Katalog

24 HAZİRAN 1983 HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/11 Bazı sigorta Kissinger: Siyaset gibi futbolda da Türkmen: ABD (Baştarafı 1. Sayfada) rdmış bir bölge haline getirilmesi ~ ° (Baştarafı 1. Sayfada) dünya iktisadi düzeni önerdiniz. ni minnettar ve mıffehassıs etti. (Ba$tarafı I. Sayfada) YANIT Hangi açıdan? şirketleri konusunun yeniden gündeme Bunun için (araflara (doğu ve ba Seyahatimin gerçekleşmesi için dan size ulaşan berhangi bir bilSORU Türkiye've ve bölgeye geldiği gözleniyor. Böyle bir getı bloku) liderlerindcn aktif bir bana vardım eden eski arkada yansımaları açısından... var mı? mümkün müdiir, yurt dışında gi YANIT Bu konuda bir bilgi rol göru|ünuzde ısrarlı mısınız? şım Ahmet Zaten bendeteşekkür YANIT İsrail'in geçen yıl lişmegörüşleri açısından?Ankara Ergün'e de üstlenmelerini talep ettiniz. nın ediyorum. mevcut Bu miz yok. kınadığıYANIT Türkiye'nin ve Türk halkına KİSSİNGER Kesinlikle evet, SORU Ortadoğu'daki son döviz tutma eğilimleri nasıl göruyorsunuz? o yazım, bir bildirge niteliğindey olan TUrkiye duygusu bu ziya Lübnan'ı işgal etmesinibütünLüb daki pozisyonunu bir bu konumızı biliyorsunuz. İsrail'in kaç kere karşı dostluk nan'a müdahalesinin Orbelirttik. Bir kere, Balkanlar böldi. Dünya liderlerine, siyasal ka retimde perçinlenmis oldu." Orneğin, Libya ile Suudi Arabistadoğu sorununun çözümünü gesinin Avrupa'dan ayrı mütalaa yetkisi Italya'nın Ankara Buyükelçirar alma organlanna bir çağnytan arasındaki yumuşama belirdaha güç hale getirdiğine mutlak edileme>'eceğı konusunda bir tusi Kalıcı bir dünya kanîyizrDiğer tarâîtan da tumumuz var. Biz Kissinger onuruna Büyükelçikarşılıklı güç dengesi üzerinde verilmesini tileri... Bizbir yakınlaşma ve dı. ekonomik düzeninbarışı için ce Bartalameo Attalcio, dun ge surettekuvvetlerinin bir an önce gesi.ıin güvenliğiniBalkanlar bölYANITbütün Arap ülkeİsrail Avrupa gübir tesisi zo liğin İstanbul'daki yazlık ikametleri arasında Lübnan'ı terketmelerinin zarure venliğinden ayırmak imkanını runludur ve Batı ile Doğu Blo gahında l)ir akşam yemeği ahenk tesisini tabii arzu ederiz. tini öngorüyoruz. goremiyoruz. İkincisi, Balkanistiyor ku liderlerine bu konuda yapıla verdi. Yemekte işadamı Ahmet Bu, politikamızın değişmez bir lar'da nukleer silahlardan annSORU İsrail'in Lübnan'daJ 1 UGUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) GOZLEM İSTANBUL, (THA) Türkiye'de sigorta şirketleri üzerinde çok sıkı bir devlet denetimi olduğunu öne süren sigortacılar, kendilerine yurt dışında döviz tutma yetkisi verilmesini istediler. Aksigorta Genel Müdürii Alaattin Büyükkaya, Türkiye'de sigorta şirketleri kadar sıkı denetlenen başka kunıluş olmadığına değinerek şunlan söyledi: "Denetimlere karşı degiliz, fakat daha >umuşak bir denetim uygulanabilir. Ayrıca gider vergisinin yüksek olması bürokratik işlemlerin >oğunluğu, sigortacılığın gelişmesini engelliyor. Bir de sigorta şirketlerine yurt dışında doviz tutma yetkisi verilmediğinden Türk parasının yabancı paralar karşısında değer kaybelmesi sonucu zarara uğruyoruz." tstanbul Umum Sigorta MUdür Yardımcısı Ali Yiicekök ise, yangın sigortalarından belediyelerin vergi almasının sigorta işlemlerini zorlaştırdığını öne sürdü İnönü ve 20 (Baştarafı 1. Sayfada) lık makamı ile geri kalan 11 yönetim kurulu iiyeliğinden 8'i veto nedeniyle boşalmış oldu. Bu durumda, yonetim organlarında bir genel başkan yardımcısı Cezmi Kartay ile Genel Sekreter Ahmet Durakoğlu, Genel Sekreter Yardımcısı Oktay Ekşi ve yonetim kurulu uyeleri olarak da Saim Kendir, Gundiiz Pamuk, ve Rafet Tiiziin kaldılar. Veto dışında kalan 16 kurucu üye ise şunlar: Uğur Batmaz, İsmail Hakkı Birler, Vecdi Çapa, Ahmet Salih Cebi, Ahmet Durakoğlu, Oktay Ekşi, Cezmi Kartay, Saim Kendir, Mehmet Kıçıman, Hıidai Oral, Gündüz Pamuk, Süleyman Sarıalioğlu, Kemal Sarısoy, Metin Şahin, Seyfi Turagay, Rafet Tuzün MGK nın kararı saat 16.30 SODEP'in Konur Sokak 32 numaradaki genel merkezine ulaştı. Bir emniyet görevlisi tarafın4an getirilen karar SODEP Ge'nel'Sekreteri Ahmel Durakoğlona verildi. Görevli, zimmet defterini Durakoğlu'na imzalattı. Ahmet Durakoğlu'nun yanında Genel Sekreter yardımcısı Oktay Ekşi de vardı. Durakoğlu ile Ekşi, MGK'nın karannı tebellüğ ettikten sonra Genel Başkan Erdal İnönü'nün odasına gittiler. Genel Sekreter yardımcısı Ekşi, daha sonra kendi odasında gazetecilere açıklama yaparak, MGK'nın 85 numaralı kararı ile veto edilen 21 kurucunun adlarını okudu. Cumhuriyet Başsavcısı Firuz ÇilingiroğlıTnun imzasını taşıyan MGK kararını içeren yazıda aynen şoyle denildi: "20820 sayılı siyasi partiler kanunun geçici 4. maddesi hiikmüne göre yapılan inceleme sonunda aşağıda adları yazılı kişilerin parti kurucusu olmalannın uygun göriilmediğine Milli Giivenlik Konseyi'nin örnegi ekli 23 Haziran 1983 gun ve 85 sayılı kararı ile karar verilmiştir. Siyasi Partiler Kanunun geçici 4. maddesinin son fıkrası hiikmii geregince bu yazımızın tebliğ tarihinden itibaren 5 giin içinde Milli Guvenlik Konse>inin kanrının yerine getirilmesi ve sözii edilen kanunun 8/1 ve geçici 4. maddesinin 2. fıkrası son ciimlesi hiıkümleri de gözönünde bulundurularak yapılan işlem sonucunun bildirilmesi rica olunur." Içişlerî Bakanlığına kuruluş bildirisini sunduktan 17 gün sonra 21 kurucu üyesi MGK'ca veto edilen Sosyal Demokrasi Partisi'nin (SODEP) Siyasi Partiler Yasası uyarınca beş gun içinde en az 14 kurucu üye daha saptayıp bildirmesi gerekiyor. SODEP'in 37 kurucu üyesinden 21'inin veto edilmesi üzerine, partinin kurucu üye sayısı 16'ya indi. Yasaya göre parti kurmak için en az 30 kurucu gerekiyor. 5 gün içinde en az 14 kurucu üye daha saptanıp bildirimezse SODEP münfesih sayılacak. MGK'nin 85 numaralı kararının dün öğleden sonra resmen bildirilmesinden sonra Erdal İnönü, parti merkez karar organı ve bir kısım kurucularla toplantı yaptı. Saat 17.50'de toplantıdan çıktı. Bu sırada içeri giren gazeteciler, İnönü'nün üyelerle öpüşerek vedalaştığını ^ozlediler. İnönü yanında Atila Sav olduğu halde merdivenlerden inerken, gazetecilerin ısrarlı sorulanna karşılık açıklama yapmadı. Erdal İnönü, Sav'ın kullandığı MuratDoğan otomobille aynldıktan sonra ileride Tiirkan Akyol'u aldı. Erdal inönü, akşam ozel bir yemeğe gideceğini söyledi. Erdal İnönü bugün saat 10'da arkadaşlarıyla toplanarak bir durum değerlendirmesi yapacağını ve daha sonra İstanbul'a döneceğini söyledi. kuralıdır. Fakat bu son karşılaşmalann henüz köklü bir değişiklik ortaya çıkardığını da bilmiyoruz. SORU Futboldan Türk mutfağına devlet adamlanndan tarihi yerlere kadar çok geniş temaslanraız oldu. Ne dersiniz? KİSSİNGER Harikulade di yebilirim. özellikle, ağırlanmam sırasında Türk misafirperverliği olarak duyduğum olaya tanık oldum. Bildiğiniz gibi, geçen defa Türkiye'ye gelişim saatlerle sınırlıydı. Büyük bir hektir (sinir gerilimi) hüküm sürmüştü. Şimdi ise, büyük bir rahatlık içinde herşeyin kısacası yaşamın tadına vardım. SORU Ankara'daki meslektaşlanmızın aktarımlarından TürkAmerikan ilişkilerini "eşsiz" olarak nitelediğiniz anlaşılıyor. Ortak girişirnler oluştunılmasını olası göriiyor musunuz? KİSSİNGER Hayır, bunu bana sormuş olmayın. Ben bildiğiniz gibi Türkiye'ye tamamiyle özel amaçlı olarak geldim. Buradan çıkacak sonuçlar ayrı. Ama şu noktada bir değerlendirme yapamam. SORU Sayın Kissinger, kariz matik bir liderlik yapınız var. Bir devlet adamı olarak zaman zaman kunımsal ve devletlerarası ilişkiden öte ta>in edici bir rol oynayabiliyorsunuz. Sadece ve sadece bu buradan hareketle sizin Türkiye'de >apmış olduğunuz bu yedi günlük siyasi olmayan gezi sonrası siyasetten ote Ortadoğu dünyasında ortak iktisadi girişimler söz konusu olabilir " " K İ S S İ N G E R Olursa çok sevinirim. Hele hele bu yapım, bunu oluşturabilecekse çok memnun olurum. Gördüğünüz gibi, bay Ertegün turünden aktif işadamları yanımda bulunuyorlar. Yapabilirlerse çok mutlu olurum. SORU Sayın Kissinger, harabeleri gezmeye başlamak üzeresiniz. Giineş tepeboyuna ulaştı. Bu yüzden siz izin verseniz dahi eşinizi ve sizi güneşten etkilememek ve oluşmuş olan güzel ilişkileri bozmamak için son sualimizi soruyorum: Geçtiğimiz yıl Newsweek dergisinde iki sayı içinde dünyanın ekonomik yeri konusunda bir değerlendirme yaptınız. Karşılıklı güç dengesine dayanan bir cak cok is düsmektedir. SORU Sayın Kissinger, böylelikle geçtiğimiz yüzyıl yaşamış olan Avusturyalı siyaset adamı Metternicb'ı bir kez daha yaşatmış olursunuz. Size iki numaralı Melternich diyebilir miyiz? Bu sözlerden sonra Kissingerın nazik şekilde Nurnberg aksanıyla konuştuğu İngilizceyle nazik bir biçimde "Teşekkür ederim. Burada n oktalamalıyım'dediğj görüldü. Kissinger, "rehberimiz nerede?" diyerek, hızlı temposuna başlarken, kendisini Efes'e getiren işadamlanmızdan Selçuk Yaşar'ın 35 LK 368 plakalı 280 S Mercedes'i dönüş için hazırlığını yapmıştı. Bu arada Kissinger, kendi ifadesiyle, "siyasi olmayan" bu gezisinde Selçuk Kaymakamı Omer Bıçkıcıoğlu'nun iyi niyet dileklerini kabul etti. Gerçi, Selçuk Emniyet Amirliği kendi yönünden tüm guvenlik önlemlerini almıştı ama >akalannda ABD devlet rozeti bulunan dort gorilin buna ihtiyaç bırakmadığı görüldü. Kazılarla fazla ilgilenmeyen Kissinger, bir ara Hadrian mabedi önünde rehberden bu taşlann nasıl dizildiğini sordu. Dünyanın ilk genelevi ola:ak bilinen kalıtı ile ilgilenmeyen Kissinger, son yı 1larda büyük bir kısmı ortaya çıkanlan Celsius kitaplığında oyalandı ve bilgi aldı. Efes harabelerindeki gezinin fazla uzun sürmesi nedeniyle Kuşadası'ndaki öğle yerneği iptal edildi ve Kissinger İstanbul'a geçmek üzere İzmir'e döndü. İSTANBLLA GELDI Kissinger, beraberinde eşi Nancy, oğlu David ve senatör Abraham Rebicaffa ile dün saat 17.30'da uçakla İzjnir'den İstanbul'a geldi. Kissinger'ler Yeşilköy Hava Limanı'nda İstanbul Vali Yardımcısı Fazıl Osman Yöney tarafından karşılandı. Kissinger, Yeşilköy Hava Limanı'nda İstanbul'da bulunmaktan büyuk mutluluk duyduğunu belirtti. Kissinger, şunlan söyledi: "İstanbul'un tarihsel önemine ve güzelliğine miidrikim. Gerek devlet adamlannız tarafından Ankara'da ve gerekse gayriresmi şahıslardan gördüğüm dostluk ve alâka be Ertegün de hazır bulundu. ASALA (Baştarafı 1. Sayfada) miş olmaktadıriar" dedi. Sınırdaki operasyonun sona erdigi ve Türk birliklerinin geri çekildikleri 2 Haziran tarihinde Dışişleri Bakanlığı'nca yapılan açıklamada, hareketin "Içlerinde Ermeni teröristlerin ve Türkiye'de kanun takibatına konu olan teröristlerin"de bulunduğu gruplara karşı yapıldığı belirtilmişti. Sözcü, dün gazetecilere son haberlerin bu çerçevede bakanlığın 2 Haziran tarihli açıklamasının "bir noktasını doğruladığım" vurguladı. Akıman, bununla birlikte 22 Ermeni teröristin kaybolduğu yolundaki haberlerin gerçekleri yansıtmadığını bildirdi. Sözcü, 2 Haziran tarihli açıklamaya atıf yaparak operasyonda bir kişinin öldüğünü belirtti. Batı basınında harekatın sürdüğü yolundaki haberlerin de "gerçek dışı" olduğunu anlatan ve "harekat bitmiştir" diyen Akıman, gazetecilerin ısrarlı sorulan karşısında operasyonda yakalanan olmadığını bildirdi. ki Ermeni cemaatle ilişkileri açısından size ulaşan herhangi bir bilgi var mı? YANIT Bu konuda bir bilgimiz yok. Evren (Baştarafı 1. Sayfada) Geceyi Mardin'de geçirecek olan Cumhurbaşkanı Evren, yann Siirt'e geçecek. Buıada, önce vilâyette ilin sorunları hakkında bılgi alacak, daha sonra da halka hitabedecek. Öğleden sonra Siirt'te bazı kuruluşlarda incelemelerini sürdürecek olan Evren, buradan Şırnak'a geçerek askeri bir tatbikatı izleyecek ve bazı incelemelerde bulunacak. Geceyi Şırnak'ta geçirecek olan Cumhurbaşkanı pazar gunü Hakkari'ye geçerek halka hitabedecek ve bazı kuruluşlarda incelemeler yaptıktan sonra Van'a geçecek. Evren incelemelerini Van'da da surdürecek ve aynı gün Ankara'ya dönecek. Evren'in bu gezisine MGK Üyeleri Orgeneral Nurettin Ersin, Orgeneral Tahsin Şahinkaya, Oramiral Nejat Tiimer ve Orgeneral Sedat Celâsun'da katılacak. SORU Cezayir, Fas ve Tunus arasında son zamanlarda "Büyük Mağrip Federasyonu" çatısı altında birleşme eğilimleri gozleniyor. Ankara'nın Kuzey Afrika'daki böyle bir birleşme karşısında görüşıi nedir? YANIT Cezayir ile Fas arasında özellikle yüksek düzeyde toplantılar oldu. Memnuniyetle karşılarız. ŞAMİR'İN SÖZLERİ SORU İsrail Dışişleri Bakanı İzak Şamir geçenlerde Irak sınınndaki operasyonla ilgili bir soruyu yanıtlarken, Türkiye'yi bölgede işgalcilikle suçladı. Ankara'nın bu sözlere tepkisi nedir? YANiT Sonra yalanladılar. SORU Yalanladılar, ancak basın toplantısında hazır bulunan gazetecilerden biliyoruz ki, Şamir bizzat o sözleri söylemiş... YANIT O beyanatın tutar tarafı yoktu. Bir kere hadiseleri çarpık bir şekilde gösteriyordu. İkincisi, İsrail herhalde uluslararası davranış hakkında kimseye tavsiyede bulunacak durumda değildir. Ayrıca hareket noktası da yanlıştı. ORTADOĞU'DA İLERLEME YOK SORU Ortadoğu sorununun çözümüne dönük banş girişimteri içinde bulunduğumuz günlerde nasıl bir tablo arzediyor? YANIT Bu konuda bir ilerleme olmadığı muhakkak. Arafat ile Kral Hüseyin arasında bir anlaşma olmadıktan sonra bir banş sürecine başlama yolundaki çabalar da akamete uğramış oldu. "bütün ümitler kayboldu, banş sıireci terkedildi" diyemeyiz, ancak bunun tekrar canlandırılabileceği konusunda da bugün ümit verici bir durum olmadığını da herkes biliyor. Özellikle FKÖ içindeki bolünrpeler de işi tabii daha zor ve karmaşık bir hale getirmıştır. BALKANLAR'IN NÜKLEER SİLAHLARDAN ARINDIRILMASI SORU Son günlerde Balkanlar'ın nükleer silahlardan anndı dırılmış bir bölgenin Avrupa'mn güvenliğine katkısını görmek de son derece zordur. Çunkü Balkanlar bölgesi dediğimiz zaman hangi bölgeyi kastediyoruz? Sadece Balkan devletlerinin bölgesiyle, buna mücavir bölgeler dahil olmayacaksa, bu Balkanlann da güvenliğini arttırmaz, olsa olsa onun güvenliğini azaltır. Bu nedenle bu öneriyi sürenlerden bazılannın iyiniyetlerle banşçı amaçlarla bunu yaptıklarını düşünsek bile, pratik bakımdan bu önerilerin ne Balkanlar bölgesi nede Balkanlar'ın güvenliği bakımından çok yararlı öneriler olduğu kanaatını taşımıyoruz. Ama biz Balkan ülkeleri arasında çok yonlu işbirliğine taraftarız. Balkanlarda barışın güçlenmesini arzu ederiz. Eğer Balkan işbirliğini geliştirecek bazı öneriler mevcut ise bu önerileri de incelemeye hazınz. SORU Bir Balkan Dorugunun gerçekleşmesine şans tanıyor musunuz? YANIT Balkanlararası işbirliğini görüşmek uzere bir Balkan doruğuna kapıyı kapatmak istemediğimiz muhakkaktır. Fakat tabii zannediyorum ki, bu şekilde düşünen tek devlet debiz değiliz. Bir BalkanDoruğü'nunhazırlanması için önce bazı kademelerden geçilmesi lazımdır. îlk önce buBalkan Doruğu'nunhakikaten faydalı olup olmayacağı konusunda sağlam bir kanaate varmak gerekir. Bunu yapmak için de tabii daha aşağı düzeyde toplantılardan başlanmalıdır. tak ilçesinin^ adı "Bahçesaray" olarak değiştirilen "Mukus" köyünde nehir kenarında çadır kurup, balık avlamıştır. Sulzberger, bu arada, eski Ermeni kiliselerini, "MaşatJık" denen mezarlarını ve yapı aruklannı incelemiş ve hepsinin uzun filmlerini çekmiştir. Bütün bunlar gazetecilik merakından mıydı? Sulzberger, bu gezisinde yainız başına da değildi. Yanında bir emekli Amerikan subayı ve ingiltere'nin Paris Büyükelçisi Nicola Henderson da vardı. Kâmran İnan da p günlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olarak görev yapmaktaydı. Hep birlikte gezilmiş, balık avianmış ve Ermenilenn yaşadıklan yerlerde geniş araştırmalar yapıimıştı. Tabii hep "balık merakı!" Bütün bu anlattıklarımızı bugün, kısa bir soruşturma ile öğrenmek olasıdır. Bu konuda, o günlerde "bu Amerikalı yazar, etnik kökenlerte ilgili araştırma mı yapıyor yoksa?" diye parlamentoya soru önergeleri de verilmiş ve biri sonradan İçişleri Bakanı olan iki Türk senatörü, Sulzberger'in peşine düşmüşlerdi. Diyebilirsiniz ki "bunlar olur." Sulzberger, önemli bir gazetecidir ve bu yörelerde dilediği konulan araştınr. Ama "kazın ayağı" hiç de öyle değildir. Çünkü, Sulzberger'in "balık avlamak" bahanesi ile uzun uzun filmlerini çektiği, Ermeni kiliseleri, mezarlıklan, beşaltı ay önce bir Amerikan televizyon kanalında "Ermeni propagandası" yapmak ve Türkiye'yi ve TürkJeri suçlamak için kullanılmıştır. Evet böyle olmuştur. Dileyen bakar, araştırır! Amaç balık avlamak değildir. Amerikalının amacı başkadır. Sulzberger'in oltası, 1977 Temmuzunda Türkiye'de balık avlamadı, aiık avladı! "Balık aviayacağım" diye birçok insanlan kandınp, Amerika'da Ermeni propagandasına malzeme hazırladı. Amerikalı yazar, bunların biiınmeyeceğıni mı sanıyor? Sulzberger'in 1967 öncesinde, komşumuz Yunanistan'da CIA pianı geregince yönetime elkoyan "Albaylar Cuntası" için yaptığı şakşakçılık "The New York Times" ın arşivlerinde duruyor. Bunlar da unutulmadı. Doğrusu bu ya ünlü yazann, Van köylerinde düzenlediği "balık partileri" bizleri pek inandırmamıştı. Amerikan televizyonlanndaki Van köyleri görüntüleri de bu "av partilerinin" amacını şimdi iyice kanıtladı Balık sırtı pek kaygandır Mr. Sulzberger. üzerinde pek durulmaz!.. Dışişleri nükleer (Baştarafı 1. Sayfada) ması gereken ozel önlemler oluşturuyor. Nükleer yakıtla çalışan gemilerin limanlara girişçıkışlan bu nedenle özel kurallarla düzenleniyor. Altıncı Filo'ya bağlı nükleer yakıtla çalışan uçak gemileri bundan önce Türk limanlarını ziyaret edebilmek ? bu gemilerin konuklamalaı ı ı.^rhangi bir sorun yaratmamaktaydı. Ancak son yıllarda ABD donanmasına katılan yeni uçak gemilerinin tümun un nükleer yakıtla çalışmaları, yeni yasal duzenlemeler yapılmasını zorunlu kıldı. Örneğin, ABD'nin Akdeniz'de Altıncı Filo bünyesinde sürekli olarak bulundurduğu iki uçak gemisi de (Nimitz ve Kennedy) nükleer yakıtla çalışıyorlar. ABD yönetimi bundan bir süre önce Türk hükmetine başvurarak Altıncı Filo'daki gemileri için Turkiye'den liman kolaylıkları istemiş ve bu çerçevede nükleer yakıtla çalışan gemilerin konaklamaları için izin istemişti. Altıncı Filo'ya bağlı küçük gemiler zaman zaman Antalya limanına uğruyorlar. Ancak nukleer vakıtla çalışan gemilerin limanlara uğraması yasal nedenlerle mümkün olmuyor. Bu konuda görüşlerine başvurduğumuz ABD'li yetkililer, "Altıncı Filo'daki nükleer yakıllı uçak gemilerinin limanlarına uğramadığı tek NATOülkesinin Türkiye olduğunu" belirttiler ve bunun dışında bir yorumda bulunmadılar. , ; j . ;•. •[•tn Konır dtm Dtşişleti Bökanlı* ğındaki olağan basın brifiğmde gazeteciler tarafından gundeme getirildi ve Altıncı Filo komutanının demeci hatırlatılarak "Nükleer yakıtla çalışan uçak gemilerinin konaklamaları için herhangi bir yönetmelik çalışması olup olmadığı" soruldu. Dışişleri sözcusü Buyukelçi Nazmi Akıman da yanıtında "Böyle bir çalışma olduğunu duydum" dedi. Akıman, "Nükleer yakıt söz konusu olunca artıkları nedeniyle bir nizamname gerektiği anlaşılıyor" diye ekledi. Boğaz'da akıntıya kapılan iki genç boğuldu İSTANBUL, (A.A) Kuzguncuk İskelesi'nden denize giren iki arkadaş akıntıya kapılarafc boğuldu. Yetkililerden alınan bilgiye göre, İsa Karadayı (17) ile İrfan Karabacak (16) adlarındaki iki arkadaş dün saat 13.00 sıralarında Kuzguncuk İskelesi'nden denize girdiler. Yetkililer, yüzdükleri sırada akıntıya kapılan iki arkadaşın boğularak öldüğünü bildirdiler. Yurda kesin dönüştc bir sorun: n Yurda dönünce ne yapacağım? Özel sandıklardan ynşhlık avlığı alanlar SSK'dan aylık alamavaeak ANKARA, (ANKA) Yar gıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu, yasayla kurulmuş özel sandıklardan yaşlılık aylığı almakta olanlara, SSK'dan yaşlılık aylığı bağlanamayacağına karar verdi. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun kararında gerekçe olarak "sözü edilen sandıklann kanunla kurulu Emekli Sandığı niteliğinde sayılmalan" gösterildi. Karar uyarınca, bankalar, sigorta ve reassürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odalar, borsalar ya da bunların olu;" turdukları birliklerce personelin malüllük, yaşlılık ve ölümlerinde yardımda bulunmak üzere kurulan sandıklardan yaşlılık aylığı alanlara, ayrıca SSK tarafından yaşlılık aylığı bağlanma\acak. Bir Çözüm: Zıraat Bankası, yurda kesin dönüş yapan: tarımla, hayvancılıklave su ürünleriyle ilgili biralanda yatırım yapmak isteyen işçiler için 6 milyar liralık bir fon ayırdı: İşçiTarım Kredisi Bu kredi, yapılacak yatırımın %8095'ini karşılıyor. Yurda dönünce kredinizi alın. Yatırıma başlayın, üretime geçin. İşçi Tanm Kredisi, sadece Ziraat Bankası'nda. Yararlanın. İşçi "fenm Kredisi Bizim English İngilizce/Türkçe • aylık dergi "İngiizce kolaydır" Ûyküler, çızgi romanlar, guncel konular. sözlük gramer. asama testlerı, spor, mizarı, bulmaca... T.C. ZIRAAT BANKASI Gücüne erişilemez" I L A N İst. 3. Sulh Hukuk Hakimliğinden 1981 31 ^ A.lı KaJrı kuı 25 4 1965 D lu Pcııua üorukor hakkınJakı \csa\ci ^c \aMİiV ka!\rmın kaldınldıâi ilânen üuMirııl ır.l^ 6 NS* BaMir '105