Katalog

13 HAZİRAN 1982 Cumhuriyet 7 Eski mUletvekillerinden Kazım Oskay Ankara'da öldü ANKARA, (Cumhuriyet Bflrosu) Eski Milletvekillerfnden Kâzıın Oskay Ankara'da öldü. Sivas eski milletvekillerin den Oskay, bir süredir t9davi edilmekte olduğu Gülhane Askeri Tıp Akademisi'n de önceki gün vefat ettl. 1910 yılında Sivas'ta dogan Kazım Oskay. mülkfye mektebini bitirdikten sonra Ziraat Bankası'nda müfettiş ve müdür olarak uzun vıllar tcörev yapmıştt. 10541957 yıllan aras*aa 10. dönem Sivas milletvekili olarak TBMM'de görev alan Askay Merkez Bankası Mü şavlrliğinden emekli olmuştu. Haig, Papandreu'ya (Baştarafı 1. Sayfada) rai, hayır mı?.. tttifakın aiık bir yanıt verme zaman • gelmiştir»... Hava Kuvvetleriınlzin o günlerde Ege'deki manevraları Papandreu'yu çok ra hatsız etmiş ve daha ötesl öylesine kızdırmıştı ki, aynı anda devam etmekte olan NATO tatbikatından Deniz Kuvvetlerlni geri çekmişti. Tam o günlerde ABD Dış lşlerl Bakanı Haig Ankara' da iki gün kalmış ve Atlna' ya geçmişti. Uluslararası diplomaslye göre «Haig An kara'dan yönetimin Yunan lılarla görüşmeye hazır ol duklanna ilişkin bir havayı beraberinde Atina'ya g» türmüştU». Ve hatta Papandreu'ya bir öğle yemeğinde «Türklerle aynı masaya oturmaya ne derslniz?» biçiminde bir aoru yö neltmişti. Haig'in sıkıştırması karşısında, Papandreu UnlU «Bitsios Klssinger mektubuna» sarılmıştı. Ve «ABD ile Yunanistan arasında 1976 yılında verilen mektuba göre, herhangi bir Türk saldırısına karşı, ABD Yunanistan'ı savunmayı ka bulleniyor, böyle bir saldırı olrnayacagını nasıl garanti lersiniz?» doğrultusunda karşı soru yöneltmigti. Haig'in verdiği yanıt dış po litikadan çck, belki de Amerikan iç politikasındaki çekişmeleri yansıtıyordu: «Bitsios'u tanırım, ama Eissinger kim, onu bilmiyo rum.» İç politikadan ayrı olarak değerJendlrildiglnde, Haig' in sözü, «Böyle bir mektubun geçerli olamayacağı. dolayısıyla Türklerin I u nanistan'a saldırmaları gibi saçma sapan bir düsüncenih varlıgmın dahi ortada olmadıgını» Papandreu' ya iletiyordu. NASIL SAVUNDU? Bunun üzerine Papandreu kendisini ABD Dışlşleri Ba kanına bir başka yöntemle savunmaya başladı: «Şu anda Türkiye'de yönetime generaller egemen. 1967 yılından sonra Yunanlstan'da iktidara albav lar geldlğinde, ben askeri yönetimin ne olduğunu yakından gördttm. O tarihte askeri yönetime karşı bir îunanlı olarak raücadele ettim. Şimdi Türkiye'de yö netime generaller sahipken, benim onlarla aynı masaya oturmam, beni Atlna'da fffic durumda bırakmaz mı?» Papandreu galiba Haig'e «Türkiye İle neden tnasaya oturmak istemediğini» böy lece olanca açıklığı ile söy lemlş oluyordu. Ne var kl, Haig'in yanıtı ilginçti: «Turkiye'dekl generaller 1967 yılındaki Yunan albay lanndan çok farklı. Demok rasiye kesinlikle dönecekier. Kaldı ki, yönetime nasıl geldikleri de artık tüm dünyamn bildiği bir olay. Onun için yaptığınız karşılaştırma dogru ve yerinde degil.» Yunanistan Başbakam bu sözlerden sonra yeniden bîr girişlmde bulundu: «Türklerle görttşmek için biraz daha beklesek ve siya si bir partinin genel seçim le iktidara geldiğl ortamı görsek?».. Haig «Anlasma İçin zaman geçmesl hiçblr zaman yarar saglamaz. Zaman geç tikce, anlasma zorlasıyor, bundan endişe edlyorum» karşılığını verdi. Yukarda özetlenen Haig Papandreu görüşmesi uluslararası diplomasinin «Türk Yunan sorunu» denildiğinde, üzerinde en çok dur duğu ve dile getirdiği aktarmalardan en önemllsi. îşte, bir yandan Haig'in baskısı, öte yandan NATO manevrasından Deniz Kuv vetlerlni çekmek, bir başka yandan Belgrad db'nüşü «NATO'dan hesap sormak» düşünceleriyle yola çıkan Papandreu, Bonn'da Başba kan Ulusu'nun «barışa yönelik» sözleriyle karşılaştı Hem olaylann geçmişl, hem de ulusu'nun «NATO'nun güneydoğu kanadındaki ha vanın değişme temennisi» Papandreu'yu Bonn'da Türk Yunan yakınlaşması na» ister istemez itti. Ne var ki, Atina'ya dön dükten sonra verdiği demeçler, Bonn'daki havayı pek o kadar yansıtmıyor. Papandreu'nun «Türkiye ile görüşmemek» amacıyla ken dine bulduğu gerekçeier ne kadar daha sürer? Bunun zamanı henüz belll değil. an cak Washington ve Bonn bu konuda oldukca sabırsız görünüyor... GORDUH /alçın pekşen «Erkek milleti hatasız olmaz. Hatun lazım ıssız yerlerde. Hoş ıssız olmayan yerlerde de lazım ya. Yemeyi, içmeyi de severim. Zeki de aşağı yukan benim doğal bir parçam oldu.» «Bir büyük (rakı) içtim mi muhabbetim hiç bozulmaz. Bunun üstüne yine hiç bozulmadan bir kücük (rakı) daha içtiğim çok olmuştur.» I «Osmanlıyundır. Erkek poligam, kadm monogamdır ve öyle ohnası lazımdır.» BAKIRKÖY 4. ASLÎYE HCKUK HAKtMM<"îîNOEN SOYISİM TASHtHİNİN tLÂNEN TEBLtĞt Uosya No. »81/554 Es. Davacı Mehmet Nurl Saçuü'nin mahkememizde açmış olduğu soyisım tashihl davasmda. mahke memiz'tn 29 3.1BR2 günlü duruşma celsesinde soylsmlnin Nuri Mehmet Meriç olarak mahkemeee tas hihen tesçiline .karar verildiği ilanen tebliğ olunur. Metin Akpınar (sağda) «tnsanlığın LUzumu Yok» adlı oyunda Zeki Alasya ile: «Bu oyunun tutmasının nedeni herkesin ben bu değilim demesidlrj» Metin Akpınar: Issız adaya düssem yanıma icki, kadın ve Zeki'yi alırdım Sanat Galerileri GALERİ ÇERÇEVE" n renk renk.boy boy defliş. Ik ağaç çerçevelerlyle OLGUNLAŞMA GALERİSt Beyoğlu lıtanbul ODA AJANS 449295 URART SANAT GALERİSİ « W IPEK3 CADOESI 21 NISMTASI ISTMOUL IILEPOH «W32> ITUXS JMKUHATTR. M ZEHRABAYDAR SAYNURTAŞKIRAN 10 20 Haziran 1982 "Dekoratif Yapma Çiçek Sergisi" AYŞENURAKI Resim Sergiıi 2 2 0 Haziran 82 yazboyunca BEDRIRAHMİ 6ALERİSINDE NarmanlıYuıtiuTaml / | T*l:446096 rasim satmak btoyanlviçiri Kurtulu* Cad 191 /B Sınemköy 40 47 83 T. Kunılttş Yıldönümü 'Türk Resnunde lnsan ve Portre" sergısıyle kutlanıyor Kasım 1982 mmam AFA SİYAH BEYAZ FOTOĞRAF BASKILARINIZİÇİN Meşrutiyet Cad. 131 TepebaşıTe!:45 87 95 İLÂN KADIKÖY tKtNCt SÜLH HUKUK HAKİMUGÎ'NDEN 1970/15 vesayet Kadıköy Rasimpaşa mahallesi Nuhbey Sokak No. 14/12 sayılı adreste ikâmet eden Serpil Dalhan halen hastanede tedavi altında bu lunan babası Seyfettin Du rak'a eski vasisi Halil Ünbaba'nın vasilikten affını istemiş olması nedenl ile vasl tayin edllmiştir. Keyfiyet ilan olunur. (Basın: 6452) Yapı Kıedi'nin Haziran 1982 Kültür ve Sanat Takvimi: Yayınlanmız ISUM SANATINDA TURKLER (TürKce. Ingllızce. Arapca Renklı resimlı Z BaskL) • ATATURK 6 ANILARDAN TAŞAN (Derleme ) • • • GELİNCIK TARLASI VE DUMANLI CANAVAR Yazan Can Göknıl (Çocuk kıtaDL) KÜÇÜK OLMAK Yazan Can Goknıl (Çocuk kitaDi) TOPKAPI 7 HIRKAI 5AADET DAİRESİ VE ' MUKADDES EMANETLER (Turkça Ingıllzce. Arapça) • etin Akpınar'uı evine kendi deyişiyle «sabahın körttnde» gittim. Saat 18.00'e geliyordu. Geceleri yaşayan, bu yuzden gündüzleri çok geç kalkan tiyatro oyuncusuyla yine onun deyişiyle «kahvaltıya. oturduk. Yani iki tane dev boyutlu cintonik bardağırun başına. Yanımızda Zeki Alasya yoktu ama konuşmamız yine de Zeki Alasya üzerinde yoğunlaştı. «Sizin için bir fıkra anlatıhyor. Size veya Zeki Alasya'^ ya sormuşlar. «Issız bir adaya gMerken yanmıza ne alırsınız?» diye. Siz de ?öyle demlşsiniz. «îçkl, kadın ve Zeki Alasya» Veya Zeki Alasya içkl ve kadının yanında sizl saymış. Doğru mu bu? Doğrudur da bu soru Zeki'ye değil bana sorulmuştur. Ben de «fçkî kadın ve Zeki'yi almm» demlşimdir. Zaten Zeki'ye sorulsaydı o beni sayar ama icki ile kadım saymazdı. Araba falan alırdı yaruna, arabaya meraklıdır (Koridora doğru başını uzatıp eşi Göksel Akpınar'uı bizi dinleyip dinlemediğinl kontrol ettıkten sonra devam ediyor) İçki ve kadın ko nusu olduğuna göre bunu ben söylemişımdır buradan da anlayabılirsıniz. denlzllnin nikiyesinde olduğu gibi «Mesela» diyoruz. Meselâ Zeki'nin Giineş alerjisl vardır. Ben denizl severim. Ben Marmaris'e gitmek Isterim gitsem. O daha yukanlara Karadeniz'e gitmek İster gitse. Fakat ikinıiz de bir yere gidemeyiz tabii. Hiç tatil yapmadmız mı? Valla aşağı yukan hiç tatil yapmadık. Geçen yıl 12 gün Marmaris'te kaldım. O da şundan. Üç yıl önce Marmaris'te bir ev almıştun. Fakat evi daha görmemiştim. Resimden talip oldum. Bu yıl hem evimizi görellm ayıp oluyor dedik, işte 12 ffün böyle geçti. Bir daha bakalım evi ne zaman göriirüz. Peki bu kadar içkiyi ne zaman içiyorsunuz? Ha o başka. îçklye gelince bak içerim. Ne zaman olursa. Ama oyundan • önce pek içmem. tşte bu kadar (dev d n tonik bardağmı gösteriyor) Ama işten sonra ölçü lemevecek kadar İçerim daha doğrusu içcrdim. Sabah yediye kadar içebllirim. Herkes kahvaltı yapıyorum sanır. Ben içkinin sonlarındayımdır. normal adamlar gibi gecede bir ufak falan içiyorum da dörtte blre inince bir dubleye kalacağun. Adam ne büsin bir kaç şişe içtlğlmi. Ben de hemen lafın üstüne atladım.» Bu kadar içki ile aile hayatını nasü düzene sokuyor? «Kannıı bir şey demiyor mu»?» şeklindeki soruma yine kafasuu koridora uzatıp karısnm dinlemediğinden emin olduktan sonra cevap ve riyor: Bir kere osmanbyun. Son ra mesleğln getirdiği zoronluluklar var. Başks meslekler de de adam eve işi blter bit mez beşte altıda gelmez. Arka daşlarıyla bir kaç kadeh lçer mesela yedi, sekizde gelir. Bu benim için gecenin tlrisl üçü oluyor. Tiyatro düzeni yüzünden Metin Akpınar'm gecesi ile gündüzü yer degiştirmişler. 24 saatini şöyle özetliyor: «Kaçta yatarsam yatayım sabah onda bir posta kalkarım. Gazeteleri okur, çiçekleriml sulanm 'Akpınar'lann evi çiçekten ve içki şişelerin yapmışız billyoruz. Ne anlatı yorsun. Garlbim aslında takdirediyor ama sıkıyor insam yani. Bir de blzl kanştınrlar. Bana Metin Alasya, Zeki'ye Zeki Akpınar falan derler. ö n celerl «şışmanı Zeki, zayıfı Metindır» diye ayınyorlardı. Sonra ben de şişmanladım henüz Zeki kadar olmadun ama bunu yazmaym Zeki kızar artık kanştırmakts da hakhlar. Son oyununuz «Hayvanh ğın luzumu yok» çok tuttu. Neden acaba? Bir komedi oyununda tu tuş nedeni, seyircinin sahnede dalga geçilen kişllerle kendisini benzetmemesidlr. Yani «ben bu değılım» derse güler. Şimdi sahnede hayvanlan gö rünce «bu kesin ben değilim» diyor gülüyor. Sonra «mutla ka yanımdakidir» diyor daha çok gülüyor. Bundan tuttu oyun. Bir de Milli Piyango rek lamlan var. Size para çıkma mış ama galiba reklamlarda oynamak için aldığuuz para büyük ikramiye gibi bir şeymiş.. Evet Milli Piyangodan 10 mllyon Türk lirası verdiler. % milyormnu da blz devlete vergl diye verdik. Elimiz de kalan parayı da satın aldığımız Milli Piyango biletle ri ile hızla tUketmek üzereyiz. Bizi bilc etkiledi bu reklamlar. Çünkü adamlarla haşır neşlr olduk. Bir sürü hesabı var. «Şu kadar alırsan şu ka dar ikramiye garanti» diye. Ydbaşmda Zeki ile 33 bin lira Iık bllet aldık, ellmize geçen ufak tefek ikramiveyi yine bl lete yatırdık şimdi iki bin li rası kaldı geriye. Hamdolsuu bir şey çıkmadı. lllill ıııııııııııııı • Osmanbey Şubesi: • Y Istanbui Festıvalı Afıslen (24 Haziran22 Temmuz 1982) Tünel Şubesi: • • Besıktaş Atatürk Ortaokuiu nun (1 Hazıran14 Hazıran 1982) Resim sergısl Gbaiı Kız üsesı nın Resim sergısı (15 Hazıran 30 Hazıran 1982) Kadıköy Şubesi: • Uskudar Halk Eğıtım Merkezı nın El Sanatlan sergısı (7 Hazıran17 Hazıran 1982, • Maitepe Pratlk Kız Sanat Okulu nun E! Sanatlan sergısı (18 Hazıran30 Hazıran 1982) emek içki ve kadın üzerine merakınız fazla. Eh erkek mılletl hatasız olmaz. Hatun lazım ıssız yerlerde. Hoş ıssız olmayan yerlerde de lazım ya. Yemeyi içmeyi de severırn. Zekı de aşağı yukan benim doğal bir parçam oldu. Onun için onu da alırım. Zaten Zeki ile ilışkilerimiz kankoca ilişkisi gibi bır sey. Önce zevklerimizde surtUşup duruyoruz. Aynı kankoca ilişki. stade olduğu gibi özverı ile bu işi hallederiz. Ben iyi geçindiginizi sanıyordum. Geçinlriz de şöyle. Benim içki çevrem vardır. Zekı hiç içki sevmediği halde oralara katılır. Ben de arada sırada onunla çay bahçesine falan giderim, sonra çaktumadan tüyerim. Böylece 20 senedir çaktırmadan anlaşıyoruz. Zeki İle Metin Alasya 20 yü önce MTTB'nin tiyatro faalıyetleri sırasmda tanışmışlar. Bu öykü uzun olduğu için Ak. pınar arüatmak istemiyor. özeti şöyle: Zeki Alasya'run oynadığı piyeste bir kız oyunu bırakıp gitmis. Metin tiyatroya o kadar düşkün ki «o kızı ben oynanm» diye çıkmış ortaya. Sonra da ne yapıp yapıp Zeki'nin rolünü almış elinden. Kızı da Zeki oynamıs. «Hatta, diyor Metin Akpınar «Zeki'nin makyajı İle ben ilgUendim. o tiiylü lollı berifi nasıl kız haline sotkuğumu bir ben bilirim. Fakat aonra Zeki ba hareketimden dolayı beni o kadar uyanık buldu ki «oğlum senden korkulur» dedi. Karsısuıda olacağıma beni yanına aldı yani. O gün bugündttr hiç ayrılmayıı. Ama sadece işte.» İÇKİ VE KADIN «Para ile aram iyidir. İyi para kazanırım vs bütün parayı yerim. Çünkü para yendiği zaman paradır bence.» • «BEN PARAYI YERİM» III • lllllllllllll den geçilmiyor) Bu aşağı yukan 12'ye kadar sürer. Son» ra çok hafif bir şeyler ylylp bir posta daha yatanm. Bir gece önceki yaşamuna göre bu ikinci yatıs kısa veya uzun olabilir. En geç dörtte kalkarım. Tiyatrodan sonra şimdi gece ikide eve geliyorum. Nerede lçersem içeylm evde de bir yemek yiyip blt İki kadeh daha içerim. Çünkü karım yemeği hazırlar be nl bekler. Sabah dörtte beş te de yatanm. • TOPKAPI (Ingıiızce Arapça Topkapı Sarayı Müzesınin çesıtlı böiumlennı tanıtan bır yapıt) » EMEVİ 5IKKELERİ Yazan Tuncay Aykut (Ttırkçe Ingılızce Yapı ve Kredı bankas» Para Koleksıyonu ndan derlenerek hazjrlanmıstır) SANAT DUNYAMIZ DERGISI 24 Sayı. (Basılıyor) İstanbuL Spor ve Sergi Sarayı • TÜYAP Çocuk Esyalan Fuan nda Yapı ve Kredl Bankası Çocuk Resimlen Sergısı ve vndeo göstensL (23 Hazıran30 Hazıran 1982) • •eî3ilerimiz Kâzım Taşkent Sanat Ga!erisi(I)Galatasaray: 9 Grup Fnın Fotograf ve Şevket Özkoçak ın Makreme sergılen (4 Haziran24 Haziran 1982) • Emıne Ertem ın Savurganlıgı Önleme $iir sergtel Ankara. Kızıiay Şubesi: Dogai Hayab Koruma Dernegı nın ' Rstrn sergısL (1 Hazıran • 15 Hazıran 1982) • özei Yükseits Kolejı nın Resim Iş sergla (16 Haziran • 30 Hazıran 1982) • Kitapliklanrnız • Yapı ve Kredl Bankası 5Û Yıi Atatürk Kltaplıgı KızılayAnkara (25 Haziran• 15 Temmuz 1982) Kâzım Taşkent Sanat Galerisi(ll)Galatasaray: • • Dr Fahrtye Aiimglı ın Resım" sergısL (4 Haztran24 Hazıran 1982) Isfendıyar Şardag ın Resim" serglsL (25 Hazıran15 Temmuz 1982) Yarışmamız • Bankamız hlmavesinde uiuslararası fotouraf yarısmasL Oüzenieyen. Istanoui uevtet oozeı sanauar ı Akademısi Fotograf Enstttusa" Yansma sartnamesL Yapı Kredı KultOr Danısmanlıgı (Beyoglu/İST) ve Osmanb^/İST Şubemızden saulanabıllr Osmanbey Sanat Galertsi: • Abdurrahrnan Yazgan m Turkıye Cumhunyeo Erör E » Numune Damgalı Puilar" sergıst. (3 Haziran22 Haziran 1982)^ Menh Kıyıkoglu nun IstanDui Festıvalı Programı nda yer alaa Istanbul'un konak ve sokaklan konufu t j ç Boyutlu SergJ'sL (24 Haziran22 Temmuz 1982) • Y Bebek Sanat Galerisi: • Fatma Gulnar m Resim sergısı, (31 Mayıs18 Haziran 1982) YAPI ve KREDI BANKASI r.hizmette sınınyoktur/l e içersiniz genellikle. Rakı içerim. Çünkü muhabhet sofrasını severim. Rakı olma dı nu da şuymuş buymuş demem içerun. Çok içerim diyorsunuz. OlçüsU ne bu «çok»un? Bir büyük içtim mi muhabbetim hiç bozulmaz. Bunun üstüne yine hiç bozulmadan afedersiniz bir küçük daha içtiğim çok olmuştur. Yani en çok bir buçuk şişe.. Rakı olarak evet. Hatırladığıma göre en çok içtiğim gün bir büyük. bir küçük rakıdan sonra yine cok afedersiniz bir büyük şi$e viskiyl de iyi etmlşimdir ayıptır söylemesl. Peki sonra ne oldu? Hiç birsey olmadı. Yani yıkılraadım. Tabil sarhoş oluyor insan. Ama yıkılmam... Za ten o bpfifm şanssızhğım. tki Itadçhle yıkilsaydım zaten içkici olmazdım. îçkiyi bu ölçülerde Içen Akpınar «son günlerde Inanır nusınız üç dubleye düştüm» diyor ve eklivor: «Doktorlar buna izin verlyor» ani özel hayatta ayrı Uç duble mi dediler? mısmız? Hayır, doktorlar hiç Iç Asünda Zeki Ue mememi istiyorlar. Ben bunu ayn kafa yapısmda Inranlanz. Belki de beraber«üç dubleye kadar» diye anliğimizin stirmesinin nedeni lıyorum. Çünkü üç duble İçki bu. Işlerimiz dışında pek be savılmıyor benim İçin. raber olmayiz. TatiIIerimiz eğ Metin Akpınar'm üç dublelencelerimiz de farklıdır. Ta ye gönül rahatlıgıyla inmesltil diyorum ama laf olsun dinin bir nedeni de başka bir ye. Düslediğimiz tatiller ayrı doktorun tavsiyesi. Bu dokoluyor diyelim. tor kendisine «bugün içtlğlnin dörtte biri kadar Içmen Nasıl şey bu? lazım» demiş. «O sanıyor kl Şöyle. İkimiıde tatll fadiyor Metin Akpmar «Ben lan yapamıyoruz. Ama Kara «ÇOK»UN ÖLÇÜSÜ N • O • ÖZEL HAYAT Metm Akpmar'la konusmamız saatlerce uzadı ve «Gördük • Konuştukoun boyutlan zaman hiç sokakta nı aştı. Geriye kalanlan kısa dolaşmıyor musunuz? ca özetliyorum: Tahsili Hu Nasıl dolaşacaksın be canım. Ben bir dö kuk iklden terk, sonra DU Ta rih Coğrafya Fakültesi Felsenem spor yaptun, aletll jimfe Bblumü ikiden terk. Menastik. Sonra biraz şlşmanlatin Akpınar «yanm yanm bir ymca jogging mogging sağlıküniversite bltirdiğine» inanılı yaşam yapalnn dedik. Bura yor. da koşmaya basladık. Aaa fareli köyün kavalcısı gibi her Kadın erkek ilişkileri kosokağa çıkışunda peşime 20 nusunda yanında kansı yokçocnk takıldı. E karga şeyini ken kadınlara pek hak tanıyapmadan sokağa çıkmak lamıyor. «Erkek poligam, kadın zım. Bu da bize uymuyor ta monogamdır ve öyle olması bli. Bıraktun. lazımdır» diyor. Dilencilere para vermiyor ama biri geüp Sokağa çıkmamasının biı de kendisine «abi bir şarap nedeni de fazla tamnmaktan parası ver» dedi mi onu ankaynaklanıyor. Zeki ve Mehyor ve veriyor. tin'in en çok sinirlendikleri konu kendi yaptıklan işlerin Evden ayrılırken Metin Ak kendilerine anlatılması. Şöypmar'm Fenerbahçe Orduevi le açıkhyor bunu Metin Akpı karşısındaki gerçekten giizel, nar: Gelir adam «hani sen manzaralı evini bvüyorum Zeki'ye şunu demiştin de, o biraz. «tyidir» diyor «Yalnız da sana şunu demişti. Kah biraz rebabilitasyon merkezl keh, küh küh. Sonra sen Ze gibidlr. Çevrede emekli me. ki'ye vurdun da o da sana murlar, bastonlular. yaşlılar bunu yapmıştı. Kah kah. «Ya fazladır. Galiba havası öldür hu canım şekerim bunu bir müyor, süründürüyor.» FARELİ KÖYÜN KAVALCISI GİBİ ara ile aranız nasıl? tyi para kazanıyor musunuz? Paranızı na sıl harcıyorsunuz? Para ile aram İyidir. tyi para kazamnm ve bütün parayı yerim. Çünkü para yendiği zaman paradır bence. Hamdolsun bir evim var işte burası. Bir yazlık Marmaris' te, bir de son zamanlarda Ze ki'nln zoruyla bir araba aldım. Zeki ile ortak bir atiil yemiz var. Kalanı da zaten bfzim hanım götürüyor. 15 sene kahnmızı çekti bizim de seslmiz çikmıyor tabii. Haa bir de bankada 5 milyonum var. Buna banka yüzde 37,5 faiz verlyor. Enflasvon % 43 bir kaç yıl sonra bu parayla bir içki sofrası kuracağız gibi geliyor. P