24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet HuU'j'oğlu Sahibi: Cumhuriyet Matbaacilık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi, # Genel Yayın Müdürü: Hasan Cemal, Müessese Müdürü: Emine l'şaklıgil, Yazı İşleri Müdürü: Okay Gönensin. • Yazı İşleri Müdur Yardımcısı: Ahmet Korulsan, Haber Merkezi Müdürü: Yalcın Bayer, Sayfa Düzeni Yönetmeni: Ali Acar. TAk\ l\l 6 Ha/iraıı vık: 3.2S (ıiınc Temsikiler: ANKARA: Yalçın Dofan, İZMİR: Hikmet Çetinkaya, ADANA: Mehrael Mercan, • Servis Şefleri: İstanbul Haberleri: Reha Öz, Dış Haberler: Ergun Balcı. Ekonomi: Osman l lagav, Kültür: Aydın Emec, Magazin: Yalcın Pekşen, Spor Danışmanı: Abdülkadir Yucelman, Düzeltme: Refik Durbaş, Araştırma: Şahin Alpay. IşSendika: Şiikran Ketenci. lkiııdı: 17.06 Akı>aın: 2(1.:'9 Yaisı: : : . : * Bürotar: 0 Ankara: Konur Sokak No: Yenişehir, Tel: 189851253257 İdare: 183335, • İzmir: Halit Ziya Bulvarı No: 65/3, Tel: 254709131230 • Adana: Atatürk Caddesi, T.H.K. Işhanı Kat: 2/13, Tel: 1455019731 0 Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecilik T.A.Ş. Türk Ocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu, Ist. PK: 246İst. Tel: 5209703 Telex: 22246 Oule: 13.07 döıulii Tepki için Irak'tan yanıt bekliyoruz ABD'den dönen Dışişleri Bakanı Halefoglu, "Ne şekilde bir tepki göstereceğimizi ve ne tiir teşebbüslere geçeceğimizi kararlaştıracağız" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü rosv) Dışişleri Bakanı Vahiı Halefoglu, Türkiye'nin Körfez' deki ticaret yollarınır "kösteklenmesine" İcarşı oldu ğunu vurgulayarak, Harg Ada sı çevresinde yoğunlaştırılan ha va saldmlarını dolaylı bir ifadey le eleştirdi. Bakan, bu tutumur barışı uzaklaştıracağını kaydetti Washington'dan dün döner Halefoglu, "Büvük Hun" isiml Türk tankerinin Irak jerleri ta rafından bombalanması karşı sında ne tür bir tepki gösterile ceği yolundaki bir soruyu yanıt larken de, konunun hemen hükümet nezdinde ele alınacağın belirtti ve "Ne şekilde bir tepk göstereceğimizi ve ne tür teşeb büslere geçeceğimizi kararlaştıracağız" dedi. Bu ara da, Irak'ın da Türkiye'nin olayla ilgili bilgi istemine henüz yanıı vermediği öğrenildi. Dışişleri Bakanı Halefoglu. NATO Bakanlar Konseyi toplantısına katılmak üzere gittiği vt bir dizi ikili temaslarda bulunduğu ABD'de toplam 11 gün kal dıktan sonra dün Ankara'ya döndü. Havaalanında bir basırı toplantısı düzenleyen Halefoglu. "Irak'ın bombaladıkları gemileri ayırdedemeyecekleri yolundaki açıklamasını yeterli buluyoı musunuz?" şeklindeki soru üzerine, "Körfez'deki. dunım ve bunun bir krmanışa gidişi endişeyle takip edilmesi gereken biı dunımdur" diye konuştu. Halefoglu, bununla birlikte "Körfez savaşına asla müdahale etmemek lazım" şeklinde konuştu ve savaşın iki ülke karşısında taraf tutulmarnası, birinin diğerine tercih edilmemesi gere<tiğini vurguladı. Türkiye'nin b j görüşlerini NATO toplantısında da ayrıntılı bir şekilde anlatttğını bildiren Halefoglu, ABD'nin uyarılmasının söz konusu olmadığını kaydederek, "Biz bu görüşlerimizi dostlanmıza anlatarak konuya doğru bir teşhis konmasını, dolayısıyla doğru bir ledavi uygulanmasını sağlamaya çalışıyoruz. Biz dostlarımızın yanlış bir karar almasını engellemeye çalışıyoruz. Biz bunları söyleriz. Ancak sonrası her ülkenin kendi bileceği bir iştir" dedi. TLRKtYE'NİN ÖNEMİ DAHA İYİ ANLAŞILIYOR Daha sonra NATO toplantısı hakkında bilgi veren Halefoglu, gerek Ortadoğu gerek DoğuBatı ilişkileri konusunda yaptığı açıklamalann büyük bir ilgiyle izlendiğini belirterek, "Dünyadaki siyasi gelişmeler Türkiye'nin hem Avrupa hem Ortadoğu devleti olarak Batı ittif akı içinde öneminin daha iyi anlaşılıp daha iyi değerlendirilmesine yol açmış bulunmaktadır" dedi. Halefoglu, bu çerçevede kendisine yöneitilen soruların TürkYunan ilişkileri ve Kıbrıs'tan çok Ortadoğu ile ilgili olmasına dikkat çekti. Bakan, Türkiye'nin Ortadoğu'ya açılmasının geniş bir şekilde dikkat çektiğini ekledi. TÜRKAMERtKAN İLİŞKİLERİ Halefoğiu, ABD Dışişleri Bakanı George Schultz ile görüşmesi hakkında bilgi verirken de, "Yönetim olarak iyi niyetle dolu olduklannı, Kongrenin kararını değiştirmesi için elinden geleni yaptıklannı dile getirdiler" şeklinde konuştu. ABD'nin Körfez savaşı konusunda Türkiye'den daha aktif bir rol oynamasını bekleyip beklemediği sorulduğunda da Halefoglu, "Bilakis, Türkiye'nin oynadığı rolden memnuniyetlerini ifade ettiler" dedi ve Schultz'un basın toplantısında Türkiye ve kendisi hakkında sarfettiği sözleri gazetecilere okudu. Dışişleri bakanı, New York'ta BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile görüşmesinde de kendisine BM Güvenlik Konseyi'nin son kararının duyduğu "memnuniyetsizligi" ifade ettiğini, kararın istenilen amaçlara ulaşılmasına yardımcı olmayacağını söyledi. Türkiye'nin karara tepkisinin "şiddetli" olduğunu kaydeden Halefoglu, Genel Sekreterin yeniden ne zaman devreye gireceği yolundaki soru üzerine de "Ha/iran ayının ortasında BM Barış Gücünün görev su(Arkası 11. Sayfada) Lord Carrington Yeni NATO Genel Sekreteri Ankara'ya geldi ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) lçinde bulunduğumuz ayın sonuna doğru NATO Genel Sekreterliğı görevini Hollandah Joseph Luns'tan devralacak olan Ingiltere'nin Dışişleri eski Bakanlanndan Lord Carrington 24 saatlik bir ziyaret için dün akşam Ankara'ya geldi. Görevine başlamadan önce bütün NATO ülkelerine kısa nezaket ziyaretlerinde bulunan ve bu çerçevede Ankara'ya uğrayan Lord Carrington.Türk hükümetinin en üst düzeydeki yetkilileri ile bir dizi temaslarda bulunacak. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoglu VVashington dönüşü dün akşam Lord Carrington'a bir yemek verdi. Lord Carrington bugün Başbakan Turgut Özal ve Cumhurbaşkanı Kenan Evren larafından kabul edildikten sonra Ankara'dan ayntacak. Lord Carrington'un Ankara'daki temasları sırasında Türkiye'nin NATO içindeki konumunun genel bir şekilde ele almması, bu arada Özal hükümetinin Türkiye'nin NATO üyeligine ilişkin yaklasımlannı NATO'nun yeni Genel Sekreteri'ne aktarması befcletıiyor. Lord Carrington'un bu göreve getirilmesi ile birlikte Türk diplomaük çevrelerinde üzerinde durulan konulardan biri yeni Genel Sekreter'in NATO'ya yansıyan TürkYunan anlaşmazlıklan karşısında nasıl bir tutum takınacağı. NATO'nun gelenekselleşmiş politikası ittifakın iki müttefik arasındaki anlaşmazhkların dıjında kalınması yolunda. Lord Carrington'un bu politikayı sürdttrmekle birlikte karşılaştığı bazı "pratik" sorunlarda nasıl bir yönteme yöneleceği ve insiyaıifini ne şekilde kullanaca| ı uygulamada ortaya çıkacak. genel düşünceleri yakından Miniyor. İttifakın daha uyumlu bir hale getirilmesini amaçladıgını açıklamış bulunan Lord Carrington aynca NATO'nun biirokratik yapısını değiştirecek bazı idari reformlar yapmayı tasarlıvor. Lord Carrington'un ittifaka ilişkin MİMARLIĞA Y'ÖSELES JAPON DASSÇILAR ~ Los Angeles Sanat Şenliği, modern ve öncü sanat ürünlerine öncelik tanıyor. Şenliğe katılan bu tür topluluklardan biri de, Japon Sankaijuku Dansçıları. Japon dansçtlartn ilginç bir özelliği, öteki dansçılann müzikle kurdukları ilişkiyi mimarhkla kurmalan. Sankaijuku Dansçıları mimari yapılardan esinlenerek dans ediyorlar. Maraş'a yerleşme eylemini durdunın Denktaş, "Maraş 'a dokunan yok. Rutnlar her karış toprağı Maraş diye adlandırıyor. ABD hariciyesi ve BM Genel Sekreteri yanıltılmıştır" dedi. İZZET RIZA YALIN LEFKOŞE Kıbnsh Türklerin, Magosa'nın şimdiye kadar kapalı olan bir kesiminde yerleşmeye başladıklannı gösteren "kamtlar" edindiklerini belirten Amerika Dışişleri Bakanhğı, "Kıbnsh Tiirklerin Maraş'a girmelerinin Kıbrıs sonınuna bir çözıim bulunması olanaklanna katkıda bulunmayacağım" açıkladı. Kıbrıs Türk toplumuna Maraş'a yerleşmeme çağnsında bulunan Amerikan Dışişleri Bakanhğı Sözcusü Alan Ramberg. "Güvenlik Konseyi'nin* Barış Gücü'nün gorev süresinin uzatılması konusunu ele alraaya hazırlandığı bir sırada Kıbns Türk toplumu liderlerinden, bu eylemi sürdürmemelerini" istedi. Sorunla ilgili tüm taraflardan durumu güçleştirecek herhangi bir harekette bulunmamalarını isteyen Amerika Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Romberg. "BM Banş Gücü'nün 15 haziranda sona (Arkası 11. Sayfada) ABD< Kıbnsh Türkleri uyardı: Los Angeles OlimpiyaÜarı spor ile sanatı birleştiriyor Olimpiyatlarda 10 hafta sürecek sanat şenliği için yaklaşık 11 milyon dolarhk bir bütçe ayrıldı. 18 ülkeden 1500 sanaıçı, tiyatro, dans, müzik ve opera dallarında 400'den fazlagösterisunacak. Resim ve heykel sergileri, toplu Jilm gösterileri de cabası. Kültür Servisi 1984 Olimpiyat Oyunları önümüzdeki ağustos ayında ABD'nin Los Angeles kentinde başlayacak. Ama nasıl başlayacak? 1980 Moskova Olimpiyatları'nda ABD'nin başlattığı tutumu bu kez de Sovyetler Birliği benimseyince, sporseverler Los Angeles'da Romanya, Yugoslavya ve Çin Halk Cumhuriyeti dışında tüm sosyalist ülkelerin sporculannı izleme olanağından yoksun kaldı. Hiç kuşkusuz, 1980'de olduğu gibi, 1984'te de asıl üzücü olan, şu ya da bu ülkenin olimpiyatlara katılmaması değil, yeryüzünün tüm ülkelerinden en seçkin sporcuların boy ölçüştüğü bu soylu olayın gündelik politikamn elinde soysuzlaştınunası. Bundan yıllar önce, hem de Berlin'de şeref tribününü dolduran Hitler ve adamlarının önüne çıkıp insan aklı ve gövdesinin soyluluğunu kanıtlayan bir zenciden, 3esse Owens'den alınacak daha çok ders olsa gerek. Deneysel sıralar, sosyalist ülkelerin olimpiyatlara katılmaması kadar olmasa da önemli sayılması gereken bir başka olay daha gündemde. Birtakım hükümetler, "spora politika karıştıradursun", bir yandan da "spora sanat kanşıyor." Çünkü Los Angeles kenti, bu haftadan başlayarak olimpiyatlann sonuna kadar bir de görkemli sanat şölenine tanık olacak. Aslına bakılırsa, bir spor şöleniyle bir sanat şöleninin birarada gerçekleştirilmesi çok doğal sayılmalı. Nedeni açık: Sözgelimi, bir Nadia Comaneci'yi, bir TorwillDean çiftini, bir Socrates'i seyrederken, spor ile sanatı ne denli ayırabiliyoruz birbirinden? Onun için, olimpiyatlann yanı sıra düzenlenen bu sanat şenliğine "yakışır" diyenlerin sayısı hiç de az değil. Gerçekte, çağdaş olimpiyat oyunları'na bir sanat şenliğinin eşlik etmesi ilk kez olmuyor. 1976'da Montreal'de, 1980'de Moskova'da da denenmişti bu. Ama 1976'da Kanada resmi makamları örneğin Afrikalı dans topluluklarmın göğuslerinin açık olmasına karşı çıkmışlar; 1980'de ise Moskova'daki Sanat Şenliği yalnız Sovyet sanatçılann gösterileriyle sınırlı kalmıştı. Bu kez Los Angeles'da çok değişik ülkelerden seçkin sanat toplulukları yer alacak. Los Angeles Sanat Şenliği'nin ilginç bir özelliği de, öncelikle "deneysel" ve "avangard" sanat örneklerine ağırlık tanıması. agırlıkta sanat Öyle sanıyoruz ki, bu konu daha uzun süre tartışılacak. Tartışma, olimpiyatların sona ermesinden sonra da sürecek. Ama şu Ariane Mnouchkine'den Giorgio StrehlerV Amerikalı sanatseverlerin karşısına ilk kez çıkacak topluluklar arasında Londra Kraliyet Operası, Ariane Mnouchkine'in avangard tiyatro topluluğu Theatre du Soleil, Meksika'dan Teatro Taller Epico ve iki modern dans topluluğu, Japon Sankaijuku Dansçıları ve Federal Almanya'dan Pina Bausch Wuppertaler Tanztheater yer alıyor. Ingilizler'in ünlü Royal Shakespeare Company'si (Kraliyet Shakespeare Kumpanyası) klasik bir Shakespeare oyununun yanı sıra son dönemin en çok övgü toplayan yeni yapımlarından "Cyrano de Bergerac"ı da sahneleyecek. Los Angeleslılar Cyrano rolünde Derek Jacobi'yi izlemeye şimdiden hazırlar. Mnouchkine'in Theatre du Soleil topluluğu tüm tiyatro kuramlarım sarsmak istercesine Japon Kabuki tekniği ile İtalyan Commedia dell'arte tekniğini biraraya getirerek, Shakespeare'in "On tkinci Gece'*sini sunarken, Milano'dan Piccolo Teatro'yu getiren ünlü İtalyan sahne yönetmeni Giorgio Strehler de gene Shakespeare'in "Fırtına''sım sergileyecek. Şenlik içinde bir hafta da çağdaş müziğe ayrıldı. Tiyatroda olduğu gibi müzikte de ağırlık avangard ürünlerde, özellikle de elektronik müzik örneklerinde. YUMJS NADI ARMAGANI '84 FINALISTLERI Kim kimdir? Lord Carrington: Aristokrat geleneğin temsilcisi Lord Carrington, tngiltere'de aristokrat geleneğin önde gelen temsilcilerinden biri Babasımn Olümü üzerine Lordluk unvamnı aUesinin befinci lordu olarak kazandığında 19 yaşındaydı. Kraliyet Askeri Akademısi'nden mezun olduğunda kendisini tkinci Dünya Harbi'nin içinde, cephede buldu. Binbaşı rutbesiyle sayaşlan çıkan Lord Carrington ordudan ayrıldı ve 1946 yılında ailesinin çiftliğinin yonetimine geçti. Lord Carrington bu tarihten beri aynı zamanda aktif bir şekilde politikamn içinde. Son 40 yıl içinde bir dizi önemli siyasi mevkide bulunan Lord Car~ rington savaş sonrasında kurulan ilk muhafazakâr hükümette parlamenlo ile ilişkiterden sorumlu Tarım Bakanlığı 'na getirildiğinde henüz 32 yasmdaydı. Bakanhk gorevini, 1954 yılında Ingiltere'nın Avustralya'daki Yüksek Komiserliği görevine getirilmesi izledi. Üç yıl sonra Londra'ya döndüğünde kendisini Lordlar Kamarasınm Baskanlığı makamında bulacaku Bütün bu sure içinde Muhafazakâr Parti'nin önde gelen isimlerinden biri olarak sivrildi. 1970 yılında kurulan muhafazakâr Heath kabinesinde Savunma Bakanı otdu. Bir ara Enerji Bakanhğı da yaptı. Daha sonraki işfi hükümetleri döneminde Lord, muhalefetin etkin bir ismi olarak göze çarptı. Thatcher hükümeli kurulduğunda Dışişieri Bakanlığı'na getırildi. Bakanlığındaki başlıca başarıst olarak Rodezya sorununun çözüme kavuşturulmasında oynadığı rol gösterilir. Gelgelelim, Lord Carrington, Arjantin'in Falkland adalannı işgal etmesi üzerine kendisine yöneitilen eleş• tirileri bir onur meselesi yaparak istifa etti. Ekip çalısmastna önem veren Lord Carrington, Sovyetler'in Afganistan'ı işgalinin ertesinde 1980 yılında Türkiye'ye de gelmiş ve Türkiye'nin strateiik oneminı vurgulamıstı. LONDRA'dan MEKVIET ŞAKIR ^TJRDAKUL Uzayda bir telaş bir telaş İngiltere'de geçenlerde "Science" (Bilim) dergisi, uzay trafiğini inceleyen bir yazı yaymladı. Science dergisinde yer alan yazıda, özellikle haberleşme uyduları trafiğinde belirmek üzere olan sıkışıklığın 3. Dünya ülkeleri için taşıdığı tehlikelere dikkat çekiliyordu. Biz yerdekilerin çoğu, şöyie başımızı kaldınp gökyüzünün ucsuzunu bucaksızını düşlemeye, kavramaya çalışırken, uzayda trafik sıkışıklığı olabilecegi düşüncesine epey yabancılık çekebiliriz. Öyleyse gelin Science dergisinin yazısına birlikte göz atalım. Yerçekiminin etkisini sıfırda tutabilmek için, bir uydunun, oturtulduğu yörüngenin dünyadan uzaklığına göre bellj bir hızda dönmesi gerekiyor. O hızın altında hareket ederse yerçekiminin etkisine giriyor, daha hızlı hareket ederse yörüngesinden sapıyor. Çoğu uydu için en elverişli yörünge, yeryüzünden birkaç yüz kilometre yukandaki "alçak" yörünge... Bunların en gözde olanı da "kutuff' yörüngesi... Bu yörüngeye oturtulan bir uydu, her 40 dakikada bir Kuzey ve Güney Kutupları'nın üzerinden geçiyor. Bu arada aşağıdaki dünya da kendi ekseni üzerinde döndüğü için dünyayı bir portakal gibi düşünürsek uydu her seferinde portakalın bir başka dilimi üzerinden geçiyor. "Kutup" yörüngesi dünyanın yeraltı yerüstü zenginliklerini araştıran uydular için olduğu kadar, casus uydular için de biçilmiş kaftan... Bu uyduların dünyayla haberleşmeleriyse, ancak yerde haberleşecekleri noktanın üzerinden geçerken mümkün. Yani haberleşme olanağı, belli bir zaman dilimiyle sınırlı. 24 saatin 24'ünde haberleşebileceğiniz bir uydunun, yeryüzündeki belli bir nokta üzerinde nasıl durması gerekiyor. Peki bu nasıl sağlanacak? Uydu Ekvator üzerinde bir yörüngeye oturtulur ve dünya çevresindeki dönüşünü 24 saatte, yani dünyanın dönüşüyle aynı zamanda tamamlayabilirse hep aynı nokta üzerinde kalacak demektir. Bir dönüşünü 24 saatte tamamlayan bir uydunun yerçekimini sıfırda tutabilmesi içinse dünyadan 38.500 kilometre uzakta olması gerekiyor. Haberleşme uyduları için en elverişli yörünge işte, Ekvator üzerinde, 38500 kilometre uzaklıkta bulunan bu "Ekvator" yörüngesi... Yeryüzünün herhangi bir noktasından, havada adeta asılı duran bir uyduya televizyon ya da ses dalgası fırlatabiliyor, oradan yansıtarak dünyanın bir başka noktasına iletebiliyorsunuz. Ekvator yörüngesine oturtulan bir haberleşme uydusuyla, sadece bir ülkeye değil, koskoca bir kıtanın tümüne bile çok ucuza televizyon yayını yapmak mümkün. Ne var kL bu eşisiz özelliği nedeniyle Ekvator üzerine uydu yerleştirme yarışına kalkan ülkeler, Amerikalıların Challenger Uzay Dolmuşu ile Avrupalıların Arian Roketi önünde neredeyse kuyruğa giriyorlar. Bizlerse Türkiye'de, kan ter içinde, yer trafığini düzeltmeye çalışırken, sıkışan uzay trafiğinde yaya kalacağız galiba... İstanbul^da 3 ay sahnelenen oyun Izınir'de yasaklandı Katılnıa no: 331 İZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu Oyunculan'nın sahnelediği "Oğlum Çiçek Açtı" adlı oyunun gösterimi İzmir Valiliği tarafından yasaklandı. Ali Po>Tazoğlu, yürütmenin durdurulması istemiyle İzmir 1. İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Amerikalı oyun yazarları Ron Clark ile Sam Bobrick'in yazdığı, Müşfik Kenter'in sahneye koyduğu oyun, daha önce üç ay Istanbul'da, bir ay da Ankara'da sergilenmişti. "Oğlum Çiçek Açtı"nın İzmir'de gösterilmesinin yasaklandığı tebliğ edilen yazıda aynen şöyle deniliyor: "Eser Türk aile düzenini temelden sarsıcı, örf ve adetlerimize, toplumun ahlak anlayışına tamamen ters nitelikte görüldüğünden, sergilenmesi sakıncalı görüldüğü il makamının 28.5.1984 tarih ve 1771/162 sa'yılı onayları ile izin verilmedigi hususunu tebellüğ ettim." Yürütmenin durdurulması istemiyle dava açan Ali Poyrazoflu, yasaklama kararını ve gerekçesini anlamalarının olanaksız olduğunu belirtti HİTİT AMTI OLAYI "Anadolu kültürü Cihat Baban: Söyleyin Anadolu Medeniyeıleri Müzesini de kaldırsmlar. Rtffct Danışman: Vaktiyle ona Bakanhk olarak itiraz etmiştik. Tevfik Koraltan: Böyle bir olay var ım? ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Belediyesi'nde ANAP'Iı üyelerin Hitit Anıtı'nı kaldırma karanna karşı tepkiler sürüyor. Bu arada Ankara Belediyesi'nde 197377 yılları arasında başkan yardımcılığı görevinde bulunan Murtaza Yılmaz, Sahir Koçak ve trol Isısağ, ortak bir açıklama yaparak, "Geçmişin kültürüne karşı olanlar, çağdaş kültürümüzu asla kavrayamaz" dediler. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Devrimlerin başkenli Ankara'mızın pek çuk kentsel sorunları vardır. Ankara halkı bu sorunların çözümlenmesi için büyük beklentiler içehsindedir, llalkımı/. belctliyenin kj/ına ve küreklerinin. yol açılması ve kanal yaptlmaM çibi işlerde kulla yıkılamaz" bugunünü yaşayan insanlar için ayıp oluyor. Daha önceki bir koalisyonda heykellerin tümünün kaldınlması istenmişti. Buna o donemin valisi de uyuyordu. Karann alınmasında payı olan Keçiören Belediye Başkam'mn ismini oradan hatırlarız. Bunların tümü eski bir partiııin doğnıltusunda alııtan kararlardır. Nereüın akıl. lanna geldiği malum." RIFKI OANIŞMAN: (ESKİ KÜLTÜR BAKANI) "Aslında şu an siyasetin kenarındayız. Bir sey sövlevemeviz. fArkası II. Sayfada) nılmasını istemektedir. Belediye araç ve gereçlerini bugün iş bitirici olduğunu ileri sürenler, yapmak için değil, yıkmak için kullanmaktadırlar. Ankara halkı Anadolu'dan gelmiş tüm uygarlıklarınbekçisidir." Bu araJa "tumnuriyet" niuhabirine, "Hitit Anıtı" üzerinde y^rüş belirtenler şunları sö..».Ji: CİHAT BABAN: (LJLUSU HÜKÜMETlNtN İLK KÜLTÜR BAKANI) "Benim adıma söyleyin. Aıijdolu Medeniyetleri Müzesi'ni de kaldırsınlar. Bu kadar ilkel bir karar, Cumhuriyet dönerainin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle