25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 8 29 MAYIS 1982 20ltındağ, Atıfbey, Ankara'nın llk gecekon du mahalleleridir. Her ikisi de Kale'nln karşısındaki Hıdırlık tepesinln yamaçlarına yapışmış gibi durur. Ankara'yı anlatırken çok kişinin Altmdağ'ı yazmak lstediğtni bilirim. Ama gerektiği yazılabtlmiş midir, bilmiyorum. Adlan gecekondu da olsa, artık Altındağ da, Atıfbey de kentln ortasında kalmışlardır. Gecekondular lse kentin dört bir yanını, Solfasol, Ka rapürçek, Nenek, BaraJ, Ha cıkadın deresl, Ayvalık bağlarınm sırtlan, Yenlmahallenin tepeleri, Dikmen'in, Gölbaşı'nın önleri, tncesu, Imrahor, Abidin Paşa gibi. nereyi düşürseniz dörtyanı sarmıştır. A 1 'TÜRKİYE'NİNKALBİ'' ANKARA V5B^2^T' KEJVIAIJI Vaktiyle gecekondulardan türeyen külhanbeylik de ölmügtür. Geleneği, töresi yit mis, yerini mafyaya. ya da bazı küçük görevlilere bırakmıştır. Kabadayıhk, vaktiyle, bir kaç bölgede bannırdı: Altmdag ve Atıfbey, Hacettepe!.. Hacettepe'nln yeri kocaman bir hastanedir. Hacettepeli Kabadayı Meh tnet'le Boyacı Arif, bir gece, bir kumar salonunda Atıfbey'li Kürt Cemali'yi vurdular. Olay söyle olmuştu: | badayı Mehmet'le Boyacı Arif'in üstünde kalıyor. Kabadayı Mehmet, Hacettepe'de daba çıkışında kabadayıdır, yani külhanbeydlr. Ancak Boyacı Arif'in serüveni öyle değildlr. O günleri bllen, o yıllarda Hacettepe kahvelerlnde gençllğinl geçlren Sabahattln'den dinledlm. Daha çocuk denecek yasta Hacettepe'ye gelen Arif, kahvelerin önünde ayakkabı boyacılığı edermlş. Ne adı vardır, ne sanı. Biraz palazlanınca bir yakını, ya da iyiliksever blri onu, otobüslere biletçl koymuş. Biletçilik ederken bir kat elbise verlyorlar, bir de palto... Üstü başı dUzüyor. Ama biletçilikte çok durmuyor. Yenlden Hacettepe kahvelerine dönüyor. Ancak otobüs şlrketi de verdiği elbise ve paltoyu geri istiyor. Bir gün kahvede tavla oynarken bir polla memuru geliyor: «Arif sen mlsln?» «Benlm.> «Kaç aydır senl anyornz. Şu slrketten aldıgın elbise ve paltoyu ver bakabm.» Arif, pollse yukardan bakıyor: «Oyunu bltlrelim de verlriz.» Polls, omuzundan çeklyor: «Senin oyunnnn bekleyecek değillz.» Arif, polıse ate§ ediyor ve hapse düşüyor. Haplsanede bagkalarının oyuncağı oluyor, bir lkl suç daha işllyor, yatıyor, çıkıyor. Sonunda kabadayılar arasına kanşıyor. Oluyor ün lü kabadayı Boyacı Arif... Artık Kabadayı Mehmet'le bile eş tutuyorlar. îşte, Hergele Meydanında Kürt Cemall'yl Kabadayı Mehmet'le karanlıkta vu ran Boyacı Arif budur. O yılların ünlü kabadayıları: Kürt Cemali, Hacettepeli Mehmet, Boyacı Arif, Dündar Kılıç, Kovboy Niyazi, Jandarma Ziya, Yaşar Altımşık, Kürt Nevzat, Sarı Vahit, Kürt Tahsin ÇEVRESt GECEKONDULARLA ÇEVRILMIŞ ANKARA.. Kürt Cemali öldürülünce, yaslar tutulup, ağıtlar yakıldı Baba, gazeteci, avukat, sanatçı türünden olan müşterilerlnl hoş tutar, değerll sayardı. Berduşlar, külhanbeyler de, Hilml Baba'nın davranışından olacak, böyle müşterilere saygı göstePaydos bundan böyle çılgmhklara; rlrlerdi. Sert konuşmaya başladı aynalar. Cahit Sıtkı Tarancı'nın, Yetişir koştugum aşkın peşi stra,«Paydos» adlı, ressam, şaBitirdi beni bu içki. bu kumar. ır ve serserllerden söz eden şliri, Hilml Baba da geçiriNe sakhyayım gaflet ettiğimi? len böyle blr gecenin sonun Elimle batırmışım gençliğimı. da yazılmıştı. «Paydos. bun Binip bineceğim en güzel gemi; dan böyle cılgınlıklara» dlAldığını geri vermez dalgalar. yordu Cahit Sıtkı, «Meyhaneler, sabahçı kahveleri / Meyhaneler, sabahçı kahvelerı, Cümle es dost, şalr, ressam, Cümle eş dost, şair, ressam. serseri. serseri / Artık cUmbüşte Artık cümbüşte yoksam geceleri, yoksam ıreceleri / SanmaSanmayın taratımdan ihanet var. yın tarafımdan ihanet var.» Orhan Vell'nin de, buraYaş iîerliyor... Artık geçti bizden; lar içln şlir yazdığmı billKişi ev bark edinmeli vakithen. yorum. Ünlü Altındağ şilrl. Gün gelince biz değil miyiz o'Ien» Orhan Veli buralan gezCenazemiz yerde kalmasm dostlarl dikten, gördükten sonra ya zılmıştır. O, bir lağımcı ile CAHİT SITKI TARANCl blr genç kızın rüyasını anlatmak Istemlştlr. Nltekim, şllrin başma düzyazı olarak dınlarını korumak o yıllar yük kaçakçılık olan afyon, şu satırları koyması bunda oldukça geçim sağlayan eroin kaçakçılığı aldı. Do dandır: bir kaynaktır. Bu işlere el ğal olarak araya Enterpol «Altındağ, Ankara'nın aratanlar yollanm buluyorlar, de girince, esrar küçuldü, ka tarafında kurulrauş blr kendileri gibi birkaç kaba berdus lşi oldu. . fakir fukara mahallesldir. dayıyı daha gecindireblliBar, pavyon, genelev pat Sabaha karşı bUtUn Altınyorlar. ronlarının fedailiği de para dağ rüya grörür. Burada sa getirmemeye başladı. Böy dece, bir genç kızla bir lalesi fedaller, Bent deresinde ğımcmın rüyasını okuya# Esrar Ililmi Baba'nın işkembeci caksınız.» dükkânmda ltilen, kakılan. Bentderesi'nde, eskl blr satıcılığından onursuz klşller oldular. HU Ankara evlnde, Radyo Tem politikaya mi Baba, eski kabadayılar sil kolunda çalışan ve Hudandı, ne olur, ne olmaz dl kuk Pakültesine devam eatılanlar ye bu gibllerl korurdu. Hll den Osman Çay otururdu. bile oldu mi Baba'nın dükkânı bir iş Geç kalınan bazı geceJerde kembeci gibi görünürdü Osman Çay'ın yoksul evine srar, eskiden, genel ama, sabaha kadar açık İç baskm verir, içkisinl lçer. llkle Çankırı Kapı ki evlerinden blrlydl. Bura kalan yemeğini yer, keman kahvelerinde satılır ya sadece berduşlar, kaba çaldırırdık. Osman, geceyadı. Oradan, bir süre dayılar, fedaller gitmez, ge rısı kemanı eline alır, blsonra, Bentderesi kahveleri ce içklslz kalan bohemler zim için alafranga sayılan ne yöneldl. Daha sonra da, de devam ederdl. Nedendir, parçalar çalardı. Hey gidi barlarda, pavyonlarda lş bilinmez, polis de buranın gençllk!.. lem görmeye başladı. özel sabaha kadar açık kalmasıEskiler buralara Tabaklikle. RUzgârlı sokaktakl na göz yumardı. Belki de hane de derlerdl. Tabakhabalozlarda, batakhane karşılıkh blr alışverişti. Po ne denmesi, blr zamanlar lerde esrar barındı. Es lisin aradığı berduşlan bul dericlliğin burada oluşıınrar satım ve alımmdan mak kolaydı. dandı. Şehre uzak, Kalenln yolunu bulanlar, hatta poArada bir. bar dönüşleri diblnde bir semt oldugu. Ha litikaya bile atılanlar olmuş İçki lçmek isteyen gazeteci tip çayınm buradan akması tu. Zamanla esrar lşi gü ve sanatçıları buraya Avu sonucu debbağlar (derl işdük kaldı. Yerini, daha bü kat Şeflk alıştırmıştı. Hllml leyenler) tezgâhlannı kur • Cemali kumara çağırılıyor ürt Cemall'yl bir gece Hergele Meydanı'ndaki bir kulübe kumara çağınyorlar. Kumar oynanırken birden elektrikler keslliyor, ışıklar yandığında, Kürt Cemali, ta bancadan edilen ateşle birkaç yerinden vuruluyor, olduğu yerde ölüyor. Kim vur du? denilirken, cüıayet, Ka K PAYDOS HOTLARI E S K I S E H I R Mustafa Ders.. muşlardı. Kente uzak olduğundan, blr zamanlar Çankırıkapı'da olan genelevleri, Vall Nevzat, buraya taşımıştı. Atıfbey, Altındağ mahallelerini gezerken, buradan geçtlk. Genelev, gene burada... Cevresini duvarlarla kapatmışlar. Hatlp çayınm üstünü, taa, Konservatuvar'ın arka başından, mezarlıgın yanından örtmüşler, bu örtü, Sarıkışla'ya değin uzanmıs, Kokan, pis dereyl arasanız da bulamazsmız. beton bir örtünün altından akıp gidlyor, Akköprü'ye dayanıyor. Genlş yollar, büyüfc caddeler açılmış olduğundan. kenttn eski halini bilenler, gördüklerinde bu yerl tanıyamaz olurlar. Hele derl lşleyenlerden hlçblr iz yok!. Mldas'ım kuyusu, Eskişehir'de Seyltgazi yakınlannda. Apollon, Frlgya Kralı Mldas'a kızıp kulaklarını eşeK kulağına çevirmiş. Midas, yeni kulaklarını gizlemeye çalışırmış. Berbdrl görmüş Mldas'ın kulaklarını. Klmseyo de söyleyemiyor. Ne yapsın zavallı berber? Berber, kıra gidlp, bir kuyuya bağırmış: Mldas'ın kulakları eşek kulağuıı!.. Kuyuda yankılanau sesi, ruzgarlar aııp sallanan saz lara iletmişler. Kaval yapılan sazlarla berberin sesi, Frigya'ya yayılmış. Herkes öğrenmiş Prigya Kralı Midas'ın kulaklannm eşek kulağı olduğunu. Mitolojiye göre, Midas öküz kanı içerek, kendlni öldurmuş... Eskişehir'den döndUm ama, gönlüm orada kaldı. Midas'ın kuyusuna gıdemedlm. Akademi'deki söyleşlden sonra kentte dolaştık. Erkan üyal, eskl para biriktiriyor, yerli yabancı paralar. O eskl para pazarlarına, kuyumculara gltti. Biz Çetin Öner'le Bölgo Idare Mahkemesi Çaşkanı Feridun Taşkın'ı görmeye gittik. Ferldun Taşkın, «cumartesi» urkadaşlarımızdan. Cumartesilerl artık bir araya golemiyoruz... Eskişehir, tarıhsel yonden de, demokrasi yönunyetmezdi. İlginç şeyler. örneğin, belki Turklye'de tek kişehır'do dolaşırken yollarda, caddelerde hemen hemen hiç asker görmedik desem yeri.SıkıyÖnetim, burada kendini duyurmamaya özen göstermiş. Bir olağanüstü dünem lçlndeylz. Ama, artık sivil yönetlme geçeceğiz. Şimdiden bunun hazırlıklarının yapılması, gitli.şo halkın alıştırılması gerek. Eskişehir'de, hemen hemen hıç olay olmadığını da söyledller. Güvenlik guçleri, yollarda, kavşaklarda trafik polislerl vızır vızır çalışıp cez,a keslyorlar. Eskişehir Emniyet MUdtlrU Oktay Engln'in çok yakın bir arkadası varmış. Içtlkleri su ayn ' gitmezmiş. Bir gün Trafik Polisleri, Müdür'ün arkadaşına da para cezası kesmişler. Adam, ceza makbuzunu çerçeveletip miiüüre armagan etmlş. O da odasına aşmış çerçeveli makbuzul Eskişehir ÎTÎA'da görduklerinü anlatmaya yerim yetmezdi. ilginç şeyler. örneğin, belkl Turklye'de telc «Atatürk mumyaları» burada. Normal boyunda mumdan yapılmış 6 heykel... İTİA'duki «konuşma engelll çocuklar.la ilgili çalışmaya değinmiştim. Bu ayrıca ilgilenmeye, lncelenmeye değer. Türkiye'dekl genel durum ise hlç iç açıcı değil. Ilkokul çağında yurüumuzda 7 12 yaş arasında 6.5 milyon çocuk var. Bu yaş diliminde 13 bin kör, 38 bln sağır, 190 bın konuşma engelll, 25 bin ortopedik özürlü, 120 bin hafif geri zekâlı, öo bin orta dereceds gerl zakulı, 20 bin ağır derecede geri zekâlı, 2 milyon 200 bin «korunma gereksiniml olan» çocuk var. 1980 yılı istatistiklerine göre, eğitim, bakım gören çocuk sayısı isa şbyle: 200 ortopedik özürlü çocuk (bir okul). 8000 geri zekâlı çocuk (734 sınıf), 16.885 korunma gereksiniml olan çocuk, 563 kör çocuk (5 okul), 2864 saftır (17 okul). İlkokulda okullaşma oranı ytlzde 87.5 iken, özürlülerde okullaşma oranı yüzde 6 (Kaynaklar: 1981 programı, T.C. Başbakanlık, DPT, Haziran, 1981, Sayfa 361, Dr. Temel Pamir, «Pizyoterapl Rehabllitasyon Özel Sayısı, Kasım 1981). Böylesi sorunlar ortada dururken, tutucu basında bazı yazarlar neler yazıyorlar? TDK kapatılsınmış da, «aka ılemi» kurulsunmuş da... Adını anmak istemediğim biri de şöyle yazdı: «bevlet büyUkleriyle bcraber, Danışma Mecllsl flyelerinin de Türk kültürünün temell ve mllll birUğimizin timsali olan Tiirkçemiri, yetkill illm adamlarının onanmıııa vererek, yaşayan Türkçemizle beraber, rdebiyat, hukuk, sohbet, yazışma, Uim dllimlzl de kurtarmay» çalışmaları, şeret ve sevap banelerlne yazılacaktır.» Ankara'ya döner dönmez kurcaladım; Danışma Meo llsi'nde bazı üyeler, tutucu gazetenin Isteğlna uygun bir yasa önerisini hazırlayarak, bazı uyelere imzalatmışlar. Bu öneriye göre, TDK, Ataturk'Un kurdugu kurum kapatılıyor. Yerine «aksdeml» kuruluyorl Imzalayanlar arasmda, Anayasa Komisyonu'nun Başkanı tutucu gazetenin Yönetim Kurulu Iklnci Başkanı Prof. Orhan Aldıkaçtı da var. Ortalık kanştı. Imza verenlerden bazıları, şlmdi imzalannı geri almak lstlyorlar. Bazılarının bir amacuna kuUanıldıklaruu farkettiler de ondan mı? Onceki gun 27 Mayıs'm yıldönUmuydü. «Gemal Aga» yı, «1961 Arıayasasunı duşUndum. Uygulanmayıp suçlanan Anayasayı. 27 Mayıs Devrimi olunca, CHPTilerin çogunluğu davul zumayla bayram yapmıştı. îsmet Paşa, bunu uygun görmemiş şöyle demiştl: Ordu hlçblr zaman, bir klmse, bir başka fcurulu; adına glrişlmde bulunmaz! 27 Mayıs'ı yapmış, 1961 Anayasası'na katkıda bulunmuş, eski askerlere bakıyorum, onurla yaşamlannı sürdürmekteler. Kendilerlne tutuculann, 27 Mayıs'a karşı kalemlerin saldınlarına yanıt verme gereginl bila duymuyorlar. Böylece, en büyük dersi vermiş oluyorlar.» # Kabadayı meyhaneleri restorant olmuş ülhanbeyler, kabadayılar ellerlni eteklerlni çekmlşler. Zaten kabadayıhk, kül hanbeyllk de çoktan ölmüş. Kabadayı meyhaneleri ya blrer kebapçı dükkânı olmuş, ya blrer restorant!.. Restorant bllmem ne, restorant bllmem ne dlye koca koca tabelalar asmışlar. Uygulanmakta olan yeni ekonomlk slstem parayı çok şlşlrmiş. Şlşen para da, kendlne uygun yeni blr kabadayılığı oluşturmuşa ben zlyor. Eskl mesleğln haracı, yeni oluşan külhanbeyliğl korumuyor. Para şiştlği için küçük haraçlar blr işe yaramıyor. Böyle lşlerin haracmı alanlar da değişmlş. Dahası var, külhanbeyllğln, kabadayılığın içlne politika glrmiş. Particiler kabadayılara el atmışlar, siyasal eylemlerlnde yararlanmışlar. K # Kürt Cemali'den Keşanlı Ali Destanı'na «Bizim buralar CHP'yl tutar» dedl birlsl. «Fa$olar hiç' blr zaman buralara giremediler. Girdikleri yerler var.» Kabadayıhğın blr bölümünü yeni türeyen bir Baba denetliyor. Onun da küçük işlere girdiği yok. Ihaleleri kovalıyormuş, avantasupı oralardan alıyormuş. Vebali, günahı anlatanlann boynuna... «Dündar Bey de İstanbul'a yerleşeli palazlandı» dlyorlar. Virml yıl sonra Baba, Dündar1] Ankara'ya getirmiş, «Dündar Beyle» barışmışlar. Dündar Kılıç'tan sözederken hep «Bey» diyorlar. Külhan kahveleri duruyor. Her kahve blrinin güdümünde... Küçük küçük kumar oynanıyorsa da, tadı yok, blr şey getirmlyor. Kahvelerde kumar oynayan lar, şuradan buradan gelme yoksul tşçiler... Zaten kaç para alıyorlar kl, kaç para haraç verslnler!.. At Pazarı kahvelerlnde de külhanbeylik tükenmlş. Esrar gibi şeyler varsa da, cezası agır olduğundan klm se el atmıyor. Fedaillk eden berduşlar var, şunun bunun özendirmesl İle adam vuran lar, onların da süngüsü düşmüş, kahve köşelerlnde itelenip kakalantyorlar. Yü künü külhanhktan tutanların lse. hepsi birer lş sahibl olmuşlar, çekllmişler. Kiml abdestinde, klmi namazında... Kan güdücü birkaç cinayet lşlenmlş... «Nefsi mUdafadan» mahkemellk!. E # Külhanbeylik holdingleşiyor eni türeyen Baba'nın ünü çok büyük... Klmse de ona erisemeyeceğlnl billyor. Ballandıra ballandıra anlatıyorlar, çiftllği varmış. lo kantası varmış, kapısında köpek değil, aslan beslermiş. Blr çok berduşun elinden tutuyor. Ortalarda görünmüyor. Cemall'nin amcası tsmail Coşar CHP'ye girmiş. Particlllk yapmış blr süre. Külhanbeyllğe kangmıyor. Altındağ'da ve Atıfbey'de geçim bekar evlerinde. Gelip lş bulabilen göçmen işçiler bu bekar evlerinde bannıyorldr. Kabadayılar ünlerl ile bunların dırıltı, sızıltı etmelerini engelllyorlar. Herkesin kahvesi ayrı, blrblrlerinin kahvesine gidlp gelmlyorlar. Eskiler paltolan omuzlarında, kahvenin blr köşesinde, kendi masalarında oturup yarenlik ediyorlar, eski günleri anıyorlar. Ama denetlm ve gözetiml bırakmamışlar. Emek li pollsler de. onlarla birlikte. Sermayeclllğin ağır baskısı külhanbeyllgi bir yerde öldürürken, blr yerde de gellştlrmiş, sermayeci yapmıç. Külhanbeylik holdingleşiyor. K ürt Cemali, Altındağ ve Atıfbey'de çok sevlldlğlnden yaslar tutuluyor, ağıtlar ya kılıyor. O günlerin akşam gazetelerl Cemali'nin öldUrülüşünü ballandıra ballandıra yazıyorlar. öyle ki, Haldun Taner'in dikkatini çekiyor. Bir gün Haldun Ta ner bana çıkageldl. «Şu Kürt Cemali olayı nerelerde geçti, aslı ne ögrenmek Istiyorum» dedl. Haldun'u Altındağ ve Atıfbeyin çocuğu Avukat Şefik Günder ve Atıfbeyll Tahsin (Yaman) le tanıştırdık. öğrendl, inceledi, bu olaydan «Keşanlı Ali Destanı» doğdu. Keşanlı Ali Des tanı, bir sanat yapıtıdır. KUrt Cemali'nin özel serüveni buradan pek çıkmaz. Ama Haldun Taner, gerçek bir olaydan esinlenmiştir. Cemali'nin hısımları, akrabaları ve kardeşlerl, bu. clnayetl Kabadayı Mehmet ln ve Boyacı Arif'ln yanına komadılar. Günün birlnde, Cemali'nin öldürüldüğü yer de, Hergele meydanında, hem Kabadayı Mehmefi, hem de Boyacı Arif'1 öldürdüler. Dündar Kılıç da Ankara kabadayılarından oluyor. Bu olaya adı kanşıyor, böyle bir kan davasının güdüldüğü yerde durmak lstemlyor, Istanbul'a göçüyor. «Akılhlık ettl, grittl de kendini unutturdu» dediler. O yılların kabadayılarını sayıyorlar: Kovboy Nlyazl, Jandarma Zlya, Yaşar Altınışık, KUrt Nevzat, Sarı Vabit, KUrt Tahsin... Gençlerden Kazım Kafa... Dört yeğenl lçerde. Hepsl de, kabadayılıktan ellerlnl, eteklerlnl çekmlşler. Zaten kabadayılığı, o yıllara besleyen kaynak, genelevden avanta almak, kumar, esrar, bar pavyon fedaillğl. Esrar tekellni elde bulundurmak, kumardan mano almak, genelev patronlanna fedallik etmek, bar ka Y Demîrören Ham Yağ Fabrikaları Sanayi A.Ş. Tasarruf Sahiplerine Duyurur ŞtRKETtMtZtN %45 YILLIK SABİT FAtZLt I. TERTIP TAHVILLERI 29. S. 1982 TARIHİNDEN ITIBAREN Marmara Gıda Sanayi Anonim Şirketi Tasarruf Sahiplerine Duyurur ŞIRKETIMIZIN %4S YILLIK SABIT FAIZL1 I. TERTIP TAHVILLERI 29.5.1982 TARIHİNDEN ITIBAREN ULUSLARARASI ENDÜSTRİ ve TİCARET BANKASI A.Ş. Karaköy Şubesinde Satışa Sunulmuştur. 499.000.000. TL. 29.5.1982 31.5.1982 (3 gün) llk Faiz Tedlyesl ve Itfa 31.5.1983 31.5.1985 Tahvillerin Nev'l ve Vade Hamiline Beş Yıl. Küpurlar 2490 adedl, 100.000 TL. 500 adedl, 500.000. TU Tesblt olunan % 45 tutanndakl falz oranı sablt olup, vade sonuna kadar deglştirllmeyecektlr. 31.5.1984 tarlhlnden itlbaren, İsteyen tahvll mallkleri tahvillerinl kısmen veya tamamen lade ile bu tarihe kadar işlemiş faiz ve anaparalarını yetkili kılınacak banka veya bankalardan alabileceklerdlr. Tahvillerin satışı, anapara ve falzlerlnin tedlyesi, Uluslararası Endüstrl ve Tlcaret Bankası A.Ş. aracılığı ile yapılacaktır. % Anapara ve faizlerin tedlyesi Erdoğan Demirören kefaletlne bağlanmıştır. Işbu tahviller Sermaye Piyasası Kurulu'nun lzni ile lhraç edilmektedlr. Ancak bu lzln kamunun tekeffülü veya resml bir teminatı olarak yorumlanamaz. (Cumhuriyet 3808) Ihraç Olunacak Tahvlllerin Tutarı ı Tahvillerin Satıs Süresl ULUSLARARASI ENDÜSTRİ VE TİCARET BANKASI A.Ş. Karaköy Şubesinde Satışa Sunulmuştur Ihrac Olunacak Tohvillerın Tutarı : Tahvillerin Satış Süresl : ilk Falz Tedıyesl ve itfa : Tohvlllorln Nev'i ve Vade : Küpurlar : 360.000.000. TL. 29.5.1982 . 31.5.1982 (3 gün) 31.5.198331.5.1985 Hamiline Beş Yıl. 600 adedl. 100.000. T L 600 adedl, 500.000. TL. Tesblt olunon %45 tutanndakl falz oranı sabıt olup, vade sonuna kadar değiştirilmeyecektlr. 31 5.1984 tarihlnden itlbaren, Istayen tahvil ma•Iklerı tahvillerinl kısmen veya tamamen lode İle bu tarihe kadar Işlenmiş taiz ve anaparalarını yetkili kılınacak Banka veya Bankalardan alabileceklerdlr. Tahvlüerin satışı, anapara ve falzlerlnin tediyesl yetkill kılınacak Banka veya Bankalar aracılığı İle yapılacaktır. Anapara ve falzlsrln tedlyesl Erdoğan Demîrören kefaletine bağlanmıştır. Işbu tahviller Sermaye Piyasası Kurulunun Iznl İle Ihrac edllmektedir. Ancak bu Izin kamunım tekeffülü veya resml blr teminatı olarak yorumlanamaz. (Cumhuriyet: 3809 YARIN: Yabancı konuklar önce Hasanoğlan'a gütürülürdü... DÜZELTME Müşerref Heklmoğlu'nun dllnkU vazısmın başlıgı «Suımy'ın ağzında...» şelcUnde çıkmıştır. Aslı «Sunay'ın ardından» olacaktır. DUzeltir, okurlanmızdan özür dlleıiz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle