27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/4 KÜLTÜR YAŞAM 18 AĞUSTOS 1983 TELEVİZYON 20.00 İnanç Dünyası Kur'anı Kerim Bürüç süresi 122'nci ayetleri Ankara Üniversitesi llahiyat Fakültesi öğrencisi Mustafa Demirci okuyor. Ayetlerin Türkçe açıklamasından sonra, Ankara Üniversitesi llahiyat Fakültesi Tarih Ana Bilim Dalı Öğretim görevlisi Dr. Nesimi Yazıcı, iyilik yapmakta yarışmak, konulu bir metni sunuyor. TV OYUNU Osmanlı belgelerini günümüz Türkçesine çevirmek olanaksız Kültür Servisi Osmanlı lmparatorluğu'na ait ve henüz günümür Türkçesine çevrilmemiş belge sayısının 100 milyonu aştığı, bunların 150 bininin yazılı defterler olduğu belirtildi. Dünkü gazetelerin birinde yer alan, "Osmanlı tmparatorluğu'nun beş asırlık döneminde yazılan defterler ile milyonlarca kayıt ve belgenin günümüz Türkçesine çevrilmesine ilişkin olarak Danışma Meclisi'ne hükümet tarafından bir yasa tasarısı sunulduğu" konulu haber üzerine görüşlerine başvurduğumuz uzmanlar, "bu belgelerin günümüz Türkçesine çevrilmesinin olanaksızlığı" görüşünde birleştiler. Topkapı Sarayı Kütüphanesi görevlileri, yalnız kendi kütüphanelerinde 200 bin arşiv belgesi ve 600'ü minyatürlü olmak üzere 13 binden fazla el yazması defter olduğunu belirterek, bunları çevirmeye insan ömrünün yetmeyeceğini söylediler. Başbakanlık Osmanlı Arşiv Dairesi eski Genel Müdürü Mithat Sertoglu ise, "Osmanlıca" el yazmalarını günümüz Türkçesine çevirmeyi gereksiz ve faydasız olarak nitelerken şöyle konuştu: "Osmanlı arşiv belgelerinin sayısı 100 milyon kadardır. Bu kadar belgeyi ne zamanda, kim Türkçeleştirecek, nasıl çevirecek? Bu kadar uzman nereden bulunacak? Bu belgeler Osmanlı paleografyasının çeşitli türleri ile yazılmıştır. Okunması tamamen ihtisas işidir. Bunları bugün için Türkiye'de doğru okuyacak 2025 kişi vardır. Bazı türlerin uzmanlan bir iki kişidir. Bu kadro günde 5 vesika çevirse bu iş yıllar sürer. Bu tamamen luzumsuzdur. Çünkü bunlardan faydalanacak kişiler çevirilerine itibar etmez, aslını ister haklı olarak. Çeviren bir hata yapmış olabilir." Arşiv belgesinin görevinin vatandaş haklarını, devlet haklarını ve uluslararası antları korumak ve gerektiğinde ispat etmek olduğunu belirten Sertoglu konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu hukuki ve siyasi bir vazifedir. Çevirenin yaptığı bir hata yüzünden büyuk haklar kaybolabilir. Onun için daima orjinali muteberdir. Ayrıca Osmanlı ve Türk tarihi ile ilgili bilim adamlan da bu yazılann orjinallerini okuyabilecek durumdadırlar. Bunun için çevrilmesi işi hem imkânsız hem de faydasızdır. Başbakanlık Osmanlı Arşiv Dairesi yetkilileri de, Osmanlı arşiv belgeleri ile el yazması defterleri çevirmenin zaman ve para kaybından başka bir işe yaramayacağı görüşünü savundular. Özetle Küçüfe Ağa'nın çekimi Bursa'da Tarık Buğra 'mn romanmdan uyarlanan 8 bölümlük TV dizisi "Küçük Ağa" şu sıralar Bursa 'da çekiliyor. Dizinin çekimi için bu ilde bir araya gelen Kadir Savun, Ali Şen, EşrefKolçak, Çetin Tekindor, Fikret Hakan, Ahmet Mekin, Yusuf Sezgin, Nubar Terziyan, Aydan Adan, Haluk Kurdoğlu, Muazzez Kurdoğ lu çahşmalarını sürdürüyorlar. tstiklal Savaşı'mn ilk yıllanm konu alan ve bir Anadotu kasabasında geçen filmin yönetmeni Yücel Çakmaklı. Daha sonra Kütahya, Kortya, tzmir ve htanbul'da geri kalan bölümleri çekilecek olan "Küçük Ağa" 100 milyon liraya mal olacak ve 1984 yılında yayına girecek. 20.30 Haberler 21.00 Hava Durumıı 21.05 Minik Konser Get out ofTow. (Aynntılı TRTHafif Müzik ve Caz Orkestrast seslendiriyor. sütunlarımızda) 21.10 Fotoğraftakiler bilgi yandaki 22.00 Tiirk Sanat Müziği: Alaeddin Şensoy Sanatçı şu eserleri sunuyor: Tertemiz duygularla sevdim seni, Şarkılardan fal tuttum, Mevsimler yas tutup giiller ağlasın ve Sen ne kadar söylesen sevmediğini. 22.20 Haber Program 22.55 Haberler 23.00 Kapanış Pisa'da İslam eserleri Roma'da açılan bir sergide, ttalya 'nın Pisa kentindeki kiliselerde bulunan tslam eserleri sergileniyor. Sergilenen İslam eserleri arasında 150 kurna bulunuyor. İslam eserlerinin, Italya'ya, Ortadoğu'ya, Uzakdoğu'ya yaptıklan seferler sırasında İslam sanatından etkilenen ttalyan denizciler tarafından getirildiği samlıyor. İZLEYİCİ GÖZÜYLE Dokunarak mı, değerek mi? 25 temmuz pazartesi gecesi çıkan fırtınada dört vatandastmız feci bir biçimde can verdi. Acaba bu vatandaslanmız kopan elektrik tellerine dokunarak mı öldüler, yoksa değerek mi? Salı gecesi TV'de TRT Haber Merkezi'nin hazırladtğı haber bültenini okuyan spiker, "Kopan elektrik tellerine dokunan dört kişinin öldüğünü" bildirdi. Çarşamba günkü Cumhuriyet'te de, "Kopan elektrik tellerine değen dört kişinin öldüğü" yazılıydı. Ana dili Türkçe olanlara soruyorum: "Bu vatandaslanmız, kopan elektrik tellerine dokunarak mı, yoksa hiç istemedikleri halde değerek mi öldüler?" FEHMt DÜRAK/lstanbul ÖLÜMÜNDEN ÖNCE TV oyun ve filmlerinde, oyunculugun yanı sıra yönetmenlik de yapan Yıldırım Önal, 1982de yitirdiğimiz bir büyiik değerdi. "Fotoğraftakiler"de kızı Ayça ile ilk kez bir filmin başrollerini paylaşıyor. •• Yıldırım Onal ve "Fotoğraftakiler" Ya/an: Muzaffer Hacıhasanoğlu. Oyunlaştıran: Yıldırım Önal. Yönetmen: Hiısametlin Ünlüoğlu. Yapımcı: İsmail Gonca. Göriinlii Yönetmeni: Ali Uğur. Oyuncular: Yıldırım Önal (Baba), Nevin Aypar (Anne), Hakan Balamir (Dr. Erol Oğul), Tugay Toksöz (tşadamı Emin Oğul), Fahri Göktürk (Elektrikçi Selim Oğul), Ayça Önal (Emine Evin kızı), Mualla Omay (Emine'nin arkadaşı Giil), Melek Baykal (İşçi kız), Recep Filiz (Meyhaneci), Macit Flordun (Bekçi), Neriman Köksal (İş kadını), Cem Krnıan (Arkadaş), Nuri Tuğ (İzzet Be>), Hüseyin Kaşif (Başhekim), Cevat Koralp (Komşu). Yapım: tstanbul TV/1982. Muzaffer Hacıhasanoğlu'nun yazdığı, tiyatro sanatçısı Yıldırım Onal'ın ölümünden önce oyunlaştırdığı ve başrolünde oynadığı "Fotoğraftakiler" adlı TV filmi bu gece ekrana geliyor. Yönetmenliğini Hüsamettin Ünliioğlu'nun yaptığı filmde, yerli sinemanın birçok tanınmış adı var. Yapımcı ve görüntü yönetmeni bile Yeşilçam'm emektarları. Filmde dört çocuklu bir ailenin dramı anlatılıyor. Çocukları arasında ayırım yapan hoşgörüsüz bir babanın neden olduğu olaylar zinciri izleniyor. Filmin çekimleri 1982 temrauzunda Istanbul'da Kanlıca'daki bir yalıda, îzmir'de Bornova, Karşıyaka ve Balçova'da çekildi. Geçen yıl yitirdiğimiz Yıldırım Önal'ın gününde gelemeyişi nedeniyle çekimde bazı aksamalar oldu ve yer zorunlu olarak tzmir'e kaydırıldı. Film için TRT 1.5 milyon lira harcadı. Bayreuth düş kırıkhğı yaratU Besteci Pierre Boulez'le yönetmen Patrice Chereau, heryüyinelenen Bayreuth Şenliği'nde Wagner operalarını alışılmışın çok dışında sunarak büyük ilgi görmüşlerdi. Öncelerî kayıtsız şartsız Wagner hayranı izleyicilerin şimşeklerini çeken bu tutum, sonradan takdirle karşılanmtş ve büyük beğeni kazanmıştı. Bayreuth bu yıl eski klasik anlayışına döndü ve büyük tepki gördü. Wagner'in isteğine uyan Peter Hall'un sahne düzeni ve yönetimi umut kırıcı bir tatsızlıkta. Georg Solti'nin yönetimi de iç açıcı değil. RADYO TRT I 05.00 Açılış, program ve kısa haberler 05.05 Ezgi kervanı. 05.30 Şarkılar ve oyun havaları. 06.00 Köye haberler. 06.10 Bölgesel yayın. 06.30 Günaydın. 07.30 Haberler. 07.40 Günün içinden. 10.00 Arkası yarın. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Türküler. 11.20 Hafif müzik. 11.40 Şarkılar. 12.00 Kısa haberler. U.05 Reklamlar. 12.10 Öğle üzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo programları. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Öğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Çeşitli halk müziği. 16.25 Hafif muzik. 16.40 Şarkılar. 17.00 Olayların içinden. 17.30 Din ve ahlâk. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk şarkısı. 18.20 Bölgesel yayın. 18.55 Reklamlar. 19.0001.00 TRT1I ile ortak yayın. 19.00 Haberler. 19.30 Şarkılar. 20.00 Köyümüz köylümüz. 20.20 Türkçe sözlü müzik. 20.40 SolistlEr geçidi. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Türk Halk Müziği konseri. 22.00 Beraber şarkılar. 22.30 Kuçük konser. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapaı*şr01.05'05:00 Gece yarısı. ' '„ «. r.'V 07.00 Açılış ve program. 07.02 SoIistlerden seçmeler. 07.30 Haberler 07.40 Türküler ve oyun havaları. 08.00 Sabah için muzik .09.00 Şarkılar. 09.15 Konut deyince. 09.30 Sabah konseri. 10.00 Turkulerden bir demet. 10.30 Yolun yarısından sonra. 11.00 Şarkılar. 11.30 Bağlama takımından oyun havaları. 11.45 Hafif müzik. 12.00 Şarkılar. 12.30 Türküler. 13.00 Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 Turkuler. 13.45 Bir roman / Bir yazardan hikâyeler. 14.00 Üniversite korosu. 14.30 Yabancı dil oğrenelim. 15.15 Türküler.15.30 Barok muzik. 16.00 Gönül sesimiz. 16.20 Arkası yarın. 16.40 Türküler geçidi. 17.00 Olayların içinden. 17.30 Kuçük konser. 18.00 Şarkılar. 18.30 Dunya hıkâyeciliğinden. 19.0001.00 TRT1 ile ortak vavın 07.00 Açılış ve program. 07.02 Gune başlarken. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Türkçe haberler. 09.03 Kuçuk konser. 09.30 Camel topluluğu. 10.00 Siz ve müzik. 11.00 Öğleye doğru. 12.00 Haberler. 12.12 Diskoteğimizden. 13.00 Konser saati. 14.30 Klâsik Turk Müziği Korosu. 15.00 Müzikli dakikalar. 16.00 Gunün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Plâklar donuyor. 19.00 Haberltr. 19.12 11. Uluslararası İstânbulFestivalrnden,20.45 Hafif muzik. 21.00 Persembe kortseri, 22.00 Haberkrr, 22O2 Gecenin getİT • * dikleri. 23.00 Opera saati. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Program ve kapanış. TRT III Şiirlerin telif ticreti katsayıya göre saptanacak mek üzere de bazı önlemler alANKARA (Cumhuriyet Büdı. Buna göre sayfa başına öderosu) Bakanlar Kurulu kamu me yapılacak yapıtlar için "esekurumlarının yayımladıkları kirin çeşitli yerlerinden (metinle tap, dergi ve broşürlerde kullatam olarak dolu) 10 sayfa seçinacakları "fikir yapıtlan" için lerek kelimeleri sayılır (ve 10'a ödenecek ücretleri "göstergelebölünerek eserin bir dolu sayfare" bağladı. Belirlenen göstergeler memur maaş katsayısı ileçar . sında ortalama kaç kelime bulunduğu tespit edilir'' kurah gepılarak telif ucreti buna gör^ ödenecek. • \tin1di. Ancak bu kiıralları destekleyecek bazı koşulların da buJBakanlar Kurulu "değer biçlunması karar altına alındı. Örme" bakımından taşıdığı zorluk neğin "bir sayfada bulunan ornedeni ile en aynntılı kuralları talama kelime sayısı ile tam me"şiirler" için öngördü. Buna götinle dolu sayfaların sayısı çarpıre devlet kuruluşlan 20 mısranın larak eserin metinle dolu sayfaaltındaki şiir ve manzumeleri 20 larının kelime sayısının bulunmısra olarak "kıymetlendireması" kuralı ile "daha sonra oricek" ve tumüne (141516) gösjinal fotoğraf harita, grafik, tabterge rakamım uygulayacak. lo, çizelge ve şekillerin basıldıkHukumetin bu konuda getirditan sonraki yüzölçümlerinin sanği kurala gore 20 mısradan sontimetre karesinde 2 kelime, resim raki her mısra için de (0.7) gösve motiflerde 4 kelime bulundutergesi uygulanacak. gu varsayılarak eserin bu kısımBakanlar Kurulu basılı yapıtlanna düşen kelime sayısı bululara ödenecek ucretler konusunnur" ilkesi getirildi. da "sayfa şişirmeleri"ni onle I i ,.ÎV TRT II""" v * BULMACA Yomiuri Şimbun Karikatür Yarışması'nda konu: Su Kültür Servisi Japonya'daki Yomiuri Şimbun gazete ve dergi şirketinin beş yıldır duzenlediği "Yomiuri Uluslarası Karikatür Yarışması"nın bu yılki koşullan belirlendi. Bu yılki yarışma konulu ve serbest olmak üzere iki bolumden oluşuyor. I983'un konusu ise " S u " . Karikatür Yarışmasrna son katılma tarihi 31 ekim 1983. Yanşma sonuçlan 1983 arahk ayının ikinci yarısında açıklanacak. Büyuk Ödul'ü kazanan çizere 1 milyon Yen verilecek. Ayrıca Hidezo Kondo Ödulu'nu kazanan 500 bin Yen, konulu bolum ve serbest bölümde birinci olanlar 300 biner Yen, beş özel odulu kazananlar 200 biner Yen, yirmi beş başarılı yapıtın çizeri de 100 biner Yen alacaklar. Yarışmaya katılmak isteyenlerin "The International Cartoon Contest Section, The Yomiuri Shimbun, 171 Otemachi, Chiyodaku, Tokyo100, Japonya" adresine başvurmaları gerekiyor. Katı tutumlu bir baba ile çocukları için çırpınan anne ve üçü erkek, biri kız çocuktan oluşan ailenin sorunları büyümektedir. Babanın ailede açtığı yaraları, anne tüm uğraşına karşın kapatamaz. Oğullardan biri okumuş, doktor çıkmıştır. Biri işadamıdır. Kuçük oğlu ise babasının yüzünden okuyamamış, sonunda elektrikçi olmuştur. Küçük oğul elektrikçi Emin, yağmurlu bir gecede Kafadar Sokağındaki bir elektrik arızasını gidermek için çıktığı elektrik direğinden düşer. Hastaneye kaldınlırken, cebinden düşen fotoğrafı mahalle bekçisi bulur. Arkasında yazılı olan adrese götürür. Ailenin doktor olan oğlu, fotoğraftakileri birer birer inceler. Yaşantısını ve ailesinin tüm bireylerini gözünün önüne getirir. "Fotoğraftakiler"de doktor Erol rolünu oynayan Hakan Balamir, birçok yerli filmde rol aldıktan sonra sinemadan uzaklaşmış, ticaret yaçamına atılmıştı. "Fotoğraftakiler" onun sekiz yıllık bir aradan sonra donüş filmi oldu. Balamir 1974 yılında Liitfi Ö. Akad'ın TV için yönettiği "Diyet" adlı filmde oynamıştı. Bugün 53 yaşında olan anne rolünde izleyeceğimiz Nevin Aypar ise, bir dönemin unlü bir başrol oyuncusuydu. Yıllar önce bıraktığı kameranın karşısına ilk kez yeniden çıkıyor. Sinemaseverler, yıllar sonra Tugay Toksöz, Mualla Omay, Neriman Köksal gibi oyuncuları da bu filmde yeniden görmüş olacaklar. İnsanın yazgısının işlendiği öykünun yazarı Muzaffer Hacıhasanoğlu, 1924 yılında Çankın'da doğdu. Ankara Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra (1948), Anadolu'nun birçok il ve ilçesinde sıtma savaş hekimi, hükumet tabibi, sağlık ocağı hekimi olarak çalıştı. Öyküleri, çeşitli yorelerdeki gözlemlerinden kaynaklandı. Varlık dergisinde ve çeşitli gazetelerde öyküleri yayınlandı. 1951'de "Bir Tespih Tanesi", 1954'te "Bu Dağın Ardı" 1979'da "Eller" adlı öykü kitaplan yayımlandı. "Eller" ile 1980 TDK Öykü Ödülu'nü alan Hacıhasanoğlu'nun son kitabı, "Trenler Yine Gidiyor" adlı romanı. Konservatuvar kayıtları Istanbul Belediye Konservatuvan ile lTÜ'ye bağlı Türk Musikisi Devlet Konservatuvan'na öğrenci kayıtları dü'n başladı. Belediye Konservatuvarı'nda kayıtlar 14 eylüle kadar sürecek, Devlet Konservatuvan kayıtları ise 2 eylülde kapanacak, eleme sınavı 5 eylülde, kesin kabul sınavı 12 eylülde yapılacak. Fransa Avrupa briç jampiyonu frpnş<ıl'0$lythwlan bu y& m ^. geZlCl SerglSl ^^.~:^î ^^.^^î^î tstanbul Fotoğraf ve Sinema Amatör leri Derneği İFSAK'ın düzenlediği, 3. Amatör Gezici Fotoğraf Sergisi, Akşehir'den sonra Trabzon'da IşSanat Galerisi'nde açıldı. Dernek üyelerinden Oral Gönenç, Kemal Elitaş, Fikret Adaman, Mehmet Bayhan, Hasan Toka, Faik Tunalı, Yusuf Tuvi, İbrahim Akyürek, Nevzat Çakır, Mehmel Kısmet, Taner Aktekin, Sarkis Baharoğlu, Ahmet Kuzik, Cengiz Akduman, Cengiz Karlıova, Alev Özgül, Nazım Timuroğlu, Bülent Özgören, Mustafa Vural, Engin Kavukçuoğlu, Yusuf Kabasakal, tlyas Göçmen, Fikret Güraslan, Mehmet Çakır, Orhun Kılıçbeyli ve Seyit Ali Ak'ın yapıtlannın yer aldığı sergi ay sonuna kadar sürecek. Yukarıda, İbrahim Akyürek'in sergideki fotoğraflarından biri görülüyor. Mtizik dünyasında Ivo Pogorelîç olayı Kültür Servisi Muzik dünyasını ait ust eden bir tvo Pogoreliç olayı var. Bu Yugoslav genci birçok kişinin gözünde çağın en büyuk piyanistlerinden. Hele bir süre önce Varşova Yarışması'nda başına gelenler onun ünunu daha da yaygvnlaştırdı. Bu yanşmada seçici kurul onu finale kalmaya layık görmeyince, kurul üyesi ünlü piyanist Marta Argerich istifa etti. Ortalık da birbirine girdi.O günden bu yana Pogoreliç, meslek yaşamında dev adımlarla yürüyor. Ama kendisine meydan okuyanlara da pabuç bırakmıyor. Örneğin Federal Almanya'nın Münih kentinde bir eleştirmen, 24 yaşında bir sanatçının bazı guç yapıtları konser programına almasının tehlikeli olduğunu mu söyIüyor? Dört gün sonraki Pogoreliç'in programında bu yapıtlar var ve salon tıklım tıklım. Uzun yıllar Sovyetler Birliği'nde eğitim gören bu 25 yaşındaki delikanlı çok yakışıklı. İki plağıyla satış rekorlan kırması, ünlü balet Rudolf Nureyef'e benzemesi, karakter yönünden hırçın tenis şampiyonu John McEnroe'yu andırması sık sık "kuşağımın en yetenekli ve en deneyimli insanıyım" demesiyle ünlüonu ilginç kılan nedenlerden, bazılan. Ama yukarda da belirttiğimiz gibi, yeteneğini yadsıyan da pek yok. Münih'deki büyük başarısını daha önce Rotterdam ve Londra konserlerindeki çılgınca alkışlar haber vermişti. New York, Chicago, Tokyo ve Berlin ona heyecanla kucak açtı. "Çünkü", diyor ünlü bir eleştirmen, "onun için 'dahi', 'şaşırlıcı', 'olağanüstü', tılsımh', 'şeytansı', 'anormal', demek, onu Horowitz, Pollini, Argerich, hatta Brendel ve Richter'le kıyaslamak yeterli değil. İvo Pogoreliç, bugüne dek duyulmamış bir ses veriyor. Ona en 'en büyük', 'en iyi' demek saçma. Bu gencin ellerinde ve kafasında tüm yeryüzü var. Boşluğun, zamanın ve seslerin sıradan 'idrak'e sığmadığı bir dünya'. na ilk.kez Avrupa Briç Şampiyonu oldu. Federal Almanya'nın Wiesbaden kentinde yapılan bu yılki şampiyonaya 24 ülke katıldı ve Fransa 361 puanla ttalya 'nın (309), Norveç'in (294) ve Hol landa 'nın önünde birinci geldl Kaıimlarda da Fransızlar, Hollanda, tngiltere ve Ispanya'nu önünde birinciliği kazandılar 1970'lerde dünya briçine egemeı olan Italyanlarla Amerikalılar dan sonra, 1980'lerde sıra Fran sızlara gelmiş gibi. Fransızlarıı bir numaraya layık olup olma dıkları, önümüzdeki ay Stock holm 'de yapılacak büyük Beı muda Bovol turnuvasında bel olacak. SOLDAN SAGA 1/ Gönlü geniş. 2/ Mesafe... Bir çeşit kalın ve ağır çizme. 3/ Benek... Yazı hokkası. 4/ Hararet... Bir ilimizin eski adı. 5/ Aylık... Samaryumun simgesi. 6/ Molibdenin simgesi... Manganın simgesi. 7/ Reşit Rahmetî önadlı dil bilgini... Pirinç ve şeker kamışından elde edilen bir çeşit içki.8/lsim... Eski Arapların Recep ayında kestikleri kurban. 9/ Güneydoğu Anadolu'da kurulmuş geç Hitit şehir devletlerinin en önemlilerinden biri. YUKARIDAN AŞAGlYA 1/ Müşavir. 2/ Eski Yunanlılarda Aşk tanrısı... Hasat. 3/ Kot... Bir bağlaç. 4/ Danimarka'da idari taksimat. 5/ Kazaklarda seçimle gelen başkan... Gümüşün simgesi. 6/Bir nota... Yemek... 7/ Bayındırlık... Menzil. 8/ Güney Anadolu'da bir akarsu... Bir böeek. 9/ Karışıkhk. Müzik eleştirmenlerimiz ne diyor' Filiz Ali Laslo: Eleştiri değil, müzik yuzısı CEM BEHAR IÖnce "eleştirmen"Iik yapmadığımı, sözcüğün tam anlamıyla "eleştiri" yapabilmek için gerekli yoğun sanatsal ortam gerçekleşmediği sürece de "eleştiri" sözcüğüne yakışır eleştirilerin çıkacağına inanmadığımı belirteyim. Benim "müzik yazıları"na gelince, böyle bir uğraşa yönelmem uzun yılların birikiminin doğal sonucudur sanırım. Yani günün birinde "eleştirmen" olacağım diye bir duşünce aklımdan hiç geçmedi, ama hep müzik üzerine düşunme ve hatta yazma gereksinimi duyduğum da bir gerçek. İlk denemem, öğrencilik yıllarında, Gültekin Oransay'ın desteğiyle hazırladığım "Robert Schumann'ın Hayatı ve Eserleri" adlı geniş araştırmadır. Yıllar sonra istek üzerine bu araştırmayı bir radyo oyununa dönüştürmüştüm. Yine okul yıllarında epey çeviri yaptım. Ankara Devlet Konservatuvarı'nda ders veren bayan Joy Gibson'ın tiyatro Tarihi ders notlan çevirisi örneği, hem Miss Gibson'a yardımcı ol1. Müzik eleştirmenliğine niçin ve nasıl geldiniz? 2. Müzik yapmadan ya da yapmış olmadan müzik eleştirmeni olunur mu? 3. Türkiye'de bir müzik eleştirmeninin kültürel işlevi ne olabilir? 4. Bir konseri eleştirirken konsere gitmiş olanlan mı, gitmemiş olanları mı daha çok düşünürsünüz? 3Gazete yazıları güncel olaylarla ilgili oluyor genelde. Konserleri, festivalleri değerlendiriyoruz. Yerine göre sanatçılarımızı yüreklendirmeye çalışıyoruz. Benimse, dergi yazılarında eğitici, aydınlatıcı bir görev üstlendiğim söylenebilir. Cazdan tutun da evrensel halk müziğine, klasikten çağdaş "avantgarde" müziğe kadar geniş tutulmuş bir çember içinde müziğin temel işlevini anlatmaya ve ilgi uyandırmaya çahşıyorum. , 4Konser eleştirisi yapmayı seviyorum desem yalan olur. me bilmeyen birinin, yüzme üze Onun için ben konserlerden izrine fikir yürütmesi ciddiye alı lenimler yazıyorum, birkaç uyanabilir mi? Sanatın herhangi bir rıda belki bulunuyorum. Şunun dalında söz söyleyebilmek için şurasında birbirini yakından taamatörce bile olsa o işi "bilfiil" nıyan bir avuç müzisyeniz, işim yapmış olma, yani burada, mü bu nedenle oldukça zor. Konuzik eğitiminden geçmiş olma ge nun perde gerisini bilince, eleşreğine inanıyorum. Eskilerin de tiri ortamı çok hassaslaşıyor. yişiyle "islisnalar kaideyi boz Ancak çok göze ve kulağa batan maz" bence. Batıda büyük piya aksaklıklara değinerek mesleknist, büyük şef, büyük besteci ol daşlara yardımcı olma çabasınmayanların eleştirmenlikte karar dayız. Kısaca, eleştiriyi önce sakıldıkları söylenir. Yani kendi natçılara yardım açısından, ikinyapamadıklarının acısını yapan ci olarak da konser dinleyicisinin lardan çıkanrlarmış. Ülkemizde daha da bilinçlenmesini sağlama henüz eleştirmenliğe soyunacak açısından düşündüğüm söylenedenli çok sayida işsiz müzisyen bilir. olmadığına üzülsek mi, sevinsek mi, büemiyorum. Yarın: Faruk Yener Fransa Devlet Başkanı Fra çois Mitterand'ın bir ressam t raftndan yapılan portresi sonb harda Elysdes Sarayı 'na yerlt tirilecek. Tabloya imzasını att ressam, bir zamanlar ünlü Fra sız yıldızı Dominique Sanda evli olan 39 yaşındaki Franç( Pardo. Vaftiz babası JeanPc Sartre olan François Pardo, Ai terand'la geçirdiği saatlere de nirken politikadan söz etmed lerini vurguluyor ve Başkan de Caulle'e hayran olduğunu lirtiyor. Mitterrand''ın portresı Kirahk Daire Aranıyor Emekli oğretmen hanım, kiralık kuçuk daire aramaktadır. Tel.: 586 78 13 (Akşam saaüerinde) Şemsa Poseu sergi Şemsa Pozcu'nun "Özgö nümler" adlı fotoğraf serı Bodrum'da, Ağıl Restoran açıldı. İDGSA 'yı bitiren Po. Ingiltere'de fotoğraf öğrem gördü. Bu ülkeyle birlikte, Fe ral Almanya da, Fransa'da Türkiye 'de sergiler açtı. 1982 lında "Sinema ve TV özel Ö lü"nü alan Şemsa Pozcu'nun toğraf sergisi 16 eylüle kadar recek. TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1 Kurumumuz ihtiyacı olan D 226 tipi AEG MVMF1OL413 ve F12L413 tipi DEUTZHRZA tipi LISTER 38 KVAWEB E120 TGM modeli IsuzuADIO tipi Energomach export jenerator yedekleri ile SNOWTRAC ST4 RATRAC1404 ve RATRAC 1200 C tipi kar araçlan yedekleri kapalı zarf usulu teklif almak sureıiyle satınalınaeaktır. 2 Bu işe ait şartname TRT Kurumu Genel Müdurluğu Alım Ikmal Dairesi Başkanlığı Atatürk Bulvarı No: 181 Kavaklıdere / ANKARA adresinden temin edilir. (Şarmameler posta ile gonderilmez.) 3 Tekliflerin en geç 29.8.1983 gunu saat 14.00'e kadar "TRT Kurumu Genel Müdürlüğü Genel Evrak Müdurluğu Paris Cad. No. 15 Kavaklıdere / ANKARA adresine makbuz mukabili teslim edılmesi veya iadeli taahhutlu olarak posta ile gonderilmesi gereklidır. 4 Postadaki gecikmeler dikkate alınmaz. 5 Kurumumuz 2490 sayılı kanuna tabi değıldir. Basın 22745 mak, hem de kendimi belirli bir disipline sokmak amaçlan taşıyordu galiba. Daha sonralan bir ara sekreterliğini ve çevirmenliğini yaptığım şef Robert Lawrence'in program notlarmı Türkçeye çevirme görevini de gönüllü olarak üstlenmiştim. 1962 yılında Ankara Radyosu'nda başlayıp bugün de devam eden radyo müzik programı yapımcılığının da metin yazma kolaylığına, anlaşılır olabilme kaygısına yardımcı olduğunu sanıyorum. 2Herhangi bir konuda söz söyleyebilme, yazı yazabilme sorumluluğunu üstlenmeden önce, o konuyu çok iyi bilmek gerektiği su götürmez herhalde. Yüz t L Â N 2821 Sayılı Yasa'nın geçici birinci maddesi uyarınca 14.8.1983 tarihinde toplanan Olağanüstü Genel Kurulumuz, Sendikamızın (Kömür Satış ve Tevzii Müessesesi İşçileri Sendikası) adresi Strazburg Caddesi 7/4 Kat, SıhhiyeAnkara olan Türkiye Maden İşçileri Sendikası'na şube olarak katılmasına karar verilmiştir. İlân olunur. Kömür Satış ve Tevzii Müessesesi İşçileri Sendikası Başkanlığı Heidpgger'in tüm yapıtları Filozof Heidegger'in tüm pttları Almanca basılıyor. K termann Yayınevi tarafındaı kanlan kitaplann "192930 Dersleri" adlı olanlan, diz 29. ve 30. cildini oluşturaı Ancak ünlü filozofun bütün pıtlannın baskısının ne zaı tamamlanacağı kestirilemiy
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle