Katalog

18 KASIM 1982 Cumhuriyet 9 44 (Baştarafı 1. sayfada) Kaymakamı 16 nisan 1979 tarihinden 14 tnayıs 1979 tarlhine kadar Fatsa'da değUdlr. Bu süreler içinde Fatsa'da Kaymakam Vekili olarak llce Ziraat Mühendisi görev yapmıstır. Ender'in öne sttrdüğü iddialar yanlıştır.» ARTVİN VALİSÎ Artvin Valisinln tutumu nedem ile hiçbir anarsistın yakalanmadığı iddiasınm «gercek ANKAR/V (THA) Feshedi len Cumhuriyet Halk Partisı' dışı ağır bir itbam olduğunu» r.in tstanbul Milletvekillerinden dikkat çeken Bakan Çetiner, Abdurrahman Köksaloğlunu öl konuşmasını şöyle sürdUrdU: «Bu Vali hakkında Sayın Endiirdükleri gerekçesiyle aşır: sağ görüşlü iki sanık hakkında der tarafından aylarca evvel yapılan İlk ithamt ihbar kabul dava açıldı. Ankara Sıkıyönetim Komutan ettim. Yetkili makamlar ve lığı Askeri Savcıhğı tarafından sorumlular nezdinde eerekü soruşturmayı yaptun, Vall hakaçüan davada ülkücü sanıklar kında bir kere daha olumlu dan Osman Tufckçi'ye öltim cezası verilmesi istendi. MHP bilgiler elde ettim. Bu nedenle yapmaya Istanbul bölgesi sanıklarmdan herhangi bir işlem olan öteki sanık Mııstafa Slnan gerek görmedim. hakkında ise 15 yıl ağır hapis KIZIL BAYRAK cczası talep edildi. Bir başka iddia ise Kars ka£ağ görüşlü sanıklar hakkın lesinden Türk bayrağmın indidp. açılan davaya Ankara Sıkırilerek yerlne Kızü bayrak çeyönaüm Komutanlığı (1) mıma kildiği, devrin Kars VaUsinin ralı Askeri Mahkemesi'nde ba bu Kızıl bayrağı makam odakılacak. sından seyrettiği, 12 Eyliil'den • Ankara Cumhuriyet Sav sonra da bu Valinin Kastamo cisı Doğan öz'ün katil sanığı nn'ya atandığıdır. Bu iddia, o İbrağim Çiftçi'nln davası, aym zamamn İçişleri Bakatu tara* olaya kanştığı gerekçesiyle tu fından Mülkiye Müfettişlne intuklu bulunan Hüsevin Kocacelettirilmistir. Müfettisin yabaş'ın davası ile birleştirüöi, 1 nında bulunan 18 temmuz 1978 Numaralı Sıkıyönetim Askeri taribll raporunda orak çetdçli Mahkemesl dünkü duruşmada Kızıl bayrağın kaleye çekUmesatuklar arasında fiili irtibat diği kesinlikle belirtilmiştlr. bulunduğu gerekçesiyle birleşAynca o zamanın bölgedeld tirme ka.rarı aldı. Kolordu Komutanı olan şimdiki bir Sayuı Orgeneralimiz (böyle bir olay katiyen vuku bnlmamjştır) diye bevanda bulunmuştur. Zamanın Kars Tugay Komutanı olan eeneralimiz de, tl Jandarma Alav Komutan Vekili olan subaymuz da Kars kalesine Kızıı bayrak çekllmesi olayınm kesinlikle vuku bulma. dıgını itade ctmişlerdir. Kişîler halen Ankara'dadır.» MANtSA VALtSt îçişleri Bakam Cetiner, ayANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gazı Üniversitesi Rek rıca Manisa Valİsi Erol Zihni tor yardımcılıgına 12 Eylül ön Görsoy hakkında Barış Derneği toplantısına katıldıSı savmın cesinde Ülkücü öğret 'enler Eerçeklere dayanmadıSım bilBirliği Derneği (Ülkü . Bir) dirdi. Cetiner konuşmasını söyYönetim Kurıüu üyeliğınde bu le tamamladı: lunduğu belirlenen Pro£. Naci «Adaiet ciııvCTisurja sahlp olKınacıoglu atandı. dngnııu sanriıgimjz saym tenıGazi Üniversitesi Rektörü Prof. Şaklr Akça, rektörlüge siicinin hî»v<i'7 ve sebensiz vere atanmasından sonra rektör itham. ettîçi mancn cezalandıyardımcılıklarına Prof. Ihsan rıpızdıraba düşürdüğü, kamuTarakçıoğlu ve Prof. Kamil Tu ya Tıirer ağır suçlu gibi teşhir ran'ı getırmıştı. Prot. Akça, ettiği Mülkî tdare Amirlerinin yaklaşık bir hafta kadar önce duvdnSu OTfıntiiieri hafifietmek Prof. Naci Kınacıoğiu'nu da 5 ve oniara savunma imkanı veryıl süreyle rektör yardımcılığına atadı. Edinüen bllgiye göre, Prof (Baştarafı 1. sayfada) Naci Kınacıoğlu 1978 nlk düşürdü. 1979 yılları arasında Ülktl Bir Dr. tbrahlm öktem 1904 dernegı geçıcı yönetim kurıüu yümda Karaman'da doğdu. üyeliğı görevinde bulundu. 1979 yılı sonlannda yapılan Ülkü1930'da Istanbul Tıp Fakül Bir genel kurulunda başkantesl'nden tnezun oldu. 1930iık lçin adaylığını koyan Prof. 1932 yıllan arasında Lyon Naci Kınacıoglu, seçimı kazave Paris Tıp Faküite'erinde namadı. İki listenin katüdığı ihtisas yaptı. Yurda döndtik seçünler sonucunda başkanlığı ten sonra Sivas, Zonguldak kazanamayan Prof. Kınacıoglu, bu tanhten sonra Ülkü Bir' ve Bursa Devlet Hastanelerlnde başheklmllk görevinde görev almadı. de bulundu. 1971 dönemınde Prof. Kınacı1954 yılmda Demokrat oğlu'nun Uiban üzerine Prof. Erzan Erzurumiuoğlu ve Prof. Partl'den Bursa milletvekili Necdet özdemir hakkında Anseçilerek sivaset yaşamına kara Sıkıyönetim Komutanlığı atılan Dr. tbrahlm Öktem Askeri Savcılığınca soruştur1955 yılında Fevzi Lütfii ma açünnştı. Askeri Savcılüc, Karaosmanoğlu. Tnran Gübu soruşturma sonunda Prot. neş, Rkrem AHcan, Emin Erzurumluoğlu ve Prof. özdePaksüt. Fethi Çelikbaş ve mir haklarında 71/105 numaraRaif Aybar'la birllkte Delx dosyada kovuşturmaya yer mokrat Parti'den ayniarak olmadığı karannı vermiştJ. Hürriyet Partisl'nîn kuruTicaret Hukuku dalında öğretim üyesi olan Prof. Naci Kı euları arasında yer aldı. uacıoğlu'nun Danişma Meclisi 1957 yılında Turan Güneş' Anayasa Komisyonu Üyesi Ke le birllkte CHP'ye geçtl. mal Dal ile bırlıkte hazırladık Aynı yıl, CHP'nin en yüklan «Sosyal Bllimlerde Metod» sek organı sayılan Partl isimlı bir kitabı bulunuyor. Meclisi'ne seçildi. Dr. îbrahlm öktem. 1960 Kastellî'nln yılında Bursa temsllcisl olarak Kurucu Meclis tiyeligl ağabeyi yaptı. 1961 Anayasası refetoprağa randumunda Bursa'nın Anayasa'ya hayır oyu veren verildi 10 tl arasında bulunması tstanbul Haber Servisi tizerine Kurucu Meclis tiyeBanker Kasteili olarak bılinen liğlnden istifa ederek Türk Abidııı Cevher özden'ın pazar tesi günü ölen ağabeyisi Ali Rı slyaset yaşamında raslanza Özden, dün Paşabahçe 3. madık bir davranış ortaya koydu. Aynı yıl, CHP saflaSultan Mustafa Camli'nde kılı nan öğle namozından sonra Pa rında Bursa milletvekili oşabahço mezarlığında toprağa larak pariamentova eirdt. verild:. 1963 yıhnda tsmet tnönü Kardeşi Cevher Özden'in 10. hükumetinde M 1 1 Egitim 11 Asliye Cezı Mahkemesi'ndeki Bakanı oldu. Orta öftretim duruşmasmdan çıktıktan sonkızerkek karışık eğitim uy ra üirkecı'deki Altun Han'm gulamasını getirdl. 1960'laönünde geçirdiği bir kalp krizi rm Iklnci yarısmda Ovtanm sonucunda ölen Ali Rıza Özden, «Banker Tahiroğlu» diy3 Solu hareketi içinde yer atanınıyordu. lan Dr. Ibrahîm Öktem BiiAli Rıza Özden'in cenaze tölent Ecevit'in Genel Sekrerenine Cevher Özden katılnıaterliği'nde Genel Sekreter dı. Yasalara göre, Cevher Oz Yardımcılığı görevlni üstden cenazs için cezaevi yönetı lendl. îsmet Paşa'nm en cilerinden izin aima hakkına sa güvendiği polttlkacılardan hipti Ancak, Cevher Özden'in biri olmasına karsılık CHP censzfiye «güvenlik görevlileri lclnde 1972'de patlak vearasında gelmemek ve kendisi geldiği için gazetccilerin cenaren mücadelede înönü'ye ze düzenini aksatmalarma nıey karşı Ecevit'in yanında tudan vermemek» amaoıyla izin tum takındı. girişlminde bulunmadığı öğre1965 ve 1969 seclmlerlnde nildi. de Bursa milletvekili olarak Cevher Özden'in eşi Mukadparlamentoya glren Dr. Ök der özden'in de katüdığı cetem 1973 yılında kendl lsnaze törenıne, Ali Rıza Özden' teğiyle slyaset yaşamından in akrabaları ve iş çevresindeıı aynldı. 1973 seçlmlerlnden arkadaşlan katıldılar. sonra ortaya çıkan hükümet bunalımmda CHP AP Fatîh'te bîr koallsyonu önertsini ortaya elektrîk atan İlk siyaset adamı olma sıyla dikkatler) cekmlştl. mühendisi öktem, slyasetten ayrılölü olarak dıktan sonra Türkiye tş Bankası Yönetlm Kurulu bulundu Başkan Yardımcılığı yapIstanbul Haber Servisi Famıştı. Bir kız çocugu olan tih Kıztası Dolap Sokakta bir Îbrahlm öktem. Pransızca elektrik mühendisi ölü olarak ve tngillzce bllmekteydl. bulundu. Antlkoliz, Egzoftalmlk GuSilah seslerini duyan çevre atr (Parls 1932) ve Travma jak'nlerinin ihban Uzerine 10 sayıh eve gelen Polis Sultan tolojl Raporu (tstanbul, Kantarcıoğlu'nun başından ta1948) lslmlerlnde basılı tıp banca kurşunu ile vurulduğueserlerl vardır. nu gördü. Poiis ilk soruşturma Dr. tbrahlm öktem'in ceda yeni mezun elektrik mühen nazesl bugün öğle namazm disinin kiraliği belirsiz :rişi ya dan sonra Aksaray Valde da kişilerce öldürüldüğünü be Camii'nden kaldırılarak EIMerli. Ancak olayın intihar dirnekapı Şehitliği'nde topyönünün de göaden uzak tutul biidirdi. rağa verilecek. CHP'li Köksaloğlu'nu öldüren iki ülkücü hakkında dava acıldı • Ihbarların çoğu çikara dayanıyor,. mek zorundadır. Clddi bir araştırma ve Incelenıe yapılnıadan gelisl güzel ve eissik bilgilerle burada kendllerini savunma imkanı bulamayan devletin en üst düzeydeki yöneticilerlni bu kürsüden itbam etmek insaf duveusu, bak ve hukuk fikri ile bagdaşmaz.» PAMAK'IN tDDİALARI îçtşleri Bakanlığı bütçesi üzerinde görüşlerini açıklayan Mehmet Pamak, İçişleri Bakanını istifaya çağınrker., «Türk bürokrasisl aşın sol zihniyetin eline teslim edilralş ve 12 Eylül çizgisinden sapıunıştır. 12 EylUl sonrası TKP ile ilgiü olarak yapılan operasyonlar sonucu Bakanİık görevi yapmış kişilerin ya kınlan, çocuklarının bu örgüt lerde görev aldıklan anlaşılnuştır. TKP operasyonlan bu gibi sebeplerden dolayı mı hedefine ulaşamamaktadır. Bii tün Bakanlıklarda da örgütlenmeye giden TKP her kuruluşta kadrolaşmasuıı sağiamıştır.» dedi. Pamak, Cemal Cömert ismin de bir komiserin sorgusunda emniyet teşkilatındaki TKP örgütlenmesi hakkında geniş bilgi verdiğini ve emniyet men suplarmm isimlerinl açıkladığım söylsdi, «Cemal Cömert şimdi nerededir. tfadesinde adı geçen emniyet mensuplan nerelerde görev yapmaktadırlar?.. Bunlan kimler korumak tadır?..» dedi. KİTAPÇIGtLİN MÜDAHALESt Birleşimi yöneten Başkanvekili Vefik Kitapçıgii, Pamak' ın sözünü keserek burada bu lunmayan ve kendisini savunmayacak durumda olan kimse lerin isimlerinin verilmesine karşı çıkarak «Sizia suçlamalannız hiçbir delile dayanmayan uluorta beyanlar şeklinde oluyor.» dedi. Pamak konuşmasımn bundan sonrakl bölümünde daha önce basına dağıttığı konuşma metninde yer alan isimleri atlayarak sürdürdü. Anlaşılmaz bir zihniyetin Ordu Valisi Re şat Akkaya ile Emniyet Müdürü Zeynel Aksoy'u emekU ettiğini iddia etti, şunlan ek ledi: «Devlet, bayrak, vatan, millet diyerek kahramanca görev yapanlar re'sen emekli edilir lerken, Fatsa'yı yandaşı terzi Fikri'ye peşkeş çekerek kan gölüne çeviren Kaymakam şimdi nerededir?.. Bu ihanetlerin hesapları demokrasiye geçilince mi sorulacaktır?.. Banş Derneginln kurncu üyelerinden bir zat hala Valilik yap maktadır. Apocularla işbirli ği yaptığı söylenen Hilvan Kaymakamı nasıl mülkiye mü fettisi yapılıyor. Apocuları koruduğu iddia edilen Urfa Valisl Bakanlıkta hangi yüksek yerdedir.» Pamak, konuşmasında buna benzer birçok örnek sıraladı, «İçişleri Bakanmın Türk milletine yapacağı en büyük iyilik istifa etmektedir..» dedi. ENUER İDDIALARINI SDRDUKÜYOR Daha sonra kürsüye gelen Çanakkale üyesi Muzaffer Endei', Sıkıyönetim savcıhğının ifadelRrinı aynen okuduğunu söyledi. Bu arada usul hak kmda yerinden söz alan Abbas Gökçe, «Kürsüye ambargo konulmamalıdır..» dedi. Başkanvekilı Kitapçıgılin Pamak'a müdahalesmin Anayasaya da, hukuka da aykırı ol duğunu savunöu. Kitapçıgii do, hiçbir konuşmaya ambargo koyma gibi bir hareket içinde bulunmadığını belirtirken «Geçmiş parlamenterler gibi herşeyi söyleyecek, hükümetlere güvensizlik oyu vcreoek bir statüye sahip değiliz. Onun için bir ölçü İçinde konuşmak gerekir» karşılığmı verdi. Ender konuşmasım sürdürurken, «Vatandaşlarm Meclis kürsüsünde bunlan duyuramaz mısınız, yoksa Meclistf işinlz ne?.. diye sorduklarmı» söylerken «Biz, canlarımızı or taya koyar'ak buraya geldik. F.izim uyarılarunız saym Ba~ kana yardımcı olnıak içindir. Tarafsız birkaç arkadaşunız merkeze alınmışlardır. Biz buraya hiç kimseye şirin gözükmek için gelmedlk. Ben 12 eylül harekâtı ile alay edercesine tayinleri yapılan birkaç Validen bahsettim.» P.4MAK DOGRULUYOR Ender'in bu sözleri Mehmet Pamak tarafından «doğru» söz leri ile karşılandı ve yalnızca Mehmet Pamak tarafından alkışlandı. Muzaffer Ender, İçişleri Ba kanınuı açıklamalannı «yeter siz» bulurken, Bakanlığın «gaf lpt» içinde olduğunu öne sürdü eski iddialannı tekrarladı. TARTIŞMALAR Tunceli üyesi Kamer Genç, yerinden kalkarak, usul hakkında söz istedi. Ender, Baş kanveküi dururken, Genç'e hi taben «konuşmamı kesemezsiniz?..» diye bağırdı. Genç sözlerine devam ederek, Anayasamn ihlal edildiğini, 138. mad dede görülen davalar hakkın da Mecliste görüşme yapılamayacağı hükmünün bulundu ğunu söyledi. Genç'in bu sözlerine Mehmet Pamak ve Do ğan Gürbüz oturdukları yer den itirazda bulundular. Doğan Gürbüz, Genç'e «Sen sus, sen kanşma» diye bağırdı. KarşUıklı tartışmalar sürerken, Ender sözlerine devamlı, Kars Valisinin 12 ey lülden sonra hangi görevlerde bulunduğunu sordu. Bunun üzerine Evliya Parlak, bunun cevabının Bakanın konuşnıa metninde olduğunu belirterek, «oku» diye bağırdı. Ender, yine sözlerine devam ederek şunlan söyledi: «Ordu'yu anarşi yuvası yaptıktan sonra merkeze alınan 12 Eylülden sonra Kocaeli'ne atanan vall kimdir? Kahramantnaraş ve Çorum Va lileri yerlerinde dururken, Bolu ve Kırklareli Valileri, hançi ölçfiler içinde emekliye sevkedildi. Ben antikomünistim ve gercek Atatürkçüyüm Halen bu kür&üden DİSK üyesi, DevTol ve DevSol üyesi gibi konuşanlar var.» BAŞKANVEKÎLI YİNE UİTARIYOR Bu sözler üzerine Kitapçıgii araya girerek, Meclis kürsusünden bu şekilde konuşan üye bulunmadığını belirterek, Ender'den sözlerinl geri almasmı istedi. Kitapçıgii, bu sözleri tutanaktan çıkaracağım biidirdi. Ender ise, bu kürsüden karşı görüştekiler faşistlikle itham edenler bulun duğunu ileri sürdü ve «Tüm bunlardan sonra sayın Ba. kan istifa edip etmemek sizln bileceğiniz iştlr» diyerek söz'.erini tamamladı. Usul hakkında söz alan Ra gıp Tartan, geleceğin siyasal yaşammı etkileyecek konuşma lar yapılmasını doğru bulmarlı ğım söyledi, Kitapçıgil de, ismen yapılaoak suçlamalara hi.çbir Başlianm müsaade etmeyeceğini vurguladi. BANAZ'IN TEPKİSt Uşak üyesi Remzl Banaz, «Mecliste savunma hakkı olmayan kişüere çatabillrsiniz. Bakanı istifaya davet edebilirsiniz, fakat ididalarınızı kanıtlayamazsınız, o zaman bu idüiaları ortaya atan kişiyi de istifaya davet edenler olacaktır» dedi. Milliyetçiliğin kimsenin tekelinde olmadığmı belirten Banaz, «türedi mektuplarla» Vali ve Kaymakamların suçlandığını, bu iddiaların asü muhatahının Vali değil, Sı kıyönetim Komutanları olduğunu söyledi. Banaz'ın konuşması sırasm. da Bekir Sami Daco oturduğu yerden Başkanvekiline Pamak'ı uyardığı gibi Banaz'ı da uyarmasım istedi. Velit Köran ise, «Kimdir bu? Bakan nu komışuyor, Meclis üyesi mi?» diye bağırdı. Selçuk Kantarcıoğlu, buna karsılık «Anayasaya çekimser oy veren vatandaş konuşuyor» dedi, Kamer Genç ayağa kalkarak «Neden rahatsız oluyorsunuz?» diye bağırdı. Doğan Gürbüz, Genç'e hıtaben yerine oturmasını, ortalığı karıştırmamasını söyledi. Remzl Banaz» sözlerine devamla, ideal Vali tıpı olarak Reşat Akkaya'nm gösterıldığiru belirterek, «Saym konuşma cının kendine göre tarafsızlık ve politik yönde olmak, o politik çevrelerde yazışıp oradan emir almak gerekiyorsa, Türk idarecisi böyle oimayacaktır.» KABAKÇI MUSTAFA Abdullah Asıın tğneciler, bir vatandaştan alınan mektupla ithamlarda bulunmanm doğru olmadığını belirterek, Valılenn Kabakçı Mustafa ile kıyaslanmalarma üzüldüğünü söyledi. Valilerle ilgüi durumun pek güUük gülistanlık olmadığını ÜlküBir yöneticisi Kınacıoglu rektör yardımcılıgına atandı Ibrahîm (Baştarafı 1. sayfada) tirerek, geleceğe dönük yatırımlan oluşturmaya çalıştıkla rı izlenimi veren Mehmet Pamak ile Muzaffer Ender, tçiş leri Bakanlığı bütçesi görüşü lürken, Bakanı 4srarla «istifaya» çağırdılar. Ancak Pamak ve Ender'in iddialarınt belgelerle çürüten İçişleri Bakanınm yerine şimdi kimin istifa etmesi gerektiği tartışıiıyor. Danişma Meclisinde bugüne dek oldukça sessiz ve sönük geçen bütçe görüşmeleri dıin içişleri Bakanlığı bütçesinde birden hareket kazandı. Karşı lıklı suçlamalar ve sataşmalar birbirini izledi. Genel Kunü'da ilk sıralarda konuşan Mehmet Pamak, konuşmasında «İçişleri Bakamnın aŞ"'i sol zihniyete sahip ol duğunu» vurgulamaya çalıştı. Konuşmasında büyük ölçüde «TKP» konusuna yer vererek, eski Bakanları ve onların ço cuklarmî konu edinen Pamak, Anayasa'nın özel yaşamla ilgıli bir hükmünü çığnemiş oldu. Üstelik devam eden bir dava hakkında Mecliste konuşma yapmak da Anayasaca yasaktı. Kamer Genç'in anımsattığı gibi, Anayasa'nın görülmekte olan davalar hakkında Mecliste görüşme yapılamayacağı hükmünü içeren 138'inci maddesi ne oldu acaba? Bu tür konuş malara artık dayanamayan baş kanvekili Kitapçıgii, Famak'i uyarmak zorunda kaldı. Bunun üzerine de bazı üyelerin tepkilerı ile karşılaştı. Pamak ile Ender'in îçişlen Bakanı'ndan ve Bakanlığınm uygulamalarınüan niçin bu kadar rahatsız oldukları çeşıtli biçimlerde yorumlandı. Dünkü birleşımde ılginç göz lemlcrden biri de Mehmet Pa mak ile Muzaffer Ender'in başkanvekilı Kitapçıgii tarafın dan uyanlmalanna hangi üye lerin tepki gösterdikleri idi. Abbas Gökçe Pamak'a «müda halenin anayasaya da hukuka da aykırı» olduğunu savunurken, Doğan Gürbüz, Halil Er doğan Gürel, Bekir Sami Da ce, Velit Köran ve Selçuk Kau tarcıoğlu başkanveküi Kitapçıgil'e ve konuşmalanna süreklı söz attılar. Bu üyeler Remzi Banaz'ın konuşmasma ve Kamer Genç'e söz atmakla gbrev lerini yaptıklan inancmdaydı lar. Selçuk Kantarcıoğlu'nun Banaz'a oturduğu yerden sürekli olarak Anayasaya çekimser oy verdiğinı hatırlatmasırnn nedeni ise anlaşılamadı. Muzaffer Ender'in kürsüden «DİSK, DevYol ve DevSol üyesi» gibj konuşan üyeler olduğunu söylemesı Kitapçıgii' in bile sabrını taşırdı ve Muzaffer Ender sözlerini geri al mak zorunda kaldı. Ender ise «Bazı uyelerce faşistlikle itham edildlklerini» öne sürdü. Kamer Genç kendisine şu ya nıtı verdi: «Bn Mecliste kimse faşistlik le suçlanmadı. Ama sayın üye, kendisini böyle görme eğllimi içinde olduğundan, meselcyi çarpıttı» Siyasi partiler yasasının hazırlanmaya başladığı şu günler de Danişma Meclisinde voğun kulisler sUrerken, kürsüde de saflarm belirginleşmeye başladığı işaretleri görülmeye başlandı. Kim istifa anlatan İğneciler, «Bir kişinin elinden tutmasıyla bir gecede vali olunmuştur» dedi. Nermin öztuş, son günlerde takkeli erkeklerla çarşaflı kadınlann sıksık görüldüğünü bildirerek, bu sahnelerln görül memesi lçin acele bnlem alınmasını İstedi. Usul hakkında söz isteyen Kamer Genç, 12 eylülden sonra idaredeki tarafsızlaşma eğilimlnin bazı uyelerce endişe ile karşılandığmı belirterek, şöyle dedi: «Bu arkadaşlarımız eski CHP döneminde görev yapan tüm kamu görevlUerlnin işten uzak laştmlmasım Istiyorlar. Bu Mecliste kimse faşistlikle suçlanmadı. Ama bir sayın üye kendistni böyle görme eğillmi içinde olduğundan meseleyi çarpıttl. Bunun Uzerine Halil Erdoğan Gürel, oturduğu yerden «Mesajm gitti. Mesajını aldılar» diye bağırdı. içişleri Bakanı Çetiner, yapı lan konuşmalardan sonra, daha önceden üyelere dağıtılan konaşmasını «Vali arkadaşlan nı savunmak ve tutanaklara ge çirmek aır.acıvia» okuyacağını söyleüi. Metni okumayı tamamladıktan sonra, çeşitli makamlara yapılan asılsıa ihbarlara değinen içişleri Bakanı «Bir Danısma Meclisi üyesinln bir ilimizde Valiylc birlikte A nayasava hayır kampanyası aç tığı bile iddia edildi» dedi. Velit Köran, bu sözler üzerine oturduğu yerden «açıklayınız» dlya bağırdı. îçişleri Bakam açıklamamanın daha isa. betli olduğu kanısını taşıdığmı bildirdi. özellikle Muzaffer En der tarafuıdan yöneltilen eleşti rileri yanıtlayan Bakan, şöyle dedi: «Dokunulmazlık zırhmın arkasına siğmarak, bu kutsal kür süden böyle asılsız isnatlann yapılmasını üzüntü ile karşılıyo rum.» Eaşkanvekili Vefik Kitapçıgii, dokunulmazlık zırhının ar kasma siğmarak isnatlarda bulunma iddiasım hiçbir üye için kabul edemiyeceğini belirterek, «Söylediğiniz itham Meclis için büyük bir talihsizliktir. Biz sadece MGK'mn ve hükümetin yanındayız. Bugüne dek. bu makamlardan hür irademize bir baskı yapdmamıştır. Lüt fedin bu sözlerinizi geri alın» diye konuştu. Çetiner, yüce mecJis üyelerinin nasıl seçildiklerini iyi bildiğini belirterek, şöyle dedi: : «Niyetün kötülemek değildir. Snym Ender'in dokunulmazlık zırhma sığınmadığım bilerek, en kısa zamanda bu açıklamayı başka bir yerde de yapacağı na inanıyorum.» Daha sonra üyelerin sözlü sorularını yanıtlayan îçişleri Bakanı 12 Eylül'den önce milletvekili iken, sonra İçişleri Ba kankğmda göreve getirilen kişi lerle ilgili bir soruya «Bu kişiler yasanın amir hükümlerin den yararlandılar. Sonra da kendi istekleriyle emekli oldular» karşılığınî verdi. Bekir Sa mi Dace'nin adli zabıta örgütü kurulmasmm düşünüîüp düşünü'.mediği yolundaki sorusuna, Bakan böyi° bir teşkilatm kuru'masmm düsUnülmediği biçiminde yamtladı. Tülay öney, SBP'nin îdari Bö lümi'nd'î okuyan kız öğrencile rin kaymakam olmalanna yasal bir engel bulunup bulunmadığını sordu. Çetiner, yasal bir engel bulunmadığını söyledi. Mehmet Pamak, «Emniyet Genei Mudürlüğünde TİP'e kayıtlı daire başkanı var mı?» bi çıminde bir soru yöneltti. Bakan, böyle bir daire başkanı bulunmadığmı belgeler verilirse, yasal gereğinin yapılacağını söyledi. Pamak oturduğu yerden «vereceğiro» diye bağırdı. içişleri Bakanmın konuşmasınm tanıamlanmasından sonra Muzaffer Ender, usul hakkında söz istedi. Kitapçıgii in bir konuşmasında «bir üyeniıı talihsiz konuşması» biçiminde söz sarfettiğini belirterek, «bu nun için teessüf edeceğim» dedi KJtcpçıgıl ise, «teessüf cdemeyeceksiniz, size söz vermiyo rum. Yerinize oturıın» karşılığmı verdi. Görüşmelerin tamamlanmasmdan sonra İçişleri Bakanlıgı bütçesj oyıanarak, kabul edildi. Cahşankr... Şonjlan... Sorunkn... v.v.v.v '.VAV.V EK GÖSTERGELER SORUNU: SORU: Ben 1. derecenin 4. kademeslnden ma« a? almakta iken emekli oldum.. 2595 Sayılı Yasa, Eğitim, Öğretim Sınıfından olup 4. derece ile 1. derece arasında olanlar» Ek Gösterge uygulamasını getlrdi. EmekU olduğum sırada maaş dereccm ile kadro derecem denk değilmiş. Bu nu sonradan öğrendim. Kadro derecem. Z, ınaaşım ise 1. derecenin 4. kademesi idi. Şimdi yııkarıda amlan Yasa uyarınca kaılro dcrecesi ile maas derecesi denk olan 1. derecenin 4. kademesindeki arka daşlarım 400 Ek Göstergenin karşılığınî Emekli Sandığmdan almaktalar. Oys» be nim kndrom mfisait olmadığı için ala. mamaktayım. Benim gibi belkl pek çok ki?l bn haksızhğa ngTamı; durumdadır. Kadro tahslsi bizim elimizde olmayan bir durumdur Üstelik menıura, bir liyakat, çalışma, kıdem v.b. durumlar göıönünde tutularak da verilmiyor. Şimdi, tamamen raslantılar sonucu kadro derecesi ile maaş derecesi denk olanlar ile olmu yanlar arasında bir eşitsizllk ır.eydana gelmiş oıuyor. Aynı zamanda bir nakkımızdan mahrum edllmiş oluyoruz. (Bizim inisiyatitimizde olmayan bir nedenden ötürü). Bu konudald ayruıtılı açıklamamzı beklcmekteyim. M. KEKEÇ MANÎSA YANIT: : 2593 Sayüı Yasa ile getirilen ek göster geler, Devlet. rr.emıırlanr>a belirli ölçüde parasa! bir rahat!?ma getirmek ama cma dönükUir. Ancak, Yasa «Bu ek gostcr?eler, ilgHUerîn belirtilen sınıf ve çörevlerde buhmdnklan sürece ödemelere eaas alııııp, terfi bakımından kazanTİmış hak savılmaz..» diyerek, btı ek göstergelerin memurlarm bulur.duklan smıf ve görevlfrda bulunduktarı süreca ödenecegi KOşulunu getirmiştir. Bu ek söstergeler kad rosu 1. darecenin 4. kademesme ulaşama mış olan memurlarm emekli olduklannda emekli ayhklarır.a ynnsımamaktadır. Bu ek göstergelerin emekli aylıklarına da yan sıması için çalışmalann yapıldığım gaze telerden biliyoruz. Dilariz ki, yapılacak ya sal düzenlemelerle, maiş derecesi ile kad ro derec^si arasındaki farklılık kalkar ve bu ek göstergeler de kadro dereccsine gö re emekli aylıklanna da Mali Yılbaşı olan ocak 1983 de yansır. ögretmeninöğrencinin a. boruları... sorunlan YETENEĞE DEĞER VERMEK GEREKİR SORU: Oğlum ortaokulun lklnci smıfında. Resim, müzik gibi derslerden yüksek not alıyor. Sosyal bllgiler, Türkçe, fen bllgisi derslerlnl de iyi kötü basanyor. Gelgelelim. matematikten her zaman takılıp kalıyor. orta l'den borçlu geçtigi için orta 2'de bir yıl bekledi. Gerçl bn dersten, yıl içinde sımfın vüzde seksenden fazlası başansız. Ama ben yine de çocugumun matematiğe bir türlü ısmamadtğını blliyorum. Yaz aylannda yok canımdan dünyanın parasını verip özel ders aldırdık. Ba yıl ylne kalmasından korkuyoruz. Belirli dallara eğilimi olan çocuklannuza, başaramadıklan derslerden biraa hoşgörülü olunamaz mı? Oocugumuzun bu yıl da sınıfta kalmaması için nasıl bir önlem önerirsiniz? Ilkokullardakl Rİbi orta TNE U CR okullarda da öğretmenlere belirli bir basan oranı zorunluluğu getirilemez mi? N. A. MANtSA YANIT: Bugünkü «sınıt geçme mevzuatı» karşısında, örneğin müziğe yeteneği olup da, matematiği bir türlü başaramayan çocugun bu engelı «geçer not»la atlayatttlmesi iki koşula bağlı: Ya bu sevimsız görü nen dersln öğretmeni «pedagojik ustalık» gösterecek, ya da aile «özel ders»le çocu ğa «doping» verecek. Firincisı elbette en geçerli yoldur. Oocuğunuzun okul dıçmdaki sorunlaruıı öğretmenlerle sık sık görüşmenizde büyük yarar var. Temel öğretimin ikinci kademesi olan ortaokullarda ve liselerde, öğretmenler ıçln başarı oram zorunluğu yok. Ne var ki, özdeş koşullarda öğretim yapan ayrı öğretmenli iki sımfın başarı oranı çok değişik olursa, denetlemelerde bu durumun dikkati çekeceği doğaldır. Öğretimin nasıl olacağs holo (Baştarafı 12. Sayfada) rektörlük binasmda, Van'da 100. Yıl Üniversitesi Eği tim Yüksek Okulu binasında yapılacak öğretime aralık ayı sonlannda başlanacak. Açık Öğretim Fakültesi'n de ilk yıl okutulacak kitaplar yazım aşamasında. Kitapların basımımn HacettePe Üniversitesi'ndeki matbaada yapılması bekleniyor. Öğretimde, radyo ve televizyondan yararlanacak olan fakülte yöneticileri, henüz TRT Genel Mudürlüğü ile anlaşma sağlayamadı. Anlaşmazlığın, program saatleri ve licretlerinden kavnaklandığı bildirildi. DEVAM ZORUNLULUĞU Bilindiği gibi 2547 sayıh Yüksek Öğretim Yasası'nm 6 kasım 1981 tarihinda Resmi Gazete'de yayınlanmca 1750 sayılı üniversiteler yasası yürürlükten kaldırüdı. töylece öğrencilere devam zoruululuğu getirilerek çahşarak okuma hakkına son verildi. Çuhşarak okuyan öğrenci lere öğretimlerini sürdürme, yeni kayıt yaptıranlara çalışarak okuma olanağı sağlanaruğı öne sürülerek, aynı yasnnın 43. maddesinin (c) bendinde Yüksek Öğretim Kurumlan, ör"ıin, yaygm ve açık öğretim yöntemlerl ile her türlü eğitim öğretim yapabilirler.» denildi. YÖK Başkanı Prof. Dr. îhsan Doğramacı, bir açıklamasnda, çalışan öğrencilerin öğretim programlan, uy gulamalı çalışmavı gerektir miyorsa «ekstern öğrenci» saytlucflklarmı ve devam zo runluluğu dışmda tutulacak larmı bildirerek öğrenciler arasında gelişen hoşnutsuz luğu bekleyişe dönüştürdü, Ek'm ayının sonlanna doğru üniversiteler birer J ikişer açılmaya başladı Çalışan öğrenciler de dahil olmak üzere devrelerde yokla ma yapılmaya başlandı. Çalışan öğrenciler. yoklama dı şıuda tutulmalan için başvurdukları üniversite yönemı yaratılamamış, bu da al timlfcrinden. «Bize herhangi tına olan ilgiyi artırarak alresmî bir yazı gelmedi» yotm spekülatörlerine çoktanlunda yanıtlar aldılar va dır özledikleri bir fırsat mı da hiç bir yanıt alamadılar; yaratmıştı? Bu çok önemli sorulara YARIN: AÇIK ÖĞRETÎM cevap bulmadan ve olayın kökenindeki nedenlere Inme den yalnızca sonuçlara çare bulmak amacıyla olaya (Baştarafı 12. Sayfada) yaklaşmak, uzun vadede so retfm Kurulu'na verildi, runu çözümlemek açısından YOK'te bu konudaki karayetersiz görünüyordu. Döviz nnda yabancı öâ;retim öyegiriş çıkışı dengesini tııtlorine kendi düzeylenndpki turmakta ve halkın güveneTurk öğretim üyeleriyle ayrek parasını yatıracağı bir nı düzeyde maaş verilrrıesi banka sistemi ve sermaye kararlaştırıldı Anrak YOK pivasası yaratmakta somnkarannda, bu konuda bazı larla karşılaşıldığı »ürece istisnalar getirildi Bu istisaltına karşı bir talebin artnalar ile yabanrı ülkelfrrle ması ve liranın ikili fi"atçok ünlü ba7i ftjretim üvelarla İşlem gdrmesi. galiba lerinin Türkiye'de çalışmakaçmılmaz olacak. nedenlpre tan durunıunda Türk öğreeğilmeden sonucu önlerrek tim üyelcrine ödenenden laz için alınan önlemler yetersiz la maaş veriiebılmesi öngökalacaktı. rüldü. Âltana olan talep Istanbul (Baştarafı 13. sayfada) maz Bürküt, Doç. Nuh Bilgin ve Yard. Doç. Erkin Nasuh Zonguldak Müh.F.'ye, Doç. Atilla Aykon Eskişehir A.Ü.'ye Fen ve Edebiyat Faklütesinden Doç. Hakkı Erdoğan Bursa U. Ü.'ye ve Yard. Doç. İnci Te& can Edirne T.Ü.'ye. MİMAR StNAN tNİVERSİTESİ Mimar Sinan Üniversitesinde kvıra çekimi yapumadı. Mimar İık Fakültesinden Doç. Atanıaıı Demir ile Yard. Doç. Altay Bora'nın gönüllü olarak Konya S. Ü.'ye gideoekleri bildirildi. MARMARA ÜNİVERSİTESİ Marmara Üniversitesi'nden Yard. Doç. Sabri Orman, ile Doç. Rıza Sıtkı Karahan göniu lü olarak başvuruda bulunarak Erzurum A. Ü.'ye atandılar. Kura çekim işlemleri sonun fla ODTÜ'den 8 öğretim üyesi çeşitli üniversitelerde görevlen dirildi. Rektör Prof. Dr. Mehmet Gönlübol, üniversitelerinden hiç bir öğretim elemanının görevine son verilmeyeceğini söyledi. Ankara Üniversite sı'nde önceki gün çekilen kura sonucunda DTFC'den 3 öğretim üyesi gönderilirken aym fakül teden 4 profesör, 8 doçent vo 1 yardımcı doçentin gönüllü olarak başvurduğu öğrenildi. Bu öğretim üyelerinin atamaları ya pıldı. Gazi Üniversitesi'nde 5 öğretim Uyesi kura sonucu atan dı. At?nanlaruı isimleri açıklan madı. İZMİRDE Ege'den 10, 9 Eylül Üniversite si'nden 1 öğretim üyesi gönül lü olarak gidiyorlar. Ege Üniversitesi'nden kura sonucu gideceklerin sayısı 16. (Baştarafı 1. sayfada) nımızca sorulması gereken bir diğer soru, uzunca bir süreden beri altın fiyatlanyla ve serbest döviz fiyatlanyla «oynama olanağı nı bulamayan etkili kişilerin son haftalarda bu olanağı neden ve nasıl bulduklanydı. Bu sorunun cevabını bulmak için ise ekonomideki bazı gelişmelere göz atmak zorunluydu. Ihracatın yavaş lama eğilimi gösterdiği Işçi dövizi girişlerinin zayıfladığı bir dönemde serbest döviz piyasasında fiyat.larla oynama, doları 215220 Hra arasında değerlerle alıp sat ma olanağı mı doğmuştu? Banka ve banker sisteminde beklenen önlemler bir türlü tam anlamıyla alınamazken gerekli güven orta Yabancılor ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ I »EKAJNLIĞINL>AN Fakültemlze aşağıda belirtilen Anablllm Dallarına Araştırma görevlisi alınacaktır. Isteklilerln belirtilen lmtlhan gününden bir evvelki gün mesal bitimine kadar müracaatları gerekmektedlr. tlgllllere duyurulur. lmtihan Tarihi Anabilim Daü Adedi Meaom olduğu oknl 1 6.12.1982 Anatoml Tıp, Biyoloji, Veteriner 1 Tıbbi Biyoloji Tıp, Biyoloji, Veteriner, Eczacı 6.12.1982 1 6.12 1982 K.B.B. Tıp 1 6.12.1982 Çocuk Sağlığı ve Hastalıklan Tıp 2 7.12 1982 Histolojl Tıp, Biyoloji, Veteriner 1 7.12.1982 Halk Sağlığı Tıp 7.12 1982 Göğüs Kalp ve Damar Cerrahlsl 1 Tıp 2 7.12 1982 Ürolojl Tıp 1 8.12.1982 Plzyoloji Tıp, Biyoloji 1 8.12 1982 Patoloji Tıp 1 8.12 1982 Psiklatrl Tıp 2 8.12 1982 Genel Cerrahl Tıp 1 8.12 1982 tç Hastalıklan Tıp 2 9.12 1982 Farmakoloji Tıp, Eczacı 2 9.12 1982 Kadın Hastalıklan ve Doğum Tıp 1 9.12 1982 Ortopedi ve Travmatolojl Tıp 1 9.12.1982 Dermatolojl Tıp 4 10.12 1982 Anestezlyolojl Tıp Bloklmya 2 Tıp, Eczacı, Biyoloji, 10.12.1932 Klmya Llsans 10.12.1982 MikroblyoloJİ 2 Tıp, Blyoloji, Veteriner 10.12 1982 Nöroşlrurji 2 Tıp 10.12 1982 NöroloJİ 1 Tıp (Basın 24625)