19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 TEMMUZ 1982 •••• Cumhuriyet 11 (Baştaratı 1. s>aytaöa) tanhğı 2 Numarah Askeri Mah kemesi'nde dün yapılan durusHia saat 14'de başladı. Duruşmaya çok sayıda yerli ve yabancı gazetecı ile bırllkte ızleyıci geldi. Dlnleyicılerın bır bölümünün ise salonda yer bu lamayıp ayakta duruşmayı ızledikien gözlendi. Duruşmada Savcı Nasuhı Kurtoğlu ıle Yargıç Necati Tekin adına yazılan ve Istanbul Goztepe Postahanesi'nden pos taya verilen 19 haziran 1982 tarihli mektup okundu. Mahkemeye manevi baskı yapmak amacına yönelik olduğu, ancak mektubu yazanın kimliği olmadığından jşleme değer görUlmediği tutanağa işlendl. Daha sonra Ecevit'in avukatlarından esas hakkında savunmalan soruldu. Sanık avukatlarmdan Hasan Bıyıklı, s o ruşturmanın genişletilmesini içeren 4 sayfalık dilokçeyi mahkemeye sundu. Mahkeme dosya kapsamı itibariyle esasa etkili görülmedigini bu nedenle soruşturmanın genişletUmesl yolundaki isteml reddetti. Daha sonra avukatlardan Şahin Mengü 24 sayfalık savunma metnini okudu. MengU savunmada, 52 sayılı karara aykırılık bulunmadığını ve Ecevit'in beraaüne karar verilmesini lstedi. Duruşma yargıcı daha sonra Bülent Ecevit'e esas hak kuıdaki savunmasını sordu. ECEVİT'İN SAVUNMASI Ecevit (2) numarah Askeri Mahkemede yaptığı savunma sında «MGK'nin 52 numarah kararının seçllmiş olmayı suç gibi yorumladığını» bellrtti. Ecevit savunmasında, özetle şun ları söyledi: Türkiye'nin içine sürüklen diği durumdan stzlerfn sectiği niz kimseler ve sizlerin aranız dan, partilere girerek, polltikay la aktif olarak ilgilenenler sorumludur, demeye getirmektedlr. Bu madde, seçilmis olmayı suç gibi, seçilmemlş olmayı da erdem gibi göstermektedir. O kadar kl, parlamentoya seçlm le gelenleri cezalandırırken, se çimslz gelenleri ödüllendirmek tedlrBöyle blr yaklaşınun, halka güvensizlikten ve demokra siye inançsızlıktan kaynakiandığı izlenlmi ister istemez dogar. Halka güvensizlik ve demok rasiye inançsızlık temelj iizerl ne gerçek bir demokrasî yapı sı kurulabileceğlnden, gerek kendi kamuoyumuzun gerek de mokratik ülkeler kamuoyıı'nun tnışku dnyması da doğaldır. Onun için, önümüzdeki günlerde ve aylarda atılacağı açık lanan bazı adımlarm gerçek bir demokraslye yönelik olduğu id diasma inandıncılık kazandıra bilmek Isteniyorsa, bunun koşullanndan biri, 52 sayılı kara rt, en azmdan bu kararla siyaset adamlarmın anlatım özgirrlüğune gelirilen suıırlamaları bfran önce kaldırmaktır. Blr bakıma hâlâ yürürlükte olan Anayasamız, Partilen. «Demokratik siyasi hayatın vaz ECEVIT 2 AY 27 GÜN HAPSE MAHK UM OLDU geçilmez unsurlan» olarak tanımlarken, ve tüm yurttaşların «partilere girme ve çikma hakkı»na da «seçme ve seçilme hakkınna da «sahip» parti Ierl kapstmakla kalmayıp, par tili olmayı ve seçllmiş olmayı cezalandırmak, ve seçme bak kını kullanmış olanları suçiamak, 1lerde bfiyük sorunlar ya ratabilir. tleride yenl bir Anayasa yüriirlüğe glrdiği zaman yurttaşları, Anayaaa'ya uymak ta, gfin gellp o yüzden cezalan dırabüecekleıi kaygısıyla, duraksamaya yöneltebilir. Bu nedenlerle, 52 sayılı kararın biran önce kaldırılması veya değlştirllmesl, hiç değilse, yönetlmln ve yargı organ lannın bu karan uygularken, devlete ve rejimln geleceğine de zarar verici yaklaşımlardan kaçınmalan beklenlr. Oysa sn ana kadar görfilen uygulama, karar metninden da ha sakmcah ve daha kuşku uyandıncıdır. 52 sayılı karann 2'ncl madde si seçlhnlş tüm politikacılarm, tüm partill yurttasların başları üzerinde bir demoklesin kılıcı gibi asılı durmakla birlikte, bu karar kapsamına glren politiks cılardan bazısma, «Türkiye'nin geçmiş veya gelecek siyasi ve ya hukuki yapısıyla ilgili olarak» demeclerinde makalelerin de veya açık oturum ve sem pozyumlarda, görüşlerlnl serbestce açıklama olanağı flilen tamnraaktadır.» SANIKLAR1 YARGILAMAKTAN tBARET DEGİL ' Ecevit daha sonra «HukuK devletinde mahkemelerln görev lerinin sadece sanıklan yargılamaktan ibaret olmadığını» belirterek savunmasını şöyle siirdürdü: «Benlm de mahkemenizdeıı bekledlğim, uygulamada bana yöneltilen açık eşitsizliğe ve bak sızlığa karşı, mahkemenin, be ııim hukukumu yönetime karşı korumasıdır. Kaldı kl, bu hatırlatma yalnız benden gelmlyor, bazı htikü met üyelerinden de gellyor. Ge çen duruşmada avukatlarımın beUrttikleri gibi. Örneğin, siya sal davalar konusunda yönetlmin sözcüsü durumundaki bir dcvlet Bakanı, «Türkiye'de yasalar v a r . B u yasaları ihlal edenler için ne uygulama yapılı yorsa Ecevit için de o uygula ma yapılacaktır, ona farkh mu amele yapılamaz» demiştir. Benlm de mahkemeden beklediğim, yönetimce bana yapılmak istenllen farkh muamele nin önlenmesidir. Bana yapılan katı uygulama başka politikacılara da yaygm laştırılarak degll... çilnkü böyle davranılırsa rejimln geleceğinden büsbütün umut kesmek gerekir. Benlm istedlğim, 52 sa yıh karann, bana karsı yazılı metindekinden daha katı bir anlayışla uygulanmasırıa soji ye rilmesidlr. Hakkunda benüz sorusturma bile yokken meydanlardan mahkumiyetimin ilan ediMlğl bir dönemde ve bu dönemin belli koşulları altında, böyle btr Istek belirtmenin dile kolav ol duğunu biliyoruın. Ama yargıç lığın kolay olmadığını, vc güç Iüklerin göğüslendiği oranda yargıçlık mesleğinin yüceldiğini de biliyorum. 2'nci madde. polltikacılara, «siyasi veya hukuki yapı» ilc ilgili olarak, «kendi anlayışlan doğrultusunda» görüs açıklama yı yasaklıyor. Bu konuda görüş açıklamalarına göz yumulanlar da, genellikle, görfişleri. ana çizgileri bakımından, yöne tlmin anlayışı doğrultusunda o. lanlardır. Araya, yönetim için sakınca tasimayacak ölçttler Içinde, birkaç istisna da zaman zaman eklense btle, genel görüntü odur. Bu görüntü yenl Anayasa'nm «serbest tartışma ortamı» için de kamuoyuna sunulacağı iddt alaruıa gölge düsürmektedir. Çünku, yalnız yönetimin anlayı ;ı doğrultusunda görüş açıkla manııı serbest olduğu, bunun dışında görüs açıklamamnsa. en azmdan riskll olduğu bir or tam aslmda, serbest tartışma ortamı sayılmaz.» TÜBKtYE'DE VE DÜNYADA BENDEN BAŞKA POLtTİKACI Ecevit savunmasında Ulkesi nin geçmiş ve gelecek siyasi ve hukuki yapısı üzerinde görüs açıkladığı için yarRilanan, Tür kiye'de ve dünyada kendinden başka politikacı olmadığını söyleyerek şöyle dedi: «Zaten dünyada böyle bir suç kavramı yoktur. Böyle blr suç kavramı, Türkiye'nin bugünkü yönetiminin dünya hu kukuna or.ilnal blr katkı^ıdır. Türk adliyesl de hukuk dün vasi da slyaset alanı da bu ko nuda henüz karanlıktadır. Unun için, demokratik ülkelerdek) slyaset adamlarının. hu kukçularm veya eazetecilerin, benfm iklde bir nedeıı yarsılan dığımı. tutuklandiştınıı hapse a tıldiğımı anlayarnamaları mazur görülmeHdir. Adalct uyçıılamasıncla hcniiz tanımı yapı!mamış, anlaını açık lığa kavuşnıamış bir suç isnadı ile şimdi bir kez daha mahkunı edilmeyeceğimi umarım. Kaldı ki ben, dava konusu ya pılan demecinıle ve yazınıla. «siyasi veya hukuki» yapı konu suıuîa kendi görüş'erimi açık lamadıftını iddiasmılavım. Bu iddiada bulunurken ııla sum adına bir eziklik duygusu içinde olduğumu da bellrtmek zorundayun.» Demeç verdıği sırada kendi si ile görüşen gazetecilerin Tür kiye'nin geçmiş ve gelecek sı yasi veya hukuki yapısı üzenn de görüşlerini sorması halinde, o soruları da yanıtlamaktan kaçuıamayacagını soy leyerek «Çiinkü bundan kaçın manın Türklye'yl küçük düşüre çeğini düşünürdüm. Kendimi harjşe attırıp kahraman olma hevesiyle değft. fÛrkiye'nln sl yasal yaşamında bunca yıl îyi kötü görev üslenmis bir kimse olarak (ben bu konuda görüş açıklayamam) demeyi ulusumun dünyadakl saygmhğı açı sından içime sindlremeyeceğim için, o tür soruları da yanıtla mak 70runda kalırdım» dedi. ATATÜRK'ÜN ANLAYIŞI Der Spiegeı dergismde yayınlanan yazısmdaki görüşlerin de Atatürk'ün siyasst, devlet ve demokrasi anlayışı doğrultusunda yorumlan bulunduğunu hatırlatan Ecevit savunması nı şöyle sürdürdü: «Der Spiegel» adlı Alman der gisindeki yazımsa, benim değil, Atatürk'ün siyaset, devlet ve demokrasi anlayışı doğrultusunda yazıimış blr yazıdır. Bu yazıda, kendi açımdan, ancak bugünkü bazı uyguıamalardan kaynakianau kaygılarımı beiirtiyorum. Bunu «suç» sayan bir yasa veya karar hükmunün varlığını da bilıniyorum. , Aynı yazıda, doğnıluğu, ger çekligi herlıalde tartışılaınavacak olan bazı gelişmelerl objektif biçimde sıraıamaktayun. örneğin, Atatürk'ün içerde ve dışaıda çetin savaşlar sürerken bile, parlameuloyu, siyasal iktidar için en sağlam ve meşru dayanak saydığını oysa Atatürk'ün 100'ncü yııdönümü ne, O'nun savas içinde açtığı TBMM kapatılnuş olarak girdiğimizi söylüyorum. Atatürk'ün, savas içinde sert hücumlarına, eleştirllerine hatta engellemelere uğradığı par lamentoya her zaman saygı gösterdiginl, parlamento tiyelerinin o arada kendislni seçilme hakkından yoksuu bımak için öııerge veren üyelerin bile duygularını ve say gınhklarını zcdclememeye bttyiik özen gösterdlğini, fakat O' nun 100'üncü yıIdönUmünde, ge rek kapatılan Biiyük Millet Mcclîsine, gerek onun seçimle gelmlş üyelerine, resmen, aşagılayıcı sözler yöneltildlğini beiirtiyorum. «Atatürk'ün kendi reformlan nı ve düşüncelerini yaşatmak için kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi O'nun lüO'üncü doğum yıldönümünde kapauldıj; diyorunı «Vasiyetı çiğnondi» dlj orunı. Ecevit daha sonra; «eğer yö netimin bu yaptıkianm sıralamak suç sayılacaksa, bunları yapmış oımanın ne sayllacağını merak ediyorum» dıye sordu. Ecevit Avrupalı parlamenterler le 3 temmuz 1B82 tarıhinde ya pacağı görüşmenin yönetimce iptal edildiğini söyleyerek, şöy le dedi: «Nitckim eğer, 3 temmuz günii yapacağım görüşnıeji İptal etmem yönetimce tstenmeseydi, ben, konuk Avrapa'h parlamentcrlcre, ülkemiztn yaraıı açısından ozeiJkıe NU gunlerde mutloka soyienmes) g«rektlğine inandığım bazı düşüncclerlmi soyieyecektiın. 3a zı teikinlerde bulunacaktım. Eğer savunmada soylediklerimız üzorlnde düsünme gere ğini duymazsa, ınahkeme bugün (dün) benim hakkımdakı hükmünü açıktayacak, yurııı. ^ temmuz çarşamba günü de (bugün) eğer gündenıinde bir tieğisikiik olmazsa, Avrupa par lamentosu, Türkiye Raporu nu görüşecek. Çok kritik bir asamaya rast lıyan bu görüşmede, doğal olarak, Türklye'deki en son ?elişmeler değerlendirileceği gibi, son günlerdeki gazete haberlerl doğru İse, bu görtişme yi fırsat bllen bazı çevrelerin etkisiyle, Türkiye'nln rejlm so runuyla bağlantılı olarak, etnik konular, hatta Ermenl konusu «la ortaya atüacak. Belki aunacak kararlarda bu komUara da yer verihnesinl Isteycnler olacak. Kendisi yönetimin basmday ken bile, yönetimden önce ulu sunu ve devletini düşünmüş bir siyaset adamından, herlıalde başkaları yönetündeyken her şeyin Ustünde yönetimi düşün meslni hiç kimse isteyemez. Yönetim ve devir değişti diye veya Cumhuriyet Halk P a t tisi kapatüdı diye, ben bu anlayışınu değlştlrecek değiiim. Şimdi öyle bir dönemden ge çlyoruz ki, uluslararası alanda Türkiye'nln tanıtılması, çok uluslu derneklerin veya büyük sermayenln kurduğu vakıflar dan saklaıunaktadır. Şimdl öyle bir dönemden geçiyoruz ki, Türkiye'nin sorun ları, dünyaya, birtakım şirket lerin yabancı dergilerdeki ilân sayfalarmda bazı yabancı yazarlara yazdırdıklan yalan yan hş yazılarla anlatümaya çalışılmaktadır. Başbakanhgı sırasında birçok uluslararası sorunlarımızın çözümüne katkılarda bulunmuş blr kimscnin ise, yabancılarla görüsiüğü zaman Türkiye'ye zarar vereceğinden ürkülmektedir: «Kapalı kapüar arkasında Türkiye'yi dışarıya jurnaia edebUeceğinden kuşku duyulınaktadır. Birçok parlamenterin seyahat özgurlüğünde hiçbir sınırlama getirilmezken, fabrlkasında kamp kurup mllitan yetistirdiği bilinen bir karanhk iş adamı ve politikacı Türkiye içinde ve dışmda serbestçe dolaşırken, vatandaslarm, sanayi kuruiuslanıun ve bankalarm yüzlerce milyar lirasını top lamıs olduğu ve iflasın eşiğine geldiği bilinen bir banker serbestçe pasaport abp tüm ailesiyie birlikte yurt dışma çıkabiUrken, benim, Atatürk üzerine veya Türk kültürfi ya da uluslararası »orunlanmız fizerine konferans vermek için cağınldığnn ünlversltelere gltmemde bile sakınca görühnekte ve suur kapüanna yurt dışına çıkamayacağım bildirilmayı içime shıdiremediğim ıçin benim hapse atılmamia Tür kıye bir sey yitlrıneyebiilr, ama suskunluktan veya ancak yönetimin anlayışı doğrultusunda ses veren bir toplum durumuna gelmekten Türkiye çok şey yitlrir.» ÜÇ AY 87 GÜN YATACAK Ecevit'in savunmasından ne men sonra karan açıklayan duruşma hakimi Necati Tekin, karan şöyle açıkladj: • «15 şubat 1982 tarihlnde Hol landa TV'sinde yayına konan demeç ile Almanja'ıla çıkan Der Spiegel dergislnin 22 mart 1982 tarihli sayısmda yayınlaııaıı yazisında Türkiye'nln geç ıniş ve gelecek siyasi ve kukukî yapısı hususunda görüşlcrini bclirtmek suretiyle 52 sa .vıiı MGK karanna aykırı davrandığı ve böylcce suç islemek kararını Iki kez ihlal ettiği anlaşıldığmdan eyleınine uyan 1403 sayılı yasanın 16/1 maddesi gereğince üç ay müddetle hapsinc, tevessül nedeniyle cezası TCK'nın K . maddesi U gereğince 1/6 oranında artırılarak üç ay 15 gün lıapsine. Suç konusu derîiniıı, kendi aieyhine sonuç doğuracağuıı bi le bile. istcnen yazının kendlsinrie mevcut İngilizce örnegiyle, tarafmdan yayılan Türkçe çevirisSni vermek suretlyle, mabkemeyc büyük ölçüde yardımcı olması nedeniyle cezası TCK'nın 59. maddesi uyarınca 1/6 oranında indiriierek sanığın iki ay 27 gün hapsine karar verildi» . . Ecevit karar üzerine mahke mej'e «tesekkür ederim» dedi. 2 ay 27 gün hapse mahkum olan Bülent Ecevit, daha önce îngilis BBC TV'sine verdi ği bir demeç nedeniyle de (1) Nolu Sıkıyönetim Mahkemesin ce ?. ay hapse mahkum olmuş 2 ay sonra şarth sshverilmışti. Ecevit kpsinleşen cezasıyla bir i'Ir*e şarth saiıverildigi bu bir aylık cozasını da birlikte j'atacak. Eöylece Ecevit toplam 3 ay 27 gün hapis yatacak. Duruşma sonrası tutuklanmayan Ecevit'in cezası, uygulamaya göre Ankara Sıkıyöne tim Komutanhgınca bir haita içinde temyiz edilmezse en geç 14 temmuz 1982 çarşamba günü kesinleşecek. Daha sonra Anka ra Sıkıyönetim Savcılığı csza nin ınfa7i icin Anlara in*az savcıhğına yazı yazacak. Ankara lnfaz savcıhğı ise Bülent Ecevit'e teslim olmssı için çağn yapacak. Böylece Ecevit çağ rıyı aldıktan sonra 7 gün içmde teslim olacak. /*"kar« .:ık'vöne*ım I'fmu CÖZLS (Bastarafı 1. Sayfada) günlerde yeni bir taktıge başvurmuştur. Başvtırulan yeni taktik, Barış Derneği davası nedeniyle tutuklu bulunan Apaydın'ın Baro Başkanhğından düşürülmesi için yapılan zorlaınalardir. Orlıan Apaydın, Cumhuriyet gazetesinin avukatıdır. Avukatlık görevi gereğince Tercüman gazetesi sahibi ve yazarlan ile aramızdaki davalarda bizleri temsil etmektedir. Kendisine bu nedenle saldınldığını anlamak hiç de güç değildir. 52 sayılı bildiri ıle «Açılan kamu davalarında verilecek malıkumiyet ve beraat kararları kesinleşinceye kadar ilgilileri suçlayıcı veya savunucu herhangi bir yorum ve yaymda bulunmak» yasaklanmışken, Tercüman gazetesi, bu yasağı hiçe s=aymakta ve Apaydın'a Banş Derneği soruşturması nedeniyle sürekli saldırmaktadır: Şimdi başvurduklan yol şudur: Avukatlık Yasasının 154'ncü maddesi, «Haklannda meslekten çıkarma cezası verilen veya tutuklama müzekkeresi çıkarılan yahut rüşvet, sahtecilik. lıırsızlık. dolandıııcılık. inancı kötüye kullanma veya yalan tamklık cürümlerinden biri ile haklarında son soruşturmanın açılması karan verilen... avukatın iştcn yasaklanmaları zorunludur» yolunda bır hükum getirmektedir. Bu hukmun anlamı şudur: Bir avukat. avukathkla bagdaşmayan bir suç ışlerse. örneğin, sahtecilik, mrsızlık, dolandıncılık, inancı kölüye kuüanma, yalan tanıklık gibi suçlar nedeniyle hakkında kovuşturma açılmışsa, bu kovuşturma nedeniyle, tutuklansm ya da tutuklanmasın, işten yasaklanır. Bu yasak, 156'mcı maddeye gore, «Kovuşturma durdurulursa», kendiliğinden kalkar. Eger avukat bu suçlardan ötürü mahkum oimuşsa, o zaman kesinleşmiş mahkumiyet» söz konusu olduğundan avukatlık yapamaz. 154'üncu maddede aynca. Haklarında meslekten çıkarma cezası verilen» avukatlardan söz edilmektediı*. Bu ceza, Baro Disiplin Kuıulu'nca verilir. ^Hakkında böyle bır ceza verilen avukat, Avukathk Yasasından doğan hiçbir yetkiyi kullanamaz. • Kullanırsa. aynca cezalandırıhr. Yasa maddesi bır de «Haklarında tutuklama müzekkeresi çıkanlan» avukatın işten yasaklar nacağını öngörmektedir. Tercüman gazetesi. bu ifadeye dayanarak, Apaydın'ın işten yasaklanmasını. bu yolla da Baro Başkanhğından düşürülmesıni onermektedir. Hukukta bazı kavramları birbinne kanştırmamak gerekir. Karıştınlırsa, çok agır sonuçlar ile kaşılaşılır. Bu sonuçlar ise hukukun özünü zedeler. Yasa, «hakkmda tutuklama müzekkeresi çıkanlan> avukattan söz ettığine göre, tutuklama müzekkeresi» nin ne olduğunu, daha doğrusu, ne olmadığını bilmek zorundayız. «Müzekkere» bu mahkemenin alman bir karann uygulanmasını sağlamak amacıyla beüi bir makama yazdığı yazıdır. «Tutuklama müzekkeresi* tutuklama karan veren mahkemenin kolluk görevlilerine. sanığın yakalanarak getirtilmesi içm gönderdiği yazılı emrin adıdır. Hakkında • tutuklama müzekkeresi çıkanlan» kişi o anda serbesttir. Işte yasa maddesi ilk aşamada, o anda serbest olan avukatın yakalanıncaya kadar Avukatlık Yasasından doğan yetkileri kullanmamasını öngörmektedir. Söz gelişi, hakkmda Istanbul'da Ağır Ceza Mahkemesınce «tutuklama müzekkeresi çıkanlan» avukatın Ankara'da Yargıtay duruşmalarına katılması bu madde gereğince engellenir. Tutuiclahan bir avukatın. cezaevinden, . , savunduğu sanıklaf ve temsil ettiği kişilerle ilgilî dilekçeler yazmaktan engeHenmesi de bu maddeye ••" dayanılarak sağlanır. işten yasaklamanm ikinci a§aması da budur. Yasayı bunun ötesınde bir amaç için kuilantnak «geçici bir önlem» olan tutuklama karan ile bağdaşmaz. Çünkü tutuklama karan, hakkında suç işlediğıne ilışkin güçlü belirtiler bulunan kişiler için başvurulan «geçici» nitelikli bir önlemdir. Yasa koyucu bu görüşte olduğu için «işten yasaklanma karannın kaldırılması» ile ilgili 156'ıncı maddede aynca, «Tutukluluğun kalkmasına ilişkin» ayn bir düzenleme getirmemiştir. Çünkü tutuklama karannın «geçici bir önlem» olduğu bilinmektedir. 154'üncü maddede yazılı «Tutuklama müzekkeresi çıkanlan... avukat» tanımı, tutuklama karannın niieliğine aykın biçimde yorumlanamaz. Hele, bu maddeye dayanılarak, yapılmış Baro seçimlerinin hukuksal sonuçlarını ortadan kaldıncı bir yorum yapmanın hiç olanağı yoktur. Eger bu maddeler, haklannda tutuklama karan verilen ve tutuklanan bütün avukatlar için geçerli sayılacak ise. o zaman MHP davasının avukat sanıklan için de aynı «işten yasaklama karannın» hemen uygulanması gerekmez mi?.. Aynı «Hukuksal statü» içindeki sanıklara farklı hukuksal işlemler uygulamanm hukukta savunulur yanı olamaz. Adalet Bakanlığmm Istanbul Barosuna yazı yazarak Apaydın'ın «İşten yasaklanması» karan verilmesini istediğini, Tercüman gazetesinden öğreniyoruz. öyle sanıyoruz ki, aynı Bakanlık, MHP'nin «Haklarında tutuklama müzekkeresi çıkanlan...» ve meslekleri avukatlık olan sanıklar için de benzer yazılar yazmıştır. Adalet Bakanhğma Yargıtay Başkanhğından gelmiş Sayin Cevdet Menteş'in bu konuda bir hukukçu olarak duyarlık göstereceğini ummak istiyoruz. Apaydın için alınması istenen «işten yasaklama,. karan» siyasal nitelikli suçlardan yargılanan ve mesleği avukatlık olan öteki sanıklara da uygulanıyor mu, uygulanmıyor mu? Uygulanıyorsa. hemen belirtelim bu uygulama yanlıştır ve doğrudan doğruya savunma, hakkını kısıtlama sonucunu doğurmaktadır. Çünkü, bu mantıkla, tutuklanan avukatın tutuklamaya neden olan kovuşlurma sürdükçe serbest bırakılsa bile, avukatlık yapma olanağı tanınmaz... Uygulanmıyorsa, bu farkh uygulamanın inandmcı hukuksal nedenleri nedir? Savunma hakkı... Savunma hakkı gerçekten «kutsal» bir haktır. Bunu, ancak bu haktan yoksun olanlar anlar... tanhfı cezayı temyiz ederse, sa vunma avukatlarmın da temyiz hakkı doğacak. Kastelli operasyonu rarı l. Sayfada) ntıçlar yaratsbilir. Banker Ka.'telli ve bağlt kuruluşları taratınclan paearla' nan 86 milyar lirahk mevduat ssrtıtikasının yaklaşık 37 mıivar lirasını sertifika aslı. 29 rmlyar lirasınm ise (aız kuponlanndan oluştuSu beiirlendi Vade sonunda gerçekles«> cek bu faız tutarınm yüzde 2S'I bilindiğî gibt stopa.) yoluyla vergi olarak kesilmek dunımunda, devlfil bu vprşn «laoa gını ertelerken, 7.25 mtlyar lırahk bir vereı geürinden vnrgermtş oluvor. öte yandan, bankalarca sertifıkalara vadesi dolduktan son rası için uzatılan bir kstlık sürede ödenecek ayiık jrüzde 2,1 orünındaki faiz*n vergisi de altı ay için 2.5 milyar iirayı buluvor. Ertelencn bu vergl, nor mal banka tairlerine göre alfı av için 5 milvar İirayı buluyor S7 milvft' l'ralık «ertttik» ««ı lı ıcın, bankalar Merkez Bankasına 17.1 milyar lira tutarında munzarn karşıhk yatırmıs yH f*ı borçlanmış bulunuvorlar Munzam karsıhk oranmın ylizcte 30'dan, yüzde 20>e düsürülmesi haltnde, yatınlması gereken munzam karşıhk tutan 11.4 milyar liraya iniyor. Aradaki 5.7 milyar llralık farktsn, Nına Merkez Bankası tarafından ödenecek aylık.853 milyon llralık faizin altı ayhk tutan olan 513 milyon llra dUsüldUğunde, net olarak 5,2 milyar llralık blr munzam karsılık kaybı ortaya çıkıyor. Uzatılan sürede, mevduata dönüsecek 29 milyar liralık faiz de aynı hesapla 2,6 milyar liralık net kayıba yolaçıyor. Böylece, munzam karşıhk yükleri azaltılarak belirli bankalara toplam 7,8 milyar liralık kavnak sağlanıyor. 57 milyar liralık sertifika aslı için, bankalar 14,25 milyar liralık Hazine bonosu almış ya da bu yükümlülük altma girmiş bulunuyorlar. Aynı yüküm lUlük, süre uzatımmda mevduata dönüşecek olan 29 milyar lirahk faiz için 7,25 milyar lirayı buluyor. Vazgeçilen toplam 21,5 milyar liralik Hazine bonosuna, 6 ay ıçm ödenecek faiz tutan olan 3,65 milvar lira düşüldüğünde net kayıp 17,85 milyar lira oluyor. ticareti imtiyanna sahip slrketlerin kurduklan veya kuracaklan üretim ve iletim tesisleri için mevcut ım tiyaz sözleşmesi kapsamının genişletilmesi tasarıda öngörülüyor. ll merkezlerinde bulunan beledlyeierin elektrik işletmeleriyle belediyelere bağh olup da özel yasayla kurulmuş tüzel kişillğe halz elekt rik hizmeti sağlayan idarelerin mal varlıklan ile bu hi^metlerde çalışan personeli de tasarıyla TEK'e dev rediliyor. Bu devrin en geç iki yıl içinde olması tasarı da öngörülüyor. Danışma Meclisinde kabul edilen tasarı daha sonra MGK'de ele almacak. (Bastarafı I. Satfsrta) Ek Reagan Mısır Uışısleri Bakanı Ke mal Hasan Ali. ise rııistın liuvtuluş Orgütü'nun Beyrut' U deniz yolu ıle terketmeye karar verdigini öne sürdü. Mısır Haber Ajansı «Mena> Bakan Ali'nin demecinde daha fazla kan dökülme sini önlemek amacıyla, FKO nün Lübnan'ı deniz yolu ile terketmeği kabul ettiğini, bu karann verilmesine ABD gö revlisi Philip Habib'in aracı olduğunu belirtti. 5. ATEŞ KES DE BOZULDU AP ajansı. Batı Beyrut'ta dün akşam 5. ateş kesin de bozulduğunu ve İsrail topcusu ile tankların Filistin mevzilerine şiddetli ateş aç tığını bildirdi. Ajans, geril lann da Katyüsha roketleri ile ate$e karşılık verdigini kaydetti. Batı Beyrut'ta bulunan 6.000 Filistinli gerilla ile 500.000 kadar sivilin zor durumda bulunduğunu belirten Lübnan kaynakian. bu bölgeye hiç bir gıda maddesi sevkiyatı yapılmadığını, durumun bu şekilde devam etmesi halinde Batı Beyrut'ta açlık başlıyacagını söylediler. Türkiyeden • Istanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcı Yardımcılannâan sivil Savcı Arif Şıdım, dün bir kalp krizi geçirdi ve Haydarpaşa Askeri Hastanesinde tedavi altına alındı. # Hazretl Muhammed'in mukades emanetlerinden olan «Hır kai Şerif», bugün hızmete açılacak. Fatih Yavuzselim'deki Hırkai Şerif Cami'inde bugün saat 11.00'e zlyarete açılacak olan Hırkai Şerif'in ramazan ayı boyunca ziyaret edebileceği bildirildi. • Dluslararası (E5) karayolunun tstanbul U sınırlan içlnde kalan bölümünde bölge traflk eldplerince mayıs ve haziran ayların da yapılan denetimlerde, kurallara uymayan sfirilcülere toplam 41 milyon 648 bin 500 lira para cezası nygulandı. Elçi davası (Bastarafı 1. Sayfsd») Tanık Arcayürek, ifadesinde El çi ile yaptığı konuşmada Gaziosmanpaşa'daki iki gayrimen kulü 500 bin'er liraya aldığuu söylediğini ifade ederek. «Bana babadan kalan Cizre'deki gayrimenkuUeri satarak aldığını söyledi» dedi. Davaya konu olan olaylsrla ilgili olarak gördükleri ve saptadıklaruu daha önce çahştığı gazetede yazdıgmı kaydeden Arcayürek, diğer konularla ilgili olarak Elçi ile konustuğunu ve konuşmayı teybe aldığını söyledi. Arcavürek cîaha sonra ifartesinde 12 Eylül'ün gelmesi ile biı likte bu olaylann dört başı ma mur ele ahnacagı ifade edildigi için yazmaktan vazgecöğini söy ledi. Duruşmada daha sonra Baymdırhk Bakanhgı eskl Yapı Işleri Ankara Bölge Müdürü Yümaz Çamlıbel tanık olarak dlnlendi. Calısanlar.. Sorulan... Sorunlan... Yılmaz SİPAL ÜCRET ÖZEL İNDİRİMİ VE UYGULANMASI: SOEll: Karı ve kocanm ücretli olarak çalıştnası daromnnda, genel fndirimden yararlanmayan eşin, gerçek ücretinden ayda 2250 TL. özel in dlrlm uygulanmaktadır. Emekli Sandı&ına bagb blr işyerinde çalışan bir tnemurun: 1 Esi işsiz İse, özel indirim ne kadardır?» 2 Eji, tlcari kazanç sağlayan, grerçek usulde Gellr Vergisl mükellefi ise, özel tndlrim ne kadardır?. E. EDtN İST. YANIT 25 şubat 1982 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 135 Seri No.lu (Gelir Verglsi Genel Tebliği) bu konuya açıkhk getirmlştir. «Dlger taraftan aile reisi durumunda bulun mayan eşlerden gerçek ücret geliri el de edenler ynkarıda yer alan esasla ra uygnn olarak alacakları ve durnmlannı gösterlr vergl karnesini veya aile sual varakasını işverene tevdi etmeleri şartı ile özel indirimden (günde 75, ayda 2.250 ve yılda 27.000) lira faydalanabileceklerdir. Eşl ücretli çahşmayan kadın, bu durnmu gösteren ve kendisi ve eşi tarafmdan imzalanmış bir belgeyi işverene tevdi etmesî halinde özel İndirimden tam olarak yararlanabilecektir..» Bu tebliğin ışığında: 1 Kşl lşslz ise bu İndirimden tam ve ayda 4.500 TL. olarak yararlanacaktır. 2 Eşlnin tlcari kazancı nedenl İle gerçek usulde Gelir Vergisi mükellefl olması durumunda da gene tam ve ayda 4.500 TL. olarak yararlanacaklardır. Ancak her ikl eş de ücretli olarak çalışıyorsa bu indirimden ancak aile reisi olan koca 4.500 TL. ayda ve kadın çalışan ise ayda 2.250 TL. olarak yararlanabilecektir. Esener (Bastararı 1. Sayfada) vam etti. BUGÜN ERTELENDİ Türk İş uzmanların;nda ka tildığı Kıdem Tazminatı ile asgarl ücret arasındaki bağlon tının kesilmesine llişkin komis yon toplantısında, çeşltli seçenekler üzerinde duruldu, an cak henüz taraflar arasmda bir anlaşma sağlanamadı. Çalış ma Bakanlığınin koordinatörlüğünde komisyon bugün yeniden îoplanarak, blr görüş bir liğıne varmaya çalışacak. • Emekli Sandığı'ndan aldıjım 3^8.151.430.1 nolu temmuı 1982 çekimi kaybettim. HükünuüKİür. Gevber ERGÜDER mektedir.» Ban konularda ve bwa ssa malarda snsmayı veya ancak yönetimin istediği gibi konvş Tamklarm dinlenUmesinin tamamlanmasından sonra savunma avukatlan tahliye isteminde bulundular. Karar verümek tizere durusmaya bîr süre ara verildi. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma avukatlanrun Şerafettin Elçi, Adnan Midyst ve Mehmet Ntanet Kıhçer hakkında istedikleri sahverilme istemi reddedildl. Duruşma 2 ağuatos gUnOne bırakıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle