Katalog

HASTA AİLE 1375 lira Yaprak, kıtap, yayın, Ankara Cad.,Nakıpoğlu Han No: 60 k/l Sirkeci tslanbut'Tel: 526 83 13 Prof. D. H. E. Richter Çeviri ve ek: Prof. Dr. Gunsel Koptagel llal 62. Yıl; Sayı: 21991 Cu mh u r iyef Kurueusu: Yunus Nadi 100 TL. IKD\ daM, 16 Kasım 1985 Cumartesi volkan yakınlannda küçük sarsıntılar hissedildi ve kraterden buhar çıktığı bildirildi. Annero kentinde çamurlar altında kalan insalann cesetlerinin hepsinin bulunup çıkarılmasımn olanaksızlığı karşısında, Kolimbiya yetkililerinin bölgeyi "mezarük" haline getirmeyi duşündükleri gelen haberier arasında. Kurtarma çalışmalanna katılan bir Kızühaç yetkilisi AP ajansı muhabirine "Arük Armero diye bir kent yok" dedi. Görgu tanıkları Armero'nun "çamurdan bir duvarla" çevrelendiğinı, kentin çamur, kül ve lav yığınına dönuştüğünü belirtiyorlar. Felaketten kurtulan bir adam, gece televizyon seyrederken ansızın gelen çamur ve su selinin evini ikiye böldüğunü söyledi kten sonra şöyle devam etti: "Çocuklanmdan biri babacıgım beni kurtar, çamurlar beni götüriiyor diye bagınyordu. Hemen yardımına koşarak onu kurtardım. Ama geriye dondügumde, tüm diger çocuklanmın seller la(Arkası Sa. 8. Sü. l'de) RUIJIcSU... RUffl SU... 'Öattal Pehljvan Yaprak Yayın a, Ankara Cad 60/21 Volkan kül püskürtmüş, hükümet önemsiz bulmuştu Bile bile gelen ölüııı KURTULANLAR ANLATIYOR; Çocuklarımdan biri, "Babaağım, beni kurtar" diye bağırıyordu. Hemen yardımma koştum, onu kurtardım. Ama bu kez çamurlar öteki çocuklarımı götürmüştü. Gökten ateş yağdığını gördük. Sonra dalga dalga çamur ve su gelmeye başladı. Anlatılamayacak kadar korkunç bir şeydi bu. Çarşamba günü öğleden sonra kente küller düşmeye başladı. Heyecanlandık, ancak resmi otoriteler korkacak bir şey olmadığım, böyle olaylann daha önce de olduğunu söylediler. Karadan çamur dalgalan gelirken, gökten de ateş ve kül yağıyordu. Sokaklarda insanlar korkunç bir sesle gelen çamur dalgalan arasında yok oluyordu. Dış Haberier Servisi Kolombiya'da 400 yıldır uyuyan Nevado del Ruiz yanardağının öncekı gece indifa etmesi sonucu meydana gelen felakete ilişkin, olaydan kurtulanlar tarafından tüyler ürpertici açıklamalar yapılıyor. En az 20 bin kişinin yaşamını yitirdiği felakette Armero kentinin yüzde 85'inin tümüyle yok olduğu, çamur altından çıkan cesetlerin ise cinsiyetlerinin bile saptanamayacak bir durumda olduklan bildiriliyor. Aynca bolgesel bir radyo istasyonunun haberine göre, dun Fatü yaşanyn yaran TÜRKİŞ RAPORUNDAN Türktş raporhâzırladı: Vcretler, son üç yılda enflasyon karşısında yüzde 32 kayba uğradı. 978Ve bir ekmek almak için 16 dakika çalışan işçi,bu yıl 38 dakika çalışmak zorunda. Vergi iadesi, devede kulak kaldı. tşçiler, her 100 liradan sadece 320 kuruş vergi iadesi alabiliyor. IŞIK KANSU ANKARA Türklş'in enflasyon oranı konusunda yapılan son tartışmalar üzerine hazırladığı raporda son üç yılda işçi ücretlerinin enflasyon karşısında yüzde 32 oranmda kayba uğradığı ortaya çıktı. Aynı rapora göre, vergi iadesinden alınan "ek gelir" ise devede kulak orneği.her 100 lirada yal(Arkast Sa. 13. Sü. 6'da) HakkârTye ilkfabrika ENİS BERBEROĞLL HAKKÂRİ Cumhuriyet'in 62. yıhnda Hakkâri'nin ilk fabrikası törenle işletmeye açıldı. Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral,"Hizmet götüremediğimiz yere sahip çıkamayız" dedi. Hukumetin Güneydoğu Anadolu'nun doğa koşullarını da göz önune alarak bolge için öngörduğü "ev ekonomisi" projesinin ilk orneğini oluşturan Hakkâri Îplik Sanayiı HÎSAŞ'ın yapımına Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in direktifiyle başIandı. Kuruluşun ana ortağı ve öncüsü konumun(Arkası Sa. 13. Su. 6'da) Uakkâri îplik Fabrikası'mn açılışını yapan Sanayi ve Ticaret Bakanı Aral, "Hizmet götüremediğimız yere sahip çıkamayız" dedi. Rorene katılanlann ellerindeki pankartlar arasında TV yayını, şeker, derı ve yem fabrikaları isteyen pankartlar dikkati çekti. HORTUMLAR, VOLKANLAR, DEPREMLER RESMİGEÇİT YAPT1 1985 felaketler yılı oldu Dış Haberier Servisi 1985 yılı doğal felaketlerle dolu geçıyor. Dünyanın bir bölumünde alışılmamış derecede cıddi kuraklık çekilirken, bir başka bölümunde alışılanın ustünde su baskınlanyaşandı. Kuzey ve giiney yanmkurenin çeşitliyörelerini tip tip kasırgalar, tayfunlar allak bullak ederken pek çok ulkede yer sarsıntısı ve son zamanlarda gorulmedık yoğunlukta yangınlar can ve mal kaybına yol açtı. AIDS paniğinin AIDS mikrobundan daha hızlı yayıldığı bir ortamda, bu felaketler resmi geçidinde bir tek yanardağ patlaması eksıkti. 400 yıldır uyuyan Nevado del Ruiz Yanardağı 'nın öncekı sabah apansız uyanmasıyla birlikte bu eksiklik de tamamlanmış oldu! Bu son doğal felaketten önce bu yıl kaydedilen en onemli felaketler arasında ınayıs ayında Bengal Körfezı'nde goritlen hortum ile eylul ayında \texico City'i önemlı olçüde yıkan yer sarsıntısı başta geliyor. Saatte 160 km. hııla Bengal Korfezı uzennde patlayan hortum, özellikle Bengladeş kıyılarını kasıp kavurmuş ve 2 metre yuksekliğe eri(Arkası Sa. 8. Sü. l'de) KURTULDU AMA 400 yıldır uykuda bulunan Sevado del Ruiz yanardağı, bir gun "ansızın" patlayıverdi. Armero kenti, bir Kızühaç yetkilisinin sozleriyle "artık yok. "50 bin kişilik kent nüfusunun sayısı 20 bin dolaymda olduğu sanılan bolumu oldu ya da kayboldu. Geriye kalaniar ise "kurtuldu". İşte yukandaki fotoğrafta gorülen çocuk da bu kurtulanlardan. Artık kimsesiz, evsiz... (Fotoğraf: AP) ^ tsraiVin görüşü ABD'nin isteği TürkIsraîl yakınlaşması Mel Aviv'deki değerlendirmelere göre, Türkiye ve İsrail, istikrarsız Ortadoğu'da ıki istikrarlı devlet. Ikisi de iki kampa ayrılan dunyada Batının yantnda yer alıyorlar. CÜNEYT ARCAYÜREK Bir sabah Hilton Oteli'nde kahvaltı masasında buluştuk. Zvi Kedar, dolambaçh yollardan konuya girmedi. Doğrudan söze girişti. Türkiye' nin Israil'le ilişkilerini, "donma" derecesine indirmedekı yanlışlığı kimi yerde örnekler vererek anlatmaya çalıştı. Türkiye'nin TelAviv'de alt düzey görevlilerle temsil edilmesinden yakmıyorlardı ve nedense, birdenbire Türkiye ile lsrail'in büyükelçiler düzeyinde temsil edilmesinde mutlak zorunluluk görüyorlardı. Kedar, iki kampa ayrılan dünyada, tsrail'le Türkiye'nin Batı nın yanında yer aldığıru söylüyor, stratejik açıdan da iki ulkenin Batıyı yeğlediğine değiniyor, "tki iilkenin yıkıa harekeüere engel olma konusunda da aynı yanda" bulunduğunu ekliyordu. "Yıkıcı faaliyederden" amacı neydi? Bunu da açıklıyordu: "Bu bölgede rejimler oturmuş degü" diyordu. "Fas Cezayir, Mısır Libya, Suriye Irak MıS1T, tran Irak anlaşmaylıklfln.,, Bu devletler istikrarsız rejimlere sahip. Yannın ne getirecegi belli degü. Suri>e'de bugün Esad var, yarın ne oiacak belli degil? Pek tabii bu ülkelerin her biri göziine kestirdiği komşusunu yıknuı faaliyetlerine girişmekte(Arkası Sa. 8. Sü. 3'te) planları" açıklandı. Amerikan istihbaratının, daha doğru deyişle CIA'nın elinde bulunan bazı dokümanlarm gizliliği dün Istanbul'da kaldınlmıştı. "ABD Savunma Bakanlığı İstihbarat Dairesi mensuplannca açıklanan bilgilere göre", tstanbul'un isgali epey uzun sürecektu Bu arada Yunanistan'ı NATÖ içinde çekimser ve edilgin duruma sokabilmek için ona da bir aslan payı ayrılmıştı. Sovyetler, Türkiye'yi işgal ederlerken Atına seyircı kalırsa, Yunanısıan'a Anadolu'nun Ege bölümü ve Kıbns armağan edilecekti. Kuşkusuz ilginç bir açıkla Cumhurbaşkanı, Pakistan Parlamentosunda konuştu Evren: Pakistartuı demokrasiye dönüşünü ügiyie iztiyvruz Evren'e Lahor'daki Pencap Üniversitesi tarafından "fahri hukuk doktoru" unvanı verildi. YALÇIN DOĞAN İSLAMABAD/LAHOR Pakistan'a yaptığı resnu geziyi bugun tamamlayan Cumhurbaşkanı kenan Evren dunkü temaslan sırasında Pakistan Millet Meclisi ve Senatosunda (Arkası Sa. 13. Su. 4 te) 'DSP bölmez, genişletir' Rahşan Ecevit: Kurucularımızın yaklaşık yüzde 80'ini şimdiye kadar bir parüye katılmamış kimseler oluşturuyor. Aralarında daha önce demokratik sol doğrultuda oy kuüanmamış bir hayli yurttaşımızın da bulunduğunu sanıyorum. Bu da gösteriyor ki DSP, sol oyları bölen değil, genişleten bir parti olabilecektir. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Demokratik Sol Parti1 nin kurucular kurulu 23 kasım cumartesi gunü Batı Sineması'nda toplanacak. DSP adına dün ikinci açıklamayı yapan Rahşan Ecevit, kuruculann yaklaşık yüzde 80'inin şimdiye kadar hiçbir partiye katılmamış kişiler olduğunu söyledi, "DSP'nin demokratik sol oylan bölen degil, genişleten bir parti olacagını" savundu. DSP'nin Türkiye'de alışılmamış bir kuruluş orgutlenme yöntemi izlediğini kaydeden Rahşan Ecevit, "Halkın önciilüğiinü ve önderligini içine sindiremedikleri halde kendilerini 'solcu' sananlar bu yonteme ayak uyduramazlar" dedi. Rahşan Ecevit, kendisi ve eşinin kapatüan partilerin yöneticiIeri üzerindeki siyaset yasağından önce halkın üzerindeki kısıntılan kaldırmak için mücadele ettiklerini de savundu. Dun sabah kuruluş hazırlıkları bürosunda bir sure çalışan Rahşan Ecevit, THA muhabirinin, "calışmalann neden bir sır gibi gizli tutulduğu" sorusuna, "Biz çalışmalannuzı gizlilik içinde >iırüimuyoruz ki.." karşılığını verdi. Ecevit daha sonra şunları söyledi: "Kuruluş dilekçesinin bakanlığa saat 1130'da verileceğini açıklamıştık.' Ancak basın mensubu arkadaşlar 'ya atlarsak' düşiıncesiyle sabah 08.30'da gelip beklemeye başladılar. Daha sonra da huzursuz oldular tabii. Kurucular listesini de iki gün önceden dağıtamazdık. Zira üzerindeki calışmalar son ana kadar sürdu, inatlaşma bizde değil." Daha sonra Rahşan Ecevit imzalı bir açıklama dağıtıldı. Ecevit, bazı zorunluluklar nedeniyle resmi kurucu sayısı sınırlı tutulurken, kendisinin resmi kurucular arasında yer işgal etmeyi doğru bulmadığını ifade ederek şu gorüşlere yer verdi: « "DSP'nin dün kesinleşen kunıluşu ile Türki\e'de ilk defa halkın onculuğunde bir parti kurulmuş oluyor. Birçok gazetenin yayımladığı 600'un iistundeki kurucular listesine göz atıldığmda, kuruluş çalışmalarına niçin 2 yü zaman ayırdıgımız sanınm daha iyi an(Arkası Sa. 8. Su. 4'te) Rahşan Ecevit yazılı açıklama yaptulki yıldır siyasetin içindeyim KUDÜS İsrail Dışişleri Bakanı Izak Şamir, Turkiye ile ilişkiler konusunda kısa konuşmayı yeğlerken, İsrail Dışişleri Bakanhgı Genel Müdür Yardımcılanndan Zvi Kedar, ayrıntılı açıklamalar yapmaktan kaçınmıyordu. Türkiye konusunda yaküı ilgisini her sözü ve davranışıyla kanıtlayan bakanlığın Ortadoğu ve Doğu Akdeniz Bölümü Müdürü İzak Leor da, Kedar'ın görüslerine arada sırada kısa eklentiler yapıyordu. SÖYLEMEZOĞLV: DSP'KİN KURUCULARI ARASINDA 4 ESKİ HP'Lİ BULUNMASI 84. MADDEYE A YKIRI. 6. Sayfada SHP'de DSP rekabeti Genel Sekreter Cahit Angın: DSP'nin kuruluş günü, SHP'ye kayıt gününe dönuştü. Genel Başkan Aydın Güven Gürkan: Güçlü ve kalıcı iktidar için gereken yapüacak. Sosyal Demokrat Halkçı Parti'nin İstanbul İl Başkanhğı'na eski içişleri bakanlarından Hasan Fehmı Güneş getirildi. Ankara İl Başkanlığı için Prof. Kumbaracıbaşı ve Prof. Erzurumluoğlu'nun isimleri geçiyor. İzmir İl Başkanhğı'na Şeref Bakşık getirilecek. cağını kaydederek şoyle dedi: "Gazetelerimizde yer alan ankellerde SHP birinci parti, ANAP ikinci parti gozukmektedir. Ancak aradaki o> farkı pek vüksek değildir. Benim kişisel göruşum, aradaki fark çok >üksektir. Bizim oy oranımız anketlerin ortaya çıkardığı sonucun çok üstundedir. Gelecekte bu fark daha da artacaktır. Bunun bilincindeyiz. Halkımızın beklentilerini biliyoruz. Onun için iktidar hazıriıklarım başlattık. Hem umutlan boşa çıkarmayacak, hem de güçlu ve kalıcı bir iktidan sağlamak için gereken her şey yapılacaktır." SHP Genel Başkanı Gürkan, SHP'lilere de seslenerek. koylerinde yalnız göre\ini iyi yapmayan, vatandaşlara karşı partizanca davranan, görevini kotüye lCelilGürkan'ın anılarına | açıklamalar Fakih Ozfakih: Cuntaa değildik, olamazdık. Sokak hareketleriyle hiçbir ilgimiz yoktu. Binbaşı Yılmaz Akkılıç: Muhsin Batur bir gün Aydın Kınşoğlu'na "Ama Aydın, siz fazla soldaymışsınız" demişti. LAHOrVdan YALÇIN DOĞAN Bir yanda bomba, bir yanda acı LAHOR Pakistan'da sokaktaki insana baklığmızda kafanızda tek bir çağrışım. yüreğinızde tek bir etkı uyanıyor: Acı... Pakısıantınm yaşamma ve ondan da öte yuz hatlanna, doğasına Doğulu insanın ozellıkleri öylesine yansıyor kı, onlann yüzunde okuduğunuz acı vureğımzt sızlatıyor. Ingılız so(Arkası Sa. 13. Su. 4'te) maydı bu; zamanlaması pek güzel ayarlanmıştı. Amerika ile SİA (Savunma İşbirliği Anlaşması) üzerinde görüşmeler sürüyordu; Genelkurmay Başkanı Üruğ, Sovyetler Birliği'ndeydi. Ahmet Hamdi Tanpmar'ın unlü "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" romanının adını çağrıştıran bir tutumla CIA saatleri ayarlamıştt. Ne var ki bu tür kaba oyunların artık bir yerde durdurulması gerekmektedir. Çünkü Türkiye'yi bilinçsiz. ilkel, geri zekâlı insanlann ülkesi saymak, • • * (Arkası Sa, 8. Sü. 6'da) 11. Sayfada LJmut bu ya... ANKARA (Cumnuriyet Biirosu) Sosyal Demokrat Halkçı Parti'de (SHP) orgutlenme çalışmaları suruyor. Eski İçişleri Bakanlarından Hasan Fehmi Güneş, SHP'nin İstanbul 11 Başkanhğı'na getirildi. SHP Genel Sekreteri Cahit Angın. "DSP'nin kuruluş günunün SHP'ye kayıt gününe donüştugunü" söyledi. SHP Genel Başkanı Aydın Güven Gürkan ile Erdal İnönü Saraykoy Belediye Başkanlığı se çimi için bugün Saraykoy'de saat 15.00'te yapılacak açıkha\a toplantısına katılacaklar. Gürkan, SHP adayının seçimi kazanacağına "kesin gözü\le" baktığmı söyledi, bu seçimın SHP'nin "ilk zaferi ve iktidar müjdesi" sayılacağını kaydetti. SHP Genel Başkanı Gürkan, SHP'nin gucunün sadece SODEP'le HP'nin toplam gucu olmadığım. bunu aştığını, ileride çok daha guçlu bir SHP oluşa (Arkası Sa. 8. Sü. 5'te) OLAYLARIN ARDINDAKI Saatleri Ayarlama Enstitüsü Dünku Cumhuriyet'te "Varsova Puktı'nın Türkiye'yi işgal • Reagan: Barış yolculuğuna çıkıyorum. • Cenevre silah deposuna döndü. 3. Sayfada • Bono ve tahvilde çıkar çatısması. • Türkiye 500 milyon dolar kredi artyor. 9. Sayfada •Türkiye'de basın, dizgin altında. • AIDS viriisüne AL 721 tedavisi. 14. Sayfada GOZLEM UGUR MUMCU Banka gtivenlik görevlisi, genel nıüdürü vurdu Iflustafa Damar, Osmanlı Bankası'nın Fransız Genel Müdürü 'ne 5 el ateş etti, 3 mermi genel müdürün koluna ve dizine isabet etti. İstanbul Haber Servisi Osmanlı Bankası'nın Fransız Genel Mudurü François de Rancourı, dun akşam tartıştığı güvenlik gorevlilerinden Mustafa Damar tarafından tabanca\la \urularak yaralandı. Yaralanan genel mudur, önce Taksim İlk Yardım Hastanesı'nde, daha sonra da Amerikan Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Mustafa Damar ise olaydan hemen sonra yakalanarak İstanbul Emniyet Müdürlüğu Ağır Suç Masası'nda gözaltına almdı. (Arkası Sa. 13. Su. 6'da) Bir Özel Tanık... Önceki gün Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesı'nde, daha önce "Mahmutİnan" diye bilınen ülkücü Feridun Akkuzu'yu dınledik. Savcı Marını'nın Papa suikastı davasımn sanıkları arasına katmak ıstediği Feridun Akkuzu'nun olay ile ilgili "çok şey" bıldiğı, ancak bunları sakladığı hemen anlaşılıyordu. (Arkası Sa. 8. Su. l'de)