Katalog

CUMHURİYET/A. KÜLTÜR YAŞAM 22 ŞUBAT TELEVIZYON 19.00 TV Okulu 19.30 Gençler İçin Müzik (Renkli) 19.50 20.20 20.30 21.00 21.10 21.15 22.05 22.35 23.20 23.30 Bilim ve Teknik Uykudan Önce (Renkli) Haberler Hava Durumu Minik Bale Babasının Oğlu Haber Program Engelbert Humperdinck Konseri (Renkli) Haberler Açık Oğretim HegeFin deyişiyle "akhn qyunu"mu? Federal Almanya İçişleri Bakanı Friedrich Zimmermann, bir süredir "entellektücl" filıncilere savas açnıış bulunuvor. Bu konuyıı ilginç yönleriyle ele alan Marlin Wagner, bundan sonra zaınan zaman sayfalarımızda yazılarınt okuyacağınız bir Alman aydını. MARTIN VVAGNER Federal Almanya'da bir bakan, devlet desteği bekleyen bir filmi geri çevirdi; neden olarak da, halk çoğunluğunun filmi itici bulacağından ve ünlü filmcinin bu yapıtının devletçe desteklenmesine karşı çıkacağından kesinkes emin olduğunu ileri sürdü. Yani bakan. sözkonusu filmciye daha önce vaat edilmiş olan parayı vermeye yanaşmadı. Yeri gelmişken anımsatalım; Film yasaklanmış değil! Federal Almanya'da yürürlükte olan yasalar uyannca bunu yapamaz. Bakanın yaptığı filmcinin işini biraz bozmak, o kadar. Ama yetmez mi? di ne cok insana yönelmesi gerekecekti! Tüm TV seyircilerine, futbol tutkunlarına, jogging yanlılarına, sigara düşmanlanna, satranc merakhlarına, siyasi partilerin yandaşlarına. bu partilerin gençlik örgütlerine (ki aynı baş harflerin altında birleştikleri halde. siyasi anababalarıyla hiç de aynı siyasi görüşlert paylaşmazlar). Sayın bakanın, şişinerek sözettiği çoğunluğu bir araya getirmek için göstermesi gereken çabaları düşünüyorum da, içimi bir acıma duygusu kaplıyor. Peki, çağdaş toplumlarda adlarına yasaklar konan, yasalar çıkanlan, izlenen (keske bu kadarla olsa!) ve filmlerine vaat edilen paralar ödenmeyen şu efsaneleşmiş çoğunluklar kim, ne? İnsanın aklına ister istemez böyle bir soru takılıyor. Biraz daha dikkatle bakıldığında, ikide bir çoğunluk diye sunulanlann gerçekte azınlığın da azınhğı olduğu görulecektir. Tüm topluma, işte bu azınlıklar adına neyin iyi, neyin adil, neyin güzel olduğunu ya da olması gerektiği kabul ettirilmek istenmektedir. Ben filmi görmedim. Kimbilir, belki de hiç hoşuma gitmeyecektir. Ama, bundan dolayı, sayın bakanın sözünde durmamasını hoş görmek aklımın ucundan bile geçmez. Bu arada Almanyadan aldığım haberler beni kıs kıs güldürüyor: Aslında hiç de geniş seyirci yığınlarını hedeflemeyen bir film yönetmeni avangard (ne demekse), yani insanhğın yerinde saymamasını borçlu olduğu şu azınhktan şimdi Almanya'nın kıyıbucak her kentinde gişe rekorları kırıyormuş; sinemaların önünde upuzun kuyruklar oluşmaktaymış. Zerrece kuşkunuz olmasın, sayın bakanın yardım ve destekleri olmaksızın bu sonuç elde edilemezdi. Uzun sözün kısası, çok tutucu sayın bakan, aman kültür değerlerimi zi koruyayım derken bu değerlerı tartışan kanımızca, en az bunları korumak kadar önemlidir bir yaklaşımın propagandasını üstlenmemiş mi! Hegel'in deyişiyle "aklın oyunu" mu dersiniz? En azından, iktidann sanatı küçumsemeM ve bunun doğurabileceği sonuçlar konusunda minik bir ders. Ya da, haddini bilmezliğin zararları. 9 YAŞINDA BAŞLADI Mözisyen bir anrıe ve babanın çocuğu olan Devy Eriih, hiçbir efitinı görmeden 9 yaşındayken Romanya'da keraan çalmaya başladı. (Fotoğraf: UöUR GÜNYÜZ) Ozetle Ziihul Kösefar sergisi Zuhal Köseler (Karaçengel) resim sergisi 27şubat günü Tanak Sanat Galerisi'nde açılıyor. Sergi 14 mart gününe kadar surecek. DGSA Ah Avni Çelebi atö'lyesinden l9S9'da mezun olan Zuhal Koseter, yurt içinde 17 kişisel sergi açtı, Fransa ve İtalya 'da karma sergilere katıldı. Sanatçı halen İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda görevli. İngiliz Oscar ödüüeri Programda, Doç. Dr. Barlas Tolan: Davrantş Büimlerine Giriş (Toplumsal Kümeler îçinde Birey) dersini veriyor. 00.00 Kapanış İZLEYİCİ GÖZÜYLE TV'de dost kayırmaktan vazgeçelim "Konularda Tiirk Şiiri" saati ne yaak ki, yine istenüeni vermiyor. Necdet EvliyagU'irt sunduğu bıktıncı programlardan sonra, bu yenisindedaha kolıcı, daha güzelşürler sunulacağını ummustuk. Ama politikasındaki hizipçilik anlaşılan şiirimize de sinmiş ki, TV'ye hangi ekip gelirse "Şiir Saati" değil de "Dost Saati" düzenliyor... Şiir elbette tek başma bir siyasal mesaj değildir. önce kendisi varsa, kendi varlığını hissettiriyorsa ayaktadır. Şiir değeri varsa etkili olur. Verdiği mesaja değil, şiirin kendisine bakılır. Bu açıdan, TV programlarmda sergilenen şiirlerin çoğu yetersiz, şairlerin büyük bölümünün de belli bir çizgiyi aşmamıs kişiler olduğu kolayca anlaşılıyor. Folklor malzemesi olmaktan öte hiçbir değer taşımayan, basit bir halk ozanını bile aşamayan deyişlerin TV'de "Konularla Tiirk Şiiri" programına alınması Tiirk toplumuna saygısızlıktır. Artık belli bir düzeyin üzerine çıkalım, şiir programlan düzenleyeceksek en güzellerini, en ölümsüzlerini seçelim, TV ekranmda eş dost kayırmaktan vazgeçelim. ERCCMEST SONER/ANKARA Devy Erlih yeniden Istanbullda FtLİZ ALİ 18 şubat 1984 cumarte<>i olağan IDSO konseri / Şef ve Solisı: Dev> Erlih ve Ynsuf Gükr Aksoz (keman) / Başkemancı: Cemil Özdogan Program: J. S. Bach: "lki Keman tçİH Re Minör Konçerio". Andre Jolivel (1905 1974): " U s Amants Ma)>nifiques". "I,ull>nin Temalan Üzerine Çeşillenıcler". Pyoir U>iç Ça>kovski: "Re Majör Op. 35 Keman Konfertosa". Kemancı Dcv) Erlih, İslanbul'un yabancısı değil. llk kez 1947 yılında 19 yasında Turkiye'ye gelen Dev\ Erlih, o zamanlar çiçeği burnunda. gencecik, ilk konser turnesinin heyecanını yasayan bir kemancıymış. 1945'te gırdiği Paris Konservatuvan'nı, aynı yıl, yani 17 yasında birincilik ödulüyle bitirmiş. Devy Erlih. kendisini anlaıırken, "Ben. çekirdekten yetisme kemancıyım," diyor. Aslen Romanyalı olan babası aile ile birlikıe Paris'e yerlestikıen sonra kurduğu Romen orkesırasıyla ekmek parasını doğrultmaya çalışırken, kuçük Devy'nin de aile bütçesine muzikle katkıda bulunması son derece doğal görülmekteymiş. llk keman derslerini pan flüt, cimbalom ve keman çalan babasından almış. 9 yaşmda babasının orkestrasında çalmaya başla>an sanatçı, konser\aıu\ar eğılimı görmeden pratik bilgiler ve yeıenekle harıkalar yaraıan bir halk müzisyeni olarak yetişınekteyken savaş patlamış. Savaşla birlikıe orkeslranın durumu da sarsılınca. babası oğluna. "Bari konservalu>»n giı de su kemanı doğru duriısl öğren." dcmiş. Naziler, Fransa'da da Musevileri toplama karr.planna göndermeye başladıklannda canını kurtarmak zorunda olan De>> Erlihin konservaluvar eğitimi de yarıda kalmış. Savaş sonuna kadar dağda, bayırda. kırlarda saklandığını söyleyen sanatçı, savaş sonunda anne ve babasına kavuşmasının bir mucize olduğunu vurguluyor. 1945'ten sonra sansı açılan Kriih. George Knesco. Jacques Thibaud ve Pabio Casalsgibi buyuk sanalçılarla çalışma olanağı bulmus ve 1955"te Paris'te Uluslararası Margnenle LongJ»cxues ThibaiMİ yarışmasında büyük ödülu alarak parlak bir kariyere doğru ilk adımını atmış. Dev> Eriih'in doğuştan kemancı olduğu, kendi deyımiyle cekirdekten yetisliği hiç kuşku gölürmez. Müzik anlayışı. daha doğrusu yorum anlayısı konusunda ben biraz kararsızım. Yani yorum anlayışı tanışılabilir. (Yorum anlayışı üzerine konuşup, tartısılabilecek bir sanatçı dinleyebildik, ne mutlu.) Erlih, sözcüğun lam anlamıyla bir "exlrovef1" yani bedeninden uıanmayan, duygulannı olanca çıpbklığıyla açığa v urmaktan kaçınmayan o rahat insanlardan. Utana sıkıla, ıstırap çekercesine muzik yapanlardan değil kısaca. Dışa dönük kişilipi özellikle Çaykovski yorumunda belirginlesen brlih, çoğumuzun alışkın olduğu, hatta kiminin tercih ettiği soğukkanlı, duygulannı çok açığa vurmayan, akademik, geleneksel yorumun kıyısından bilegeçmiyor. Isıer beğenelim, ister beğenmeyelim, son derece canlı, değişken, delice ama coşkulu bir Çaykovski dinledik sanatçıdan. Hele son bolümdeki Rus Halk dansını IUmuvle yoresel, kaba saba bir köylü gibi duyup. aynı içienlıkk ve keyifle aktarması. belki alışkın olmadığımız ama kanımızı canlandıran yeni bir vorumdu. Konserın en ilginç yönü Devy Eriih'in ve orkeslramızın baskemancılanndan Yusuf Güler Aksöz'un, hem solist hem de şef olarak işbölumü yapmalanydı. "Çaykovski Konçerto"da Devy Eılih'e eşlik eden AkSÖÎ, sanınm pek az şefin izleyebileceği tetnpo değişikliklerini buvük bir beceriylegerçekleştirdi. Dev> Eriih, konserden sonra, "Hiç bir $efle bu kadar rahat çalmaınıştıın" diyerek Aksrö'ün orkestrayla desıeğinin önemini vurguladı. Konserin ilk bölümunde Aksoz ve Eriih'in birlikıe çaldıkları "Bach lki Keman Koncertosn"nda ise Devy Erlih, sonradan Çaykoviki'de tanık olacağımız "schmalı" ( l | duşgusunu hiç açığa çıkarmadan, gayeı duz, koşeli, az vibraıolu bir Bach çaldı. Yusuf C Aksoz ise Bach'ı daha yumuşak bir anlayışla ele alıyordu. Birbirine çok benzemeyen iki kişilik ya da yorum anlayışı, yine de birlikte uyumlu seslerden oluşan bir dünya yaratmayı başardı. Konseri dinleyen kemancıların çoğu Devy Eriih'in kemanına gıpta etmişler, "Ah, şöyle bir kemanım olsa" demişlerdir herhalde. Bu gür sesli keman, 1727 yapısı bir Guarnierius del Jesu idi. Insan ister istemez iyi bir kemanın, iyi bir piyanonun nelere kadir olduğunu düşunüyor ve hep bu gibi eksikliklerle mesleği surdurmeye çalışanlann düş kırıklığına çare bulamamanın ezikliğini taşıyor. Son söz olarak; şefiiği sadece zaman zaman, keyifle ve çok ciddiye almadan yaptığını söyleyen Eriih. asıl sevgilisinin keman olduğunu. kendini bildi bileli onsuz bir gün bile geçirmediğini, kemancı olarak yaşayıp, kemancı olarak ölmenin dışmda başka bir isteği olmadığını söyluyor. (t) Schmalz: "Yiddish" (Doğu Avrupolı Museviler) çok kuitandıktan ve kendi kışitik özelliklenni lammlayan bir sözcük. Aşırı duygusal lık, uzunluyu de sevina de abartmak anhmlanm lasır. İngiliz Sinema ve TV Sanatçıları Derneği, 1983 ytlının en iyi filmi ödülüne "Tootsie", "Heat and Dust", "Local Hero" ve "Educating Rita" filmlerini aday gösterdi. En iyi erkek oyuncu adayları arasında ' 'Heai and Dust"daki rolüyle Burt Lancasıer ve "Tootside"deki oyunuyla Jessica Lange yer alıyor. Oscar ödülleri 25 mart günü dağıtılacak. RADYO TRTI 05.00 Açılış program ve kısa haberler 05.05 Ezgi kervanı. 05.30 Solistlerden birer şarkı. 06.00 Köye haberler. 06.10 Bölgesel yayın. 06.30 Günaydın. 07.30 Haberler. 01.46 Günün içinden. 10.00 Arkası yarın. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Okul radyosu. 11.55 Hafif müzik. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 öğle üzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Hafîf müzik. 15.00 Kısa haberler. 15.05 ögleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Okul radyosu. 16.55 Hafîf müzik. 17.00 Olaylarm içinden. 17.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 11.15 Haftanın çocuk sarkısı. 18.20 Fasıl. 18.50 Hafıf müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler. 19.30 Yurttan sesler. 20.00 Köyümuz köylumüz. 20.20 Bestekâr ses sanatçılan. 20.40 Tttrkçe sözlü hafif müzik. 21.00 Kısa haberler. 21.02 Radyo tiyatrosu.22.00 Türküler. 22.20 Küçük konser. 22.40 Şarkılar. 23.0O01.00TRT2 ileortak yayın. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yarısı. •7.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07.30 Haberler 07.40 Türkuler ve oyun havalan 08.00 Sabah için müzik. 09.00 Şarkılar. 09.15 Türk el sanatları. 09.30 Sabah konseri 10.00 Şarkılar. 10.20 Türkuler. 10.40 Kadın ve çevresi. Hem de çoğunluk adına. Hangi çoğunluğun adına? Katolik çoğunluğun mu acaba? Çünkü bakan Katolik. Zaten Protestan bir sinema kurulunun aynı filmi değer bularak ödüllendirmiş olmasını da başka turlü açıklayamayız. Demek ki sayın bakan. Ulkedeki Hıristiyan nüfusun FVotestan kesimi adına konuşmuş değil. Oysa kendisi aslında ülke yurttaşlarının hepsinin bakanıdır. Acaba başka dinlerden olanlar, Yahudiler, Müslümanlar ya da dinsizler adına da konuştuğunu savunabilir mi? Hiç sanmam. Gerçi bu gruplardan ses yüksel11.00 Kadınlar topluluğu. 11.30 memiştir, ama gene de sanmam. Türkçe sözlü hafıf müzik. 11.45 Bakanın bu davranışına pek çok Türkuler. 12.00 Şarkılar. 12.20 Pi kişi karşı çıktı: Gazeteciler, huyano sololan. 12.45 Türkuler. 13.00 kukçular, hekimler, yazarlar, ev Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 kadınlan ve doğal olarak filmciTürküler. 13.45 Şarkılar. 14.00 Bir ler. Ama bu kişiler gerçek ya da albüm. 14J0 Yabana dil ögrenelim. 15.30 Oda müzigi. 16.00 Şarkılar. düşsel bir çoğunluk adına konuş16.20 Arkası yann. 16.40 Türküler. tuklannı ileri sürmediler. Buna 17.00 OJaylann içinden. 17 J0 Çeşhli karşılık pekçok kişi, makaleler sololar. 18.00 Erzurum radyosu yazarak, gruplar oluşturup bir Türk halk müzigi topluluğu. 18.30 araya gelerek ya da gazetelere 2000 yılına doğru bilim ve teknolo okur mektupları göndererek hoşji. 18.50 Çocuklar sarkı söylüyor. 19.00 Haberler. 19.30 Fasıl. 20.00 nutsuzluklannı dile getirdiler. Hafıf müzik. 20.15 Türküler. 20.30 O halde, sayın bakanın dayanYabancı dil ögrenelim. 21.30 Şarkı dığını sandığı çoğunluk pek de lar. 21.45 Koro dağarı. 22.15 Ba|lama takımı. 22.30 Bir roman / Bir ahım şahım bir şeye benzemiyor. yazardan hikâyeler. 22.45 Hafıf mü En azından bakan böyle bir çoğunluk olup olmadığını araştırzik. 23.0001.00 TRTI ile ortak mı$ değildir. yayın. 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güne başlarken. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Türkçe haberler. 09.03 Barok muzik. 09.30 Oda müzigi. 10.00 Hafıf müzik dunyasından. 11.00 Ogleye doğru. 12.00 Haberler. 12.12 Diskotegimizden. 13.00 Konser saati. 14.30 Klâsik Turk müzigi korosu. 15.00 Müzikli dakikalar. 16.00 Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Haftanın topluluğu. 19.00 Haberler. 19.12 Bir konser. 20.45 Hafıf müzik. 21.00 Yeni tını yeni müzik. 21.45 Türk halk müzığınden seçmeler. 22.00 Haberler. 22.12 Gecenin getirdikteri. 23.00 Çarşamba konseri. 24.00 Gece ve müzik. 01.00 Program ve kapanış. Kadıköy Deneme SahnesVnde iki oyun Kadıköy Halk Eğitimi Merkezi'nde kurulan Deneme Sahnesi, Aziz Sesin 'in ikiyapttım sahneliyor. "Karagözun Antrenörlüğü" adlı oyunu Yalçın fleri, "Sen Gara Değilsin" adlı oyunu ise Haluk Toksöz yönetiyor. Her iki oyunun da dekor ve kostümlerini Hakan Derman hazırlıyor. İsuiçre'de Türk çizerlerden bir kesit Isviçre'de Zürih kentinde öğrenim gören Türk ö'ğrenciler, ulkemiz çizerlerinin yapıtlarından oluşan bir karikatür sergisi açacaklar. "Çağdaş Türk Kahkatürıinden Bir Kesit'' adını tasıyan sergide Ati Ulvi, Atilla Özer, Beytullah Heper, Erdoğan Bozok, Ferruh Doğan, Fuaı KırcaIt, Haslet Soyoz, İsmail Biret, tsmail Gulgeç, Metin Gurel, Musa Kart, Nehar Tubtek, Turhan Setçuk, Tan Oral, Oğuz Aral, Raşit Yakalı, Sait Munzur, Sarkis Paçacı, Semıh Balaoğlu ve Semih Poroy'un yapıtları yer alacak. TRT III Hele bir araştırmaya gırışsey TTYÂTROGOSTERI İstanbul Devlet Opera ve Balesi G. Verdi 528 66 29 522 89 97 İstanbul Devlet Opera ve Balesi LA B^YADERE Ml* 1 I H. KorMkov OSTLAR TİYATROSU 1448137 BRECHT ai poyrazoQ|jtiyatrosu kenter tıyatrosu nda v.«35m KENT OYUNCULAR1 Kenter Tıyatrosu Harbiye 146 35 89 TRT II ATTILA Opera, prolog ve 3 perde 25 şubat cumartesi saat 20.00 28 şubat salı taat 20.00 Orkestra $efl: Ortovto Zııno Sahneye Koyan: Josef Zehetgruber Koro Şefi: Gokçen Koray Oekor: S«za Altırtdağ Kostüm: Şanda Zıpçı Kareografi: Aysun Aslan Işık: Ertekin Kulan Sanatçılar: Attila Manizade Roberto Ferrari ACCIAtOU Melek Çeliktaş Meral Manizade Ender Arıman İlhami Uyanık suat Ankan • N«iat Pınazo^kı İstanbul Oevtet Opera ve Balesi Orfcestra ve Korosu Kozertmeiater: Süheyl Petekoğlu SEHRAZAT 21 şutat «»lı uM M00 G. Vvrdl ATTH.A oç*n 3 partf* Yöneten; Genca Erkal C tesiPazar: 15 0018 30 Çr Prş Cu 19 00 BULMACA TRAMVAYI Cuma 21.00C.tesi 14 30 ve 17 00 25 subat cumarta*! «M< 20.00 2» sutMt tak «••) 20.00 DEVEKUŞUKABARE BAST1KN ile BASTIENNE op*n 1 pard* C. H. «on W«tMr EBU HASAN opara 1 p p*rde p t 1S.30 26 *utMt puar T. JOCM* H. Schmhtt 8 •M» MÜŞFİK KENTER KORMAN ABAY Sophia resim koleksivonu Sophia Loren 'le kocası yapımcı Carlo Ponti'nin ev duvarları artık bombos. ttalyan hükümet yetkilileri, ünlü çiftin tablo koleksiyonuna el koyma kararı verdi. Bu karar uyannca da, Kültür Bakanhğı, çiftin sahip olduğu 230 kadar Picasso, Braque, Chirico, v.b. tablolann Bologna, Roma, Bari ve Caserta kentlerindeki müzelere dağıtılmasını kararlaştırdı. MUSRK KENTER FANTASTtK 2 pwd» I» sutMt çartamb* saat 18.30 GENEL İSTEK ÜZERİNE ORKESTRA SON 20 OYUN BakıritöT Clarence Darrow Pazar: 14.3017.00 Ercaa Yazgan Tlyatraso seamaaA. için Beyoğlu KUCÜK SAHNE DE ORTAÖVTUNCULAR 143 64 17144 43 27 Ttl: 14354M7M14MM414K351 ATATURK KULTUR MERKEZI ODA TIYATROSU İSTANBUL DEVLET TIYATROSU HARBIYE KONAKSİNEMASINDA fealtelefM 140 54 5 i Pazartesi hark hergün 22.00 Cumartesı Pazar 18.00 Yazan. Güldürü Ûretrm Mertezi FERHAN ŞENSOY'urr ŞAHLARI DA/ VURURLAB/^ SOLDAN SAĞA 1/Televizyon kameralannda kullanılan ve görüntüleri almaya yarayan lamba. 2/ Osmanlı donanmasında tümgenerale eş bir rutbe... Bromun simgesi. 3/ Bir uzunluk biriminin kısa yazıhşı... Ağır ritimli bir lspanyol dansı. 4/ Kuzey Afrika ülkelerinde kullanılan sarhoşluk verici toz... lki yüzü düzeltilmış tahta. 5/ Eski bir çalgı... Küçük tahta parçalanyla yapılan döseme. 6/ Yabancı... Eskiden Karagöz oynatan kahvelere verilen ad. 7/ Düşünce yazılanndan biri... Berilyumun simgesi. 8/ Havva'nın Batı dillerindeki adı... Kars yöresinde yaygın telli bir müzik aracı. 9/ Lesle besknen yırtıcı bir kuş. YUKAR1DAN AŞAGlYA 1/ Bir konunun butün yönlerini tek tek incelemek. 2/ Rudyard Kipling'in tanınmış bir romanı... Ek. 3/ Rey... Kriptonun simgesi... Sagır. 4/ SERAMAR SANAT GALERİSİ XVII. yttzyılda yasamış ünlü bir Divan şairi... Tantalın simgesi. 5/ Uzun süre İsveç Başbakanı olarak görev yapmış siyasetçi. 6/ tlkel bir su taşıtı... Dinsel inançlan olmayan. 7/ Bir ceşit kâğıt süslemeciliği... Bir cetvel türtı. 8/ Huni biciminde çukur yer... Temel, esas. 9/ Eraekçi. Persembe Cuma Oimartesı Pazar 18 30 18 30 21 00 15 30 18 30 15 30 '18 30 DÖKİÇİNİ RAHATLA 150. oyun btck uzcrine >on lki haftı YszeUi» K*uKİBinlr KMetak Muzıkaı komadt Bakırkby, khl Abla Çocuk Tiy«tro«u IdM Yazgan LİMON MEHMET BAYDUR YÛNETEN: MÛŞFİK KENTER SÇarPerC18 30 C tesi 15 00 AKIL MAKIL MuziKM çocuk oyunu Yazan: Nediın Do$an Yonelen: Ercan Yazgan Cumartnıpazar. 13.00'te Te4 S72 64 2S Maearistartda lslam sanatı Macaristan'ın kuzeyindeki Estergon kentinde bir lslam Sanatı Sergisi açıldı. Macaristan Kültür Bakanhğı Ömer Hayyam 'ın şiirlerinden bölümler sunulan sergide kukla figürlerinin goblen ve halı örneklerinin yer aldığım bildirdi. Budapeşte'de yasayan İranlı sanatçı Emil Amin Kazanlar tarafından düzenlenen sergide sanatçının çalısmaları da yer alıyor. (a.a.) Günduzleri sinema oynamaktadır SIBASELVILER Tel 1*4*6 75 DEVEKUSU KABARE TİYATROSU mnk: EskıEıııiı S«ansl*r. Sah perfcmbc cuma: 21.15 Çaf**mt>* cumartesı: 15.30 21.15 Pazar 1S.3O18.3O isUnbul Cad. Tapu Daircsi Sok. Bskırtöy Tel: 572 64 25 Akbank'tan Sevgili Çocuklara iU<bankÇoaıkTiyatıosu YizıpYöneten Munk Koreografı D«koı Koatum Sahne amır. L91İC HADI ÇAMAN 7 TEPE OYUNCULARI Kadıkov Halk Egıtım Mcrkeıı 336 12 00 tivatro atolve KENTER TİYATROSUNDA INDIRIMLI GENÇLİK OYUNLARI HER$EY SATILIK DEÜZTttlMÜ yxzaavytwteıı: Mactt %t •Adk: Sarytr ttam Son 4 ovun Ptea 15 18.00 Tel: 147 36 34 146 35 89 "Sıfır" ynrışma diizenliyvr "Sıfır" dergisi, ülkemizde grafik mizahı benimsetmek ve yaygınlaştırmak amaayla bir karikatür yarışması düzenliyor. Yarışmanm Seçici Kurulu rnhan Selçıık, Tan Oral, Tongııç Yaşar. Haslet Soyöz ve derginin Yönetmeni Sait Munzur'dan oluşuyor. ÖZÜR Dünkii bulmacanın çözümünü teknik bir aksakhk sonucu yann yayınlayacağız. Okuyucularımızdan özür dileriz. YALNIZLAR PARKI BABA İLE OĞUL 18 15 Salı 57 00 CarsambJÎ Perstmt» 21 00 18 00 *°">*S«n« I c 1 . Pazar 1S 00 is nn Cunayt T U R E L "Mnaldır. K*çan I Bahçelievler Basın Sitesi'nde daire 18.00'den sonra (520 97 03 / 56) SATILIK Erol Gunayduı Kerem Y>lmazer Gulen Andak Remıı Iren Demırcın Erbtl Çevıker Nukhet Gok Goksel Koıtay Zeynep Teau Ayla Âtlancan CuJ«n Andak F»na Ersoz FatOf Cunaydtn y4 Seüm Naşıt Yukset Cozen Ihsan Bıls«v Hayrettuı Arslan Suat Onen AQ1/*DEOİĞİN /\k>I\N£OtRKİ. S 2 ' ' 5 C'5 15 30 Prv <Mk şunu: I I 10 C ! m ' 3 00 Cumartem Plıar s u t 11 00 ZıncırUkuyu Hodn M*ydan Tıymtnvu ÖZGÜN BASKI SERGİSİ 22 Ştıbat22 Mart 1984 Iğnp Çıkmaa No. 2 Fenerbahçe CİHAT ÖZEGEMEN Resim Sergisi 926 $ubat Nıspetıye Cad 44 Etıler Tel 165 19 35 "SANAT GALERİSİ' lanak Tom »nd Jcrry ve Konulu Çocuk Fıtmleri H«r Cumartaai Emelc Sineması Sınema 74 Sureyya Sineması Suaaı Sineması Kent Stnem'as. &eyo§lu1stantKil Bakurkoy/Is!anbul Kadıkoy/lstanbul Uskuda: j\sx anbui Kızıltopıalt/Istanbul Akbaıık Çocuk Sirteması AkbankKaıagöeveKukla Bakırkoy Bulent Kayabaş Ercan Yazgan Tıyatrosu CumartesıPaur saat 1100 de Sunanlaı Taceddın Dıker Setahattın Efener HODRİ MEYDAN KÜLTÜR MERKEZİ Boğaziçi ödüileri Har Puar KADINCIKLAR Yazan: Tuncer Cücenoğlu Yöneten: Levent Kırca Kareografi: Sait Sökmen Müzik: Grup Gündoğarken Oyunculat: Levenl Kırca, Alev Sayın. Ece Orge. Melahat Özekit. Dursun Ali Sarıoğlu, Ferdi Akarnut. Mehmet Guney. Aydın Tolan, Yavuz Kumcay, Bur han Gökhan. $e<ik Avcı, Mustfa İncesu, Beyler Günay. Ca^şanıbaPersembeCuma 21.00 1983 TOBAV SİNEMATİYATRO İLANLARI HER GÜN BU KOŞEDE p Cıvar Akhank iubelenmim lemın edtİebthr Tel: 166 74 19 1 ÜKÖDÜLÜ Boğaziçi Dergisi tarafından konulan Bağaziçi Büyük Ödülü ile Basarı ödülierini kazananlar belli oldu. Kültür alanında Büyük ödül, tarihçi Profesör İbrahim Kafesoğlu'na verildi. Geçen yıl ölen Profesör Erol Güngör'ün de bir "Şükran Ödülü" ile anılaca»ı açıklandı. Folklor araştırrı.ılurı dalında hıkıet Değerli, eleneksel Türk el sanatları da•nda M.Zeki Kuşoğlu, karikatür dalında da Vehip Sinan ödüle de•r:er bulundıı.