23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
r Cumhuriyet' 6 EKONOMİ 23 ŞUBAT 1982 EKONOMİDE GÜNÜNAYNASj Hisse senedi piyasasında canlshk sürüyor Dıssatim artmca pilic eti 400 lira oldu ANKARA, (ANKA) Sermaye piyasasının hisse senedi bölümunde son haftalarda görülen canlılığın geçen hafta da devam ettiği bıldirildi. Buna bağlı olarak geçen hafta içınde bırcok kuruluşun hisse senetlerinin değerinin orttığı belirtildi. MEBAN yetkilüen, kendi portföylerinde bulunan 52 hisse senedinin 24'ünün değerinin arttığmı, bir Kuruluşun hisse senedinin ise değer yitirdiğini belirttiler. Yetkililer, en yüksek değer artışının 750'şer lıra ile Türk Şişe Cam Sanayii ve KAV'ın hisse senetlerinde görüldüğünü bildirdiler. Hafta içinde Türk Siemens'in hisse senetlerinde 500 lira, Pınar Sut'ün hisse senetlerinde 400 liralık artış koydedıldi. MEBAN'a görs geçen hafta içinde hisse senetieri değer yitıren tek kuruluş Türk Demir Döküm Fabrikaıarı oldu. Bu kuruluşun hisse senetlerinde 100 liralık düşüş kaydedildi. Dışsatımı artan gıda maddesinin ic Yapısal pazardaki fiyatı da tırmanıyor C alkanan YDRUM Yalçın DÖĞAN Değişim?.. Piyasaya daha bol mal gelmeyle piliç eti fiyatlarmın önümüzdeki günlerde 4050 lira düşmesi bekleniyor. Ekonouiii1 Servisi Dışsatımdaki her artışa sevıniyor, «dıssatım seferberliği» başarıya ulaşıyor dıye bayram yapıyoruz. Bu arada et, tavuk piliç ve bak liyat gibi gıda maddelerinin dışsatımındaki artışlar da çoğu kez sevinçle karşılanıyor. Ne var ki konuya iç piyasa ve tüketici açısından bakıldığında ortaya pek de sevinilemeyecek bir tablo çıkıyor. Dışsatıma konu olan gıda maddelerinin fiyatları iç piyasada hızla tırmanıyor ve halkımızın kendisine gerekli olan besinleri alabihnesi giderek güçleşiyor. Örneğin sağlıklı bes lenme için gerekli protein miktarımn yarısını bile ala mayan vatandaş et ihracatındaki artışı biraz da hüzünle seyrediyor. TÜRKÎYE'DE PİLİÇ ETİ ÖRNEĞ1 Bu olgunun Türkiye'de özellikle kentlerde yaşayan tüketicileri ilgilendiren bir örneği de son aylarda piliç etinde yaşandı. Toptancı ve perakendeci piyasalarda yapılan saptamalara göre, yılbaşından geçerll fiyat, 380 ile 400 llraya kadar yükseldi. Başta dıssatım olmak üzere, mal geliminin azalması ve istemin artması gibi neden lerden kaynaklanan hızlı fiyat artışı piyasalarda fazla yadırganmadı ve «geçici» diye tanımlandı. Ancak, pazar payının yüzde 30'unu elinde bulunduran YUPİ adlı kuruluşun yılbaşı sonrasında da iç piyasaya mal vermeyerek yalnızca yaptığı dıssatım bağlantılarını gerçekleştirmesi fiyatlarda beklenen gerilemenin gecikmesine yol açtı. yapılan belirlemelere göre, piliç eti fiyatlarının yük 7982 petrol tükefimi 76.3 milyon ton oSacak ANKARA (UBA) f Türkiye Petrolleri A. O. I Genel Müdürü tsmail Ka fesçioğlu, 1982 yılmda Türkiye'nln toplara ham petrol ve ürün tüketiminin 16.3 milyon ton olacağını söyledi. Dün başlayan Jeoloji Kurultayında bir konuşma yapan Kafesçioğlu, TPAO'nun 1981 'de Türkiye'de arama faaliyetlerlne iç ve dış para toplamı olarak yaklaşık 70 milyon dolar karşılığında para harcan dığını, bunun diğer iilkelerle mukayese edildiğinde çok yetersiz kaldığım belirterek 1982 yılmda TPAO üretiminin 1 milyon 50 bin ton dolayında gerçekleşmesi beklendiğini ifade etti. selmesi bir ölçüde sunum (arz) yetersizliğinden kaynaklandı. Piyasalarda düzenleyici rol oynayan küçük üretim ünitelerinin kasım 1981'deki 110120 liralık canlı piliç fiyatları karşısında zaıar ettiklerl, bu nedenle de üretime ara verdikleri saptandı. İki ayda bir piyasalara yüksek düzeyde mal sunan bu Unitelerin devre dışı kalması. fiyatları artıran bir başka etken oldu. Bu arada genellikle iç piyasaya mal veren Mudurnu ve çevresindekl orta kapasiteli kuruluşların da îran'a yaklaşık 265 liradan piliç eti dışsatımı yapması, İç piyasaları sunum yönünden olumsuz etklledl. Birbirlnl tamamla yan bu gelişmeler sonucunda tstanbul perakendeci piyasalarında yaklaşık 3 aydır geçerli olan 380400 liralık piliç eti fiyatı sözcüğün tam anlamıyla «sabit» kaldı. Ancak, devre dışı kalan küçük üreticüerin, piliç etinin «para etmesi» nedeniyle, yeniden civciv alımına yöneldiğini belirten piyasa ilgilileri, llk partl malların en geç 30 gün için de toptancılara verilebileceğini bildirdiler. Bunu diğer ünitelerden gelen piliçlerin izleyeceğini de savunan toptancılar, «olağanüstü bir gelişme meydana gelmediği takdlrde, piliç eti fiyatlarının 4050 lira gerilenıesi bekleniyor» görüşüne yer verdiler. ANKARA, (ANKA) Şubat ayının ilk yarısında 122 şlrketin sermayesini toplam 7,9 milyar lira artırdığı saptandı. Derlenen verilere göre, 112 Şubat tanhleri arasında gerçekleştirılen sermaye artışının 7 milyar 191 milyon liralık bölümü 59 anonim şirkete ait bulunuyor. Bunun dışında 12 limited şirket sermayesini 575,2 milyon lira artırırken 48 kollektif şirket 107 milyon liralık, 3 komandit şirket de 26,4 milyon liralık sermaye artışı gerçekleştirdi. Bu gelişmelerden sonra, yılbaşından 12 Şubat tarihine kadar geçen sOre 'Scinde şirketlerde gayrisafi sermaye artışının 29 milyar 690 milyon llraya ulaştığı belirlendi. Ancak, fesıh ve tasflyelerle sermays azalışlan dikkate alındığında safl sermaye artışının 29 milyar 184 milyon lira duzeyinde olduğu hesaplanıyor. 722 şirket sermayelerini 7,9 milyar lira arttsrdı Tarım dışsatımı hızla artan Brezilya, halkını besleyemiyor m Ekonomi Servisl Brezllya, tarım ürünleri dışsatımında bü yuk patlama yapan ülkeler için re ön sırayı alıyor. Brezilya'nın geçen yıi geleneksel ihraç ürünü kahve dışında Orta Doğu ülkelerine yaklaşık 440 milyon dolarlık pilic eti, çeşitli ül kelere 370 milyon dolarlık tütün ve büyük miktarlarda dondurulmuş portakal suyu özü sattığı, soya dışsatımında da ABD'yi bile korkutacak duruma geldığl bellrtllıyor. Brezilya geçen yıl 12 milyar dolan aşan tarımsal ürün dışsatımının 1990'larda yılda 50 milyar dolarlık bir rakama erişeceğini ve ülkenin dev dış borçlannı ödemekte önemli bir unsur olacağını umuyor. Ne var ki madalyonun diğer yüzünden, milyonlarca Brezilya lının ve özellikle de kırsal ke simde yaşayan halkın yetersiz beslenmesı yer alıyor. Tarımda büyük bir verımlllık artışı sağlanamadan iç pazarda tüketılen ürünler yenne dışsatıma yönelık urünlere ağırlık ve rılmesi sonucunda Brezilya hal kı giderek bazı geleneksel gıda maddelerinden de yoksun kalmaya başlıyor ve yetersiz beslenme sorunu bütün ağırlığıyla gündeme geliyor. rHanqiülke ne i/tiyor? I Ihracatcı birlikleri tescillerde yeniden söz sahibi olmak istiyor Balık ihracatçıları, eylül ocak döneminde yabancı TIR'lara taşıma izni verilmesinin önemini vurguladı. ler kaldırılamaz, azaltılamaz, değiştirilemez, ancak geliştirilebüir» dedl. Şuhubi, ihracat sigortasının oluş turulmasınm güçlüğünü ka bul ettiklerini, ancak hiç değılse, çabuk bozulan mallar ve tahsilatı geciktiren ülkelerden başlanmak üzere bu alanda selektif bir Ekonomi Servisi Istanbul îhracatçı Birlikleri'ne üye 8 İhracatçı Birliğin dünkü ortak basın toplantısmda ilk konuşmayı yapan Birlik Genel Sekreteri Mecit Ataklı, 24 ocak kararlarının ardından Birliğin, ihracat üzerindeki denetim ve etkinliginin ortadan kalktığından yakınarak, tescil uygulamasının yeniden yaygınlaştınlması ve İhracatçı Birliklerinin es ki işlevlerıne yeniden kavuşturulmasını istedi. Toplantıda konuşan Yaş Meyva ve Sebze İhracatçıları Blrliği Başkanı Yaşar Ünal, ürünlerin kısa sürede çürüyüp bozuldugu bu alan da vergi iadesi bulunmadığma dikkati çektıkten sonra, ihraç sezonu süresince karşılaştıkları nakliye sorunları nedeniyle mallarının ellerinde kaldığından yakındı. Yabancı TIR'larla nakliyeye izin verilmesi halinde bu yıl 500 milyon dolar olan ihracatın gelecek yıl derhal 1 milyar dolara yükselebileceğini söyledi. İplik Hambez ve Mensucat İhracatçıları Birliği Başkan Vekili Mehmet Şuhubi ise, ihracat teşviklerinde planlanan kısıntıları eleştirerek, «Hedefimizin tüm ithalatı karşılayacak ölçüde ihracat yapmak olduğu bir dönemde ihracata verilen özendirraeuygulamanın başlatılabileceğini kaydetti. İhraç sezonu olan eylül ocak dönemi arasında yabancı TIR'lara taşıma izni verilmesinin, çürüyen ve bozulan ürünler için hayati önem taşıdığını tekrarlayan Balık İhracatçıları Birliği Başkanı Kemal Yarar, tescilin kaldırılma&ından sonra içteki firmalann dışta birbirleriyle rekabeti nedeniyle alıcılann fivat kırdıklarını ve ihracatçılanmızın zarar gördüklerini söyledi. Fındık İhracatçıları Birliği Başkanı Zeki Karahan ise, fmdıkta ihracatçılara daha ürün alınmadan dış firmalarla bağlantı yapma olanağı veren «alivre» uygulamasına yeniden başlan masını istedi. Karahan. bu uygulamanın gerek ihracatın miktarını artıracağım, gerekse fiyat belirlemekte ülkemize büyük avantajlar sağlayacağını • İTALYA, SAR1 PAPATYA Bir İtalyan firması, Türkiye Odalar Birliğine başvürarak, sarı papatya çiçeği ithal etmek istediğini bildirdi. llgililer, Türkiye'nin papatya ihraç etmeye başlayacağı yolunda çıkan haberler sonucu birçoh İskandinav ve Avrupa ülkelerinden talepler gelmeye başladığını ifade ettiler. • İRAN. BALIK YEMt Türkiye'nin ihraç ettiği mallar listesine son olarak balık yeminin de girdiği bıldirildi. Merkezi Tahran'da kurulu bir Iran firması, geçtiğimiz günlerde Türkiye'den ivedilikle akvaryum balıklan için 100 ton balık yemi talebinde bulundu. • MALEZYA, HAL1 VE SECCADB Malezya1 da faaliyet gösteren Red House firması, Türkiye'den hah ve seccade satın almak istiyor. ITO'dan yapılan açıklamada söz konusu fir manın ayrıca, bakırdan mamul süs eşyası, el işleri ve turistik hediyelik eşya da natın alarak, iki ülke arasındaki ticareti geliştlrmek istediği belirtildi. • B. ALMANYA, ÇOCUK ELBÎSESÎ 'Herteler Strasse 8, 3041 Nevenkirchen* adresinde faaliyet gösteren «C. Holz And Co. CMBH. Kinderbekleidung* adlı firma, Ticaret Odasına gönderdiği bir yazıda, 14 yaşına kadar çocuklar için elbiseler almak istediğini bildirdi. • MISIR, CAM Mısır Arap Cumhurlyetinden 16 ithalatçı firma, Türkiye Odalar Birligine başvürarak çeşitli mal ıthal ezmek istediklerini bildirdiler. Mısırh ithalatçı firmalar, Türkiye'den genellikle sıhhi malzeme, gıda maddesi ve inşaat malzemesı almak isterler. AETye pamuk ipliği dışsatımmı görüsmek icin Brüksel e heyet gidiyor celıkle malıyet ve kâr unsurları nı dikkate alarak fiyat belırlemesine gittıklerini, oysa bu fiyat belırlenirken Gatt çerçevesınde fıilen alınan vergiierle, vergi iadelerinın de dikkate alınarak ihrao fıyatının belirlenmesi, gerektiğıni söylüyorlar. ANKA muhabirının bu konuAET heyetlnln ise yıllık orta da goruşlerıne başvurduğu yet lama ihrac fiyatlarını esas ala kılıler, 1981'in ikınci yarısında rak damping kanısına vardığı pamuk ipliği ihracatmda dam da belirtıliyor. Yetkililer, yıllık ping olduğunu kabul etmeleri ortalamalara bakıldığında dam ne karşın, özellikle dampinge pıng varmış gibi gözükmesine karşı yüzde 1'lık vergi uygu karşın, halen ıhracatta söz lanmasına başlandığı aralık a konusu olan ihraç fiyatlarının ymdan bu yana fiyatlarm he dampingin varolmadığında en men hemen dünya piyasaları kesin deliller olarak ortaya çık duzeyinde olduğunu ifade edi tığını ifade ediyorlar. yorlar. Bu arada, «damping»ın tanımı konusunda da anlaşTürkiye'nin dünya fiyatları mazlık qlduğunu belirten yetki İle aynı düzeyde bir fiyattan liler, Türkiye'de incelemeler da Ortakpazar ülkelerine pamuk bulunan AET uzmanlarının ön ipliği ihraç ettiği belirtllirken. İSTANBUL, (ANKA) Bir sü re once istanbul'a gelerek «flyatlar» konusunda ıncelemeler de bulunan AET uzmanlarının, damping'in devem ettiği kanısına varmalarına karşın, Türkiye'de damping yapılmadığını savunduğu bıldiriliyor. bu arada, yuzde 16 oranındaki bir vergi ile bındırıımış fiyatyattan urun ihraç edıimesının de «olanaksız» olduğu kaydedılıyor. Turkıye, bir asgarı ihraç fıyatında Ortak Pazar ile «uyurn» sağlamak amacıyla yarın Bruksel'e bir heyet gonderıyor. Dışışlerı. Iıcaret ve DPT yetkıiııerınden oluşan heyette, ayrıca Istanbul, Mersın ve Izınır ihracatçı bırlıklerınden de birer temsılci bulunuyor. Bruksel'de bu hafta so nuna kadar AET uzmanları ile göruşecek olan heyet, AET'den yuzde 1'lık antı damping vergısının kaldırılmasmı bunun karşılığında da Türkiye'nin bir asgarı ihraç fiyatını kabul edebileceğini anlatacak. Ancak, yüzde 16lık vergi uygulaması sürdüğü sürece bunun mümkun olamayacağı da belirtılecek. lı oluyor. Ancak, o çalkantı içinde «gerçegi» bulabilmek her zaman kolay değil. Çünkü, gerçek ne tek, ne de sablt kalıyor. Gerçek değişken olduğu sürece, tartışmaların «maddi temellere» dayanması da kaçmılmaz oluyor. Günümüzün en yoğun tartışmaları, Türkiye'nin yapısal bir değişimin içinden geçlp geçmediği... Ya da «üst yapı kurumlarında» gözlenen değişikliklerin ülkede «temel ve yapısal bir değişikligin» uzantıları olup olmadığı... Gerçekten Türkiye'de «yapısal bir degişikliğin» varlığını gösterebilmek ya da yine aksıni kanıtlamak. ekonominin çok temel verilerine inmekle mümkün. Bunun için de yine çok temel ekonomik büyüklüklerden hareket etmek gerek. Doğrudan devletin araştırmaları ve belgelerine inildiğinde, son beş yıl içinde ekonomik büyüklüklerm şaşırtıcı degerler taşıdığı görülüyor. Maüye Bakanlığı'nın 1982 bütçesi ile birlikte hazırladığı «Yıllık Ekonomik Rapor»a bakılırsa, ekonomide üç büyük kesimın büyüklükleri kendiliğinden ortaya çıkıyor. «Yıllık Rapor»a göre, 1977 yılında tanmın payı yüzde 23.1, buna karşı 1981 yılında aynı tarımm payı yuzde 23.3. Bir başka deyimle, beş yıllık sürede tanmın payında bınde ikilik bir artış var. Ancak, daha önemli olanı sanayi ve hizmetler kesımi. 1977 yılında yüzde 23.6 sanayi payı. 1981 yılında yüzde 22.6'ya düşüyor. Rakamlarda, ekonomik büyüklüklerde hemen hemen hiçbir değişme yok. Olsa bile, sanayi aleyhine bir geüşme gözleniyor. Sanayinin kendı Içindekl durumuna bakıldığında, yukarıdaki gerçek bir kez daha ortaya çıkıyor. Yine 1977 ve 1981 yılları karşılaştırıldığında, tüketim maüarı üretimi yüzde 39.5'ten yüzde 42.9'a yükselmiş. Ara malları üretimi yüzde 47.1'den yüzde 45.1'e inmiş. Yatırım malları üretimi de yüzde 13.4'ten yüzde 12'ye gerilemiş. Açıktır ki, yapısal bir değişme yatırım ve ara mallarmdaki üretim artışını beraberinde getirir. Oysa, burada da sanayi aleyhine, sanayileşmenln tersine bir gelişim görülüyor. Rakamlar ve büyüklükler arasında hemen hemen hiç fark yok. Varsa bile, sanayl aleyhine. Dolayısıyla, 24 ocakla birlikte Türkiye'nin «yapısal bir değişim içine girdiğini» savunmak ve söylemek bilime aykırı, çarpıcı bir biçimde şunu eklemek gerek: «1981'dekl Türkiye ekonomisinin üretim tablosu, 1977'dekinin kopyası gibidir. Dört yıllık cevelan sonunda başlangıç noktasına dönülmuştür. Şu temel farklarla: Gerçek ücret ler 1977'dekinin yüzde 43 gerisindedir. tşsizlik oranı 1977'de yüzde 13.6'dan, 1981'de yüzde 16.6'ya çıkmıştır. Ve 1977 sonunda dış aleme 10.3 milyar dolar (ana para) borçlu olan Türkiye 1981 sonunda yaklaşık 20 milyar dolar borçludur» (Oktar Türel, Seksenbeşe Doğru, Ekonomik Yaklaşım Derglsi, sayı 6, sayfa 7). Ekonominin en temel büyüklükleri 24 ocakla btriikte ülkemizde yapısal bir değişikliğln olmadığım açıkça gösteriyor. Ama, buna rağmen toplumda bir değişim var. Nedir bu değişimin kaynağı o halde?.. Burada üci türlü yanıt vermek mümkün. Ekonomik açıdan bir değişim var. Ama, bu değişimin yapısallıkla ilgisi yok. Ekonomidekl değişimin tek bir kaynağı var: Falzler. Yüksek faizler ekonomide «bUyüklerin yerlerini değiştiriyor». Ekonominin kendi içinde bir değişiklik olmaksızm, ekonomide söz sahibi olanlar yer değiştiriyor. Bu yer değiştirmenin aracı da yüksek faizler oluyor. Daha düne kadar adından bile söz edılemeyenler arasında bugün îstanbul piyasasında ve sanayiinde borçlu olmayan firmaya rastlamak zor. Borçluluk ekonomi içinde en f azla «el degiştirmeyi», firmalann «sahip değiştirmesini» getirir. Ama, el değiştiren firmalann sanaylleşme yolunda adım attığının göstergesi değildlr bu. Toplumda bir değişim var, bunun İkinci yanıtı «üst yapı kurumlan» olarak tanımlanabilir. Toplumda varolan kururnların yasalar yoluyla önemli ölçüde değişlme uğradığı gün gibi ortada. Bir yandan kurumların oluşum biçimi. öte yandan bağh oldukiarı merkezler değişlyor. Ama, bu yukardan gelen istekler ve irade yoluyla değişiyor. Temele lnmiyor bu değişiklikler. Günümüzde aydmlar, «üst yapıdaki bu degişimi» görmell. Bunun «maddi temelleri olmadığinı» da görmell. Maddi temeller yukarda gösterilen temel ekonomik büyüklüklerin üzerinde oturuyorlar. Onlar yerinde sayarken, üst yapı zorlamalarınm toplumdaki çalkantıları irdelenmeye herhalde değer... Ve de bunların geleceğe uzantısı üzerinde düşünmenin galiba tam zamam... toplumun tartışmaları da çalkantı OPEC'in toplanması isfendi ABU DABİ (a.a.) Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü OPEC'in Başkanı, 13 üye ülkeye, cumartesi günü oiağanUstü bir toplantı yapılmasını önerdi. Olağanüstü toplantı dü zenlenmesi bazı OPEC üyesi ülkelerin petrol üretimini azalttıklan yolun daki haberler üzerine, geçtiğimiz cuma günü Irak tarafmdan istenmlşti. Birleşik Arap Emirlikleri'nde yaymlanan «El Beyan» gazetesinin bildirdiğine göre, OPEC top lantısının Abu Dabi ya da Viyana'da yapılması bekleniyor. Gazete, OPEC'in şimdikı Başkanı ve Birleşik Arap Emirlikleri Petrol Bakam Mana Oteyba'nın, OPEC üyelerinin üretim kotalarının yeniden belirlenmesi, uygulanan resml fiyatlarm gözden geçirilmesi ve uluslararası petrol piyasalarında istikrarın saglanması konulannın görüşülmesini önerdiğini belirtiyor. Buğday taban fiyatları haziranda acıklanacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tarım ve Orman Bakanlığı musteşar Yardımcısı Prof. Erkan Benli, buğday taban fiyatlarının haziran ayında açıklanacağını bildirdi. Danışma Meclisi Genel Kulu'nda dün üye Muhsin Ze,,ai Bayer'in yaptığı gundem dışı konuşmayı yanıtlayan Ben li, «Taban fiyotları çiftcimizi sevlnce boğacck» dedi. Zekai Bayer gundem dışı konuşmasında Türkiye'de buğday üretimi açısından «kendine yeterli olmama» donemini başladığını one sürdü. Önlem alınmaması halinde buğday üretıminin daha da düşebileceğıni belirten Bayer, «Buğday taban fiyatları şimdiden açıklanmalı v e TMO köylüye avans vermelidir» dedi. RUTSATSIZ ÇAYLIKLAR CAY KUR'da kaydı olmayan yaklaşık 100 bin dekar dolayındaki ruhsatsız çaylıklara ruhsat verilmesine ilişkin yasa tasarısı Danışma Meclisi'n de kabul edildi. Meclis ayrıca, ÇAY KUR'un bazı maddelerinin değiştirilmesini de kabul etti. DÜNYADA EKONOMİ DÖVİZ KURLARI Dbvlzin Cinsl 1 ABD Dolan 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 Isveç Kronu 1 îsviçre Frangı 100 İtalyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kanada Dolan 1 Kuveyt Dinan 1 Norveç Kronu 1 Sterlin 1 Suudi Arabistan R. Döviz Dövte "Avrupa ekonomisindekigerileme buyıl 3 duracak, ancak ani iyilesme ohnayacak,, ÎSTANBUL (UBA) Avru madı. BUyume hızı hedef olan de 7,5 oranındaki kamu açıgı, Denizi'nde bulunan petrolden pa Ekonomik Toplulugu Sana yüzde 3.3'ün altında yüzde 2.5 sosyal güveniik ödemelerinin dolayı yüzde 2.5 civarında arta yicileri Birliği'nce (Unice) ha dolayında olacak, enflasyon o enflasyonist etkllerı ve yatı cak.» rımların gereği gibi özendirilezırlanan bir raporda, «1982' ranı ise yüzde 10'a indirilmeye O LÜKSEMBURG: «1981'de memesidir.» de Avrupa ekonomisindeki ge çalışılacak.» gayri safi milli hasıla oranınrilemenin büyük ölçüde duraO BELÇtKA: «Ekonomik fa da yüzde 2.53 dolayında bir • İRLANDA: «1982'de enflas cağı, ancak, ani bir iyileşme yon yüzde 15, gayrl safi milli aliyetlerin hızı giderek yavaş azalma görüldü. 1982'de de Ulnin de oLmayacagı» belirtildi. hasıla artışı da yüzde 1 cıva lıyor. Geçen yıl yüzde 1 olan ke ekonomisini yenl bir durgayri safl ıç üretim 1982'de yüz gunluk bekliyor.» UNICE'nin topluluk üyesi ül rında olacak.» • VUNANİSTAN: «1981'de keler ekonomileriyle iigili lzle• İTALYA: «1981'de yuzde de 0.5'e inmesi beltleniyor, nimlerini içeren söz konusu 0.5 dolayında gerçekleşen gayri 1981'de yüzde 5'e düşen sana yüzde 0.5 civarında artış gösraporda, Batı Avrupa ekono safi iç üretim artışı, 1982'de yi verimlihği bu yıl bir öl teren gayri safi iç üretimin 1982'de yüzde 2.5'e ve 1981'de milerinin tam olarak düzelebil yüzde 2 civarında olacak, an çüde yükseiecek.» mesi için henüz zamana ihti cak, yatırımlarda önemli bir • DANİMARKA: «1981'de yüzde 2.5 oranında artan ihrayaç olduğu kaydedilerek, üye artış görülmeyecek. Liret de yüzde 1 dolayına düşen gayri catın da bu yıl yüzde 6'ya uülkeler ekonomileriyle iigili ö ğer kaybetmeye devam edecek safi iç üretim 1982"de, Kuzey laşması bekleniyor.» zetle şu görüşlere yer verildi: ve enflasyon oranı yüzde 20'• ALMA^^i'A: «Ekonomi ha leri aşacak.» len gerileme durumundadır ve • İNGtLTERE: «Ekonomik ani bir iyileşme olasılığı olduk faaliyet hacminde geçen yıl, ça zayıftır. Ancak, ücret ve fi bir önceki yıla göre yüzde 3'yat artışlan kontrol altmda tu lük bir daralma izlendi. 1982'TOKYO (ANKADPA) Japonya, renkli televizyon tulabilir ve işletmelerin mali de ise yüzde 1 dolayında bir durumlarında bir düzelme sağ artışla birlikte, ekonomide ya ve video üretim ve ihracatında 1981 yılında yeni bir rekor lanabilirse, 1982'nin ikinci yarı vaş bir canlanma görülecek.» kaydetti. Bu konuda bir açıklama yapan Japonya Elektrosından itibaren Alman ekonoO HOLLANDA: «Geçen yıl nik Sanayl Derneği, Japonya'nın ürettiği video sayısı, misi yeniden canlanabilir.» düşüş gösteren gayri safl iç 1981 yılında iki kat artarak 9.4 milyona ulaştı. Renkli te• FRANSA: «Yavaş olmakla üretim, 1982'de az da olsa ar levizyon üretiminin ise yüzde 6.6 oranında bir gelişme kaybirlikte ekonomik faaliyetlerde tacak. Eğer rekabet gücü art dederek 11.6 milyon adete çıktığını bildirdi. Japonya'nın bir canlılık gözlenmektedir. tırüırsa ülke ihracatında bu Kamu harcamalarmın arttınl yıl yüzde 1, gelecek yıl da yüz renkli televizyon Ihracatının ise, 1981 yılında önceki yıla mış olması endüstride henüz de 4lük bir artış saglanabilir. göre yüzde 34.3 oranında artarak 6.2 milyon adete yükönemü bir tatep artışı yarat Ekonominin en zayıl yönü yüz seldiği açıklandı. EfektH Efektlf Alış Satif t Alnj Satış 142.50 145.35 142.50 146.78 154.26 157.35 146.55 158.89 8.65 8.82 8.83 8.91 60.75 61.97 60.75 62.57 3.36 3.43 3.19 3.46 18.18 18.54 18.18 18.73 23.83 24.31 23.83 24.54 55.36 56.47 55.36 57.02 24.85 25.35 24.83 25.60 76.12 77.64 76.12 78.40 11.33 11.56 10.76 11.67 61.38 62.61 58.31 63.22 117.32 119.67 111.45 120.84 501.76 511.80 476.67 516.81 23.96 24.44 22.78 24.68 264.27 269.56 264.27 272.20 41.67 42.50 39.59 42.92 1981'de 164 bin iş kazasında 1.853 kisi hayatmı kaybetti ANKARA, (UBA) 1981 yılında toplam 163.700 iş kazasında 1.853 işçi hayatını kaybetti. Geçen yıl en çok is kazasının inşaat sektöründe meydana geldiği ve bu sektörde meydana gelen 26.072 iş kazasında 437 işçinin hayaünı kaybettiği belirlendi. Sosyal Sigortalar Kurumuna ulaşan kaza istatistik raporlanna göre, en çok iş kazasının olduğu inşaat sektörünü sırasıyla, 17.958 iş kazası ile dokuma sanayii, 11.438 iş kazası ile kömür madenciliği, 9.878 iş kazası ile münkale cihazlar sanayii ve 8.842 iş kazası ile gıda sanayii izlediler. UBA muhabirinin tespitlerine göre, tüm sektörlerde toplam 163.700 iş kazası meydana geldi. Kazalar sonucunda toplam 1.853 işçi hayatını kaybetti. 2.950 işçi daimi İş göremez duruma geldl ve 677 işçi de meslek hastalığına yakalandı. < öte yandan, en çok iş kazalarının olduğu illerin başında 47.463 iş kazası ile İstanbul"un yer aldığı saptandı. Geçen yıl içerisinde, meydana gelen iş kazaları en çok 2529 yaş grubu arasındaki işçilerde görüldü. Bu yaş grubuna dahil işçilerden 43.785'i iş kazası geçirdi. 2529 yaş grubunu 28.111 iş kazası ile 2024 yaş grubu izledi. Üçüncü sırada ise 19596 îş kazası ile 1519 yaş grubu işçiler yer aldı. *ALT ramvır Cumhuriyet Reşat kulpsuz 24 Ayar 22 Ayar Bilezib Gümüg 3 FİYATURr 22 şubat 1982 12.150 12.250 12.500 12.700 1.830 1.840 1.665 1.765 41,5042,50 19 şubatla fark 50 Lira düştü Fark yok 10 Lira düştü 10 Lira düştü Fark yok Japonya'nın renkli televizyon dışsatımı rekor düzeyde Fiyano Dersi Verilir. Tel: 36 43 12 • 1. Ü İstanbul Tıp Fakültesi oğrenoi kimliğlmi ve İETT kartımı yitirdim. Hükür.«'irdür. ErdoğanJAĞUKR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle