19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 KASIM 1983 KÜLTÜRYAŞAM YÖNETEN ŞAHİN ALPAY CUMHURtYET/5 YAYIN DÜNYASINDA İNCELEME ARAŞTIRMA ailesinde cinsiyet rollerinin araştırılması NORA ŞENİ Türkiye'de Cinsiyet Rolleri, Aile ve Topluluk (Sex Roles, Family and Comtnunity in Turkey, Indiana University Turkish Studies, 1982) Çiğdem Kâğıtçıbaşı'nın Türk ve yabancı onbeş sosyal bilimcinin bu konulardaki makalelerinden derlediği bir kitap. Odaklaştıklan konular, yaklaşım biçimleri, metodolojik tercihleri açısından bu makaleler, 1978'de N. Abadan'ın kadın yılı dolayısıyla örgütlemiş olduğu "Türk Toplumunda Kadın" seminerine verilen tebliğlerin geleneğini devam ettiriyor. Türkiye'de ailenin yapısı ve boyutları, çocuğun değeri, kadınlann doğurganlığı iki kitabın ortak konulanndan. Bunlann işlenmesi Türkiye'de aile planlaması ve dolaylı olarak (bazen de dolaysız) doğum kontrolü için gerekli bilgi çerçevesini oluşturuyor. Abadan'ın derlemesinde çerçevenin sıhhi ve demokrafik açılanna da yer verilmiş. Duyduk Gördük duğunu belirtmek ve bu yazarları Anglosaxon diğer araştırıcıları ise Avrupa geleneğine yerleştirmek de yeterli değil. Kavramların çözttmlenmesi Bunun yanı sıra, bu çalışmalar kavramsal bir sorgulamaya, teorik bir sorunsala, kullanılan metodoloji ve kavramların çözümlenmesine çok az yer veriyor. Bu boyuttan tasarrufun ise seçilen konuları açıklığa kavuşturmaya yardım ettiği söylenemez. A. Duben yazısında "aile" (family) ve "bir hanede oturanlar" (household) arasındaki ayrımın Türkiye'yi konu alan literaturde açık olmadığını belirtiyor. Bir başka ömek ise "ev işi" (domestic labor). Bu kavramın teorik statusü sorgulanmadan kadın emeğinin Türk ekonomısine katkısı araştırılıyor. Kadın emeği söz konusu edildiğinde kullanılan terimin anlam ve sınırlannın belirlenmesi için kaçınılmaz olarak deşilmesi gereken "ev işi" sorunsalının yokluğunda kavramlar açıklıklarım kaybediyor; çalısan kadtndan bahsedildiğinde çahşmanın ne tür faaliyetleri içerdiğinin belirlenebilmesi zorlaşıyor. Gerçi "dışanda çalışma", "ucretli çalış KESİK BAŞLIKLAR Basın Yayın Genel Mudürlüğü'nün Cumhurivet'in 60. yıldönümü dolayısıyla açtığı sergiden bir köşe. "Kesik başlıkların esrarı"nı aydınlatabilmek mumkün mü? Doğan Avcıoglu'nun duşunsel ürünleri, YÖN ve DEVRtM dergilerinde ve diger çeşitli yerlerde yayınlantnış pek çok sayıda imzalı imzasız yazı yanısıra, şu kitapları kapsıyor: Tiirkiye'nin Duzeni (1968), 31 Mart'ta Yabancı Parmağı (1969), Devrim Üzerine (1971), Milli Kurtuluş Tarihi (3 cilt: 1974), Türklerin Tarihi (5 cilt: 1978, 1978, 1979,1981 1982) ve Demokrasi Üzerine. (19691977 arasında yazılan yazılardan secmeler: 1980). Kesik başlığın esrarını çözmeye hazır olun Basın Yayın Genel Mudürlüğü Cumhuriyet'in 60. Yılı dolayısı ile bir fotoğraf ve belge sergisi dütenledi. Devlet Resim ve Heykel Müzesi'ndeki serginin açılışı için "ziyafetlı bırkokteyl" düzenlendi. Çağnhlartn büyük çoğunluğu genel seçimleri izlemeye gelen yabancı gazetecilerle televizyon muhabirleriydi. Söğüj etler, fırmda bademli alabalıklar, çerkez tavukları, şamfıstıklı tereyağlı pilavlar, kadınbutları, kadın göbekleri, vezirparmaklan yenilip üzerine pembe şaraplar içildikten sonra sergigezilmeye başlandı. Sergide cumhuriyetimizin kuruluş öyküsü fotoğraf ve belgelerle anlatıhyordu. Önemli günlerin, tarihi günlerin habercisi 1920'lerin, 1930'lann gazeteleri çerçevelenmiş ve birer tarihi belge olarak sunulmuştu. Yabancı gazeteciler bu gazetelerle çok yakından ilgilendiler. "Bu hangi gazete?", "Hâlâ yayınlanıyor mu?", "Niçin başlık kısmı kesilmiş?" gibi sorularla Türkmeslektaşlarından bilgi almaya çalışıyorlardı. "Kesik başlıkların" esrarını çözmek, Türk gazetecileri için çok kolay oldu. Çünkü birinci sayfalarda '' Yunus Nadi'' imzalı yazılar, "Cumhuriyet Ankara Burosu" gibi satırlar hemen göze batıyordu. BasınYayın, tarihsel belge diye seçdği Cumhuriyet gazetelerini sergilerken bu belgeleri tam ve eksiksiz sunma sorumluluğunu yerine getirmemişti. Bunun nedenini Cumhuriyet muhabirleri Basın Yayın Müdürii Necati Özkaner'den sordular. Ancak Özkaner, "Emin olun farkında değilim, araştırayım", dedi. Özkaner'in araştırması birkaç gün sonra kapanacak olan sergiden önce insallah tamamlanır. Sayfalan sergilenen birkaç gazete daha vardı. Bunlardan biri Hürriyet idi. Ama nedense baslığı kesilmemişti. Cumhuriyet muhabirleri bunu sergi yetkilisine iletince, sergi yetkilisi yanıtladuEyvah, demek ki, açık vermişiz"Bugün yarın sergiyi gezecekler "kesik baslıkların esrarını" çözmeye hazır olmalıdırlar. Yoksa sergi, kokteylde sunulan yemekler kadar doyurucu olmayacak. Avcıoglu'nun arduıdan Yirminci yüzyıhn ikinci yarısında Türk düşünce hayatımn önde gelen kişileri arasında sayılacak olan bir fikir ve eylem adamı, Doğan Avcıoğlu, (19261983), 4 kasım gunü öldü. Siyasal ve toplumsal sorunlarımız hakkında 1960'larda kafa yormaya başlayan kuşak üzerinde Avcıoğlu'nun derin bir etkisi oldu. Avcıoğlu, çıkardığı YÖN (19621967) ve DEVRİM (19691971) dergileriyle ve yazdığı kitaplarla, pek çok insanı yurt sorunları üzerine düşünmeye yöneltti ve bilgiyle donattı. Pek çok genç aydın, Türkiye'nin yakın sosyal ve siyasal tarihi üzerine onun temel eseri olan Tiirkiye'nin Düzeni'ni okuyarak bilgi sahibi oldu. Bu eserinde Avcıoğlu, Türkiye'nin kalkınması ve daha eşitlikçi bir toplum olması için 1930'larda Kadro dergisi çevresinde ortaya atılan bir çözüm önerisini, 1960'lann Türkiye'sine uyguluyordu. 1980'lere kadar dünyada ve Türkiye'de yaşanan zengin deneyiıtıler (o'nun en yakınında olanlar dahil) birçok aydını görüşlerinde şu veya bu ölçüde değişiklikler yapmaya götürürken, Avcıoğlu temel siyasi görüşlerini değiştirmedi. Bu açıdan Avcıoglu'nun fıkirlerinin toplumsal değişme gereğine inanan aydınlarımız için sağında veya solunda, yanında veya karşısında yer alınan bir "mihenk ta Nicel boyut Kâğıtçıbaşı'nın bu kitabında ise kadınlann eğitimi ve sorunları yanı sıra aile patolojisi, boşanma, şiddet olayları ve cinayetlerin nedenleri gibi konular şı" olduğu söylenebilir. Toplumsal değişme gereğine inanan aydınlarımızın belki de en çalışkan ve en verimlisi olan Avcıoğlu, üç temel ve hacimli eserinde, yani Türkiye'nin Diizeni, Milli Kurtuluş Tarihi ve S cildi yayınlanan Türklerin Tarihi'nde ulus ve toplum olarak tarihimizle ilgili pek çok bilgi ve belgeyi bir araya topladı. Bu eserler, o'nun savunduğu teorik ve siyasal görüşleri benimsemeyenler için de vazgeçilemeyecek birer kaynak oluşturuyor ve o'na düşünce tarihimizde müstesna bir yer kazandırıyor. Türk aydınlar topluluğunun en değerli üyelerinden Doğan Avcıoğlu'nu saygıyla anıyoruz. Kâğıtçıbaşı'nın derlediği ineelemelerde etnoantropolojih, folklorik, Hnguistik ve tarihsel malzemenin dışlandığı; bu dallardaki araştırmacılardan ^ vararlanılmadığı görülüyor. da işleniyor. Bunlar Türkiye'nin toplumsal gelişimi açısından incelenmek istenmiş. Makalelerin çoğunun sorunsalı da bu çerçevede geliştirilmeye çalışılmış. Nitekim makalelerin konuları "Türkiye'de kentsel değişim ve "Ekonomik değişim ve aile yapısı" (Tansı Şenyapılı), "Toplumsal değişim ve aile buhranı" (N. Levine) şeklinde ifade edilmiş. Kullandıklan veriler ve vardıkları sonuçlarla bu makaleler her ne kadar gerekli ve ilginç bir araştırma temeli oluşturuyorlarsa da, nicel boyutla yetinilmesi bulguların anlamlılığım sınırlıyor. Makalelerin kaynaklarını çoklukla anket sonuçları ve de Devlet tstatistik, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüleri gibi kurumların bulguları oluşturuyor. Bu kaynakların önemi ve gerekliliği su götüımez. Ancak kullanılabilecekkaynakların tüketilmekten uzak olduğu aşikâr. Aile yapısı ve cinsiyet rolleri araştırıldığında etnoantropolojik, folklorik, linguistik ve tarihsel malzemenin dışlanmasını, bu dalların araştırıcılarından hiçbir katkı talep edilmemesini sorgulamak gerekir. Kırsal Türkiye'de akrabalık sistemiyle ekonomik sistemin bütünleşmesi üzerine J. Cuisenier'nin çalışmalarına, yine akrabalık ilişkilerini linguistik yapıdan da çıkarmayı deneyen A. Gökalp'in yapıtlarına söz konusu makalelerin referanslarında hiç rastlanmamasını anlamak güç. Bu iki eğilimin birbirlerinin tamamen dışında gelişmesini açıklamak için Kâğıtçıbaşı çevresindeki yazarlar arasında sosyalpsikolojik hassasiyetin hakim olma", "pazar için çalışma" gibi kıstaslar kullanılmış, ama bunlar sözü edilen üretim tarzı salt kapitalist olmadıkça kıstaslık fonksiyonlarını kaybediyorlar. Dolayısıyla bunların belirleyemediği ve istatistiklerin yansıtmadığı, ancak kadınlann üretimde harcadıklan emeğin nasıl hesaba katılabileceği bilinemiyor. Bunun da ötesinde, kadınlann özgurleşme sorunsalını da kapsayan bu çahşmalar 'ev işi'nin hangi bağlamda, hangi tarihsel kesitte yalnızca kadınlann uzmanlığına giren bir faaliyet olarak belirdiğini araştıran literaturün dışında kalarak, operasyonel bir tahlil aracından yoksun kalıyorlar. MDP neden kazanamamış? MDP tstanbul tl Merkezi'nde seçim gecesi genel olarak sessiz ve sakin geçiyordu. Sonuçlar geldikçe neşesini korumaya çalısan bir il başkanı Kenan Yılmaz vardı. Saat 22.00'ye doğru onda da neşe kalmadı. Baskanla karşüıklı espriler yapan gazeteciler bile, atmosferden etkilenmiş gibi sessizce oturuyorlardı. Sessizliğin içinde tl Genel Sekreteri Muzaffer Erer 'in yorumu duyuldu. "Bu tablo sadece tstanbul'un değil, tüm Türkiye'nin eğilimini gösteriyor'' diyordu il başkantna, "Bu şâyam dikkat bir tablodur, bana bir hafta musaade edin, size arzedeyim, bunca yıllık tecrübem var. Bunun üç nedeni var 1. veto, 2. çok konuşmalar, 3. yerlıyersiz hükumler... Türk milletinın her sahada karaktennde şu yatar: \'e yapacağı bellı olmaz. Gıder .İfacarıstan'a 4 atarız, adamlar dünya şampiyonu olur. " Kenan Yılmaz: "Herkes btrbiriyle konuşsa bu kadar olmaz." Erer devamla: "Ne yapılabilir bundan başka, gelsin söylesinler, teşkilâtsa teşkılât...." KISA... KISA... Emre Kongar/ATATÜRK ÜZERİNE Hil Yayın, Istanbnl 1983,180 s. Emre Kongar "Atatürk ve Türk Devrimi konusunda 'yeni' ve 'eleştirel' görüşlerini" kapsayan yazılarını yeni bir kitapta topladı. Kongar kitabını sunarken şöyle diyor: "Atatürk konusundaki kitap ve makalelerin çok fazla olduğu bugünlerde, böyle bir çalışmayı yayınlamak belki birçok okuyucuya gereksiz bir gayret gibi gelebilir. Fakat ben, birçok konuda henüz söylenmemiş bazı şöyleri söylemeye çalıştım ve birçok konuda da bazı yanlışlara basmak için çaba harcadım." Uluslararası Atatürk Sempoz>umu BİLDİRİLER VE TARTIŞMALAR, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara 1983, 852 s. İş Bankasfnın Atatürk'ün 100. doğum yılı dolayısıyla duzenlediği sempozyum 1722 mayıs 1981 tarihleri arasında İstanbul'da yapılmıştı. Türk toplum bilimcileri yanı sıra P. Ansart, C. H. Dodd, M. Doğan, W. Hale, D.A. Rustow, P. Stirling gibi çoğu Türkiye ile ilgili çalışmalarıyla tanınan yabancı bilim adamlan da toplantıya katılmıştı. Sempozyuma sunulan bildiriler ve tartışmalar hacimli bir kitapta toplanarak yayınlanmış bulunuyor. Özer Ozankaya/ATATÜRK VE LAİKLİK Tekin Yayınevi, tstanbul, 1983, 319 s. Çeşitli çalışmalan arasında Turk Dil Kurumu'nun Toplumbilim Terimleri Sözlüğü (1980) de bulunan, Ankara U. Siyasal Bilgiler F. öğretim üyesi Prof. Dr. Özer Ozankaya'nın ilk kez 1981'de tş Bankası yayınlan arasında çıkan kitabının ikinci basımı yapıldı. ATATÜRK'ÜN OKUDUĞL KİTAPLAR Der. Gürbüz D. Tüfekçi. İş Bankası Kültür Yayınlan, Ankara 1983, 493 s. Atatürk'ün okuduğu, satır altlarını çızdiği, özel işaretler koyduğu, notlar düştüğü eski ve yeni harflerle basılı Türkçe kitapların yer aldığı bu çalışmada, Milli Kütüphane Gn. Md. tarafından yayımlanan "Atatürk özel Kütüphanesi" kataloğunda belirtilen kitaplar esas alınıyor. İNSAN HAKLARI YILLlGl TODAİE tnsan Haklan Araştırma ve Derleme Merkezi Yayını. Yıl: 34 (19811982), 286 s. TODAİE Insan Haklan Araştırma ve Derleme Merkezi'nin çıkarmakta olduğu yıllıklann son sayısı geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Bu sayıda, M. Sencer, Merkez'in yedi yıllık etkinliklerini, Cahit Talas "Türk Anayasalarında sosyal haklann evrimini"; Rona Aybay "Uluslararası lnsan Hakları normlarının devletlerin yabancı uyruklularla ilgili uygulamalarına etkisini" inceliyorlar. Nurhan Akçaylı'nın F. Almanya'nın Türk işçilerini geri dönmeye teşvik politikasını ve Murat Demircioğlu'nun kesin dönüş yapan işçilerin karşılaştıklan '' sosyopolitik'' sorunları konu alan makaleleri de göç sorunlarıyla ilgilenen okurlann ilgisini çekecek katkılar. KtTLE tLETİŞİMİNDE TEMEL YAKLAŞIMLAR Der. K. AlemdarR. Kaya, Savaş Yayınlan, Ank 1983, 232 s. Gazi Ü. ve ODTÜ öğretim uyeleri Korkmaz Alemdar ve Raşit Kaya'nın derledikleri kitapta kitle iletişim teorisi ile ilgili 6 çeviri makale ile Ünsal Oskay'ın bir makalesi yer alıyor. Derleyenler bir 'Giriş' yazısıyla bu makaleleri neden önemli bularak bir araya getirdiklerini okurlara açıklıyorlar. Çevrilen makalelerden biri ünlü kitle iletişim kuramcısı Marshal McLuhan'a ait. Mesut Gülmez / TÜRKİYE'DE ÇALIŞMA tLİŞKİLERİ (1936 ONCESt) TODAtE Yayını, Ankara 1983. 443 s. Doç. Dr. Mesut Gülmez bu çalışmada ülkemizde işçiişveren ilişkilerinin 19231936 tarihleri arasındaki gelişimini ele alıyor. 1936 İş Yasası çıkarılana kadar hazırlanan yasa tasarılarının incelenmesini kapsayan "Hukuksal Bağlam" başlıklı 2. bölüm "araştırmanın asıl özgün bölümünü oluşturuyor." TÜRKİYE VE MÜTTEFtKLERİNİN GÜVENLİĞİ Dtş Politika Enstitüsü Yayını, Ankara 1982, 168 s. AvrupaTürkiye Güvenlik Araştırmalan Enstitüsu ve Dış Politika Enstitüsü'nün eylül 1979'da Istanbul'da düzenledikleri "Türkiye'nin ve Müttefiklerinin Güvenliği" konulu ilginç seminere sunulan bildirilerin bir bölümu bu kitapta toplanıyor. kadınlar" (D. Kandiyoti), Kıray^ın katkısı Bu konulardaki araştırmaların Türkiye'de hayli yeni ve ender olduğu bir bağlamda varolmak gibi paha biçilmez bir değeri olan, ileriki çahşmalar için önemli bir taban oluşturan bu derlemede benim en keyifle okuduğum, Mübeccel Kıray'ın yazısı. Ağalık ilişkilerinin evrimini, Yalova yakınlarında küçük bir koy halkından dört kişinin son yirmi yılki sosyal hareketliliğini izleyerek açıklıyor. Dört kişinin sosyal kaderini, sosyal romanını anlatmak, buyük anket sonuçları kadar, hatta bazen daha da anlamlı olabiliyor. • Nora Şeni, Paris Üniversitesi öğretim üyesidir. Bu el ilanı, seçimden çok kısa bir süre önce Kadıköy yakasında dağıtıldı. Ancak el ilanını basttran partinin seçim sonuçlarından pek emin olduğu ortada olmalıydı ki, adaylar el ilanmda "mılletvekili" olmuşlardı. Evet, yanda görüldüğu gibi el ilanmda şöyle deniyordu: "Sayın Kadıköyluler, 5 kasım 1983 cumartesı gunü saat 14.00'tjen itibaren Kadıköy Salıpazarı'nda Kadıkoy milletvekilleri, Doğan Kasaroğlu, Celal Yardıma, Arslan Dağar, Enıs Muratoğlu ve tstanbul milletvekilleri ve tl teşkilatı siziere hitap edeceklerdir. Sizleri bekliyoruz. MDP Kadıkoy llçe Merkezi." Evet, daha kimse oy kullanmadan MDP Kadıköy'den dört milletvekili seçtirmiş, üstüne üstlük tstanbul milletvekilleri de belli olmuş ve Kadıköy halkma hitap etmeye hazırlanmış. ı\eyse ki, Yüksek Seçim Kurulu'nun rakamlan ortaya çıkacak ve MDP'nin "acul"luğu anlaşılacak. Çunkü el ilanmda adları yazılan dört "milleıvekıli"nden yalnızca bir tanesi milletvekili oldu. O da Doğan Kasaroğlu. partinin "acul" milletvekilleri SAYIN KADIKÖYLULER 5 KASIM 1983 CUMARTESİ günü Saat 14.00 ten itibaren Kadıköy Salı Pazarında Kadıköy Milletvekilleri Doğan Kasaroğlu Celâl Yardımcı Arslan Dağar Enis Muratoğlu ve istanbul Milletvekilleri ve il teşkilatı siziere hitap edeceklerdir. SİZLERİ BEKLİYORUZ MDP Miiliyetçi Demokrasi Partisi KADIKÖY İLÇE MERKEZİ HAYVANLAR Ismail Gülgeç Stireli Yaymlardan EKONOMİDE DİYALOG, Sayı: 5, ekim 1983 Türkiye'de bir yayının (kitap, dergi, vb.) içeriğinin "kalitesi" ile hazırlamş, sunuluş kalitesi arasında, ne yazık ki, ters orantıh bir ilişki görulur. En değerli calışmalar genellikle en mütevazi, en düşük değerli ürunler ise çoğu kez zengin olanaklarla yayınlanır. Bu genel eğilim, renkli kapaklı, kuşe kâğıda basılmış kitap ve dergilere karşı okurlarda olumsuz bir önyargının yerleşmesine yol açmıştır. Ekonomide Diyalog bu ön yargıyı kıracak nitelikte bir dergi. Kuşe kâğıda, çok renkli olarak basılan, pahah (sayısı 500 TL) bir dergi olmasına İcarşın, her sayısmda çok yararlı katkılara yer veren bir dergi. Son sayısmda bence okunmaya en değer olan yazılar arasında, seçimlere katılan 3 parti ile katılamayan 2 partinin ekonomi programlarını karşılaştıran inceİeme ile Foreign Policy dergisinin editorü ve Carter döneminde ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı C.W. Maynes'in dünya ekonomik bunalımı ve olası siyasal sonuçları üzerine bir yazısının özeti. • Mezuniyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. İLHAN DÖLEN • Nufus cüzdanımı ve banka kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. HİCRAN ŞENYAVUZ • Amatör ehliyetimi kaybettim. Hukümsuzdür. DUYURU HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI ADINA ASKERİ ÖĞRENCİ OLARAK OKUTULMAK ÜZERE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR 1 ANKARA ve ISTANBUL'da bulunan universitelerin çeşitli fakultelerinden aşağıda belirtilen branşlar da öğrenim yapan oğrencıler arasından mulâkal ile askeri ögrenci alınacaktır. a) Elektronik Mühendisliği, b) Bilgisayar Mühendisliği, c c) ingilizce öğretmenliği, d) Konservatuvar Bando Bölümu. 2 ALINACAK ÖCRENCILERDE ARANACAK KOŞULLAR: a) Erkek ve Türk vatandaşı olmak, b) Öğretimine devam edeceği fakülte ve yüksek okula giriş kaydını yaplırmış olmak, c) Fakülte veya yüksek okulların ara sınıflarında bulunanlardan istekli olanların öncekı sınıf ve sömestrelerde verilmesi gerekli sertifıka sınavlanm veya diğer sınavları başarmış ve sene kaybetmemiş olmak, d) Fakulteye giriş larihınden ıtibaren halen bulunduğu sınıfa kadar geçen suredeki öğrenim durumunu açık olarak gösteren Dekanhkça onaylanmış öğrenim durum belgesini göstermek, e) Ne şekilde olursa olsun, askerlik görevini yapmamış olmak veya yoklama kacağı, bakaya gibi nedenlerle askerlikle ilişiği bulunmamak. 0 öğrenimini ve giriş kaydını ANKARA veya ISTANBUL'da bulunan universitelerin gündüz öğretimi uygulayan fakülte veya bölumünde yapmak, g) Yaptınlacak güvenlik soruşturmasından olumlu sonuç almak, h) T.S.K. Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinde belirtilen sağlık şartlarını taşımak, ı) Sınıflara göre en çok aşağıda gösterilen yaşlarda bulunmak. Hazırlık Sınıfı Olan Fak. İçin Azami Yaş Hazırlık Sınıfı Olmayan Fak. İçin Azami Yaş Hazırlık sınıfından olanlar 20 Birinci sımfta olanlar 20 Birinci sımfta olanlar 21 İkinci sımfta olanlar 21 tkinci sımfta olanlar 22 Üçüncü sımfta olanlar 22 Üçuncu sımfta olanlar 23 Dörduncu sımfta olanlar 24 Dorduncü sımfta olanlar 24 i) Diğer giriş koşulları ile istenecek belgelere ilişkin ayrıntılı bilgi ANKARA (Cebecı) ve İSTANBUL (Sarayburnu)'da bulunan Fakülte ve Yüksek Okullar Askeri öğrenci Komutanlıklarından temın edilebılir. 3 BAŞVURU ŞEKLl: Başvurular en geç 30 KASIM 1983 tarihine kadar aşağıda belirtilen komutanlıklara dilekçe ile yapılacaktır. a) ANKARA Fakülte ve Yüksek Okullar Askeri Öğrenci Komutanlığı CebeciANKARA, b) İSTANBUL Fakülte ve Yüksek Okullar Askeri Öğrenci Komutanlığı Sarayburnu İSTANBUL, c) Doldurulamayan kontenjanlar için başvurular surekli olup; adaylar, her ayın 20'sinden sonraki bir tarihte mülâkata alınacaktır. Basın: 26352 TARİHTE BUGÜN Mümtaz Ankan ATATURKVN SAĞLIĞL 1938'P£ BUGÛN^ÜYÜKATATÜRK, YAŞAMA GÖZLE. RİNİ KAPATTI.ATATURK'UN 6ENÇUĞIHPEN BER.İ BUN YESf PEK SAĞUKLI DES1LDİ. BEURU AgAUKLAZlA ÇEÇlTt/ HASTAl/fCUİI!6BÇ//eMlÇn.ÖNC£,BİN gAŞlYKEN T7ZABLUQGAI?P'TA 6OZ VEBOBfZEK RANATSI2U*:İAR/ ÇEKM/ÇTI. BUUUN İÇİN VIYAhiA VE KARLSBAT'TZ TEDAVI 6Öf£N MUSTAFAKEUAL 1913'. OA SAMSUVA Ç/KTIĞI StBAOA DA BÖBeEKSAMOLARI VA/SDI. 1325 VE 192?'D£ İKJ KEZ ENFARKTUS KRİ2İ GEÇI&EN BÜYÜKLlDERja&'DA İSE ZAATVg REE BAÇLANGIOATLATMIÇri. TVUBUHLAGAKAI&N SAĞU&INA UIÇ Dl/CMT£TU/rEN ATATÜKK, fS3?' DE 8£Ü/?ril£f? GÖSTEflEH SON UASmUİt SİHOZ'UN TEÇHlSİNİN 6SCJKMESİMDEDE,BU ICONUDAKİALDI#*M2Li5l a.E.tHOVSUZ rOL OYNAM/STI.. 50 YIL ONCE Cumhuriyet Efgan Krah Nadir Şah Kâbilde öldürüldü BOMBA Y 9 (a.a.) Röyter ajansmdan: Bombay 'daki Efgan konsolosluğuna gelen bir telgrafa göre Efgan Kralı öldürülmüştur. LONDRA 9 (a.a.) Röyter ajansmdan; Londra 'daki Efgan elçısine dün gece gelen bir telgrafta, Efgan Kralı'nın dun sabah öldürüldüğu bildirilmiştir. Nadir Şahın oğlu dun öğleden sonra Kral ilân edilmiştir. ANKARA 9 (a.a.) Bu sabah aldığımız kısa bir haber Efgan Kralı Nadir Şah Hazretlerinin dün bir suikast neticesi öldürüldüğünü bildirmekte idı. Hâdise etrafmda başka bir malumat bulunmaması dolayısı ile kaydi ihtıyatla teiâkki ettiğimiz bu şayam teessüf haber üzerine Efganistan sefaretınden keyfıyeti sorduk. Efgan sefareti hâdısentn vukuunu teyit ettı. Nadir Şah Hazretlerinin mahdumları Mehmet Zahir Hanın tahta 19331983 çıktığı ve bütün Efganistan halkının kendisine tebaiyeı ettiği bildirilmektedir. Bütün Vekâletler şehrimizdeki sefaretler bayraklarmt matem alâmeti olarak yarıya indirmişlerdir. Efgan Kralı Nadir Şah Hazretlerine karşı vaki olan suikast hakkında malumat almak üzere Ankara'daki Efgan sefaretine telefonla müracaat ettık. Seflr Ahmet Han sorduğumuz suallere şu cevapları verdı: " Sefareıhane bu elim haberden teessur içindedır. Yarın hâdise hakkında tafshâı gelmesme ıntizar ediyorum. Bu cinayetin siyasî bir emelle yapılıp yapılmadığım bilmiyorum. Sarih malumat yoktur." Ankaradaki malumat HAVA6AZİ SıRKETı 13 ıkincıtefrin pazarteti günü taat 15 te Kadıköyünde Süreyya Paşa «inematı talonun • da verilecek olan ameli yemek ve patta pifirme dertine bü • Hin hanımefendileri davet eder. Kadıköy İBRA HİM HA TİPOĞL U • Yeşilköy Hava Limanı apron kartırru kaybettim. Hukümsuzdür. YAVUZ ALBAYRAK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle