Katalog

CUMHURİYET/10 SPOR 8 ARALIK 1984 LEVENT DONDURAN "Türk malı" antrenör Yerliyabancı teknik direktörlerin MiUi Tbkırn için önerisi S P O R D A DIYALOG ABDÜLKADÎR YÜCELMAN RAGIP TEKÎN 1943"te Trabzon'da doğdu. 1966'da İstanbul Öğretmen Okulu'ndan mezun oldu. Halen Istanbul'da Üsküdar Armağan Evler tlkokulu Müdürlüğünü yapan Ragıp Tekin, aynı zamanda Zeynep Kâmil Meslek Lisesi'nde Beden ve Sağlık dersi veriyor. İstanbul Atletizm Ajan Yardımalığı da yapan Tekin, Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin Spor Teknik Direktörlüğünü, 1. Ordu Karagücü Atletizm Takımının antrenörlüğü ile Milli Eğitim Müdürlüğü okullar atletizm organizasyonu uygulamaalık görevlerini de sürdürüyor. "Milli Takımın başına yerli teknik direklör getirilmeli..." Finlandiya ve ardından farklı Ingiltere yenilgilerinden sonra yeniden gündeme gelen Milli Futbol Takımımızın çalıştıncısı sorununa katkıda bulunabilmek amacıyla yaptığımız araştırmada bu sonuç ortaya çıktı. Geçmişte Milli Takım düzeyinde teknik direktörlük görevini üstlenmiş Türk antrenörler Ue çeşitli takımlarımızda görev yapan yabancı futbol adamlarıyla görüştuk. Teknik adamlann ortak kanısı futbol oyununda futbolcu antrenör diyaloğunun büyük önem taşıması. Doğal olarak da bu diyaloğu en iyi sağlayabilecek bir Türk antrenörünün görevi üstlenmesi. Konuya ilişkin yerli ve yabancı teknik adamlann görüşleri şöyle: ÖZKAN SÜMER Yabancılar ile aradaki dil ayrımının en büyük sorun olduğunu öne süren Sümer, Milli Takımımıza yerli teknik direktör geürilmesinin daha yararh olacağı görüşünde. Sümer'in sözleri şöyle: "Yabancılar Türkiye'yi yeterince tammıyor. En önetnlisi Sümer: Yabancılar Türkiye'yi yeterince tammıyor. Özyaztcı: Milli Takımı çahştıracak hoca kulüplerde görev almamalı. Özart: Antrenör futbolcu diyaloğunu yabancı sağlayamaz. Veseltnoviç: Milli Takıma damdan düşer gibi yabancı hoca getirilmez. kündiir. Kuluplerden federasyon başkanlığına kadar çagdaş futbol anlayışı içinde bir çalışmaya gidilirse 510 yıl sonra Avnıpalı gibi oynamaya başlanz. Aksi takdirde kim gelirse gelsin başan mümkiın değildir." COŞKUN ÖZARI MUİi Takımda daha once görev almış olan Özan da "yerli" diyenlerden. Özan'ya göre futbol oyununda antrenör futbolcu diyaloğu çok önemli. Bunu bir yabancının başarması ise olanaksız. Özan konuya ilişkin olarak, "Dünyanın pekçok ulkesinde milli takımlan o ulkenin antrenörleri çalışünrlar. Doğal olanı da budur" dedi. VESELİNOVİÇ Fenerbahçe'nin çalıştıncısı Yugoslav teknik adam da "Eğer yabancı düşünülürse uzun vaddi çalışma şansı tanınmalı" dedi. Ancak Veselinoviç de Türk antrenörünün daha yararlı olacağı görüşünde. Sözleri şöyle: "Damdan düşer gibi Milli Takıma yabancı antrenör getirmek olmaz. Türk çocugunu ve Türk futbolcusunu yakından tanıyan bir yerli antrenör gelmesi lazım." NEAGU Türk futbolu ve futbolcusu konusunda en fazla deneyim ve bilgiye sahip, yurdumuzda uzun süre görev yapmış olan Eskişehirspor'un çalıştıncısı Neagu da yerli antrenörün yararlı olacağı görüşünde. Neagu'nun sözleri ise şöyle: "Türkiye'debaşansızlıklarla ilk yıpratılan antrenörlerdir. Bir yıl görevde kalan, başarısız bir maçtan sonra görevden alınıyor. Böyle olunca yabancı çalıştıncının yaran hiç olmaz. Çünkü yabancı hoca bir yılda Türkiye'yi tanıyamaz. Bir Türk antrenorünu Milli Takımın başına tam yetkiyle ve Türk futbolunun gerçeginden hareket ederek kendisine uzun süre şans tanımakta büyük yarar var." Veselino .hancı olmaz. Türk futbolunu, Turk futbolcusunu, onun sonınlannı bilmiyorlar. Onlann konuştuklannı futboka, futbolcunun konuştuğunu yabancı antrenör anlamıyor. tletişim olmayınca yabancının yaran düşünülemez. Yerli antrenör Milli Takıma kesinlikle daha yarariı olur kanısmdayım." AHMET SUAT ÖZYAZICI "Yabancı hocalara karşı degilim" diyen özyazıcı, "Fakat..." dedi ve ekledi, "Milli Takımın başına kesinlikle yerli antrenör getirilmelidir. Yabancı Özyazıcı Yerli olmalı. teknik adam gelsin, yerli antrenörleri eğitsin. O zaman yabancıdan daha fazla yararlanabiliriz. Milli Takımımızın sorunu, dertlerinin çokluğudur. Bu dertleri yabancı antrenör nereden bilecek?" özyazıcı, Milli Takımın teslim edileceği teknik direktörun kuluplerde görev almasının da sakıncalı olduğuna değinerek, uygulanması gereken programı da şu sözlerle dile getirdi: "MUli Takımınuzın başanlı olabilmesi uzun vaddi bir çahşma ile miim Konugumuz beden eğitimi öğretmeni, atletizm antrenörü Ragıp Tekin: Atletizmde antrenör yok, hevesli çok Bugünkü konugumuz atletizmin tabamnda görev yapan, öğretmen Ragıp Tekin. Ragıp Hoca, giinünüzön büyük bir bolümü okul ile atletizm arasında gecvyor olmah. Böyle bir y asantı sizi mutlu ediyor olmalı. Kendimizi öylesine kaptırmışız ki atletizme, belki biliyorsunuz Asya Avrupa Maratonu'nda da tek kazaya uğrayan ben oldum. Evet, heJikopter kazasıydı degil mi? Evet, helikopter başımızm üzerine iyice yaklaşo, o sırada duvardan kopan bir tahta da başımda patladı. Hayatında hiç helikoptere binmediği halde, helikopter kazasına uğrayan da galiba bir ben olmalıyım. Atletizm potansiyeli ç o k büyük Siz atletizmin tabamnda yıllardan beri igne ile knyu kazar gibi didinen bir kişisiniz. Oysa atletizmdeki ilerlememiz de ortada. Size göre yeni yetişen kuşak atletizme karşı ilgi duyuyor mu? Şunu açık ve rahat söyleyeyim ki, atletizm potansiyeli düşünemeyeceğiniz kadar büyük. Diyebilirim ki, atletizm sevgisi korkunç derecede büyük. Ama eksik olan, bu sevginin bu potansiyelin iyi şekilde kanalize edilmesi; atletizmi bilen ve sevenlerin bu işe dört elle sanlması gerekir. Bugün atletizm, o dediginiz kimselerin elinde değil mi? Doğrusunu isterseniz bugün atletizm, atletizmi seven fakat atletizmden anlamayanların elinde. Şöyle diyeyim, bugün atletizm sahasında, atletlerin yanında olan kişilerin diplomalan yoktur. Antrenörüm diyenlerimiz acaba hangi kurstan, hangi yetkili kuruluştan diploma, sertifika almışlardır? Oysa atletizmi sevmek yeterli gibi gözükuyor, yanhştır bu. Sevgi her şey değildir, atletizm antrenörlüğü de öylesine kolay bir iş değildir. Minik atletlerin fiziksel, ruhsal ve bedensel yapısını gözlemleyebilecek kişilere ihtiyaç vardır. ker böyle bir kondisyon merkezi yapmak aklına mı gelmiyor, yoksa böyle bir parayı sokağa atmak mı samyorlar bilemiyorum tabii. Spor, çocugnn derslerini etkilemez Siz çocuklann arasındasınız. Bize gerek çocııklardan gerekse ailelerden gelen şikâyetleri söyleyebilir misiniz? Bizde, özellikle aileler arasında şu kanaat var; çocuğum spor yaparsa dersinden olur. Onun için okullann kapalı olduğu yaz aylarında spor yapsa daha iyi olur. Oysa bu yanhştır, benim atletizmde iyi dereceler yapmış çocuklanma bakıyorum, hepsinin noıları 9, 10. Eğer spor, normal süreler içinde planlanmışsa çocuk bu programa kendini uydurur ve hem spor yapmaya hem de derslerini çalışmaya özen gösterir. Çocuklanna spor yaptırtmayan ailelere soruyonım; çocuklan acaba okuldan çıkar çıkmaz ders mi çalışıyor. Çoğu sokakta oynuyor. Oysa sokakta geçireceği zamanı bir spor salonunda veya bir antrenör nezaretinde geçirse fena mı olur? Spor yapan çocuğun bir başka problemi de okuldaki diğer öğretmenler. Spor yapan öğrencilere, "Sen dün yanşa gittin, otur yerine, biiür.." diyen spor düşmanı öğretmenler var. Tabii bu bir anlayış meselesi bir noktada. Pazartesiden önce ne yazıkrsa hepsi yalan Futbol Federasyonu'nun basmdan gizlemeye çalıştığı toplantı yeri federasyon ile spor muhabirlerinin "hırsız polis" oyunundan sonra bulundu: Tarabya Oteli. HALİL ÖZER Futbol Federasyonu diin yine büyük bir gizlilik içindeydi. 80'lık tngiltere hezimetinden sonra, ikinci büyük toplantı için Istanbul'da bir araya gelen Futbol Federasyonu, toplantı yerini bütün basından gizli tutmaya çalıştı. Dün Babıali'nin spor muhabirleri ile federasyon kelimenin tam anlamıyla bir 'hırsız polis' oyunu oynadı. Fakat Futbol Federasyonu'nun toplantı yeri tüm çabalara karşın yine de bulundu. Tarabya Oteli... 1 Futbol Federasyonu basın sözcüsii açıkladı: Tüm kurul üyelerinin katıldığı ve Kemal Ulusu'nun başkanhk edeceği toplantının amac\ olaylı 22 maçın dosyasmı göruşmek, Milli Takımının başına getirilecek olan yabana veya yerli çalıştırıcıyı saptamak ve federasyonda son zamanlarda bulunan 'otorite' boşluğu idi. Tarabya Oteli'nin konferans salonunda toplanan Federasyon Kunılu sabahtan akşama kadar kapalı kapılar ardında konuştu. Toplantı yerinden ihtiyaçlarını gidermek için dışan çıkan kurul uyeleri kendilerini soru yağmuruna tutan gazetecilere 'sadece sohbet toplantısı' şekünde açıklamalar yapıyorlardı. Gazetecilerin gittıkçe sıkıştırmasından rahatsız olmaya başlayan toplantıya katılanlar 'sohbet'lerini yanda kesmek zorunda kaldılar. Ulusu soruna bir çözum bulması ve bazı açıklamalarda bulunması için basın sözcüsü Ersan Feray'ı dışarıya gönderdi. Futbol Federasyonu basın sözcüsü Ersan Feray ayak ustü yaptığı kısa basın toplantısına 'Pazartesiye kadar hiçbir gazeteye açıklama yapümayacak' diyerek başladı ve daha sonra şöyie devam etti: "tngiltere maçından sonra basın mensuplan yüzünden toplantımızı rahatça yapamamıştık. Bu nedenle ikinci toplantm Tarabya Oteli'ne alma ihtiyacını duyduk. Gündemdeki konular o kadar çok fazla ki üç günde ancak bitirebiliriz. Gönişeceğimiz ilk konu milli futbol takımımızın başına getirilecek olan çahştırıcı. Diger konu ise olaylı 22 maçın dosyalarının incelenraesi." Feray daha sonra basın mensuplarının ıstifa konusundaki sorulannı da, 'şu aşamada istifa söz konusu değil. Biz kamuoyuna karanlık gozüken konuları aydınlatmaya çalışıyoruz' şeklinde yanıtladı. Yatılı ögrenciler daha başanlı Yalnız aileler haksız da değil. Benim oğlum okuldan saat akşamın 5'inde çıkıyor, biraz dinlenip sonra derse başlıyor. Dersler yoğun. günler kısa, ne zaman spor yapsın bu çocuk? Ülkemiz koşullan içinde dersJe sporu birlikte yurutmek gerçekten zor. Siz buna katdmıyor musunuz? Doğrudur. Ama benim öğretmenlik yaptığım Zeynep Kâmil Sağhk Meslek Lisesi yatılı. Işte oradaki öğrencilerin böyle bir sorunu yok. Atletizmdeki başanlan da ondan oluyor. Her gün 1618 arası antrenman yapabiliyorlar, özel beslenebiliyorlar. Peki, ama yatılı okulda okumayan ögrencUer spor yapmasın mı? Bunun başka yolu yok mu? Beden egitimi ögretmenleri sorunu Bildigimiz kadarı ile atletizm antrenörleri genellıkle beden egitimi ögretmeni değil mi? Değil. Bu konuda beden eğitimi öğretmenlerini de eleştiriyorlar o diplomasız antrenorler. Oysa beden eğitimi öğretmenleri ile biraz daha ilgilenilse, kendilerine seminer verilse öylesine bir ordu yeüştirirler ki. Bugün federasyonlann görevlendirdiği antrenörlerin hıçbirisi beden öğretmeni değil. Bu sizce yanlış bir politika mı? Politakalannı bilemem, ama bir atletizm antrenörlük yönetmeliği mevcut değil. Yani bir atletizm antrenörü nasıl olunur, ne gibi şartlar gerekir. Ne gibi kurslardan geçmeleri gerekir gibi. Sahaya gittiğinizde bir takım adamlar çıkıyor karşımıza, "Ben antrenörüm" diyor. Oysa dediğim gibi ne diploması var ne sertifikası. Almış bir çocuğiı yanına, çalışmaya gelmiş, "Bu cocuğu ben yetiştirecegim, çünkü ailesi onu bana emanet etti" diyor. tyi ama o dediginiz kişi bir antrenorden çok, bir aile dostu olabilir bence. Peki bu gibi kişiler rahatlıkla sahalara girebüiyorlar mı? Bu kadar sahipsiz mi atletizm? 999 Galatasaray'ın sokak kavgası Polis arabasıyla giden Fatih 'e laf atan bir genç Ue Ahmet Ceyhan sokakta yumruk yumruğa kavga etti. Bunun üzerine olaya gencin arkadaşlan da katıhnca Raşit ve Levent de bu sokak dövüşüne girdiler. Spor Servisi Galatasaraylı futbolcular dün Beyoğlu'nu birbirine kattılar. Galatasaray Lisesi'nin kunıluş yüdönümü nedeniyle duzenlenen pilav gününe davet edilen Galatasaraylı futbolcular, lisenin önünde park etmek için yer ararlarken, noktada görevli bir trafik polisi ile kaptan Fatih Terim tartışmaya başladılar. Tartışmanın sertleşmeye başlaması üzerine bir ekip arabasına bindirilen kaptan Fatih karakola götürüldü. Bu sırada, yoldan geçen bir genç "Alın onu Uç gün içeride tutnn" diye bağınnca, çok sinirlenen Ahmet Ceyhan söz konusu genç ile yumruk yumruğa kavgaya girişti. Ahmet'in yumruklamaya başladığı arkadaşlannı yalnız bırakmak istemeyen beraberindeki gençler de kavgaya katıhnca Raşit ile Levent de bu sokak dövüşüne girdiler. Ancak kavga, pilav günü nedeniyle toplanan Galatasaraylı yöneticiler ve diğer Galatasarayluann yanı sıra çevredeki güvenlik görevlilerinin araya girmeleriyle daha fazla büyümeden yatıştınldı. Karakola götürülen kaptan Fatih ise, "park yasağı" bulunan yere park etmek suçundan 1500 lira trafik cezası ödedikten sonra serbest bırakıldı. • Atletlerin yanında bir bakıyorsunuz bir adam, "kimsiniz nesiniz, antrenör müsünüz, diplomanız var mı, sertifıkamz var mı?" diyorsunuz, hiç birisi yok "Peki o halde ne işin var burada" diyorsunuz, "Bu çocuğu ailesi bana emanet etti" diyor. Atletizmin bizde ilerlemesini mi istiyoruz, o halde okulkulüp ilişkisini sağlamamız gerekir % Ülkemiz koşulları içinde en uygun yol bu. Siz aynı zamanda Milli Eğitim Mödürlnğü'nde okullararası atletizm çalışmalarını duzenleyen kuruldasınız. Milii Eğitim'de bu konular tarüşılmıyor mu? Öğrenci sporculann sorunlan ele alınmıyor mu? Milli Eğitim Müdürlüğü bu konu üzerinde duruyor. Yani konuya çözüm getirmek için sürekli yazışmalaryapıhyorAnkara'yîa. Ama bence bunun bir çözüm yolu var, o da okul kulüp ilişkisidir. Bakın tstanbul'un büyük kulüpleri Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, îstanbulspor, Vefa gibi kulüpler kendi çevrelerindeki okullarla işbirliği halindedirler. Zaten dikkat edilirse kulüple işbirliği yapan okullar, okullarla işbirliği yapan kulupler hep başanlı oluyorlar. Çünkü malzeme yani sporcu okuldadır, tesis, antrenör ve çalışma ise kuluplerdedir. Atletizmi seven zora katlanacak Demek ki atletizmin altyapısında en büyük eksiklik antrenör. ikinci büyük eksiklik nedir? Biliyorsunuz salon sporları için bir top, bir fıle veya iki pota yeter. Atletizm oyle değildir. Örneğin kışın çahşmak için açıkhavaya çıkmak gerekir. Kros yapmak gerek. Kısın kros yapmak için de tabiatıyla doğa ile mücadele etmek gerekir. Bu mücadeleyi de her çocuk göze alamıyor, her aile çocugunu bu zora sokmuyor. Demek istediğim şudur; atletizmi seven bu zora girecek, bu mücadeleyi göze alacak. Bu atletizmin normal bir handikabı. Şu günlerde TSYD'nin kış çalışmaları için atletlerine açtığı bir kondisyon merkezi var, atletleri orada çalıştınyonız. Demek ki sizin tesis olarak ihtiyacınız da bu tip luş çalışmalan için gerekli olan kondisyon merkezleri. TSYD'nin bu kondisyon merkezi acaba kaça çıktı? TSYD, bunu örnek olarak yaptırdı, sanıyonım bugünkü maliyeti 2.5 milyondur. İstanbul'da büyük kulüpler var, koskoca bir Beden Terbiyesi var, bu kulüpler ve devlet neden böyle bir kondisyon merkezi yaptırmadı o halde. TSYD bunu yaptırdıktan sonra devlet niye bunun gibi birkaç tane yaptırmasın, buna gücii yok mu? Olmaz olur mu, ama dediğim gibi bu başka şey. Yani demek bunu yaptyor da devlet bunu yapmıyorsa bu atletizm ve spor adına utanç verici bir şey değil mi? Kulüpler bir araya gelip toplu antrenman yapsalar, belki bu da olur. Ama kulüpler bir araya gelmiyor. Kuluplerin de teker te KIYASIYA MÜCADELE Okullararası atlerıznı )anşlannın ilk gununde atletler dondurucu soğuğa karşın kıyasıya mücadele ettiler. (Fotoğraf: KEMAL DEMIRKANL1) 7200 öğrenci koştu Spor Servisi Okullararası atletizm yanşmalan dün başladı. tlk gün iki grup halinde yapılan yanşmalara katılan toplam 2700 atlet dondunıcu soğuğa karşın kıyasıya mücadele etti. 5000 metTe genç erkekler yanşmasında Kartal Ticaret Lisesi öğrencilerinden olan Haydar Doğan 120 atlet arasında yarışı farklı bir biçimde önde bitirdi. Organizasyon son derece mükemmeldi. Eksik olan hiçbir şey yoktu. Önceki gün istifa eden ajan Selahattin Yıldız'ın yerine uzun süredir ajan yardımcısı olarak görev yapan Ragıp Tekin'in getirileceği genel müdür tarafından açıklandı. Dünkü yarışmalar sonrasında alman sonuçlar ve fınale kalan okullar şöyle: Birinci grup: Atletizm yapmak isteyen bize gelsin Peki, kulüplerle ilişki kurmayan okullarda okuyan öğrencilerin ne günahı var? Spor yapmak istiyor. ama spor yapacak yer yok? Siz bu gibi çocuklara ne öğüt verirsiniz? Atletizm ajanlığımn bir projesi var, 19 ilçede monitörlük kuruldu. Bu ilçelerdeki ilgiUlere başvuran her öğrenci atletizm yapma imkânı bulacak. Başka başvuracağı bir yer var mı? 1970 doğumlulardan başlamak üzere daha küçükler için TSYD'nin kapıları atletizm yapmak isteyen her çocuğa açık. Bize başvuran ailelere biz yardımcı olmaya çalışıyoruz. Voleybolun Değeri MEHMET BENGÜ Volevbola önem veren kulüplerın yöneticileri, uluslararası kuruluşlarda görevli ünlü voleybol adamları, antrenörler, hakemler, gazeteciler, bu spora gönül vermiş kışıler bir araya gelerek, içeride dışarıda en önemli rnaçların oynanmakta olduğu şu günlerde, yenı federasyonun bir turlü kurulamamasından doğan aksaklıklan konuştular, dertleştiler, yetkilı kişılere başvurmaya, herhangı bir zorluk varsa aşılmasına yardımcı olmaya karar verdıler. Yapılan konuşmalar genellıkle uygulamaya yönelik çözümlerle ikjıliydi. Tuttuğunu koparan, çalışkan bir federasyon başkanı, iyi seçilmiş üyeler, ışten anlayan, görevine bağlı bir sekreterlik kadrosuydu özlenen Gençliğınde voleybol oynamtş, ünlü oyuncular, antrenörler, yöneticiler olarak büyük başanlara ulaşmış bu kişıler, sevdikleri sporun da ötekı sporlar arasında iyi bir yer alabılmesınden, spor örgütünde, basında, TRT'de, hıç değilse basketbolun yarısı kadar önemsenmesınden öte bir şey istemıyorlardı. Şaşılacak bir alçak gönullülük .. Ben voleybolun ıçinden gelen bir ınsan değılim. Kaderın itişiyle bağlanmadım bu spora. Secerek geldim. İnsan ılişkileri bakımından haylı geri. uyumsuz bir çevreyı toplumsal etkinlıklerle yumuşatmaya çalışan bir grup aydın ınsana katılarak, yıllarca, küçük çocuklara futbol öğrettikten. onları futbol yoluyla, uyumlu, kendıne güvenen, dürüst ınsanlar olarak yetiştırmeye çaba gösterdikten sonra, uygulama sürecınde gördüklerımı, yaşadıklarımı değerlendırerek, arayarak, eğitsel kaygılarla geldim. Hiçbir spora karşı degilım. Her spor, gönül vermiş olanlarına göre "en iyi" spordur. Karşılaştırmalar yaparak kımseyı üzmek ıstemıyorum Ama gerçek gönlümuze göre olmasa da gerçektır. Oyuncu, ızleyici, çalıştırıcılıkla futbola uzun yıllar verdikten sonra, oturup sporlar üzerınde duşününce şu kanıya varmıştım. Çağdaş dünyanın, ınsan kışıliğınde öne çıkmasını özledığı nitelikleri topluca gelıştiren tek spor voleyboldur. Şıddete kesınlikte kapalı olan, beceriye, zekâya büyük oranda yer veren, öte yandan (Arkası 11. Sayfada) 6 boksörümüz finalde SOFY A (Cumhuriyet) Bulgaristan'ın Vidin kentinde yapılan Balkan Gençler Boks Şampiyonasının ikinci günunde boksörlerimiz yaptıkları 6 karşılaşmadan 4'unü kazandı. İkinci günde tek mağlubiyeti alan Nihat Kılcı bronz madalyada kalırken, 54'de Cemal Öner (Bulgar), 60'da Ömer Demir (Yugoslav), 63.5'de Ali Çıtak (Yunanh) ve 67'de Kadir Aydın (Yunanlı) rakiplerini yenerek finale yükseldiler. Böylece yarın yapılacak olan fınal müsabakalarında 6 boksörümüz mücadele edecek Yıldız kızlar: 1500 metre: 1Melis Yenisey (Ozel Kalanuş), 2Zehra Şeker (Hüseyin Rahmi Gürpınar), 3 Saliha Nak (Erenköy). Genç kızlar 3000 metre: 1Özlem Vanş (Yalova), 2 Naşide Durukan (Zeynep Kamil Sağlık), 3 Tülay Korkmaz (Orhan Gazi).Genç erkekler 5000metre: 1 Haydar Doğan (Kartal Ticaret), 2 Abdullah Adıgüzel (Kartal Ticaret), 3 Yüksel Kocakuş (Kartal Ticaret). Finale kalan okullar: Genç erkekler: 1 Kartal Ticaret 21 puan, 2 Kartal Endüstri Meslek 46 puan, 3Ümraniye Endüstri Meslek 114 puan, genç kızlar: 1 Zeynep Kamil Sağhk 76 puan, 2 Orhan Gazi 79 puan, 3 Üsküdar Ticare 93 puan, yıldız kızlar: 1 Hüseyin Rahmi Gürpınar 75 puan, 2 Anadolu 60. Yıl, 82 puan, 3Altayçeşme Orta 103 puan. Yıldız erkekler 2400 metre: Lütfü Yaman (Yeni Gülsuyu O.Okulu), 2 Sabahattin Çoruh (Kemal Atatürk), 3 İ. Hakkı Akyol (Üsküdar İmam Hatip). Finale kalanlar: 1 Besim Kadırgan 101 puan, 2 Kemal Atatürk 108, 3Fenerbahçe Lisesi 145 puan. İkinci grup yıldız kızlar: 1 Hülya Çopar (Fevzi Çakmak), 2Şennur Nadas (Yeni Levent), 3Nuray Gürman (Behçet Kemal). Finale kalanlar: 1 Beykoz Ziya Ünsal 55 puan, 2 Fevzi Çakmak 65 puan, 3 Sanyer llköğretim 65 puan. Genç kızlar: 1 Gülbahar Karakaya (Kadırga End. Meslek) 2 Şükran Keleş (Cibali), 3Sevgi Sakallı (Cibali). Finale kalanlar: 1 Sanyer Vehbi Koç % puan, 2 Vefa Lisesi 103 puan, 3 Beşiktaş 135. Yıldız erkekler: 1 Ercan Yılmaz (Ziya Ünsal), 2Serdar Kütükcü (Yeni Levent), 3 Murat Taşkın (F. Çakmak). Evren: Gol krallığını kaldırmak gerek Cumhurbaşkanı, gol kralı olayım diye arkadaşlanna pas vermeyen futbolcular olduğunu, bu nedenle gol krallığının kaldınlması gerektiğini belirterek, "Futbola küstüm, bundan sonra basketbol maçına gideceğim" dedi. ANKARA, (THA) Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Avrupa Tekvando Şampiyonası'nda derece alan tekvandoculan kabul etti. Kabulde bir konuşma yapan Kenan Evren "futbola küstüm" dedi. Avrupa şampiyonasında derece alan başanlı sporculan daha once makamında kabul eden Milli Eğitim Gençük ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler ile birlikte Beden Terbiyesi Genel Müdüru Şahabettin Aykol, Tekvando Federasyonu yöneticileri ve başarılı sporculann hazır bulunduğu kabul töreni Çankaya Köşkü'nde yapıldı. Kabul sırasında başanlı spormanda önemli bir basketbol maçına gideceğim, bizim zamanımızda pek yaygın olmayan basketbol, günümüzde zevkle izlenen bir spor dalı oldu. Basketbolde en önemli iki unsur olan sürat ve intikal artık futbola da geldi. Eskiden ayagında topu fazla tutan futbolcuyu seyirciler çok beğenirdi, ancak şimdi aynı Cumhurbaşkanı Kenan Evdunım yok. Buna karşılık gol ren, son yıllarda futbolda ahnan kralı olayım diye arkadaşlanna başarısız sonuçlardan sonra bir pas vermeyen futbolcular oldaha futbol maçına gitmeyecemaktadır. Bunun için gol kralğini belirterek, "Futbola lığını kaldırmak gerekir. Gol küstüm" dedi. Kenan Evren kralı olmak isteyen ve arkadaşşöyle konuştu: lanna pas vermeyen futbolcunun "Bundan sonra, en kısa zaamacı transferde çok para almaktır." Bir gazetecinin, "Yılın sporcusu size göre kim olmalıdır?" sorusu üzerine, göruşlerini belirten Kenan Evren, "Bu soru geçen sene de bana soruldu. Ancak Spor Servisi Beşiktaş, geçen sene olduğu gibi bu yıl da Gençlerbirliği maçmın hazırlıklannı dun de surdürdü. Siyah görüşümü söylemeyeceğim" deBeyazlı takımın Stankoviç yöne di. Futbol Federasyonu'nun ikiye ayrılması konusunda da götiminde yaptığı çalışmaya sakatlıkları devam eden Haluk ile Şeruşlerini belirten Kenan Evren, kerbegovıç katılmadılar. şoyle konuştu: "Madem profesyonel futbol ve Öte yandan önceki gun Stankoviç tarafından idmandan çıka amatör futbol diye konuşuyonız bunlan ayrı birer federasyon harılan Fikret için Yonetim Kurulu salı günu toplanarak bir ka line de getirmeliyiz. Belki de bu rar verecek. şekilde çok daba iyi olur." culan birer şiltle ödüllendiren Kenan Evren, Tekvando Milli Takımının başarısının büyuk olduğunu belirterek, "Eğer disiplinli bir çalışma varsa, başan kendiliğinden gelir. Işte tekvandoculanmız disiplinli çalışma sonunda büyük bir başan elde etmişlerdir" dedi. GUNUN PROGRAMI HJTBOL Fenerbabçe Stadı: 13.00 Galatasaray Zonguldakspor 2. Lıg: Eskişehir (Şehir Stadı): 11.00 Beyoğlu Bayrampaşa 13.00 Eskişehir Demirspor Akşehir 13 00 Buldan A Yolspor Fikret için karar salı günü verilecek İsunbul (Vefa Stadı): 13.00 V.Simtel Karagümruk BASKETBOL İstanbul (Spor ve Sergi Sarayı): İzmir (Alatürk Spor Salonu): 15.00 Efes Pilsen Çukurova 15.00 Hilalspor Galatasaray 16.30 Karşıyaka Eczacıbaşı İstanbul (Burhan Felek): 13.00 AnadoluBabaeskispor ELTOPU Mahalli Eltopu Ligi'nde İTÜ, ENKA'yı 4319, Arçelik de Denizgücü'nu 3325 yendi. Ankara (Cebeci Sudı): 11.00 Şekerspor Adana E>emirspor 13.00 PTT Samsunspor 3. Lig İstanbul (Vefa Stadı): VOLEYBOL İslanbul (Burhan Felek Spor Salonu): 14.00 Milangaz Aris (Konfederasyon Kupası) 9.00 Feriköy Kasımpaşa