Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/6 HABERLFR 2 TEMMUZ1983 Çokuluslu Kaçakçılık 4 6 Interrogaıo ^^r ıre ore il ttaffıcante Arsan Palermo'nun gösterdiği bütün fotoğraflardaki kişileri Akkaya gayet iyi tanıyordu. Bunlardan biri için, "Gözümün önünde 2 bin silah aldı" dedi. "Türkiye'ye silah soktuklarını kesin olarak biliyorum? Bazı Italyan kaçakçılar 1978'de Türkiye'ye gelip Diyarbakırh "tüccarlar"la görüşmüşlerdi. Atna anlaşamadılar. Diyarbakırlılar mali Diyarbakır'da teslim etmek ve taşınıa işine hiç bulaşmamak niyetindeydiler. Blue jean ne demek?'sorusunu Akkaya gülerek yanıtladı: Eroin i cennlbro sto a e sıınnnıi Dr. Palermo'nun Asım Akkaya'ya uzattığı fotoğraf, elli yaşİarında kıvırcık saçlı bir Turk'undur. Akkaya, hiç duraksamadan fotoğraftaki yüzu tanır: "Galip bu." Sonra anlatır: "Galip'i yedi yıl kadar önce İstanbul'da çalıştığım mağazada tanımıştım. O sıralarda Galip, Kuveyt'ten gelen kaçak saatleri satıyordu. 1977 ve 78'de kendisini Trieste'de Roma otelinde gördüm. Milano'da Piazza Duommo'da karşılaştığımızda, yine saat işi yapıp, yapmadığını sordum. Hanefi Arslan ile birlikte uyuşturucu işine girdiklerini soyledi. Galip ile Milano'da karşılaşmamdan yirmi gün sonra Ivan Galiç ile görüştük. Galiç bana, Galip'in Ahmet Erdem, Mustafa Kısacık, Hakkı Deliçay ve Kofler'le çalıştığım söyledi. Galip'in ilk başlarda Corlo Kofler, Hanefi Arslan Hüsnu Baş ve Ahmet Erdem ile önce küçiik miktarları organize etmeye başladı, daha sonra işleri buyüttü. Her seferinde 100 kilo morfin, daha az miktarda da eroin taşırdı." Interpol'un Mafya albumu açıldıkça, Akkaya da açılıyor, yeni yeni bilgiler veriyordu. "Trento'daki Romagna otelinde Carlo Kofler ile lanışmıştım. Kofler'in yanında, 52 yaşlarında, esmer, adeta bir Arap kadar siyah tenli, giir bıyıklı, yaklaşık 1.75 boyunda, siyah gözlü bir Tiırk vardı." BAŞKA ADLAR "Adı?" "Adı, Yunus Sokoloğlu." Akkaya, bu kez Yunus Sokoloğlu'yu anlatıyordu: "Duyduğuma göre Sokoloğlu Macaristan, Almanya ve alıcı ulke olarak Türkiye arasında, Roberto Keifl, Hanefi Arslan, Carlo Kofler, Marai Angelo ve Hiisnü Baş ile silah kaçakçıhğı için işbirliği yapıyordu." "Başka adlar da yok mu?" Başka adlar da vardı. Bunları, Turk kaçakçılannı, Italyan Mafyası ve Alman yeraltı dunyası ile buluşturmaktaydı. "..Albümün 27. sayfasında bulunan fotoğrafını teşhis ettiğim Albert Schlögl, 55 yaşlarında, Tıirk, 1.75 boyunda, dolgun, bıyıksız Hayrullah Deliçay, Wiseser Giuseppe, 29'uncu sayfada Herbert Oberhover 1 ve 2 no'lu fotoğrafta gorulen Helmut Karl Bosch.." Dr. Palermo'nun elindeki kanıtlar, bir Alman kaçakçısmın bu trafikteki onemini gösteriyordu. Palermo, albumde, Viyana 1938 doğumlu Harald Gelf'in fotoğrafını bularak Akkaya'nın onune uzatmıstı. BtR POSTADA 2 BİN StLAH Akkaya, Gelf'i de tanıyordu: "Gelf'in Alman asıllı Robert Keifl ile ilişkisi vardı. Keifl bir ara Almanya'da silah kaçakçılığı nedeniyle tutuklanmıştı. Gelf'in, Keifl'den bir seferde ikibin silah satın aldığını gözlerimle gördum. Keifl'in kesin olarak Tur • kiye'ye silah soktuğunu biliyorum..." Palermo bir fotoğraf daha uzatır: "Bu kim?" "VVieser Giuseppe." "Anlat." "Giuseppe'yi 1979'da ilkbaharın sonlarına doğru Viyana'da bir otelde tanıdım. Hayrullah Deliçay ile beraberdi. O sırada, Prag plâkalı bir kamyon geldi. tçinde 500 parça 2B marka Kal. 7.65 tabanca vardı. Bunu gözlerimle gordüm. Ertesi gun Yugoslav plâkalı bir kamyon geldi ve tabancalar, Hayrullah aracılığı ile Koçova'ya aktarıldı. Hayrullah'ın bana anlattığına göre, Giuseppe, bu malın her bir parçasını 110 Alman markına satmıştı. Silah ticareti ile ilgili olarak Giuseppe'yi, Miihih'te Marmara ve Bayr. Str. 75'de bulunan "lnternazional" lokantasında tamnmış silah kaçakçısı TiirklerDr. Palermo, bu kez ilgisiz gibi gelen bir soru sormaktaydı: "Bluejean ne demek?" Akkaya gulmeye başlamıştı. "Bluejean", dedi, "eroin demektir. Uyuşturucu madde kaçakçılığı yapanların dilinde bir parça bluejean 1 kgeroin demektir. Ayrıca, yıkanmış bluejean eroin, kirli bluejean morfin demektir..." Carlo Kofler'in Trento'daki Romagna otelıne gelip, uyuşturucu madde alan Italyanlar kimlerdi? Elbette "Sicilyalılar" yani Mafyanın anavatanından sonra geldi. Döndüğünde Matteo, Angelo'ya Amerikan doları ile odeme yaptı. Ve uyuşturucuyu.arabanın arka koltuklarının altına gizleyerek çekti gitti. Saro'ya da aynı şekilde baz morfin teslim edilmişti. Saro, Tur kiye'de Hızır Hepguler ile temastaydı. İvan Galiç ve Marai Angelo ile birlikte 1978 yılında Türkiye'ye giderek uyuşturucu madde alımı için anlaşmalar yapmıştı.. Onlarla birlikte Nicola Puccio da Turkiye'ye gitti. Ancak, Diyarbakırlı tüccarlarla anlaşmadan döndüler. Diyarbakırlıların malı Diyarbakır'da teslim etmek istemeleri ve taşıma işine karışmamaları nedeniyle alışveriş yapılmamış. Bunu kendisinden duydum..." Turk, M. Ali Karakafa'ydı. Mustafa Kısacık, Hızır Hepguler ve Hakkı Deliçay, M. Ali Karakafa ile beraber çalışmaktaydılar. Malın teslim yeri, Italya'daki bağıntıları, Trento'da Carlo Kofler'di. "Peki, ınal nasıl taşınıyordu?" "Taşıma, genellikle Yugoslav kamyonları ile yapılıyordu. İtalya sınırında, Türkiye'den gelen arabalar özellikle kontrol edildiği için, bunlar Yugoslavya'da otomobil ve şofor değiştiriyorlardı. Böylece, kontrolden sıynlmış oluyorlardı..." Dr. Palermo, burada bir nefes alıp, soruyordu: "Daha başka tamdığın kaçakçılar var mı? "Var. Hatırladıklarım, MehPalermo, "Saro"nun kim olmet Esmer, Beyaz Öngler, Seladuğunu sorar: "Bu Saro'nun adını biliyor mi Gültaş, Hamid Gültanbur.." musun, Saro takma adı, asıl adı Selami Gültaş, Münih'te Vardar adlı dışalımdışsatım şirketinin ne? sahiplerinden biriydi. Ve M. Ali "Bilmivorum." "Ben söyleyeyim, Rosario Ağca'ya Sofva'da "Faruk ÖzD'Ağostino, 1945 Palermo do giın" adına duzenlenmiş sahte pasaportu sağlayan Ömer Merğumlu." san bu şirkette çalışıyordu. Ve Dr. Palermo, bu kez, bir Yu Gültaş, Abuzer Uğurlu ile beragoslav kadının fotoğrafını ber, elektronik aygıt kaçakçılığı gosterir: yapmak suçundan aranmaktay"Herhalde bunu tanırsın?" dı. Aynı Vardar şirketi, 1979 yı"Evet tanırım, Milka Dome lında, Suriye sınırında z2680922 zet". sayılı ABD pasaportu ile yaka"Kimdir?" lanan kaçakçı Harry Sala*»> "Taşıyıcı." Adamson'un şifreli listesinde Q "Kimlerin?" yer alıyordu. "Karakafa'nın." "Karakafa" diye bilinen Yu YARIN: goslav asıllı, 1942 doğumlu Karakafa çetesi fTRENTO, 1 Iro oro aböondar.tı dı ıntcrrogatono, poı allo I 12 45, ıl gı d.co Ccrio Ps'crmo ordına ıl brcak o Hcnrı Arsao ıl pıazzısta aı cnı.onı, eoco dcııa stanza dc! mc5.su otc, coı ferıı &ı I po'.sıolatos aeffor.cioıanclbGvcro Scmbrasıılpur.todıscoppıaro kınlacrımo, 5 IIOJO lc r.,cnı ocopnrolafcccapDonazza Dıotrodıluı fcccoılgıudı ePc:orr,,o dal nostro ınvıato FRANCO VERNICE DAVVERO 1 tıchıcsta t sul pur.îo tlı raspuîor • b poru dı qu£!clu: EmbaLcu;"u;rı > «Vcdrcrr.o. \uirorr.o, non rj p ıö ar.cora djc c.us'Jo che sara» n pond; ü ırc^jnrato Nsl corco d U'ır.tcrrocator.o sı e parh'o ar.ch • dclla copcTtura chs b Eufcara avrcfch! orîcrto aı trefncanu d' anrj c dı draçı' «La Dulcamöa erca nc!b pnma parteiıquH£*jı ruttor cpcrçuanto njıurrfa ev< ıtttüı cljrnen'j nuovı ncnbpccco hrcnz;r.'c»,ticiacortoCarloPai mo ÛJPUİCT nl'rmtnHHnfattn U r.ettantcnr.£ \rKnao'cn:opoıc, t OSTLCTO Ta ıtod.e,â!L;lG30,C£rloPa!crrr.ot ılsjıanoacoaotro\a unuovao"^! tcfcccıaaC;xcta.AJrrc âunaais, a tre nrptKta Fır.o a tır da scra. Spı 4p ıl c u i r î vL'usterrosatcr.o â s srvıto ad tpf>ro. oaiıre zJcımı ep^oiı £pccuic~> Un tccGe lo slla \O'.J, Pilcrmo ds\ e mstter > ıns^rns u crand; scee rux.o âı \cst &nıu U'alı^rı dı Henrı ArTı r'fnrer'^H'jn)ı DÜ'uv CLappon2se, nsuhano esserc 1 I f u i u uTirento sospcıtano chz Hsnn Ars^. abbıa poıutocolb \?reJ: sue «arn'Cme» bulpare anclıî uTîtSSnrer questo t e clıTe pror.to a sco^jtıcttere chc assai| prcsto ıcıudıc. ?ndrannoachıcdcrc duarjnenl. prcsso b sede dıplomsüca dd (p\cmo dı Sofıa 2 Roma Chnndac^.^convıntodıav ın m^ao b cart; ouste pcr ıncastrarc Arsır. S, dıcc che sa stato nntrecccto 2nc!;r ıın conıo correntc SVTZZCTO a] quz!: comsrnndcrclıbc una torîuna colccsale u tnıtıo dı un corrjncrcıo molto fruttuoso nel 1931 pcr fcrc un esempıo, l'ortpnızzaconc d. t Icnn Arsan avreb'oc tra;ız;o uca pcruta dı bcn lujrab fucdı ıLa£sal;alİ2İashnı!;ovTı.cndutı a chıss^ r b u 2Jtt)^n)i^n IV^n duc mılıoru c E00 mıb dolhn d'ın Uyuşturucu, Italya'yu Yugoslavya üzerinden taşınıyor, ttalyan sınırında Türkiye'den gelen araçlar özellikle kontrol edildiği için Yugoslavya'da otomobil ve şoför değiştiriliyordu. le konuşurken, görmüştüm." Sorgu yargıcı Palermo, lokanta adları geçince durur, önündeki dosyalardan bir tanesini açar. Dosyanın içinde, Trieste Criminalpol ve Polis Merkezinin Crim. O102/80 sayılı raporunun 17'nci, 2.11.1980tarih vel450/B /260'ncı sayfasınını dikkatlice okuduktan sonra sorar: "Bu tesislerin sahibi Erol Özyenal değil mi?" "Evet". gelenler. "Özellikle Matteo Busolla diye birinin geldiğini hatırlıyorum. Matteo bir seferinde Saro adlı biriyle daha geldi. Saro, Palermo'da Via Liberta'da oturuyordu. Sarn'ya bir kez, Agı Hızır diye bilinen Hızır Hepguler ile beraber gittik... Matteo, bir kez Romagna oteline geldiğinde Marai Angelo ve Carlo Kofler ile buluştu Marai Angelo, Matteo'nun arabasını aldı, yirmi dakika Vıa cU nTurrjva ıl ıraihcante snzruP Forsc, propno per nsponderc a qucsta donıanda. almeno u^ "cll^EtajVl Itl r.h" ı;i ,"IMKW1M<T paric, ı m253">ratı dı Trento hanno ji ^ dıspocto alcıuu accertamentı affıdaıı alb Guardın dı Fuıaıua cbe. ın I VZKJjgpnt chenı<iı.ırnnnhpn quesa ponu, ha vısııato seı azıendc ! rtupanedlqu2Suimonuro;nt2İeı ıtahan: DacfsnnocapoaunodeEİı sîruttona, • t ISE^K «Sofn rnrçnrp unputan dı Trento, li brescıano RetP p)| nato Gamba, c a tratta della Tanfo> pt ıttı> fra fogiucm H.ı Cİıo c dcîh lab MaleFıammecalh. avrcbbeıo voluto controllare Ifl.TlHlnK.l S U l i ı İ anch: b Bereru e la Oto Melara dı LaSpczo, Taksimetreli taksilere binmeye başladık LeventCağaloğlu'na pazarlıkla 750, taksimetreyle 695 lirayla gidildi. Belediye tarifesi, pazarhk ve taksimetre ayn iicret gösterdi. Istanbul Haber Servisi İstanbul'da taksimetre uygulamasına baslandı. lETT'nin Levend Garajı'nda dun taksimetreleri ta kılan 50 taksf yeni tarifeye göre sefere cıktı. Ilgililer İstanbul'daki tum taksilerin 8 ay ile 1 yıl arasında taksimetreli olacağını belirttiler. TESTAŞ tarafından uretilen ve taksi sahiplerine 30 bin liraya satılan taksimetreler ilk açışta 100 lira, her 200 metrede 10 lira ve 5 dakikgdan sonraki beklemelerde her Hakika için 5 lira ucret yazıyor. Cağaloğlu'ndan pazarlık yapılarak 750 liraya gidilen Levend'den donuşte taksimetre 695 lira ucret gösterdi. Belediye'nin normal taksi tarifesi i&e 625 lira. Şoförler, taksimetrelerin "uzun ve açık yolda yararlarına, kısa ve tıkalı yollarda zararlarına" olduğunu belirttiler. Belediye'nin verdiği tarifeyi az bulan taksi şoforleri kent içi guzergâhlar için "tstanbul biiyiık şehir, biz de yolları uzatınz," dediler. Taksimetreleri takılan taksiler, kontrolları yapılmak üzere Maslak yolunda 1960 metrelik bir guzergâhaçıkartıldılarve burada denendiler. 1 yılhk garantisi olan taksimetreler daha sonra Ölçu ve Ayarlar Müdürlüğünce mühurlendi. Taksimetre takılan taksilerin ön camlarının sağ üst köşesi ile arka camlarının üst ortasına da "Taksimetrelidir" yazıları yapıştırıldı. Elektronik taksimetreler "besleme" kablosu ile aku ya da çakmağa,"dönüm" kablosu ile de kilometre teline bağlanıyor. Taksinin gittiği her 200 metrede 10 lira tıcret yazıyor. Beklemeleri hafızasına kaydediyor ve 5 dakika sınırını aşınca her dakikada 5 lira ekliyor. Saat 0105 arasında da ucret yuzde 50 zamlı olarak yazılıyor. Sabah saat 6'dan itibaren Levend Garajı'na taksimetre taktırmak için gelen taksilerden ilk kez 34 AN 036plakaholanı,işlemlerini bitirip trafiğe çıktı ve Levend'den Cağaloğlu'na Cumhuriyet Gazetesi'ne hareket etti. Saat 11.57'de 100 lira ile taksimetresi açılıp Levend Garajı'ndan çıkan taksi Zincirlikuyu'ya geldiği zaman 180 lira ucret gösterdi. Saat 12.10'da Yıldız'da 280 lira olan tarife, Ihlamur yolundan Maçka'ya ulaşınca 400 liraya yukseldi. Dolmabahçe'de 450, Kabataş'ta 500 lira gösteren taksimetre saat 12.25'de Kemeraltı'nda yollardaki 5 dakikalık bekleme sınınnı aşarak 5 Fıra daha ekledi ve Karaköy'de ücret 585 lira oldu. Taksi, Cumhuriyet Gazetesi'nin önune geldiği zaman 40 dakika suren LevendCağaloğlu güzergâhı için taksimetre 695 lira yazdı. GÖZLER TRENTO'DA Büyttk uluslararası kaçakçılık şebekesiyle ilgili soruşturma sürdürüliirken ttalyan gazeteleri gelişmeleri ve iddiaları eksiksiz yansıtmaya özen gösleriyordu. Henri Arsan'ın üç saat sorguya çekilişi, kaçakçılık trafiğinde Sofya'nın önemli bir merkez oluşturduğu iddiaları, gazete sütunlannda geniş yer buluyordu. Haydarpaşa Garının 18 yılhk müdürü emekli oldu Istanbul Haber Servisi 18 yıl 6 ay 18 gun... Her yıl yaklaşık 2 milyon yolcunun uğurlandığı 180 trenin gidip geldiği Haydarpaşa Gan'nın 18 yılhk müdürü Yaşar Güngör, dün sessiz sedasız, torensiz görevinden ayrıldı. 47 yılını TCDD'ye veren Gungör, geride kınlması guç bir rekor bırakarak yaş haddinden emekli oldu. Yaşar Gungör, çocuğu gibi seviyor Haydarpaşa Garı'nı: "Burası Türkiye ve Ortadoğu'nun en bttyük garıdır. Avrupa'nın Asya'ya açılan kapısıdır," diyor, "ilk geldiğimtzde buharlılar çalışıyordu, elektrifikasyona geçtikten sonra tamamen gann şekli değişti." 47 yılhk demiryolculuk yaşamına ilişkin bir anı anlatmakta buyuk güçluk çekti Yaşar Gungör. Dakikalarca sustu. "O kadar çok ki..." diye mırıldandı. Sonra da muavinlerinin hatırlatmasıyla, bir anısını aktardr. "1970 yılıydı. TCDD'nin telefon ağı yeni çalışmaya başlamıştı. Bir hanım gelerek beş giindür yolcu bekle"* diğini, yolcusunun sağlığında. endişe ettiğini söyledi. Sivas Çetinkaya arasında yol kapalıydı. Beklediği trenin yerini Ankara'dan öğrendim. Sonra Adana'yı arayıp garda bulunan trende hanımın yakınını sordurdum. 5 dakika sonra beklediği yolcunun sağlık haberini vermiştim. Hanım, bana inanmadı. Biz PTT'de 810 saat telefon bekliyoruz. 5 dakikada hem Ankara hem Adana ile nasıl konuşursunuz? dedi. Bunun uzerine Ada na'yı tekrar arayıp, hanımı Ada na Gar Müdürü ile konuştur dum." Eşinin " o benle değil demi yollarıyla nikahlı" dediği, Hay darpaşa ganndaki 18 yılhk mu durluğu sırasında, toplam 12ı gün kadar yılhk izin yapan Ya şar Güngör'ün tüm yaşamı d« miryollarıyla içiçe geçmiş. "Kt der çizgisi" ile demiryolları ö; deşleşmiş. Üç çocuk babası ola Yaşar Güngör, çocuklarında en kuçüğünü, 24 yaşındaykeı uç yıl kadar önce Göztepe'c tren çarpması sonucu yitirmiş Yakınlannm, çalışma ark daşlarınırh nakkında"Haydarı şa gan deyince Yaşar akla geli onu çok arayacağız",şeklınd konuştukları Yaşar Güngör, dün son kez demiryolcu ünifc masını giydi, her gün imzala( ğı "personel Giinlük Tablosı 'nu gözleri dolarak imzaladı TCDD'nin en kıdemli memur rından biri 14589 sicil yaka no Yaşar Gungör, geride 18 yıl gar müdurluğu ile kınlması g bir rekor bırakarak 65 yaşın emekliye ayrıldı. Manajans "Reklam ve Etkileri" Bilimsel AraştırmaYarışması sonuçlandı. Reklamcılığımızın, bilimsel vaklaşımlarla yeni boyutlar kazanmasını teî>vık amacıyla "Türkiye'nin Ekonomik Gelişmesinde Reklamın Yeri" konusunda açılan d Birincıhk Ödulunu Prof. Dr. Hasan Olalı İkıncılik Ödulunu Ahmet İlterberk Mansıyon'u Bülent Süslü ka/andılar. 29 Ha/iran 1983 Çarşamba gunu Divan Oteli'nde yapılan bir toplantıda, oduller sahiplerıne sunuldu Ödul kazanan yansjmacıları kutlar, katılan tum yarışmacılara teî?ekkur ederi/. Ingiltere Türk kadını ile dört çocugunu sınırdışı ediyor LONDRA (a.a.) 8 yıl önce Turkiye'de bir sıkıyönetim mahkemesince tedhiş eylemlerine kanşmak suçundan 6 ay hapse mahkum edilen ancak daha sonra ailesiyle birlikte tngiltere'ye kaçmayı başaran Selçuk Sezer adlı bir Türk kaçağın eşi Gülten Sezer ve 4 çocuğu Ingiltere Içişleri Bakanlığı'nın emriyle ulkeden sınırdışı ediliyor. 'Alınan bilgiye gore, Selçuk Sezer Turk Hava Kuvvetlerinde uçak teknisyeni olarak çalışırker yasadışı bir grev duzenlemek ve kışkırtıcı eylemlerde bulunmak suçuyla tutuklanmış ve 6 ay hapse mahkum edildikten sonra bir fırsatını bularak ailesiyle birlikte İngiltere'ye kaçmış, ancak lngiliz makamlan, Selçuk Sezerin siyasi sığınma istemini reddederek Turkiye've gondermişlerdi. Kocasının Turkiye'de tutuklanmasından sonra Londra'da yaşamını surduren Gulten Sezer, Şirketi'nin ortaklasa düzenlediği "tekneyle Boğaziçi Gezisi"ne katıldı. Kabotaj Bayramı'na rastladığı için daha da renkli geçen gezinin tekttzUcüyanı havanın kapalı oluşuydu. 48 kişilik topluluğun gtizel balerinleri, soyunup denize giremedikleri için çok üzüldüklerini belirttiler. Ama topluluğun yıldızlanndan Japon kökenli Norika Ohara, kaptanın eşliğinde yaptığı küçük bir bale gösterisivle konukların hayranlığını topladı. Topluluğun bir başka yıldızı da Elaine Mc. Donald. Mc Donald, Ingiltere Kraliçesi tarafından "Biiyttk Sanat Nişanı"yla ödttllendirmiş bir sanatçı. (Fotoğraf: Asena ÖZKAN) Ha h a l p v p m p r t ı l r e^rriı t s t s m b u l Festivaii'ne katılan tskoç Baieu a D d i e y e m e r a K saraıTop,Uiuğu,ingiiizKuiturDerneğivesheu Manajans A! DUYURU MlLLt EĞtTİM BAKANLlGl'NDAN 1. Eğmm ve Öğretım Hızmetlerı Sınıfı'ndan çeşıtlı nedenlerle boşalan kadrolara; ılk atama, açıktan atama ve naklen atama yolu ile toplam olarak 19.371 personel alınacaktır 2. Başvurular, 525 Temmuz 1983 tarıhlerı arasında yapılacaktır 3 Başvuruların nereye yapıtocağı, hangı branştan ne kadar personel atanacağı, atama ısteğınde bulunacaklarda aranacak şartlarla başvuru ve seçmelere ilışkın dığer ayrmtılı bilgiler Bakanlığımız danışma burolan ile İl Mıllı Eğmm Müdürlüklerı'nden öğrenılebılecektır tlgilılere duyurulur Basın:20681 • İETT kartımı, okul kimliğimı kaybettım. Hukumsuzdur. Pt Kemal özer'in annesi, Günseli Özer'in kayınvaldesi, Simge özer'in babaannesi, Yüceışık, Dinçer, Doğan ailelerinin teyzesi, Afaka ailesinin halası ÖLÜM ÖÜ KEVSER ÖZER ILAN KOCAELİ 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 30 haziran 1983 perşembe günü Tann'nın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 2 temmuz 1983 cumartesi (bugün) Merkezefendi Camiinde kıhnacak öğle namazından sonra, Kozlu mezarhğında toprağa verilecektir. 15 yaşındaki oğlu Alp, 13 yaşındaki oğlu Arda 8 yaşındaki kızı Nur ve İngiltere'de dunyaya gelen 6 yaşındaki oğlu Kaya ile birlikte İngiltere'de kaçak olarak yaşamaya başladı. Ingiliz polisi, Gulten Sezer'in yasadışı yollardan Londra'da kaldığını belirledikten sonra kendisini tutuklamış ancak daha sonra serbest bırakmıştı. Içişleri Bakanlığında görevli Devlet Bakanı David Waddington, Turkiye'de çeşitli yasadışı eylemlere karışan uçak teknisyeni Selçuk Sezer'in eşi Gulten Sezer ve 4 çocuğunun, ulkede yasadışı yollardan kalmak suçundan 10 gun içinde ülkeyi terketmelerini kararlaştırdı. KİRALIK EV ARANIYOR Evlı bir gazetecı ıçın Aksaray, Lalelı, Şehremını, Fındıkzade semtlennde 20 bın lıraya kadar kıralık ev aranıyor Tel 527 32 80 520 97 03'den Naım RA YE YAMAN ALİ SÜLÜK (AYDIN) Sülük olan soyadım Şişli 1. Asliye Hukuk Hakimlığinin 1983/1551983/322 sayılı kararıyle Aydın olarak değişmiştır. Esas No. 1983/282 Davacı Azız Yığıt tarafından mahkememıze açılan veraset davası sebebıyle, Murıs Mustafa Yığıt' ın sağ eşı Ayşe Yığıt'ın eşmın mırasında mulkıyet hakkın\ mı yoksa ıntıfa hakkını mı seçtıjı yolunda beyanı alınnıası yoiuna gıdılmış ve yapılan yazışmalar sonuçsuz kalmış ve adresınde bulunamamış olmakla, Bu kere duruşma gunu olan 11 7 1983 gunu saat 9'da mahkememızde hazır bulunması veya kendısını bir vekıl ile temsıl elırrmedjğı takdır de, Murıs Mustafa Yığıt'ın mırasında mulkıyet hakkını seçtığı yolunda mahkememızce karar verıleceğınden adı geçen sağ eş Ayşe Yığıt'e, duruşma gununu b\ldırır tercıhlı davetıye yerıne kaım olmak uzere usulen ılan olunur. Basın 20563 AlLESl Importante Societe İngîliz polisi Türkiye aleyhindeki Ermeni gösterisine izin verdi LONDRA (a.a.) Ingiliz polisi, Ermeni milkanların iki ermeni teröristin duruşmasının yapılacağı Old Bailey Ağır Ceza Mahkemesi onunde Türkiye aleyhinde protesto yapmalarına izin verdi. Ermeni teroristler Grişi Gregoryan (24) ile Saven Bedrosyanın (32) yargılanmalarına 6 temmuzda Londra Ağır Ceza Mahkemesinde başlanacak. Ingiltere Polis Teşkilatı Scotland Yard yetkilileri, Ermeni militanların yapacağı bu gosterinin sıkı guvenlik onlemleri altında olacağını ve kontrol edileceğini bildirdiler. Londra savcılığı yaptığı açıklamada, Ermeni tedhişçilerin duruşmalarının 14 gün içerisinde sonuçlanacağını bildirdi. Londra savcılığı, Türkiye'nin Londra Buyükelçisi Rahmi Gümrükçüoğlu'nu öldürme hazırlığı yaparken yakalanan Ermeni tedhişçilerin ömur boyu hapis cezası isteğiyle yargılanacağını bildirdi. RECHERCHE SECRETAIRE DE DIRECTION Bilingue TurcFrançaisDactylo ecrire avec Curriculum et Photo â U.A.P. P.K. 107 Karaköy ILAN BAKIRKÖY 1. SULH HUKUK HAKİMLİGİNDEN 982/1408 Mahkememızın 6 5 1983 T. 982/1408'983/257 sayılı ılamla Bak köy, Halkalı, Çahılık Altı Gazı O desı 21 nurarada oturan kuçuk R CEP AYGÜN'e aynı yerde otur ALİ AYGÜN vası tayın edılmışt Ilan olunur Basın: 7538