Katalog

>5 EKÎM 1984 YAŞAM CUMHURÎYET/5 "Bir Ceza Avukatının Anılan" da artıh anılara karıştı Bir Ceza Avukatının Anüarı TRT'nin isteği üzerine, Prof. Faruk Erem'in "Bir ÂSTtu Ceza Avukatının Anılan" dizi haline getirildi. Ama sahnelenecek önce bütçesi, sonra ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Bir süre önce gazetemizde yayımlanan, "Bir Ceza Avukatının Anılan" dizisini Ankara Sanat Tiyatrosu oyunlaştınyor. Rutkay Aziz'le Çetin Öner'in birlikte yürüttükleri oyunlaştırma çalışmalanna, Prof. Faruk Erem'in de yardım ve katkıda bulunması istenecek. Rntkay Aziz, aıu dizisini oyunlaştırma düşüncesinin nereden kaynaklandığını şöyle açıkhyor: "Anılar 'Camhuriyet'te ysyımlanırken, bunlardan iyi ve içerikli bir oyun çıkanlabileceği kanısı uyandı bende. Anüarda tiyatro gördum çıinkü. Faruk Hoca'nm, 'Suçluju kazıyımz, altından insan çıkar' cumlesi de beni ttrifsiz ölçöde beyecanlandırdı. Bn ciimle oyunun temel ögesi, hatta ber şeyi olacak." 1986 ocağının ikinci yansına yetiştirilmesine çalışılan "Bir Ceza Avukatuun AnüarTnı Rutkay Aziz yönetecek, Faruk Erem'i oyunda Kerim Afşar canlandıracak, eski AST'çı, TRT'ci ve dizinin TV'ye uyarlanmasında görev alıp idam mahkumunu canlandıran Çetin Öner de oyunda rol alacak. 4 bölümlük clizi rafa kaldırıldı Mucbse yaratan Sovyet kadını uzunluğu kısıldı. Dört bölümün tamamlanmasmdan sonra çekim çalışmaları durdu. Şimdi bu ilginç dizi tozlu raflarda bekliyor, geleceğinin ne olacağım da kimse bilmiyor. JÜLİDE GÜLtZAR Geçtiğimiz günlerde Fransa 'nm üâtlü "Le Monde" gazetesinde yer alan A FP kaynakh bir haber, bütün dünyada büyük ilgi uyandırdı. Haber ölünceye kadar Leonid Brejnev'in tedavisiyle ilgilenen bir Gürcü kadımyla ilgili. Djouna Davitaşvili adlı bu kadının, şimdi Çernenko 'nun da güvenini kazandığı biidirüiyor. Çernenko'nun yardımıyla Moskova'nın göbeğinde 100 metrekarelik lüks bir muayenehane açan Yevgeniya Yuvaçevna Davitaşvili ya da kısa adıyla Djouna, burada 8 yaşmdaki oğlu Vaktang 'la yaşıyor ve hastalannı kabul ediyor. İşin garip yani, Djouna 'nm doktor olmayışı. Sıradan yurttaşlann yani sıra, Rus ve yabana ünuileri de tedavi eden bu kadının en büyük özelliği ellerinde. Resmen işbirliği yaptığı Sovyet BUimler Akademisi'nin tanımma göre Djouna, "Yüksekbiyolojik alana karşı olağanüstü duyarlı. " Bu nedenle kendisine "onur doktoru' unvanı da verilmiş. Ancak bu 35 yaşındaki kadınm, haftada üç kez BUimler Akademisi laboratuvarlannda çeşitli deneylere katılması şart koşulmuş. Uzun boylu, ince yapüı, sim15 yıl önce Tiflis 'in bir lokantasında garsonluk yaparken, doktor dostlannın öğüdü üzerine Moskova'nın yolunu tutan, kısa sürede gösterdiği mudzelerle ünü büyüyen Djouna'nm hastalannm üçte biri yabana. Aynca, Sovyet ortodokslaruun patriğiPimen ve Federal Alman Yeşiller'in lideri Petra Kelly'yi de tedavi etmekle övünüyor. "Kanser gibi bazı hastahklar var ki, bunları iyileştiremem" diyor, "Ama çıkardığım ışınların damar sertliğine, şeker hastalığına, ülser ve nevraljiye iyi geldiği saptanmış durumda." siyah uzun saçlı bir kadın olan Djouna'nm evini 17. ve 18. Djouna, yedi yaşmda öksüz kalmış. Asur kökenli olduğunu öne yüzyıldan kalma 500 kadar ikosurüyor. Tann 'ya inandığı, çok na süslüyor. Ona tedavi olmak zengin olduğu, günde 20 saat ça isteyen her yabancmın birkaç dahştığı, bakanlarla ve büyükelçi kika süren on seans için bankalerle dostluk ettiği, "özel muha ya 500 dolar yatırması gerekli. fız"ı andıran üçyardımcıyla ça Sovyet yurttaslan içinse, tarife uştığı ve geceyansından sonra 1000 rubleyi (1200 dolar) bulukonuk kabul ettiği bilinen bu yor. Bu da Djouna 'nın yılük geSovyet kadımnın her şeyi çok ga lirini en az bir milyar dolara rip. Anlattığma göre, çocuklu ulaştınyor. Bu paradan Sovyet ğunda kendisine sanhnca strt ağ Maliyesi'nin ne kadar vergi kesrılan geçen babası keşjetmiş ola tiği belli değil. Ancak her yurtğanüstü yeteneklerini. Üç kız, taş gibi vergisini ödediğini belirbir erkek kardeşi olduğu halde ten Djouna BUimler Akademisi'bu yeteneklerin bir tek kendisin nden de 250 ruble ayltk aldığını söytüvor. de olduğunu söylüyor. Duyduk Gördük Dizi 1 Mayıs 1976'da önerilmiş. Yönetim Kurulu, 344 sayılı belgesiyie tam iki yü on ay sonra, 14 Ekim 1979'da onaylamış. Başlangıçta on bir bölüm olarak düşünülmüş, sonra ne hikmetse bölüm sayısı 7'ye indirilmiş. Sonra yine ne hikmetse yediden vazgeçüip dört olsun denilmiş. Yedi bölüm için 5 milyon 486 bın 750 TL.'hk, dört bölüm için ise 3 milyon 606 bin 15 TL.'hk bütçeler hazırlanmış. Profesör Faruk Erem'in "Bir Ceza Avnkatının Anılan" dan söz ediyoruz. "Bir Ceza Avukatının Anılan"run ilginç serüveninden. Yönetmenliğini Yeşilçam'ın ustalanndan Lütfi Akad üstlenmiş. Yapımcılığmı öteki görevülerle birlikte yıüann Radyo ve Televizyon programcısı Serpil Akülıoğlu, birçok kişinin karşı çıkmasına aldırmayıp bir usta yönetmenin yanında çırakhğa soyunarak kabullenmiş. Aynca TRT'nin nitelikli yönetmen ve yaprmcüan Ziya Öztan ve Çetin Oner de yapımda görev almışlar. Görüntü yönetmeni, yılların ustası Gani Turanlı. Işık, gene bir Yeşilçam ustası olan Erol Batıbeki'nin. A.\I OLASASILAR Faruk Erem'in "Bir Ceza Avukatının Amlan"ndan uyarlanan dört bölumlük dizi, arttk anı oldu. Dizinin "Kuma"adlt bölümü Kapadokya'da, yabana ulkelerde gösterilebilmesi için renkli ve 35 mm. olarak çeküdi. Tüm bunlar sonuçlanmış ve çekime başlanmış. Araük ayının sonuna gelindiğinde dört bölümün çekimi tamamlanmış. Kadro hızuıı alamamış, yeni çalışmalar için onay bekliyor. Ama ne olmuş biliyor musunuz? 11 bölüm diye düşünülen dizinin öteki bölümleri için onay gelmemiş ve çekim orada sona ermiş. Şimdi biraz da çekimi yapılan bölümlerdeki öykülere göz atahm: "Çekiç ve Titreşim" adh bolümde, kaportacı yanına çırak olarak verilen bir çocuğun huzün dolu öyküsü anlatıhyor. Çırak çocuk yülar sonra çevrenin en iyi kaportacısı olmuştur. Ne var ki tüm bir yaşam bu ses ve gürültü ortamı içinde, çekiç darbeleriyle titreşimler arasında geçmektedir. Günün birinde usta kaportaa biünçsizce bir cinayet işler. Ve kaportaa yaşamının g c i kaIan yülannı bir akıl hastanesinde geçirir. Bu bölümde kaportacıyı tiyatro sanatçısı Erkan Yücel, çocukluŞunu ise eercek bir kaportacı çırağı canlandunus, senaryosunu da Ziya öztan yapmıştı. "Kuma" adh bölümde, halen de güncel olan bir yurt gerçegi irdeleniyordu. Evli, iki çocuk babası, uzun yıllar Almanya'da çahşan bir işçi, yurda birlikte yaşadığı Alman kadınla dönüyor. Alman kadm ilk eşinin üzerine kuma olarak gelmiştir ve iki ayn toplumun, iki ayn kükürün hısanlanmn tüm insancü ilişkileri değerlendirmelerinin sonu bir dramla noktalanır. "Emekli Baskan" bolümünde de ilginç bir konu işleniyor. Bir emekli başkan, yıllar önce verdiği bir idam karannın tedirginliğini yaşamaktadır. Bu bölümün senaryosunu Lıitfi Akad yazmış, emekli başkanı da Müşnk Kenter oynamıştı. "ISJ" adh bölümde, izleyenlere bir idam mahkumunun son saatleri anlatılmaktaydı. Senaryosunu yine Lütfi Akad'ın yazdığı bu bölümde idam mahkumunu Çetin Öner oynamıştı. Bunlar, "Bir Ceza Avukatuun Anman" dizisinde çekilebılen bölümler. Çekimi yapılamayan bölümler ise "Mayın", "MerUik", "Kan Davası" adlarını taşıyor. tzleycileri yabana dizi ve füm bombardımanına tutarak çağdaş yayıncıhk yaptığını sanan TRT'nin, şu duyarh konular ve olaylar karşısındaki tutumuna bakın. Böylesine değerli kişilerden oluşmuş bir kadronun aylar süren emeklerinin, iki dudak arasmdaki bir kararla yıllardır tozlu raflarda saklanması ise ibret verici bir şey. Bilgi vermeyen müdürlük sekreteri Cumhuriyet muhabbi, Ankara'dan gelen bir haberi genişletmek için tstanbul MUH Eğitim, Gençlik ve Spor Müdürü Ayhan Doğan 'ı aradı. Ancak toplantıda olduğu için bulamadı. Kendisine yanıt verecek bir yetkili ararken müdürlük sekreteri özcan Ertürk çıktı karşısma. Cumhuriyet muhabtri düeğini iletti. tletti, ama ilettiğlne ileteceğine de pişman oldu. Bay Özcan Ertürk önce dilekçeyle başvuruda bulunulması prosedürünü hatırlattıktan sonra bağırmaya başlamaz mı? "Hem elinizde haber varken, neden böyle ışlerle uğraşıyorsunuz kardeşım? Bilgi veremem." Cumhuriyet muhabiri sinirlerine hâkim olmaya çalışarak bir kez daha kendisine yarduncı olmasım istedi. Vay sen misin rica eden? Bay özcan Ertürk açtı ağzım yumdu gözünü; "Bana ne senin haberinden kardeşim. Sana açıklama maçıklama yapamam hanım. Siz önce işinizi nasıl yapacağınızı öğrenin. Eğer çok istiyorsan git, Müdür Bey'den açıklama ıste. " Ve çaatt.. Telefonu çarpıverdi yüzüne. Cumhuriyet muhabiri yılmadı. Bir kez daha aradı Bay Ertürk'ü ve az önce çok sinirli olduğunu, oysa çok normal bir şey ıstediğini, biraz daha nazik olması gerektiğini belirtti. Ama aldığı yanıt öncekinden farklı değildi. Üsteu'k daha da pervasız... "Ne laftan anlamaz şeysin sen kardeşim.. Serden bilgi alırsan al. Beni hiç ilgilendirmez." Ve ikinci bir "çaatt.." sesi daha.. Bay Özcan Ertürk 'ün neden bu denli sinirlendiğini anlayamadık. Aynca "işi bılmedığimizi" söylerken ne demek ıstediğini de.. Bu eğer kendi "teveccühleri" değilse, bilgi almadan önce "Cumhuriyet muhabiri" olduğumuzu vurgulamamtzdan kaynaklamyor sanırız. Bir de, haber hazırlarken gerçeği tam yansıtabilmek için arastırma yapmak gibi kötü aiışkanlıklanmız olmasmdan. Başkanın tedirginliği, idam mahkumunun son saatleri Senaryosunu Serpil Akıllıoflu'nun yaptığı bu bölümde de Halil Ergün, Mdike Zobu ve bir lngiliz amatör tiyatro oyuncusu rol almışlar. Bu bölümün iki özelliği var. "Kuma" tümüyle Kapadokya'da renkli ve 35 mm. çekilmiş. Dört bölümden sonra dnran çekim Çetin İpekkaya Berlin'de "Tıyatrom" topluluğunu kurdu Erem: Diziyi isteyen TRT ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) "tki yıldır ses seda çıkmadı.. Yoo, hayır yeniden basvuru da bHİunup sormak istemiyorum, çiınkii bu işi ben başlatmadım, onlar istedi," diyor Faruk Erem. Faruk Hoca, çekimi yapılacak öyküler için telif ücreti de istememiş. Öykülerin, o insana birşeyler veren, bir şeyler düşünduren olayların duyulup yayılmasını yeterli bulmuş. Hakkı olduğunu bildiğini, ama buna karşın böyle bir istekte bulunmadığını söylemekle yetiniyor. "Hocam, öykülerinizde insana, daha dogrusu suçıuya bakış açınız neydi?" demeye kalmadan bastırıyor yanıtı: "Suçluyu kazıyınız, altından insan çıkar". "Bir Ceza Avukatının Anılan"nın önce dizi yapılmak üzere istenmesini, sonra da yapılan dizinin yayınlanmamasını hicbir nedene bağlayamıyor Fanık Hoca. İUe de bir neden bulmasını isteyince de kafasını kurcalıyor, ellerini iki yana açıp, "Duyduğuma göre", diye başhyor, "duyduguma Yıl 1979, aylardan eylül. Yazışmalar, yanıtlar, yanıtlara yanıtlar... Bütçeler, onaylanmaları.. Sonra yeniden aynı şeyler.. Kiiltür Servisi Bir süredir Berlin'de bulunan tiyatro oyuncusu ve yönetmen Çetin tpekkaya, "Tiyatrom" adını verdiği bir topluluk kurdu. "Tiyatrom" topluluğu ilk olarak Şinasi Ekincioğlu'ndan sahneye uyarladığı "Inci" adlı oyunu sahneledi. Altı yaşından büyük çocuklara ve gençlere yönelik oyunda ağaç, yengeç, şeytanminaresi, denizaltı, midye, denizkestanesi, mürekkepbalığı, denizkaplumbağası, bahk gibi imgeler kullanılıyor. Müzikli olarak sahnelenen oyunda ses ve devinime ağırlık veriliyor. Oyun, insanm içindeki umudu yitirmemesini, sömürüsüz bir yaşarrun insarun özgürce üretip değerlendirmesiyle olanakh olabileceğini işliyor. Çetin tpekkaya'nın sahneye koyduğu "lnci"nin koregrafisini tskra Popov, rnüziğini Bülent Tezcanlı, giysilerini Claudia Cocek ve Serpil Aksöz hazırladılar. Oyunda Meray Ülgen, Tayfnn Kalender, Beatris Tuncay, Canan Berkmen, Biilent Tezcanlı, Yekta Arman, Çetin tpekkaya, Miirtür Yolcu ve Sema Engin rol alıyorlar. göre ölüm cezasından nefret uyandıran bazı pasajlar varmış da.. İyi ama, hepsinde ölüm cezası yoktu ki.. Yalnızca insan sorununu ele almış, insanı yalnız sosyolojik açıdan degil, doguştaki tüm iyi yanlan ve kusuıîamla görme>e, gösterme>e çalışmışüm. Bir kısmı Milliyef te, bir kısmı, hem de yakınlarda Cumhuriyet'te vayımlanmış olan bu anıların TRT'de sakıncalı bulunmasını hiç anlayamıyorum. Yani ortada yasal yönden bir suç ya da engel de yok. Ve talip olduklannda kitabım yayımlanmıştı. Yani dizinin ne olduğunu bilerek talip oldular. İşin garibi ne, biliyor musunuz? TRT, bunları satın almak isteyen birçok kuruluşa satmak niyetinde olmadıkları cevabını veriyormuş. Anlamadım gitti. Herhalde Faruk Erem adının TRT'den duyulması bazı çevrelerce uygun bulunmuyor." "Bir Ceza Avukatının Anılan" yazan Prof. Dr. Faruk Erem'in bir avuntusu var. "Şükürler olsun ki Yorgun Savaşçı' gibi yakmadılar, bu da bir şeydir". HAYVANLAR ÎSMML GÜLGEÇ TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKA* 23 Ekim 194O'TX BU6ÛN, BBEZİLy/U.1 ÛNLÜ FUTBOLCU P61İ DOĞPU ASILADI, £0SON AgANTBS OO HASCIMENTD İK£N SPOR YAŞAMINOA, KENCHSİNE OZEL Bid AtUA MI OLMAYAN PELB LÂKAgl VE&LECEKTI8. BAgASİ PA BlR LIG omNCUSU OLAN PELB, KÛÇÛK YAŞTA FUrSOLA gAÇUVACAK .OAHASt.OKULUNU YAÇrM Bl£AXfP VAINI2 BU SPORlA iL&İLBMeCEKTİR. İS YA^INOA SAHTOS TAKIMINA 6HZ£C£K,19G8'D£Kİ PÜHYA KUPfiStNDA ÜH KAZANACAtCrtR.HAVAOAKİ TOPU BİR AyAĞIHPAN OlĞERlNS GEÇ/RMEZ. GlBİ BeceRl ISTEYEH TSJCHItCLER G£LIŞT<ISEC£K OLAH RjTSOLCU, CVNAYACAĞl f2S3 MAçrA 12OC 6OL ArfiCAKJlfi. 1974İBSAHTVS'TAN EMEkOJ OLACAK, MHA £O*jeA, 1975'TE,ABP TnKiMl COSUOS T7İ YERAUP İKJ Y/L TOP KOŞTURACAICTlR. FUTBOLUN KRAU.. İFSAK üyeleri yıırt dışında yeni başarılar kazandı 50 YIL Ö N C E C u m h u r i y e t 23 Ekim 1934 Himayeietfal Cemiyeti Sütdamlası müessesesinin tevsiine karar vermiştir. 19S41984 almaya lüzum görmeiennden ileri gelmiştir. M. Hanses merkezden talimat alarak önumuzdekı ay içinde şehrimize dönecek. Bravo Cemiyete! Himayeietfal Cemiyeti geçen sene, şimdiye kadar muhtelif bayram'arda çocuklara yapılan yardımlann Cumhuriyet bayrammda birleştirilmesine karar vermişti. Cemiyet bu sene 29 teşrinievvelde İstanbulda yardım yapılacak çocukları tesbit etmiştir. Cumhuriyet bayrammda Himayeietfal Anneler Birliği tstanbul ve Kültür Servisi IFSAK üyelerinin yurt dışmdaki yarışmalarda kazandıklan başarılar sürüyor. Belçika'da düzenlenen 10. SOBEKA Uluslararası yarışması'na 37 ülkenin fotoğrafçüan katıldı. Yarışmada Türkiye'yi temsil eden Isa Çelik ve Çerkes Karadağ'm birer siyahbeyaz baskılan sergiye kabul edildi. Fransa1 nın MolieressurCeze kasabasında düzenlenen 2. Uluslararası Yanşma'da da 33 ülkenin fotoğrafçılarıyla birlikte Isa Çelik'in bir siyahbeyaz baskısı yanşma sergisinde yer aldı. (talya'da, Madonnina dei Centauri'deki 1. Uluslararası Yanşma'da ise, Türkiye'yi temsil eden Ayhan Erolgil'in bir renkli baskısı sergüenmeye değer bulundu. îngiltere'nin Southampton kentinin 71. Uluslararası Yarışması1 nda ise tzzet Keribar'ın iki, Nevzat Çakır'ın, Ayhan Erolgil'in ve Celal Oflaz'ın birer saydamı yarışma sergisinde yer aldı. KÜÇÜK OYUNCULAR "Bir Kadm, Bır Erkek, Bir Çocuk"ta Enis Fosforoğlu, Suna Keskin, Ismail Hakkı Şen ve Volkan Saraçoğlu'nun yani sıra Burcu Saraçoğlu, Ayça Bingöl, Engin Tezel adh üç küçük oyuncu da rol ahyor. Bu, küçük sanatçüarın tiyatrodaki ilk deneyimleri. (Fotoğraf: MEHMET AKtF) Segal'in romanı tiyatroda Kültür Servisi Enis Fosforoğlu Tiyatrosu, Ericn Segal'in "Bir Kadın, Bir Erkek, Bir Çocak" adlı romanından Enis Fosforoğlu'nun oyunlaştınp yönettiği oyunla perdelerini açtı. tki yıldır •çahşmalannı Kadıköy'deki EFT Sanat Merkezi'nde sürdüren Enis Fosforoğlu Tiyatrosu, bu oyun için kadrosuna üç ilkokul öğrencisi aldı. Yaşları 9 ile 7 arasında değişen bu küçükler iki aydu" aralıksız çalışıyorlar. Çocuklann bugüne dek hiç tiyatro deneyimi olmadığını söyleyen Enis Fosforoğlu, oyunun genellikle uç küçük üzerine kurulduğunu belirtiyor. ALTÜST OLAN YAŞAM Oyunun konusu şöyle: Evli ve iki çocuk babası bir profesörün yıllar önce ilişki kurduğu bir kadından olan oğlunu yanına almasıyla olaylar başlar. Bir yanda kansı, bir yanda iki kızı, bir yanda varlığından yıllar sonra haberdar olduğu küçük oğlu ve universite çevTesi. Bir anda profesörün tüm yaşamı altust olur. Sonunda toplumun değer yargıları babanın çocuğunu yanından uzaklaştırmasına yol açar. Yıllardır komediler sahneleyen Fosforoğlu, böyle bir oyun seçmesinin nedenini şöyle açıkhyor: tostoroglu, Suna Keskin, tsmail Hakkı Şen, Volkan Saraçoğlu, Filiz Küçüktepe ve küçük oyunVİDEODAN TtYATRO cular Engin Tezel, Burcu SaraçSAHNEStNE oğlu, Ayça Bingol paylaşıyorlar. "Bir Kadın, Bir Erkek, Bir Dekor, kostüm Gülderen SoÇocuk filmini videoda seyrettim. mer'e, müzik ise Esin Engin'e Filmdeki insan ilişkiieri beni et ait. kiletli. Yıllardır özlemini duyduEnis Fosforoğlu TiyatTosu kagum bir tiyatro biçimi var. Bu sım ayında da Jack Duval'in oyunla bunu gerçekleştireccğim "Oyuncakçı Dükkânı"nı sahnesanınm. Aynca bir repertuar tileyecek, oyunu Şehir Tiyatrolayatrosu olabilmek için çeşitli birı yönetmenlerinden Nedret Deçimlerde oyun sahnelemek genizhan sahneye koyacak. Bu yırektigine inanıyorum." hn üçüncü oyunu ise "GenelevOyunda başhca rolleri Enis de Yas". Beyoğlu tarafmdan otuzardan altmış ılkmektebin 300 talebesine mektep elbisesi tevzi edecektir. Cemiyetin kaza ve nahiye merkezlerinde de çocuklara elbise yaptırılmaktadır. Elbise yaptmlan çocuklardan mektep talebesi olanlar tercih edilmektedir. Cemiyet bu bayramda bütün tstanbul'da 3500 çocuğu giydirecektir. Elbise tevziatı 27 ve 28 teşrinievvelde yapılacaktır. Nafıa komisyonu Elektrik, Tramvay ve Tünel şirketlerile yapılacak olan müzflkerelerin bir ay sonraya talik edildiği haberi tahakkuk etmiştir. Bunun sebebi, şirket murahhaslarmın A vrupadaki merkezlerinden müzakereye mevzu olacak meseleler üzerinde talimat ve salâhiyet FOSFATIN FALYEft I.E.T.T. .İŞLETMELERİ GENEL MtJDÜRLÜĞÜNDEN 13 KALEM (61.842 kg.) ÇEŞİTLİ ÖLÇÜ VE MİKTARDA SAC SATIN ALINACAKTIR 1Yukanda behrtilen malzeme fıyat ve teklif isteme usulüne göre ihaleye çıkanlmış olup, teklif edilecek bedelın şartnamede yazılı kanutü nispetlerine göre hesap edıleceği geçici güvencesıyle birlikte teklif raektuplan 8 Kasım 1984 Perşembe günü saat 14.00'e kadar Metrohan 4'ncü katta bulunan Levaam Müdurlüğıi Inşaat Kısım Şefligine elden verilecektir. 2Bu işe ait şaıtnameler Metrohan l'nci katta bulunan Merkez Veznesi'nden 1000 TL. bedel karşıhgında alınabilir. Basın: 26551 RIYER SlJLtl HUKUK HAKİMLİĞİNDEN (İlanen tebligat) Dosya No: 1983/842 1. Müteveffa Mehmet KOÇYlGlT'in terekesinin tasfiyesi sebebiyle, hissedar bulunduğu SARIYER Çayırbaşı Mah. 89 pafta, 527 ada, 2 No.lu parselde kavıtlı taşınnıazın ortaklığının giderilmesi için dava açümıştır. 2. Ortaklardan RIZA YETİM, NAZİFE KÜÇÜKGÜLER, NÎYAZl ŞİMŞEK, HÜSEYİN Y1LDIZ, HİDAYET OZEN, RIZA ÖZEN ve MUSTAFA KARACA'ya tapu kayıtlannda yaah adreslerinde yapılan aramalara ve zabıta tahkikatına rağmen bulunamadıklarından tebligat yapılamamıştır. 3. Duruşmanın bıraküdagı 29/11/1984 gunü saat 9.30'da hazır bulunmadıklan veya bir vekil göndermedikleri takdirde, duruşmalara gıyaplannda devam edUeceği ilanen teblig olunur. Gülsün Erbil Londra'da üç sergiye katıldı LONDRA, (Curahuriyet) îngiUz Kultür Heyeti'nin burslusu olarak bir yıldır Ingiltere'de bulunan ressam Gülsün Erbil, ekim ayı başlannda Londra'da açılan üç sergiye katıldı. Ingiltere'deki çalışmaları konusunda bir açıklama yapan Erbil, "Burada edindiğim izlenim, Dogulu sanatçüann yaratıcılık bakımından lngilizlerden daha zengin olduğu" dedi. Erbil, özellikle yağlıboya çalışmalarını Londra'da sürdunneyi amaçladıgını belirtti. Rpssanı Kadrînin resimleri Ümit Yaşar GalerisVnde sergüeniyor Kültür Servisi Ressam Kadri Aytolon'un resimlerinden oluşan "Eski istanbul'dan Çizgiler" sergisi Beyoğlu'ndaki Umit Yaşar Sanat Galerisi'nde açıldı. Sergi 3 kasıma kadar sürecek. 1878 yılında îstanbul'da doğan Ressam Kadri, gençlik yıllannda Muhendishanei Berri Humayun'da veznedarhk yaptı, bir ara da Saray'ın gazabma uğrayıp yurt dışına gitmek zorunda kaldı. Bir süre ülkesinden uzakta yaşayan ve çeşitli ulkelerde resim yapan Ressam Kadri, vatan hasretiyle içkiye düştü ve padişah tarafından bağışlarup yurduna döndükten sonra adı "Sarhoş"a çıktı. Daha sonra da "Gariban Kadri" diye adlandınldı. 1957'de ölen Ressam Kadri'nin resimlerinin ilk kez toplu olarak görülebileceği bu sergide, yüzyıhmızın ilk yarısında yapılmış yedisi yağlıboya, 46'sı suluboya 53 resmi yer ahyor. ILAN FATİH ÜtfNCİ ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİNDEN 983/334 Davacı K.H. tarafmdan davah Fatih Nüfus Memurluğu aleyhine açılan kayıt iptali davası sırasında: tstanbul, Fatih, Fener Karabaş Mah. Cilt 4, Sayfa 120, Kutük Sıra No. 16'da nüfusa kayıtlı Ahmet Masşuk'tan olma, Didar'dan doğraa NİLÜFER SEZER üe Ahmet'ten otaıa, Nilüfer'den doğma AYŞE SEZER'in tebligata salih açık adreslerinin tespiti için zabıtaca yapılan arastırma da bir netice vermediğinden bu defa ilanen lebliğine karar verilmîş olup, Nilüfer Sezer ile Ayşe Pakize Sezer'in duruşmanınbulunduğu 7.11.1984 gunü saat 11 .OO'de mahkememizde haar bulunmalan veya bir vekille kendilenni temsil ettirmeleri, davetiye yerine geçmek üzere ilanen teblig olunur. 8.10.1984 Basın: 26534 SATIŞ İLANI İSTANBUL DEFTERDARLIĞINDAN Dosya No: 2897172 Adet Cinsi 1 SUindİT taşlama makinesi (rektefiyi) ScHAUDT MARKA Batı Alman Mah Değeri 4.000.000. Bayrampasa Vergi Dairesıne olan vergi borcundan dolayı Uluyol Muhtarbay Sitesi No. 49 Rami lşyeri mahalde tahtı hacze alınan ve yukanda cins ve evsafı gösterilen menkul mallann 30/10/1984 gun ve saat 14.OO'deraezkurmahalde 6183 Sayüı Amme Alacaklarının Tahsilı Usulu Hakkındaki Kanun Hukümlerinin açık arturma ve peşin para ile satılacağı, ancak verilen bedel tahınin edilen kıyraetın "îo 75'inden asagı olduğu veya hiç alıcı bulunmadığı takdirde 2. ci satışın 6/11/1984 günu saat 14.00'de aynı mahalde yapılacağı ve fazla malumat almak isteyenlerin Bayrampaşa Vergi Dairesi Müdurlüğü'ne müracaatlan Uan olunur