Katalog

İOEKÎM 1983 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 YAYIN DUNYASINDA SANAT EDEBIYAT Aydınlık özlemini yitirmeyen, umutlu bir karamsar... Lunapark / Oktay Akbal / Öyküler / 94 sayfa / Varlık Yayınlan. ATİLLA ÖZKIRIML1 Duyduk Gördük Çünkü anlatım biçimi olarak hepsinde öyküleme yöntemi kul"Oktay Akbal'ı fıkralanndan lanıyor Oktay Akbal. Çoğu günlüklerine, denemelerinden Cumhuriyel'te yayımlanmış, bu öykü ve romanlarına uzanan bir nedenle bir güncellik taşıyan yabütün içinde değerlendirmek ge zılarında bile. Belki, bir kümerekir. Bir bütünün degişik yan lemeye gitmeden şöyle söylemek larını, degişik edebiyat türleriy daha daha doğru: Anılarını, izle anlatır bir bakıma. Bu bütün, lenimlerini öyküleştiriyor Oktay yaşanmış olandır. Yasadığını ya Akbal. söz gelimi "Kum Saati"nde, dört yüz seksen saat sonzar o . " ra kesinleşmiş hapis cezasını çeBu satırlar benim. 1975'te, kecek birinin (o biri, kendisidir) "tnsan Bir Ormandır" adlı rozamanın geçişi karşısında duygumanıyla ilgili yazıma bu cümletKt ESKİ DOST Raymond Aron, iiniversite sıralannda Sartre'ın en yakın arkadaşıydı. 2. Dünya larını, "Kumsalda" başlıklı anlerle girmişim. Türk Dili dergiSavaşı'ndan sonra bir sörc dc onun yönettiği "Les Temps Modernes" dergbine yazmıştı. İki eski dost, latıda bir deniz kıyısında geçirsinde yayımlanmış, şu, üyesi oluzun siıren bir dargınlıktan sonra, 1979'da banşmışlardı. diği saatlerin izlenimlerini, çağmadığım; ama son durumuna nşımlarını, "İlkyazın tlk Günü'kimi üyelerinden çok üzüldüğüm nde ilkyazda bir yürüyüşünü, Türk Dil Kurumu'nun dergisin"Trende Bir lago"da banliyö de. O günden bugüne onu aşkın trenindeki kısa bir yolculuğu, kitabı yayımlandı Oktay Akbal'"Son Taş Kavgası"nda çocukın. "Lunapark" en yenisi. "Öyluk günlerinin mahalle kavgalaküler" denilmiş iç kapakta. Öyrını, "Bir Dosl"ta ayrı kalınan kü kayramının çağrıştırdığı bir dostuyla birlikte gecen anlaürünler değil belki hepsi, ama rını... Kısacası, kendinden yola Kültür Servisi Fransız sağı manyası'nda uzun süren gezile çıkarmakta olduğu "Les Te yaşanmış günlerden süzülüp geçıkarak, kendisini odak alarak mpes Modernes" dergisine de ıun en ünlü adı, gazeteci, filozof, re çıktı. Bu arada Max VVeber ve len ürünler. Yaşamın kendisi bir yaşam parçalannı, o andaki düşünür Raymond Aron, 782 Martin Heidegger gibi büyük yazı verdi. 1947 yılındaysa köşe büyük öykü sanki, Oktay Akbal düşünürlerin yapıtlannı keşfet alarak "Le Figaro" gazetesine da bu öykünün kişisi. Yaşadığı duygulannı, düşüncelerini öyküsayfalık "Anılar" adlı kitabını leme tekniğiyle okura iletiyor. yayımladıktan kısa bir süre son ti. Dünyayı saran ekonomik kriz girdi ve otuz yıl aralıksız bu ganı, her gün yaşamın içinden anKendisini anlatarak, ama genel onun ailesini de etkilediği için, zetede yazmayı sürdürdü. ra, 78 yaşında öldü. latan, yazarak var olan bk öyinsani durumlarla koşutluk kurAron sıkı bir çahşma düzenine 19491951 yıllarında General De Fransız edebiyatırun ve düşünkü kişisi. "Yazmayı yasamakla duğu için okurun da anlatılanı girmek zorunda kaldı. 1935'te Gaulle yanlısı RPF (Halkçı ce yaşamının büyük adlarından, eş tuttugu ", "başka türlü yapapaylaşmasını, yaşamasını JeanPaul Sartre ve Paul Nizan' ilk kitabı olan "Alman Sosyolo Fransa Birliği) Partisi'ni destekmadıgı" için... Kitaba adını veunutmadan. jisi" çıktı. 1938 yılında da "Ta leyerek "Preuves" dergisinde la Yüksek ÖğretmenOkulu'nun ren "Lunapark" öyküsunde şu rih Felsefesinc Giriş" başlıklı te Marksizme karşı ilk ağır saldınOktay akbal'ın "Lunapark'aynı sınıfmdan yetişen Raymond satırlara rastlarız: "Yaşara, bir ziyle doktor oldu. Fransa'mn sa lan yöneltti. 1955'te de "AydınAron, "Elli Yıllık Siyasal Düvaşı kaybetmesi ve Alman işga ların Afyonu" adlı kitabını yaOktay Akbal, kendinden yola çıkarak şünce" olarak tanımladığı son line uğraması üzerine Londra' yımladı. 195768 yılları onun en kitabıyla Fransız basırunda ve ynşanı parçalannı, o andaki iletişinv araçlarında geniş tartış ya geçti ve De Gaulle'ün başına verimli yılları oldu. Bu sürede geçtiği özgür Fransa Kuvvetle tam 16 kitap çıkardı. 1968'de duygularmı, düşüncelerini öyküleme malara yol açmış, kimi kitabı ri'ne katıldı, 194044 yılları ara politikaya döndü. 1%8 mayıs överken kimi de ağır bir dille tekniâiyie okura ileliyor. hareketine karşı olanlann simgesi haline geldi. 1970 yılında da, Lunapark'tı. Tüm yasantım Lu 'ta topladığı ürünlerinin bir başCollege de France'da Sosyoloji napark'tan farksız bir evrende ka ortak özeliiği, anlatımda çağKürsüsü'nün başına seçildi. gececekti. Çarpışmalar. uçuşma rışımın başat öge olması. Bir 1977'de basın kralı Robert HerJulliard Raymond Aron 1 Mfenoires sant'ın "Le Figaro"yu ele geçir lar, korkular, kuşkular..." Bir yüz, bir davranış, bir nesne, bir Belfond anlamda bu çarpışmaların, kor güvercin, herhangi bir şey alıp Guy de Rothschild 2 Confrebonnetortunt mesi üzerine 30 yıllık gazetesingeçmişe, anılarına götürüyor kuların, kuşkuların anlatıcısıdır den ayrıldı ve Ingiliz işadamı Grasset "FrartçoısdeClosets 3 Toujour» pkıs! o. Ama aydınlık özlemini yitir Oktay Akbal'ı ya da kimi duyJimmy Goldemith'in satın aldıgulara, kimi düşüncelere. Ayrımeden. Umutlu bir karamsardır Lattes Samuel Pisar 4 La RctMurce humalne ğı Fransa'mn ilk büyük haftalık ca zamanın geçişi, bu geçişin öndergisi "L'Express"e girdi. Geç çünkü. Karamsarlığı duygulu Perrin 5 E l t u M h (TAutrtche ou la Fttaltt* Jean des Cars lenemezliği eziyor onu. "Kum tiğimiz günlerde de, büyük tar oluşundandır. Düşünceleri, saatleri dolup boşalacaktır" inançları ise umudu getirir. tışmalara yol açan "Amlar"ını çünkü. "Kirnseyi dinlemeden, örnek mi? tşte "Bir Ankara LİSTELERDE BİRİNCİ Raymond Aron'un "Anılar"ı, kısa sü yayımladı. kimseye aldırmadan. Ezip geçeSabahı"nda anılarla yürürken re önce yayıntanmasına karsın "Arastırma, deneme, belge" konulu Konferensçı olarak dış ülkecek zaman. Seni. beni, onu, buyaşadığı ana dönüşü, o andaki kitaplann satış listelerinde en başa yükseldi. lerde, özellikle de ABD'de çok nu. En güçlüleri, en güçsüzleri." duyguları, düşünceleri: "Bir de ünlü olan Raymond Aron, sınıf yermişti. Ancak kesin olan, bu baktım bir sinemanın önünde Bu kadar da değil. "Yıllar gecer sında Labarthe'la birlikte "Öz arkadaşı ve yakın dostu Sartre'la Musevi kökenli düşünüre yaşa gür Fransa" dergisini çıkardı. yim. (...) Eskiden ne çok sever geçmezcesine. Yaşanır, yaşanuzun yıllar önce bozuşmuştu. !ki mamışcasna. Sevişilir, sevişmezdığı ülkede kimsenin kayıtsaz dim film seyretmeyi, haftada iki Dergide savunulan göruşlerden eski dost, çok sonra Hindi Çin'kalaroayacağıydı. ötürü de Gcneral De Gaulle le üç film gördüğüm olurdu. Şim cesine." Üstelik, "Kişi, yaşarden derme çatma gemilerle kaken, yaşaımn dagdağasını çekerarası açıldı. çan ve hiçbir ülkenin kabul et di canım çekmiyor. Eski filmler Musevi aüenin çocugu ken farketmez zaman denen o elmi kalmadı, yoksa bende eski meye yanaşmadığı göçmenleri Gazeteciliğin ağır le tutulmaz şeyi." Yaşlanır. Yılcoşkular, özlemler mi? İstediğ'ım savunmak ve onlara bir sığınak, 1905 yılında Paris'te dünyaya lar devrilir birbiri ardına. Her bastığı bir yaşam bir şey var, yazmak, yazmak... bir barınak bulmak üzere kurugelen Raymond Aron, zengin bir Bu, küçük yaştan beri içimde bir şey yerinde zamanında mıdır? Savaş sona erince, 1945 yılın lan dayanışma örgütünde yeniMusevi ailesinin çocuğuydu. türlü soğumayan bir ateş... Yet Onca karamsarlığın arasından da 2. General De Gaulle hükü den bir araya gelmişlerdi. Ama 1924 yıhnda girdiği Yüksek öğmetinde görev alan Andre Mal artık Sartre'in gözleri görmüyor miyor yazdıklarım, daha çok, yaşa bağlı olmayan bir gençlik retmen Okulu'nu 1928'de bitirdaha çok yazmak. Birtakım ger tanımı geliverir: "Gençlik, (...) raın'nun bakanhk personeli ara du. Kısa süre sonra da öldü. di. Sınıf arkadaşlan arasında yuçekleri anlatmak, anlatmak; bil her işte, her alanda kendini bir karda belirtildiği gibi, Sartre ve sına katıldı. 1946 yılında da, Al Aron'un ise, ölümünden önceki mek, görmek, ögrenmek isteme 'ilkyaz' havasında duyabilmekNizan'dan başka Georges Can bert Camus ile Pascal Pia'nın son avuntusu, yeni yayımlanan yenleri bunlara inandırmak... tir. Kendine ve çevresine yepyeguilhem ve Daniel Lagacbe gibi yönettikleri "Combat" gazete "Anılar"ının satış listelerinde ni duygularia bakabilmektir." Ama okusalar da, görseler de, daha sonra ünlenecek adlar varhaftalardır bir numarayı korusinde gazeteciliğe başladı. Bu "Lunapark"ı okurken, Sababilseler de yine de bunlara bağdı. 193033 yıllarında Hitler Al arada da, sınıf arkadaşı Sartre'ın ması oldu. hattin Ali'nin türküleştirilmiş bir lanmıyorlar. tşlerine gelmediği şiirinin dizelerini mırıldanmak için, ya da bu tür gerçeklerden hoşlanmadıkları için... Ama ya istedim hep. Bir de Kul Hüseyin'den şu türküyü "Hüseyin zar olarak bize düşen yazmak Düzyazılann ve Belgelerin bir beyhude ah etme nâçar/Bir kahep yazmaktır." (s. 81) Araya Getirildiği bir Güldeste" Dilbilim ve Göstergebi Yazıianla Okunan " Lunapark"taki ürünler öy pı örterse birini açar/Buna dünAhmet Oklay'ın incelemeleri ve "Başlangıçtan Günümüze litn Kuramları küler ve anılarizlenimler biçi ya derler hepisi gecer/Hangi güdek Uzanan bir Felsefenin Geli/Yazko Yayınlan/ 239 sayfa. nü gördun akşam olmamtş." minde iki kümede toplanabilir. Yazan: Mehmet Rifat /Yazko Ahmet Oktay'ın "Yazıianla şim Çizelgesi" hazırlamış olmaKonuları bakımından kuşkusuz. Yayınlan/ 375 sayfa. Oknnan" adlı bu kitabında An sı. Mehmet Rifat'ın özenle hazırlalatılar ve Şiirler diye iki bölümdığı "DUbilim ve Göstergebilim de bir araya getirdiği edebiyat in Anılar ve Söyleşiler Knramlan" adlı yapıt, çağdaş celemeleri, "aolatının ya da şii Yazan: Ahmet Rasim /256 saydilbilim ve göstergebilim alanla rin anlamsal yapısını acığa çıkarfa/ Çatdas Yayınlan rındaki başlıca akımlann ve kumayı" amaçlayan birer çözümNuri Erten'in yayına hazırladıamcılann temel ilke ve yöntemleme niteliğinde. Ahmet Oktay, ıerini ayrıntılı bir biçimde tanıt kitabının başında da belirttiği gi ğı "Anılar ve Söyleşiler", Ahmayı, tartışmayı, değerlendirme bi, "metnin, yazann ve eleştir met Rasim'in daha önce gazetelerde çıkan, ancak kitap haline yi amaçhyor. Dilbilim Kuramlan mecinin düşünceleri, inançlan ALTAY MANÇO ve Göstergebilim Kuramlan baş bir yana bırakılarak çözümlen getirilmemiş yazılanndan oluşulıklı iki ana bölümden oluşan ki mesi gerektigi" anlayışını savu yor. 51 yıl önce ölen, çektiği niLİ E GE Liege, Belçika'nın ce sıkıntılara karşın son nefesitabın ilk bölümünde, Ferdinand nuyor. Yazarla eleştirmecinin siküçük, ama üniversitesiyle ünlü ne dek yaşamını kalemiyle kazade Saussure'den bu yana dilbi yasal/ideolojik bakış açılarının bir kenti. Liege Devlet Üniversinan usta yazann 192528 yıllalim kuramcılan bağlı oldukları karşılaşmasının ancak son kertesi'nin öğretim ve arastırma rında Resiroli Ay, Resimli Perakımlar çevresinde değerlendiritede söz konusu olması ve metalanları gerçekten de çok geniş. şembe dergileriyle Cumhuriyet liyor. Ancak, nerdeyse tüm dilnin eleştirmeci tarafından belli Liege Üniversitesi, bu kültürel ve Akşam gazetelerinde çıkmış bilim akımlannı etkilemiş bir ku bir amaç doğnıitusunda dönüşzenginliği, yükseköğretim düzeyazıları bunlar. En ilginç olanramcı sayüan R. Jakobson, Prag türülmemesi gerektiği kanısında yinin düşmemesi için çaba gösDilbilim Çevresi'nin yanı sıra ay Ahmet Oktay. tşte, "Yazıianla lan da, Ahmet Rasim'in gazeteci n bir bölllmde yeniden ele alını Okunan'da, Ahmet Oktay böy ve yazar olarak çektiklerini an teren, hatta sık sık gönüllü çalılattığı "Yazarlık Yüzünden Ne şan öğretim üyelerine borçlu. yor. Ikinci bölümdeyse, gösterle bir yaklaşımla Adalet AğaogÜniversitenin Edebi>rat ve Felseler Çektim" başlıklı ilk bölümgebilimin önde gelen adlan tanı ln, Selim tleri, Kemal Bilbaşar, fe Fakültesi Doğu Dilleri ve Ededeki birbirini izleyen yazıları. tıbyor, göstergebilimin başlangıYusuf Atılgan, Feril Edgü ve biyatlan Bölümü'nde bu öğretim cından günümüze dek geçirdiği Yakup Kadri Karaosmanoğlu giTürk Yunan üyelerinden biri, Asur MedeniDivan Şiiri Ântolojisi evrim ortaya konuluyor. ö t e bi yazarlan, AttUa İlhan. Behcet yetleri Kürsüsü'nden sorumlu dostluğu yandan, göstergebilimi estetik Necatigil, Edip Cansever, Sezai Hazıriayan: Habi Erdogan Cenyardımcı Profesör H. Limet, bir temellere oturtan Barthes ve Karakoc ve Oktay Rifat gibi giz / Bilgi Yayınevi Antoloji DiAtina 19 (A.A.) Dün kaç yıldır verdiği "Türk Diline Greimas ayrı bölümde işleniyor. ozanları inceliyor. ak;u.r. ır,ssa:?:.ie başlamış zisi / 710 sayfa. Giriş" adlı filoloji dersini bu yol Rifat'ın Isitabının bh önemli Edebiyat tarihçisi Halil Erdo da sürdürecek. Bu, Belçika'da ve olan Mecliste, M. Çaldaris özeliiği de, akımı, okulu ya da Cenevre seyahatinin ve ğan Cengiz'in ilk basımı 1972'de rilen iki Türkçe dersinden biri. kuramcıyı tanıtan yazının ardın İnsanda Tiyatro hükumetin Ankaradaki yapılan "Divan Şiiri Antolojisi'Öteki ders, Brüksel Üniversitesi Tiyatroda tnsan (I. Cilt) 'nin 11 yıl sonra yayımlanan bu Doğu Dilleri Bölümü'nde faaliyetinin neticelehni dan temel metinlerden seçilmis parçalann çevirilerine yer veril Yazan: Oben Güney .'458 sayfa/ bildirmişlir. M. Çaldaris ikinci basımında, aradan geçen veriliyor. mesi. Ankara seyahatine temas Kendi Yayını süre içinde elde edilen yeni bilLiege'deki Türkçe dersi, yılda Necati Cumalı'nın Bütün Tiyatro adamı Oben Güney, gilere.gerekli ekleme ve düzelt 30 seanstan oluşuyor ve çoğu ar ederek Türk Yunan misakımn teferrüatını uzun soluklu bir çalışmanın ürü melere de yer verilmiş. Antolo keoloji öğrencisinden ilgi görüŞiirleri 1 anlatmış, bu misakın iki nü olan "tnsanda Tiyatro Tiyat ji, Divan Şiiri denildiğinde heyor. Ama Limet ülkesindegö devlet arasında mevcut 248 sayfa / Yazko Yayını roda İnsan" adlı ilginç çalışma men anımsanan Kadı Burhanedrevli bulunan kültür ve turizm Cumalının "Bütün Şiirleri" sının birinci cildini yayımladı. din, Fuzuli, Baki, Nefı, Nabi, ataşelerimizin ilgisizliğinden yaBüyîik boy 458 sayfalık bu ilk Nedim, Şeyh Galip, vb. gibi şaYazko tarafından yayımlanıyor. kınıyor. "Hiçbir Türk görevli, bölümde, konuya insanın gelişi irlerin on binden fazla şiiri araİlk kitapta sanatçının "Tufan'Liege'de Türkçe dersi veriliyorminden giren yazar, eski Doğu sından seçilen 200'ü aşkın açıkdan Önce", "Bozkırda Bir Atmuş, acaba nasıl bir şey?' diye en ve Batı uygarbklannı ayrıntılı in lamalı şiirden oluşuyor. öte yanü", "Aç Giincş" ana başlığı alufak bir ilgi göstermedi", diyor celiyor ve böylece tiyatronun ta dan, antolojinin "Giriş" bölütında yayımladığı şiirleri yer alıLimet. Yurtiçi, Yurtdışı, cenaze rihini kaynağından günümüze münde, Divan Şüri'yle ilgili ayyor. Kitabm "Huri ile Süleynakledilir. Cenaze ilaçlama, Türkçe'yi uzun yıllar önce argetirmeye calışıyor. Bu geniş rıntıb ve temel bilgiler sunuluman" başhkü son bölümünün ilmalzeme, tabut, bütün işlemler keoloji bölümünde bir Türk asiskapsamh ve üzerinde ısrarla du yor. Şairler ve şiirlerinden örginç bir öyküsü var. Necati Cuhassasiyet ve süratle yapılır. rulması gereken çalışmaya, bir nekler ise, kendi yüryıllan içintandan öğrendiğini belirten Promalı bu bölümün öyküsünü şöyfesör Limet, "Türkçe, her Doğu le anlatıyor: " 'Huri ile Süley başka tiyatro uzmanı, Profesör de tarihsel bir temel üzerinde veCevat Çapan önsöz yazmış. riliyor. Halil Erdoğan Cengiz'Dilleri bilimcisinin Hgilenmesi man' 1956 yılında yazmaya başTiyatroinsan ilişkilerinin tarih in kahcı olarak nitelendirdiği örgereken, sağlam ve mantıksal bir ladığım bir oyküydü... bk on sel uzantıları ve boyutlanyla in nekleri seçmeye özen gösterdiği gramere sahip bir dil", diyor. sayfa ile kitabın bazı şiirlerini celendiği kitabm önsözünde, Ce "Divan Şiiri Ântolojisi", izlediği "Dilin teorik ögretimi gerçekten Uletmede ayrıca 18 ambulans yazdıktan sonra, yazdıklanmın vat Çapan bir de ilginç bilgi ve kronolojik sıra, aktardığı bilgimevcuttur. Cenate zor. Ama kısalıkları, kolaylıklahalk öykülerinin anonim anlatıler ve açıklamalarla temel bir riyor. Bu da, Oben Güney'in çailanlarından hizmet bedeli n ve güldürü yanları agır bastığı mından gelen kendine özgfi taalınmaz, acı gUnlerinizi lışmasının yan üriinü olarak 312 kaynak kitap olma özelliğini kaiçinNasreddinHoca fıkralan peda erişmedigini gördüm. Oyküpaylaşır, günün her saatinde sayfalık bir "Eski Uygarlıklar zanırken, Divan Şiiri dilini anla dagojik olarak ideal. Bunun için mü tamamlamaktan vazgeçtim. emrinizdeyiz. Sözlüğü", 100 sayfalık bir "Es makta güçlük çekmesi kaçınılsınıfta, teori bitirilip pratiğe geKitabıma "Huri ile Süleyki Uygarlıklardan Ortaçağ'a maz olan genç kuşaklara da ya çildiğinde. her yıl Nasreddin HotSLÂM CENAZE İŞLERİ man"dan kalan üç şlirimi alıyoUzanan Süre tçindeki ŞUrlerin, rarlı oiabilecek nitelikler taşıyor. ca öykülerini seçiyorum." / ram." 13B3 BüZLüHNAR B^SIER » » • • «> * Fransız sağının muteber düşüntirü Raymond Aron Öğrenciye kahvehane sahip çıktı Eskısehirti okurumuz Muharrem Erdoğan, bize göndermiş olduğu yukardaki fotoğrafma eklediği haberinde şöyle diyor: "Şükürler olsun ki bize sahip çıkan kurumlar da var. Geçtiğimiz günlerde tum öğretim kurumlarımız 'şeklen' açıldı. Okullarıntnaçıldığını sanan binlerce öğrenci de, memleketlerinden, evlehnden umutla çıkıp okulları/ıa koştular. Koştular ama ne hoca bulabildiler, ne de soru sorabilecekleri bir görevli. tl dışından gelenlerin hali daha dafarkhydı. Yurtlarda yer bulamaymca, başlarını sokacak kiralık bir yer aramaya koyuldular. Kimi de, durumunun ne olduğunu ögrenmek için bir yetkili aramaya çıktı. Bunlar yetmiyormuş gibi, 'kayıt tazeleme' bahanesiyle 3000 lira para istemeleri bütün dertlerin üzerine tüy dikıi. Evet, okullar şeklen, ama kahvehaneler fiilen açılmıştı. Bizi açıkta bırakmayan, başardarımızm devammı dileyen Buzlupmar" ve benzeri tüm kıraathanelerimize teşekkürü borç biliyoruz." Kasaroğlu ve dosyalanan arkadaşları Siyasi partilerin adayları belli oldu, vetolar bitti ama tartışmalar, istifalar halen sürüyor. Bu arada MDP içindeki bazı olayların dedikoduları da dışanya yavaş yavaş sıuyor. tşte bunlardan bir örnek: MDP Genel Sekreteri Doğan Kasaroğlu 'nun TRT'den beriyanıbaşındanayrümadığı bir ekibi vardır. Ankara'da sağcı gazetecilerle sıkıfıkı olan bu ekibin bazı elemanları MDP listesinin muhtelif yerlerinden aday gösterilmişlerdi. Sonra ne oldu ne olmadı, bu adaylarm bir bölümü veto yedi. Kasaroğlu ekibine gelen bu vetoların arkasında anlanlanlara göre bazı dosyalann bazı yerlere iletilmesi yatıyordu. Şöyle ki, bir zamanlar Ankara'da Gazeteciler Cemiyeti seçimleri olurken, etkin gazetecileri Cemiyet'e sokmayıp orayı bir çiftlik gibi yöneten yıllann başkanı Beyhan Cenkçi'yi yıkmak üzere bir girişim olmuştu. Bu girişimde Kasaroğlu 'nun ekibinden Muammer Yaşar Bostancı, Cenkçi'ye karşı başkan adayı olarak çıkarken Kasaroğlu ekibi de Cenkçi'ye karşı Bostana 'yı desteklemişti. Ancak Cenkçi yıllanmış yöntemleriyle Kas'ta dağıtnğı arsaları gündeme getirerek yine kendi ekibinin oylarını almayı başarmış ve sandalyesini garantüemişti. İşte o yülardan kalan hırsla olsa gerek, Cenkçi'nin Kasaroğlu ekibi elemanları hakkmda tuttuğu dosyalan ilgili yerlere ulastırdığı belirtiliyor. Böylece Kasaroğlu 'nun Sivas adayı olan kardeşinden baslamak üzere Antalya'da Kenan Değer, tstanbul'da Atila Onuk gibi ekip elemanlannın veto gördüğü sızan dedikodular arasında. Kasaroğlu bu ekipten sadece kendini ve Ertan Karasu 'yu kurtarabUdi doeiuneııts Hırsız, Berç Dumanh denetledi Hırsız Semai ile Berç Dumanın zaman zaman sütunlanmıza konuk oldukları malum. Hasretle yanıp tutuşan bu iki arkadaşı kader geçenlerde yine bir araya getirdi. Ama bu kez, kırk ytldır aralanndan su sızmayan iki dost az kaldı birbirlerine düşüyordu. Olay şöyle: Yayın raporu Bilindiği gibi, Berç Duman, tstanbul'dan ve dostlarından ayrı kalmak çok zor geldiği halde, sırf görev aşkıyla büyük bir kuruluşun Frankfurt Temsilcisi olarak calışıyor neredeyse iki yıldır. Daha önce de anlattığımız gibi, 7 ekim tarihli gazetemizin Hırsız Semai de onun hasretine "DuydukGördük" sütunlannda dayanamayıp arada ziyaretine KM6 yer alan "Su Altmda Fotoğraf gidiyor. Ama her keresinde de Çekilemez" başlıklı yazıya, olaönceden haber veriyor. Oysa, gücü bırakıp ilk uçakla Frank yın kahramam Oğuz Altunsebirkaç hafta önce, bürosunda furt\ı boylamıştı. çen'den bir telgraf geldi. Altunoturmuş çalışan Berç Duman Berç'in tepesi attı, başladı ağ seçen telgrafında şöyle diyor. birden karşısına dikilen Hırsız'ı zına geleni söylemeye: görünce şaşırdı kaldı. Seden "Yazınızın 3032. satırlarında Ben buşlarım böyle işe. Ya 'Kültür Müdürlüğü'nce müsaasonra kendini toplayıp: Hayrola oğlum Semai, ar hu bizi denetlemek için, bula bu denin Ankara'dan çıkması gerektık buralara habersiz tebersiz mi la Hırsız'ı mı buldular. Masa ba tiği söylendi ve izin çıkmadı'yolşında alındığına inandığım bu lu bir ifade kullamlmıştır. Oysa geliniyor? dedi. kararı kabul etmiyorum. Evet, habersiz geliniyor, Kültür Müdürlüğü 'nden her türGerçekten de, kısa süre sonra lü kolaylık ve anlayışı gördüm. karşılığını verdi Semai. Bu bir kararın masa başında alındığı Müsaade, çeşitli formaliteler öne baskındır. Seni denetlemeye gelve Berç'i "tilt" etmek için hemen sürülerek Su Ürunleri Bölge Müdim. Evet, Semai gerçekten de ay Semai'ye uygulatıldığı anlaşıldı dürlüğü'nden çıkmadı. Durunı kuruluşta çalıstığı Berç'i de ve iki dost bir anda sarmaş do mun düzeltilerek yayınlanmasılaş olu verdi. nı dilerim." netlemekle görevlendirilmiş, işi Oğuz AltunseçenHn düzeltmesi TARİHTE BUGÜN Mümtaz Ankan Liege Üniversitesi, Türkçe ve Nasreddin Hoca 20 Ekim ANKARA ANTLAŞMASf 192i 'oe 8u6UM, KueniLuş SAW$ISÜG&ZKBN.TVIL KlYE il£ PGANSA ARAS/NPA ANKAÜA ANTIA&U4SI' VAPILD*. 6UNEYDO6VAUAOOLU'yUİŞ6AL £D£R, SA&H?YA Z4££R/NfH DE £7X1. SİYL£ rÜ& İİ 6ÖRÛ$MEIEK İÇİN ANKARA'yA YOLLANAH DıPLOMAn HENRl &HANKLlN8OÜtLWN/GAZl JUüS TBPA KEUAL f**$A TARAPMCrtH *X8UL GâgMÜŞ OLUMU18/B HAM y/)e/>r/iMrÇTIBUANTZAÇMA İLE T Ü K * : i Y £ İ PRANSI2LA/?'DA K4L4AJ UA7#Y'A DA Ö2£L&€Kİ NEftM TAAltNtYORDU. SONÜÇ OLARM,DÜŞMAAJ DSVLEr FGANSA SAVAÇTAM i 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet dostluğu ku v vetlendirdiğini, bütün siyasî fırkalann üzerinde anlaşmış oldukları Yunanistanın harieî siyaseti direktifleri dahilınde olarak iki devletin hususî ve müşterek menfaatlerine istifade temin ettiğini söylemiş ve demiştir ki: " Türkiyenin asil ve dost halkı biz geçerken, büyük bir kalabalık halinde samimî bir sevinç ve içten gelen heyecan ile koşuyor. Yunan heyeti murahhasasımn Atinava 20 Ekim 1933 döndüğü zaman misakın imzası münasebetile Türkiyeye karşı hissiyatını sevinç ve heyecan içinde malumumuı olduğu veçhile izhar etmiş olan Elen milletine çözülmez bağtarla bağlı olduğunu hissederek, her yerde bizi Türkiyenin hakikî dostu olarak kabul ediyordu." M. Çaldaris bundan sonra Türk Yunan misakımn üçüncü bir kimseye matuf olmadan iki devletin 19331983 hudutlarmı katT bir şekilde emniyet altına aldığını, sulhu kuvvetlendirerek iki milletin terakki, tekâmül ve aralannda mevcut teşriki mesai bağlanmn daha kuvvetli bir şekilde sıkılaştırılmasına imkân verdiğinisöylemiştir. S A T I L I K VE K İ R A L I K Vrrnealrrdt Zeynep Kimil CMM* si BaUbuufa m.lullniade 7 odah, • • ki kmm olsrak kulUnılmaja t<T«ritli kösrbaundtki 10 u m ı n k kane »tıhlı ve lurahfcbr. (86OS) VEFATLAR İÇİN İLAN (BAKIRKÖY 1. SULH HUKUK HAKİMLİĞİNDEN) İstanbul Falih, Fener, Haraççı Karamehmet mah. 17. cilt. 76 sahife ve 14 hanede nüfusa kayıtlı Ali ve Servet'den olma Adalet Ulussaylar'ın hacir altına alınarak kendisine B.köy Haznedar, Akıncılar Mah. Çetintürk sokak no: 13/1 adresinde mukim Mehmet Sevilmiş'in vasi olarak tayinine karar vetilmiş olduğundan işbu karara iıirazı olanlann, ellerindeki belgeler ile kanuni silresi içinde mahkememiz dosyasma müracaatlan ilan olunur. 17.10.1983 Basın: Dosya no: 1983/41 TEREKE MENKUL EŞYASI SATIŞ İLANI ÜSKÜDAR BİRİNCİ SULH HUKUK HAKİMLİĞİNDEN Sayı: 1978/394 Mahkemece lerekesine el konulan Muslafa Rafet Dinçsoy'a ait Üsküdar Zeynep Kamil Mevkii Harmanlık Sokak Hüner ap. D.7'de bulunan 96.750 TL ev eşyası ile intifalı 39 05 74 numaralı 100.000 lira değerinde telefon satışa çıkariılmış olmakla, BİRİNCİ AÇIK ARTIRMAS1: 31/10/1983 Pazartesi günü saat 10.00'dan 10.30'a kadar yapılacak ve muhammen kıymetin <?o75'ini bulduğu takdirde o gün kati ihalesi icra edilecektir. Aksi halde; İKİNCİ AÇIK ARTIRMAS1: 10/11/1983 Perşembe günü saaj 10.00'dan 10.30'a kadar yapılacak ve o gün et\ çok artanna kati ihalesi icra kılınacak satış peşin para ile icra edilecek ve mahallinde eşyayı teslimi müteakip bedeli alınacaktır. Binde üç damga resmi müşıeriye ainir. Taliplerin tetninatları ile birlikte satışın yapılacağı gün ve saatte mahallinde hazır bulunmaları ilan olunur. 17.10.1983 Basın: 11311 Tel.: 147 20 06 140 68 86