Katalog

# 29 AĞUSTOS 1982 Cumhuriyet 7 Dükkânını kurtarmak isteyen esnaf "Halı Kralı,,na karşı birleşti, ama boşuna... Cantadan para desteleri cıktı... cıktı Hacı Ali Akın, büyiik beyaz bavulu tutan adamına bağınyordu: «Aç göster oğlıun, aç göster...» Cengiz TURHAN Yirmlaltı milyon yüzbin... Yirmialtı buçuk... Yjrmlbeşbfn daha... Yirmîyedi milyon .. Yirmlsıekiz . ceplerinde yüz liradan bUyük ne kadar para varsa, pey olarak sürdüler ama Eğinli «Ha1J Krah»nın karşısında dayanamadılar. Tahtakale'de, Eminönü Mısırçarşısı arkasında, Sabuncu Han ile Marpuççular caddelerl kesimlnde toplam 823 metrekarelık tasınmazm «IzaleI Şuyu» yoluyla ve peşin para karşılığı satılacağı gazetelerde günler oncesınden ilan edllmişti. Uzerînde bir hamam, üç dükkan ve birkaç salaş depo yeri bulunan taşınmaz, iki caddeye cephesi olan, ikt parsel üzerine bır arsadan oluşuyordu. Satışın yapılacagı 10. lcra Memurluğu, 25.8.1982 çarşamba gUnü «Ihalecilerin» ve izleyicı. lerin oluşturduğu bir kalabalık. la doluydu. Artırmaya girecek olan esnaf son derece tıeyecanlı ve sinirliydi. Büyük ihaleci arkadaşlan çağırın, klmi toplayabillrseniz gelsln. Blze peşin para demediler, temlnat getirdik... Gergın sinirler, titreyen eller le once çantalardan, sonra gıderek ceplerden çıkarılan mılyonlar, yüzbinler, binler, beşyüzler... Artırma baştan sona esnafla halı kralmın arasında geçti... Sonunda esnafm dayanışması 28 milyon duvarını aşamadı ve mülk, büvük lermuarlı çantasından, ınsana hıç bıtmeyeeekmış gıbı gclen para destelerim çıkaran, Eğmli «Halı Kralı» Hacı Ali Akın'm üzerine ka'dı. Metrekaresi iki mıl yona . 10. îcra Memurluğu'nda masanm üzerine yığılun paraların arkasından ilgili memuru görmek mümkun o!muyordu. Kalabahk asıj büyük satışın yapılacağı saat 11'de venıden gelmek üzere dağıhrken esnaf tedirgın ve üzgündU. Hacı Alı'nin dükkanian yıktırıp inşaata başlayacağma kesın gozuyle bakılıyordu. Taşmmazın ikinci bölümü ilk kez 25.12.1981 tarihinde satışa çıkanlmış ve mülk, pay sahiplerinden Ercüment Ali Panahzat tarafından 162 milyon 510 bin liraya ahnmıştı. Ancak adı geçen kışinin satış bedelini vatırmaması nedeniyle, artırmanın peşin para karşılıgı ^inelenmesine karar verümişti. 35 parsel numaralı bu bölüme bilırkişi 195 milyon TL. değer bıçmişti. Bir öncekme göre dalıa kalabauk bir ızleyıci kitlesınin katüdığı artırmada sinirler yine gergindi. Mal sahipleri heyscansız gözukmeye çalışarak bır köşede oturmuş bekllyorlardı. Salonun girişinde bir hareket oldu. Hacı Ali Akın bu kez bir polis memurunun eşliğinde. elinde beyaz bir bavul taşıyarak içeri gırdi. peşinden üe ortakları . Artırmanın nıteliğine uygun büyüklükteki bavulun içmdekileri ancak pey sürülmeye başlandığmda görebildik Satış başlamıştır, pey süren var mı? Elli milyo* . Paranızı yatırm efendîm. ter . Bavuiun ıçi bınlık ve beşbmlık banknotlarla ağzına kadar doluydu. Oracıkta yüzelli milyona yakın paranın olduğu fısıldandı. Aç KÖster ORIUID, aç gös GÖRDUH HOnUfTUK yalçın pekşen Yirmisekiz milyona tali* blnde, pey süren var mı?... tha. le edilmiştir. Var mı başka? Ihale edilmiştir beyler. Hayırlı olsun... Bır saate yakın süren ıhalede, satılacak mülkün üzerınde dukkanı bulunan esnaf, çevre esnafıyla dayanışma içmde arturmayı kazanabılmek için çok uğraştı. önce bıraraya topladıkları bırkaç mılyonla ıhaleye girdiler, Daha sonra yüzer bmlerini birleştirdıler... Giderek "Biraz enayi miyim neyim? Vergi vermeyi seviyorum,, azarlık, gazetecihk, radyo TV. sahne sunuculuğu, maç spikerligi ve daha bir çok işi bir arada yürüten Halit Kıvanç'la yaptığım konuşma, bu sütunda yayınlanan diğer konuşmalardan farklı bır yöntemle oldu. Bugüne kadar karşımdaki kişıleri «konuşturmak için» uğraşmıştım. Halit Kıvanç'la yaptığımız söyleşide ise asıl çabayı bunun «tersi» yonünde harcadım. «Fazla konuşınak» konusunda Kıvanç'm bir kompleksi olmadığı daha konuşmaya başlar başlamaz ortaya çıktı. Şöyle karşıladı bi?i Kıvanç: «Ben Yalçın Pekşen olsaydım, Halit Kıvanç'la röportai yapmazdim. Çiin ka "Gordük Konustuk" sütunıı avuç içi kadar bir yer. Ben orayı hir cümleyle doldururum. Sonra "gordük konuştuk" diye başlık atıyorsun. Benimle pek "konuş tuk* olmaz. Çünkü sadece ben konuşurum. Sen de "göreceksin" herhalde.» Böylece konusmamız «gevezelik» konusu ile başladı. îlk soruyu da Halit Kıvanç kendi kendine sordu: «Şlmdt biliyorum sen gevezelik konusunu soracaksın. Hiç «estağfurullah» demiyorum ben buna. Bir yıl BBC'de sunuculuk yaptım, Ingiltere kraliçesine bile para ödettirdlm ben konuşmak için. «Soz gümüşse sükut altmdır» lafını da kabul etroiyorum. «Sükut altmsa soz de sterlindir» dlyonım ben. Bana sterlln ödediler çünkü.» Ben şunu soracaktım. Nasıl başladı bu ko Y eç konuşmuşum biraz... Annem de elli yıl öncesinin kadını... O zaman konuşmayan çocuklara kanarya suyu içirilirmiş. Bana içirmis.. Hakikaten konuşmuşum. Annem bunu bir yerde Altan Erbulak'a anlattı. Altan da espri konusu yaptı: «Şimdi ötmeyen kanaryalara Halit Kıvanç suyu içiriliyor» diye. G Elli milyona tallbinde, ney süren var mı? Hacı AH'nm karşısma bu kez kımse çıkmaya cesaret edememiştı. Bir saat Once ondörtbuçuk metrekareyı 28 milyona alan halı kralı, 804,5 metrekarelik taşınmazı 50 milyona kapatmıştı Elli milyona sudan ucuza gittl .. Uç polis memurunun gözetimınde yapılan ıhalede, «Halı Kralı»nın artırmaya 56 ortaklı bir grup adına katılcuğı belırlendı. T. Emlak Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinden gelen beş görevli, elh milyonu ancak bir saate yakın bir sürede sayabildıler. Satışın bitmesinden sonra salondaki uğultu kesilmedi. Sa. tışı izleyenler arasında bulunan tecrübeli, «thaleciler». «Ortaklar satışa itlraz edebilir. Her şey kanuna uygun olarak yapıldı ama bu işler belli olmaz. Ban pay sahipleri bu durumda çok mafdur olurlsr» diyorxîu. Alıcıyla hissedarlann anlaş • rna yoluna gldebileceklert söylenirken, dışarda buluşma zamanı belirlenmiştı bile. Bir köşede, Hacı Ali Akın ile bir grup hissedar konuşuyordu. Bu darama inanın ben de üzüldüm .. Uygun Wr yol bulalun da, biz de yaşlı ortaklanmıza bir şeyler söyleyebilelim... Satış bıunemişti.. Kaybeden tarafın avukatlan ihalenın feshi davası açacaklarını belirtirlerken, bazılan da Hacı'nm Aralık 1981'de aynı yer için 18o milyon pay sürdüğünü oysa bu ihalede 50 mil yona kapattığını söylüyoriardı... TARİHİ GtYSİLİ GARSONLAR ÇALIŞIYOR Istanbul Belediyesl'nin yerli ve yabancı turistlerin dinlenmelerini ve sıcak soğuk meşrubat içmelerini sağlamak için kiraya verdiği Çınaraltı Çay Bahçesi'nin yeni işleticisi, bahçede yabancı dil bilen tarlhi giysiler giymiş 5 garson çalıştırıyor. (Fotoğraf: Ender ERKEK) Kendi açtığı davanın sonucunu beklemedi Belediye, kiracıyı mahkemeye, çay bahcesini baskasına kiraya verdi Eski kiracı gitti. Ünlü Çınaraltı çay bahcesini şimdi yeni kiracı işletiyor. Belediyenin açtığı dava sonucunda «tahÜye» karan aünırsa bahçeyi kim «tahliye» edecek? Necdet DOĞAN Beyazıt semtındeki tarihî Çınaraltı Çay Bahçesi yenlden duzenlen6rek geçtiğımız günlerde hizmete açıldı. tşletme ruhsatı Tahir Aktaş adlı bir yurttaşa verılen çay bahçesınm, 1943 yı lından, belediyece muhurlendıği 13 Mayıs 1981 günune kadar kiracısı olarak bulunanlarla Belediye arasındakı dava ıse henuz kesınleşmedı. Çay bahçesımn eski kira cıları ile lstanbuı Beledıye& arasındakı dava 28 Ocak ı 3981 günu belediyenin kıracılara çektiği protesto Ue baştadı. 15 gun ıçınde boşaltılması ıstemıyle çekılen protestoda, eski eser yeşıl sahasında kalan çayocağının ıtnar planının gerçekleştırılmesı yönunden tahlıyesının Belediyece uygun goruldugu belirtıldı. Protestoda •Esasen Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu, II. 6.1977 gtin, 090» sayılı karan 1le (Beyazıt Camii arkakapısı önünde bulunan açık çayhanelerin kaldırılmasınıl kararlaştırmış bulunmaktadır» da denıldi. DAVA AÇ1UYOIİ Belediyenin bu protestosuna olumlu yanıt vermeyen kiracıların çıkarılması içın tstanbul 6. Sulh Hukuk Mahk6mesınde dava açıldı. Belediye avukatları dava dilekvelerînde protestodaki ge rekçeleri ılerı sürdüler. Davayı Belediye kazandı, ancak henüz davalılara ka, rar tebliğı yapılmadı. Kıracılar adına avukatlan İlhan Topçular Yargıtay a başvuru için süre aşımını önlemek için dosya temyız dilek çesı koyduğunu belirtti. Çay bahçesinın eski kiracılan üe Belediye arasında ki dava bu aşamaya gelmiş ken Eminonü Şube Müdürü Sami Erdem ımzası ile yayınlanan bır duyuruda. «Eminünü Beyazıt Camii yanında Sahaflar Çarsısı giıişlndeki çınarın altındaki alanın iç ve dış turistlerin dinlenmeleri. çay ve soğuk meşrubat içebilmeierini teminen» Beledıve Başkanlığı' nıo emırlen gereğı «işgale» verileceği duyuruldu. tşgalin izin süreslnin 1 > 2 ekim *8 ayı sonunda bıteceği de belirtıldı. Bu yere bırden faz yenisi yapıldı. Tarihî giysiler giymiş yabancı dil bilen 5 garson bugün turistlere hizmet veriyor, ama Belediye'nin eski kiracıları çıkarmak için ilen surdüğü la talıp çıkarsa istekliler a ımar planının genişletılmesi rasında 29 Haziran günü duşuncesinin ve Gayrımen«açık kura> çekileceği de du kul Eski Es6rler ve Anıtlar Yuksek Kurulu'nun karan yuruda yer aldı. Yeniden kiralama işlemi nın ne olduğuna bır yanıt tamamlandıktan sonra tari verılemıyor. Yanıt verileme hî Çınaraltı Çay Bahçesı' yen bir başka soru da eğer nm yeni işleticisi çahşmala sonuçlanan tahliye davası rına başladı. Eski kiracıla kesinleşirse bu karann kirın çay ocaklan yıkılarak me karşı uygulanacağı.. falan anlatamadık. «Kıvanç suyu» diye yayıldı. Cıddi mı bu? Ciddi tabii. Hâlâ ge lirler... Bak şaka gibi gelir... tnanmazsın... Eğer «Kıvanç suyu» diye bir şey çıkarsaydun.. Yani nıusluga dayayıp şişe leri, doldurup satsaydım.. inan bana sudan milyoııer olurdum. Bir de ne oldu bak.. Espri olsun diye konuşmayan bir çocuğa bcnim bardağımdan su Içirdiler. Çocuğun konuşacağı tutmaz mı? Di11 açıldı.. Yani «Halit Kıvanç suyu» satsaydım bak şaka degil.. köşeyi dönerdim... Ayrıca bavadan sudan para kazannıak blziııı ülkede o kadar da yadırganmazdı. Çok var çünkü... Belkt de konuşmaktan para kazanamasaydınız... Hah şimdi para ka zanma konusuna geleceğün. Türkiye'de gene yan hş bir şey var. Çok çalışan, çok ortahkta görunen kişi çok para kazanıyor samlıyor. Şimdi be nim yaptığım işler üçe laraa çıkarak aldım ve bu yaptığun iş kcudime ihanetimdir. Çünkü bunu istemiyordum. Ne yazık ki ekonomik koşullar be ni reklâma itti. Büyük bir para aldım hakikaten... miktarını yazmayalım bunun da yüz de altmışını vergi olarak verince yıl sonunda sanatçı vergileri arasında adım en yukarılara çıktı. Herkes «amma kazanıyor» falan dedi. Benim bir yılda kazandığım parayı bir haftada kazanan sanatçıların bir kısmının üstüne çıkmışım vergi bakımından,.. bir kısmıyla berabere kalmışun... Şimdi kendime «vergi mılyoneri» diyorum. Başka ne diyeyim? Milyonum yok çünkü.. Ama mllyonluk tergi veriyorum. O sanatçılarla arka daşsınız. Soylemediniz mi? Yani suçlamadınız mı onları vergi kaçırmakla?.. Hayır onlar beni suçladılar. Şimdi Türkiye'de bir adam kazancını tam olarak lıeyan ederse rıyorum. Ama bak şunu da yaz... Yakınıyor değilim.. Memnun ve mutluyum... Halbuki sizi bayağı zengin sanıyorlar.. Sanıyorlar dogru. Çünkü ortahkta çok göründüğüm için.. Şimdi park kâhyaları beni her yerde gördüğü için.. Geçen gun bir otopark kâhyasına 500 lira uzattun, «bozuk var mı?» diye. «Halit abi sen de bunun üstünü ıstersen bız olelim» dedi. Zengin olduğum samlıyor doğru. Çok iş yapıyorum, çok ortalıkta görün uyorum, ama hep amatör ruhla.. Amatör zevk almadığım zaman çahşmam ben. İş te onun için TV reklâmına çıkınca. ihanet ettim kendime.. f | Programhyım Bu kadar ışı nasıl yapıyorsunuz? Gazetelerde yazı yazıyorsunuz, der gılerde mizah yazılan.. Kitap, TV, radyo, maçlarda spikerlik. Nasıl hepsi bir arada.. Bizim memleket 1çin yadırganacak kadar muntazamım. Gıılünç de necek kadar programlıyım. Her işimi programlarım ve o programı ne olursa olsun uygularım. Saniyelerle, dakikalarladır işim.. Mesela sana bir buçuk saat ayırdım.. Bir buçuk saatin sonunda... bir dakika geçse... benim kalkmara gerekij;., İşlm vardır çünkü... Halit Bey bir d e ' tanınmak konusuna degmmek istiyorum.. Ünlü kişilere hep soruyorum. Pazla tanınmak hoş bırşey mi sizce?.. Şöhretin çeşitli tanımları var ama çok tamnmak diye kabul ediyoıum ben. Yani onu so ruyorsunuz değil mi? Sima olarak çok tanınmak.. Evet, evet.. M n Tamam. Bunun bîr çok avantajı var. Bir çok işin kolay görülüyor. Daha yakın davranıyor insanlar. Sakmcası da var.. Birtakım hareketleri rahat yapaıaıyorsun. Ben otobüse, dolmuşa çok ra hat binebilen bir insanım. Rahatsız olmam. Ama bindiğim zaman her kes hayret ediyor. Benzettim sanıyor. Bir gün dolmuşta eNe kadar Ha 'ıt Kıvanç'a benziyorsunuz abi» dedi şoför. «Ben Halit Kıvanç'ım» dedim. «Olur mu abi, Halit Kıvanç dolmuşa bıner mı» diyor adam. Evde su kesiliyor, çeşmeye gidiyorum su doldurınaya,.. tu haf tuhaf bakıyorlar. Ta ni dışlanma var. Sade vatandaş gibi olamıyorsun. Bu biraz ralıatsız ediyor ama önemli değil...' Halit Kıvanç en çok sevdiği islerin basında Balıkesir TDKP davası Psikolojik baskıdan yakınan sanık salon bosaltılınca ifade verdi İZMIR, (THA) 12 Eylül oncesı Baiıkesır, Gonen ve yores>)ndo faalıyet gobteren 78 sanıklı yasa dışı TDKP davasına devam edildı. Ege Ordu ve Sıkıyönetim Ko mutanlığı 1 Nolu Askeri Mahkemesinde görülmekte olan da vada sanıklardan biri diğer sanıklar tarafından psikolojik baskı altında bulundurulduğunu öne surerek savunmasını mahkeme salonunda bulunan sanıklann bosaltılmasından son ra yaptı. Mahkâme heyeti yasa gereğince sanığın savunmasını etkı altında kalmadan yapması *çm salonda bulunan türn sanıklann boşaltılmasım kararlaştırdı. Bundan sonra banık Macit Nizamoğlu savunmasını yaptı. Sanık Nizamoğlu yazılı savunmasını okumadan once Baiıkesır cezaevmde bulunduğu sure ıçersınde dığer sanık arkadasları tarafından sürekli teh dıt edıldiğıni fcne surerek savunmasını şöyle surdürdü: «Ben Askeri Savcının csas hakkındaki mütalaasında belirt tiğl gibi TCK'mn 141/1 142/1 ve 18'in son maddesinl ihlal ctmcdinı. Ben komüııist değilim. Sadece 197879 yıliarında Gönen'de yasal olan YDGD örgütünün yönetim kundunda görev aldım 1979 yılında bu dernekten ayrüdım. Savcının esas hakkındaki mütalaasında belirttiği gibi derneğimiz yasal bir dernektl. Faalijetl sırasında bugün yargılanmakta oldu» ğumuz yasa dışı TDKP örgütU görüşü doğrultusunda bic bir faaliyetimiz olmadı. Mahkeme beyetuıden istediğim hakkımda istenen cezalar verilse bile beni bu solcularla aynı cezaevine koymamalandır» Sanık Macit Nizanıoglu savunması sırasmda yattığı Buca cezaevinde sol görüşlü tutuk lular tarafından sürekli psikolojık baskı altında tutulduğunu vurgulayarak, «Ben bu adam lardan ayrı bir dfinya görüşüne sahibun baştan beri yaptt. ğım açıklamalarda ve savunmalarımda suçsuz olduğumu açıkladtm bu nedenle beraatiıni Utiyorum» dedı, Sanık Nizamoğlu'nun savunmasını tamamlamasından sonra dığer sanıklar savunmalarında Askeri Savcının hazırladığı iddıanamedekı suçîamalar ıle ehakkındaki mütalaasındaki suçlamalan polis rapouna dayanarak hazırladığını öne •ürerek reddettiler. 12 askeri yargıcm atamaları yapıldı ANKARA, (ANKA) MİU1 Savunma Bakanlığı, 12 askerl yargıcm gorev yerierinın değiştırilmesim kararlastırdı. Bakanlığın, Resmî Gazetede yayınlanan kararına göre atamalar şöyle: Yardımcı Hakım Asteğmen Sami Kerpıççı, Sivas 5. Er Eğıtım Tugayı Askeri Mahkemesi vyeligıne, Yardımcı Hakım Asteğmen Abdurrahım Demırcı, Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğıtim Tümen Komutanlığı Askerl Mahkemesi Hakım Yardımcılıgına, Yardımcı Hakim Asteğmen Cengiz Bülbül, Lüleburgaz bö'lnci Piyade TUmen Komutanlığı Askert Mahkemesi Hakım Yardımcılığına, Yardıtncı Hakım Asteğmen E. Enver Güney. Izmır 33. Piyade IHimen Komutanlığı Askeri Mahkemesi Yardımcı Hakımliğıne, Yardımcı Hakim Asteğmen Temel Ertürk, Ordu 12. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi Yardımcı Hakımliğıne, Yardımcı Hakım Asteğmen Muüammet Kaya, Kayseri Y.IJJ3K. Askeri Mahkemesi Hakim îardımcıhgına Yardımcı Hakım Asteğmen Yılmaz Kalafat. Ankara 4. Kolordu Komutanlığı Askerl Mahkemesi Savcı Yardımcılığına, Yardımcı Hakim Asteğmen Hayatı Çuhadar Konya 2. Ordu Komutanhğı Askeri Mahkemesi Hakim Yarduncılığına, Yardımcı Hakim Asteğmen î . Erdoğan Derin, îstanbul 1. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi Hakim Yardımcılıgına, Yardımcı Hakim Asteğmen Sami Dıkmen, Çorlu 5. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi Hakim Yardımcılığma, Yarduncı Hakim Asteğmen Vedat Ozcan, Gaziantep 5. Zırhlı Tugay Komutanlığı Askerı Mahkemesi Hakım Yardımcılıgına, Yardımcı Hakım Asteğmen Saiim Tümen, Aaana 0. Kolordu Kumatanlığı Askeri Mahkemesi Hakım Yardımcılıgına atandılar. Bir başka atama karanyla da, Hakim Binbaşı Yılmaz Güner, Sıkıyönetim görevi uhdeslnde kalmak üzere, tstanbul Boğaz Komutanlığı Dısıplın Subay kadrosuna atandı. YAZMAK... KONUŞMAK... nusma ışı. Çocukluktan gelen bir şey mi? Benım duyduğum siz çocukken kekelermiş&inız. Sonra bu bozukluk tedavi edilince artık hıç susmamışsınız. Aslı var mı bunun? Yok.. Yok.. Böyle de ğil. O şurdan çıktı.. Gcç konuşmuşum biraz.. Annem de elli yıl öncenin kadını.. O zaman konuşmayan çocuklara kanarya suyu içirilirmiş.. Bana içirmiş.. hakikaten konuşmuşum. Tesadüf işte. Annem bunu bir yerde Altan Erbulak'a anlaitı. Altan da espri konusu yaptı.. «Şimdi otmeyen kanaryalara Halit Kıvanç suyu içiriliyor» diye falan. ayrüıyor. Bir bölümü ki «n büyük bölümü ba tır, gönül işleridir. Parasııdır. DosVun, arkadaşın defilesinde, şurda, burda takdinı işleri. İkinci grup çok göründüğüm radyoTV sunuculuğu, maç spikerliği gibi işler... Evet bunların tamnmamda çok büyük rolü oldu ama maddi olarak dersen bugün dahi TRT'ye bazı işlerj. östune para ekleyej'ftk yapıyorum. Misal olarak bir TV programı 1çin üç gün Ankara'da ka Uyorum.. Üç bin lira.. Altı bin lira ne alıyorsaın... en az altı bin lira da ben cepten harcarım. Ama TRT bana çok $ey verdi. Ben de karşılığını ödüyor gibi... «parasız» 41 «Suyıından ver» degil de.. «gelirsiz» diye Demek burdan çıklim... Para getiren işler mış o soz... sahne sunuculuğu.. Bunu Çıktı.. Henı de na da çok seyrek yapıyorum. sıl.. «Ne olursun siiyutı Bir de TV reklâmladan ver biraz. bızim çorı var galiba? cuk konuşmuyor» diye gelenler oldu. «Yahu yok Haa... Tek ve en böyle bir şey.. Espri bu> yüksek parayı TV'de rek Dolmuş otobüs dışında gıttigınlz yerlerde nasıl durum? İş dışında hiç bir sanat çevreleri en azmyere gitmem. Bizim evde dan «saflıkla> suçluyoren sade yaşam vardır. Ye lar.. Daha ağır suçlayan mek yenir, televizyon sey da oluyor; «aptal, mapredilir ve yatılır. Yani iş tal> gibi.. «O kadar vergi yoksa bu mutlaka böyle.. verilir mi, enayi misin?» Gece hayatunız hiç yokdiyorlar. Galiba biraz etur. Zevk için hiç bir yenayl miyim neyim, vergi re gitınenı. vermeyi seviyorum. Bır de mizah yönüA Vergi sevgisi nüz.. «Bir de» demeye Vergi vermeyi sevyim, belki de en kuvvetli mek. biraz tuhaf ama.. yonünüz bu. Kitaplarınız Hayır tuhaf değil. çıkıyor arka arkaya. Bu ÇiinkU nedeni var. Ba konuda.. bam, ben çok küçükken Evet kitaplar gideölmuş. Beni ağabeyim bü rek en büyuk ağırlığı ka yüttü. Kendisi vergi da zanıyor. Galiba yaşlaniresinde meınurdu. Kiımak bu demek. Elli yaşıv'üklüğüm onun yanında mı geçtim. KUsuratmı vergi dairelerinde geçti. sdylemeyeyim, brüt konu Bu yuzden vergi vermeyi şuyorum bu konuda.. En seviyorum yahu. Bu ko çok hoşuma giden şey ar nuda korkunç denecek tık kitaplar. Yani kalıcıkadar yasalara saygılıhk.. «Ben olmadığım za yını. Oysa bak sana aman bunlar kalacak» diçıklayaynn... Gazeteciler ye herhalde... kooperatifinden bir evim Peki Halit Bey. Tevar... İşte burası... Göşekkür ederım. Sanırım rüyorsun.. Bir de yerli ayerlmiz doldu. rabam.. Giindelik harca Dur yahu daha iki nıamı çenemle ve daktikelime edemedim. Yeni lomla günü gününe çıkayeni açüıyordum... 0 Sade yaşam