18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 EKİM 1982 Cumhuriyet 7 yargılanacak 178 samk Sanıklardan 186'sınm idamı isteniyor ANKARA, (Cumhuriyet Bü. ro»u) DevrimciYol davası bugün Ankara Sıkıyönetim Komutanhğı 1 Numaralı Askeri Mahkemesinde saat 9'da başlayacak. 547 sanıklı davada 186 kişi için ölüm cezası isteniyor. DevrimciYol davası, DÎSK ve MHP davalarıyia birlike 12 Ey lül'den sonra açılan en büyük, ve önemJi davalardan biri olarak niteieniyor. THKPC DevYol örgütü davasında 547 samktan 418'i tutuklu bulunuyor, Bir kısım samk halen aranıyor. Sanıklardan 186'sınm idamı istenırken 345'i 515 yıl, 35'i 35 yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak. Iddanamede THKPC DevYol örgütü üyesi olduklan belirtilen sanıkların işlediklen ıddia edilen suçlar şöyle sıralanıyor: «Türkiye Cumhurlyetl Teşkilatı Esasiye Kanunu'nıın tamamını veya bir kısmını tağyir ve tebdll veya Ilgaya ve bu kanunla te^ekkül etmiş olan Büyük Millet Meclisi'ni ıskata v<vazifesini yapmaktan mene ceb ren teşebbüs etmek; Anayasa nın tamamını ortadan kaldırma ya yönelik olarak kurulmuş silahlı çeteye bannacak yer göstcrnıek, yardım etmek, silah tedarik etmek ve bareketlerini kolaylaştırmak, cürüm işleyeıı leri hükiımetin ar«ştırmalarına karşın gizlemek, topluluk halin de silah kaçakçılığı, silah satıııak, ruhsaisız silah ve mermi bulundurup taşunak.» İddianamede, sanıkların sue. lşledikleri tarihler olarak 197» 1931 yılları arası gösterildi. 67ü ve 659 sayfadan oluşan iki cilt halindeki iddianamede, şu ana başlıklar yer alıyor: • Sanık kimlikleri • DevrimciYol Örgütünün dO{Şuç>u ve gelişimi • DevrimciYol'un örgütlen ır.'i biçimi • DevrimciYol Örgütünün yayın ve propaganda faliyetleri • DevrimciYol ÖrgUtünün mali ve silah kaynakJan • DevrimriYol örgütünün gerçekleştirdiği eylemler • Eylemsanık ilişkileri • Eylemin yasal tanımı • Uygulanması istenen ka 66 idam istemli Usak DevYol' davası 21 ekimde başlıyor İZMtK, (THA) 178 »anıkh, 66 idam istemli Uşak DevYol davası 2f elcim per şembe gUnii başlayacak. 178 sanıkh davanm iddianamesinde, 12 Eylül öncesin de Uşak ve yöresinde Devrimcı Yol örgütünü oluşturup bu örgütün görüşleri doğrultusunda faaliyet gösteren sanıkların ı ı kişiyi öl dürdükleri, 5 kişiyi öldürme amacıyıa girişimde bulundukları, birçok kişiyi yaraladıklan îleri sürülüyor, Id dianame'ye göre sanıklar Uşak ve yöresinde yasadışı toplantılar düzenlediler, kor san gösteriler yaptılar, çok sayıda «kursunlama» olayı gerçekleştirdiler. îdamı istenenlerin adlan şöyle: Ali Yavuz, AIi Uiaş, Alpay Bozkurt, Ahmet Doğan, Ahmet Uzun, Avnı Yılmaz. Be kir Yüksel, Bilal Kur, Bah ri Öner, Biilent Anım, Cemıl Seyit. Ahmet Koç, Çetin Çelik, Cemal Gürsel Kurul, Çetin Cesur, Durmuş Keleş, Yavuz Gülhan. Esat Yıldız, Fahn Ceran, Fntma özgür, Giinel Akkuş, Halit îbrahim Çelık, Himmet Acartürk, Ha san Çakmak Alim Dağde len, Hürriyet GUray, îzzel Alaseven, îsmeil Öztosun, Izzet özkay. Ismail Yıldırım. îsmet Orak, Mehmet Soyadlar, Mevlut Kaçar, Mustala Uysal, Mustafa Kah raman, Muharrem Perk, Meh met Coşkun, Muammer Ak bayır Mehmet Özdemir, Muharrem Arabacı, Muammer Sarkalı, Mustafa Şehip Keçeci, Çelik Neşet Uysal, Oktay Alat, Osman Zeybek. Osman Erdoğan, Orhan Ssğnan, Oğuz Bozkurt, aecep Akkuş, Ragıp Atılgan Ramazan Diker. Ramazan Ceylan, Recep özen, Seiahattin Kuş, Süleyman Gürsoy, Sadi Yurdu sev, üğur Sümer, Uğur Küçükbıyık, Yaşar Tiirkoğlu, Yalçın Kaya, Yusuf Çağlar. Iddianamede öteki 112 sa nık hakkında yasadışı örgüte üye olmak, örgüt üye. lerine yardırn etmekten 324 yıl arasmda değişen hapis cezalan isteniyor. Ankara DevYol davası Ankara Sıkıyönetim Komutanhğı 1 nolu Askeri Mahkemesi'nde saat 9'da baş lanacak olan yargılamada 418'i tutuklu 547 sanık yargıç önüne çıkacak. Sanıklar hakkında Askeri Savcılıkça hazırlanan iddianame iki cilt halinde bastmldı. İddianame 1329 sayfa. Mahkeme heyeti, 2 subay üye, dnrusnıa yargıcı ve 8 üye yargıçtan oluşacak. (Jeulujl IMübendısi), Ali Akffiın (Tekııiker), Bünramin lııaa (SBF mezunu) Neüim hoylu (Motor teknikcri), Osınan Nuri Kamazaııoglıı (öğretmen), Atilla Kılıç, hııtır Adıyaman, Sedat Uüçmen (SBF öğrencisi) Halil İbrahim An (SBF me/unu), Seiahattin Karataş (AOMMA öğrencisi). Halil Vasin Ketenoğiu (Haceüepe Üni. öğrencisi), Bülent Forta (UDTU öğrencisi), işerif i^ener (Hacei tepe tni. Öğrencisi), Mustafa Ali Cau, Turgut Ukkaya (İMııhasebeci), Sedat (jcyhoğlu (seıı tllkacı), tbrahim Salap (ODâ'O öğrencisi, Etol Öveıı <Hacettepe Ünl. öğreııcisl), Cahit Akçam (SBF öğrencisi), Mustafa Onçler (DMMA öğrencisi), Ha san Baki Kuıtoğlu (DMİV1A ögreneisi), V'ılmaz Ergül (VükseK Teknik Osıetmen Okulu öğreıı cisi), Celal Mut, İbıalıim Asian (öğretmen), Grtuğrul Ak (UTCF öğreucisi), ibraiıinı Levent Saçüaııateş (UA1MA ıtğreneisi), Halil Kızılüz (ınemur), Murat çavuşogıu (OUÎ'u ogrcncisi), Turgay Erbay (UD'IMU ögrencisi), Umit tKer (AII'İA öfcrencisı), Recep Kurt (Lise öğrencisi), Hüsiîyın Cıhan (ugretmcn), Oi'ban ılkcliç (î$çi), Nevzat Solınaz (işçı). T. Valçın Burkev (OUTL ögreneisi), Murat Parıakay (ügretmen), brdoğan Genç (memur), Halil tienç ( U u î t ögreneisi), Muharrem Uökdurma, Erdal tvuem (Hacettepe tni. öğrencisi), Ali liısan Ataç, Abdullalı Can, özgür î?ahin (Vüksek Teknik Okuiu ö°leııcısi), jSecnıettin Ozdemır (Uasın Vayın Y. O. öğrencisi), O. Nuri iazgan (AİT1A öğren cisi), Krcan Uğur (öğretmen), Uazı Kamışh (liazi bğilim ugrencisi), Fikret Doğan (Işsiz), AU lhsan Pektaş (isçi), Ismaiı Tayfun Ustün, Ayşe Giilay Uzuemir (ODİXİ öğrencisi), Haın cU Çetin Hatipogıu (OUrÜ öğrencisi), Mehmet Hassoy (SBi' öğrencisi), Bedia Zehra Torun (öğretmen), Zeynel Karacaoglan, Hasan Dönmez, Kıfat Uzcan, Kâzıra Eroğıu, Haydar O/. can, Muharrem Yudırını, Şükrü Ozçeıin, Muharrem Loşkuıı, Mustafa Gül, Yusur Bayrak, Serdar Albayrak, Hikmet Seçer, Tevflk tiüneş, Nevzat Comert, Nureltin Aytun, JMusiafa \algın, Hasaıı Vurulmaz, i>ıJu ğan Saldalı, Oursun Demlrciog lu, Hüseyin Kazaıı, Hasan Mucuk, Hıdır Uurmaz, Abduilaiı Cemal Balcı, Musa Karagüllu, Şaban üeğirnıenci, Mustaia Uz demir, Nihat Fırat, Mebnıcı Engln Hoke, Fuat Çubadar, AbduUah Evcil, Selçuk Yıldırım, Zeynel Abidin Tektaş, Tür keş Demir, Metin Tokgöz, Krtuğrul Uzbek, (Lis e öğrencisi), Mehmet Şahin, Nub Demirsaran, Ertan Arslan (memur), Tacettin Ucal, Mustafa Kuseomür (Lise öğrencisi), Sadık Do ğan, linal, Çolak (Ortaokul ıne zunu), Ziyaettuı Tan, IVıustala Kamaıı, Yusuf Omır liüldiz (AİJUA öğrencisi), Metin Bakkalcı (tntern doktor), Sinan Doğan (memur), Abdullah Şengörenogiu, Burhan Cam, lsmail Ttimay (er), Yusuf YUdırım (Lise öğrencisi), Musa Köroğlu (Meslek Yüksek Okulu öğrencisi). AU Kıza Ödemiş, lsnıail Bıyıkiı, tiüha Akııı (Ziraat Fak öğrencisi), Hacı 8adem (Su tesisatçısı), Aalâattin Temiz (elektrikçi), Adnan Ali Tattaf (ODTÜ öğrencisi), Ersin Kürşad Yudırını (Lise mezunu), Ziya Uncıı (Ekek Tek Oğrt. Ok öğrencisi), Omer /afer Müctebaoğlu (ODTtl öğrencisi), Hürriyet Eğer (Feıı Fak. öğrencisi), Hikmet Jpiikçi, Erol Erdeın (işçi), Muharrem Erdoğau (işçi), Hasan Ali Kaya (öğretmen), Cemalettin Akba? (öğretmen), Kadir Akçan (işçi), Halil Eminoğiu, Os man Başol, Ahmet lrfan Türkoğlu (ODTÜ öğrencisi). Hikmet Erdem (İşçi), Yüksel Bagioğlu (Gazi Eğ. öğrencisi), Hasan Alıcı (öğretmen), Halil Yaşar Demirbağ (işçi), Ismail Şahiner, Osman Mehmet Katlandur (Hacettepe linl. öğrencisi), Ertaan Eroğlu (İşçi), Flk rl Tamkoç (memur), Temel Er bakan (işçi), Nuray Cömeıt (memur), Feyza Bulak (DTCP öğrencisi), Yurdanur Gerger (Turizm Tlc. X. O. öğrenci), Yalçın Savaş (ODTÜ öğrencisi), Sabahat Jale Artun (ODTt öğrencisi), Sadettin Kahramaıı, Muharrem Bektas, Döndü Soyaslan, Müslüm Erberk, llkııur Kenez, Giinay Tannverdi (Resim öğretmeni), Muammer Ak ç» (ODTÜ öğrencisi), Nesim Aydıa (er), Savaş Çolak (işçi), Mehmet Acar (er), Erol Kartal, Atalay Dede (AİTIA öğrencisi), Mehmet Sinan Güler, Ay dın Akgül (Lise öğrencisi), Ve U Yüdırun, Tayfun Kılıç, Ruhl Kireç, (Lastikçi), ömer Yüksel (döşemeci), Ramlz Yıl maz (mobUyacı), Şahin Tortopoğlu (işçi), Hıdır Settl (yağb boyaoı), Halil Şarman (cam isçisi), Ferldun DemlrbUek (Demirci), Abdullab Bulduk, Metin Şahin (ODTÜ öğrencisi), Hüseyin Aslan (Lis e öğrencisi), Kâzım Sezer (İşçi), Mustafa Gülmüş, (ilkokui mezunu), Ye ter Güneş (Lise öğrenclsi), Ze ki Mert Aya (Lise öğrencisi), Veli Erdoğan, Musa Dağdeviren, Kâmil Acar (DMMA öğ Bir nikâhın anatomisi Başkentliler gerek damatla gelin, gerekse şahitleri açısından ilginç bir evliliğe tanık oldular. Tercüman Gazetesi'nin Ankara Bürosu Ekonomi muhabiri ve TGS Ankara Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Nursun Alev ile AET bürosu görevlilerinden SBF'yi yeni bitıren Feyzan Erel hayatlarını birleştirdiler. Tanıklara gelince. Nursun Alev in tanıklığını Süleyman Demirel yaptı Nikah masasında damadın yanında ise. Avrupa Ekonomik Toplulugu'nun Ankara'daki temsilcisi Robert Cox oturuyordu. Genç çift ile şahitler nikah toreninden önce toplu halde objektiflere poz verdiler. Oldukça kilo verdigi gözlenen Demirel formda görünüyordu. Avrupalı bir yetkili olduğu için Co.x hakkında herhangi bir şey söylemeyeceğiz. Nikahta kalabahk bir gazeteci topluluğunun da lıazır bulunduğu Odalar Birliği Başkanı Mehmet Yazar, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Ertuğrul Kumcuoğlu, Tercüman Gazetesi dış politika yazarı Prof. Fahir Armaoglu eski parlamenterlerden Deniz Baykal göze çarpan konuklar arasındaydılar. Kısa bir öykü ükümet elektronik sanayiimizi desteklemek ister. Sanayi Bakanlığı yurt İçinde yapılmayan aevre elemanlarmın ithalı için kolaylıklar sağlar ve bunlar için gümrük resmim, dlyelim ki yüzde l'e ındirır. Bunlardan yapılan «yan mamul» devre parçalan için gumrük resmı. diyelim ki yüzde 10 olarak belirlenir. Hazir bitmış aletlerin gümrüğü de. diyelim ki yüzde 50 olacaktır. Gümrükleme işlemlerinde ise «beyan» Ilkesî geçerlıdır Yani ithalatçı. malinın türünü «beyan» eder, «muayene memuru» rta inceler. Eğer düşük beyan edilmiş bir mal varsa ithalatçı cezalandırılır ve muayene memuruna bu cezadan pay verilerek ödüllendirilir. Az deneyimli bir sanayicimiz bu fırsattan yararlanabileceğini düşünür ve devre elemanları getirtir. bunu da «beyanname»sine yazar. Durum muayene memu ru açısından açıktır*. Kim se kendisinden bunlan hernen tanıyabürnesini bekleyemez. Sonra bunlar belki de yüzde 50'Hk sınıfa piriyordur. Bu srerekçeyle Teknik Üniversıte'den bilirkişi raporu ister. Beyanname doğrulanırsa birşey kaybetmez. doğrulanmazsa yüklü bir 6dül kazanır. nun maddeleri 20o'den tazİ3 sanık olduğu için yasa uyannca mahkeme heyeti 1 subay üye ve 4 yar gıç iiyeden oluşacak. Ancak davanın nıteliginden ötürü heyet te yer alacak üye sayısı geni^ tutuldu. MahkPme Baş.kanlığını ve duruşma yargıçlığını sivil yargıj Ekrem Çelenk yapacak. 3 subay Uye dışmda h?yette yer alan yargıç üyelerin adîarı şöyle sıralanıyor: Ekrem Çelenk, Ekrem Bııkan. llhan Ünal, Tuncer Büyiik knymakçı, Yüzbaşı Feyzi Uğur, Çetin Sorffun, Yüzbaşı Timuçiıı Kutman, Hüseym Yılnıazer. ÖLÜM CEZASI tSTENENLER İddianamede sanıklardan 186' sının Türk Ceza Yasasının 146/1. maddesı uyannca ölüm cezasına mahkum edilmelerı isteniyor. Ölüm cezasına mahkum edılmeleri istenen sanıkların adiarı şöyle sıralanıyor: Oğuzhan Müftüoğlu (avukat), Ali Alfatlı (SBF mezunıı), Ali Başpınar (Teknik öğretmen), Mehmet Akın Uirik, ( Maklne ınühendisi), Melih Pokdemir ODTU öğrencisi), Mehmet Ali Yılmaı (ÜDTÜ öğrencisi), Nasuh Mitap (SBF mezımu), Osman Tayfun Mater (Madeıı >lü hcndisi), Nusret Safa Akyfirek (StYO mpzunu), Semra Girsen (ODTÜ öğrencisi), Mehmet Ra ba Çetintaş (Lise mezunu), Seyit Kncakuşak (AtTİA öğrpncisi), Alper Tunga, Levent Yakış H Ya Van Gogh'un kulagı Y Tutanaklardan Kayseri DevYol davası argıtay 4. Ceza Dairesi'nin verdigi bir kararda, başlı başına bir organ olan sağ kulağm ise yaramaz hale gelmesi «Uzuv tatili» olarak nitelendirilmiş. Söz konusu kararda, kişinin kulağını tatile so kan sanığın ise 510 yıl hapis ile cezalandınlması istenmis. Kulağını kesen ünlü ressam Van Gogh. günümüzde yaşasaydı herhalde. yasadışı olarak. •Kulağını süreslz Izine çıkardığo gerekçesiyle 6mür boyu hapse atılırdı. Sanıklar, poliste alınan ifadelerini reddettiler KAYSERt, (Cumhurlyet) Kayseri DEVYOL davasında savunma avukatlan «İşkenceyle alınan Ifadenin, serbest ifade sayılmadığı Yarıntay'ın lctihadJarıyla belirlenmlştir» $eklınde konu$tular. Konya 2. Ordu ve Sıkıyfinetim Komutanlıgı Askeri Mahkemesinde 1213 efcim tarıhlerinde yapılan duruşmada sanıklar polisteki ifadelerinin işkenceyle alındığuu öne sürerek bu ifadelerl kabul etmediler. Sanık Ömer Babacan, sorgusunda, polisteki Ifadesinı kabuı etmedigini belirterek şunları söyledi: «18 kasun 1980 günü benl ya. kaladılar, Izmlr'e 1. Subeye gotürdüler. Orada S (riin bana bü. yük işkenceler yapılar. Ve birçok suçu bana yüklemeye ve kabul clmeve zorlandım. Ancak bcn hiçbirini kabul etmiyordum. İşkenceler neticesi ayakta dnramaz olrium. İzmir Devlet Hastanesine cötürüldıiın, doktor yatmam (jerektijini söyledi, fakat benl getiren polisler nıuvafakat etmediler. Benim imzaını alıp bırakacağını doktor söylemişse de polisler kabul etmediler. Beni alıp götürdüler ve aynı Iskenceler günlerce devam etti ve sonuııda benim kabul etmediğim olavlan olmus Rİbl efistererck ffadem alınmak istendi. Bunu da kabul etmedlm. Tekrar işkenceve alet edlldim ve sonnnda çöziim bağlı olarak muhteviystının ne oldujrunn bilmeditim bir kısım ka&ıtlar bana imzalattmldı. Bilahare Kayseri'ye götürül. diim, orada da daimi olarak ya zıiı ssvnnmada bellrttiğun )$• kencelere tâbî tutuldum, lıatta ömer Şahin adında polis beni götürmüştü, eskl, okumadan Imzaladığım ifadeierl bana oku yup, orada kabul etme burada kabul et diverekten söylüyordu. Benim büyle bir durum ve hadiselerle alakamın olmadığını söylüvordum. Ancak işkence o safhaya gcldi kl ne dense ka> buı edecek durumdaydun. Ve o itibarla içerisinde bildiğim veya bilmediğim dalıa doğrusu bana kabul etmera icin söylenen yahııt söylenmeven birçok hadlseleri 40 küsur sayfalık ifadeyi imzaladım. bilahare ba kim fauzuruna çıkanidun. Zaten salon sorgalamalann bulundu^u yerdeydi ki işkence sesleri duyuluyorda. Bu soruşturma ffademin dikkat edilirse bir kısmını kabul etmedlğlmi orada belirttim. Zlra diger kısrrunı kabul etmek zorundayun, tekrar sor.ifulamaya alınacaktım bu korku içerisinde bakim huzurunda ifade verdlm. Ne soruşturiiıa kunıiu tıuzurunda ifadem ne de hakim huzurundakl ifadem serbest Irade mab sulü degildir. Savcüık ifadesinl kabul ediyorum, bunun dısında ypzleştinne zaptı ünzalat. ttnldı. Bunların hepsl İşkence sttında yapılmı$tır. hlçbüi doğ ru değildir.» Sanık Haydar Genç. suçlamalan kabu! etmeyerek, suç tarihinde öğretmenlik görevinde bulundugunu belirtti. Genç, görev başında oldugunu kanıtlayan belgeler sundu ve şunları sövledi: «Suçlamaları kabnt etmlyonım. Teksir makinasının çalındıtı iddia edilen 5.10.197» tarihlnde Manisa Demircl Hocalar köyünde vazife başındaydun. 5.10.1979 taribinde Manisa MilU Eğitün Müdürlücüne müracaatım vardır. 5.111979 tarihinde de Demirci llköeretinı Müdürlügünde ve Kaymakamlığına lojmanın tamiıi dolayısiyle müracaatım vardır. 7.11.197ü ta rihinde de flilen göreve başladım. Bu itibarla hırsızlık olayına karışmam sözkonusu değildir. Aralık 1979 avında da daimi görev başındayım, devamsızlığım olmadıeına dair müdürlüğün (okul) vazıları da mevcuttur. Bu yazıları getirdlm, mahkemeye Ibraz ediyorum. Resmen de sorulabllir. Tabancaya Kellnce, 1976 senesin de agabeyimin kahvesinde calışırken bir müşteri borcuna karsılık bırakmıştı. sonradan gellp almadı, zaten silah bozuktu, bunu sakİ3mıstı>Ti, heıı Manlsa'da olduğum İçin evinde haberi olmadığından teslim edememişler, ifademde bunu söyledim ve tabancanın yerini gösterdhn. Sorgulamam ewe> la Merkez Komutanlığı'nda yapıldı, işkencelere rağmen suçlamaları kabul etmedim, bilaha re Zincirdere'ye rötürüldümOrada da diğer arkatlaşların belirttİRİ işkencelere maruz kaidım. Hatta abimi eetlrip ona da İşkence yaptılar. bu "durum kariHsında ne yazdılarsa kabul ettim, o ifademi kabul etmiyorum, müsnet suçlamalarla alakam yoktur.» Samk Haydar Genc. Manisa MiUi Egitim Müdürlüftü, Demirci îlköğretim MUdürlüğü ve Hocalar köyü îlkokul MUdürlüğünden değişik tarihlerde aldıgı vazılan mahkemeye verdl. Sorgulardan sonra mahkeme heyeti, 19 sanığın tahliyesini kararlastırdı. Duruşma, sunulan belselerin incelenmesi, bazı tanıkların dinlenmesi ve sanıklann sorgulanna devam edilmesi için ileri bir tarihe ertetendi. Tutanaklardan KöyKoop davası 1974^80 arası görev yapanlar hakkında suc duyurusunda* bulunuldu ANKARA (Cumhuriyet BUrosu) Köy Koop davasında savunma avukatlarımn istemi Uzerine 1974 1980 yılları arasın da Köy Koop Yönetim Kurulu'nda görev alanlar hakkında suç du yurusunda bulunulmasına karar verlldi. Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 2 nolu Askeri Mahkemesi'nde 8 eklmde yapılan duruşmada söz alan avukat Nevzat Helvacı, sanıklardan Nedim Tarhan'ın Barıs Derneğl Yönetira Kurulu'na Uye olma tarihlnin Istanbul Emniyet Mttdür lüğü'nden sorulmasını is tedi. Helvacı, 6 mart 1979 tarihli kararla Köy Koop'ta çalışan kaç kişinin isten çıkanldığının Köy Koop Genel Başkanlığı'ndan sorulması ve Ziya Gökalp Mülayim'in tanık olarak dinlenmesi isteminde bulundu. Avukat Metin Somuncu da Helvacı'nın lstemlerine katıldığmı belirterek, tutanaklara geçen biçlmiyle şunları söyledi: «Aynca 1974 1980 yıl ları arasmda Köy Koop'ta işlendiği iddia edi!en suç kanaatıraca toplu bir suçtur. Bu dönem içinde tnüvekkillerimin yanısıra ihbarcı durumun da olan diğer sanıklar da KÖy Koop'un çeşitli ka demelerinde görev yapmışlardır. Ancak bu şahıslar faakkında bir dava açılmadıgı gibi, suç ibba rında da bulunulmanııştır. bu nedenle soruştur manın genişletilmesini ve KÖy Koop'ta görev yapan ve muhbir durumun da olan klşilerin haklarında suc ihbarında bıılunulmasına, ayrtca 1974 1980 yılları arası nuı ıre rek Genel Merkez'de, gerekse Genel Merkeze bag h birliklerde suc Işlenip işlenmedigi ve bu konuda birlik yöneticilerl hak kında soruşturma yapılıp yapılma3j*ı ilgili yerlerden sorulsun.» Mahkeme suç duyurusu istemini kabul etti. Duruşmada Ziya Gökalp. Mülayim tanık olarak dfnlenecek. Bu durumda ise sanayici telaşlanır. Çünkü bilirkişi raporu a.'mak demek en azından malın gümrükle 6 ay beklemesi demektir v e en azından yüzde 45 faiz yükü getirecektir. Çeşitli uğraş, girişim ve «fedakârlıklardan» sonra muayene memurunu yalancı çıkarmamak için yüzde 10 gümrüğe ve cezasına razı olunur ve mal. «yan mamul» olarak gümrükten çekilir. Deneyimli sanayici ise bambaşka bi r yol Izler. Malı ya'nızca kutusuna konulmamış bîr biçimde getirtir. Muayene memurunu. bunun ashnda deiTe elemanı sınıfına gırmesi gerektiğine «ikna» etmek hiç de o kadar zor değildir Hastane mi,^ hastahane mi? 24 eylül 1982 tarihinde bu köşede «Hastane mi. hastahane mi?» başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Bu yazıda Haseki Hastanesi'nin bazı bölümlerinds «hastahane», bazı bölümlerinde ise «hastane» yazıldığı, doğrusunun «hastane» oldugunu belirt miştik. Aldığımız bfr örnekte tse. koca hastanenin yaptığı bu yanlışı. Tıp Çiçek Evi bile «y«P mamış» demiştik. Ancak bir dizgi hatası sonucunda «yapılmamış» sözcüğü. «yapılmış» olarak Ç'kmca, Tıp Çiçek Evi sa hiplerl bir yanlışlık yaptıklarını sanıp. sözlüklere sarılmışiar. Gazetemize kadar gelerek kapılannda vazan «Haslane» sflzcüğünün «Türk Dfl Kurumu» sözlüklerlnde de aynı peçtiğinl gösterrlHer Ortadaki yanlıs anlama üzerina Tıp Çiçek Evi sahiplerinden bu hatamız icin açıkça Ö7Ür dllemeyi bir görev sayıyoru' Atın ölümü ama, nasıl? arip 6 nüfuslu allenin her şeyiydi. Evin direği idi, geçimini temln eden varlıktı. 13 yaşındaki Garip tüm tedaviye rağmen öldü. Bandırma Atlı Arabacılar Derneği üyeleri de Garip'e hayli üzüldüler. İki yıl önce ölen atın sahlbl Salih Öztap için bu kadar üzülmemiştik dlye yakındılar. G TKPB sanığı: Polis, 1 milyon verirsen bu ızdırap bîter, diyordu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde görevli üç polis memurunun samklara kötü davramşta bulundukları ve paralarım aldıkları savıyla yargılanması sürüyor. Duruşmada dinlenen tanık Kudret Köksal, «Tahki katı yüriiten polislerden sa nık Ali Aluç benden bir mil yon lira istedi» dedi. Ankara Sıkıyönetim Komutanhğı (1) numaralı Askeri Mahkemesi'nde yapıian yargılamada polis memurları Yusuf Gökalp, S. Ham za Cebecioğlu ve Ali Aluç' un gözaltına alınan sanık!ara kötü davramşta bulun dukları ve paralarım aldıkları savıyla cezalandırılmaları isteniyor. İddianamede Türkiye Komünist Partisi / B adh örgüt üyesi oldukları savıyla gözaltına alınan sanık Şahin Vurai'ın şifreli bir belgeyl evinde sakladığını söylediği belirtlldl. îddlanamede daha sonra şöyle denildi: «Soruşturmayı yürüten polfs memurlarının oiay ge cesl saat 01.00 sıralarında belgeyi elde etmek Uzere Şahin Vural ile birlikte Erdoğan Vural'a ait eve gittikleri, kendilerine kapıyı açan Kamile Voral İle Erdoğan Vural'ı işine engel olmayacak şekilde darp ettikleri, Şahin Vurai'ın bildirdigi belgeyi Erdogan'm yardımı ile ele geçirdikleri halde örgüte dahil edilecek leri yolunda Erdoğan vural tehdit edilerek kendisinden para ıstendigi ve 32 bin lira parayı aldıMarı iddiası. Erdoğan Vural ve Kamile Vural'a ait raporlar, Nesafet Vurai'ın anlatımı gibi delillerden anlaşıldı.» Askeri Mahkeme'de 12 ekimde yapılan duruşmada tanık Kudret Köksal dinlendi. Köksal mahkeme tutanaklarına geçen biçimiyle özetle şöyle söyledi: «Ben TKP B davası dolayısıyla etnniyete götürüldtigUmde tahkikatt yürüten polis memurlarından Ali Aluç benden bir milyon lira istedi. Bana devam lı baskı baskı yapıyor. Bu parayı vereceksin diyordu. Bu parayı verirsem bu ızdırap biter. Bu parayı örgütün parası olarak mı, lstiyor, yoksa şahsımdan mı, istiyordu blbniyorum. Para yı verirsem herşeyin Işkencenin bitecegini söylüyordu. Kendisine bu miktarı ödemem mümkün değil, 17 bin liradan fazla vermem dedim. Razı oldu evime gittik. Orada o parayı verdlm. Evimize başka üç polis memuru ile beraber glttik. Tekrar emniyete geldiğlmde bana başka blrşey sormadı lar. Paradan da bahsetmediler. Delillendiremeyeceğim kanaati ile ayrıca şikâyet konusu yapmadım. Dilekçe vermedim. Savcıhk taki ifademde paranm benim oldugunu, örgüt parası olmadığının zapta geçtiler tahmln ediyorum. HaTKP B'den dolayı 2 numaralı mahkemede tutuklu olarak yargılanmaktayun.» Sanık polis memuru Ali Aluç Ise, tanıkların ifadele rlnl kabul etmedigini söyle yerek, «Ben dinlenen bu ta nıklardan hiçbirinden para istemedim. TKP davasın da ele geçen paralar örgüt parasıdır.» şeklinde konuştu. Garip, Bandırma'nm Pagamescit mahallesinde Öztap ailesinin. tek geçim kaynağı. atlı arabanın at'ıydı. 1 tonluk yükü rahatlıkla çekebtllyordu. Çok Insancıldı. Daha önce ölen sahibi Kara Salih, alkolikti. Komaya girene kadar içerdl. Tanıdıkları onu atın arkasındaki arabasma koydular mı. Garip onu evine götürür eşine teslim ederdi. Garip akşam işi bitti mi yeni sahibi llhami Öztap olmasa da. arkasında arabası evine gellrdl. Atm sahiplerinden Rahmi öztap 19 yagındaydı. O da Garip İçin ağlıyordu. «tnan ağabey ailecek ağlıyoruz. Annem hepimizden çok aghyanımız. Nasıl ağlamazsm, 13 yıldır bize Garip baktı. O şimdi yok.» diye üzüntüsilnü belirtiyordu. Öztap allesinin ikinci üzüntüsü 3040 bin lira verlp yeni at alabilmekti. Garip, ev halkı tarafından, şehir mezarlığı yanmdaki bir araziye kazılan derin bir çukura gömüldü. Rahmi öztap «Garip erkek attı. Çok güçlü idi. Bandırma'da belki bir çok atın babası Garip'tlr» dlye de ekledi. DEMLİkSelcukDemird Sen simdi gör * ' ki ayağı sakat yurttaşımız Semlihan Gençoglu. ÖSS'de Tıp Fakültesi* nl kazanma başarısını göstermis. Azimli genç Semlihan, başan sınm sımm açiklarken; I Toplumdan hiçbir gün korkmadım, diyor. Ah ahl Semlihan rencisî), Hasan Ince, Erdal Se Bugüne kadar yaşadıklann da bîrşey ml? Sen şimdi YÖK'Ie kar şılaşacaksın Ondan da korkma da görelim...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle