18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 EKİM 1982 Cumhuriyet 7 "Kurtuluş,, uyesi 13 kişi yakalandı ANKARA, (ANKA) Yasadışı «Knrtuluş» adh örgütün üyesl olduklan iddia edi len 13 kişinln Ankara Emniyet Müdürlügü ekiplerince gerçekleştirilen operasyonlar sonucu yakalandıklan açıklandı. Ankara Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Kurtuluş adh yasadışı Örgütün, «Şehirlerde ve kırsal kesimlerde kurtarılmış bölgeler meydana getirerek siIahU mücadele ile hiir demokratik rejimi yıkmayı ve yerine komünist bir diizen kıırmayı amacladığı» iddia edilersk, yakalanan sanıkların Kurtuluş ÖrglitUne yönelik olarak son bir ay için de yapılan seri operasyonlar sonucu Hasköy Güneşev ler bölgesinde faaliyet gösterdiklerinin anlaşıldığı bellrtildi. Yakalanan samkların adı ve meslekleri şöyle: Turgaj Yetkin (Lise öğrencisi), Atil la Dlkmen fişçi), Ruhl Şen Sayyıdan (İşçi), Salih Bek (Boşta gezer), Muharrem Kr dal (AtTİA öğrencisi), Yılmii Taskın (İşçi), Abdullah Soner (Boşta gezer), Aysel Onal (Sekreter), Ajsel Vural (Memur), Leyla Bek (İşçi), Muharrem Çaydan ıSerbest Meslek), tlhami Emiroğlu (Lise öğrencisi). Açıkiamada sanıklarla birlikte, 3 tabanca 3 şarjör ve 8 mermi ile bazi örgütsel döküman ele geçirildiği de beHrtildi. Prof. Çetin Özek, sorguların, suç işlendiği konusunda belirti bir yana, kamu davasınıu açılmasına dahi yetecek neden bulunmadığını bir kez daha kanıtladığını söyledi. Avukat Çetin Ozek: Sorgudaki ifadeler sucsuzluğu kanıtlıyor Istanbtıl Haber Servlsi Barış Derneği davasında 14 Ekim günü sorgulan yapılan Prof. Metin Özek ve gazeteci Niyazi Dalyancı'nın avukatlan Prof. Çetin özek, sorguların suç işlendiği konusunda belir ti bir yana, kamu davasımn açılmasına dahi yetecek neden bulunmadığmın bir kez daha saptanmasına' yaradığım söyledi. 141. maddenin ıhlâli aniamına gelebiler.ek hiçbir fiilin saptanmadığını belirtti. Birtakım varsayımlara yaşlanan iddianamenin paravan; kalktığmda ne görüldüğü üze rinrte duran Cetin özek savunmasında şöyle dedi: «Yasal ola rak kurulmuş, dernekler kanununun 9. maddesine göre onanmiş tüzüğii olan bir dp.rneğin bulunmadığı mı saptandı? Yasal trörüntii aıdında çirli top lantılar. deh.şet verici planlar, sınıf c£emen)i$i kurmaâa yonelik hazırlıklar, sivasal iktitldara çelme çabaları. tedhiş fMillerl, anayasal düzenln yıkılmaaına yönellk girişimleri nu ortaya çıktı? tddianame ganıklar ve bıı arada miivekiUeriınl bu tür fiillerle suçluyor. Bun lar saptanabildi mi? tsnat bun lar olduğuna göre, bu isnadın ciddiliğini ve şerçekçiliğini gös terecek kuvvetli bclirtilerin de bulunması gerekir. Bu ku\vetlı belirtiler bulunablldl mi? Üç askeri mahkeme karan bu isnatlarlı il«ili olarak (kuvvetli belirti) bulunmadığını sap tayıp, tutuklama talebini reddetmişken. hir bilirkişl raporıı na ve bir iki polis ifadesini yeni delil sayıp alınan tutuklama kararınm sürdiirülmesi İçin yc t«rli, vicrtanları ralıat ettirecek bıılçular. yapılan soriîiılsr sonuııda elde edüebildi mi?» «HAKSIZ BtR Tl!Tl/KLl]LUK» Hukuki ve fiili durumun sanıkların bunca aydır ne denli haksız bir biçimde tutuklııluK dıırumlsnnın cezaya dönüştii% <• ' y Siinü ortaya çıkardığmı söyle yen Çetin özek, tutuklamaya dayanak yapılan bilirkişi raptJ rıında da, suç sayılan herhangı bir harekete katılındığım' ilişkin hiçbir kanıtır <îr almacîığır.ı belirtti. Yen' ciçbir dp lil sö? konusıı değüken tutuk lama 'n gerçek'.eştinldigine işa ret ettikten sonra, sorgular üze rinde durdu, müvekillerinın sorgusunda, hep bilinen, yad sınmayan konulanıı yer alnu sını anlıyamadığmı bildirerek şöyle devam etli: »Snrgulamadan saptayabildlh lerim; »lerneğe üye olma tarihi. toplantılarn katılınıp katılmma<lığ:ı. Nazım Hîzmet secesini kiitlama kararı ve katılıp katılmadıklan. derneğe kendl iradr Ieriyle katılıp katılnıadıkları . Bu sorularm TCK'nun 141. maddeslyle flginln saptanması açısından önemini ve anıacım kavrayamadım. Cahllllgime. kavrayışsızlığıma. bilgisizliğime verin. Fakat bir derneği kurmak ne zamandan bu yana suç? Bir yasal demeğe üye olmak ne zamandan beri yasalara aykırı. Bir derneğin yönrtlm kurulu toplaııtılanna katılmak ne zamandan berl zindanlarda yatmakla pahası ödenen bir davranıs oldu? 1982 yılında, kişilerin yasal bir derneği kurup kurmadıklannın, herkesin gözüönünde gereken ya <;al izinler alınarak Rerçekleştirllen toplantılars katılıp katılmadıklarının sorulması, dernek kıırulması özgürlüğünün buiıınduğu bir ülkeıle gerçekten acı verici, hukuk devleti ile bağdnşırlığı kuşhulu bfr davramş dcğil mi? Ynksa hukuk, anaya sal haklar dejişti, biz mi far kında değiliz?» PTTnin azizligi Her TC vatandaşı gibi o da evine bir telefon almıştı. Gelen faturalan da aksatmadan günü gününe ödüyordu. Arada sırada (!) telefonu arıza yapıyordu. Gayet doğaldı bu da! Çünkü telefon hatlan mahallelerin arasmdan salkım saçak geçiyor, doğa koşullarından da etkileniyordu. Yağmur yağırıca. ya da kızgın güneş olunca telefon konuşrnaları da etkileniyordu. Yine telefonu bozulmuştu. 25 02 02'ye arıza kaydını hemen yaptırdı. Çünkü işi gereği günün her saatinde kendisinı arayabilirlerdi. Ertesi günü telefon çaldı 'Telefonunuzu yoptıfe» dediler. Fakat *Telefonunuzu yaptık» dedikleri anda dahi santraldaki görev ' i işitmesi çok güçtü. çünkü müthiş bir hışırtı ve gürültü vardı hatlarda. Görevliye güç belâ 'Gürültü var» diyebildi. «Tamam bakanz» dediler. O gün aJcşam işyerinden aramışlarüı. Kendisi biraz 'Kamu göreviyapardı. Fakat, bulamamışlardı.. Hayretti, geceleri mutlaka evdo olurdu!.. Ertesi günü çalışma arkadaşları ögrendiler, neden telefonun yanıt vermediğini... Çünkü Yaotık» dedikleri telefon "Çahşmıyordul..* Sonra TG vatandaşı yeniden 25 02 02'ye arıza kaydını yaptırdı... Faturalan tahsilde titizlik gösteren, gecikme anında telefonu kesmeyi iyi bilen PTT idaresi, neden aboneyle alay eder gibi 'Yaptık* diyordu da. 'Yapümıyordu* telefonu.. Belki bir yetkili ilgilenir diye biz telefon numarasını da buraya yazalım: Istanbul 21 94 85 •' • »'" '~<p " • Dev Yol davası Iddianamenin okunmasına baslaniyor ANKARA, (Cumhuriyet Sü rosu) 5Ti sanıktan 184'ü nün ö'lüm cezasına mahkujn edilmesi ıstenen Ankara Devrimcı Yol Davasına bugiin devam ediliyor. Duruşmada ıddianamenin okunma sma başlanrnası bekleniyor. Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkemesınde yapılan ilk iki duruşmaaa sanıkiarın kimlik saptamaları tamamlanmıştı. Bugün duruşmada daha önceki duruşmalara ge tirilmeyenlerin kimlıklen saptanacak. Sonra ıddianamenin okunmasına başlanıla cak. DEVYOL davasında ölüm cezasma çarptırılması istenen tutuklu sanıklardan Ömer Zafer MuçtebaoğJu^nun hastalanarak öldüğii be Jirtilmiş, Haymana cezaevinden Ankara'ya getirilirken kaçan Turşay Erbay'm da İs tanbul'da intihar ettiği açıklanmıştj. îki sanığın ölümü üzerine ölüm cezasına çarptırılması istenen sanık sa yısı 184'e düştü. • ANKARA TKP davasında tutuklu 5 sanığın salıverilmesi kararlaştırıldı. Ankara Sıkıyönetim Komu tanhğı 2 Numaralı Askeri Mahkemesinde yapılan duruşmada sanıklardan Ozen Ajut, Osman Pehllvan, Vufcsel Çağlayan, Gülsün Alpaslan ve Fatlh Kaplan'ın salıverilmesine karar verildi. DÎSK yürüfme kurulu eski üyesi Kocamanoglu: Mahkeme en çok Nazım Hikmet üzerinde duruyor. Oysa, devlet Sovyetler'le ortak prodüksiyon yaparak Nazım Hikmet'in «Fer • hat ile Şirin» oyununun filmini çevir mişti. Çetin Özek daha sonra toplantılarda söz konusu edilen konular üzerinde tek tek durdu. 141 142. maddelerin kaidırılmasınj ıstemenin ıddianamede komünistlik, Sovyetçilik olarak değerlendirildiğıne işaret ederek, bu maddeteri eleş tiren, çeşitli sivil ve sıkıyönetim mahkeme kararlannı sun du. Mahkeme kararlarında yer alan görtlşleri sanıklar söy leyince neden suç sayıldığını sordu. Muvekkillerinin bütün askeri bloklara bu arada NATO'ya da karşı çıktıkları <çin suçlanmaları üzerinde dura rak, NATO üyesi bütün ülke lerde, bu ülkelerin ulusal çı karları açısından tartışıldıgını ancak hiçbir yerde NATO'nun eleştirilmesinin suç sayılması nın düşUnülmediğini anlattı. Mahkemenin en çok üzerinde durduğunu vurguladığı Nazım Hikmet gecesi ve doğum yıl dönümü kutlama hazırlık ça lışmalarına ilişkin suçlamayı eleştirirken, şairin kitaplaruıın serbestçe satıldığım, teliı hak larınm davalarının sürdüğünü bu arada devletin Sovyetlerle ortak prodüksiyon yaparak. Nazım Hikmet'in «Pernat ile Şlrin» filmini çevirdiğini hatır latarak, bu durumun bir çelişkj olduğunu söyledi. MUvetckıl lerinin barışçı olduklarmı, sı lahlanmaya karşı çıkarak, bu raya harcanan paralann insan lık yayarına harcanmasını istediklerini anlattı. uünya uiusıarının Danş lçın mücadele veren aydınları ile övündüklerine ilişkin örnekler verdi. Bu türden görüşlerin kimsenin tekelinde olmadığını, bu görüşleri savunanların kimsenin uydusu olmadıklannı, Sovyet yanlılıgı ile suçlanmalarının ancak bir «evhamın» ürünü olabileceğini savundu. Kusursuz suç olamıyacağı ve kimsenin düşüncesinden dolayı sorumlu tutulamıyacafı temel hukuk kurallannı anımsattı. Mahkeme Niyazi Dalyancı'nm tahliyesine, Dalyancı ve Özek'in avukatlan Çetin özek'in mahkemeye hakaret ettiği gerekçesi ile suç duyurusunda bulunulmasına karar verdx. "Sendikalar baskı grubudur» Tuncer Kocamanoglu, işçi sınıfının bir temsilcisi olarak sömürünün bulunmadığı, insanların barış içinde yaşadığı bir Türkiye istediklerini söyledi. Istanbul Haber Servisi DISK davasında 13 ekim günü yapılan sorgusunda DISK Yürutme Kurulu eski üyesi Tuncer Kocamanofclu, ülke nüfusunun önemll bir kesimini oluşturan sendikaların, işçi kitlesfnin lstemlerinl. düşüncelerinl dile setirmekle yükümlü olduklarmı, demokrasilerde sendikaların baskı şfrupTannın basında yer aldıfcını soyledf. Durusma Yargıcı CeHn Gö^ner'in bir konusmasım açıklama'îinı Isteven sorusu üzerine Tuncer Kocamanofrlu, konusmanın vapıldıfı ta rihte. MC "kfidan ve Hör Teşfthb''is Konsevi aracıtıfeı ile sermavp sınıfının isci srnıfına karsı blr saldmva Keçmis oldu6unu. oahalılık. işsf7İik. Işten atılrnalar ve alabllbnlirtti. «Bunun karsısına narlamTi toda nkaralf ve tşçj sınifını desteklpvecek hlr nartînfn hulunmaması. CHP'nln MPCIls mücarfp'psinin vptprli nlmaması. plhpfte btivfilr h'r terl Vonfpdprnsyonu olarak DtejK'e !«d ve empkrtlprtn sorunlarını devlet yffnptfr'iprînp. întiUal pttîrmpV ve kaımıoyumm Hikkntînl cpkrnek şrörevini yüklüyordu. DtSK'e b»r baskı grubu olarak önemH p8revfpr dösmpk teydi. Konusmamda bunlan ifarte etmeye çalısmıştım» dedi. Yargıç, hangl part) 11e uyumlu çalıştıklannı sordu. Kocamano£Ju hfcbir parti Ile uyumlu çalışmadıklannı. sadece iki seçim döneminde İ9çi sınıfı ve emekci halkımıza daha çok sey vaadeden CHP'yi oy verorek des teMediklerinl bitdlrdi. Yargıç, DfSK'in mücadele ettiği emperyalizmin üretim biciml olarak ele aldı&ı kapitalist slstemin buKünkü Anayasal reiimi oiuşturdu&u, bu itibarla DtSK'in mflcadele ettiari emperyallzm ve faşizmin ancak busrönku hür parlamenter nlzamm yikıIsrak sosvalist dözenîn eelmesl hoHnde ortadan Ttalkarağı idıiiasına karsı divece&ini sordu Kocamanofrlu. em peryalirmin. Imparatoriuk. yani yayılmacılık reiimi anlamında aretirilmiş blr kavram oldugunu. Künömüzde devietlerln kendi sınırlan dı sma taşması ile de&ii. di^er t'ilkeiero kapital Ihracı ve di&er ölkfilorîn uîuslannı ca lışan u'uslar nnHnp sretfrmek sureHvlo kendi ölkelerinfn 7ensrinlik onvmı nrtırmalan sfiklindfi anVlandıJhnı beilrtH «PAZAR HALÎNE GETtRME. «Kısacası gellşmlş kapitallst Olkelerin az eelişmiş veya geiişmekte olan ül keleri pazar haline geHrmelerl, o ülkelerde ucuz emek kullanmalart, o tilkeleri sömürfce haline cretirmelerl şeklfndP ortaya çıkar. Bu bagımlıJ'k trelişmiş kaoitalist ölkelerin. askeri. ekonomik örBfltleri kanalt İle saglanır. Emperyalizme karşı çıkmak öncelikle ba&ımsizhgi istemek tir. Faşizm ise doktrlnden yoksun totaliter blr rejimdlr. Çeşitli ülkelerde ortaya çıkmakla birlikte, bu rejimler arasında ortak özellikler antiliberallik, akılcılık dışına çıkış, esitlik aleyhtarlığı. totaliterlik, şiddet. savaş ve emperyalizmin yanlılıgı. tek şef ilkesi. İşçi sınıfını köleleştirme isteml. demokratik yöntemlerle egemenliğini sürdüremeyen kapitalizmln kaba güçle ezme rejiml olarak nltelendirilen faşlzmin bir başka özelllgi de kaba güce dayanarak düşünce ve eylem özgürlütünü eneeilemesidir. Kapitalizmin özündeki üretici anlayış bazi konularda bizzat kapitallzm için, sosyal, slyasal ve ekonomik açıdan öldürücü bir nitelik taşır. Üretimin sosyal yapısını bu şartlar altında dasürdürmek isteyen kapitalizm, o zaman kendi 6zündeki üretici anlayıştan vazgeçerek faşizm biçimini alabilir. DİSK'ln emperyalizme ve faşizme karşı olma sı bu sebeplerdendir. Ülkenin mevcut anayasal düzeni kapitalist sistem değildir. .Ülkemizin düzeni sosyal devlet düzenidir. Bu sebeple emperyalizme "ve faşizme karşı verilen mücadele devlete ve anayasal düzene kar şı verilen mücadele değildir. Emperyalizme ve faşizme karşı mücadele etmek mevcut düzeni yıkmak. sos yallst blr düzen knnnak de mek depildir. Buna ilişkin suçlamalan red edlyorum.» Yargıç DlSK'in işçi sınıfının tarihsel görevini yapma sı için gerekii eğitimi ve işbirliğinin sağlanması için cepheleşme hareketine girdiği iddiasma karşı diyecek lerini sordu. Kocamanotlu DlSK'in hiçbir zaman Mark sist Leninist eğitim yapmadığını, Anayasa'nın 21. maddesinin herkese öğretme ve öğrenme hakkını tanıdığını, sendikalar yasasının 19. maddesinin Işçilerin eğitim düzeyini yükseltmek le sendikaları yükümlü kıldığını anlattı. DlSK'in eğitimlerinde dayanışma bilincini pekiştirmek istediğini, işçilerin toplumsal yaşamlannda başarılı olmalarının, çıkarlannın nerede olduğunun bilincine varmalanna bağlı olduğunu belirtti. Eği timlerde sendikacılık. ekono mi ve ekonomik politika anlattıklannı, DlSK'in tüzüğün de işçilere sınıf bilinci vermek üzere eğitim yapılacağının belirtildigını. diğer konfederal örgutlerin tüzüklerinde de aynı turden hükümler olduğunu, bunun yasal görev oldügunu. bu konudaki suçlamaları reddettiğini bildirdi. Yargıç «tarihsei görevi, işçi sınıfının dünyayı nasıl değiştireceğini anlatmasını istedi. Kocamanoglu işçinin de elbet bir dünyası ol duğunu, işçi sınıfının bir temsilcisi olarak sömürünün bulunmadığı, insanlann barış içinde yaşadıfı bir Türkiye istediklerini söyledi. Bu Türkiye'yi yaratmanın çok büyük şeylere bağlı olmadığmı, işçi sınıfının ve emekçi halkın anayasal düzen içinde demokratik yoldan bir siyasal partiyi iktidara getinnesi ve Anayasamızdaki sosyal devlet olma gereklerinin yerine getirilmesini istedikleri dünyanm gerçekleşmesi için yeterli olduğunu savundu. Yar gıcm «güç ve eylem birliği» üzerinde durmasmı iste mesi üzerine. DlSK'in değişik tarihlerde ve değişik ko şullardaki girişimlerinin iddianamede zincirleme ilişkiIi olarak gösterilmek istendiğini vurguladı. Anayasa ve yasalar içinde, demokratik kurallara bağlı kalmarak demokrasi cephesl oluşmasına İlişkin çahşmalar yapıldığını anlattı. Süleyman Onder'in basın anlayısı nkara Belediye Başkanı Süleyman önder'in gö revine başladığından bu yana bir türlü basınla yıldızı barışmadı. Ankaralı gazeteciler kimi kez Ankara Belediye Başkanı tarafından terslendi. Hattâ «yalan haber» yazmakla bile suçlandı. Süleyman önder, bu tutumunu ısrarlı biçlmde sürdüreceğinî geçen lerde «Ankara 4'iincü G« da Fuan»nm açılışında bir kez daha kanıtladı. Fuarın açılışı sırasında gazeteci ler Ankara Valisi Mustafa Gönül'e «sizce ucuzluk nedir?» sorusunu yönelttiler. An kara Valisi, daha ağzım açamadan, araya Süleyman ftnder girdi: Siz şimdi açıklama yapacaksınız. Bir de yarın sabah tra/eteleri açıp bakın. Söylediklerinize blrçok şey ekleyecekler. Siz bile şaşırıp kalacaksınız, bunları ben ml söy ledim diye.. Önder'ln bu sözlerlne karşılık Mustafa Gönül şunları söyledi: «Bizlm basına trüvenlmlz sonsuzdur. Biz onIarsiz, onlar bizsiz otamaz. Bizler görev olarak birbirlerinl tamamlayan unsurlanz. Bu karsılıkh saygı ve güven meselesldir.» Biz söylemlyoruz. Ankara Valisi Gönül söylüyor. Bu blr «saygı ve güven meselesidir» diye. A Elton John'un yeni garıplıgı ,, ngiliz şarkıcısı Elton John geçenlerde Newyork'tahi Kennedy Havaalanma yukardakl küıhta indi 'Aşırı* davranışlarıyla tanınan şarkıcı bu sırada yeni bir albümünü doldurmak üzere gittiği Karaipler'den dönüyordu. Carip giysisinin üzerinde de son albümündeki şarkılardan bazılannın sözleri yazılıydı. Yılmaz Güney için son gün ANKARA, (a.a.) TUrklye Cumhuriyetinin ig ve dış güvenliği aleyhlnde faaliyette bulunan ve yurt dışmda olan Vılmaı Gtiney İle beş klşi bugün yurda dönmedik leri takdirde Türk vatandaşlığından cıkanlacaklar. Içişieri Bakanlığının Besmi Gazete'nin 24 Eylül tarıb 1 ntlshasında yayınlanan du1 yurusuna göre, Yılmaz Pütün (Güney). Reyhan Azak, Ayfun Has, Sarp Kuray, Siho Yıldınm ve Mehmet Zeki GOktan beUrlenen tarlhe kadar yurda dönmedikleri takdirde Türk vatsndaşlığından cıkanlacaklar ve malları ha zinece tasfiye lil I Ankara daki cukurlaı nkara'nın blr çok semti çeşitli nedenlerle belediye ekiplerince açılıp ancak kapatılmayan çukurlarla doldu. Ufacık bir sokakta bile yol boyu 67 sıra boydan boya derin çukurlar hemen gö ze batıyor. Söz konusu çukurlar. yağmurların bastırmasıyla gün geçtikçe derln leşiyor. Çevre sakinleri gece karanlığında kendilerinin ya da çocuklannın başlanna bir kaza gelmesin ya da arabalarının bir tarafı kırılma SÜRECEK Suriye battaniye îstiyor ADANA. (Cumhuriyet Güney Jüeri Bürosu) Suriye'nin ülkamızden 200 bin adet battaniye ile Utü, çocuk oyuncakları, porselen ve seramik takımiarı ithal isteminde bulunduğu bıldirildi. Şam Ticaret Müşavirliğimiz taranndan konuya ilişkln olarak gönderilen yazıda. 1626 Eylül tarihleri arasırida ülkemizi zlyaret eden Surlye'nln 5 kamu kuruluşu Genel MüdürU'nün, Türkiye de gerek hükümet yetkilileri ve gerekse özel ya da kamu kuruluşu temsilcileri ile yaptıklan görüşmelerden memnun kaldıklannın belirtildikten sonra DU komşu ülkenin 200 bin adet ytinlü, akrilik veya karışımı battaniye alırn bağlantısı için ihracatçılanmızdan teklif beklediği kaydedildi. Yazıda, battaniyelerin yanı sıra Suriye Tüketim Kurumu'nun ayrıca elektrikli dikiş makinaları, Utüler, çocuk oyuncakları, bisiklet, porselen ve seramik sofra takımiarı için de bağlantı kurmak tstedigi, özelliKle dogu bloku ve uzak doğu ül keleri fiyatları ile rekabet «decek fiyatlar önerilmesi halinde geniş kapsamlı ahm lar yapabileceği ifade ediliyor. SÜRECEK Bülent Ecevit'in beraat kararma ilişkin gerekceli hüküm yazıldı 0 Gerekceli kararda, «Norveç gazetesine Ecevit'in demeç vermediği anlaşıldığından beraatine karar verildi» dendi. det adh çazetenin 1.4.1982 tarihli nüshasında yayınlanan tniilakatta. Devletin hariçteki itibar ve nüfuzunu 'aracak şektlde devletin daiml vaziyeti hakkında yabancı bir memlekette asılsız, mübağalalı veya maksadı mahsusa müstenit ha vadls ve haberler neşrettiği, milli menfaatlere zarar verecek faaliyette bulunduğu ve MGK nın 52 numaralı kararına aykı n davrandığı iddiasi Ue hak kınd» kamu davası açılmış ise de, Sanığın savunmaları, tanık Jan Stage'run açık beyanı, diğer şahadet ve tüm deliiler karşısında sanığın suça konıı beyanat ve mülakatı vermcdi ği anla, ıldığından sanığın yiik lenen suçlartlan beraatine temyld kabil oimak üzere 12.10. 1983 günü oy birliği Ue karar verildl.ı ANKARA (THA) Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 1 nu maralı Askeri Mahkemesinde yargılanarak beraat eden Biilent Ecevit'in beraat kararına ilişkin gerekçeli hüküm yazıı dı. Askeri Mahkemenin yazdığı gerekceli kararda «Norveç'te yayınlanan Arbeiderbladet adlı çünlük gazetede yayınlanan mülakatın Ecevit tarafmdan ve rllmedlği anlaşıldığından be raatlne karar verildiü» açıklandı. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevît hakkmda beraat karan veren 1 numaralı asken mah kemenin yazdığı gerekceli hü küm'ün son bölümü şöyle: «Sanık Mustafa Bülent Ecevit'in Danimarkalı gazeteci Jan Stage ile yaptığı ve Norveç'te yayınlanan Arbeiderbla DISK e bağlı Basmls Sendikası davası bugün baslıyor İSTANBÜL (a.a.) DİSK'e bağlı Basın İ ş Sendikası yöneticileri hakkında açılan davanm yargılamasına, bugün Sikıyönetim Komutanlığı (2) nu maralı Askeri Mahkemesi'nde başlanacak. Basın • İş Sondikasının 16 yöneticisi «Yasal sendikayı yasadışı duruma dönüştürerek İş çi sınıfı öncülüğiinde sosyalizmi gerçekleştirmek ve proietarya diktatörlüğü kurmayı anıaçlamaka iddiası ile yargıç önüne çıkacaklar. Sendika Genel Başfcanı Burhan Şahin hakkındaki koguşturma DİSK soruşturması kap samında yürütüldüğünden, Genel Başkan bu davanın dışında bırakılmıştı. Basın • İş yöneticileri hakkında hazırlanan iddianamede sanıkların sendikayı kuruldugu 1963 yılından bu yana Marksist Leninist ilke doğrultusun da yasadışı duruma kaydırdıkları, 1974 yılından itibaren de tam anlamı İle komünist ideolojiye hizmet ettikleri Öne sürülüyor. Haklarında koğuşturmaya gerek görülmeyen dört endikalıya firardaki 77 sanığmın dosyasınm aynldığı bellrtilen iddianamede 16 sanığın TCK' nin 141/16, uyannca 1320 yıl arasında ağır hapisle cezalandtrıiması isteniyor. A sın diyerek kum, çakıl ya da taşlarla dellklerl, çukurları kapatıyorlar. Ancak çukurlar Üzerinden bir kaç araba geçmesl halinde ya da yağmurlar nedeniyle kısa sü rede yeniden, eskislnden de kötü açılıyor. Bu durumun hâlâ sür rnesl, beledlyenln söz konusu çukurların açılıp daha sonra da kapatılmasına ilişkin parayı halktan almasına karşın bir türlü kapatmaması uedeniyle Belediye Başkanı Süleyman önder sürekü eleştirlliyor. Önceki gece lambalarının çoğunluğu sönmüs sokaktan geçerken ön tekerleklerl çukura girip kalan takslnln şoförü ön ce sunturlu blr ktlfür sal ladı. Arabadan inip durumu gördükten sonra şöyle söylendl çevreslndekilere: «Ankara'ya hizmet sretirdiği sırada» üçbeş çu kuru biraz geç kapattı diye eski Belediye Başkanı Ali Dinçer'e (Çukur Ali) lâkabım takmıştık Şimdi ne günlere kaldık? DEMLtKSelcukDeınirel Oldu mu ya? Emekli blr öğretmen dilenirken yakalanrms ve beş milyon 11rası olduğu anlaşılmış. Ooğrusu çok ayıp etmlş. Bu yola baş vurmasaydı emek 1 maaşıyla da 1 kaldırımlarda hu zuru kalp İçinde sürünebilirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle