20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 TEMMUZ 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 \AYIN DÜNYASBVDA İNCELEME ARAŞTTRMA YÖNETEN ŞAHtN ALPAY R o d î l l S O n VC Duyduk Gördük FKÖ'nün serüveni Arkadaşımız Cengiz Çandar'ın son bir yü içinde iki kitabı yayınlandı. llk basımı Kasım 1983'te, ikinci basımı Mart 1984'te yapılan Ortadogu Çıkmazı (Hil Yayınlan), Çandar'ın tslam Devrimi'nin 3. yıldönümünde Iran'ı; Baas'la Müslüman Kardeşler'in çatıştığı Suriye'yi; 1982ilkbahanndaMısır'da muhalefetin durumunu; "unuttuğumuz" Cezayir'i ve "patlamalarm olduğu yaz" Lübnan'ı anlatan yazılarını kapsıyordu. Aynı kilapta yazann Ortadoğu'nun bazı kalburüstü siyaset adamlan ile yaptığı özel görüşmelerin tam metinkrine de yer veriliyordu. Çandar'ın geçüğimiz mayıs ayında çıkan son kitabı, Tarihle Randevu ise, 1981 yazından 1983 sonbaharına kadarki dönemde Filistin Kurtuluş örgütü'nün, yazann deyişiyle "talihsiz serüvenini" konu alan haber ve yonımlan bir araya getirmekte. Batı'nın Doğubîlimi Wiaxime Rodinson, Batı'yı Büyüleyen Îslam, Çev. Cemil Meriç, Pınar Yayınları, İstanbul 1983. tLBER ORTAYLI Maxime Rodinson'un La fascination de l'Islam (1980) adlı ünlü kitabı Cemil Meriç tarafmdan Türkçeye kazandırıldı (Pınar Yayuüan, 1984). Rodinson'un bu eseri, yayınlandığı günlerde pek gözde olan ve yer yer polemikçi kitaplara has abartmalardan kurtulamayan, Edvvard Said'in Orientalism adlı eserine bir cevap gibi görünüyordu; ama değildi. Sadece heyecan ve paranoyaya karşı, soğukkanh ve saygılı bir bilim adamının değerlendirmesiydi. Said'in kitabı iki yıl önce Türkçeye çevrildi. Rodinson'un 1976'da tanınmış bir derleme (The Legacy of Islam/lslam'ın Mirası) için kaleme aldığı "The VVestern Image and VVestern Studies of Islam" (Batı Gözünde Îslam ve Batılı İslamiyet Incelemeleri") adlı makalenin gözden geçirilmiş hali olan Batı'yı Büyüleyen İslam adlı kitabı ise çevrilmek için, işi çeviri olmayan bir kaîemi bekledi. CEMtL MERİÇ ÇEVtRİSİ Rodinson'un bu eseriyle Cemil Meriç'in çevirisi ile tanışmanın Türk okuru için şansh bir yam var. Meriç, Rodinson'u iyi tanıyan bir yazanmız. Meriç'in Kırk Ambar adb eserinden Rodinson üzerine üç uzun makalesi var. Meriç, Rodinson'un çetrefil üslubunu oldukça rahat okunan bir dille aktarmayı başarmış. Kitabın girişinde, Rodinson üzerine Legacy of îslam adlı derlemede yer alan değerlendimenin çevirisi yaru sıra, bir de Meriç'in kendi değerlendirmesi bulunuyor. Sonuna da özgün metinde olmayan iki makale eklenmiş: Rodinson'un "Richard Simon ve Dogmacılıktan Sıynlış" adb yazısı ile Bernard Lewis'in "Islam'da Siyaset ve Savaş" adlı makalesi. Rodinson, Batı oryantalizminin, yani Batı'mn Doğu hakkmdaki tetkiklerinin irdelenmesine Ortaçağlardan başhyor. Bu zamanlarda edinilen bilgilerin niteliği ve bilgi edinme yolları bizim tamdığımız cinsten değildir; ama, 1315. yüzyıl Avrupası'mn Müslüman Şark hakkında hiç de küçümsenmeyecek bilgiye sahip olduğuna kuşku yoktur. (Dante'nin tlahi Komedi'de îbn Sina ve Îbn Rüşd'ü bir türlü cehenneme koyamadığını hatırlayalım.) FARKLI BİR GÖZ Rodinson'un Doğu dünyası hakkında verdiği bilgiler her zaman abartmasız ve dengelidir. O'nda siyasal önyargılara ve yaranma gayretlerine rastlanmaz. Tarihte Îslam dünyası ile Hıristiyan dünyasının içiçe olduğu dönemler de vardır. Rodinson, bilinen, az bilinen ve pek az bilinen kaynaklan farkh bir gözle değerlendirmeyi biliyor. Kitap ilerledikce, egzotizm mi; bilim merakı mı; huistiyanlık propagandası için zemin yaratma mı; emperyalizm mi gibi sorular etrafuıda Avrupa oryantalizminin tarihi ve bugünü ele ahmyor. Bu problemi çok yönlü ele almak, yani sağlıklı ve geniş bir görüşle, Avrupa oryantalizminin eksiği gediği kadar büyük yanlannı da belirtmek ancak Rodinson gibi bir duşünürün becerebileceği bir iştir. Rodinson, dogmanın her çeşidine ve kalemi bağlayacak her tür mensupluğa başkaldıran, yüzyılımızın ilginç bir aydvnı. Derin bilgili bir fılolog, sosyolog ve filozof. Birçok oryantalistin tersine kendi dünyasını da çok iyi büen ve yaşayan bir Batılı aydın, sorunlann üzerine cesaretle yürüyen adil bir yargıç tavnyla hüküm veren bir bilgin... Hepsi bir yana, sürükleyici bir dille Baü'daki doğubüim araştırmalannın tarihini ve gelişimini tanımak için yararlanacağımız bir kitap.... Cengiz Çandar, TARİHLE RANDEVU: BEYRUT'UN ATEŞ. ÇEMBERİNDE FKÖ, Yalçın Yayınları, Istanbul, Mayıs 1984, 269 s. •DDDD Bu da "niteüksiz" okmı Üniversitelerimizde YÖK'ten bu yana hoş bir hava estiği, her geçen gün yeni örneklerle kanıtlanmakta. Bu örneklerden birini de, dilerseniz İzmir'den, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden verelim. Bu fakültenin son sınıf öğrencisisinizDersleriniz genellikle çift devreli. Ders yüı boyunca da dört kez \ize smavına girmeniz gerekiyor. Bu derslerden biri Kamu Hukuku, ama ilk donem öğretim üyesi bulunamadığından boş geçmiş. İkinci dönemde tktisat Fakültesi'nden bir öğretim üyesi "ariyet" alınmış Hukuk'a. Söz konusu dersten pek çok beklemeti öğrenci olduğundan, ikinci dönemin ilk dersini izlemeye de bir sürii genç gelmiş. Ancak güçlükle bulunan "ariyet "öğretim üyesi, daha ilk derste yetersiz olduğunu, öğrencüer tarafmdan zorlanmaması gerektiğini beürtivenyoT. Zaten derslere geldiği sürece anlattıklan da öğrencileri doyurucu nitelikte değil. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde "Ataturk tlkeleri ve İnkılap Tarihi" dersleri veren bir "Hoca"var. Verdiği derslere hiç de yakışmadığını 28/6/1984 günkü final sınavında ortaya koyan bu "Hoca", daha önce de sütunlanmıza konuk olduğundan yabancımız değil. Şimdi kendisinin son marifetini açıklayalım. Söz konusu sınavda, Tarih boyunca kurulmuş 16 Türk devletinin adlarvun . sırayla yazılması isteniyordu. Öğrenciler, İnkılap Tarihi'yle bu sorunun ilgisini epey düşündüler, ama karşıhğını verdiler. Ancak ardından gelen soru daha da ilginçti. "Her miüetten gençleri Marksizmin ideolojisi doğrultusunda yetistirmek için kurulmuş KUTV Üniversitesi tarafından Ancak başa gelen bu, büyükler bunu uygun görmüşler, çekilecek ve yıl sonu sınavlarma hazırlamlacak. "Ariyet" öğretim üyesi bir süre sonra sık sık "hastalanmaya", haftada üç saat olan kamu hukuk dersini bazen de bir saatle geçiştirmeye başhyor. tki saat üst üste ders yaptığı ender. Ama sıru vize sınavma gelince, hiç işlemediği ve anlatmadığı yerden öğrencileri sorumlu tutup öğrencüerden SS'i nasıl bir değerlendirme yapıldıysa, vizesiz kalıp bir yıl yitiriyorlar. Çoğu tüm derslerden vize almış, genellikle öğrenimi iyi giden bu çocuklar, neredeyse iki gözü iki çeşme, yıl sonu sınavlannm hepsini verdikleri halde bir yıllannı göz göre göre yitirdiklerinden yakınıyorlar. İlk dersinde niteliksiz olduğunu itiraf eden bu öğretim üyesiyse, onlara şu karşıuğı veriyor: "Ben öğrenciliğimde bu dersten bir yıl bekledim. Sizler de bekleyebilirsiniz." özel olarak ihtilalci yetiştirilen, hayatmın sonuna kadar da Türk Devleti'ne ve Atatürk'e düşman, Sovyet ideolojisine sadık kalan, Türklüğü reddetmesine karşı adından dolayı Tütk bilinen vatan haini şair 'tir." Öğrenciler boş bıraküan yere hangi adı yazmalan gerektiğini düşünürken, "Hoca", "Çocuklar, oraya Nazım Hikmet yazacaksımz" dedi. Pek şaşıran çocuklar, "Hoca"nm gazabına uğramamak için söylediği adı yazdılar. Çünku kalbi Atatürkçüluk ve demokrasi için atan bu "Hoca"nın, kendi görüşlerine karşı çıkan öğrencileri okuldan attıracağmı, bu öğrencileri saptamak için özel bir çaba harcadığım sık sık anımsamğını unutamıyorlardı. ÜDODD Yine Festival olayı üzerine Uluslararası htanbul FesüvaU olağanüstu ilgi gördü bu yıl. Konserlerin ve gösterilerin çoğu doldu taştı. Tabii bu büyük ilgi, beraberinde beüi dozda bir eleştiri yükü de getirdi Festival yöneticüerine. Özellikle son günlerin ilginç gösterisi, Krasnoyarsk Halk Danslan Topluluğu'nun ük gecesi, arka sıralann boş olmasına karşm kapıdaki görevlilerin içeri izleyici almaması çok kişinin öfkelenmesine yol açtı. Ama yıüann ihmal edilmiş, talihsiz, zavallı Resim ve Heykel Müzesi en büyük eleştiriyi alan kuruluş oldu. Gazetemizi ziyarete gelen bir grup genç okur, birkaç gün önce sergüeri gezmek üzere gittikleri bu müzede karşüaştıklan durumu bize şöyle aktardılar: "İşin en garipyam, bu müzenin saat 12.0016.00 arasında açık olması. Ayrıcalığı mı var bu kuruluşun? Neden öteki müzelerle aynı saatlerde gezilemiyor? Hadi zamanınızı ayarladınız ve gezmeye başladınız diyelim. Bir bakıyorsunuz, lambalardan bazılan yanmıyor. Nedenini bekçilere soruyorsunuz. Aldığımz karşıhk pek ilginç: 'O ise elektrikçiler karışır. Onlar da bugün izinli.' Bu tür kuruluşlar, böylesi davranışlar insanda sanat aşkı mı bırakır?" Genç okurlanmız çok hakü, ama acı bir gerçeği bilmiyorlar. İstanbul Resim ve Heykel Müzesi'nin topu topu dört müze bekçisi var. üstelik bunlar, konulannda belirli bir uzmanhğa ulaşmış kişiler de değüler. Yüuk izin, haftalık izin durumlan dikkate almdığında, müzenin bu kadarcık bir süre açık kalması bile zoı oluyor. Yıllardtr süren bu umuı kıncı duruma çözüm olarak nt düşünuldüğünü ise kimse bilmiyor. Belki şu sıralar kişisel koleksiyonunu Ankara'da sergüeyen Sayın Maliye ve Gümrük Bakanı Arıkan 'ın sanatseverliği ağır basar da, soruna eğilinmes. sağlanır. Cengiz Çandar'ın, bizde ömeği pek bulunmayan dış poütika muhabirliği ve yorumculuğunun urunlertni toplayan son iki kitabı. Bloku arasındaki çatışma, öte yanda HıristiyanYahudi kültürü ile Îslam kültürü arasındaki çatışma yatmakta. Ortadoğu'da yaşananlann îslam dünyasının millıyetçi akımlarja bolünüp parçalanmasıyla açıklanabüeceği düşüncesi, Çandar'ın yorumlannın temelini oluşturuyor. Büyük emperyalistler ve büyük kültürler arasındaki çatışmalan dikkate almaksızm Ortadoğu'da sürüp giden mücadeleleri yorumlayabilmek gerçekten olanaksız. Çandar'ın üzerinde durduğu gibi, Ortadoğu'da yaşananlann îslam âleminin milliyetçilik akımıyla bolünüp parçalanmasıyla da çok yakından ilişkili olduğuna kuşku yok. Milliyetçiliğin bölücü ve parçalayıcı bir akım ve en baskıcı ve en zalim rejimlerin ideolojisi olabildiğini Ortadoğu'da (ve başka yerlerde) pek çok deneyim göstermiştir. Buna karşılık, lslamiyetin Ortadoğu halklannı birleştirici bir kültürel miras olduğuna ilişkin göriişlerin, gerek kendi ülkemizde, gerekse Ortadoğu'da bazı en bölücü ve en kanh mücadelelerin tslamiyet adına yürütüldüğü bir ortamda inandıncı olabildiğini sanmıyorum. lslamiyetin de bazı en baskıcı ve Cn zalim rejimlerin ideolojisi olabildiği Ortadoğu'da (ve başka yerlerde) pek çok deneyimle görülmüştür. Kitabuı tttrtt ve işlevi şöyle yazjyor: "Gereksiz bir alçak gönüllülüğe sığınmadan, John Reed'in Dünyayı Sarsan On Gün ile 1917 Rus Devrimi'nin sarsıntdı ilk on gününü yansıtması ya da Edgar Snow'un Çin Üzerinde Kml Yüdu adlı kitabında Çin Kurtuluş Savaşı'na ışık tutmasıyla, elinizde tuttuğunu2 kitabın türü ve işlevinin farklı olmadığını söylemeliyim. Özellikle yakın tarihin en dramatik olayjarı arasında yer alan Israil'in BeyTUt kuşatmasııu gün be gün satırlara dökmek başka nasıl bir anlam taşır k i ? " Çandar'ın kitabıyla ilgili bu sözlerine tümüyle katılıyorum. Ş.A. Son kitabını sunarken Çandar Bu da Atatürkçü bir "hoca" Çandar'ın özgün yeri Cengiz Çandar'ın son yıllarda gazetecilik dünyamızda özgün bir yeri var. Çandar, bizde örne^i pek bulunmayan bir tür gazeteciliğin; olaylan içinde yaşayarak, aktörlerini yakından tanıyarak izleyen dış politika muhabirliği ve yorumculuğunun temsilcisi. Ülkemizi en yakından ilgilendiren bölgenin, Ortadoğu'nun, gelişmeleri "içeriden", birçok yönüyle inceleyen bir gözlemcisi. Siyonist kuşatma altında alev alev yanan Beynıt'ta Müslüman halkın kaderini paylaşırken; Tahran'da birlikte namaz küan yüzbinleri, îslam ve Htristiyan âlemlerinin karşüaştığı "diğer" ülke, Ispanya'yı gözlerken ya da bambaşka bir yerde, Paris'te Avrupa Futbol Şampiyonası maçlarını izlerken, ele aldığı konuya kendisini "tümüyle" veren bir yorumcu. Bu özellikleri taşıyan gazeiecilerimizin sayısı gerçekten pek az. Çandar imialı yazıları, gerek her siyasal eğilimden; gerekse dış politikanın sıradan izleyicüerinden, dış gelişmeleri görevleri ve uzmanlıklan gereği izlemek durumunda olanlara kadar uzanan pek çok okur bakımından değerli kılan, sanınm yazann yukanda değindiğimiz özellikleridir. KISA... KISA... • Kenan Bulutoğlu, PARA VE ÎNSAN, Altın Kitaplar, Mayıs 1984, 399 s. Altın Kitaplar'ın güncel sorunlar dizisi için hazırladığı kitapta, Prof. Bulutoğlu para insan ilişkilerinin çeşitli yönlerini ülkemizde yaşanan deneyimlerden örnekler vererek anlatıyor. • Yakup Kepenek, TÜRKİYE EKOHOMİSİ, 2. Bastm, Savaş Yayınlan, Ankara 1984, 567 s. ODTÜ eski öğretim üyelerinden Prof. Dr. Yakup Kepenek'in "Gelişimi, Üretim Yapısı ve Sorunlanyla" Türkiye ekonomisine toplu bir bakış getiren kapsamlı çalışmasının ODTÜ tarafından yapılan ük basımı kısa sürede tükenmişti. • Arslan Başer Kafaoğlu, tKTtSATTA DOĞRULAR VE YANLIŞLAR, Alan Yay., Mayıs 1984, 120 s. Alan Yayınları'mn güncel sorunlar dizisindeki yeni kitabında Kafaoğlu, Turk ekonomisinin bugünkü yönetiminde "duşülen temel hatalara parmak basmak" amacını taşjyor • Alpay KabacaU, TÜRKİYE'DE YAZARIN KAZANCI, 2. Basan, Değişen Dünya Yayınlan, htanbul 1984, 181 s. Kabacalı'nın ilk basımı iki yıl önce yapılan kitabı, Tanzimat'tan bu yana ülkemizde yazar kazançlannın gelişimini belgelere dayanarak izliyor. Bir yonüyle de bir yazarlık mesleği tarihçesi niteliğj taşıyor. • Kamil Su, KÖPRÜLÜLÜ HAMDİ BEY VE AKBAŞ OLAYI, Ankara 1984 244 s. Çeşitli tarih çahşmaları bulunan eski M.E.B. Başmüfeuişlerinden Kâmil Su'nun (19091984) ölümünden kısa süre sonra yayınlanan bu kitabı, ocak 1920'de Edremit Kaymakamı Hamdi Bey ve arkadaşlarının Akbaş cephaneliğine baskın düzenleyerek milli kuvvetlerin ihtiyacı olan silahları ele