13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet TAKVİM 12 Temmuz 1983 lmsak: 3.19 Gtineş: 5.36 Sahibi: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecilik Turk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Muduru: Hasan Cemal, Müessese MUdUrU: Emine Uşaklıgil, Yazı tşleri Mudurı): Okay Gönensin, • Yaa işleri Müdür Yardımcısı. Ahmet Korulsan, Haber Merkezı Mudüru: Yatyın Bayer, Sayfa Duzenı Yönetmenı: Ali Acar. tkindi: 17.19 Yatsı: 22.10 Temsilciler: ANKARA: Yalçın Dogan, İZMtR. Hikmet Çetinkayg, ADANA: Mehmet Mercan, • Servis Şejleri: Istanbul Habeıleri: Sdahattin Gület, Dış Haberler: Ergun Bala, Ekonomi: Osman Ulagay, Yurt Haberleri: Barbaros Gencak, KültUr: Aydın Emec, Magazin: Yalçın Pekşen, Spor Datuşmanı: Abdülkadir Yücelman, Düzeltme: Konur Ertop, Araştırma: Şahin Alpay. Bürolar: • Aıtkara: Konur Sokak No: 24/4 Yemşehır, Tel: 175825175866, ldare: 183335, • İzmir: Halit Ziya Bulvan No: 65/3, Tel: 254709131230 • Adana: Atatürk Caddesi, T.H.K. Işham Kat 2/13, Tel: 1455019731 • Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türk Ocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu, lst. PK: 246tst. Tel: 5209703 Telex: 22246 • Basıldıftı Yer: YENt AS1R Gazete ve Matbaac\lık Ud Ş Mecıdıyekoylst ögle: 13.19 Oktay Akbal Askeri Yargıtay'a başvurau AkbaVın vekili Avukat Turgut Kazan, dilekçesinde, MGK'nin 70sayılı kararı kaldırılıp yerine 76 sayılı karar yürürlüğe sokulduğu için, 70 sayılı karara aykırı davranmaktan hüküm giyen AkbaVın cezasımn infaı edilemeyeceğini belirtiyor. Haber Merkezi Yazarımız Oktay Akbal, MGK'nin 70 sayılı kararına aykırı davrandığı gerekçesiyle kendisine verilen 3 aylık hapis cezasımn, sozkonusu MGK kararı kaldınlıp yerine 76 sayılı karar yürürlüğe sokulduğu için infaz edilemeyeceğini ileri sürerek Askeri Yargıtay'a başvurdu. Akbal, "Yurtaş Olarak Görevimiz" başlıklı yazısından öturu, İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 1 No'lu Askeri Mahkemesi'nce 3 ay hapse mahkum edilmişti. MGK'nin, 70 sayılı kararını kaldınp, yerine 76 sayılı kararı yururluğe sokması uzerine, TCK'nın 2. maddesi uyannca kesinleşmiş bu hapis cezasımn artık infaz edilemeyeceği ileri sürulerek, Bakırkoy İnfaz Savcılığı'na itiraz dilekçesi verilmiş, Savcıhk dilekçeyi ilgili mahkemeye gondermişti. Sıkıyönetim Komutanhğı 1 No'lu Askeri Mahkemesi, Oktay Akbal'ın avukatı Turgut Kazan'ın dilekçesini, "1402 sayılı Sıkıyönetim Yasasının ek geçici 3. maddesinin kaldırılmadığını, ayrıca, MGK kararlarmın sonradan kaldırılmış olmasının, o bildiri ve karara, yürürlukte olduğu süre içinde uymayan kişilertn durumlarını etkilemeyeceğini" bildirerek reddetmişti. Avukat Turgut Kazan, Askeri Mahkeme'nin bu red kararının "yasal ve hukuksal olmadığt" iddiasıyla bu kez Askeri Yargıtay Başkanhğı'na yeni bir dilekçe verdi. Oktay Akbal'ın avukatı Kazan'ın Askeri Yargıtay Başkanhğı'na verdiği dilekçede, "Bizim yasamız bakıtmndan yasagın geçici olması da hiç önemli değildir" deniyor, 2. maddenin istisna kabul etmediği, aksine bir yorumun "kamınsuz suç ve kanunsuz ceza yaratmak" anlamına geleceği, böyle bir durumun ceza yasasının 2. maddesine de 1. maddesine de "açıkça aykırı" olacağı ileri sürülüyor ve, "isteği reddeden mahkeme kararının kaldırılması" Askeri Yargıtay 'dan isteniyor. \ Iş arayan 2 bin uzman tannıcıdan r yararlanılmıyor Türkiye Ziraatçiler Derneği Genel Başkanlığı'mn Başbakanhğa verdiği raporda, tanmsal desteğin yıllardır kredi desteği olarak göriilmeye devam edildiği, üreticilerin organizasyonunun nasıl ele alınması gerektiğinin halen belirlenmemiş olduğu öne sürüldü. ANKARA, (Cumhuriyet Bü karşın halen 2 bin tanm teknisrosu) Türkiye Ziraatçiler Der yeni işsiz bulunmaktadır. Bu bir neği Genel Başkanhğı, Başba teknik bilgi israfıdır. Bunlann kanhğa bir rapor sunarak sorun Tanm Kredi Kooperatifleri'ne larına yaTdımcı olunmasmı iste ve Tanm Orman Bakanlığı'nın di. Raporda uzman tarımcılara boş bulunan 930 tarım teknisyebüyük gereksinme olduğu halde ni kadrosu kullanılarak, Devlet halen iki bin tarım teknisyeninin Üretme Çiftlikleri'ne, Ziraİ Mücadele, Gıda Kontrol Genel Müişsiz olduğu belirtildi. Tanmsal desteğin yıllardır dürlükleri ile Su Ürünleri Daire kredi desteği olarak görülmeye Başkanlıklan'nda istihdamı üldevam edildiği belirtilen rapor kemiz çıkarlan açısından da hada, "Tanmsal destek ve faaliyet yati önem taşımaktadır. toprak bilgisi, mekanizasyon, Müktesep hak denilerek ilkoenerji bilgisi, teknik anlamda to kul mezunları ilaç bayilikleri yabumculuk, gübreleme ve sulama parken, yıllardır mücadele faabilgisi, hasatharman ve pazar liyetini yürüten teknik teşkilatlama bilgisi gerektirir. Zirai kre taki meslektaşlanmıza bayilik di tanmsal faaliyette mutlak zo verilmemektedir. runluluktur ancak tüm bunlarBaşta kadro sorunu olmak dan sonra gelir" denildi. üzere, ek gösterge ve hizmet tazÜreticilerin organizasyonunun minatlannda yalnızca diploma nasıl ele alınması gereküğinin farkına dayalı olarak, hizmetihâlâ belirlenmemiş olduğu, bu miz gözardı edilerek aynı meslek güne kadar ihmal edilen organi katmanlan arasında fark değil zasyonda kamu hizmetinde bir uçurumlar yaratılmıştır. Bu duUk ve üretici organizasyonunun nım hizmet sevkini kırmaktadır. bir bütün olarak ele alınmadığı Bu haksız durumun mutlaka gikaydedilen raporda, "Örnegin derilmesini bekliyoruz." ı Tanm Kredi Kooperatifleri'nin yeniden organizasyonu sağlıkh degildir. Dünden bugüne kredi veren bir kuruluş ohnaktan öteye götürülememiştir." denildi. Raporda Ziraat Bankası'nın bu kooperatiflere birer şube gözü ile baktığı, çiftçilerin ise tarımla hiçbir ilgisi olmayan, ehliyetsiz kişilerle yüzyüze geldikKOBLEZ, (ANKA/DPA) lerinden bu kuruluşlan kendi ör Batı Almanya'da kaçak çalışa gütleri gibi benimsemeyemedik lan ortaya çıkarmakla göre' leri ifade edildi. devlet dairesinin 21 bin Türkı Başbakanhğa sunulan rapor adını saptadığı bildirildi. da daha sonra özetle şu görüş"Z Ünitesi" adı altında 19 lere yer verildi: yıhnda Batı Almanya Içişleri I "Araştırma ve uygulamada kanları Konferansı'nın öneı bir bütünlük sağlamak amacıy üzerine kurulan kuruluş, geli: la, meslek taassubuna yer ver rilmiş bilgisayarlar yardımıyla • • • .•.Jitj ;>u alandft çakede kaçak olarak çalışanlar, ı .„, knıkspğhk elemanlannın lan istihdam eden şirket ve k görevyetki ve sorumluluklan ler ile ülkede suç işleyen yab belhienmeli, teknik elemanlann cılar konusunda bilgi toplama yetkigörev ve sorumluluklan gorevlendirilmişti. belirlenirken, özellikle tarımda gelişmeyi saglamada, modero tanm işktmeciliği anlayışını hakim kılmak için, bazı hukuki müeyyidelerle donatılması, ülkemiz tanmı için şart olmaktadır. Özellikle istihdam gerekcesiyle Devlet Vretme Çiftlikleri'nde ve benzeri kuruluşlarda bir tek tanm teknisyeni görevlendirilmez ATİNA, (Cumhuriyet) 1 iye'den kaçarak, Yunanistaı ken, tarım teknisyenlerinin uyumsal fonksiyonel değişiklik siyasal sığınma hakkı isteyeı ler sağlanmadan yararh olama seyin Scrgibaş (40) ile Batı yacaklan yerierde istihdamı gün ya Türkîerinden Nuri Hi deme getirilmemelidir. Ülkemiz noglu (21), çeşitli soygun ve de halen uzman tanmcı açığı ve ü eylemde bulundukları idc gereksinimi çok büyüktür.Buna la göz altına alındılar. 22 mayısta Sisam adasıı çak olarak gelen Sergibaş riyon'da, bir başka siyasa men olan Mehmet Dal'ın lirasını çalmış ve daha soı re'de, Nuri Hüseyinoğlu i gunlara başlamıştı. 19. yüzyılda padişahlar Batı Yunan basını, son zan stilinde yapılmış saraylara (Dol da, Lavriyon göçmenler k mabahçe, Yıldız, Beylerbeyi, Çı da bulunan Türkelrin ' rağan) taşınınca, SaraySanatçı kamptan firar ederek, A ilişkisi zayıfladı, Ehli Hiref ör Pirek'de başıboş dolaşara gutü dağıldı, ama sanatçılar yi lığı rahatsız ettikleri ve b ne sarayın beğenisi doğrultusun nın da ülkelerine geri d da çahşmayı sürdürdüler. Ne var zorunda kaldıklarını ya; ki, hattatlık dışında, tüm sanat önceki gün de başka i dallarında önemli gerilemeler ol siyasal göçmen de süpeı du. Hattatlann şaygınlığı, tüm soymaktan dört ve beş : Osmanlı dönemi boyunca hiç kum olmuşlardı. azalmadı. Padişahlar da hattathğa büyük ilgi gösterdiler. Serginin vitrinlerinde bu sanat dalının özgün örneklerini de ilgiyle seyrediyoruz. Anadolu Medeniyetleri (UygarhklarO Sergisi, ülkece büyük önem verdiğimiz bir konuyu bir kez daha gündeme getirmemiz ANKARA, (AP gerektiğini gösteriyor. Doçentlik sınavma kat Turizm potansiyelimizin çok büyük olduğunu, ama bu potan için adaylarda aranacaV siyeli bir türlü harekete geçire yeniden belirlendi. Üni mediğimizi yıllardan beri hepi rarası Kurul Başkanlı| miz söyler dururuz. lşin ilginç zırlanarak dün yururl yanı, bu konuda yetki sahibi "Doçentlik Sınav Yön olanlar, yani turist çekme meka uyarınca, sınava katıla nizmasını işletmekle görevli ların, en az bir yaban olanlar da yakınanlar arasında duzeyde yazıp konuş; yer alır. Böylece, Doğu insanına gerekiyor. özgü ahşkanhkla, herkes sorumDoçentlik sınavına luluğu başkasımn omuzlanna adaylarda bir lisans dij yıktığı için bir türlü sonuca dıktan sonra, doktor' varılamaz. "uzman" unvanını ka Şimdi, Avrupa 18. Sanat ser ma koşullan da aranaı gisi niteliğini taşıyan Anadolu sel araştırma ve yayın Medeniyetleri (Uygarlıklan) Ser mayanlar doçentlik sı gisi ile karşımıza yeni bir fırsat tılamayacaklar. Bu k( çıktı. Bundan yararlanmanın hip olan adaylar, yab tam zamanıdır. Konuyu doğru navından sonra doçeı dan Kültür ve Turizm Bakanh tedikleri bilim dalınd ğı ele almalı, Dışişleri Bakanlı dersine tabi tutulacî ğını da harekete geçirerek dış Yönetmelikle, ilk temsilciliklerimiz kanalıyla yoşanh olamayan ada ğun bir propaganda çalışması yapılmahdır. Ayrıca, duyduğu dan bir dönem geçm ni yayın yapmadıkç; muza göre, sergiyi kendi ülkeleya da sanat dalında rine bölüm bölüm isteyen kültür ataşelikleri var. Anadolu'nun eş navına başvuramayj me bağlanıyor. Ayn siz guzellikteki sanat yapıtlarmın sanat dalında doçeı dış ulkelerde sergilenmesi, hiç kuşkusuz, ülkemize turist çekme da uç kezden fazla 1 adaylar da, aynı bı açısından çok büyük yarar sağdalında yeniden dc layacaktır. Hükümet bu konu vına başvuramaya< üzerinde de önemle durmalıdır. Dış müdahaleler yüzünden Çad kana bulandı Dış Haberler Servisi Afrika'nın kuzeyinde dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Çad'da, yaklaşık 18 yıldır süren içsavaş, son günlerde yeniden şiddetlendi. Eski Devlet Başkanı Gukuni Veddei'nin kuvvetleri, Libya desteğinde giriştikleri büyük bir saldırı sonucunda, ülkenin en önemli ticaret merkezi olan FayaLargeu'yu ele geçirdiler. Çatışmalarla ilgili son haberlerde ise, Gukuni'ye bağh kuvvetlerin Abeşer kentini de ele geçirdikleri yolunda. Siyasi gözlemciler, son gelişmelerle Çad Devlet Başkanı Hîssene Habre'nin önemli bir tehlike karşısında bulunduğunu belirtiyorlar. Çad'da, Libya desteğindeki Müslüman Gukuni kuvvetleri ile ABD ve Fransa'nın destekledikleri Habre'ye bağh kuvvetler arasındaki çatışmalar komşu ülkeleri özellikle Sudan ve Mısır hükümetlerini telaşa düşürüyor. Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarck ve Sudan Devlet Başkanı Cafer Numeyri, Gukuni'nin Libya lideri Kaddafi'nin açık desteği ile gerçekleştirdiği saldırımn, bölgede istikrarı bozmayı amaçlayan bir harekât olduğunu söylüyorlar. Bu iki ülke lideşiddetlenen savaşın ABD için ise bir çıkmaz anlamına geldiğini belirtiyor. CIA, Habre'nin geçtiğimiz yıl Gukuni'yi devirmesine yardımcı olmuştu. Şimdiyse Washington ya Habre'ye yardım etmek, ya da Kaddafi'nin müdahalesine seyîrci kalmak gibi bir çıkmazla karşı karşıya bulunuyor. Reagan yönetiminin şu anki tutumu çatışmalara seyirci kalmak gibi görünüyor. ABD'nin Habre'nin iktidarını s.'mlir mesi için tek guvencesi Fransa"nın Çad hükümetine sağladığı askeri destek. Washington'un son gelişmelere tek müdahalesi, Libya Hava Kuvvetlerine ait iki Mig 23 jetinin durdurulrnası oldu. Geçen hafta Akdeniz'deki Amerikan uçak gemisi "Eisenhover"a yaklaşan Libya uçaklah, gemiden kalkan iki F14 uçağı tarafından durduruldu, ancak bir çatışma çıkmadı. Bu arada, Soyyetler Birliği Komünist Partisi yayın organı "Pravda" gazetesi, Çad'daki durumla ilgili bir yorumda, Fransa'nın Hissene Habre yönetiminden bu yana ülkeye muhtemel bir müdahalede bulunma= sından duyduğu kaygıyı dile getirdi. Istanbul'un Samandıra köyünde Udarkadaşınaçtığı"Krospark'\ hem otokros yanşlanna hem "amatör ruhlu" gençlerin çılgınca motosiklet gösterilerine, hem de maket açak gösterflerine sahne oluyor. 1.800 metre uzunlugundaki pistte birçok sert viraj bulunuyor. Heyecan merakhlan sık sık soluğu "Krospark"ta alıyor, kendilerini tehlikeye atmasalar da bu işi yapanlan seyrediyor. (Fotograf: Asena ÖZKAN) a Devlet Başkanı Habre ri Kahire'de geçtiğimiz günlerde yayınladıklan ortak bir bildiride Libya'nın bu tur faaliyetlerini sürdürmesi halinde "gerekli önlemleri" alacaklannı açıkladılar. Çad'da alevlenen çatışmalar bolge ülkelerinin yanısıra ABD ve Fransa'yı da kaygılandırıyor. Fransa Devlet Başkanı François Mitterrand ülkesinin saldmlara seyirci kalamayacağını belirterek Habre'nin birliklerine silah ve yakıt yardımı yaptı. Mitterrand yardımların süreceğini vaad ederken "Fransa" dedi, "Çad'ın yabancı güçlerin eline düşmemesi için etinden geleni yapacaktır." Çad'ın eski bir Fransız sömürgesi olduğu biliniyor. Fransa 1972 ve 1978 yıllarında da Çad'da meydana gelen çatışmalara askeri birliklerini göndererek müdahale etmişti. "Newsweek"dergisi, Çad'da Idama mahkum 2 kişi adliyeden kaçtı RİZE (Cumhuriyet) Adam öldurmek suçundan Rıze Ağır Ceza Mahkemesince idama mahkum olan Hasan Kaplan ile llyas Sürgün getirildikleri adliyeden kaçtılar. Olaydan sonra bir assubay ile 6 jandarma eri gözaltına alındı. Adam oldurme suçundan idama mahkum olan, daha sonra Yargıtayca bu cezalarının bozulması üzerine, yeniden Rize Ağır Ceza Mahkemesine yargılanmasına başlanılan Hasan Kaplan, tlyas Sürgün dün getirildikleri adliyeden jandarmaların dalgınlığından yararlanarak kaçtılar. Yetkilıler olayla ılgılı soruşturmanın çok yonlu yapıldığını idamlık kaçaklann Rize ve çevresinde arandıklarını bildirdiler. Pravda gazetesi, Hissene Habre'ye bağlı kuvvetlerin Gukuni Veddei kuvvetleri önünde uğradığı bozgunların Paris'i telaşa düşürdüğünü ve ülkedeki bütün "Sağ güçlerin, Çad'a müdahale yapılmasını teşvik etmeye" çalıştıklannı yazdı. "Fransa'nın N'Camena'ya kurulan hava köprüsü sayesinde yüzlerce ton cephaneyi Çad'a gönderdiğini" ifade eden Pravda, "Fransa'nın yar^nuyla 7 " ite Hava Kuvvellerine DRğiı peraşütçiı birliklerin Çad başkentine sevkedüdiğini" kaydetti. KURAKLIK Gukuni'nin saldırısı, Habre yönetimini kötü bir zamanında yakaladı. Ülkede şu sıralarda büyük bir kurakhk sürüyor. Dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Çad'da, 5 milyonluk nüfusun büyük bir çoğunluğu açhk tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Habre, Libya destekli saldırılar karşısında, bütçenin büyük bir kısmını savunma harcamalarına ayırmış durumda. Üstelik, ülkeye yakıt ve yiyeceğin girdiği Nijerya sınınnda, geçtiğimiz nisan ayında meyda(Arkası Sa. 11., Sü. l'de) kaçak 21 bin Türkün adı saptandı Yunanistan'da silahlı soygun yapan iki Türk tutuklar k a z a n ç kaynagı oldu Osmanlı sanatçısmı Sarayhn beğenisi yönlendirdi KEMAL KÜÇÜK Eminönu'den kalkan otobüsün arka sıralarında bir adam bir genci azarlıyor. "Git dışarda yap gürültünü burası otobüs" 1415 yaşlanndaki gencin elinde birbirene bağh iki plastik topla bir çubuktan oluşan "TakaTak" var. Bu tür tartışmalara yalnız otobüslerde değil apartman balkonlannda, mahallelerin sakin sokaklarında da rasrlanıvor Son günlerde TakaTak'ı yalnız çocuklar ve gençler değil takım elbiseli beyefendilerin ellerinde de görebiliyoruz. Taksim meydanının ortasında küçük Hüseyin elindeki naylon torbasmı tıka basa TakaTak MUAMMER TUNCER doldurmuş, tanesini 100 liradan satıyor. Günde en az 30 tane satTopkapı Müzesi'nin Has tığmı söylüyor.. Üsküdar ve Ka Ahırlar bölümünde, Selçuklu sadıköy meydanlarında, çarşı içle natmdan özgün örneklerle birrinde daha birçok "Hüseyin"e likte, Osmanlı sanat ürünleri de rastlamak mUmkün. Hepsi de sergileniyor. TakaTak satışından memnun. Osmanlı devletinin kuruluş ve TakaTak satışı seyyar satıcılar yayılma dönemi olan 15. yüzyılkadar oyuncakçıları da sevindi dan başlıyarak, Osmanlı ülkesinriyor. Kadıköy'deki bir oyun de hemen tüm sanat dallarındacakçı ilk hafta günde 4050 tane ki gelişmeleri sergide kolayca izleyebiliyoruz. sattığını söylüyor. Sıkı Tahtakaletieki plastikçilerin netilen bir merkeziyetçilikle yöOsmanU lmparatorluçoğu kendilerini bu çok kârlı ğunda, yönetim düzeninin sanaTakaTak'çıhğa kaptırmış.. Bir ta çok büyük etkileri oldu. Osplastik kahp iki de çırakla gunde yüzlerce TakaTak imal edip manlı yaşamının her döneminde satıyorlar... Piyasada heryerde sanatçıların Osmanlı Sarayı'nın vermelerî ge100 liraya satılan oyuncağın ma beğenisine önceliken büyük ahcı rekiyordu. Zaten liyeti de 30 lira civarında.. da saray ve çevresiydi. EHLt HtREF Fatih Sultan Mehmet zamanında yapılan Topkapı Sarayı'nda sonraları tMM Hiref' adıyla bir sanatçı ve zanaatçı örgütü kuruldu. O dönemin nakkaşlannı, mücelh'tlerini, zergeranını (altın işçiliği yapanlar), hakkaklarını, madeni eserler yapan kazgancıları, çilingirleri, kündekarları (fildişi oymacıları), çinicileri, dokumacıları, marangozlan v.b. Sanatçı ve zanaatçılan bir Psikolog ye Psikiatrist Doç. araya getiren "Ehli Hiref" örgütü giderek gelişti ve Saray'ın koDr. Kurban Özuğurlu TakaTak ruyuculuğu altmda Osmanlı dökonusunda şunları söylüyor: nemine özgü yapıtlar verdi. "Çocukların bu tür oyuncaklarOsmanlı sanatı, sergide görela oynaması doğaldır, ancak ye ceğimiz yapıtlardan da anlaşılatişkin olarak kabul ettiğimiz ki cağı üzere bir çizginin bütünlüşilerin bunlarla oynaması aslın 6ünü ve sürekliliğini gösteriyor. da çocuksu, bastınlınış duygu Üslup ve motif birliği, Osmanlı larını doyurmak içindir. Freudist sanatının en önemli özellikleringörüşe göre bu böyledir. Yalnız den biri. Süslemecilikte en yayhaz ilkesine göre davranan yetiş gın motif, yuvarlak kıvrımh dalkin insan bu tür davranabilir, lar üstüne yerleştirilmiş Uzak çevresindekileri rahatsız edebile Doğu kökenli hatayi çiçekleri ve cegini duşunemeyebilir. Ancak Selçuklulardan bu yana süregeolgun yetişkinler gerçeklik ilke len rumiler. Sergîde bezeme sasine göre hareket eder, kendisi natının tezhip, maden, çini, seile çevresindekiler arasındaki il'ış ramik, ahşap ve fildişi alanlannkiyi ayarlıyabilirler. Çocuksu da çok ilginç örneklerîni kalmış yetişkinleri toplum için gorüyoruz de ayıplamamak gerekir..." 16. yüzyıhn ortaıarına dofrıı Satanları ve oynayanları sevindirirken çevredeki dinleyenleri oldukça rahatsız eden bu TakaTak hastalığının geçmişi 13 yıl oncelere dayanıyor. 1970 yıhnda "LakLak" adında biraz değişik biçimde imal edilip piyasaya çıkarılan oyuncak en az TakaTak kadar ilgi görmüştu. O yıl LakLak'ın yaptığı gürültü ve el sağhğına verdiği zararlar tartışılmış konu basına kadar yansımıştı. "TakaTak"lar öfke ve Anadolu Medeniyetleri Sergisi Has Ahırlar Yabancı dil bilmeyen doçent olamayacak Thatcher, öldürmeyi ceza olarak savunuyor (Dünkü Cumhuriyet'ten) ASMA DUVAK SAATt Tabak biçimindeki çalarlı, zcmberekli ve tek ibreli olan bu saat 17. yüzyıl ortalarında yapılmışür. O dönemin altın, gümüş işçlMgini simgelemesi bakımından bu saatin Türk saatçilik tarihinde önemli bir yeri vardır. Osmanlı sanatında konu zenginliği dikkaü çekiyor. Süslemede hatayi çiçekleri gibi Uzak Doğu kökenli motiflerin yerini, Saray bahçelerinde yetiştirilen lale, gül, sümbül, nergis, süsen, zerrin. gibi çiçekler, bahar açmış yemiş ağaçları, serviler, narlar alıyor. Nakkaşbaşı Müzehhîp Kara Memi'nin getirdiği bu yenilik, önce kitapta sonralan süslemeciliğin tüm alanlarmda sürüp gidiyor. Sergide bu yeniliğin giderek nasıl geliştığini de ilgiyle izleyebiliyoruz. Madeni sanatlarda Memluk etkisi gözleniyor. 15. yüzyılda üstün süsleme zevkiyle yaratılmış yapıtlar dikkatı çekiyor. Çinide renkli sır tekniğinin yaygın biçimde kullanıldığı bir dönemin örneklerinî gorüyoruz. Motiflerde Çın porselen tabaklarının etkisi açık seçik gözleniyor. MİNYATÜR MınyatüT Osmanlı sanat etkinliklerinde büyük yeri olan bir sanat dalıdır. Bu alanda tslam dininin geleneksel kurallan egemendir. Sergide, Kanuni Sultan Süleyman döneminin figürsüz kent betımlemeleriyle, manzara resimleriyle ünlü Matrakçı Nasuh'tan, portre çizgileriyle tamnmış Nigâri'den örnekler var.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle