Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 2 nayasa sorunlan Ozerine eğllirken üzerinde duracağırmz en önemli nok talardan biri, Anayasaların geriye doğru değiştirilip değiştirilemeyeceği, ya da yenlden düzenlenecek bir anayasanın eskisine oranla geriye çekilip çekile mlyeceğidlr. Ikinci önemli sorunsa anayasal geleneklerden ayrılıp büsbütün başka bir sisteme, köklü bir sistem deği8ikliğine gidilip gidilemiyeceğidir. Hemen söyleyelim ki anayasalar değişmez yasalar değildir. Demokrasilerin kökleşmiş olduğu toplumların anayasa larında bile zaman zaman değlşiklikler yapılmaktadır. Ne yazık kl bazı ülkelerdeki değişikliklerin geriye doğru gerçekleştiği görülmektedir. Ama bu bir Istlsnadır. Anayasa değişikliklerinde kural, ileriye doğru değişmedir. Çünkü dünya ilerlemektedir, toplum ilerlemektedir, kültür ve teknoloji ilerlemektedir. Değişen, gelişen ve ilerleyen bir dünya karşısında, anayasaların gerek hak ve özgürlükler, gerekse sistem açısından ge rllemesl öncelikle eşyanm doğasına aykındır. Sonra da geriye doğru yapılan ve yapılmak istenen her değişiklik top lumsal patlamalara, sarsıntılara neden olur. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER düe getirmiştir: cYaialann, »nayasalann açık hukttmlerinden ttnce hukukun bilinen ve btttttn uygar fllkelerde ka bul edilen prensiplerlne nygun olması çarttır.» Federal Almanya Anayasa Mahkemesi de bir kararında hukuk kuralları hiyerarşisini şöylece belirlemekbedir: a) Genel hukuk ilkeleri b) Anayasa c) Yasa. ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİNDE KURAL İLEKİYE DOĞRU Görülüyor ki Türk Anayasa Mahkemesi DEĞİŞMEDİR. ÇÜNKÜ DÜNYA, TOPLUM, KÜLTÜR VE TEKgibl Alman Anayasa Mahkemesi de hukuNOLOJİ İLERLEMEKTEDİR. kun temel ve genel ilkelerini Anayasanın üstünde tutmaktadır. Ayrıca Türk Anayasa Mahkemesi 11.12.1964 tarihli bir M. Iskender ÖZTURANLI başka kararında, «Yasakoyucunun Anayasa ilkeleriyle birllkte genel hukuk ilkeleriyle de bağlı olduğunu> belirtmiştir. Türk ulusu yüz yılı aşkın blr zaman daşması olanaksız çok genig yetkiler ve Şu hale göre yeni Anayasa yapılırken danberi çeşitli ânayasalar yapmıştır. Ko rilmiştir. Bu yetkiler, Anayasa Mahke göz önünde tutulması gereken en önemli layca gözlenebilir ki, daha sonra yapımesi üyelerlnin tümünü, Damştay üye nokta, objektif hukuk normlan ve objeklan ânayasalar hep öncekilerden ileridelerinin bir kısmını atama noktasına ka tif hukuk düşüncesi doğrultusunda bir dir. 1908 Anayasası 1876 Anayasasının, dar ulaşmıştır. düzenleme getirmek olmalıdır. Bu doğrul1924 Anayasası 1908'in, 1961 Anayasası tuda olmayan ânayasalar ileride değil, da 1924'ün ilerisindedir. Yalnız 1971 ve Ayrıca tasarı ile yargısal denetim 1973 yıllarında yapılan geniş çaptaki de kısıtlanmış, yargı bağımsızlığı zedelen geride olan anayasalardır. Hiç bir iktideğişiklerle 1961 Anayasasının gerisine miş, Anayasa Mahkemesinln ve Damşta darm geride bir anayasa yapmaya ise düşülmüştür. Bu değişiklik Anayasasıym yetki alanları daraltılmıştır. Bu a hakkı yoktur. Türk Anayasa Mahkemesi nın sisteminl bozmuş, 1961 Anayasasını rada yasalarma Anayasaya aykırılığı da 16.6.1970 tarihli bir kararında bu gerçeği ters yüz etmiştir. 1961 Anayasasında öz vası açacak kurumların sayısı azaltıl «İktidarlarm sınırh yetkiye sahip oldukgürlük kural, özgürlük kısıtlaması istisna mış, siyasal partilerin iptal davası aç larmı» vurguladıktan sonra şöyle belirtiken, değişiklikten sonra kısıtlama kural, ma yetklleri ile, Danıştay ve Üniversita miştir: «Siyasal iktidarlarm Türk topluözgürlük istisna olmuştur. Nedense o gibt kuruluşlann kendilerini ilgilendiren munu geriye götürücü anayasa değişiklikgunlerin siyasal iktidarlan anayasa de konularda iptal davası açma hakları el lerinl gerçekleştlrmeye yetkileri yoktur.> Yeni tasarıda düşünce özgürlüğünğişikliklerlnde kendilerini sınırsız yetlerinden alınmıştır. Hak ve özgürlüklerln kill sanmışlardır. Oysa hiç bir yetkl sıhiç biri «Sosyal bir sınıfın diğer sosyal sı den, basın özgürlüğünden, bilim ve sanat nırsız değildir. Nasıl Iklncil Kurucu Ik nıflar üzerinde egemenliğini sağlamak» özgürlüğünden söz edilmektedir. Edllmektidarlar, birincil Kurucu Iktidarlarca yaamacıyla kullamlamayacağı yargısı ge tedir ''ama bu özgürlükler gereksiz nepılan anayasanın felsefeslne bağlı kaltlrilerek, çağım çoktan yitirmiş olan denlerle smırlandırılmıştır. 1961 Anayasamak zorundaysalar, Birincil Kurucu îk Türk Ceza Yasası'nm 141 ve 142. mad sında bulunan, «Kanun, temel hak ve öztidarlar da bu konuda sınırsız yetklye delerine açık seçik bir kaynak kazandı gürlüklerin özüne dokunamaz» blçiminsahip değildirler. Onlar da öncelikle hu nlnaıştır. (Tasan M.13). Bu suretle dü dekl maddeye, tasarıda yer verilmemiştir. kukun temel ilkeleriyle, genel hukuk ku sünce ve söz özgürlüğüne bir «Çln duva Bazı konularda Danıştay'ın yürütmenin durdunılması yolunda karar veremeyecerallarıyla bağüdırlar. Toplumsal gerçekn» çekilmiştlr. ği yargısı bile getlrilmiştir. özgürlükten lerle sınırlıdırlar. Tasarıda «Yargı bağımsızlığı>ndan korkulmuş, insandan korkulmuş, gençlikKamuoyuna açıklanan 1982 Anayasöz edllmekte ise de, bağımsız yargıya gü ten korkulmuş, derneklerden ve sendikasa Tasansını yukanda değindiğimiz nok venilmedlği sezilmekte ve genel hukuk lardan korkulmuştur. özgürlüğün kötüye talardan ele alacak olursak, gerek hak ilkelerinden uzaklaşıldığı anlaşümakta kullanılması önleneceğine, özgürlüğün ve özgürlükler, gerekse sistem açısından dır. Oysa yasalar ve ânayasalar belirli kendisi önlenmek ve ortadan kaldırılmak 1971 ve 1973 değişikliklerinin de gerisitoplumların hak anlayışlannı yansıtırlar. istenmiştir. Ummak isteriz ki, 1961 Anane düşüldüğünü görürüz. Tasarı ile Ancak yasaların ve anayasaların da üstün yasasını «Tepkl Anayasası» olarak nitedüşünce özgürlüğü, basm özgürlüğü, der de, genel hukuk ilkeleri vardır. Evrensel leyenlerce hazırlanan bu tasarı, Danışma nek ve sendika özgürlüğü gereksiz nedensürecin oluşturduğu bu ilkelerln dışına Meclisinde yapılacak görüşme ve tartışlerle kısıtlanmış. «Cumhurbaşkanının göAnayasa yapımcılan blle çıkamazlar. malar sonucunda, Türk ulusuna yaraşır reviyle ilgili işlemlerinden sorumlu olÇünkü bu ilke ve kurallar anayasaların bir düzeye getirilebilsin ve gelecek kuşakmayacağı» (M. 114) belirtilmesine karda üstündedir. Türk Anayasa Mahkemesi, lar 1982 Anayasasını blr «Korku Anayaşın, kendisine parlamenter sistemle bağ 22.12.1964 tarihli bir karan ile bu gerçeği sası» olarak adlandırmasmlar. 19 AĞUSTOS 1982 Â Ânayasalar Geriye Götürülemez Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet MatbaacılıkveGazetecilik T.A.Ş. adına NADİR NADİ Cenel Yayın Müdürü MüesseseMüdürü Yazı işleri Müdürü • Yazı Işleri Müdür Yardımcısı Haber Merkezi Müdürü MizanpajYönetmeni TBMShCkBt • ANKARA : • İZMİR : • ADANA : SERVİS ŞEFUERİ • YALÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMET MERCAN * HASANCEMAL EMİNE UŞAKLIGİL OKAYGÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER ALİACAR 1961 Türk Anayasası özgürlükçü ve çoğulcu bir demokraslyi amaçlamıştır. Temel hak ve özgürlükler doğrultusunda ilginç düzenlemeler getirmiştir. Ne var ki bu amaç gerçekleşememiştir. Hiç kuşkusuz bunun nedeni Anayasa değil dlr. Çünkü 1961 Anayasasmın hiç bir ye rinde kargaşaya, şiddet ve teröre yer verilmemiştlr. Aksine şiddet ve terörü önleyecek yargılara yer verilmiştir. Ama özellikle 197580 arası kargaşa ve terör ülkeyi kasıp kavurmuştur. Bunun sorum lusu Anayasa değil, onu gereği gibi uy gulamayan siyasal lktidarlardır. 1961 Anayasasının amaçladığı düze nin kurulamaması karşısında bazı çevreler tüm kusuru Anayasaya yüklemeye kalkışmışlar, geniş bir özgürlük düzenle mesinin zararlarmdan söz etmişlerdir. Bu yargı doğru değildir. özgürlükten kork mak yanlış bir davranıştır. Korkulacak şey özgürlük değil, özgürlüğün kötüye kullanılması olmalıdır. Önlenmesi gere ken tehlike hak ve özgürlükler değil, kö tülüklerdlr. Istanbul Haberleri: Selahattin G Ü L E R Dış Haberfer : Ergun BALCI Ekonomi: Osman U L A G A Y Y u r t Haberleri: Barbaros GENÇAK Kültür: Aydın EMEÇ Magazin : Yalçın PEKSEN Spor: M e h m e t TEZKAN Araştırma: ŞahinALPAY Düzeltme. Konur ERTOR «ÜROLAR KonurSokak No. 24/4 Yenişehlr ANKARA Tel:17 58 2517 5866ldare:183335 Halit Ziya Bulvan No: 6 5 / 3 İZMİR Tel: 25 4709131230 Atatürk Caddesi, T. H. K l?hanı Kat 2/13 ADANA Tel: 14 55019 731 BasanveYayan: CUMHURİYET Matbaacılık ve <3azetecilikT.A.Ş. Halkevi Sok. No: 3941, Cağaloğlu İSTANBUL P.K.: 246 Istanbul, Tel: 20 97 03 (5nat) TAKVfM 19 Ağustos 1982 İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI 4.17 6.11 13.17 17.06 20.03 21.44 Özgün Sanat VapımYönetim/ Muetafa Oğuı sunoı CVST OKTAY AKBAL anayasa için Kevork'lar Artin'ler... # Bilimsîz «Bilim Danışmanlığı» olur mu? Anayasa tasansında «tktisadi Sosyal Konsey» yer aldığı halde, T.C. Devletfnin «Iktisadl ve Sosyal Araştırmalar Kurumu* fTİSAK) yine ortada yok. TÜBtTAK yasasımn gerekçesinde öngörulen TÎSAK benzeri kurumlann yasa taslakları inceleme komisyonlannda tükenirken, yaşanan bunalımlarm »osyal billm(cfllerden kaynaklandığı inancı yaygınlaştırıldı. Araştırma yapamadığı İçin gelişemeyen kimi bilimler. araştırmadan yokeun bırakılarak büsbütün kısırlastınldı. Üretilemeyenln yerlni yabancı kökenli hazır reçeteler aldı. Devlet yöneticilerinin yetenekli danışmanlara kavuşturulması ne ölçüde çağdaş blr düşünce ise, araştrrmasız bilim ve billmsiz danışmanlık yapılamayacağı, çağdaş uygarlığın o derece evrensel bir ilkesidir. Bugünün Cumhuriyet'inde yalnız yöneticilerin değil, yönetilenlerin de bilime, bilimsel bulguları güvenle yorumlayacak kurum ve uzmanlara ihtiyaa var. Atatürk'ün bilim politikasmda. DCT CSosyal bilim) ile Fen Fakültelerl eşit ağırhk ve öncelik taşıyordu. Yirmi yüdır kurulamayan TİSAK'm Anayasa guvencesine kavuşturulması çağdaş uygarhgın gereğidir. Bozkurt GÜVENÇ ANKARA sözlerinizi ammsamaya davet ediyorum. Eğer bunu yapacak gücü kendinizde göremiyorsanız bize anlattığınız şeyleri, kitabımza yazdığımz şeyleri lütfen inkar ediniz. Derin saygılanmla. Faruh GÜÇLÜ ANKARA OÜI^OEIM SUGÜIME . . . eğitim Anayasa ve lrden çevreml aldılar. Ellerlnde kamçL Adın ne? diyorlardı. Söyledlm. Bir çıkmaz sokaktaydık. Simit fırınmdan yeni uzaklaşmıştım, karşıma çıkıverdiler. Biri ltti, yere düşüyordum. öbürü »Jkürdü. Kötü kötü bakıyoriardı. Bllerine bir Türk çocuğu geçmlş. Ne yapacaklar acaba? Karşı koymak da anlamsızdı, sekiz ondular. Benl kurtaracak kimse de yoktu ki! Tam o anda Kevork beliriverdl. Koşa kosa yanıma geldi, önüme geçti. Kamçüan eliyle ltti. <O benim arkadaşun, bizim sınıftan» dedi. Kamçılı çocuklar çetesd geri çeklliverdl birden. Madem ki bir Ermeni çocuğu benim arkadaşımdı, bana bir şey yapmayacaklardı. Çekip gittiler. Kevork'la okula döndük. Kimdi o kamçüı çocuklar. Rum muydu, Ermenl ml, yoksa başka blr soydan mı, lçlerinde Türkler de var mıydı? O, 1930'lann Kumkapı'sı... llkokulun ikincl sınıfında küçük bir Türk çocuğu ve onun Ermeni soyundan sınıf arkadaşı Kevork... Bu olayı hiç bir zaman unutmadım. Kevork yardıma gelmeseydi iyi bir dayak yiyecektlm, kesindl bu. Kıvırcık saçlı bir çocuktu Kevork, ufak teTekti. llkokulun dördüncü sınıfındayken okuldan ayrıldı. Ne oldu sonra? Başka Ermeni çocuklar da vardı Assomption KoleJİ'nde. Ekmekçiyan, Nazar, Istepan, Jozef... Rumlar da vardı Splro, Hıristo... Hiç bir düşmanca duygu yoktu aramızda, Hepsi Türkiye yurttaşıydı, hepsi Türk'tü. Atatürk'ün kurduğu devletin yasalarma göre «Türk'üm diyen, kendini Türk sayan herkes Türk'tü» Büyük kurtarıcı «Ne mutlu Türküm diyene» dememiş miydi? Ne mutlu Türk doğana, Türk olana; değil, Türküm diyene Bu son Avrupa gezimde sık sık Ermenilerle karşılaştım. Yolda, trende. dükkânda, mağazada, uçakta, lokantada... Bir çoğuyla konuştuk da... Hemen hepsi olup biten çirkin olaylardan, kanlı işlerden hoşnutsuzdu. Kimse istemiyordu Türk Ermeni düşmanlığınm hortlatılmasını, surgit yagatılmasını, yeni yeni kinlerin tohumlarınm saçılmasmı... Ne yazık ki Fransız, tngiliz radyolarında, gazetelerinde Ermeni çetelerinin tedhiş olayları yeterince kınanmıyordu. Evet, Ermeni tedhişçilerin Ankara Havaalanmda giriştikleri kıyım eylemi çirkındl, korkunçtu, ama Türkler de 1915'de bir milyon Ermeni'yi ortadan kaldırmışlardı. Bir leitmotif glbi boyuna bu sözler yineleniyordu. «Le Nouvel Observateur» de Ermenilerin tedhişten hoşlanmayan bölümünün bile Türkleri sevmediği yazılıyordu. Neyse ki Avrupa tedhiş olaylan karşısında gerçekleri anlamaya başlayacaktı. tstanbul'da Takslm alanmda kendini yakan Artin Penik'in simgesel davranışı da Ermeni Türk düşmanlığını boyuna körükleyen, bunda kendilerl için özel çıkarlar bulan çevrelere güzel bir ders oldu. «Yeter artık» diyerek Ermeni şiddet eylemcllerini protesto eden Artin, Ermeniler içinde büyük bölümünün şiddete, düşmanlığa karşı olduklarını göstermiştir. Çocukluk arkadaşlarım Kevork'lar, Hamparsun'lar, Ekmekçiyan'lar, Zare'ler'i anımsadım bu olayı duyar duymaz. Batı'daki bir takım radyo yorumcularının, gazete yazarlarının durmadan Türk Ermeni düşmanlığmı kışkırtması karşısında bizler Ermeni yurttaşlarımızın ulusal birliğe ve bilince bağlılıklarını görerek sevinç duyuyoruz. Her ulusun geçmişinde yanlış, tatsız, çirkin lşler, olaylar vardır. Hele savaş günlerinde dış düşmanların etkislyle başkaldırmalar, karşı koymalar daha çok görülür. Savaşan bir ülke, bu tur davranışlara karşı en sert onlemleri almak zorundadır. Aradan çok uzun yıllar geçti, bu karşılıklı olaylan boyuna anımsatmak, öç alma duygularım genç kuşaklara benimsetmek dünyamızda huzur ve barışın kurulmasını istemeyen çevrelerin işidir elbet Bunu Türkiye'deki Ermeni yurttaşlarımız bizim kadar bilmektedtrler. DUnyamızı saran bu körükorüne öldürme çılgınlığını çağın bir hastalığı saymak gerekir. Bunalımlı dünyamız bu Ifirenç salgını da atlatacaktır. tnsan akh, bllgisl uygarlığın bu aşamasında kör bagnazlıkları yenmesini bilecektir. B 0 Tasarıda orman ve orman köylüsü Toplum yaran ve ülke geleceği Vİcısmdan agagıdaki ilkelerin Anayasamızda yeralması, bizce hayati önem tasunaktadır. 1 Ormanlann en kısa zamanda sınırlanması ve tapuya |escill, 2 Bütün ülke topraklannîn kabiliyet sınıflannm belirlenmesi, 3 Orman suçlan için genel af çıkanlamaması, 4 Ormanlann tahrip edilmeslne yolaçan hiçbir siyasi propaganda yapılamaması, 5 Ormanda otlatma yapılamaması, 8 Keçilerin elden çıkanlması ve yerine daha verlmll hayvan türleri ve ırklannın ikamesi, 7 Bu işlerin özel bir kanunla düzenlenmesi. Anayasamıza dahil edilecek bu hükümler başlı başına, ulkemize ve ormanlarına yapılabilecek hizmetlerin en büyüğü olacaktır. Danışma Meclisinde biçimlenerek ve MGK'nde son şeklini alarak halk oylaması ile kabul edilecek olan yeni Anayasamızm ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını ve sürekli yaşamında mutluluklar getirmesini dileriz. Prof. Dr. Besalet PAMAY BEYAZIT İSTANBUL Anayasa Tasansı, eğitiml «Oğrsnün Hakkı ve ödevi» başlığıyla değil, Egittaı hakkı ve ödevlerl biçtminde de çağdaş anlamıyla ele almalıdır. «Özel eğitim alanı»yla ve eğitlmin kulturel lşleviyle ilglU boşluklar giderilmeli, teknik ayrıntı biçimlndeki ifadelerse metinden çıkanlmalıdır. Bilindiği gibl Atatürk, fırsat ve olanak eşltUğl İçinde, ulusun tüm bireylerinl kapsayan ve «Ulusaı deha»yı yücelten bütüncul bir eğittaj sistemine bel bağlanmıştı. «Gerçek zaferi iıfan ordularuun fcnzftn'>"vgına» lnanmıştı. Böyleca tnsaa onuruna yaraşır bir duzen İçinde çağdaş uygarlığa erişmi? ve onun serefli bir Uyesi olan Türkiye gerçekleşecekti. 1982 Anayasa Tasansı, her yönden olgunlaştınlırken, eğitimle ilgili bÖlUmleri de AtaturkçU içerikte, çağdaş bilim ve düşünce gelişmeleriyle koşut biçimde olgunlaşmalıdır. Mehmet Adem SOLAK EğiUmci ANKARA U M =<TT = f . Bıl^ler Şan Sıneması gıselerınde, aaatia'den itıbapen Oumelıhısarı'nda satılmaktadır Tel. 4O 6 7 9 2 Kısa... Kısa. • «Referandum üzerine de şunu belirteyim; referandumun değerl yapıldığı koşullara bağlıdır. Eğer propaganda ve düşüncelerl açıkla ma özgürlüğü yoksa referandumun demokratik olacagını söylemek doğru olur mu? Falz Ceblroglu AntakyaHATAY • «Anayasa ne kadar karanhk olursa, bunun geleceğlndekl demok rasinin n e kadar aydmhk olacağını merak ediyorum.» C. Erkan, Esnaf Gültepe İZMİR • «Yurdumuzun sayıma geçmiş ne kadar insanı varsak, Türk'üz ve Türk ulusunu oluştururuz. Körün topalın, sağınn, sağlamin ve serserinin Türk olarak devleti de Türk devletidir. Serserl sözcüğünün Anayasaya girmesl yersiz değil midir? Çünkü, bu insanlarm içinden yann yurt savunmasma gönül lü katılacaklar olabilir.» Hlmmet Ince, emekll öğretmen Gfirçeşme IZMİR • «Sayın temsilciler, Danışma Mec lisi üyeleri, biz dışardaki emekcllere çalıştığimız filkelerde konsolosluk kanah tle oy kullanma hak kı tanıyın. Biz de vatandaşız. Oyle vatandaş ki, gönderdiğimlz mll yarlarca dolara karşıhk tek kurug vergi iadesl almayan vatendaşız..» Harun Seyran "VValldorf • F. Almanya • «Tasan bu haliyle bana sınırh sorumlu bir kooperatif kuruluşunu anımsatmaktadır. Uygulamaya konulduğu zaman^tıpkı 195060 döneminde toplum üzerinde lktidarca yapılan baskflar sürecektir. Toplumun bünyesıne uygun bir Anaya sa oluşması dileğiyle..» Mustafa Uyar. Çiftçi ANTALYA • «1961 Anayasasını, toplumu altüst eden ekonomik ve diğer toplumsal etkenleri tümüyle gözardı ederek suçlamak büyük yanılgı. Tasarmm gerçek demokratik anlamda değişmesini umutla bekliyo ruz.» Birol Nural, öğrenci Adapazan • «Bu taslagın DM ve MGK'nce bu şekilde bir öcü Anayasası olmaktan çıkanlacağını ummak istiyorum. Dilegim. uzun müddet yurür Iükte kalabilecek ve Türk ulusuna yaraşır sıhhatli bir Anayasa Taslağı kılıgına girmesidir.» Abdulvahap Sakln « Işçl # Hocam Kemal Dal'a Saygı Değer Hocam, derslerinizl hiç kaçırmadan Izlemişimdir. Atatürk ilkelerini, demokrasiyi, laikliği özenle savunan konuşmalannız olmuştur. Akademinin 20,000 öferencisinin en çok kaldığı ders sizin dersinizdir, ama benim öyle bir sorunum olmamıştır. Değerli Hocam, Akademi tarafmdan bastınlan Türk Anayasa Hukuku ismini taşıyan kitabıuızda ve derslerinizde 1981 Anayasasını eleştirirken «Bir kısım üyeler halk tarafmdan seçilmediğl için 1961 Anayasası eleştiriye ugramış ve meşruyetinl yitirmişiâr.» gibisinden sözlerinize tanık olmuşuzdur. Acaba Hocam, komisyonunuzca yapılmaya çahşılan Anayasa ne denll meşrudur? Eski bir öğrenciniz olarak ve engin hoşgörünüze sığmarak sizden yanıt bekliyorum. «Türkiye lâiktir. Üniversiteler özerk olmalıdır, haklara ve özgürlüklere smırlamalar konmalıdır ama bu sımr kaçınhrsa o zaman patlamalar görülür» diyen siz değerli Hocam acaba niçin «Aldıkaçtı tasansını» hazırlarken eski söylediklerinizi şöyle bir anımsamadınız? De mokrasiyi içtenlikle savunan sözlerinize, basmın özgör olması gerektiğini içeren sözlerinize bu kulaklar tanık olmuştur. Acaba Hocam, kitabınıza yazdığmız ve derslerinizde söylediğiniz şeylerle komisyon üyesi olarak sizin de imzanızın bulunduğu yeni taslak arasmda bir çelişki yok mudur? Değerli Hocam, yine engin hoşgörünüze sığınan eski bir öğrenciniz olarak sizi, kitabımzdaki sözlerinize sadık kalmaya, derslerde söylediğinizi bir anhk komisyon üyeliği için unutmamaya. «Halkm onammı almamış bir Anayasa halkm goruş ve düşüncelerine ters düşen Ânayasalar kısa bir süre sonra yenilenmeye mahkumdur» gibisinden 9 Daha demokratik bir Anayasa Tasan, çağdaş uygarlık anlayışma taban tabana ters düşmektedir. îşçi sırufmın bilgi birikimlerlni ve çağdaş dünya görüşlerini dikkate almamaktadır. Tasanyı okuduğumuz zaman gözardı edilmeye çalışılan bir çok özellikler taşımaktadır. Işçi smıfının görüşlerinin V9 eleştirilerinin dikkatle gözden geçirilerek sonucu daha çağdaş daha demokratik özgürlükçü, toplumsal dengeyi ve işçi sınıfmı kollavıa topluma yaraşır bir Anayasa'nın halka sunulması dileğiyle. M.S. oğlu tşçi Gungören İSTANBUL Abdi Ipekçi Barışve' Dostluk Ödülü Türk ve Yunan Millî Komiteleri'nin ortak çabalarıylagerçekleştirilen "Abdi Ipekçi Barışve Dostluk Ödülü"nün ikincisi için ön hazırlıklar tamamlanmıştır. Yarışmanın amacı: Türk ve Yunan halklarının birbirlerine karşılıklı anlayış çerçevesi içinde, barışve dostluk ilkeleri doğrultusunda yaklaşmalarını sağlamaktır. Yarışmaya bu amaca uygun yapıtlar katılabilir. I Röportaj, haber, makale, inceleme. I Edebî türler: Şiir, öykü bu yıl vedeneme. üç dalda ı Plastiksanatlar: Resim, düzenlenmiştir heykel,seramik,grafik (afiş). llk iki dalın seçiciler kurulu şu isimlerden oluşmaktadır: Konur Ertop, Yaşar Kemal, Emre Kongar, Zeynep Oral, MümtazSoysal. Cemal Süreya, Haldun Taner. Plastiksanatlardalının seçiciler kurulu ise şöyledir: Sadi Dıren.Ferit Edgu, Mengu Ertel, Hüseyin Gezer, Mazhar Şevket Ipşıroğiu, Onat Kutlar, Kaya Ozsezgin. Hertürde istenilen malzeme, yontem ys teknik kullanılabilir. En büyük yargıç; tarih Bu Anayasaya lâyık görülmekten ötürü, bir yurttaş olarak utanç duyuyonım. Saym Aldıkaçtı, bir de «1981 Anayasasının 1924 Anayasasının önünde oldugunu, 1982 Anayasasının ise 1961 Anayasasının önünde olacağını» söyluyor. Lütfen Sayın Aldıkaçtı, «önünde olmak» yanl ilerilik, «özgürlüklerin sınırlannm genişlemesi, ekonomlnin geniş halk yığmlan yararma gelişmesi, bilim. sanat ve kültürdeki gelişmeler, kısasi; toplumsal kalkınmamn, gönencin artması» anlamında kullanılır, tüm bunlann karşuı olarak değil! Hazırladığınız tasan, ne yazık ki, 1961 Anayasasının yalmzca hazırlanış tarihi bakımmdan önündedir. En büyük yargıç olan «tarth» önünde ise sizin yerlnizde olmak istemezdim doğrusu. Rüftu ERATA, Karikatarcu ANKARA Yarışma Yapıtlar, Milliyet Gazetesi istanbul Bürosu'na "Abdi Ipekçi Barış ve Dostluk Odulü" Yarışması Sekreterliğı'ne yollanmalıdır. Daha geniş bılgi alrnak ısteyenler Milliyet Gazetesi Yarışma Sekreterliği'ne başvurabilirler. Son katılma tarihi 15 Eylül 1982'dir