geçirmeleri olayının öyküsünü anlatmakta. • Hikmet Timur, İŞ ÖLÇÜMÜ PLASLAMASI VE VERİMLİLtK, TODAİE Yayım, Ankara 1984, 160 s. Doç. Timur'un çalışması işletmelerde verimliliğin iş planlaması yoluyla arttınlması konusu işleniyor. • Sermi Uygur, FELSEFENtN ÇAĞRJSI, 3. Basım Remzi Kitabevi, 1984, 188 s. Prof. Uygur'un "Felsefe ned i r ? " sorusunu aydınlatmaya calışan beş denemesini kapsayan bu kitabı ilk kez 1%2'de, daha sonra \S>. l'de yayınlanmış, uzun süredir mevcudu kalmamıştı. • BASIN '80'84, Çağdaş Gazeteciler Derneği Yayım, Ankara, Haziran 1984, 374 s. ÇGD'nin yayınladığı kitapta 12.3.198012.3.1984 arasındaki dört yılda basın ve kültür hayatını ilgilendiren adli soruşturma ve kovuşturmalar, mahkumiyetler, kapatüantoplatüan dergi ve gazeteler ile yasaklanan yayınlann dökümü yapıhyor. Kitapta ayrıca basının çeşitli sorunlan üzerine makalelere yer veriliyor. • BAĞIMSIZLIK, Ortak Kitap 3, YAZKO Yayım, Haziran 1984, 80 s. YAZKO son haftalarda tanınmış yazarlarımızın katkılannı toplayan uç "ortak kitap" yayınladı. Bunlann ilk ikisi Özgürİük ve Demokrasi üzerine. • E.McNatt Bums, ÇAĞDAŞ SİYASAL DÜŞÜNCELER, Çev. Alaeddin Şenel, Birey ve Toplum Yay., Mayıs 1984, 555s. ABD'li bir siyaset bilimi profesörü olan Burns'ün 18501950 yıllan arasındaki yüz yılın felsefe, insan ve toplum biliınlerı dallarmdaki önemli akımları ve bunları temsıl eden duşunurler üzerine özlü bilgileri kapsayan hacimli kitabı yararlı bir başvuru kaynağı niteliğinde. • Sadun Emrealp, AZGELİŞMİŞLİK VE SİYASAL YAPILAR, Birey ve Toplum Yay., Haziran 1984, 192 s. Bir yuksek lisans tezi olarak hazırlanmış olan çalışmada, AJthusser ve Poulantzas'ın geliştirdikleri "devletin görece özerkliği" kavramı konusundaki değişik teorik yaklaşımlar irdeleniyor ve kavram Türkiye, Mısır ve Peru örneklerine uygulanıvor. HAYVANLAR ismiL (;UJ,EÇ kr KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK Gözlemci ve teorileri Olaylann tüm yakın izleyicileri gibi, kuşkusuz Çandar'ın da gelişmeleri yorumlarken kullandığı baa genel teorileri var. Çandar 1 a göre, Ortadoğu'daki mücadelelerin temelinde, bir yanda SSCB önderliğjndeki Doğu Blokujle ABD önderliğindeki Batı CUMHURIYET KITAP KULUBU'NDEN HABERLER Bu ay yitirdiğimiz yazarlar İçinde bulunduğumuz temmuz ayında ülkemizin önde gelen ozan, yazar ve çevirmenlerinden Adnan Adıvar, Muzaffer Tayyip Uslu, Hasan Ali Ediz, Cengiz Tuncer, Bedrettin Cömert'in öuim yudönünüeri var. Bu yazar ve çevirmenlerin çeşitli yayınevlerinden çıkan kitaplan 13 çeşit halinde Cumhuriyet Kitap Kulübü 'nde üyelerin siparişlerine açık. Kapsamu incelemeleriyle tanman ünlü bilim adamı Adnan Adıvar'ın yapttlan Remzi Kitabevi'nde Muzaffer Tayyip Uslu 'nun biyografîsi tsc Yeditepe Yayınlan arasında bulunuyor. Cengiz Tuncer 'in romanlan ise E Yayınları ile yine Remzi Kitabevi'nde mevcut. Bedrettin Cömert'in "Eleştiriye Beş Kala" adh inceleme kitabı A YKO Yayınlan arasında yer ahrken, "Sanatın öyküstl'' adh çeviri yapıtı Remzi Kitabevi 'nce yayımlandı. Hasan Ali Ediz'in çevirileri ise Adam Yaymcıhk, Cem, Sosyal ve Remzi Kitabevi yayınlan arasında yer alıyor. Ünlü çevirmen Edız 3 Temmuz 1972'de, Bedrettin Cömert, 11 Temmuz 1978'de, Cengiz Tuncer 8 Temmuz 1981'de aramızdan ayrümıslardı. Adnan Adıvar'ı 1955 ythnda, Muzaffer Tayyip Uslu'yu ise 1946'da yitirmiştik. Yitirdiğimiz yazarlann yapıtİan kodnumaralanna gore şoyıe: 097.004 Tarih Boyunca Ilim ve Üin (A.Adnan Adıvar), 097.005 Osmanlı Türklerinde Ilim (A.Adrum Adıvar), 137.112 Muzaffer Tayyip (N. Cumalı), 002.094 Duman (Turgenyev / H.Ali Ediz) 097.167 Duman (Turgenyev/H.Ali Ediz), 097.142 6 Numarah Koğuş (Çehov / H.Ali Ediz) (Turgenyev / H.AUEdiz, 022.001 Anna Karanina (Tolstoy /H.Ali Ediz), 104.027 Toplu Eserleri (Çehov/H.Att Ediz), 097.212 Hacizli Toprak (Cengiz Tuncer), 041.049 Kerkenez (C.Tuncer), 010.002 Eleştiriye Beş Kala (Bedrettin Cömert), 097.273 Sanatın Öyküsü (Gombrich/B.Cömert). Spor kitaplan ülkemizde son yuTardaki spor ve spora Uiskin yaytnlartn artış göstermesi, spor kitaplanmn yaygm olarak izlenmesi konuya ilginin artması olarak değerlendirih'yor. Bu arada Los Angeles Olimpiyatlan 'nm yakiaşması nedeniyle de çeşitli yayın organlannda özel sayfalar, ekler hazırlanıyor. Cumhuriyet Kitap Kulübünde, çeşitli spor kitaplanmn yanı sıra, konuya yardımcı sayı* labilecek kitaplar da yer alıyor. Spor konusundaki romanlann ve çocuklara yönelik öykülerin de buaınduğu Cumhuriyet Kitap Kulübü, spor kitaplan arasında ansiklopedik spor kitaplan da ügi çekiyor. Kitap Kulübünde yer alan spor kitaplan kod numaralanna göre şöyle sıralanıyor: 002.174 Voleybol (Mehmet Bengü), 002.175 Sağhk İçin Spor, 002.176 Basketbol (H'oodenSharman), 002.177 Futbol (HarbinRethacker), 002.185 Cimnastik (Aykrod), 002.199 Tenis (Çev: İnciAsena), 103.003 A 'dan Z'ye Spor Ansiklopedisi, 003.002 13 + 1 Tam Ring Usülü SporToto 086.037 Şampiyon (Roman / J.London), 002.155 Gol Krah (Roman / Aziz Nesin), 097.332 Avcılara Kolaylık (H.lnal), 097.325 Yoga (S.Haare), 033.027 En Güzel Av ve Spor Fıkralan, 102,044 Bahk Avcüığı (S.Üner), 112.005 Niçin Kitlesiz Spor Değil (Ergun Hiçyümaz). ÇOCUK KİTAPLARI 021.146 Bacaksız Paralı Atlet (Rıfat Rgaz), 022.114 Pıtırcık Futbolcu (SempeGoscinny), 063.009 Şampiyon Binici, 044.023 Memoş Bahk Avuıda, 103.101 Gümüş Patenler. Keşke 9&çe.n seoe o\ma$aydm da, «.ızm ekzoronda TARİHTE BUGUN UVMTAZ ARIKA.\ 19 Temmuz ^E BUGUN, SAMUEL , POGDU. İLK GEMÇLlK VILLAB./NDA,TASAIZ.LADIĞI TOPLU TABAHCAMM TAHTA MOD£LİNE PATENT ALACAK, SOHRA DA ÜRSTİMiNE 6İRi$EC£/O/R. f83O'UI YiLLAR&tKİ İLK ÛRÜNLER,AĞ)R OLUŞLAZI VE TUTUKLUK VAPMALAfZlYLA PEK PE KUSUe£UZ peGİLDİ. KÜOIK Bie SADMEYLE BİLE ATEÇ ALABiLiYOR, 7X$lYAN İÇİN DE TEHÜKE YARATIYOROU/AMCAK, i8SO' PEM SONRA, Ü/ZETİM GEÜŞTİFîİLeCEK, DAHA IYI ÇAUŞAN KAOOELJJER YAPILA CAKTIK. YAKIN BıK GELŞCEK.TE, COLT TA&ANCA, SAY/£/2 KİÇİMİN CAM(Nl YAKAN BİR, SiLAH OLACAKTl/2!. AYES EN ÇOK SATAN KTTAPLARI ŞIİR (18 haziran16 temmuz) Sıra: Kod: 1 021.041 2 032.036 3 4 5 6 7 8 9 10 032.022 022.020 124.222 022.057 032.023 031.002 010.005 021.045 002.029 Kitabın Adu Bütün Şürleri Red Türküleri Dört Hapishaneden Pir Sultan Abdal Pir Sultan Abdal Bütün Şiirleri Rübailer Şiirler Yaşamt ve Bütün Şürleri Bütün Şiirleri Bütün Şiirleri Orhan Veli AragonEluardDesnosVercors Nazım Hikmet Haz. S.Eyuboğlu Hav A.Gölpınarh Sabahattin Ali Nazan Hikmet Pablo Neruda Enver Gö'kçe Cahit Sıtkı Tarancı Cahit Külebi SAMUEL COLT Yazaru COLT'UN 1873 YAPM "PEACEMAKEK" (8ARIŞ YAPAN!} MOPELı OKTAY AKBAL İKİ R M N O A Suçumuz Insan Olmak 6. Baskı ve SÜRELİ YAYCVLARDAN YAPIT, sayı: 5, hazirântemmuz 1984 Yapıt'ın son sa>nsında Ajşe Trak'jn "Gelişme İktisadı'nın Gelişmesi: Kurucular", Taner Timur'un "Batı Ideolojisi, lrkçılık ve Ulusal Kimlik Sorunumuzl' Gülnur Savran'ın "Sivil Toplumun Eleştirisi" başlıklı incelemeleri dikkat çekiyor. "Kitaplar" bölümünde Halil Berktay'ın bilimsel calışmalarda hırsızhk konusunda ilginç bir yazısı var. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Gazi Hz. Reisicumhur Hazretlerı dün gece yarısından sonra saat ikide şehrimizi teşrif buyurmuşlardır. Gazi Hazretlerı Haydarpaşadan doğruca Dolmabahçe sarayına geçmişlerdir. muddet görüşmüştür. Öğleden sonra beraberinde Tıp Fakültesi Dekanı Nurettin Ali Bey olduğu halde Rektörlük kalemlerini ve Tıp Fakültesmi gezmiştir. Cemil Bey bugün Fen Fakülıesini ve bazı hastaneleri gezecektir. 19 Temmuz 1934 halde perakendecilerin satışlarının günde 40 bin kiloyu bulduğunu, aradaki farkın süte karıştırılan Terkos suyu olduğunu iddia etmişti. Belediye bu iddiayı ehemmiyetle nazan itibara olarak mağşuş sut satıcüan hakkında takibata başlamıştır. 19341984 İnsan Bir Ormandır 2. Baskı (Tükenmek üzere) • Önce Şiir Vardı (Tükenmek üzere) (Denemeler) Yeni Üniversite Rektörü Magşuş sütler Geçenlerde Sutçuler Cemiyeti kâtibi umumisi, İstanbul piyasasına mustahsiller tarafından günde 15 bin kilo süt çıkarıldığı 80 muhacir geldi Dün Bulgansfan ve Yugoslavya 'dan şehriruze üO Kadar muhacir &etmıştır. Bunlar Silivriye sevk ve oralarda iskân edilecektir. ADAM YAYINLARI Yeni Üniversite Rektöru Cemil Bey dün öğleden evvel buıün fakülte profesörlennı kabul ederek kendilerile uzun ! 1 II vfcrcırc II İU",İN £ DE»R
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle