17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 AĞUSTOS 1982 lıklan sıralar ve bu uygarlıklarm oluşturduğu insan tipi üzerine çeşitlemeler ya par, Halikarnas Balıkçısı'na göre, gerçekte sanat ve bilim birbirine sıkısıkıya bağhdır. Einstein'ın görelik kurammı düşünürken beynınde bir keman sesi, bir bale fîgürü olduğu düşüncesind^dir Balıkçı. Çok az yazar doğayı insanla birlikte böylesine eoşturucu kalerae getirmiştir. Romanımızda, öykülerimizde doğa betimlemelerine rastlanır. Oysa imansız do£a. insamn ayak basmadığı bir doğ3.t>m anlatılmasında însarn büyüleyici. ptkileyici hBT9i ??>n bulunur kî° Mito'oçya. onda ssdece Reçnns çağJarm bir bilgisi deîH'dir,î insamn yfsşsmının ren?'«rvd %i bir dönemin kiro'Ht beîjresîni tasır. Yaşame sevînciL Akdeniz li'nin dU.mden düv.*m«diği, dilinden dyşürdügü zaman da kahkatıasıhdan vanküanan tavrı Müzik ve Yaşama Sevinci yazısmda bu kavranjı irdeliyor Balıkçı: «Hindistan'da yabrmcılar karşılaştnca birb'rlerine kim olduklannı somsazlarroıa. 'Siz nasıl türkü sSyler siniz?' dlye sorarîarmış. Çünkü müzik bir tnsanuı nereli olduğuno, ruh dururannu v«» kîşisel özellikleri ni herhalde nüfug cüzdanmdan daha iyi büdirir.* Aîtıncı Kıta'daki yazı der l^meleri bir kaç kez okunup kültür tarihimize ve insanımıza yeniden bakış tnercekleri kazandıran yazılardır. Yaşamsyı oluştu ran ögelerin Akdenizli'ye ilişkin özgün malzemesî bu yazılarda sergilenmektedir. Al+mcı Kıta'yı yayma hazırlamakla Şadan Gökovalı gerçekten çok önemli bir iş yaptı. Halikarnas Balıkçısı'nıtı sav'larım tartışabiliriz, bilimsel yöntemler açısından yeniden değerlendiririz ama Akdenizlilik denen oİguya bir yaşam adamasını örnek almalıyız. Sanırım ki Akdenizli olduğumuzu böyle bir uygarlığı taşıdığımızı hatırlamak gereğine inanıyonım. Balıkçı bir kez daha vurguluyor. Bir zeybek oynar gibi KÜLTÜR Y A Ş A M letln ayn tCwlen olduğunun kabulflyle... Toplumsal alanda bellrecek hak ve istekier ve bu jstekler çerçevesinde olusan otonom gruplaşmalarla gclî$»bilir.> Türk demokrasisinln, fllkenifc'd» devletsivü toplum ilişkisinin çerçevesinto yeniden çizüaeoel çahşmalannm ya pılmakta olduğu br dönem yasıyorua. Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu tarafından hazırianan Anayasa Tasansı 1961 Anayasası ile kurulmaya çalıçüan devletsivil top lum (yönetenleryönetilenler) dengesini, deviet lehine bü yük ölçüde bozarak. demokrasiyl hayli sınırlamaya yöneldiği gerekçesiyîe şiddetle eleştiriliyor. Osmanlı toplornıuıda sivil toplumun yoklugu, Cumhuriyet TürkiyeEî'iîcıe öe ancak bir güç hallne geldiği. toplumsal ve siyasal a^îlçnîsmi^ hakkmüa önemU bir göz lem olsa gerek. Heriıaîde. devîetsivil tcplum kavram çiftl. Türkiye'de dernokraslnin gelişmesi ve karşılagtığı güç İüklerin incelenmesSnde üunal edilemeyecek önemli bir boyut. Yukarıda yazdîklanmınn uyandırabileceği İzlenünin . aksine. Kürsat Bumin'in bu (bildiğimiz kadarıyia) ilk fel• tabı, Türk toplumsal ve siyasal gelişmesini devîetsivil tep ' lum illşkisi açısmdan inceleyen bir çalısma değil. Ellmlsie ki kitap, sivil toplum kavramınm kapitallzmle blrlUfcte doğuşunu ve bu kavramirt alvil toplumun üstünlftgünü savu nan Locke'un Uberal düşünceslnden Hegel'in «sivil toplumu deviet içinde eritmeye götüren> anlayışma ve sivil topiumdsvlet ayınmına «yer vermeyen bir toplumsal örgütlenmeyi sağlamak» isteyen Marx*a değin geUçmasinl çok kısaca lrdeledîkten sonra. Lukacs, Gramscl ve difer ba zı Marxçı düçünürlerde sivil toplum kavramınm nasü ele almdığmt gözden geçiriyor. Daha sonra 1905 Sovyetîsrlnden günümüz Yugoslavyası'na kadar, yazarm kendi dey'.giyle «aralarmda büyük f arklar olmasma karsm kabaca özyönetlm olarafc adlandınlan hareketlerden örnekîer» Incele; niyor. Yatar çahşmasmda basta Henri Lefebvre olmak üzere Charles Bettelheim, Galvano Della Volpe, Lucio Coletti, Fernando Claudin ve diğer bazı çağdaş Fransız ve îtalyan düşünürlerin eserlerinden yararlamyor. Ancak bu yazarlara göndermelerin her zaman düzenli olarak yapılmadığı dikkat çekiyor. Göndermeler konusundakî ihmaller, (zikredilen fakat eserieri belirtllmeyen) Paris, Portelli, Feri rata, Mairet, vb. TOrk okuyucuların hemen hiç tanımadığı yazarlar söz konusu oiduğunda, bizce daha vahim bir hal alıyor. Böyle olunca Bumîn'in gözlem ve çözümlemeleriııin ne kadannm kendiaîne, ne kadarınm da yararlanılan yazarlara ait olduğunu saptayabilmek güçleşiyor. öte yan dan ösyöneiim örnekîeri olarak niteîenen olaylar incelenirken k«î!anılan dü. yazarm söz konusu olay ve gelişme leri saşırtıeı ölçüde iyi ve yakmdan bildiği izlenimini u, yandîrıyor. Son oiarak beîirtmek lstiyoruz M. yazarm «sivll toplum> Jle «özyönetim» arasmda iîîskinin kurulması gibi, bu çalîsmamn hangi amaçla, hangi soruya yamt getirmek îçin kaleme alındığı ve ne sonuca varıldığmm belirlenmesîni de hemen tümüyle okuyueuya bırakması bizc önemli yetersizllkler olarak görünüyor. Yukanda bazılanna değindiğimiz zaaflanna ragmen, okunmaya değer bir kîtap. Cumhuriyet 5 sanat edebivaı ddğan hızlan düşünce inceleme araştırma şahin alpay' Kürsat Bumin Kısa... Kisa... 41tmcı Kıta ya da Evet Evet Ülkesi Altıncı Kıta, Haükarnas Balıkçısı, Bilgj Yayınevi, 300 lira. kdeniz'in ve Akdenizli'nln ne oldugunu Bnlamak için öğrenmenin en kısa yolu: Tîalikarnas Balıkcısı'nı okumaktır. O, Akdeniz'i. yaşayan, canh bir yaratık gibi anlatır. Insanını kültürüyle birlikte dile getirir. Akdeniz; kültürlerin ve yaşamın ve coşkunun beşigidir. Halikarnas Bahkçısı, bu nu bazan bir şair gibi ba2an da bir bilim adamı gibi insana belletmeğs çalışır. Altıncı Kıta Akdeniz. Balıkçı'nm yeni derleme kita»bı. Şadan Gökovah'nm eme gîyle gün ısığına çıkabilmış bir yapıt. Gökovalı. kitapta yer alan yazılann niteliği ve yazılma nedenleri üzerine bîl gi verirken şu alınt.ılan bize iletiyor: «Dergide CCarre four) yer alan ilk yazı, Robert Ytler'nin başyazısı. Yti er, "Akdeniz'in Ebedi Gençliği* yazısını sunmaktan duydugu memnunluk ve gu ruru dîle getiriyor ve bu yazının 'Büyük Türk yazan Cevat Şakir'in erişilmez kül tur birikiminin ürünü* olduğunu belirtiyordu. Henri Feraud, 'Eşik' başlıkh yazısında Halikarnas Balıkçısı'nın çağdaş düşüncedeki nnemli yerinl vurguluyor ve •Akdeniz'in Ebedi Gençliği' yazısını göklere çıkarıyor SIVİL TOPLUM VE DEVLET Kuramlar, Deneyler, Arayışlar YAZKO Yaymlan, İstanbul, 1981,180 s. <Sivü toplumpolitik toplum>, <sivil topîumdevlet» ayırımı, onyedincî yüzyıldan gününıüze siyasec felsefesi ve siyaset bilimincie sıkça rasianan bir kavram çifti. Bu ayırımın ve özeiükle (Türkçe'de kimi zaman medenîuygar toplum. şeklinde ksrşılanan) <sivil toplum» kavramınm üç büyük siyasal düşünce akımı olarak niteleyebileceğimiz, sırasıyla liberaliznı, konservatizm ve sosyalizmin önde gelen temsilcilsrinden Locke. Hegel ve Marx'm teorilerinde önemli bir yeri olmuştur. Farüiı eğilimde çeşitli kuramcılar tarafından kullanılmaya devam ediyor. Başia birçok kavram gibi «siviJ topluaı> kavramınm da çeşitli düşünürler tarafından değişik ve her zaman tutarlı olmayan anlamlarda kullanıldığı da görülmtiştür. Denebilir ki, bu kavramm ortaya çıkışmdan bu yana kazandığı değişen anlamlar başlı başına bir inceleme konusu olabiür. Bugün yaygın denebilecek b'r anlayışla <sivil topluîa> kavrammı. yönetenlerin (dev'etin) karşîsında yönetilenle rln demokrasinin dayanağı olan hak, özgüriükler temeli üzerinde ve bunlan kullanmak üzere. aevletten bağımsız (özerk) ve gönüllü olarak geliştirdikleri iktuadi. sosyal ve siyasal kurum ve örgütlenmeler şeklinde yorumlamak yanitş olmayabilir. Yazarlar ve Çevirmenîer Yayın Üretim Kooperatifi' nin (Yazko) 1982 «Inceieme ve Özendirme ödülü»nü kazanan Sivil Toplum ve Devlet adlı eserin yazan Kürşat Bu min de «sivil toplum»u. yukarıda yapılmaya çalışılan yorumuna benzer bir sekilde anlıyor. Es«rin sunduğu Önsözde şöyle diyor: «Demokrasi ancak. politik iktidar karşısînda sivil toplumun geîistirilmesi. toplumsal iktidann güçlendirilmest ile sağlanabüir. Demokrasl. toplum ve dev A du.» Halikarnas Bahkçı«?i'oın Altıncı Kıta yazısıyla Akdeniz'in Ebedi Gonç:1iâ:i'nin yer aldıgı bu derlemed». ay rıca büyük ustanın mitoiogyaya ve Akdeniz'in özgün kültürüne ılîşkin çok önemli încelemeleri de var. Altıncı Kıta'nın asal niteliğîni Balıkçı şöyl» betimliyor: «Danto Italya'yı şöyîe adlandınr. 'del bel paese la dove il si suoım (Evet'in gürlediği güzel filk<») Bu sözlerden esinlenilersk, rahatlıkla Altıncı Kıtamız icin de aytıı şpy «öylenebilir. Akdenizli'nin karaktPri, 'hayır'dan çok 'evet' demeye yatkındır. 'Evet' demek istenir. Evet dntjiok o kadar kolayriır kiî Aksinn 'ha yjr' deyince bir sıkıntı duyu lur Altına Kıta 'Evet! Evet' ülkesidir.. Yumuşak. sevecen, aslmda yapamayacağını bile ynp mak istedikleri çizelgesinm icine atıveren Akdeniz ve insant bundan özef nasıl an latılabilinir. Bir görüşü. bir sav'ı tarih seı boyutu içine oturtamazsanız inandırıcıhk kazanmaz. Halikarnas Balıkçısı'nm tavrı yöntemi bu inandınalığı aşılar okura. Mitologyadan başlar, Akdeniz insanma gelir. Akdeniz'in tarih içinde yarattığı uygar SÜRELI YAYINLARDAN İKTİSAT DERGİSİ, HaziranTemmuz 1982 Sayı: 211212. * LK olarak 8 Nisan 1982 tarihll sgyfamızda değindiğimiz, Î.Ü. Iktisat Fakültesi Mezun'arı Cemiyeti'nın yaym organı olan İktisat Dergisi'nın yaz sayısı çok llginç bazı katkjları, kapsıyor. Ülkemizde 1950'lerde başlâyarak yaşanan hızlı iktisadi büyümenin toplumumuzun sosyal yapı. siyaset, kültür, düşünce, ahlak. zihniyet gibi çeşitli düzey.leri Uzerindeki etkileri konusunda Mübeccel Kıray'la yapılan bir 'Görüşme' ile Çetin Altan ve Şerif Mardin'in katıldıklan 'Açık Oturum' yer verilen yazılar arasmda. Altan ve Mardin'in görüşlerini, birbirlerinden esinlenerek, serbest bir tarzda dile getirdikieri söyleşi sırasmda Mardin, yaşamakta olduğumuz sosyal değişmeye ilişkin olarak şöyle diyor: «...Yapılarm intikal devreresinde oldugumuzu düşünmemiz lâzım... Bu değişmiş yapılara bakan insanlar. bunlara bazı gözlüklerle bakıyorlar. O gözlükleri ya Amerika'dan alıyorlar, ya Fransa' dan alıyorlar. Bir yerden alıyorlar ama. Hem tyapılarml ne kadar değiştiğini bilmiyoruz, hem de onlara başkala Yayın Raporu A FİLİSTİN SİtRİ. Yazko Yayınları. 140 lira l..^? A. Kadir, A. Timuçin, S. Salom'un çevirilerinden oluşan RliEtin ŞUri'nin önsözünde bu şiirin kaynaklan sıralamyor: «Filistin Araplannın bagün gelişen şüri, dünya şürlne en güzel örneklerini vermiş olan A. rap şiirinin kaynağmdan besle niyor. Bütün dünya kültürüne açık insanlann yarattığı bu ye ni şiir, büyük bir şiir geleneği ni bir kavga şitrine doğru geliştirraekte.» Filistin Şüri'nde 14 şair yaşamlan, şiirleri Ustune notlar ve Urünleriyla görünüyor. Filistin şiirinin en büyük ustası sayılan Mahmut Derviş'in Kim lik Kartı şürinden bir bölümü aktaralım: «Kütükte kayıthyım. / Arabım. / Bir Işim var, çahşıyorum. / Arkadaşlanm var, acı çeken, / sekiz de çocuğum. / Taştan çıkanyorum ek meklerini. / Üstlerini başlannı defterlerini / Taştan çıkanyorum. / DUenmiyonım kapı kapı, / Olmuyorum lki büklüm / Eşiğinde senin, / Kızlyor mnKurtuluş savası veren bir ülke nin şürini usta şair çevirmen lerden okuyabllirsiniz. Yaşar Gürbüz: Kitabım nasıl bir Anayasa sorusunu araştırıyor Q Gürbüz, kitabıyla bir yorum getirdiğini bu yorumun da rasyonel bir yorum olduğunu ileri sürüyor «Sayıu Yaşar Gürbüz, 'Anayasa; Görüşler Taslak' başlığı altmda yayıma hazırladığımz kitapta neyi amaçiadınız, kısaca özetler misiniz?» Kitap, Anayasa Taslağının Anayasa Komisyonunca Danışma Meclisi Başkanlığına verllmesi ertesinde çıktı. Yani toplumun çeşitli kesimlerinde, taslakla ilgili tarhşmalarm başladığı dönemde Ama Anayasa üzerine tartışmalar Taslak ile birlikte başlamamıştı. Komisyonun kurulması. çeşitli kurum, kuruluş, üniversite ve valiliklerden görüş istenmesi iie birlikte. «Nasıl bir Anayasa» sorusu geniş bir ilgi toplamıştı. Çeşitli görüş ve öneriler dile getirildi. Kitapta, öncelikle bu görüş ve önerileri bir araya getirmek amaçlanıyor. Ancak görüş ve öneriler bir araya getirllmek ile kalınmıyor, bunlar arasında agırlık tasıyanlarla özgürlükçü demokratik sisteme ters düşen görüşlere dikkat çekiliyor. «Kitabin son kısmmda yer verdiginiz Anayasa Taslağı ile yukarıda Isaret ettiğiniz göruşler arasında bir yakınlık var mı?> Okuyucu, bazı kuruluşlann ve valiliklerln görüşleriyle Anayasa Taslagı arasında yakm bir benzeyişin varlığını görecektir. Hak ve özgürlüklerin sınırlanmasında basın yayınla ilgili hükumler, Dernek kurma, toplant1 ve gösteri yürüyüşü yapma sendikal faaliyetler. toolu iş sözleşmesi. grev ve lok»vt haklan. kamulastırm.i ve devletleştirmo. mül klyet v» miras haklan vb.. konuiarda... •Sayin Gürbüz, kitabin giriş bfîlümünde, Anayasada Atatürk ilkelerine yer verilmesi istemlerl konusunda bir tartışma başlattığmız gö ze çarpıyor. BUindiği gibi, PROF. DR, YAŞAR GÜRTaslakta da Atatürk ükele BÜZ Yeni taslagın ışığınrinden söz ediliyor. Bu konu da Anayasa tartışmalarmı dakl görüşünüzü özetler ml değerlendlriyor. Anayasanın çeşitli bölümleriyle ilgili olarak yapılan taerilerde Anayasada «Atatürk ilkeleri»ne yer verilmesi istenmektedir. Örneğin Yargıtay, önerisinde bu ilkelerin «Türlü yorumlara neden olmayacak biçimde kesin tanımlan yapümalıdır» demektedir. Bu çok önemli bir noktadır. Atatürk ilkelerinin belirlenmesl ve kesin tanımlar şeklinde Anayasada yer alması, onlara bağlayıcılık kazandıracakbr. Anayasada Atatürk ilkelerinin veya Atatürkçülüğün •saslannın belirlenmesl çoğulcu bir demokrasi ile nasıl bagdaşacaktır. Zira bu bellrleme devletin resmi ideolojisinin teebiö olacaktır. Kaldı ki. Atatürkçülüğün ideolojl olma konusu tartışmalıdır. Biz bu konuda yeni bir yorum getlliyoruz ve en rasyonel yorumun bu olacağı görüşündeyiz. «Kitapta 1961 Anayasasına da yer veriliyor. Herhalde dkoyucnya bir karşılaştırma yapma olanağı sağlanmak totenlyor. Bn karşılastırmadan cıkan sonuçlan slz nasıl deİ«rlendtriyorsunuz?> Evet, kitapta 1861 Anayasasınin yer alması bir karşılastırmanın yapılabilmesine olanak sağlamaktadır. Karşılaçtınnadan, ilk bakışta çıkan sonuçlar, Tasannın hak ve özgürlükler alanında, 1961 Anayasasına kıyasla yeni kuıtlamalar getlrmek ve parlamenter sistemi değiştirmek lstemesidlr. Yalnız bu son konuda kesin bir sonuca vanlamamış. seçilmek lstenen siyasal sistem belirlenememiştir. Bunun parlamenter sistem olmadığı ne kadar kesinse, Baskanlık ya da yan Başkanhk sistemi olmadığı da o kadar açıktır. Bu konuda açık bir tercihin ortaya konulması kesüı bir aorunluluktur, İ TATtLl EŞGAL KANO* NU. 1909: BELGELER , YORUMLAB, Haz,. A. Gündü» Ökçün A. Ü. Siyasal Bügiler Fakültesi Yaymı. A » kara. 1982. 164 s. Gündüz Ökçün'ün yakfflt iktisat tarihimiz alanında". ki yeni belgesel yaymı, IL; Meşrutiyet'in ilanmdan kı^ sa süre sonra çıkanlan Ta* tn.i Eşgal Cemiyeüeri Hak kuıda Kamınu Muvakkat riş Birak'.mıl (Grav) Der»;3İd.sri (Sendikaüar) Ozerine Geçici Yasal; 1909'da kabul edilip 1636'ya kadar yürürlükte kalan Ta'tiM İTşgal Kan.unu IGrev Ya1 sasıl; bu yasa üzerine Os^ manlı Meclisi Meb'usani'a da yer alan görüşmelerte tutanaklan ile bu kanun üreriae o tari'h'ısrde yapılan bazı yorumlann çeviw yeızımlarını kapsıyor. ökç'.m bu kitaota derlenen beifie ve yorıımîarın «TasH zJTnattKa Curnhuriyet'e ka dar olan dSnem içinde top luiTispl politika» üzerine yarjtıgı geniş kapeamh *• rsşiırmanın bir parçasınl oluşturdugunu belirtiyor. 1970 1980 EKONOMÖC MAXALELER BÎBLtYOGi RAFYASI, Maliye Bakanlı^ ğı TetMk Kurulu Yaymı. Ankara, 1981. 286 s. Maliye Bakanlığı Tetküc Kurulu Kütüphane Müdür lüğü tarafından hazırla^ nan bibliyografya. 1970 1980 yılları arasmda, Mall ye Bakanlığı kütüphanesine ulaşan süreli yayınlar! da basılan makaleleri topîuyor. Kamu maliyesî, eko nomi, üretim ve fiyatiar, gelir ve servet, hukuk, dış ticaret gibi başlıklara ayrılan makalelerin sayısı 3000'in üzerinde. Erich Fromm, PSÎKANA LtZ VE ZEN BUDİ23VI. Çev.. İlhan Güngören, 3. Basım, İstanbul, Kasım 1881, 124 s. 5 Ağustos 1982 tarihlİ sayfamızm büyük bölümünü Tromm Çevirileri'no rından aldıgımız gözlüklerie bakıyoruz; o zaman çitt yaayırmıştık. Fromm'un Türk nılma oluyor... [Bir de] üçüncü s,bir yanılma alanı var... çe'ye kazandınlan yapıtla Biz gören oîarak. baban olarak değişiyoruz ve bunun lar n arasmda Zen Buddhism kında değiîiz» (B. 3334). and Psychoanalysis (1960)| Jktisat Dergtei'nîn bu son sayısmdakl ilginç yazılar adlı kitabı belirtilmediı dsn bir dîğeri de Zafer Toprak'a ait. «ünutulan Kongre: Zen Budizm: D. T. Suzuki'i 1948 Türkiye îktisat Kongresi> başlıklı kısa yazıda Top den Seçme Yazılar adlı çe! rak, Türkiye tktlsaî, Kongresi adıru taşıyan kongrelerln virisi ile Türk Dil Kuru1 ilbinin, 1923 îzroS Kongresi değil) 1948 Kasımı'nda îs mu'nun 1980 Çeviri Ödülü* tanbul'da toplanan cancak iktidar çevrelerlnîn onaymnü alan ve Zen Budizm ko dan yoksun oluşu nedeniyle» unutulup giden kongre oldu nusunda çeşitli çalışmaları ğuna deginiyor. Toprak'a göre, îstanbul İş çevrelerinin bulunan Ilhan Güngören, girişto?y;e gerçekleşen bu kongre, 1930'laröa başlatılan Psikanaliz ve Zen Budizm devietçiliS dönemini kapatıp, 1950lerin liberal yönetimt in 3. baskısına Fromm'un ,^jölümünden birkaç ay önca ne ortsm hazırlamışto. G. Khoury ile yaptığı ve yayınlanan BİLİM VE SANAT, Ağustos 1982, Sayı 20. Le Monde'da eklemiş. ökonuşmayı da te yandan. Fromm'un en !93î'Sn başmdan bu yana yayınlanmakta olan BÎ1İM çok okunan eserlerinden VE SANAT, toplum ve kültür hayatımızın ceşitli yönleriy biri olduğuna değindiğile ügili katkılara yer veriyor. Derginin son sayısmda bu miz Escape From Freedom lunan yazılardan bazıları «109. Dogum Yıldönümünde Meh da Ayda Yörükan tarafmmet A.kiften» bashkü bir yazı ve Cem Eroğul'un «Yeni A dan Hürriyetten Kaçış nayasayi Değerlendîrnîek îçin Ipuçlarr. Ömur Sezgin'in (Tur Yaymlan, ı. basım «60. Yılda Atatürltçüluk» ve İlhan Tekeli'nin «Turizm Ala 19T2 / 3. basım 1982, İstannında Seçenekler» adlı makaleleri. bul) adı altmda dilimiza kazandırılmış bulunuyorj • Nesim Benbanaste'nin bir derleme niteliği taşıyan kitabında çeşitli yönleriyle Atatürk sergileniyor. Atatürk için kimler ne dedi neler yazıldı. Ayrıca Prot. Avram Galante*nin eserlerindekı Atatürk çalışnıası da kitabin ilgi çekici bir yönü. ATATÜRK. Bir Dehanın Analizi. 100 lira. • UZUNATLAR DENİZİ ile SIRTIMIZDA KIZGIN GÜNEŞ. Ali Püsküllüoğlu. Tan Yaymlan. 100 lira. KİM KİME Behic AK PUsküllüoğlu, Türk şiirinin bü tun güzelliklerinj özümlemiş bunu yaün bir şiir diliyle da yansıtmıştır. Lirizm ve duyarlık bir halk şüri katında ama bir modern şiir yapısında sunulur. PüsküUüoğlu'ndan bir örnek veriyoruz: «Gece benim ülkeradh* sanşın kadınları olan, / Ge nelevterl büyük, çirkin duman lan çıkan göğe, / En çok günaha benzer acı bir yeşil öyle.» • ŞİFALI OTLAR. Maurice Messegue. Milliyet Yayınları. 350 lira. yofcsa badmlann höleükten t?urtulacaâ İnsanlann tıptan çok umutlannı şifah otlara bagladığı bir dönam başlıyor. Doğanın her hr.stalığı iyileştirecek özü tasıdığı gerçeğini Maurice Messegaâ bir çok kitabında savundu. Savunduğu düşünceler de Fransa dışmdaki Ulkelerde de yanküar yaptı. Atalarunız bu otlan nasıl ve nerelerde kullanıyorlar, nasıl ekip biçiyorlar ve bunlardan nasıl yararlanabilirlz. Meraklıst için yararü ve işlevi olan bir kitap. Haftasonu tutalım
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle