Katalog

Dış ticaret işlemjerinde bilgi ve ilgi ESBANK "tedtoirli ve kararlı" Cumhuriyet 61. Yıl; Sayı: 21637 Kurucusu: Yunus Nadi 50 TL. 22 Kasım 1984 Perşembe nülüyordu. Ancak, konsansüse varüamayınca, 'bu gece diişünelim, yann tekrar temas yapalım' görüşu ağırhk kazandı" dedi. Halefoğlu, toplantıdaki konuşmasında, "Türkiye'de hiçbir hükümet bu bizim istedigimizden daha asagısını kabul etmez" dediğini anlattı. Toplantıdan sızan bilgilere göre, Türkiye'nin isteğine karşı çıkan bazı ülkeler, 'şimdi gelmeyin de, 6 ay sonra gelin' yaklaşımında bulundular. Halefoğlu ise, bunun gerçekleşmesinin Türkiye'nin isteğinin tam tersıni sağlayacağını, bu gerekçeyle bu görüşü Türkiye'nin kabul edemeyeceğini bildirdi. Toplantıya katılan ülkelerin büyük çoğunluğu, sorunun oylamaya gidilmeden halledilmesini tercih ediyorlar. Bu nedenle, sorunun çözümU bugünkü ikili ya da daha çok sayıda ülkenin gruplar halinde temaslarında aranacak. Ancak Türk tarafının, bu yolla sonuca gidilememesi halinde, sorunu bugünkü toplantıda gündeme tekrar getirmesi bekleniyor. Halefoğlu, "Yann da (bugün) sonuç ahnamazsa, ne olur?" sorusu uzerine, "Sonnç alınamaması diye bir şej söz konusu değil. Biz, lehimizde ya da aleyhimizde çıkacak sonuç karşısında, ne yapacağımızı sarih bir şekilde anlattık" karşılığını verdi. Avrupa Konseyi Dışişleri Bakanhğı sonbahar toplantıları dün Turkiye saati ile 17.00'de Strasbourg'da başladı. Bu toplantıda, Konsey'in olağan gündemi ele alındı. Ancak, buradaki ilginç nokta, 12 Eylül'den sonra tüm toplantılarda gündem maddesi olan Türkiye'nin bu kez gündem maddesi olmamasıydı. Toplantıdan önce Dışişleri Bakanı Halefoğlu, Konsey Genel Sekreteri Oreja ile ikili bir görüşme yaptı. Halefoğlu, Oreja'dan sonra Federal Alman Dışişleri Bakan Yardımcısı Molleman ile de bir görüşme yaptı. Halefoğlu'nun bu goruşmelerde, "dönem başkanhğı sorunu icin" destek aradığı ve nabız yokladığı edinilen bılgiler arasında. Konsey'deki açıhş toplantısından sonra üye ülkelerin Dışişleri Bakanlan Türkiye saati ile (Arkası Sa.8, Sü.5'te) KAVRAM DERSANESİ UMUİstanbul 522 7Sj* 528 64 37 Universıte Hazırhk Kurslan Beklemeliler 3 Aralık Akşam Kursu 3 Aralık Sömestr Kurs Kayıtlan Başlamıştır. Halefoğlu: Dönem başkanhğı olmazsa Bakanlar Komitesi'nden çekitiriz Strasbourg'da sonbahar dönemi toplantılanna dün başlayan Avrupa Konseyi'nin ilk oturumu uzadı. Oturumun uzamasına rağmen, Türkiye'nin başkanfığı konusu çözülemedi. Konu bugün yine tarîışılacak ve bir sonuca varılacak. FATİH GÜLLAPOĞLU STRASBOURG Avrupa Konseyi'nin sonbahar dönemi toplantıları dün başladı. Toplantılann ilk günu, Türkiye'nin nisan 1985 kasım 1985 döneminde Bakanlar Komitesi Başkanhğı'na gelmesi konusunun görüşülmesiyle geçti. Dün gece yapılan kapalı oturum bu nedenle uzadı ve öngörülen süreden 1 saat 10 dakika daha uzun surmesine rağmen, çözüm sağlanamayınca, Türkiye'nin başkanhğı konusunun ele alınması bugünkü oturuma kaldı. Avrupa Konseyi sonbahar dönemi toplantılanna katılan Dışişleri Bakanı Vahil Halefoğlu. dün geceki kapalı toplantıda yaptığı konuşmada, nisan 1985 kasım 1985 döneminde Bakanlar Komitesi Baskanlığı'na getirilmemesi halinde, kendisinin Avrupa Konseyi toplantılanna katılmayacağını açıkladı. Yani, Türkiye'nin Bakanlar Komitesi'ni terk edeceğini bildirdi. Strasbourg'daki toplantı dün yerel saatle 22.40'ta (TSİ 23.40) bitti. Toplantıdan çıktıktan sonra gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Dışişleri Bakanı Halefoğlu, "Hiçbir karara varılamadı. Bir konsansüse vanlması düşü Avrapa KoııseyiVle NATO'da heuiiz uzlaşmayok ilişkiler sertleşiyor Limni için taviz olamaz ERSİN ONULDURAN A.Ü. SBF Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Limni, Ç>nakkale Boğazı'nın 50 mil kadar açıklannda bulunan, sessiz ve çok göze batmayan bir adadır. Limni, 30 Mayıs 1913 tarihli Londra ve 4 Kasım 1913 tarihli Atina Antlaşmaları ile Birinci Dünya Savaşı'nm mürtefik devletleri tarafından Yunanistan'a bırakılmış ve bu durum 1923 tarihli Lozan Antlaşması ile Türkiye tarafından da tanınmıştır. Ada, Çanakkale Boğazı'na giren çıkan deniz trafiğıni kontrol edebılecek hava filotarı için çok elverişli bir konumdadır. Hukuki statüsü bakımından Ege'deki diğer Yunan adaları gibi gayn askerı, yani basit bir polis ve jandarma gücü dışında, üstünde silahlı kuvvet bulundurulamayacak bir durumdadır. Yunan adalarının Türkiye açısından bir tehdit oluşturmaması, muhtemel bir saldınya basamak taşı teş(Arkası Sa.8, Sü.7'de) Sorun, pazartesi üst komîteye gidîyor HADt ULUENGİN BRUKSEL Limni konusunda, Bruksel'de dun de bir uzlaşma sağlanamadı. Yunanistan'ın Limni Adası'na uslendirilmiş F5 tipi 18 askeri uçağı NATO'nun emrine vermesi Türkiye'nin de bunu reddetmesinden sonra, sorunun teknik düzeydeki diplomatlar tarafından yeniden ele ahndığı Savunma Inceleme Komitesi'nın dunku oturumunda, Turkiye itirazını surdurdu ve geçen hafta konulan "Çekince"yı kaldırmadı. Bunun uzerine konunun bir üst duzeyde yani NATO uyesi ülkelerin daimi temsilcilerinden oluşan Savunma Planlama Komitesi'nin pazartesi günu yapılacak toplantısının gundemine gelmesi kararlaştırıldı. Dunkü oturumda aynntılı ve derinlemesine bir tartışma olmadı. Savunma ve Inceleme Komitesi'nin mevcut yönetmeliğine göre, üye ulkelerden herhangi birinin 24 saat içinde yeni bir oneri getirerek konunun tek(Arkası Sa.8, Sü.6'da) ANAP'ın Gökova inadı kınlmadı Enerji Bakanı Büyükbaş'a göre santral her derde deva: Gökova'da kurulacak termik santral çevreyi kirletmeyecek. Soğutma suyunda alabalık yetişecek. Yunan adalannda yapılan kaçakçılık önlenecek. Bölgeye turizm götürecek. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) HP ve MDP'li milletvekillerince Gökova'da kurulacak Kemerköy Termik Santrah'nın çevreye ve turizm sektorüne vereceği zararları saptamak amacıyla Meclis araştırması açılmasına ilişkin onerge Meclis'te ANAP'hların oylanyla reddedildi. HP ve MDP'li üyelerle bağımsız uyeler araştırma açılması yönünde oy kullandılar. HP'li Idris Gürpınar ve 11 arkadaşıyla MDP'Ii Mahmut Altunakar ve 12 arkadaşının aynı konuda verdikleri iki ayrı oncrge birleştirilerek görüşüldü. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cemal Büyukbaş, yakında temeli atılacak olan ve Türkevleri yöresinde inşa edilecek olan termik santrahn 25 Haziran 1984'te TEK ile yabancı firma arasında imzalanan sözleştneyle ihale edildiğini belirterek, konsorsiyuma ENKA'mn da ortak olduğunu söyledı. Buyükbaş, "Santrahn kuruımasi} la çevre kirienmesinin olmayacagım, hafta soğutma suyunda alabalık yetiştirildiğini millet\ekillerine ispat edeceğini" soyledı. Santrahn sahilden 1,5 kilometre içerde bir tepenin duzeltilerek kurulacağını anlatan Bakan, şoyle devam etti: "Sahili kirletraemek için kömur depoları 4 kilometre geride kurulmaktadır. Kul >e curuf sulandınlmış olarak sahilden gerilerde dağlann içinde tozutulacaktır. Bacadan çıkacak küller yüzde 99,6 oranında tutulacaktır. Soğutma suyunun denizde meydana getireceği kirlenme sıfırdır. Dumanın içindeki kiikiirt dioksit gazıyla, insan saglığına zarar verecek hiçbir kirlenme olmayacaktır. Ankara'da bile 6 ay havadaki kiikiirt dioksit konsantrasyonu 172 ile 400 mikrogram arasında değişmektedir. 500 kişinin yasadığı Turkevleri yöresinde aldığımız tedbirlerle bu oran.bu miktar, 150 mikrogram altında tutulacaktır. Japonya'da kıyılarda 52 santral var, turistik Miami'de şehir içinde termik santral var. Bu santral ne çevre kirletir, ne ormanı. Hiç merak etme\in. Tam tersine o bölgeye turizm götıirecektir." Buyükbaş, santrahn yapımıyla yakındaki Yunan adalanndan vapılan kaçakçıhğın da onleneceğini bildirerek, "Santrala karşı Yunanistan'da Limni ıımııdu Haberi 8. Sayfada Iktidar mületvekttleri muhalefetin araştırma önergesine "hayır" dedi Viyana: Hâlâ ipucu aranıyor MPışişleri'nden bir yetkili "Avusturya Ermeni cinayetinde sorumsuz davranıyor" dedi. VİYANA/ANKARA (Cumhuriyet) Geçen pazartesi gunü bir Ermeni terörist tarafından şehit edilen, BM'de gorevli uluslararası memurumuz Evner Ergun'un katilini arayan Viyana polisi bir ipucu elde edemedi. A\usturya'nın ust düzeydeki emniyet görevlilerinden Dr. Robert Danzinger, "Katili şimdiük karanlıkta arıyoruz," dedi. Dışişlerinden bir yetkili ise Avusturya'nın Ermeni cinayetlerinde sorumsuz davrandığını öne sürdü. Dr. Danzinger, Avusturya dışından Viyana'ya geldikleri sanılan teröristlerin "şeytanca" hareket ettiklerini ve cinayet planlarını büyük bir "incelik"le hazırlayıp, eylemden sonra ortadan kaybolduklannı soyledi. Dr. Danzinger, Ermenilerin bu son saldırısında Viyana'da yardımalarının bulunduğunu sandıklarını da bildirdi. Soruşturmayı surdüren ancak katili bulmaktan umudunu kesen Avusturya polisi. Evner Er(Arkası Sa.8, Sü.l'de) ERMENİTERÖRİST Yannkigazeteleri, TV'yibirdüşün... Biitün dünyayine Türklerin barbarlığından söz edecek.'.. çıkan kaçakçüara da hayat hakkı verme>ecegiz" dedi. ANAP'h Saffet Sert, bu mantıkla termik santrallerin Türkiye'nin hiçbir yerinde inşa edilmemesi gerektiğini savunarak, "Artık pire için yorgan yakmanın zamanı geçmiştir. Hem bu tesisleri yapacağız, hem de az zararla kurtulacağımız tedbirieri aiacagız. Kemerköy bunun bir ispatı olacaktır" dedi. HP'li Paşa Sanoğlu, Anayasa ve yasa hükümlerinin bir yana bırakılarak "inatla" buraya santral kurulmasında israr edildiğini, Bakanın "işi sulandırdıgınf \olaya karşı çıkanlan "cahillikle" suçlayarak işi çıkmaza götürdüğünü söyledi. Sarıoğlu, şunları söyledi: "Doğadaki estetik denge tiegiştikten sonra, turizmle beraber doğal guzellik amaç dışında özelliğini kaybettikten sonra, kiikürtdioksit az olmuş, çok olrnuş önemli değildir. İşte size tzmit Körfea, Haliç, Aliaga.. Hepimiz caresizlik içinde derin acı duymaktayız. 100 milyonlan venneye hazınz ama bu körfezleri eski haline getiımek mümkün degildir." Sarıoğlu, bu santrahn ENKA Elektrik konsorsiyumuna hangi usullerle ihale edildiğini sordu, herkesi tatmin edecek bir uzlaşma anlayışı içinde karara varılmasını istedi. HP'li Sarıoğlu'na konuşması sırasmda ANAP'hlar laf attılar. Bu sırada Turgut Özal'ın uzun bir süre Sarıoğlu'nu dinlemek yerine gazete okuduğu dik(Arkası Sa. 6, Sü. 7'de) ANLATIYOR Papa suikastından sonra Ağca ile görüşen tek gazeteci M argıç Martella aniden soruyor: "Ağca ve Çelebi ile karşılaşmak ister misiniz?" Doğrusu bu ya, bunu beklemiyordum. Hemen, "evet" diyorum. "Karşılaşırım ve burada söylediklerimi yüzlerine karşı yinelerim." JfMartella, "Çelebi 'yi getirin" diye sesleniyor. Bir dakika sonra üç görevli arasında Çelebi giriyor. El sıkışıyoruz. "Hoşgeldiniz Sayın Mumcu" diyor. "Hoşbulduk." MİLonuşma başlar başlamaz ilk soru Çelebi'den geliyor: "Size dün de söyledim, Sayın Mumcu'nun bu dava ile ilgisi nedir kijanıkdiye dinliyorsunuz?" Martella sert çıkıyor: "Burada soruları ben sorarım." Uğur Mumcu MHPilebir bağuıı yok.. Martella sonıyor: MHP ile bir bağın var mı? Musa Serdar ÇelebVnin soruma yunıtı: Çelebi yanıtlıyor: Yok Mumcu var diyor... Yazısı 11. Sayfada Martella üsteliyor: Bakanhk söz verdi: Sorular kolay olacak Jffilli Eğitim Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Müdiırü, "Anadolu Liseleri sınavları bu yıl daha kolay olacak" derken, Bakan Dinçerler Paris'te "bu sınavları öğretmenlerin başarı ölçüsü olmaktan çıkaracaklarını" söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) Anadolu Liseleri, özel Türk ve yabancı okullara bu yıl başvuran öğrenci sayısının 100 bini aşması bekleniyor. Anadolu Liseleri ile Anadolu ticaret liselerinin kontenjanı 6 bin 192'yi bulurken, geçtiğimiz yıl yılhk Ucretleri 98 bin lira ile 240 bin lira arasında değişen özel Turk ve yabancı okulların toplam kontenjanları 4 bin 680'e ulaştı. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi Iş(Arkası Sa.8, Sü.2'de) Anadolu Liseleri için 100 bin çocuk tetikte T PEYNtRI (ÎELÖÎ ?i&T: CERRAHOGÜUARÎ T A.S.. kîil SUCÜ Yarış için ayda 37 bin • Sınava hazırlanan çocuğun günluk ders yüku 9 saat, • Pazar günleri öğleden sonra öğretmen eve gelerek Anadolu Lıselerıne hazırlık dersi veriyor. • Kurs ücreti içın ayda 5.000 TL, servisi için ayda 2.500 TL. • Özel öğretmen için ayda 20.000 TL. • Kendi okuluna gidışdönuş içın ayda 5.000 TL. servis ücreti. • Okul araçgereçleri için ayda ortalama 5.000 TL. • Aylık toplam: 37 bin 500 TL. • 8 a>lık toplam: 300 bin TL. Balık, Boğaz'da trafiği kesti Bir ttalyan şilebi bahkçılarm ağlannı parçaladı. Balıkçılar korkulu anlar geçirdiler. İstanbul Haber Servisi Marmara Denizi ve İstanbul Bo ğazı dun mevsimin en yoğun balık akınına uğrarken, Boğaz'dc bir İtalyan şilebi bahkçılarm ağlarını parçaladı. İtalyan şilebi "Beatrice" dün gece saat 22.30 sıralarında Boğaz'dan geçerken, tekneleriyle avlanmakta olan balıkçılara korkulu anlar >aşattı. Şilep, "Kuçiık Bilal Reis" teknesinin ağlannı parçalayarak yoluna devam etti. Boğaz'da trafiğin aksamasına yolaçan dunku balık avı sırasında Hal'e bir milyon lüfer, 12 bin torik, 2 bin kasa hamsi, 600 kasa istavrit, 700 kasa da tekır geldı. Balıkçılar, son bir yılın en buyuk balık akınının dün gerçekleştiğıni, ancak fiyatlarda düşüş görulmemesinin ihracattan kaynaklandığını söylediler. İTHAL PEYNİR KUYRUĞU Yurt dışından getirtilen Hollanda ve Danimarka menseli beyaz peynirler, gerek fiyatlanmn ucuzluğu, gerekse "Türk damak tadı"na uygunluğu nedeniyle büyük ilgigörüyor. (Fotoğraf: ERDOGAN KÖSEOGLU) Bu bakımdan Başbakan Sayınnelik bakışlan pek yumuşak goÖzal'ın yumuşak mı, sert mi ol rünen Sayın Özal, iş Avrupa'ya duğunu saptamak kolay değildır. gelınce birdenbire sertleşmekte; Genel kanıya gore Sayın TurAvrupa Konseyi veya AET gibı gut Özal yumuşaktır, uzlaştırı "Batılı kulüpler"e meydan okuyan cıdır, sabırlıdır; davranışlannda bir havaya girebilmektedır. kimi zaman ö'ylesine esnektir ve Sayın Başbakan Avrupa Konboynu eğiktir kı bu yüzden eleş seyi ve AET gibı uluslararası ortiriye uğramıştır. Sözgelimi ABD gutlere yonelik siyasetinde hakTemsilciler Meclısi'nin ve Sena da oiabilir; bunun tartışmasılı to Komisyonu'nun Turkiye aley nı yapmıyoruz: yalmzca Özal'ın hine aldığı kararlar karşısında benımsediğı üslubu vurguluyoBaşbakan Sayın Özal, şaşırtıcıruz. Avrupa Topluluğu ve Avrubir sabır ve esneklikle işi geçiş pa Konseyi turündeki örgutler tirmiş, yatıştıncı rol oynamıştır. birer kulüptur; Batı demokrasisı Yunanistan'ın hırçın Başbakanı dediğımiz oyunun kuralları Insanoğlu kimi zaman yumu Papandreu karşısında da yumukulube üyeliğin koşullaıı arasınşak, kımi zaman sert oiabilir. Şa başlı ve uzlaşmaa tutumu da yer alır; oyunun kurallarını şak ir bu gerçeği "yumuşak atın çif nu sürdürmekte Sayın Başbakanbeğenmezseniz, canınız istedıği tesipek olur" diye dile getirmiş. dırenmekte; Atlanlık ötesinden zaman çıkabılırsimz; bunun için de Doğa yasası şudur ki sabır tu gelen esintiterin ılıklığmda bir si sertliğe gerek yoktur... kenmeye gorsün; boynu eğik goyaseti surdurmektedır. Ancak Sayın Başbakan'ın kırunen kışıler, halklar, uluslar, Ne var kı çoğu yuksek yöne* * *' birden kükreyıverirler. ticimızgibi, Atlantık ötesineyö (Arkası Sa.8, Sü.l'de) OLAYLAREN ABDENDAKI GERÇEK UGUR MUMCU GOZLEM Istanbullu, ithal eti bağrına bastı w Başbakan Sert mi, Yumuşaknu? Adalet Duygusu... İkinci Barış Derneği davasının avukat olan sanıklarının meslekten yasaklanmaları için girişımler başladı. İstanbul Barosu Dısiplin Kurulu bu avukatların savunmalarını aldı Ankara Barosu Yönetım Kurulu ise Ankara Barosu'na kayıtlı Barış Derneği sanığı avukatlar içın herhangi bir işlem yapılmasına gerek görmedi. Ankara Barosu, "Devlatin şahsıyetine karşı cürümlerden biriyle" hakkında kamu davası açılan avukatın işten yasaklanması ile ilgılı yasal kuralın 1984 yılınin beşinci ayında yürürlüğe gırdiğini, oysa Barış Derneği ile ilgılı suçlamanın 4 Nısan 1977 ile 12 Eylül 1980 tarihlerı arasını kapsadığı göruşü ile, "ışlendiğı zaman yasada yazılı olmayan bir (Arkası Sa. 11, Sü.7'de) Tanzim Satış mağazalarında dün satışa çıkan ithal et ilk gün kapışıldı. İthal et kuyruklannda sıra kavgası olurken, birçok yurttaş eli boş döndü. ithal etin kıyması 700, büfteği 860 lira. tstanbul Haber Servisi İstanbul'da ithal malı "yiyecek" furyasına et de katıldı. Bir süre once Danimarka'dan Hollanda'dan getirtilen peynirleri satan dukkânlann önünde kuyruklar uzar giderken buna dün sabahtan başlayarak "et kuyrukları" da eklendi. Izmir Anakent Belediyesi'nce Federal Almanya'dan ithal edılen sığır etinin Istanbul'a gönderilen 18 tonluk bölumü dun Tanzim Satış Mağazalan'na sunuldu. Istanbullu yurttaşların büyük ilgi gösterdiği "ithal et", satışa sunulduktan 6 saat sonra tükendi. Önceki gece geç saatlerde Tanzim Satış Mağazalan'na getirilen 18 ton ithal et, Eminönü, Bakırkoy, Beşiktaş, Kartaltepe ve Maltepe Tanzim Satış Mağa(Arkası Sa. 6, Sü. 7'de)