Katalog

5 HAZİRAN 1984 HABERLER CUMHURİYET/7 Ozetle Kıdem tazminatı fonu tasarısı aazırlandı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kalemli, kıdem tazminatı fonu kurulması amacıyla bir kanun taslağı hazırlandığını açıkladı. Kalemli, dün yaptığı açıklamada uzun yıllardan bu yana toplantıya çağnbnayan "Çalışma MeclisVnin de temmuz ayında toplanacağını bildirdi. Liderinin ağzından bir yaşındaki SODEP Inönü: Politika hiç aklunda yoktu Seçmenlerin ilgi ve güven duyacağı bir isim olarak beni düşündüklerini söyleyenler vardt. Şüphesiz babamın adını da önemli bir etken olarak düşünüyorlardı. Karar vermeden önce bir değerlendirme yapmak için bazı kişilerle konuşmak istiyordum, ama basın peşime düşmüştü. Üniversiteden gerçekten ayrılmak istemiyordum, ama bana ihtiyaç varsa bir parti kuruluşuna girebileceğimi kendi kendime düşünebiliyordum. Düşüncelerim net değildi, düşünmek için vakit kazanmak istiyordum. IŞIK KANSU ANKARA Erdai Inönü, Atila Sav, Cezmi Kartay, Muzaffer Saraç, Refet Tüzün ve Kan m Yenice, 18 mayıs 1983 günü Pembe Köşk'te ortak bir basın toplantısı düzenleyerek bir Sosyal Demokrat Parti'nin kurulacağını kamuoyuna duyuruyorlardı. Bu partinin kuruluşu için atılan ilk adımdan yaklaşık 15 gün sonra 6 haziran 1983'te SODEP'in kurulduğuna ilişkin belgeler lçişleri BakanlığYna veriliyordu. SODEP nasıl kumlmuştu? Genel Başkanlığa Erdal tnöniı nasıl gelmişti? Bu sorulann yanıtlannı SODEP Genel Başkanı Erdal lnönü'nün kendisinden dinledik: Adınız ilk kez gazetelerin 28 mayıs tarihli sayılarında yer aldı. Diyordunuz ki "Demokrasiye geçiş için görev kabul edebilirim" ilk çıkışuuz böyle oldu. İNÖNÜ Çıkışım demek pek doğru olmaz. Çünkü gazetelerde benim adım çıktı. Başlangıç nasıl otdu. Görev almak için nasıl karar aldınız? İNÖNÜ Haurlıyorsunuz siyasi partilerin kuruluşu için izin çıkmıştı. Bu aşamada bazı politikada genış deneyim görmüş insanlar bir parti kurmada görev alamıyorlardı. Onun için kamuoyu yeni insanlar arayışı içine girmişti. Bu arada benim adım da gazetelerde çıktı. Yani sizin aklınızda polilikaya atılmak gibi bir düşünce yok muydu? İNÖNÜ Hayır yoktu. Yani şöyle söyleyeyim aklımda yoktu. Benim herhangi bir girişimim olmadı. Fakat bazı resmi tekliflerde bulunanlar da yoktu. Bunun yanısıra siyasetin içinde bulunmuş veya siyasete ilgi duyan insanlarla konuştuğumda, kendileri ile görüştüğumuzde, sokakta, toplantılarda, bana ihtiyaç olacağını söylediklerini duydum. Bu şekilde haberim oldu. Fakat geniş bir çevreden bir mesaj almamıştım. "Bana teklif gelmemişti" demiştiniz. Hiçbir öneri ile karşı karşıya kalmamış mıydınız? tNÖNÜ Daha o günlerde bir teklif gelmemişti. Dediğim sebeplerle, daha önce politikada bulunmuş, deney yapmış insanlar yasal bakımdan görev alamadıkları için, yeni insanlar arasmda ortanın solunda seçmen kütlesinin ilgi ve güven duyacağı bir isim olarak beni düşündüklerini söylüyorlardı. Bunu söylerken şüphesiz babamın adını önemli bir etken olarak düşünüyorlardı. Bununla birlikte ve bundan bağımsız olarak benim o güne kadar yaptığım şeylerin de ortanın solundaki seçmenlere güven verecek, birleştirici bir isim olarak değerlendiriyorlardı. Yani babamın adıyla beraber, benim o güne kadar gelen hayatım, onların dediğine göre, seçmenlere güven verecek bir görünüm ortaya çıkarabilirdi. 29 nisan 1983 tarihinde bir açıklama yaparak'Karanmkesindir, bundan sonra benim üzerimde durulmamasını rica ediyorum" demiştiniz. Aıçıklamanızda üniversiteden kopamayacagının da söylüyordunuz. Bu çekilmenin gerekçesi neydi? INÖNÜ Gazeteiere bu açıklamanın "cekildi" diye yansıması tam doğru değil. "Erdal İnönü girmedi" biçiminde bir haber daha doğru olurdu. Çunkü ben daha "girecegim" dememiştim. Fakat o günlerde dediğim gibi, beni arayanlann sayısı artmıştı. O günlerde Ankara'da birkaç grup ortanın solunda veyahut sosyal demokrat kanatta bir partinin kurulması için calışıyorlardı. Bu gruplar üzerinde benim de bu harekete katılacağım izlenimi doğmuş olduğu anlaşılıyordu. Dolayısıyla gazeteciler sık sık harekete ne zaman katılacağımı, ne yapacağımı sormaya başlamışlardı. Fakat ben henilz kimseye kesin olarak "Ben de bu harekete katılacağı" dememiştim. Gerçekten kendim düşünmekteydim. Bana söylenen şeyler ne kadar doğrudur onu dergerlendirmeye çalışıyordum. Ama değerlendirmenin çok zor olduğunu gördüm. Birdenbire basında bunlar çıkınca, sağlıklı bir değerlendirme yapma olanağı da güç görünüyordu. Çünkü, bir değerlendirme yapmak için, bazı kimselerle konuşmak istiyordum, ama o sırada basın peşime düşmüştü. Benden biran evvel cevap istiyordu. O sırada Ankara'ya gelseydim, bu basında "Ben bu işe girdim" anlamı taşıyacağı için, bu şekilde Ankara'ya gelerek sakin bir değerlendirme yapma olanağı yoktu. Öte yandan söylediklerim doğruydu. Üniversiteden ayrılmak istemiyordum. Ancak bana gerçekten ihtiyaç varsa, bir partinin kuruluşunda gerçekten önemli bir katkım olacaksa, bu işe girebileceğimi kendi kendime düşünebiliyordum. Böyle bir açıklamayı yapmanız düşünme zamanı kazanmak için bir takük miydi? İ N Ö N t Tabii taktik demek doğru değil. Benim kendi bakımımdan en doğru yol, en sağlam yol olarak gördum. Taktik demek istemedim. Çünkü verilmiş bir karar varsa ve o karara varabilmek için kullanılan yola taktik denir. Fakat benim düşüncelerim net değildi. Ben değerlendirmek için vakit kazanmak istiyordum. Vakit kazanma esnasında bana ihtiyaç olmadığı meydana çıkarsa da ona bir şey diyecek değildim. Partiye yeniden genel başkan olarak dönüşünüz nasıl oldu? tNÖNÜ "Dönüşünüz" demek biraz tuhaf oluyor. "Dönüşünüz" deyince, insanın kendi kendine aldığı bir kararmış gibi görünüyor. Böyle anlaşılıyor, böyle değil. Biz veto edildikten sonra partinin kalan kuruculan, yeni kurucular bildiriler ve parti çalışmalanna devam etti. Bu arada benim UNESCO'da devam eden bir görevim vardı. Konferans bitip Türkiye'ye döndükten sonra yeni bir siyasi durum ortaya çıkmıştı. HP ana muhalefet partisi olarak Mecliste yer almasına rağmen sosyal demokrat kesime güven verecek bir parti olarak SODEP'e büyuk ölçüde bel bağlanmıştı. Seçimlerden bir zaman sonra Sayın Cezmi Kartay, Genel Baskanhktan aynldığını söyledi ve bunun üzerine ben Genel Başkanlığa seçildim." Sosyal Demokrasi Partisi'nin (SODEP) 1. kuruluş yıldönümü bugün lstanbul'da da kutlanacak. Taksim'deki Ataturk anıtına çelenk konulmasıyla başlayacak olan kutlama törenlerine, SODEP il merkezi binasında düzenlenecek basın toplantısıyla devam edilecek. Kasaroğlu İnan 'a çattı MDP Grubu 'nun dünkü topUmnsında gündem dışı söz alan eski Genel Sekreter Doğan Kasaroğlu, Bitlis MiUetvekili Kâmran lnan'm "millikoalisyon"çağnsma karşı çıkarak, "Her milletvekili kendi görüşünü parti görüşuymüş gibi ortaya koymamalı ve parti disiplinine uymalıdır" dedi. HP Grubunda partilere ynrdım konusu HP Meclis Grubunun dünku toplantısmda siyasi partilere devlet yardımı konusunda ANAP'ın mületvekili sayısı önerisi yerine oy sayısının ölçüt alınması ilkesi benimsendi. HABERLERİN DEVAM1 Ziraat Bankasına devredilen bankaların personeli Başbakan Yardımctsı Kaya Erdem, Meclis"te HP'li Edip özgenç'in söztii soru önergesinî yamtlarken Ziraat Bankasına devredilen Hisarbank, tstanbul Bankası ve Odibank'ta çalışan personelden 1487'sinin Ziraat Bankası şubeleri bünyesinde alındığını, 1472'sinin görev kabul etmediğini bildirdi. OECD suçu yıne ücretlere Kıbrıs'ı Rumların temsil ettiği toplantı Çeşmede başlıyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Kıbns'ı Kıbrıs Rum Yönetimi'nin temsil ettiği Avrupa Iskân Fonu Yönetim ve Yürütme Kurulları toplantılan Türkiye'nin ev sahipliğinde bugün Çeşme'deki Altmyunus tesislerinde bashyor. Toplantıya, "Kıbns Cumhnriyeti" sıfatıyla katılacak olan Kıbns Rum Yönetimi'ni üç delege temsil edecek. Kıbnsh Rum delegelere vizeleri bundan bir süre önce Ankara'dan gelen talimat uyannca Paris Başkonsolosluğu'nca pasaportlanna iliştirilen bir kâğıda damga vurularak verilmişti. Türkiye'nin Kıbns Rum Yönetimi'ni 1963 yılında gayrimeşru ilan edip bugüne kadar tanımamasma karşılık KKTC'yi dışlayan bir toplantının ev sahipliğini üstlenmesi geride bıraktıfımız aylarda diplomatik kulislerde çesitli yankılara yol açmıştı. Yönetüen eleştiriler karşısında Dışişleri Bakanhğı KKTC Avrupa Konseyi'ne üye olmadığı için Kıbns Rum Yöneüminin bu toplantıya katılmasının kaçınılmaz olduğunu belirtmiş, ayrıca üç Rum delegeye vize verilmesinin Rum yönetimini tanıma anlamına gelmeyeceğini bildirmişti. (Baştarafı I. Sayfada) olumlu gelişmelerin yaşandığı 198082 dönemi"nden sonra 1983 yılında yaşanan olumsuz gelişmelerin oykusuyle dolu. Bakın neler olmuş 1983 yılında: • Ücret sınırlamalan konusunda gevşek davranıldığı için nominal (parasal) ücretler enflasyondan hızlı artmış; ücretlılerın satın atma gucunün ariması tüketım harcamalarınm ve ıç lulebın üretimden daha hızlı artmasına katkıda bulunarak enflasyonun hızlanmasma neden olmuş. Yerli arabaların alım Baştarafı l. Sayfada cak alımsatım vergileri satış tarihinde beyan edilecek değerler üzerinden belirlenecek. Tasarı aynen benimsenirse, yerli otomobillerden alınan vergi 99.000 192.500 lira arasmda artacak. Taşıt alım vergisinin otomobıller ivin satış tı>atının yuzde 10'u olması ongorülüyor. Halen aynı vergi taşıtın ağırlığına gore alınıyor. Bazı verli otomobillerden bugunküfiyatlarlaalınacak \ergi mıktarı >o\le: Murat (Serçe) 129.000 Mumt (Şahin) 172.500 Murat (Kartal) 184.000 Murat (Doğan) 212.000 RenaultTS 169.000 RenaukTS(Met.) 174.200 Renault Station 189.000 RenaultGTS 196.000 RenaukGTSÖOi.) 222.500 Murat \e Renault"un (Kartal ve doğan 50 bin lıra) maktu alımsatım fiyatı 30 bin lira. Yabancı arabaların alım saumında ise daha büyük vergi ödenecek. örneğin, 1984 model Mercedes200'ün vergisi yaklaşık piyasa fiyatı 10 milyon olduğuna göre, 1 milyonu bulacak. Mercedes ve BMW gibi araçlann son modellerinin yıllık vergisi halen 100 bin lira dolayında. YILLIK VERGİLER Motorlu taşıt vergisi miktannda da 15 kata varan artışlar olacak. Öngörülen değişiklikle, halen 1.020 lira olan otomobil, kaptıkaçtı, panel ve arazi taşıtlarındaki yılhk verginin sınırı 15 bin liraya yükseltilecek. Halen 35.040 lira olarak uygulanan üst sınır ise 150 bin liraya çıkacak. Taksiler, minibüs, otobüs, kamyonet, kamyon ve benzerlerinde 1.500 lira olan en düşük vergi miktarı 25 bin liraya 28.200 lira olan tavan vergi de 120 bin Hraya yükselecek. Murat, Renault gibi otomobillerin yıllık vergileri halen (Doğan ve Kartal'ın 6 bin) 4 bin, 1984 modeli Mercedes190'ın ve BMV/'nin bazı türlerinin de 12 bin lira. İmar müdürlükleri inşaat iş koluna alındı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 67Uve2 ilçede imar müdürlükleri işyerlerinin "utşaat işkolu"na alınmasmı kararlaştırdı. Işkolu tespit kararlanna göre, IstanbuVda kunılu Ünilon Fermuar Sanayii A.Ş. işyeri "dokuma", Ankara'daki Pancar Ekicileri Birliği A.Ş. işyerinde yapılan işler de "ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar" iskoluna alındı. Mutfak çöktü: Beş ayda Baştarafı 1. Sayfada Mayıs ayındaki artışlardan sonra İTO Ücretliler Geçinme Endeksi'ne göre fiyatlar bu yılın ilk beş ayında yüzde 23.1 artmış oldu. Gıda maddelerinde ise bu artış beş ayda yüzde 29'u aştı. Ücretli kesim, böylece hükümetin yıllık enflasyon hedefini mayıs ayı sonunda yakaladı. Geçen yılın ilk beş ayı sonunda ITO Ücretliler Endeksi'ne göre fiyatlar yalnızca yüzde 10.9 artmıştı. özal ekibinin önerdiği yöntemle uçer aylık ortalamalar alınarak enflasyon hesabı yapıldığında ise, ortaya daha da ürkutücu bir rakam çıkıyor. Son üç ayda ortalama yüzde 5.3'luk bir hızla artan fıyatlann bu artış temposunu koruması halinde, ücretli kesim için yılhk enflasyonun yüzde 60 sınınnı da aşması gerekiyor. İTO Endeksi'ne göre, mayıs ayında gıda maddelerinin dışında ev bakımı giderlerinde yüzde 1Ö.3, ulaştırma giderlerinde 11.4, eğlence giderlerinde yüzde 7.4 gibi yuksek artışlar meydana geldi. Gıda giderlerinin yani sıra ulaştırma giderlerinde de yuksek artışların meydana gelmesi ücretli kesimin zorunlu harcamalanndaki enflasyonu daha da katlanılmaz boyutlara ulaştırdı. Eğlence ise bu ortamda tabii sadece hayali kurulan bir şey haline geldi. Bayrampaşa 'daki ölüm kalp krizinden Bayrampaşa Cezaevi Hastanesi'nde önceki gün mahkumlar arasında meydana gelen kavgayla ilgili soruşturma sürerken Ramazan Haspolat'ın kavgada değil, geçirdiği kalp krizi sonucu öldüğü bUdirildi. • Sıkı para ve maliye polıtikalarının gevşetilmesi de enflasyonun hızlanmasma katkıda bulunmuş. • Tanmdaki uretım düşuşlen, KITzamları ve liranın hızlı değer vıürmesı de enflasyonu etkilemış, enflasyon beklentisinin yılın son çeyreğinde artması da bu olumsuz etkileri arttırmış. • Dış etkenlerın yani sıra ıç ekonomık politıkadaki vurgu değışikliği de ihracatın artmasmı onlemiş, bu yüzden dış açıklar buyumuş. Pekiyi bıitun bunlar neden olmuş? O kadar parlak sonuçlar veren 198082 doneminden sonra neden Özal'ın deneüminde olmayan "olumsuz bir 1983" yaşanmış? OECD raporu bu sorunun yanıtını da verıyor. Raporun 22. sayfasındu aynen şoyle denıyor: "Istikrar programı 198082 arasmda enflasyonu aşağı çekme ve cari işlemler açığtnı kapatma yonünden çok başarılı oldu. Ancak iç talebin daraltılması, dışa açılma olanağını bulamayan ve yeni poliükalara ayak uyduramayan firma ve sektörleri çok zorladı. Iç piyasadaki durgunluk ve tırmanan borç yükleri altında ciddi likidite sorunlartyla karşılaşan firmaların durumu bankaları da etkilemeye başlaymca istikrar poUtikalannm geşveülmesi için yetkililer üzerindeki baskılar yoğunlaştt ve 1983 yılında soz konusu politikalann gevşetilmesini gündeme getirdi." Sayabıldığıınız kadartyla tam on ayrt yerde özel sekıor fırmalarının ciddi boyuttaki mali sorunlanndan soz eden OECD raporunun 1983 için yaptığı bu analizi son bir ay içinde yoğunlaşan "Özal'a muhalefet" dalgasmı açıklamak için depekalâ kullanmak mumkün herhalde. Turkiye'yi oldukça iyi tanıdığı anlaşılan OECD sekretaryasının da Özal'ın karşısındaki bu ikılemden habersiz olmadığı rapordan görütüyor. Raporun "sonuç" bolumunde, zorunlu olarak biraz çapraşık dille yazılmış bir paragrafta bu ikılem anlatılmak ısteniyor. Bütçe açıklarını kapatamayacağı anlaşılan hükümetin salt parasal önlemlerle enflasyonu önlemesinin giiçleştiği belirtilerek parakredi hacmindeki yeni bir daralmanın "zaten ciddi likidite sorunlan olan" özel firmalan olumsuz etkileyeceği hatırlatılıyor. Böyle bir analiz yapınca enflasyonu önlemek için en önemli çare olarak ne kalıyor? 1983'te enflasyonu azdırdığı ileri sıirülen ucreı artışlannıfrenlemek. Ayrıca tasarrufu özendirecek önlemler almak, gerek kamu gerekse ozel sektorde çalışan firmalan maliyet düşürücu önlemlere zorlamak, vergi tahsilatmda elkinliği arttırmak. Ama hepsimn başında ucret artıştarım frenlemek. Özal'ın dıişunüp söylemedıği, onun yerine OECD'nin söylediğı de bu galiba. Özal hükümet değişikliği (Baştarafı 1. Sayfada) Bir başka uyeden şu sözler duyuldu: "Vatandaş oylannı bize verdi. Şimdi de, gelip derdini bize anlatıyor. Vatandaşın dertleri parti merkezinde patlıyor. Ama, biz partide görevli olanlar buna dayanamıyoruz. Vatandap biraz da Bakanlar dinlese ve çözüm arasa biz daha rahatlanz." Toplantıda bir diğer üye şunları söyledi: "Bakanlar sadece parti merkezine değil, milletvekillerine de sırt çeviriyorlar. Hatta, 'bize oy veren vaıandaş bana gelmesin"diyen bakanlar bile var. Peki, biz nasıl iktidar partisiyiz, bunu bilmek istiyoruz"... ANAP'ın Başkanlık Divanı toplantısmda ' tstenmeyen Bakanların" adlan da verildi. "tstenmeyen Bakanlar" ya da bir ANAP'lının daha ince bir deyimiyle "daha iyi çahşması istenen Bakanlar" arasmda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cemal Büyukbaş, Baymdırhk ve tskân Bakanı Safa Giray, Milli Eğitim Spor ve Gençlik Bakanı Vehbi Dinçerler, Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral ile Maliye ve Gu'mrük Bakanı Vural Ankan 'ın isımleri geçiyor. Adı geçen bu Bakanlar "işleri istendiği gibi takip etmemekle, iş takipçiliği yapmamakla" eleştıriliyorlar. Başbakan ve Parti Genel Başkant Turgut Özal, dinlediği bu eleştirilere yumuşak bir Uslupla karşılık verdi: "Partimeclis grubu ve hükümet arasmda uyum mutlaka sağlanacaktır. Bugüne kadar bu isleri konuşmaya pek vaktimiz olmadı. Bunun da sebebi arka arkaya girdiğimiz seçimler, aldığımız çeşitli kararlar ve dış gezilerin kesafeti nedeniyle yeterli zamanımızm olrnayıştdır. Bu istekler elbette dikkate alınacaknr. Hükümet üyelerinin daha uyumlu çalışması zorunludur. Meselelerin çaresini birlikte araştıracağız" îlginç olan, parti toplantısmdan sonra Bakanlar Kurulu toplantısına giren Başbakan özal'ın Bakanlar Kurulu 'nda "partimeclis grubu hükümet uyumu " hakkında tek bir söz etmeyişi. Başbakan, hükümet uyelerine parti merkezindeki toplantıyia ilgili, parti merkezindeki yakınmalarla ilgili hemen hiçbir şey aktarmadı. Olağan bir Bakanlar Kurulu toplantısı gibi bazı tasarılar ve beşinci beş yıllık plan üzerinde tartışıldı. Kurul'dan dağılan Bakanlar, makamlarma gelince kendilerine başvuran milletvekillerinin ve istedikleri işlerin listesini istediler. Kiminde 190 milletvekillinin, kiminde 85 milletvekilinin adı vardı. Bitlis'ten Kastamonu'ya kadar uzanan istekler listesi... Her partide, her partinin meclis grubunda, her hükümetin partisiyle bağlanîısında beliren sorunlar bugün ANAP içinde su yüzüne çıktı. Başbakan Özal, önceki gunkü toplantılarda "hıikümette değişiklikle" ilgili hiç kimseye tek söz etmedi. Bizim edindiğimiz izlenimlere göre, Özal belki bir zamandan beri "hükümette değişiklik" üzerinde düşünce jimnastiği yapıyor. Ama, böyle bir değişikliği fıilen gerçekleştirmek için sanıyoruz ANAP'ın kongresini bekliyor. Hükümet değişikliği belki kongreden sonra gundeme gelebilecek... • Reklam şirketine sekreter ba\an. Beyoğlu Alyon sok. 17/8 149 45 55 SOSYAL DEMOKRASI PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞENDAN Sosyal Demokrasi Partisi'nin (SODEP) 1. Olağan Büyük Kongresi (Kunıllay), 6 Temmuz 1984 Cuma günü saat 10.00'da Ankara'daki Selim Sırn Tarcan Spor Salonun'da başlayacaktır. Toplantı gündemi aşağıdadır. Sayın delegelerimize, üyelerimize ve halkımıza saygı ile duyururum. ERDAL İNÖNÜ GENEL BAŞKAN GÜNDEM: 1. Genel Başkanın kongreyi açışı. 2. Saygı duruşu 3. Başkanlık divanı seçimi (1. Başkan, 2. Başkan vekili, 6 Yazman) 4. Genel Başkanın açış konuşması 5. Aday olacakların belirlenmesi 6. Merkez karar ve yöneüm kunılu çalışma raporunun okunması 7. Komisyonlara üye ayırımı a) Tüzük Komisyonu b) Ana İlkeler ve Bildiri Komisyonu c) BütçeHesap Komisyonu d) Kongrenin gerekli göreceği diğer komisyonlar 8. Çalışma raporu üzerinde görüşmeler 9. Çalışma raporunun oylanması ve merkez karar ve yönetim kurulunun aklanması 10. Komisyonlardan gelen raporların görüşülüp karara bağlanması 11. Seçimler a) Genel Başkan Seçimi b) Merkez karar ve yönetim kunılu üyeleri seçimi c) Merkez disiplin kunılu üyeleri seçimi 12. Kapanış. Özal: Üç yılda hedefimize ulaşacağız Baştarafı 1. Sayfada fazla etkilenilmemesini isteyerek, komisyon başkanlarının önerilerini de kendilerine iletmelerini istedi. Hükümet programında yer alan 6 ana hedef şunlardı: "Huzur ve güven, orta direğin güçlendirilmesi, işsizlik, konut, kalkınmada oncelikli yorelerin geliştirilmesi, bürokrasi." OECD VE IMF RAPORU Başbakan Turgut Özal'ın Yönetim Kurulu ve Komisyon Başkanlarıyla yaptığı toplantıda ekonomik durumun iyi olduğuna kanıt olarak IMF ve OECD raporlarını gösterdiğini belirtti. Başbakan Özal, bu konuda özetle şunları soyledi: " I M F ve OECD raporlarını şimdi sizlere okudum. Bunlardan da anlaşılacagı gibi bu yılı gecirdigimiz andan itibaren Turki>e'nin ekonomik durumu hızla iyileşmeye başlayacaktır. Enflasyon hızı düşecek, yatırımlar artacaktır. Bir daha başından bu yana >aptığımız beş yıllık planı anlatıyoruz. Işte bu plan gereği ekonomik önlemleri alıyoruz. Bu planın ilk yılı sarsıntılı geçecektir. Biz bunu biliyoruz. Daha az sarsıntılı geçirmek için çalışma yapıyoruz. Şurası unutulmamalıdır ki, ekonomik önlemler sabahtan akşama duzeltilecek işler değildir. Biliyorsunuz, çok yuksek bir enflasyon rakamı ile enflasyonu devraldık. Hükümete geldiğimizde bu oran yüzde SO'yi bulmustu. Şimdi bunu düzetlmek için kavga ediyoruz. Aradan altı ay gibi kısa bir süre geçti, ama bu süre içinde aldıgımız oııicııiler DIZI Dellı bir noktaya gelırmek üzeredir. Yılın ikinci yansında ekonomik durumun birinci yarıya göre daha iyi olacağını bekliyoruz. Aldığımız onlemlerin bunu gerektirdiğini biliyoruz. Kimse telaşa kapılmasın. Her şey sırasıyla yerine getirilecektir. Hükümetin yaptığı işlerden emin olmalısınız. Ancak bu demek değildir ki, her yaptığımız iş doğrudur. Katkılannız uyarılarınız bizi memnun eder. Bu işi hep birlikte götureceğiz. Kimse bundan kaçamaz. Hepimiz elbirligi ile bu soruna çare bulacağız. Bunun başka yolu yoktur. Milletin bize bağladığı ümidi kırmayalım. Pahalılığın belini bükelim. " Başbakan. bundan sonra dünyadaki ekonomik durumu anlattı ve Türkiye'nin dunya üzerindeki konumuna değindi ve yeni pazarların bulunması gerektiğine işaret etti. Başbakandan once komisyon başkanlan kendi komisyonlannda bulunan işİe hakkında teker teker soz alarak bilgi verdiler. RAMAZAN GÖRÜŞMELERİ ANAP Grubu dun gece iftardan sonra "Ramazan göruşmelerine" başladı. Grup toplantısı saat 21.30'dan sahura kadar surdu. Soz alan milletvekillerinin çoğunluğu gıda, petrol, akaryakıt ve tuketim maddelerinin pahalılığından yakındılar. Bu arada Enerji \e Tabıi Ka>naklar Bakanı Cemal Büyukbaş en çok eleştirilcn bakan oldu. lstanbul mılletvekili Bülent Akarcalı partinin bir gazete çıkarmasını isteyerek "Turkiye'nin yeniden istikrarsızlığa duşmesini isleyenler \ar. Anavalanı hedef alıyorlar." dedi. lstanbul mületvekili Altan Kavak da yaptığı konuşmada, parti programından bazı parçalar okudu \e " A N A P Meclis (jrubu olarak Ana>atan felsefesine sıkı sıkıya sarılmalı>ı/." di\c konu^tu. Enerji tJakanı'nın icraatını sert bir bıçımde clestiren Eskişehir mılletvekili İsmet Okta>, "hon petrol ve elektrik zammı >atanda>ı güç duruında bıraktı. Artık hu uygulamalara son verilsin" dcdı ANAP Cîrubu'nun sohbet toplantılan surecek. Müftüyü öldürmekten sanık 7 kişi için görevsizlik kararı verildi tstanbul Haber Servisi Üsküdar Müftüsu Hasan AIi Ünal'ı görüş aynhğı nedeniyle öldürdükleri savıyla, idam cezası istemiyle yargılanan 7 sanık hakkında lstanbul Sıkıyönetim Komtıtanhğı 1 Numaralı Askeri Mahkemesi görevsizlik kararı verdi. Üsküdar Müftüsü Hasan Ali Ünal'ın 5 temmuz 1982 tarihinde öldürülmesi üzerine Mahmut Usta Osmanoğlu, Ömer Arlı, Turgay Tas, Abbas Çeljk, Ahmet Vanlıoğlu, Ahmet Özer ve tmdat Kaya hakkında taammüden devlet memurunu öldurmek suçundan açılan davanın dünkü duruşmasında 16 tanık dinlendi. Askeri Mahkeme duruşma sonunda dinlenen tanıkların ifadelerini dikkate alarak olayın Sıkıyönetim yasalanm ilgilendirmediğini bildirdi ve görevsizlik kararıyla dosyanın Kadıköy Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verdi. AYDINLAR DİLEKÇESt Cumhurbaşkanhğına ve TBMM Başkanlığına verilen 1260 imzalı Aydmlar Dilekçesi nedeniyle lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcıhğmca 12 kişinin daha ifadesi alındı. Böylece Istanbul'da ifadeleri alınanların sayısı 398'e yükseldi. lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığına dün ifade verenler arasında Av. Yazar Mehmet Ali Sebük ve Yazar Recep Bilginer de bulunuyor. MAYIS AYINDA 17 İDAM 1. Ordu ve lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemelerinde mayıs ayı içinde 17 idam, 12 muebbet hapis cezası verildi, çeşitli suçlardan yargılanan 249 sanık ise 1 yıl 6 ay 15 gün ile 20 yıl arasmda değişen hapis cezalarına mahkum oldu. DUYURU SATIŞ İLANI İSTANBUL DEFTERDARLIĞINDAN DosyaNo: 28911170 KAYBIMIZ Sevgili arkadaşımız, Balıkesir 1977 donemi milletvekili Adet 1 12 3 1 Ciosi 145 35 39 nolu telefon Masa Kanepe Kitapbk Degeri 150.000. TL. 420.000. TL. 10.000. TL. 6.000. TL. NURİ BOZYEL'i genç yaşta yitirmenin derin acısı içindeyiz. Cenazesi bugün (6/6/1984) Maltepe Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra yann (7/6/1984) öğle namazını müteakip Burhaniye'nin Gömeç Kasabası'nda toprağa verilecektir. Ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı dileriz. 1977 DÖNEMİ PARLAMENTER ARKAUAŞLARI Beyoğlu Vergi Dairesine olan vergi borcundan dolayı tstiklal Cad. 88/9 mahalde tahtı hacze alınan ve yukarıda cins ve evsafı gösterilen menkul mallann 13/6/1984 gun ve saat 13.00'te rnezkur mahalde 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun Hükümlerinin açık arttırma ve peşin para ile satılaeağı, ancak verilen bedel tahmin edilen kıymetin *?o 75'inden aşagı olduğu veya hiç alıcı bulunmadığı takdirde 2. satışın 20/6/1984 gunü saat 13.00'te aynı mahalde yapılacağı ve fazla malumat almak isteyenlerin Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürülüğune müracaatlan ilan olunur. Basın: 17882 BEŞİKTAŞ JİMNASTİK KULÜBÜ YÜZME HAVUZU 1984 sezonunu açmıştır. Tel.: 160 31 51