancak "kaygı verici biçimde" arttığını belirtti. Yunanlı Hıristiyan Demokrat Dimitrios Evrigenis tarafmdan bugün komiteye sunulan raporda, yabancı dusmanlığının vefarklı halk kitleleri arasmdaAtaıurk, Ataturkçuluk ve bu ilkelerle Cumhumetimızin kuruluki ayrılıkların arttığı, bunun ise şu üzerine kitaplanmız: her gun düşmanca tutumlarla Aıaturk: karşı karşıya kalan ve hatta ölSoylev (Cilt 12, 14. bası. Yayına hazırlayan: H. V. Velıdedeoğlu) dürülen yabancı işçiler ve göç1000 Lira menler için kötü sonuçlar doğurSoylev (Belgeler Bölumü Cilt 3, Yayına Hazırlayan: H. V. Velıdedeoğlu) 1000 " duğu kaydedildi. (a.a.) Irak 30 ııeakla saldırdı: 28 ölü Yunan Adalet Bakanhğı, 3 Türk ailesinin iadesine karşı SSCB orta menziUi fiizeler için anlaşma önerdi Afrika\n moda dünynsı ynrdımı BRIKSEL. (AP) ABD Ba$kanı Ronald Reagan'ın silahsızlanma konusundaki başdanışmanı Paul Nitze. SSCB nin orta menzilli nükleer füzeler konusunda ayrı geçici bir anlaşma yapılması önerdiğini söyledi. ABD Dışişleri Bakanı George Shultz'la birlikte Moskovada Sovyet yetkililerle yapılan temaslara katılan Nitze, ülkesine donmeden önce Brüksel'e uğrayarak NATO Karargâhfnnda bir basın toplantısı düzenledi. SSCB'nin geçici anlaşma onerisi uzerinde ayrıntılı bilgi vermeyen Nitze ancak, yine de boyle bir onerinin Sovyetler'in, bugune kadar Cenevre'de izlediği, stratejik nukleer fuzeler, orta menzilli nukieer fuzeler ve uzay silahlannın denetiminin birlikte ele alınması yolundaki politikasında bir yenilik anlamına geldiğini belirtti. Yabancı düşmanlığı ÇAGDAŞ YAYINLARI SUNAR 130 ynşında öldü Kenya'da 130 yasında ölen bir adam, geride 200'den fazla çocuk, torun, torun çocuğu ve torununun torununu bıraktu Ailesinin yaklaşık 130 yasında olduğunu söylediği Petro Gacheira Mbudubum, kendisinden sonra gelen dört nesil gören yaşamına uykusunda veda etti. (a.a.) Nadir Nadi: Ben Ataturkçü Değilım (6. bası) 700 " flhan Selçuk: Ataturkçuluğün Alfabesi (2. bası) 600 " Oktay Akbaf: Alaıurk Yaşadı mı? 600" Yunus Nadi: Cumhuriyeı Yolunda 500 " Salih BozokCemil S. Bozoh Hep Ataturk'un Yanında 750 " Nuri Onat (Yayına hazırlayan): Cumhurbaskanı Gazi M. Kemal Pa^a'nın Sonbahar GezileriSOO " Prensi ve İngiliz tahtmın . UePren ses Diana, yaklaşık bir haftadır Avustralya'yayaptıklan ziyareti sürdürüyorlar. Prenses Diana, eşiyle birlikte Canberra 'da ey.let ROMA, (AP) Italya'da parlamentosunun önünde otomobilden inerken, güzel bacaklarıBaşbakan Bettino Craxi yönetımindeki 5 partili koalisyon nı fotoğrafçılardan saklayamadı. (Fotoğraf: AP/a.a.) hükümeti, Temsîlciler Meclisi'nden 238'e karşı 347 oyla güvenoyu aldı. Craxi'nin senatoda bugün yapılacak oylamada da başan kazanması bekleniyor. Başbakan Bettino Craxi'nin dün parlamenioda yaptığı konuşmada, FKÖ'vü savunması, meclisi karıştırdı. Cra.\i, konuşmasında silahlı mucadelenin Filistin sorununu çozemeyeceğini \e suçsuz insanlann olmesine yol açacağını söyledikten sonra, konuşmasını şoyle sürdürdu: "Ama FKÖ"nün silahlı miıcadelesinin de haklı bir savaş olduğunu inkâr etmiyorum. Topraklarını >abancı isgalinden kurtarmak için mücadele eden bir örgütu kınayamayız." Tel 3386801 . Craxi'nin bu sözleri, meclisi karışıı rdı. v e l i a h u P r e n s C h a r k s Craxî, FKÖ'yü savununca parlamento karıştı Lübnan'da barış planı çıkmazda Yeşil Hat boyunca yeni çatişmalar BEYRLT, (a.a./AP) Lub nan'ın başkenti Beyrut'ta, Yeşil Hat boyunca Hıristiyan ve Muslüman milisler arasında dun yeni çatışmalar oldu. İki hafta once Suriye'nin gozetimi altında Şam'da imzalanan Lubnan barış anlaşmasının ise çıkmaza girdiği bildiriliyor. Gelen haberlere gore Hıristi; ^nlar, Cumhurbaşkanı'nın vetkiierinin azaltılmasını öngören reform tasarısına karşı çıkıyorlar. Polis kaynakları, Beyrut'ta dün çıkan çatışmada iki tarafın ağır makineli tufek ve roketle atılan el bombaları kullandığını bildirdiler. Çatışmalarda, Lubnan ordusundan bir askerin öldüğü açıklandı. Ortadoğu'ya ilişkin diğer bir gelişmede, FKÖ, Ürdun'le bu yıIın şubat ayında imzaladığı, banş için ortak çaba harcama>ı öngören anlaşmaya bağlı olduğunu yıneledi. FKÖ Sözcusu Ahmet Abdurrahman, Kahire'de yaptığı açıklamada, bu kararı Mısırlı yetkililerin de desteklediğini bildirdi. Ahmet Abdurrahman, önceki gün Kahire'de yapılan ArafatMubarek goruşmesini de "yapıcı ve olumlu" olarak niteledi ve bundan sonraki aşamada yapılacak işleri belirlemek amacıvla ortak bir komisyon oluşturulduğunu açıkladı. Goruşmenin ilk bölumunde, FKÖ'yu barış göruşmelerinden uzaklaştırmak amacıyla uluslararası kamuoyundaki görüntüsünü bozmaya yönelik girişimlere karşı koymak için Mısır'ın oy1 nayacağı rol uzerinde durulc yenilikleri jzleyen.titiz, deneyimli 6RAFİKER arıyoruz. DETAY GRİFİK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle