Katalog

Cumhuriyet 14 17 OCAK 1983 Romen Prof. Voinea, "Kurnaz Kayserili işadamları kar görmeyince ısıtma projesine katılmadılar,, Araştırma Servisi "Merkezi ısıtma sistemine hicbit kuruluş sahip çıkmak istemiyor, m ^ Bir Romen firmasmm Proje Müdürü olan Prof. Voinea, «Türkiye'de hava kirliliğine karşı önlem alınmazsa, yakında kitlesel ölümler görülebilir. Bacalara tektck filtre takmakla hava kirliliğine karşı mücadele edilemez» dedi. Istanbul Haber Servisi Kayseri ve 4 ayrı yerleşim yerinde merkezi ısıtma sistemi kurulması için fizibilite çalı.şmaları yapan Romen Romkonsult firması Proie Müdürü Prof. Mircea Voniea. «Türkiye'de diinya normali üzcriııdo hava kirlilisi var. Türkiye'de merkezi ısıtma sistemi için hazırlattığımız pvo.ie Tiirk tıülcümetince kîibıi] eıiilıli. Ancak gerçekleştirilmesi için hiç bir kımıluşun sahip çıkmadığını görüyoruz» dedi. Kayseri'de kurulması planla nan nierkczi ısıtma sistemi ç;v lışmalarımn uygulama nokuısına gcîdiğini söyleyen Prof. Voinea, OTİM Ticarst Merkezi'nde dün düzenledi'U basın toplantısmda, merkezi ısLtrna sisterair.de sıvı ve katı yakıtlar yanında çöplerin de yakılarak değerlendirileceğini, hava kirülişîinde yüzde fiO azalma olacağını, yan ürün oiarak elektrik enerjisi de elcîe ediîeccğini anlattı. Romen Heyeti Baskanı Prof. Voinea. şöyle dedi: «Bugün Türkiye Sovyetler Birliği'nden elektrik alıyor. Sovyetler de elektriği bu sistemdeıı clde pdiyorlar. Merkezi ısıtma sisteminden çıkacak artıklar lieton ve biriket yapınıında kullanılahilivor, Merkezi ısılmadun yaraılaııacak bir aileniıı tasarrufıı yüzde 20 o l;;cak. Bu sistenı ABD ve Avrupa'da kııllanılırkeıı yalnızea Arnavutluk. Yunanistan ve Tür kivo'de kuruunamış.» TUrkiye'de merkezi ısıtma sistemi için iik çalışma Romen Romkonsult firması taralmdan yapıldı. 1973 yılında Kayseri Belediyesi'nin girişimiyle Keykubat Dağı eteklerinde ısıt. ma merkezinin temeli atıldı. Prof. Voinea, bu proie iîe ilgili bilgi verirken, «O yıllarda lesis 500 milyon Iiraya çıkacaktı. 1 kiloinetrelik bir boru şebekesiyle ılört merkezi sis tem kurulaeaktı, jjiinde 4Ü0 ton eöp yakılacaktı. Aııcak. projeniıı uygulaımya konulamamasii soııucu. o jîiinlcrde 500 ıııilyon Iiraya (ikarak tesisiıı yapınıı bııgünkü fiyatlara gi>ro arttı. Bu tcsis yaklasık buKİiıı 5 nıilyar lira harcama ile perveklcşecck» dedi. Tesisin kurulmasındaki ?nrikmelere ciepnen Prof. Voinea, Kayseri'Ii işadamîanııa çatar.ık şöyle konuş^ı: «Kayseri'deki merkezi ısıtma sistemi Kayseri Keledi.vesi vr özel sektör ortukiıgı i!e kıırııl.ıcak bir şirketçe yarnlacnkd. Pvojeırn buşîünr kadar şıi'eikmesinde «zarar ederim» düViincesiv>t(p oîan Kıv^i'i'li i<:"'S'»mlarının payı lıüyiiktü. Çüııkii. ortaklıjhı psra vatmruık >sîemediler. V'\ oıılar icin bi'rn(Arkası !). SavliUla) Dış yardımlar, ispanyol ve Italyan partilerînin öiîemli kaynağı 8Nilgün CERRAHOĞLU îspanya'da demokratik diizene geçiimesiySe birlikte. partilere devlpt. c lıütro .inden maü destek s:ıftlanması kabul edildi. Uyg'ulanmakta olan yönlonıe söre, tüm siyasi par tilere. parlamentoda elde ettifti her sandalye ve seçimlerde a'dığı her oy ifin yardım veriliyor. Yav riım miktarları şöyle: Par lamentoda her sandaîye için 1 milyon peseta (yaklasık 1.5 milyon 11,). meclis seçim'erinde alınan her oy îçin 45 perieta «yaklasık 70 TI,) ve SPp.ato secimlevinde sa?lanan oy başına 15 peseta (yaklasık 25 TL.) Bu yöntemle Rlîim 10B2 seçimlerini kazanui'iık tek başma iktidara ;:^;fn P.osynMst tşçi Parfisi'nin (PSOE) nhıcası rlevlet yardımı. parlamen t.odaki 33G snndalye (mec liste 202. senatoda 134) için 336 milyon peseta ve meclis ve senato *ei'imlcrinde aldığı yaklasıl: 20 milyon oy için de c,() milyon peseta olmnk iizere. toplam 396 milyon pesetayı (yaklasık 6C0 milyon TLi buluyor. MASRAFLART K^RSILAMAKTAN UZAK Devlet yardımları PS OE. merkez saft UCD (De mokratik Merkez Birügi) vc AP (Halkçı İttifak) şi bi büyük partilerin masraflannj karsılamaktan uzak. Bu nedenle Ispanyol siyasi partileri bnnka ^ îspanya'da son seçimlerde ağır bir yenilgiye ugrayan Demokratik Merkez Birliği bankalardan aldığı kredileri ödeyemediği için itlas tehîikcsi yaşıyor. ^ Italya'da kamuya ait şirketlorin gİ7\\ fonlarla ikl?darda?<j Hîristiyan Domokrat Parti'yi dcsteklemeleri 15)74'te ortaya çıkan lniyiik bir skandaldı. lardan kredi saüiamaya çahşıyorlar. Seginılerdsn 21 gün ön ce başlayıp. Wr gün önce sona eren son se^im kam pnnynsı ifin iankal.ır partiîcre '"c 1417 arasmdn defiisen faiz or?nl?.ny la fonhir t.emin ettiler. Ekim 1282 secimierinderı önce iktido.rria bulnnan ve bankacılık sektörii ile çok iyi ılsk'ipr ifinöp nu lunan UCD'ye şrenis kre di'f.M' s;TÜanııs o':ın ban kalar spcinı Konuçl^rı ;ıcıkîandımnda ne kadar büyiil; bir risk almıs nldukinnnı Kördüler. Çünkü daha önce 168 sandaiyesi ijulunan b\ı parti, büyük bir oy kaybına UK rayarak ancak 12 sandnl ye elde edebildi. Borçları 40 miiyon dolan (yaklasık 3 milyar TLİ bulan UCD simdi iflas ve kananma tehlikesiyle karşı kfirşıya bulunuyor. tSPANYOL PARTtLRRİVE T)IŞ YARDRILAR İspanyol portilerine ül ke dışmdan aktarılan kaynaklar da önenıli mik tnrlara ulası.yor. Alman Hıri.stiyan Demokrat Par tisine baglı olan Adenauer Vakl'ı. UCD'ye önem li yardımlarda bulundu. Büyük bir çoiiunluğıı yine UCD içinde bulunan İspanyol liberal adaylarının da Alman liberallerden malî destek görclfuai. siyasi gözlemcilerce ileri siirülmekte. Dış kaynak lardan en çok yardım saii layan parti ise Felipe Gonzales'in ikUdnrdaki Sosyalist Partis!. Sosyalist Ensternnsyonal'in. özellikle Alman Ebert. Vrık fı'nırı sosyalistlere col; önemli miktarlara varan yardım sasrlnd'feı biliniyor. tspanyo! Komünist. P:ır tisi ise Moskova'ya baâımhlıSı reddedip. Avrupa Komüni/iTii akımı na dahil olduğu için Sov yetler'den yardım sajiianıakta Küçlük çekiyor. Do layısıyla partinin finans manı büyük ölçüde kendi şayretlerine bajîh. V'on saftlaroada. karsılpstıki:'n Küçlükler. Katalonya ve Bask bölgelerinde yerel partiler kıırulmaRina yol açan bölünme ve nyrılmalar. komünistlerin son seçimlerde asır bir darbe yiyerek. parlamentodakl 22 sandal.veden yalnızea 4'ünü koruyabilmelerine yol açan etken îer arasında. İTALYA'DA PARTİ Fİ\ANSMANI Italya'da partiler üye aidatlarından çok. kayna ğı gizll gelirleıie besle Karadeniz'de karada da metcezir oluyor • Bilim adamlannın sapta malarına göre Karadeniz bölgesinde karalar, denizlcr de olduğıı gibi belirli saatlerde yarım me.tr e kadar kabarıyor. Dış Habeıier Servisi Federal Almanya'nın Kiel. Frankfurı ve Bonn Üniversi telerinm jcofizik enstitülerin ce yapılan bir araştırmaya göro Karadeniz'de karalarda. denrîiçrde olduğu gibi «med cezir» olayı saptandı. Bilim adamlannın açıklamalarına göre Karadeniz bölge sinde karalar belli saatler de ay vo güneşin çekim kuv vetiylg Kabanyor. Bu kabar malar bazı bölgelerde yarım metreyi buîuyor. Türk ve Alman jeofizikçi leri bu iıginç olayı açıklayabilmek için Karadeniz bölgesinde 4S0ü kilometrelik bir alan '"'zerinde araştırma yapacaklar. Boymdırlık Bakan (Arkası 9. Sayfada) ligirîc bir u ş anleşmazhğı YHK aiın yem parasmı unuttıı • Ayvahk Belediyesi'nin yaptıpı itirazı ycrindg hıılcıi YHK toplu sözlcşmeys ek hır ınaddc koydu. Bıtnun üzcrine alın yemi hurtuldu. Işık KANSU ANKAKA Orta agırlıktıı iş görerı bir işçiniıı. gü:ıde 3 bin 500 kalorüik bcsin alması gerek. Ayvalık Belediyesinde çalıştırılan atın da. on nzmdan sündo bir torba yem yemesi znrun lu. At ile işçi arasındaki b;;ğlantı nereden mi geliyor'.' Ayvalık Belediyesinin toplu söz'.eşmesinden... Süresi bit.en bu toplu söş leçmede şöyln bir madde vardı: «İşveren işyeıinde alı ile çalı.şan sendika iij'eierine. sendika üyesine ücret ödenen hergün için olmak (Arkası 'J. Savfada) niyor. Bütün gizliüğe ragınen, kaynaklar sık şık basına yansıyan skarı dallarla ortaya çıkıyor. Gizli paralar her zaman özel sektörden gelmiyor. Demokratik yaşam boyıınca ü'.ke politiknsına hakim olmıış olan Hıris tiyan Demokrat hüküınetler yönetiminde gelişf'tı kfimu sektörii fkamu iktisadi tesebbüslfiri') de yasal olmay.nn yollardn'i Hîristiyan Demokrat ve djspr partilere önemli niikt:ırlardn mali olfinak sa'V'ıyor. Örnegin. 1974 yılında patlaic veren slca.ndalda, pp.trol şirketieri yanısıra. kamıı sektöründe çok bi.i vük aeırlıto olan Monipdi.son Kimva Sirkef.i' s nin de «si^'i foniarla > iktidardaki Hîristiyan De mokrat Pn.rti'ye destek s!i!:'ladı^ır!n ortaya çıkm;ısı. İtalyp.n basınında frfinİGrrp konîi edildi. Par lümentodrı ac.lan sonu;t.urma sonıında. partilerin finansmanma ilişkin rifir'enlemelerde değişi!:lik yanıtırıasma fcarnr ve rüdi. Bu olnya adı k a n şan 6 bakan l n k k m d a arıİMiı narî.Tnento sorusturması Hîristiyan De mokratlann çıkard'jtı çe pit.U enieller yüzünden bir sonuç vermedi. t K t AYRI F O \ 1974'te kabul edilen ve halen yürürlükte olan ka nuna Köre Pnrtilere devletçe iki ayrı fondan des tek saglanıyor. Fonlardan biri secim masraflarını karşılamaya tahsis ediiir ken, diğer fon genel mas raflara aynlıyor. Öte yan dan, her narti yıllık büt (Arkası 9. Sayfada) IkıünlüiktisatçıyagöreABDelconomisi f | Galbraith: Aıtan işsiziik bazı önlemler ahnmasım gerektirecek. Reagan'ın önerdiği, vergilerin azaltılması gibi girişimîeri bırak. mak, korkunç boyutlara ulaşan askcrî harcamaiarı kısmak gerekiyor. Tabiî bunlar, 18. yüzyıl kai'asıyla iş gören uygulama yapan Reagan yönetimiyle nıümkün görünmüyor. ü Samuelson: Hor zaman bir suçlu bulunur. 1933'!crin Almanya'sm t'a ckoîiomik krizin sorumluîan oiarak Yabudilerlc komünistler göstcriliyordu. 1980'de Amerikahlar için suçJu enflasyon oldu. Oysa gerçek sorumlular, bes kat artan petrol fiyatları, düşük rekolteler, üreiimin azalmasına yol açan disiplinsizliklerdir. parfsten Mehmet AtTAN Gecenin İçinden Geceyarısmı geçeli epeyce olmıış. Zorunlu oiarak «geceyi keşfe» çıkıyorsunuz. Paris'i baştan aşağı geçeceksiniz. Clıchy meydamna doğru gecenin İçinde yürürken. sokak başlarında kımıldıyan karaltılar gö rüyorsunuz. Bunlar müşteri bekliyen sokak kadmlarıdır. Bu saatlerde «ticari aşk» yapmağa kalkan adamhırın bilmediğiniz kimlikleri aklmızı kurcalar. Biraz sonra bir taksl buluyorsunuz. Şoför de sizin gibi bir yabancı. Yüzlerce taksi. gecenin kendilerine sundu&u «geçiş üstünlüğünün» tadını çıkararak, fıldır fıldır müşteri peşinde dolaşıyor. Concorde meydamna yaklaşırken, ünlü Mas im's lokantasından biri erkek. üç kişi çıkıyor. Kadınlardan birinin yırtmaçlı elbisesinden görünen bacağı «iragesel» bir şekilde aklznızda kalıyor. Bir de lokantanm üniformalı teşrifatçısmın, güne yeni başlıyan adam «tazeligi» içinde görünme zorunlulugu ile oraya bııraya seyirtmesi. Concorde meydanı geceyle başbaşa. Me5rdanın ortasındaki dikilitaş sizi gecenin karanlıklarından Mısır'ın rutubetii sıcaklığma götürüyor. Çünkü bu dikilitaşı Fransa'ya Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa hediye etmiş. Fransiü lugatlanna «Bon Coeur» lafı bu hediyeden sonra girmiş olmalı. Mej'danın sonundaki Palais de Bouvbon, başka bir deyişle Millet Meclisi terkedilmiş bir görünümde. Sanki yıüardır içindeki «nakaratlı» ko nuşmalardan sıkılmış da başını dinliyor. SaintGermainDesPres caddesini baştun aşuğı geçiyoruz. Tîir.ara trafigl idare etmeğe kallcışmış, ayakta zor duran bir sarhoşa raslıyorsunuz. Bu kadar zamandır ezilmeden bu «Rİiniillıi ıııesleğ'ini» icra edebilmesini Paris trafi^inin bir zafpri olnrak kabul ediyorsunuz. Montparnasse'da ünlü kahveierin bazılarının ışıkları yanıyor. Ama kimseciklPr yok. Herhalde er lesi günün hazırlığı içindeler. Bu ara Aragon'ıın F.lsa'ya ve gözlerine vurulduğu. Sart.re'in çok sık uşnıdığı Coupole'un önünden de geçiyorsunuz. Bazı kavşaklarda polis arabaları var. Kenrii içli türkülerini söyliyerek. dünyanın bütün garnizonlannda, bütün cepheîerindc, bütün sınırlarında gece nöbeti tutanlara, gece yolculuklarmın şoförlerine, pilotlarma, makinistlerine, hastaneîerin gece personellerine. bir de gece poüslerini katıyorsunuz. Ama gene de en çok. bankalarda, büyük mağazalarda, şirketlerde «gecenin tutsakları» halinde kt gece bekçilerini düşünmek yüreğinizi burkuyor. Şehrin dısına dofiru, bir iki umntsuz oto stopcuya raslıyorsunuz. Daha ötelerde ise bir adam oto büs bekliyor. Her saat başı sabaha kadar yapılan özel otobüs sefeıierinden haberdar olduğuna göre epeydir Paris'te veya Fransız. Şöyle veya böyle, gene de bu saatte otobüs bekliyen bir adam size «alışılınamış» gözüküyor. Paris epeyce gerilerde kalıyor. Şoför, teype Amalla Rodriguez'ln söylediği Porteklz «Fado»lannı koyuyor. Portekizll olduğunu sezinliyorsunuz. Şehrin çok dışmda bir büyük parkm önünde spor kıyafetiyle «sa&lıklı yaşam» koşusu yapan bir adama raslamak «gecenin sürprlzi» oluyor. Kendinizi tutamıyarak gtilüp, garip dlyerek tek kelimeli bir yorum yapıyorsunuz. Şoför ise daha somut bir yaklagım içinde. (Arkası 9. Sayfada) Seyitömer santralının 1. ünitesi yangın sonucu devre dsşı kaldı Kİ'TAHYA (Cıunhuriyet) Kiitahya Seyitömer Te;ınik Santralının birinci ünıtesınde önceki gece çıkan yangın sonucu üretim durclu. Yangınm çıkış nedeni henuz öğrenile:nedi Üç üniteden olıışan terraiS santrnlındaki yangın sonucu, Hirinci ünitenin •.fmin kat fa>b lcları tamamen vandı. Kütahya v e Seyitömer ıtfaiye ekıpiermin yoğuıı çalışması sonucu yangın geç saatlorde söncurü;öü. Kiitahya Valisı Saneı A'iııan, jangmın çıkış nerienin;n bslirlenmesi için çaiı^ıkiaruı söyieyeıek «150 ınegavat aücünde ki 1. ünit e şu an 'Çin tamamen dr.vre. dışı kaldı. Ünarını f:ahş niHiarına başlandı. Termik sant ]•;:! kısa .sürede yenrden çauşu' hals get.iriİGeektır» decli. Santi'iılın iiteki iki uııitesiıırie tireiını sürüyor. John Kenneth GALBRAİTH Paul A SAMULISON GALBRAİTH: Korkunç askeri harcamalar kısıtlanmal] SAMUELSON: Yetkililer ekonomi icin dua ediyorlar Dış Haberler Servisi Önümüzdeki ay, mutfağımızda kac tencere kaynayacak? Yemeklerimize ne kadar et koyabileceğiz? Eski yen paltomuzun yerine yenisini aiabümek için kara kara düşünecek miyiz? Sıkıntımız hafifleyecek mi? îktisatçılar, lıele hele dünyaca ün kazanmış. adları belli ekonomi öğretile rinin sigesi haline gelmiş büyük ekonomi bilimeileri tartıştıklarında, genellikle bu «kiiçiik sorunlar»dan söz edilmez. Oysa onlann dün yada ki ekonomik bunalırna ilişkin üst düzeydeki tartışmalanyla bizim tencereler ve paltolar arasında doğrudan ilişki var. Ama adları hemen her frün yayın organlarma geçen büyük iktisatçtların ellerinde, dünyanın ekonomik gidişini somut biçimde etkilemelerini sağlayacak geniş fiili imkânlar var mi? Ya da; onların dediklerl ya pılınca, bütün sorunlar bir anda çözülüp her şey güllük güüstanlık oluyor mu? Dünyanın en ünlü iktisatçılarmdan John Kenneth Galbraith ve Paul A. Sanıuelson'la Fransız Le Point dergisinin yaptığı görüşme bu açıdan llginç sözlerle do lu. ABD Başkanları Roosevelt, Truman ve Kennedy' nin danışrnanhp;mı yapmış Harvard Üniversitesi Profe sörü ve yazar Galbraith ile Massaehussets înstitute of Technology öğretim görevll si, Nobel ödülü sahlbi Samu elson'un Le Point'ın sorula rına verdiklerl yanıtları aktarıyoruz. Amerikan ekonomi politikası Avrupa'daki ekonomik durgunluğım sorumlusudur deniyor. Ne düşiiniiyorsunuz? GALBRAİTH ABD nin ekonomik politikasmdan, para politikasmdan birileri zarar görüyorsa, bunlar dlyelim Fransızlardan önce Amerikalılardır. ABD'nin fa iz oranlannı yüksek tutması, Avrupa ülkelerinl serma yelerinin dışarı akmaması için ugraşmak zorunda bıraktı. Bu yüzden, Bcyaz Sa ray'ın ekonomik politikasının Avrupa ekonomilerinin büyük bölümünü etkilediği inkâr edilemez. Amerikan Merkez Bankası, Reagan'ın gelişinden berl aynı anda İki zıt politika izlemek dumunda kaldı. Bir yandan, zenginlerden alman vergiyi, orta sınıfların yükünü azal tarak mal arzını desteklemeye çalıştı, öbür yandan Milton Friedman'm, öğren cilerinin savunduğu politika yürütülmek istendf. Yani enflasyonu parasal yönlendirmeyle kontrol e.tme po litikası. Bu politikalar, öolann yükselmesine ve bizim dış ticaretimizin zarar görmesine neclen oldu. Tabii Avrupa'da da yankı yarattı. SA!\IUELS()\ ~ Avrııpalılarm eleştirilerinl fazla önomsemiyoruz. Kendi değerlenciirmeîerimiz şu anda daha önemli. Bugünü anlayabilmek için 1970lerin ABD'sine bakılmalı. Bütün Avrupa ülkeleri, hatta Japonya'dan daha büyük ge lişme kaydeden ABD'de o zaman enflasyon bir numamiı sorun oiarak kabul edl liyordu. Zaten her zaman bir suçlu bulunur. 1933'ierin Almanya'smda ekonomik krizin sorumluları oiarak Yahudilerle komünistler frösteriliyordu. 1980'de. Amerikahlar için bu suçlu enflasyon oldu. Oysa gerçek sorumlular. beş kat artan petrol fiyatları, düşük reko'feler. üretimin azalmasına yol açan. işe gelmeme a! bi disiplinsizliklerdir. Öğren cüere okuüarda imlâ kurallan büe öğretilemiyor, işe düzenli devam edip üretiml artmnayı nasıl öjirensinler.. Bütün bunları değiştirir umuduyla Amerikan halkı (Arkası 9. Sayfada) Şerefiikoçhisar Müffusünün 8 yıla kadar hapst isteniyor a Müftünün ctıini ve çeşitli yerlerde 'Kunan Pcışa oruç yıyor. mo.kbul bir adam d".(jildir. Okullarda yetişenler dinsiz ve putperest oLuyor» dc'ctiyi iddia ediliyor. ANKAKA (l'HA) clvuıaıı l'icşa oiiu; >iyor, ıııaUlmi bir ;ıdanı clc;iiîılir» dıven ofnunkoçh.sıiıi' mül'tnsü Necali lJo!»t IHIK: irınu.ı «Laikiîğc ıvkırı .larak c.l:ni propunanrlj >>*prr;:ik V R (.ıınıhııi'buşkıınına ııjuji'Ct eU nıok» suçlarından Ankara Sıkın:aralı Askeri Mahkem.îsinde cava açıldı. Sanık nıüftünlıii carmcle ve muhtelit yerlerde <()kullardan .tttişeııler hep dııısiz \e putpe rı\st oluyor, okuU yurdını etınck, arsa İKtsî.şianıak ınakbıü hi> şcy dcftildir. kadiiilarımız ve okııilardakj iıi/larınnz açılf saçık creziyor. Kızlaıımız nkulI.ııda flört ediyor. Sizlcr zıntfıksınız, sizlcrlc pupazlar arasiMi.a lıir fark •;örmüyoruın» dediği ıddia ediliyor. Arıkara Sıkıyonetım Komul&nlığı Askeri Savcılığı üıraimc!an hazırlanan ıdcüanamecie sa nığjn Curahurbaşıiunı Orgeaei'<: Kenan Evren ile ilgili oiarak da «Ke«an l'aşa oruç yiyor, devletin başı oruç tutmaz . 4 millet hiç tutmaz. Kenan • Paşa makbul bir adam üeğHdir.» diyerei; Cıımhurbaşkanıı:a hakaret ettiği üerı sürülüjcr. Sanık Necati Volat'm bir yıl <*an sekiz yıla sadar ağır hapis cezası ile cazalandınmınsı istenlyor. Atatürk Küitür, Dil ve Tarih Kurumu yasa önerisi bugün Komisyon'da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danışma Mecsi'nin bugünkü birleşiminde YÖK hakkında yasa gü cünde karamamenin görüşülmesine devam edilecek, daha önceki birlesimlerde, üç fakülte ile 7 meslek yül; (Arkası 9. Sayfadu1 Danısma Meclist nde geçen hafta Madenler ve partiler yasası taftısıhyor Betül UNCULAR ANKARA Danışma Mec lisi'nden bugüne dek çok sa yıda vergi yasası çıkarıldı. Bordro mahkumlannın ücretlerinden kesilen vergilerin oranmm azaltılması yanında. yurttaşlık görevinin ?ereği olan vergiyi vermek ten kaçınaniara. bir nevi af Kstiren yasalar dageçti. DM üye'.e'inden bazılan çıkanlan bu yasalaıia «Vergi kacırmaTtn özendirilip özendirilm^digini» tartıştılar uzun süre. Tabii bu arada anılan yasalaı m kapsamının daha da geııişletilip çıkarılmasından yana olanlar bulunduğunu üelirtmeliyiz. Bütçe Plan Komisyonu'ndan bir üye. «Bu dönemde de vergi kaçırmalar için af yerine ön iemler getirilmezse, bu düzen bir dalıa hiçbir şekilde değişt'rilemez.» dedi. 22 mart 198l'de yürürlüğe gıren tahsilatın hızlandınlması hakkında yasayla, 1 ccak 1981'den sonrakî 100 milyar lira dolayındaki takipli alacaklar ile ihtilaflı dosyalarm tasfiyesi öngörül müştü. Buna ek oiarak getirilen yasayla da Emlak Alun, Gayrimenkul Kıymet Artışı, Veraset ve lntikal Vergilsriyle ilgili oiarak 3.5 milyon dolayındaki dosyanın tasfiyesi amaçlanmıştı. Yasaların uygulanması sonusunda 1 milyon 24 bin H adet dosya işiemden çılcarılarak 50 milyar lira tahsilat yapılmıştı. Ancak 1 ocak 1981'den bugüne dek komis yonlarda mahkemelerde ve Danıştay'da 1 milyon 200 bin ihtilaflı dosya birikti. Takip lı alacak miktan ise 1981 so nunda 260 milyara ulaştı. Kamu alacaklannm özel uzlaşrna yoluyla tahsili hak kmda yasa tasansı çıkarıldı bu kez ve gene ihtilaflı dos yalann kısa sürede tasfiyesi öngöriildü. Aynca yükümlü lere bir defaya mahsus olmak üzere «pişmanuk hakkı» tanmdı. ' îki yılda bir af ve pişman lara '/erri fırsatlar tanmdı (Arfeasn 9. Sayfad»),