Katalog

7 KASIM 1983 KÜLTÜRYAŞAM HAFT4NIN SANAT OZELGESI Tiyatro türk Kültür Merkezi Oda Tîyatrosu'nda sahnelenıyor. • MUSAHİPZADE Cetal'in "tstanbul Efendisi" Devlet Tiyatrosu Taksim Sahnesi'nde sergileniyor. • HARBİYE Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda Shakespeare'in "Macbeth"i ve Beauraarchais'nin "Figaro'nun Düğünii" adlı oyuntf oynamyor. • FATİH Şehir Tiyatrosu'nda Arthur MİUer'ın "Hepsi Oglumdu" adlı oyunu ve ReginaM Rose'un "On Öfkeli Adam"ı sergileniyor. • ÜSKÜDAR Şehir Tiyatrosu'nda Recep Büginer'in "Sevdigim Adam" ve Necati Cumafa'nın "Sasuz Yaz" adlı oyunları var. • KADIKÖY Şehir Tiyatrosu'nda Georgcs Feydeau'nun "Şimdi Sırası mı?" adlı güldürüsü yer alıyor. • BEŞ Kafadarlar Tiyatrosu, "Koltaktan Kalkmayan Çocok"u Hodri Meydan Kültur Merkezi'nde cumartesipazar 10.30'da surdürüyor. • BlZtM Tiyatro, "Nasreddin Hoca ve EşegT'ni cumartesipazar 11 .OO'de sahneliyor. • ÇEVRE Tiyatrosu, "ttirazım Var" adlı oyunu sürdürüyor. • ENİS Fosforoğlu Tiyatrosu, Ted Allen'ın "İkiz Kardeşim David"ini sunuyor. • AÇT "Demet He Memet "i Fatih Şehir Tiyatrosu'nda pazar 11 .OO'de sahneliyor. • GÜLRİZ SururiEngin Cezzar Tiyatrosu, "Kaldvun Serçesi"rıi Şan Tiyatrosu'nda sergiliyoı. • TUNCAY özinel Tiyatrosu, "Sevgili Yalancı" adlı oyunu sahneliyor. • KENT Oyuncuları, Tennessee VViIliams'ın "Arrn Tramvayı"nı sergiliyor. • ORTAOYUNCULAR, "Anmı'ın Yedi Ana Günahı"nı sürdürüyor. • TEVFİK Gelenbe Tiyatrosu'nda "Öp Babanın Elini" adlı güldüru var. • HADİ Buyur tiyatrosu, "Hayret Birşey" adlı oyunu sahneliyor. • HODRİ Meydan Kultur Merkezi'nde, Levent Kırca ve Miınir Öxkul "Ceneralin Aşkı"nı oynuyor. Kadıköy AS (3360650) "Yıldınm Ava H«rekfiü" 11.00, 13.00, 15.00, 17.00, 19.30, 21.30 KADIKÖY (33774005) "Cehennem Yoto" 11.00, 13.15, 15.15, 17.30, 19.45, 21.45 SÜREYYA (3360682) "Kanun Benim" 11.00, 13.15, 15.30, 17.45, 21.15 KENT (3360112) "Red Kil Daltoniara Karşı" 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.30 REKS (3360112) "Bataklıkta Bir G8I" 11.00, 13.15, 15.30, 17.45, 21.15 ATLANTİK (355470) "GfatH Sitoh" Alain Ddon 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.45 Duyduk Gördük Belki bir kuluk veren bulunur Sayfalanmızın konuklarmdan Dr. tsmail Kaygusuz, birkaç ay önce başından geçen bir olayı bize yazma gereğini duymuş. Biriki gün öncesine kadar seçim alanlarında esip gürleyenlerin dikkatini çekebüir umuduyla aktanyomz. "Fatih'te bir mahalle berberindeyim. Beş kardeşin beşi de berber, Elazığ'm bir köyünden çıkıp gelmişler 1015 ytl önce, Fırat'ın kıyısındaki kumlar üzerinde yalın ayak koşmayı öylesine özlemişler ki. Berber kardeşlerin üçüncüsü Hüseyin köy özlemini ağtr ağır anlahyor, bir yandan da yüzümü sabunluyor. Tam o ara kapt açüdı, 12 yaşlarında bir çocuk girdi içeri. Affedersiniz usta, dedi, Acaba bana bir haftahk iş verebilir misiniz? Seden bir haftahk îş? Dilersen dahafazla çalışabilirsin. Derslerimden geri kalmak istemiyorum. Bu yü beşinci anıfı bitireceğim. Yatılı okul sınavlanna hazırlanmak zorundayım. Bu arada da 500 lira kazanmam gerekiyor. Hüseyin'in kuşkulu kuşkulu baktığını görünce ben lafa girdim: 500 lirayı babanın cebinden aldın da şimdi yerine mi koymak istiyorsun yoksa? Olur mu hiç öyle şey? Ben hırsız mıyun? Hem babam yok ki. 16 yaşında bir ağabeyim var. Gömlekçi yanında çaiışıyor, ayda 20 bin lira alıyor. Beş kişilik ailemizin yiyeceği, giyeceği, ev kirası hep bunun içinde. Anam da ayda birkaç kere civar evlere temizliğt gider. Peki şu 500 Lira ne olacak ? Cuma günü öğretmenime 500 lira getireceğime söz vermiştim. Beşinci Sınıf Ünite Dergisi parası. Dergiden yıl boyu yarar ÎSTANBUL • MELIH Cevdrt Anday'ın "Mikadonun Çöpleri" adlı oyunu Ata AKAN ZAMAN DURAN ZAMAN Bizde yazın türierinin fideliği genellikle şiir olmuştur. Düzyazının gecikmesinden ve şiirin eskiden beri tüm anlatım görevini üstlenmesindendir bu. Eski şiirimiz "fümce"yi temel al. mıştı. Bu yüzden, şiir ile düzyazının mantık bakımından ayrımı çok geç anlaşılmıştır. Şiirii düzyazı, şürli söz yanılgıları bundandır sanırım. Sait Faik'in öykülerine şiir diye bakıldı; o da bundan yüreklenerek, öykülerindeki imgelerle şiir yazmaya girişti ve bir şiir kitabı çıkardı. Bu kitabın başansızlığı çok cğreticidir. Sait Faik bu iş tersinden yürütseydi, sonuç bambaşka olacaktı. Bizim kuşak ozanlarının tümü düzyazıyı denemiştir. Cahit Sıtkı Tarancı bunu mektuplarında yaptı. Ziya Osman Saba'ya yazdığı mektuplar, bir gün onların basılacağı inancını taşır. Orhan Veli Kanık ise, arkadaşlarına uzun mektuplar yazmaktan hoşlanmazdı, çoğun bilmecemsi sözler sıralardı mektuplarında. Abidin Dino söyledi, ona gönderdiği bir mektupta sadece bir sözcük varmış: PİT. Ne demeğe geldiğini bilmiyoruz. Ama kısa öyküler yazmıştır. Bunlara öykü demek bilmem doğru olur mu? Kimi psikolojik durumların kısa yoldan saptanması çabası sezilir onlarda: Susama gibi. Cahit Sıtkı Tarancı, ozanın şiirden başka yazın türlerine heves etmesine karşı idi. Onunla bu konuyu uzun uzun tartıştığımızı unutmam. Benden batılı ozanlardan örnek göstermemi istemişti ki, düşündükçe şaşarım buna. Belki onun sevdiğı ozanlar öyküye, romana, oyuna kaymamışlardı da ondan. Necati Cumalı ise, çok sonraları, şiir yazmadan roman, öykü, oyun yazılamayacağını söylediydi bana. Demek o da şiiri, Türler arasında MELİH CEVDET ANDAY öteki yazın türierinin fideliği sayıyordu. Oysa batıda da, bizde de, şiiri denemeden, öteki türlerde doğrudan tanınmış yazarlar göstermek hiç de güç değildir. Ama şiir sözcük kuyumculuğu olduğuna göre, bu deneyimden romanda, öyküde, oyundayararlanılabileceği söylenebilir; ancak bu, romanın, öykünün, oyunun şiirden çıktığı, çıkacağı anlammı taşımaz hiç de. Tam tersine, bütün yazınsal türler, ancak kendilerine özgü temeller üzerine kurulabikonusu, Adnan Veli'nin hapishanede tanık olduğu bir olaydan kaynaklanır: Sorgucunun tutukluyu tutuklar evinde eşi ile birleştirme önerisindeki gizli tuzak. Bununla ne yapacağımı bilmiyordum, başlangıçta, ama yazacağım oyunun gerilimini bir anda duymuştum. Sadece oyun olabilirdi bu. Öyle ki, birinci perdeyi bir haftada yazıp bitirdikten sonra asıl sorunla karşı karşıya kaldım: Tutuklu, komiserin ona uyguladığı sorgulama yöntemini baldızına uygulayacaktı. Konunun getirdiği mantıksal zorunluluktu bu. Elde etmek isteyen zalim oluyordu. (Bu oyunun ilk perdesini Ulvi Uraz'a okumuşumdur, adını ise Muhsin Ertuğrul koydu.) Bir kış gecesi, kar kapıları tutmuş durumda iken, sokak ortasında, kucağında bir çocukla gördüğümüz yersiz yurtsuz bir kadını eşimle evimize götürdüğümüz gece; "Mikado'nun Çöpleri" adlı oyunumun temeli atılmıştı; ama bu kadarı ile ne yapacağımı bilmiyordum, bilemezdım. Oyunsal çalışma gösterecekti bana yolumu İkisinde de şiir aklımın ucundan geçmedi. Ama şiir yazarken de geçmez ki! Daha sonra yazdığım, iki perdelik. "Yarın Başka Koruda" adlı oyunumda ve birer perdelik üç oyunumda şiirin mantığına girdiğimi sezinlemişimdir. Bir tür "saçma mantığı" idi bu; anlam sözlere yerteşip kalmıyor, onları güdüyordu, o kadar. Ahmet Muhip Dranas'ın, ya da Necip Fazıl Kısakürek'in oyunlarında görülen çeşitten bir "ozanca"Iık değildi bu, düzyazı da değildi. O oyunların bugünedek oynanmamasının nedeni belki de budur. Diyeceğim, Eliot'un ne yapmak istediğini düşünerek değil, belki de işleyerek bulabiliriz. Opera ve Bale lanıyârum. Ama cuma günü parayı bulamadım. Öğretmenim de, 500 lirayı getirmeden okula gelme, dedi. Oysa ben okumak istiyorum. Okuyamazsam kendimi nasıl kurtannm? Hüseyin Usta 'nın gözleri buğulandı. Hadi bakalım çırak, dedi. Karşı kahveden üç çay getir bize. Okulda sabahçı olduğu için küçüğün öğleden sonraları gelip çalışmasında anlaşıldı. Dilerse tatillerde de çahşabilecekti. Küçük Mehmet 'in gözleri ısıdı. Kanatlanmıştu dokunsalar uçacaktı. Kaymakam 6a, boru mu? Istanbul'un ilçelerinden birine yeni bir kaymakam atandı. Kaymakam bu, boru mu? Ayağının tozuyla ilkokul ve ortaokul müdürlerini topladı, onlara gereken talimatı verdi: Arkadaşlar, en kısa zamanda okullannıza teker teker geleceğim. özellikle de derslere girmeyi düşünüyorum. Ancak girdiğim sımflarda öğrencilere adımı soracağım. Eğer öğrencileriniz Ilçesi Kaymakamı'nın adını bilmezlerse vay o sınıfın, öğretmeninin haline! Onu sınıftan kovarım alimallah!... Ayrıca, yazışmalarda adım geçti mi ilk "A "nın üzerinde inceltme olacak. Buna dikkat etmenizi de özellikle istiyorum. Toplantıya katılan müdürler ve müdireler, bu konuşmadan sonra Yalova Kaymakamı'nın kulaklannı çmlatarak dağıldılar. Sinema İSTANBUL • ÇAĞDAŞ Bale Topluluğu, pazar günü 11 .OO'de Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda "Perseos Efsanesi", "Senfonik ŞBr" ve "Nocus" adlı yapıtlan sunacak. tSTANBUL Beyoğlu DÜNY A (1490166) "Sas Malko" 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.15 FİTAŞ (199361) "Sen Bir Meleksin" 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.15 EMEK (1448439) "Red Klt Daltonlara Karşı" 12.00, 14.45, 16.30, 18.45, 21.00 SİNEPOP (143077) "Kanuo Benim" 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.15 YENİ MELEK (1442889) "Bugünün Gcnçleri" 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.00 Şişli AS (1476315) "Red Kit Daltonlara Karşı" 11.00, 13.00, 15.00, 17.00, 19.00, 21.30 GAZİ (1479665) "Kara Sokaklar" 11.00, 12.45, 15.00,17.15, 19.30, 21.45 KENT (1477762) " D m " 11.00, 13.00, 15.00, 17.00, 19.00,21.45 KONAK (1482606) "Bugünün Gençieri" 11.00, 13.00, 15.15, 17.30, 21.45 StTE (1479647) "Kanun Benim" 11.00, 13.00, 15.15,17.30,19.30, 21.45 HAYVANLAR Ismail Gülgeç i TARİHTE BUGÜN Mümtaz Ankan 7 Kasım lır. Eliot'un koşuk oyun denemesi, geleneği yaşatmak kaygısından kaynaklanıyordu ve düz söze güvensizliğini yansıtıyordu. Oysa Ahmet Muhip Dranas, oyunlarında, kışilerini kendi şiiri gibi konuşturmak hevesinden kendini alamaz. Necip Fazıl Kısakürek de bu eğilimi taşır. Romanlarımda olsun, oyunlarımda olsun, ben bu tür eğilimlere hevesli olmamışımdır hiç. Konu bana oyun olarak, ya da roman olarak gelmiştir. "İçerdekiler" adlı oyunumun EN UZUN OMURLU GAZETE K6S'TE 8U6ÛN, OÜNYAHIN İLK 8ASIU GAZETE LERJNOEN "TUE LONOON G42ST7S' İH6İİTES£ NIN CUCFCAD KENTİNDE IIAr'HLAAtMAYA &Ç LADI. *TWLONDON6A2ETTe*NtN ÖN&4İ,3IB YltfHR YAŞAU/Mf SUGOÜ££N TEK &42£T£ OLMAS/NC#N G€lM£xr£pi/). HALEN İN6İLİ2 KKALİYET AAATgAASlNDA ÜESUİ GAZETE OLAMK BA£llMAK72>D/e. ÖrBOEN SEHİ OLAYLAGI ZAMAUINOAİLETME KOUUOJH«tteıu', S**.t Srüc4Chi*f Juaice Ktfil, OA PEK. Tİ7İZ OLMAYAN u*2£7E, KSAL ff. U*i$ «f the Prity Councd, ui bcrs c* the CUy > notVıthlhntog »hıcfc GEOe&E'UH mC6İyMESİUİ 6 AY'SONRA VeRMİŞTİ! YANOA, BİK MŞINA YAMLAÇn. 6/ SI8A04 FHTIAK VEREN LOHD& VAN&. ? * " e İ ^ L J [ | & frc utlrfyifle the ö i u l t rf NINIİLETEN SAYISI 6ÖRÜL£NrmELOHdu4e the wh*le w«» «n effcft o î j ı ı w l ^ OON GA2E7TE"' 7 Kasım 1933 unutmayacağını, bilâkis onu daima muhafaza edeceğini ve derinleştireceğini zatı devletlerine temin etmek benim için bir ihtiyaçtır. Yükselen milletimizin sulhperver bir terakki ve metin bir devlet idaresile, ileride daha mes'ut bir istiklale ermesini dilerim. Bu vesileden istifade ederek, şahsi saadetiniz hakkında en büyük temennilerde bulunur ve büyük takdiratımla samimi dostluğumun kabulünü rica ederim. 19331983 tstanbul BAKIRKÖY (5716826) "Kaybolan Uçak" 11.30, 13.30, 15.30, 17.30, 19.30, 21.30 BAKIRKÖY 74 (5720444) "Virtor Vktoria" Julie Andrews 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.30 T 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Alman milletinin takdir ve tebrikleri ANKARA 6 (A.A.) Alman Reisicumhur Mareşal Fon Hindenburg Hazretlerinin onuncu Cumhuriyet bayramımız münasebetiyle Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Hazretlerine gönderdiği mektup şudur: Reisicumhur Hazretleh, Türkiye Cumhuriyetinin onuncu yüdönümü vesiiesile zatı devletlerine yürekten duyulmuş tebriklerimi arzederim. 20 fjŞtT TAIYlmEll MCTUH M İ SCtt Ifffl... Benimle beraber bütün Alman milleti. yüksek rehberliğiniz altında modern Türk devletinin temelleştiğini derin bir alâka ile takip etti. Türk milliyetçiliğini nasıl uyandırdığmızı, nasıl kuvvetlendirdiğinizi, çalışkan ve terakkiyi sever milletinize, bütün dünyada takdirler celbeden siyasi ve iktisadi yükselişi için, müdebbir bir elle nasıl yol açtığımzı büyük hayranlık ve takdirle gördük. Alman milletinin, felâketli zamanlarda Türk milletinden gördüğü dostluğu^hiçbir vakit TAN SİNEMASI KAHiRcOE Innclt AŞK 6ECELER. burıik hları buvuJc moralfık (TJ«!I7CI OZ'U. jırt'lı ntziT tunundenberi Arna: FOX JOURNAL Tclefoo 43374 • Kluler Uıkı loc SÎO. Io» : j 900, Kıtkon hasuf 50, he : • KA 4a bmncı MS doba ! İ «ye « . nltbt lt»DU£İ. İ 4 ve 6 YAPRAKLI EVRİM OFSET TAKVİMLERİ TAKVİM FİYAT LİSTESİ 6 yaprtk 35'.50 EUt 23x50 EUt 4 JtfrtİL 35X50 Eb.t ADET Fiafa Fiata 150 170 150 150.200 160 140 140.300 150 130 130.500 130 120 120.1000 120 110 110.2000 110 100 100.r^y* *ynea PTT ucreti EVRİM OFSET TAKVIMLERİN1 Tafradan edinmek Uteyenler« . . . 1) 20 t a k » örnek talrnm 2000 TL. odemeli (ÖBderilir. 2) Siparîf «dccesîniz takvimin Hraıra TC mikt«nnı bildirer«lc tu* Unnm 1 3 X EVRİM OFSETin Zir u l Buıluıı Cr>loğlu 541, 1| B«nk w C*(«lo(lu 1350, H«lk BaakaH K«p«lıçarfi 876 be»ab« havale odildiğinde tmkvimler 12 î« (üoünd« kaztrlanAr&k' odemeli göoderilir. 3) Nünıtınelerîmizi föl metleıı ko~ RMunn belirterek Bİp«rİ9İmz kalind*, •aercut takTİmlerimizdeıı istectBÎre «B y«kuu bftsılır. İ.Ü. ORMAN FAKÜLTESİ DEKANLIĞI'NDAN 1 Fakültemizin aşağıda belirtılen ünvan ve kadro derecelerine ilgili kanun ve yönetmelikler uyarınca eleman alınacaktır. 2 Istcklilerin tahsil durumlannı ve talep ettikleri kadroyu belirtir dilekçelerini 18.XI.1983 günü saat 16.00'ya kadar Fakültemız Sekreterligi'ne vermeleri, 3 Sınavlann 22.XI.1983 günü saat 10.00'da FaküJtemizde yapılacağı ilân olunur. Sınıfı Kadro Ünvanı Adedi Derece Şartlar G.1. H . Şoför 2 15 Ağır vasıta ehliyetli ve askerliğini yapmış. T.H.S. Teknisyen 10 Kimya bölümü mezunu T.H.S. Teknisyen 10 Elektrik bölümü mezunu T.H.S. Teknisyen 11 Ağaç işleri bölümü mezunu T.H.S. Demir kaynak ustası 11 Metal İşleri sıh.tes.veya döküm bölümü mezunu T.H.S. Teknisyen 12 Yapı veya Motor Bö. mezu. T.H.S. Teknisyen 13 Yapı veya Motor Bö. mezu. Y.H.S. Hademe 2 14 Asgari ilkokul mezunu ve askerliğini yapmış Y.H.S. Hademe 1 13 Asgari ilkokul mezunu ve askerliğini yapmış 1 13 Asgari ilkokul mezunu ve askerliğini Y.H.S. Odacı yapmış Basın27243 profesyonel biruyum Profesyonellerin en büyük özellikleri bir araya geldiklerinde sağladıkları uyumdur. örneğin videonuz.. tepeden tırnağa profesyonelce haztrlanmış değerli bir cihazdır. Onu harekete geçiren, yaşatan ise kasettir. Doğal renkleri, pırıl pırıl görüntüleri, çoşkun ve yumuşak melodileri kaydedecek ve onları uzun yıllar aynı canlılığıyla saklıyacak bir kaset Kaliteli mekaniği, kusursuz kaset haznesi ile en hassas bant akışını sağlıyacak bir kaset Kısacası profesyonel bir kaset yani.. RAKS VELt GÖÇER TC ORTACI Cağmlotl» Yokuta N«lıb.h<;e Sokak 5 1, K.der H.n tSTANBUL . . . 5 2 6 36 60520 65 18522 97 67 v '523 81 0OS23 70 89523 70 96 EVRİM OFSET TAKVİM OALERİSİ ILAN İSTANBUL 7. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 979/841 Davacı Ruşen Ünal tarafından davalılar Enis Meran Kent, Şerife Emine Saadet lnan aleyhlerine ikame olunan tesçil davasının yapılan duruşmasında, Davalılardan Hatice Nihal ile Ayşe Emel Aras'ın tst. 4. Levent, Sultanselim, Cad. Bilge Sk. No: 31 adresine çıkanlan davetiyenin bila tebliğ iade edildiğinden ve zabıtaca da yapılan tahkikattan adreslerinin meçhul bulunduğu anlaşıldığmdan adı geçenlerin, duruşma günü olan 16.12.1983 saat 9.30'da bizzat hazır bulunmalan veya kendilerini bir vekille temsil ettirmeleri, itirazda bulunmalan aksi halde, duruşmanm gıyaplannda devam edileceği hususu tebliğ makamına kaim olmak üzere gıyap kararları ilan olunur. 24.10.1983 3O. yılında; 14 Dünya Rekoru, 23 Dünya Şampinyonluğu, 26.331 mezunu ile ve VIDEO CASSETTES IZMIH •CUMHUBİYETBULVARI88/4 • TELETON 122210 <« HM) • TELEX M572TKSNTH • 5 2 8 » TKPK TR • T E L » A X RAKS 142S12 gibi yenilikleriyle en iyi dileklerini sunar. BEYAZIT: Mithatpaşa Cad. 14 Tel:522 21 06 BEYOĞLU: İstiklal Cad. 87/7 Tel.144 90 11 KADIKÖY: Altıyol, Kuşdili Cad 8.Tel: 336 11 50 UNiVE^SITE^E G^EMEVENLE1 BEMEMELî VE Ç*i S*NL*R ELEKTRpNİK MAKİNEUERLE DAKTILOGRAFI EGITIMI Op. Dr. Giingör Alkan muuyehanesini açmış ve hasta kabulüne başlamıştır. Tel: 571 91 59 Incirli Cad. Ihsan Kalmaz Sok. No: 1 Kat 3. BAKIRKÖY TEKMANYETİK SAIMAYİİ veTİCARETA.Ş. ÎSTANBUL • IMCBLOK 8/6322UNKAPANI • TELEFON 5272008 5229631 • TEL£X 22172 RAKS TR INGILIZCE OZEL OKUTAN DIL KURSLARl CSMJNIf '«6 40 00 146 24 23 KHOtKOY ; 337 00 29 336 66 43 U L I H 526 81 22