Katalog

25 MAY1S 1983 • • • • H A B E R L E RIN D E V A M I ŞZ1*. Cumhuriyet 13 Türkiye'de îlk kez bîr üniversite Ermeni sorununu ele alıyor İZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Türkrye'de ilk kez bir üniversite, Ermeni sorununu ele aldı. Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafmdan düzenlenen sempozyuma Türk ve Ermeni bilim adamlan katılacak. Dokuz Eylül Üniversitesl Rek törti Prof. Dr, Ömer Yiğitbaşı sempozyumla ilgili olarak düzenlediği basm toplantısmda Er menilerin savlannın 1915 yılında doğudan batıya gidilirken meydana geldiği öne sürülen bîr katliamdan kaynaklandığını bslirterek, «Tarihi gerçeklerl bilmeyen tarafsız görünen ülke. iet bu yoğun propagandanın et kisl altında kaltli. Uiusiararası planda Türkiye'yi yalnız bırakmaya gayret edenler bunda da kumen başanlı olciu» decii. Batılılarca, Türkler tarafından yapılan yayınlarm «TarafJı» olduğu gerekçesiyle dikkate almmadığım söyleyen Prof. Dr. Yiğitbaşı, «Batılılar tarafından Türkler lehine yazılmış pek çok eser vardır. Bunlar seminerde bulunarak ortaya çıkarılacak. Böylrce kendl silahlan Ue kendilerine cevap vereceğlz» dedl. Sempozyum sonucu elde edilecek bilgilerin İngilizce, Fransızca, Almanca ve Arapça yayınlanacağım v» yapıtlann tüm tilkelere ve öğretim kademelerine dağıtılacağını belirten prof. Dr. Yiğitbaşı, yüzlerce yıldan bu yana Türklerle çok iyi kaynaşan Ermenilerin Türk muslkisine ve edebiyatına katkısı ol duğunu. ancak dış güçlerin pro pagandası ve tahriki sonuou po litik bir durmun meydana geldi ğjni söyledi. özetfe: Evren (Bastarafı 1. Sayfada) da lşçl ve sendikacı arkadaşımızın da bu hareket içine katılacağına inanıyoruz.» dedi. TürkIş Gensl Başkanı Şevket Yılmaz'ın işçı hareketınin toparlanma dönsminde sendikacıların aktif görevlerini bırakarak siyasi partılere girmemeleri gerektiğini belirttiği yolundaki bir soruyu yamtlarken Saraç, «kendisiyle randevurnuz vardı. O konuyu da görüşeceğiz kendisiyle» dedi. Saraç, Halil Tunç ile aynca bir gorüşme leri olmayacağını da sözlerıne ekledi. Erdal înönü"yü dün sabah Yargıtay 8. Ceza Dairesi eski Başkanlarından Orhaıı Erdoğan da ziyaret etti. 2 KİŞİ DAHA Erdal Inönü ve çakirdek kad ro dün öğleden sonra Selanik caddesindeki binada görüşmelerine devam ettiler. Parti program Ve tuzüğü çalışmalarına 6 kişilik çekirdek kadroya, ek olarak Prof. Türkan Akyol ve Başbakanhk eski Müsteşan Ahmet Durakoğlu da katıldılar. İnönü'nün başkanlığmdaki çekirdek kadro toplantısma bir ara bu kadroya program konusunda yardımcı olan Yiğit Gülöksüz de katıidı. 4,5 saat süren çekirdek kadro toplantısından sonra Atilla Sav, program ve tüzük çalışmalarmı sürdürdüklerini belirterek, «Herhalde bu hafta sonunda tüzük, program ve kumculan aynı zamanda açıklayahHeceglz» dedi. İsmail Ccm'den bir yanıt gelip gelmediğini soran gazetecile re Sav, «Bize geünedi, herhalde sayın İnönü'ye gellr» dedi. İnönü'niîn tstanbul'da Rörüştüğü Öztin Akgüç ile yeniden bir araya gelecpğini belirten Sav, «Sayın Akgüç'ün bir takım güç lükleri var, yerleşik olarak İstanbul'da oturuyor, Ankara'ya celmesinde bazı giiçlükler var» dedi. Sav, GUlten Kazgan'dan olumlu bir cevap gelmediğini belirttl. Prof. Gülten Kazgan, UBA*ya tstanbul'da yaptığı açıklamada, «Kurncu Uye olarak katılmam nraalesef mUmkün değil. Eşlmi ve çocuğumu bırakarak Ankara'ya gitmem olanaksız. Şu asamada imlversitedeki sörevime devam ctmek dUşttncesindeyim» dedi. İnönü, bugtln Cumhurbaşkanı ile görüştükten sonra temaslarmı kişisel olarak Pembe Köşk'te sürdürecek, çekirdek kadro ise Erdal İnSnü'süz çahşacak. Petroltş Genel Başkanı Cevdet Selvl bugün înönü"yü ziyaret edecek. Erdal înönü, çekirdek kadro lle kurucular listesi program ve tüzük çalışmalarmı sür dürürken, Sosyal Demokrat Gücün bir bekJeyiş içine girdiği blldiriliyor. tnönü ile Sosyal Demokrat Güç grubunun İnönü'nün oluşturduğu «çekirdek kadroda bulnnan bazı islnılerj> konusunda kaygılan olduğu ifade ediliyor. Bu gruptan getirilen bir başka "etlŞtirl "9er 'Erdal înonü'nün •akademik bir llsie» oluşturduğu yolunda. Akademik bir liste olusturulduğu takdirds, bu listenin «tabanımn görüşlerlnj dlk kate almayan» bir hareket olacağı ileri sürülüyor. Seçimsiz kongrede (Baştarafı 1. Sayfada) Tirmasın, kendisinin özellik arzettiğine ilişkin bir kanıya kapılmasın, ayn muamele eörmck istemesin». İşte, Pembe Köşk'ün bu kararhlığı gerek îstanbul'da. gerekse Ankara'da çöreklenmiş bazı hiziplerin elesürisine yol açıyor. Çllrkü, hizipier bâlâ eski hastalıklanndan kurtulmuş cîegiller. Tiirkiye'nin içinde geç mekte oldufiu koşullar bile, on larin akıllarım başlarına getire miyorsa, artık ne getirir bi'inmez... Onlara kalsa, Erdal İnö nü'nün listesi «bir hlzlpler koallsyonu» olmalı... Oysa, Erdal înöntl, «Ycni blr kadro ile yeni bir parti kurmayı» amaçlıyor. Anadolu'da parti kuruJmasım Jsteyenler de, «bu lşln böyle o!masını» istiyorlar. Anadolu'da elbette parti kurulmasınm «zamansız» oldugunu savunanlar da var. Sosyal Demokrat Parti' nin daha sonra kurulmasınm* doğru olacağını düşünenler de var. Ancak, «partiyi simdi kurmak gerekir» diyenler, hiziplerden arınmıs bir parti görmek istiyorlar. Böyle bir kurulusta da. «Hizipler koallsyonununa» elbette ki. yer yok. Zaten. Erdal înonü'nün gelişi, insana bıkkmlık veren sivasal ihtiraslarm varp.ttıgı hiziplerin birbirlerine düşmesi sonucu degil midlr?.. Pembe Koşk'ün kararlıhgı sürUyor: «Klmseye Brel muamele yok ve olmayacak» Ama, bu demek dpŞildir ki. Erdal înönü Sosval Demokrat tabanı tetnsilen listesine hiç kim seyi almayacak. Bövln bir şey de yok. Tabandan listeye adam Birecek. Ama, tabpnı temsilen listeve girecekleri İnönü ve cev resindeki «çekirdek kunıcu heyet» belirlfivecek... Pembe Köşk kendisini «hlzip kıılisiııden» anndırmak istivor. Odalar Birligi ise, Parti Inılisinin» tam içinde. Sağ parMlerin kulisi bu hafta yoğun bir biCimde Odalar Birliği'ne kaymış olacak. Hafta sonunda Odalar Birliği'nin yıllık Genel Kurulu var. Yeni yasaya göre. Odalar Birligi Gene] Kurulu her vıl toplanacak. Ama, her yıl seçim yok. Yürütme organlannın seçimi iki yılda bir, îdare Meclisi seçimi dört yılda bir yapılacak. Seçimler pelecek yıl. Bu hafts sadece seçimsiz bir Genel Kurul toplantısı yapılaeak. Partilerin kurulmasından hemen sonraya rastladıgı lçin de, cıımartesi RÜnkü Genel Kurul «saf partilerin kendilerine taban aramalan için bulunmaz fırsat». Odalar Birliği'nden, kurulmuş o!an tüm siyasal partilere dave tiyeler çoktan gönderilrli. Her parti şimdi Orialar Birligl Genel Kurul'u kulisine hazırlanıyor. Seçim olmayacağı lçin, siyasal kulis açısmdan ortam çok daha uygun. Ne var ki. seçim olmamasına rağmen, Mehmet Yazar vt> cevresi biraz sıkıntılı. çiinlril, Mehmet Yazar önce Özal'ı destekledi. Son ra elini etegini çekmek zorunda kaldı. Daha sonra Merkez Partisl için aktif bir rol Ustlendl. Ancak, Merkez Partisl önemli değişikliklere sahne oHınca, Yazar bir süre ortBda kaldı. Şimdt de, blr şaskmlık İçinde. Ama, Odalar Birllği tabanı tercihlerlni belirlemis durumda. Anadolu'dan Ankara'ya Genel Kurul ioin frelmeye hazırlananlar, Büyük TiirkiyB Par tisi'ne «başarı telgraflannı» çek meye başladılar bile. Odalar Birüği yönetimindeki şaskınlık ile Anadolu'dan gelen taban arasmdaki farklı dllşünceler, seçimsiz Genel Kurul'u tartışmalara sürükleyeceğe benzer... Ortaya belli bir siyaset tablosu çıkmış durumda. Hem sağda, hem solda. Burada bir soru takılıyor insanın aklına: Bu tablodan gruplarm kendi iclerindeki tartışmalar bir yana, gruplarm üstünde kalmış olanlar acaba ne kadar memnım?.. Bövie bir sivasa! aörü8lar< basın mensuplarınm sa> nüm acaba iıerkesin ıçıne sınmis olabilir mi?.. Bunıı görmek icin herhalde çok beklemek gerekmiyecek. Se çim Yasası'nın kabul edilip yürürltiğe girmesinden sonra. bu t.ür sorulara, sanırız açıklık gel miş olacak. Secim Yasası'nın bu hafta icinds yayınlanması bekleniyor. îhtisas Komisvonları'nda bu yasayla ilifili herhangi bir seçirj madde su anda yok. Eğer, Seçim Yasası'na geçici mscideler eklenecekse. bunu gerf°''?Ktirecek olan bizzat Milli G'' ^nlik Konse.vi.., Devlet Demiryollan dün 59 yaşına girdi. TCDD Genel Müdürü Enver Çetinkaya 58. yıl nedeniyle verdiği demeçte, demiryollarının arzu edllen düzeye getirilmesi için önümüzdeki 10 yü içinde 379 milyar liralık bir yatırım öngörüldüğünü bildirdi. MGK üyesi ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer, Napoli'de yapılacak NATO'nun Deniz Kuvvetleri Komutanlan Toplantısı'na katılmak üzere dün akşam İtalya'ya gitti. Yurdumuzun Batı bölgelerinde kuraklık sürerken, son yağışlar Doğu bölgesinde can ve mal kaybına yol açtı. Kars, Erzurum ve Gaziantep'de yağışlardan 5 kişi öldü. îstanbul'da hava sıcakhğı dün 6 derece birden artarak 27 dereceye yükseldi. TCDD 59 yaşında Tümer İtalya'ya gitti İstanbul'da ısı 27 derece oldu Kim sagda (Bastarafı 1, Sayfada) gazete patronu bu gelişmelerde nasıl etklll oldu? Bu sorulann kesin cevaplannı bilmiyoruz. Ancak Sayırı Ulusu'nun çekildiğini resmen açıklamasından bir hafta on gün önce Turgut Sunalp Paşa'nın bu kez ciddi biçimde devreye girdiği ve yeni partiyi geliştirmeye çalışan çekirdek grubun da Sunalp seçeneğini benimsediği galiba bir gerçekti. Bu noktada kurulacak partimn mevcut yönetimle uyumlu bi r nitelik taşıması kaygısınm ağır bastığı. ancak «Belli bir tabanı temsil» niteliğine de dikkat ediidiği anlaşılıyordu. Sunalp Paşa'nın bu espri içinde hareket edeceğino ve «herhangi bir etki»den bağımsız kalarak sağda topariayıcı bir rol oynayabileceğine inanıhyordu. Sagda toparlayıcıhk görevinin birinci gerçefi hiç kuş kusuz kl bu kesimdeki oy tabanı üzerinde geçmişten geleceğe uzanan bir iddia ta şıyan eski ana akımla temas kurmak. ilişki aramak. tı. Sunalp Paga'nin da ilke olarak böyle bir yaklaşmayı reddetmediği söyleniyordu. Bu arada, Odalar Birliği Başkanı Mehmet Yazar1 m da rol aldığı «tabanı yoklama» denemeleri eskl ana akımin gerçek gücünü saptama amacmı mı taşıyordu? Eski ana akıma fazlaca yakin görünmek, mevcut yönetimin güvenini kazanmış bazı kişllerl biraz ürkütüyor muydu? öte yandan, bu yeni parti girişimine fazla angaje görünmenin sıkıntısını çekenler de var mıydı? Tüm bu düğümleri çözecek, sıkmtılan giderecek, «sağda bütünlük» çağnları yapanlan rahatlatacak şey SunaJp'in çekirdek grubuyla eskl ana akım arasında b¥kl6nen yakmlasmanın kurulmasıydı. Bu konuda bazı ktoselere rol verildiği de biUniyordu. Ancak bu konuda sonuç aşamasma yaklasıldı> ğı bir sırada, Bu işin olma yacagi öğrenildi. Bu bilgi kesindl ve temas ararianın anlamı da bu bilginin ışığın* da ortadan kalkıyordu. İşin bu noktaya gelmesl Mehmet Yazar giblleri biraz zor durumda bıraktrken, •sivll yönetirae uyumlu geçiş» ilkesl kadar güçlü bir tabanı temsil etme» ilkesine önem verenlerin tümü, Sunalp cephesindo umduklannı bulamamanm burukluğunu yaşıyorlardı. Girişi. min başmdan beri içinde bulunan ve program yazma aşamasına kadar katkısıra esirgemeyen bir Prof. Memduh Yaşa, daha sonrakl bir aşamada katılmakla birükte adı ağırlık taşıyan bir Naira Talu, çeşitli girişımlerde onemli rol oynayan bir Nuh Kuşçulu, Sunalp Paşa'nın «tren» benzetmesini benimsersek, «Gara kadar gelip trene binmekten vazgeçenler» arasında yer almayı yeğ liyorlardı. Anlaşılan bazı etkili «iş çevrelerivnin başmdan beri destekledikleri girişim sonuçlanma aşamasmda biraz şekil değiştirmiş, saptanan ilkelerden bazılanna çok iyi uyarken bazılanna pek uymamıştı. Sonuç, büindiği gibi sağda toparlanma yerine bölünme ve üç ayn parti tabelasınm ortaya çıkması oldu. Bu ise «iş çevreleri»nin saptadıerı bi r diğfir temel ilkeye, saârda güçlü bir tek parti bulunması illcesine ters düşüyordu. Bundan sonra yapılacak §ey bu tersliği gidermek için çare aramak, «si vil yönetime yumuşak ge. çiş> ve «bellı bir tabanı güçlü temsil» ilkelerini bir arada bulunduracak bir birJ leşmede Özal'a da yer ara j nacak mıydı? Eski ana akımı Içerecek bir birleşmeya çeşitli gerekçelerlo karşı çıkan bazı önemli işadamları da var mıydı? Bu soruları yanıtlamak için herhalde bir süre daha beklemek gerekiyordu. Bcs^msızlik (Baştarafı 1. Sayfada) « Bağımsızlık yoluna çıkmayalım diyen arkada.şlarımızı dinliyorıun. Fakat heni tatmlc edemiyorlar. Çıkmazsak ve bu9 durumda kaiırsak ne olacak Gürii^nteler yoiııyla meselenln halli diyorlar. Kiminle jrdriişeceğiı? Egemcnliğini bütün adaya yaymak hakkına sahip ve dünyamn yardımım da temin etmiş bir durumda olan bir Rum Idareüi kargınuza oturacak. Blr ümit var mı? Federasyona gidecoğimiz, ya da ortaklığın kiırulacağı yönünde? Ümit yoksa, bütün bu darbetleıj sonra, bu saldından sonra, bu tutumdan soııra kendi kaderlmizl tayin hakkımız vardır dcmezsek, durumu nasıl kıırtaracagız? Ve «kendl kaderimîzi tayin hakkımır. vardır ve bunun sonucu ayn devlet olduğumuzun ilamdıı» demenin ayıbı nedir? günahı nedir? DE CUEIXART>AN BEKLEffEN «Yirmi yıldan beri kendl kendimiü yönettiğlmJıi, bütün Kıbrıs'ın nimet ve haklarmdan yoksıın bırakıldıfımızı, dü^man sayılarak saldırüara uğradıjhıruzı» anlatan Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: «Bunca kaybımız var. Bize, bunu reva gijren insanlara BM Genel Kurulu atdatılarak, «sen tüm Kıbrıs'a egemenligiııl yayma hakkına sahip mcşru bir htikümetsin.» dendi diye, blz buna boyun mu eğecegiz? jtgte reaksiyonumuz bunadır ve BM Genel Sekreteri'nden bunu anlaya rak, bu bize batan ve bize çok vahim bir saldın »ekline gclmiş olan durumu bcrtaraf edecek bir yb'ntem bulmasuıı istiyoruz. l'oksa, Devlet olduktan sonra da, Devlet olduğumuzu ilan ettiğimizden sonra da, tanınma istedikten sonra da ylne Ada'da iki hallan blr arada yaşayahUmesl için geMc ken tenuıalar tablatıyla siirdürflleeektir. «Her sorunun, tarafbtnn konuşmasıyla halledildlğlnl, sllahla halledllemeyeceğinl» bf>lirten Denktas, sözlerini şöyle tamamladı: «Böylelikle belld daha kolay bir sonuca varıU* bilir. Ama bugünldi lıalimiale kaiırsak, çeşitli nedenierle blz bu adınu atamazsak, masa başında hakkımızı gereğince koruyamayacağınuz görüsündeyim.» GÖZLEMCİLERtN DÜŞÜVCELERÎ Kıbnstakl "îiyasal gözlemcller, BM kararlarmın değiştirilmasina olanak bulunmamakla beraber, BM Genel Sekreteri De Cuellar'ın, BM Genel Kurulu'ndan çıkan son karann «pratikte uygulanabilir olmadığı» savıyla hareket edeceğine ve bu yör.de girişimds bulunacağına inanıyorlar. De Cuellar'ın, bunu yaparken Bum tarafımn tepkisine yol açmamaya, Türk tarafma da «eşit ve taraflardan birl oldugunu, egki anUsmalarm geçrrliliilnl sürdürdüğtinü» vurgulamaaım ve böylelikle taraflan masaya çekmeye çalışması bekleniyor. Denktas ilk görüşmesini Toplumcu Kurtulus Partisi Genel Başkanı Alpay Durduran ile yaptı. Durduran görüşmeden sonra Türk tarafmin kendisini toplumlararası görüşmeleri kesen taraf olarak dünyaya gösmemesi gerektiğini ifade etti. «Reaksiyonlarla değfl. dünyanııi destcğinl kazanacak sekllde hareket etmeliyiz» dedi. Bu arada TKP'den Fııat Veziroğlu istifa etti. Veziroğlu"nun istifası ile TKP'nin msclistekl sandalye sayısı 11'e düstü. Veziroğlu*nun TKP'nin son gl:nlerde izlediği politikaya karşı çıktığı bildiriliyor. Emekli SandıgıVıa tabi hizmet kıdem tazminatında dikkate alınmayacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay, Emekli Sandığı Yasasına tabl hizmetlerin, kıdem tazmlnatı hesabında dikkate alınmamasım karariaştırdı. Yargıtay 9. Hukuk Daireslnce lstlfa halinîn kidera tazmlnatını gerektirecek feslh nedenlerlnden olmadıgı bellrtildl. Kararda Emekll Sandığı Yasası'na tabl htzmetlerin lstlfayla son buldugu, bunların kıdem tazminatında dikkate alınmaması gerektlğl kayde dlldl. Karara, karşı oy yazısı ya zan bir üye, «îstifanm, hlzmet akdinln kıdem tazmina tı ödetımesini gerektirtneye cek şekilde sona ermesi ha 1 olarak kabulunun, Işçi1 nln hizmet akdine tabl olarak geçen hizmet süresl Için sözkonusu olup, Emek li Sandığı Yasası'na tabi geçen hizmet süresl için ge çerll olmadığını» bildirdi. Üye, «Mahkemenin davacı nın lstifa suretiyle sona eren Emekli Sandıgı Yasası' na tabi olarak geçen hizmet lerini kıdem tazminatı hesa bında dikkate almış olnıasının dogru oldugu kanısıyla htikmün onanmasını» ö nerdi. (Baştarafı 1. Sayfada) dastro» uyguiaması ile kendilerine uygun sendika başkanlarmı listelerine yerleştirdiler. Bu gelişme, resml metinlerde ve blldirgelerde «partileriistü» olduğu ücri sürülen Türkİş'in partili sendika başkanları tarafından parsellenmcsine yolaçtı. Bugünkü Türkîs Genel Başkanı Şevket Yılmaz başta olmak üzere, blrçok sendika başkanı çeşitli par^ tilerin Hstelerlnl köprü yaparak parlamentoya girdiler. Demokrasinin bir denge rejiml oldugunu, çeşitli sınıfların Anayasal eşitlik içinde bir uzlaşmaya varmalarını söyler, dururuz. Toplumun ekonomik gücil ellnde tutan cevrelerl. siyasal yaşama daha kolay egemen olurlar. Buna karşı emeği ile geçinen kesimlerin sendika ve parti yoluyla siyasal yaşamda bir denge kurmalan gerekir. Bu gerek, klmi çevrelerce «Buriuva demokraslsl» olarak adlandınlan Batı türü çoğulcu demokrasinin gereğidir. Siyasal ve sınıfsal denge ve eşitlik ancak böyle oluşur. Avrupa türü sendikacıhk anlayışı, bu görüşe daj'amr. Bu yüzden igçl sendikalan ile sosyal demokrat ve demokratik sosyalist partiier arasında organik ilişkiler kurulur. Bu sendikacılık anlayışı. «partilerüstü sendlkacılık» anlayışının tam tersidir. Parti ve sendika içiçedlr. Partilerüstü sendikacıhk anlayışında, sendika, sendika başkanı için parlamentoya glrlş amacı lle kullanılan blr sıçrama tahtasıdır, Avrupa türü sendikacıhk anlayışında ise sendika partinin aynlmaz bir parçasıdır. Bu yüzden, sendika başkanları, bu örgütsel yapı içinde parti tüzel kişillği ile sendika tüzel kişiliğinl, kendi klşillklerinde blrleştirirler. Bunun özel blr anlamı bulunur. «Bizde sosyal demokrat parti kurulmasına mevzuat Iıln vermez» derken bu gerçeklerl dile getlrmeye çahşıyoruz. Sosyal demokrat parti kurulmasına, yeni Anayasa'dan önce, eski «partileriistü sendikacıhk anlayışı» engeldi. Bu engelleri bildirdlğlmiz için, Türkiye'de hiçbir zaman «Batı tttrü sosyal demokrat parti olmadığını» söylüyoruz. Bu bakımdan, dünden bugüne bu konuda bir deglşlklik olmuş değildir. yapılan değişiklikler, daha çok, çoğulcu demokrasinin smırlarını daraltıcı yöndedir. Sendikacıhk anlayışı ise, ylne o eski anlayış«Sol» derken, «sosyal demokrat» derken, hele hele «Batı türii aosyal demokrat parti» derken klmseyt aldatmayahm. «Partilerüstü sendikacıhk anlayışı» ile «örneklerl Batı'da görülen» türde «sosyal demokrat parti» kurulamaz. Buna önce «mevzuat» izin vermez. Sonra da blzdeki «sendikacıhk »nlayısı.» «Partllerttsttt Sendikacıhk anlayışı» ile birükte, Anayasa'da, Sendikalar Yasası'nda ve Dernekler Yasası'nda değişiklikler yapılmadan benzerlerl Batı Avrupa'da görülen sosyal demokrat parti kurulamaz. Elbette bu amaca yönelik bir parti kurulabilir. Ama partinin kendisi, bugünden, «sosyal demokrat» olmaz; olamaz. Sendikalann, siyasetle ilgilenenlerlnl toplum bansı için çok sakıncalı görenlerin bu noktada çok büyük bît yanügıya flüştükleri de belll değll midlr? Geçmiş dönemlerde gördük, bu yasaklara karşm, sçadikabagkaniarı, özellikle iki büyük partinin llstelerinde yer aîarak parlamentoya glrdiler. «Partilerüstü anlayışı» bu oluşum içinde anlamını yitirdi. Ve blr slyasal yozlaşmanın ana nedenlerinden birl oldu. Bu yamlgmın birinci yüzüdür. Yanılgmın İkincl yüzü de aynı yasakların geçerli olması gereken isveren kesimidir. Şimdi, bîrçok Ijveren ya da holdlng yöneticisi, parti kurucusu olarak, siyasete soyunmuş bulunuyor. «Aman Işçllnr siyasete bıılaşmasınlar, yoksa Isyerine siyaset girer» diye düşünenler, aynı siyasetin, parti Kurucusu ya da üyesi olan işverenler ellyle işyerine girmedifeini mi kabul edeceklerdir?.. Siyaset, işçl ellyle de iş veren eliyle de «işyerlne» girer. îşyerl, aynı isyeridir. Bu yasakları bir kesime uygulayıp, öbür kesime «yok canım, Işveren kendl Isyerlne niçin siyaset soksun» diye düsünmeye de herhalde mantık açısından, olanak yoktur. İşveren, tek basına güçlüdür. çünkü, gücünü malvarlığmdan ve sermayesinden almaktadır. Işçinin güçlü olması için de, sendikal örgütlenmesl gerekir. Bu sendika, bir siyasal parti ile «organik bir bütün» içinde çahşmazsa, daha önce olanlar olur. Daha önce hangi olaylarla karşılaşılmışsa, yine aynı olaylarla karşılaşıhr. Çünkü yozlaşma sendika anlayışının temelindedir. Sendikacılıktaki «partilerüstü anlayış» konusunda «Amerikayı keşfetmeyi» becermişiz, Avrupa'ya gözatmayı aklımıza hiç getirememişiz. Ne demlgler: Eller gider Mersln'e... tır. BTP'nin programında turizm için ş öneriliyor ANKARA, (Cumhuriyet Büro su) Büyük TUrkiye Partlsi' rün programında tarımla ilgili sorunlar İçin «¥e?H Plan» öne rildi. Tarım reformu, «Yeşil Plannin araçlanndan blri olarak ele alındı. BTP programında, köy ve köylü lle, tanm sektörünün so runlarımn çözümüne öncelik verildigi belırtildi. Befahı taba na yayma ldealinin Rerçekleşnesinin «tanma (tereken ağırh jhn vertlmesJyle milmldln ol. 8 «Bu KibarU tarımla tleüi meseleleri bir bütün hallnde ele alan, mllli plaula shenkll ve onun bir parçası olacak olan bir planı lüzumlu Börmekteyiz» denildi. Programda, «Ycşil Plan» söyle açıklandı: «Ycşil plan dediğimlz bu 5zel proKramın konusu ziral faallyetler, toprak koruma, dü zenleme ve ıslah çalışmaları, ormancıhk, hayvancılık ve tarıma dayalı sanayl faallyetleri, ilretloi . tüketlcl münascbetlerl ve pazarlama organizasyonla n olacaktır.» Yöneticilerin (Bastarofı 1. Sayfada) Çogunlukla, kamu kuruluşlannm bilgi işlem merkez lerindek] uygulayıcı eleman larin söz aldigı dünkü oturumda, özellikle kamu kuruluşlarının üst düzey yöneticilerinin bilgisayar konusunda egitilmesi gerektiği vurgulandı. Bilgisayann bir düğmeye basıldığında istenen her isi yapan bir araç olmadığını hatırlatan konuşmacılar aracm neyi nasıl gerçekleştirebileceğl konusunda yöneticilerin aydınlatılmasını istediler. Bilgi işlem merkezlerine ulasan verilerln standartlaş mamış olması da çalışmalan güçleştiren etkenler ara J sında sayıldı. Konuşmacılar bordrolarda bile standartlaşma olmadığına. aynı üniversitenin farklı fakültelerinın değişik bordrolar kullanabildiklerine dikkat çektiler. PKK davası (Baştarafı 1. Sayfada) ca ölüm cezası verdl. Bunlar. dan 19'unun idam cezasını, hafıfletici nedenlerle müebbet hapls cezasma dönüştürdü. 9 sanığın idam cezası da yaş küçüklüğü nedeniyle 24 yıla çevrildl. ölüm cezasına çarptınlan sanıklar şunlar: «Cemal Arat, Hıdır Akbalık, Hamlt Baldemir, Celal Babaymi|, Mustafa Karaıu, Selahattin Şimşek, Mehmet Tanboğa, Mehmet Takır, A. Samet Tcktaş, Mehmet Can Yüce, Şükrü Giilmüş, Mehmet Emin Kesktn, Rıza Altun, Kemal Aktaş, Muzaffer Ayata, Abuzer Dehşet, Celalettln Delibaş, îrfan Güler, Süleyman Günyeli, AU Kılıç, Ramazan Ödemiş, Salih O^aç, Bedrettin Kavak, Zülfükar Tak, Hallt Ucut, AU Yaverkaya, Vezl Yetkin, Abbas Yokuş, Mehmet Fahri Çiftkuş, tzzet Bsykal, Yılmaz Uzun, Alaaddin Aktaş, Mehmet Emln Gökdemir, Cuma Kuyukan ve Hauüt Kanlıkılıç. Askeri Mahkeme, Selahattin Efeıı, Resul Yajar, Eyyüp Acar, Harun Bıçak, Abdülkadir Akın, Mehmet Cat, Osman Gültekce, Ömer Nihat Kaya, Hasan Hüseyin Karakuş, Ahmet Kılıç, Abdurrahman Sevgat, Emin Ya\Tiz, Hamza Yavas, Fettah Yiğlt, Ahmet Kosanhoğlu, Fuat Aktan, İlhami Adıyaman, Abdullah Kanat, Mermet Girgin hakkındaki öiüm cezasını bazı hafifletici nedenierle ömür boyu hapis cezasma dönüştürdü. Ömer Oğuz, AH Yener, Bedri Karaoğlan, Şükrü Çiçek, Ağa Bal, Ömer Kandal, Ahmet Nitelik, AIi Serçe ve Mehmet Değer'in ölüm cezası ise olay tarihindeki yaş durumları nedeniyle, 24'er yıl ağır hapis cezasma çevrildi. Mahkeme duruşma sonunda sanıklardan 331 'i hakkında da 3 yıldan, 36 yıla kadar değişen ağır hapis cezaları verilmesini kararlaştırdı. Firmalar kendi markasım tasimayan tüplere de doîum yapacak ANKARA. (ANKA) Dağıtım şırketlennın, sadece kendi markasım rengini ve standartlara uygunluğunu gösteren tüplere dolum yapabileceklerine lllşkin uygulama yıl sonuna kadar ertelendi. Enerji ve Tabiı Kaynaklar Bakanlıgı'nm Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğine göre, yeni uygulama uyarınca dağıtım şirketleri yıl sonurıa kadar, üzerinde kendi markası veya iş letme adı olmıyan TS 55 standardına uygun bıüunmayan ve daha önca kullandığt rengi taşımayan tüplerin dolumunu ya nabilecekler. Aynca, sözkonusu tüplerin dolumunu yaptırtabJlecekler ve satabüecekler. (Ba«tarafı 1. Sayfads) dcn büyük bir muhabbetle kar şılandığı tespit edilmişUr. BTP' tıin bu tükenmez kaynaktan güç ve jUîam alarak inanç ve aaim le yoluna devam edeceğl konusunda kararlıhk ifade edllnıiştir.* Propaganda işleriyle görevll genel başkan yardımcısı Mehmet Dülger, basın mensuplarmın soıulannı yamtlarken, taşra teşkilatına alınacaklar hak Kindaki prensip kararınm, «hay siyetli, şerctli, llderlik vasfi olan, etrafında tamnan ve sevilen, siyasctl varhklanyla slmgelcyen kişllerin il tcşldlatlarına alınabileceği» yolunda olduğunu açıkladı. Dülger, bugün bazı eski parla menterlerin partiye katılmalarım beklediklerini söyledi. Merkez Karar Organı toplantısmda amblemin değiştirilmesi İçin 5 kışiden oluşan bir komisyon ku rulduğunu belirten Dülger, bu komisyonun toplanarak çeşitli önerileri değerlendireceğini söy ledi. Dülger, «Milietin çogunluC tarafından kolayca anlaşüaU bilecck, partiyi sinıgeleyecek» bir amblem bulunmasına çalışıldığını belirtti. Dülger, komis yonun amblem konusundaki ka rarınm bu sabah yapılacak Merkez Karar Organı toplantısmda kesinleşeceğini de sözlerine ekledi. ÜYELİK AİDATI 2400 TL. Dulger, parti tüzüğünde siyasi partiier yasasına göre aksayan bazı konular olduğunu belirterek .tüzükte değişiklikler yapıl ması için de bir komisyon oluş turulduğunu açıkladı. Komisyonun değiştireceği tüzük metninin bugün öğleden sonra toplanacak kurucular kurulunda ele almacağım dile getiren Dülger, üyelik îçin yapılan başvurulann kurulacak ilçe teşkilatlanna gönderileceğini ve orada kesinleşeceğini belirtti. Dülger, partiye tiyelîk giriş lçin ödenecek mlktann bin lira oldugunu ve yıllık aidat miktarınm da 2400 lira olduğunu vurguladı. BTP'nin Genel Merkez Basın Müşavirliğine, Başbakanlık Basın eski MUşavirlerinden Mehmet Mnhslnoğlu atandı. BTP Brüksel (Baştarafı 1. Sayfada) teiefon eden bir kişi Ermeni tedhiş örgütü ASALA' nm bildirisinl okudu. Bildiride, patlamaların sorumluluğunun Pierre Gulliman grubu tarafından üstlendiğl bellrtillyor. Telefondakl kişi, Pierre Gulliman'ın geç tlğimlz yıl 30 Temmuzda Paris'in Kuzeyindeki bir ev de yaptığı bombanın patlaması sonucu ölen Lübnan asılh Fransız olduğunu söyledi. Patlama sırasmda, Mügavirllk ve Turizm Bürosu' nun çevreslndeki binalarda da hasar oldu. THY bürosunda da bomba ihbarı verildiğine lligkin söylentller yayıldıysa da bu haber doğrulanmadı. Bllindlğl glbi, geçen 2 Şubatta da THY bürosunda patlayan blr bomba, blnanın birinci ve ikincl katlarında büyük hasara yolaçmıştı. Brüksel polisl olayla İlgili soruşturmayı sürdürüyor. «Marmara Seyahat Acen tası»nın Paris'teki bürosu geçen yıl da bombalanmış, olayda acentada görevll bir Fransız kadın ölmüştü. Aynı olayda, Paris Turizm Müşavirliğimlze konan bomba ise patlamamıştı. Itlrkiye'ye mall yön den bağımlı olmayan Marmara Seyahat, Avrupa'nın sayılı acentalarmdan birl. Genellikle Türkiye ve Yunanistan'a turlar düzenliyor. Brüksel'dekl THY Bürosu'na geçen 2 şubatta patlayıcı madde atılmış, binaran birinci ve ikincl katlan hasar görmüştü. Belçika Adalet Bakanı Jean Gol olayı lunarken, Dışişlerl Bakanlığı, Brüksel Büyükelçillği nezdinde girlşimde bulunarak, Belçika'dakl tüm temsilciliklerlmizin güvenllklerinin daha sürekli ve etkin bir şekilde sağlanmasmı istedi. (Baştarafı 14. sayfada) gunu da söyler bize.. Gelenekseilek ile SAHİBİNDEN SATIL1K çok 2204 Mercedes temiz Tel: 65 67 49 Tunus B sbakanı Ankara'da ANKARA, (ANKA) Tunus Başbakam Muhammed Mzali Başbakan Bülend Ulusu'nun rssmi konuğu olarak dün Ankara'ya geldi. Tunus Başbakanı Mzali'yı Esanboğa Havaalanu'nda Başbakan Bülend Ulusu karşıladı. Karşılamada Ticaret Bakanı Kemal Cantürk, Turizm ve Tanıtma Bakanı İlhan Evliyaoğlu, Dışişleri Bakam tlter Türkmen ve Ankara Belediye Baş kanı Süleyman önder de buiundu. Satılık Piyano DüAL Müzik seti (KA 80) 86 5067 Saat 18.00'den sonra 4 aylık (Baştarafı 1. Sayfada) kanlığından yapılan açıkla mada. temmuz 1983'de son kısa dönem askerlerin vatanl hizmete almacağı bildiril mişti. Ancak yığılmalar ne deniyle bu kasım 1983'e er telendl. Kasım 1983'de aske re 7 bin kişi daha almacak ve bu dönem sonunda uygulama sona erecek. 1980 Murat 131 26.000 Km. 850.0G0,. TL. 64 11 07 Erol SORU: Büyük bir sorun alanına girdik. Türk işçilerinin sorunlan zaman zaman ileri sürüldüğü gibi abartüıyor mu? SCHVVARZ: Hayır, ancak basmda abartüıyor. Geleneksel dostluk: içinde Türfc işçileri iie hiç bir sorun yoktur. Aynca dönüş için bizim bir zorlamamamız yoktur. DITTMAR: Sorun vardır ve (Baştarafı 1. Sayfada) bu konuda basına büyük bir rihleri arasında 21 yaşını dol görevr düşmektedir. duracak olanların başvuru BAL'SCMMID: Bir îstanbul'süresi, 31 mayıs salı günü da 200 bin Alman'ın oturduğune kadar devam edecek. nu düşünün. Bunun benzeri Anayasa oylamasma katıl şimdi Almanya'da yasanıyor. mamış olanlar başvuruları Bu sorun olmaz mı? Tam ansorunu na, mazeretlerini tevsik edi lamıyla bir intibak ci belgeîert ekleyecekler A vardır. Ve bu sorun 20 yıl önnayasa oylaması için düzen ce konuk Italyan işçileri ile yasannuştı. lenen kütüklere kendilerinı LERCH: Bu sorun denildig1 yazdırmftyanlarla, yazıh ol gibi pür bir ekonomik sorun dukları halde halkoylaması. değildir. Bu işin içinde, psikona katılmayanlar askı süre ekonomik etkenler de fazladır. si içinde başvurup kayıt Bir dershanede Türk çocuklayaptırdıklan takdirde, hakla rı, Almanlara göre daha başanlı olduğu zaman Alman velirında seçimlere katılmama yasakları ile ceza hükümle leri, toplumun yeni eliti diye korkuya kapüıyor. ri uygulanmayacak. SORU: Peki, bunun çöziimü 31 mayıs salı günü kesin nedir leşecek listelerd e adı bulun SCHWARZ: Hiçbir şeyin kemayanlar genel seçimlerde sin çözümü yoktur. Gerçeği ifa oy kullanamayacaklar. de ediyorum dediğiniz an zaten kendi sübjektiv görüşünüzu • Sigorta Sidl No. 5.4S1046 söylemls oluyorsunuz. Gerçeği 7.723.896 kartımı kaybettim. söylemeyi bir yana bırakmalı HükümsUzdür. bunun yerine taraflar yaklaşım Mabir BIYIKIIOĞLU getirmelidir. Samimi sıcak yak • GÖKÇE olan ismim üs. laşımlar çözüm için ilk adtmlar küdar Asliye îkinci Hukuk Ha olacRktır. kimliğinde 1978/677 esas 1979/ SCHWABZ: SPD Partisi Türk 717 karar Ue Gökşen olarak de işçilerine oy haUa verilsin diğistirilmiştir. yordu çözüm için. Bu çözüm GÖKŞEN MARANGOZ olabilir mi? Bu nedenle yeni Intibak sorunu var dönemcie Türk tarafmin da katkısım bekiiyoruz. SORU: Katkıdan anladığmız nedir? SCHWARZ : ÖrneŞin, Türk Alman fonunda yıllık 30 mılyon markhk yardımda, Tlırk tarafının katkısı çok smırlıdır. Bunu artırması gerekir. Bu nedenle, Haziran ayında yapılacak olan, TürkAlman Çalışma Bakanları'nm görüşmeleri büyük anlam taşımaktadır bizce. DITTMAR: Ben katkının daha çok manevi değerlere dayalı olmasmı istiyomm. Zira Alman toplumuna, konuk Türk işçilerinin üretim için geldığini ve bu nedenle bütünieşmeleri gerektiğini söylemek gerek. Bu ise daha çok mediaya üayalı bir aydmlatma gerektirmektedır. Anayasa < Baş tarafı 1. Sayfada) han Baysal, Ali Nejat Alpat ve Mehmet Hazer de üye olduiar. Böylece, MDP'ye tıve olanlann sayısı 42'ye yükseldi. SUNALP'IN MAL VARHGl MDP Genel Başkanı Sunalp, mal beyamnda bulundu. Sunalp'in Gaziosmanpaşa'da kooperatif hisseli bir dairesi, Renault otomobili, esine ait Moda Atıfet Sokakta bir apartmanda 'fl dairesi, eşinin ziynet eşyalan ve bankada da 4 ayl:k emekli maaşı bulunuyor. BİRLEŞME KONUSU MDP Genel Sekreter Yardımcısı Yılmaz Hocaoğlu, sağdaki partilerin birlesmeleri konusun da «Ciddi konularm, ci'ddi olmayan bir şekilde ortaya »tılması niyetin ciddlliği konusunda tereddütler uyandınr» deü.