Katalog

22 EYLUL 1981 Cumhuriyet 7 SA lardaki at, la, "CJerdeki atlar Altan OYMEN BİLHAS©(A) ADANA çizen.Tan ORAL Sadık Eliyeşil Mehmet Kemal Karamehmet Hacı Ömerin esi Sadıka Sabancı "Ath Kösk,, te bes oğlu üzerindeki otoritesini halâ sürdürüyor 8Sabancı kardeşler şöyle blr işbölümü yapmışlar: Sokıp Sabancı İstanbul'da oturuyor. Iş'in genel durumuyla meşgui... Erol Sabancı da istanbul'da.. Akbank'ı yönetiyor.. Şevket Sabancı, kuruluşların «Dışişleri Bakanı»... Frankfurtta oturuyor... Sabancıların dışsatım işlerint orodan yönetıyor. Hacı Sabancı lle Özdemir Sabancı ıse Sabancı kuruluşlarının Adana «bölümünnün nöbetcileri... Adana'da büyüyüp gelişen Sabancı Sanayiinin başta irmit Körfezi öteki yerlerdeki tesislerinin gelişmesi, Adana'daki kuruluşları, artık bır «bölüm» haüna getirmiş çünkü... Bu gene de yarıya yakın büyü.. bir «bölüm» ama, Adana dışındakı «bölüm» daha hızlı büyüyor Ancak Adana'nın yeri başka... Sakıp Sabancı İstanbul'da da ya$asa. Adana Sanayl Odasının Başkanı olmaya devam ediyor... Kardeşler bellrli zamanlarda bir araya gelip iş durumlarını gözden geciriyorlar. Bu toplantılar, genellikle, şlmdl Sakıp Sabancı'nın oturduğu Emirgân'daki baba evi «Atlı Köşk»te yapıbyor. Atlı Kö$k'ü Baba Sabancı, Adana'nın dışına açılmaya başladığı sıralarda bir Mısırlı aileden oldukca ucuz bir fiyata satın limış... ö n duvarları Boğaz yoluna dayalı, Emirgân sırtlarına doğru yükselen, büyük, ağaçlıklı blr bançe lclnde üç katlı bir köşk ourası... Bahçe kapısından köşke giden asfait yol, ağaçların srasından kıvrılarak cıkıyor.. Bahcenin glrişlndeki tunctan «at» îahıci olso da. üzerıne binilip gidilse daha 1yi tabii... Köşke kaiar biraz mesafe var cünkü... (r Türkiye'nin "dro,,ca 3. özel sektörü de ÇukurovalıTarsuslu Karamehmet ve Eiiyeşil yalnız biz 01 değîiiz, 33üz,, diyorlar Kültür Sitesi binası çagdas ama, yönetimi de daha çagdas olamaz mı ? Çukurova Holdinge bağlı şirketlerden bir bölümü Şişli'de, büyükçe ve iyi döşenmiş bir binada çalışıyor.. Onların da bir bölüm fabrıkaları Cukurova'da, bir bölümü başka yerlerde... Mehmet Kemal Karamehmet, özel sektörümüzün sessizlerinden... Adı ve resml basında fazla görülmüyor.. Ben de ilk tanışıyorum.. 66 yaşında... Ama görseniz 50 dersiniz... Sadık Eiiyeşil de öyle... Sessizlerden... O da 59 yaşında bir dinç... ikisi de tekstil öğreniml yapmış.. Blrinclsi Almanya'da, Ikirtcisi Ingiltere'de.. Pamuk tarlaları sahipüği... Cırçır.. iplik... Bez... Basma... Sonra Ithalatlan başlayarak öteki mallarm sanayii... Traktöre, makinalara kadar... Sonra banka... Sonra Bonka«lcr»... Sanayileşme ve bankalaşma süreçlori, gene pamukla başlıyor. Temel gene, daha önceki nesillerce atılmış. 1920'lerde, dedeler tarafından.. Onlar işi geliştirmişler.. O zanıan başlayıp nesilden nesıle geçen ortaklığı da büsbütün perçınlemişler.. Karamehmet Eiiyeşil firmalarını da ezbere saymak kolay değil.. Firma Isimlerlnden bazısının kısaltılmışında, hece değil a m a blr harfin, «ç» harflnin izl var: Cimsataş, Clmltaş, Cukromsan. Cupasan gibi.. Bazılan ise tamamen «çssiz... Mayda, Etkon, Avor gibi... Karamelımetler de, Elıyeşiller de İcel'ın Tarsus ilçesinin eski aile'lerinden... Bu alanda Adana'nın «eski aiietlerinin başına gelen gibi, illerinde yarısı kimseye kaptırmamışlar... Bölgede ve hatta ülkede de ön sıralarda koşuyorlar. (Türkiye'de en çok cirosu olan özel sektör kuruluşlarının sırası şöyle: 1 Sabancı (Adana), 2 Koc (istanbul), 3 Çukurova (içel).) Karamehmet ailssinin bir özelllği var.. Soyadları gibi ilk adlarında da genellikle hep bir «Mehmet» bulunması.. Bunufazla tekdüzelik diye yorumlayanlar var ama. ben soraum, gelenek, şuradan geliyormuş: Mehmet Kemol Karamehmea'in dedesı Mehmet Bey'ın Osmanlı dönemındg askerken «Şehid oldu» dıyo haberi gelmiş... Hamile eşi da oğlu doğunca babasının adını koymuş: Mehmad.. Meğer haber yanlış değil miymiş?. Mehmed Bey şehıt değil esirmiş.. Bır gün cıkagelmış.. Konulan Islm değlştlrılmez.. Bizde «|unlor|r.» usulü de yok... Oğul Mehmed'in, yani bugünkü Mehmet Kemal Beyin babasının adına da Emın eklemişler. O olmuş Mehmed Emın.. Yalnız bır süre sonra Baba Mehmet Bey, yeniden blr savaşa gidip bu defa gerçekten şeh:d oiunca oğlu Mehmed Bey de kendi oğlur.a babosının adını (dolayısıyla kendisinın de adını) vermiş.. Yalnız fazla karışıklık olmasın diye, onüne Emin yerine Kemal ekleyerek... Adını böyle alıp soycdı kanunuyla da «Karamehmet> lâkabını alan bizim şimdiki muhatabımız Mehmet Kemal Beys de, bu aile galeneğini devam ettırmek farz olup, o da oğluna babasının adını koymuş; Mehmed Emin.. Gelenek böyle sürerse, bundan blrkao yüzyıl sonra da, nesillerin sırası hep böyle gidecek demektir: «Mehmed Kemal Karamehmet, Mehmed Emin Karamehmet.. Mehmed Kemal Karamehmet... (Bence şımdiden iki isim için ayn ayrı. romen rakamıyla numara başlatılsa faydalı olur: «I.», «II.», «III.» diye... Yoksa ıleride Çukurova Holdlng'in tarıhinl inceleyeceklorin Işl zor olur.) Sadık Eliyeşil'ın ise aıiesınde müftülük var: Osmanlı dönemindekı ünlıi Tarsusi Müftü'nün kııını alan Ali Efendi'nin oğlu Ahmet Hılml de dedesinln mesleğini sürdürmüş. Tarsus'a Müftü olup Eiiyeşil Müftü adıyla yaşadıktan sonra şimdi Eyüp Sultan'da gömülü... Onun oğlu Müftüzade Sodık Paşa Tarsus'ta Beledlye Başkanlığı yapıp şehirde su ve kaldırım sorunlarını çözüme bağlamış.. Ayrıca bir Avusturyalı mühendisin katkısıyla Türkiye'de ilk defa sudan elektrik elde edip Tarsus'a ışık v» enerjı getirmiş.. Sadık Pasa'nın topraklarının yanında ayrıca bir un fabrlkası varmış kl, bu ailenin sanayiciliğınin başlangıcı olmuş... 1924'te Eiiyeşil Karamehmet ortaklığı kurulup da Türkiye'den ayrılan bir czınlık mensubunun 3000 iğlik iplik fabrikası alınınca da «Çukurova Sanayı İşletmelerı» işe başlamış.. Sonra ise, aşama . aşama gerisi gelmiş... Hacı Sabancı Mustafa Piyale Sadık Pasa'nın un fabrikassndan, bankasal sermayeye Çukurovalı bankaların, daha doğrusu eskl ya da yenl Çukurovalıların yönettiğj bankaların sayısı, şimdi dört... V» bunların dördu de, Türkıye'de en yüksek clrosu olan sekiz özel bankanm arasına giriyor.. Yani ülkemizdeki büyük bankaların yarısı Çukurova kaynaklı.. Bunlardan Sabancı'ların yönetiminde ve Sabancı tesislerinin bir bölümüne ıştirak edip bir bölümünü krediyle destekleyen Akbank'ın dışında. İstanbul Bankası da Adanalılann... Adonalıların Kayseri kaynaklılanndan Has'ların... Kemal Has öldükten sonra eşi tarafından yönetilıyor... Öteki Iki bankanın, doğuştan Çukurovalı Pamuk Bank'la 8onradan Cukurovalılaşan Yapı Kredi Bankası'nın çoğunluk hlsseleri ise, Cukurovalılığını adıyla da llan eden «Çukurova Holding» ortaklarının: Karamehmetlerle Ellyeşillerln... Cukurova'nm tarımdan sanayie geçtıkten sonra, sanayiden de y a da sanayi ile birlikte bankasal sermaye sahipliğine de geçen bu gruplardan «Çukurova Holding» ortaklarını da aradık... Ortaklarm büyükleri, Mehmet Kemal Karamehmet ve Sadık Eiiyeşil. Ortaklık adına en aktif yönetim gorevlorinl üstlenen klşi ise Mehmet Kemai Karamehmet'ln oğlu ve Sadık Eliyeşil'ln damadı, yani ortaklığı ailesiyle de temsil e d e n Mehmed Emin Karamehmet... Mehmet Kemal Beyl, Istanbul'daki bürosundan telefonla aradık: Siz, dedl, 01 diye yazıyorsunuz. Bizim numaramız 01 değil ki, 33... Adana değil içel yanl... Tabii haklı... Bu ayırımı Ihmal ettik. Adana, Tarsus, Mersin, hatta İskenderun... Hepsl bir araria akla geliyor ve Adanalının Mersin'de, Tarsuslunun Adana'da evi, arazisi, bürosu olabiliyor ama, plaka numaraları ayrı... Ve hlcbirl ötekiyle bir tutulmak istemiyor... Ama blz yazı serisinde Mersin'den, Tarsus'tan da söz ediyoruz... Yazı serlslnln başlığı 01 ama... O S9mbolik blr başlık tabii... İçeriğlnde... Blzimki 33... Haklı Mehmet Kemal Bey... İçerikte İçel de var ama, başlık da önemli... Gercl İçel daha öncelerl Adana'ya bağlıymış.. Fakat, bu çok zaman önce... İl olarak istiklalini kazandıktan sonra, artık Adana başlığı altına girer mi?.. (Bunu telafi etmek gerekli. Tan'la konuşacağım.) HACI ÖMER'İN AT MERAKI Ben hatırlıyorum: Hacı ömer Sabancı, İtalyan malı bu heyelı getirtip köşkün önüne diktlrttiği zaman gazetelerde eleştiller cıkmıştı: Bu dövlzslzlikte at heykeli getirtiyor... dlye.. Sakıp Sabancı'yla heykale yakın bir havuzun başında otujrken bunu hatırlattım: Billyorum, dedi, halbukl mesele öyle değildl.. Blz o sıraırda İtalyan firmalarıyla iş yapıyoruz. Babam da atlara merak... Firma sahiblyle konuşurken bu merakından bahsetmiş.. dam da «iş dostluğu» olsun diye, tutmuş bu heykeli yaptırmış, ediye göndermiş. Bir hatıra Işte.. Burasının adı da o şekllde Atlı Köşk» oldu. Havuzun başı va ağciçların altı püfür püfür.. Ben de o sııda Adana'dan yeni gelmlşim... 40 dereceden... Düşünüyorum 3, rahmetll Hacı ömer Sabancı'nm çok akıllı olduğunu gösıren pek çok örnek var ama, bence en önemlisl, «yayla yerl» arak Emırgân'ı seçip bu köşkü alması... Adana da iyi ama. dedlm, bu bahce dururken Adana ik özlenmez... Yoo, dedı Sakıp Sabancı. Ben özlerim. Ben her fırsat ıldukço giderim Oranm sıcağına, tozuna bulanırım. O benlm büyük zevkim... Bütün gençliğlm, çocukluğum orada geç;ş... Bizim de. bizim sanayiciliğimizin de başlangıcı orası... '.anbul'da oturmak işin lcabı... Zarlf eşıyle ve oocuklarıyla birlikte, anne3i Sadıka Sabancı Atlı Köşk'te oturuyor. 1966 yılında Hacı Ömer Sabancı'nm jrnunden sonro kendi özel malvarlığının tümünü Sabancı Vaka bağışiayan Sadıka Hanım, eşlnin anıları ve torunları araıda, Vakfın çalışmclarmı da izleyerek gene de aktif bir hayat rdürüyor. Sadıka Hanımın işlerin ayrıntılarına karışmasa beş oğlu üzerindeki otoritesl kesin... Sakıp Sabancı'nm her gün Işe giderken ıhmal etmediği şey annesinl zlyaret srek elıni öpmek... Köşkün Içi büyük... Mısırlı aileden kalma pek çok antika /a... Baıılarında da Hocı Ömer Sabancı'nin hatıralatı: Şurada oturmuştu... Şurada şunlarla yemek yemlştl... odada şunu yapardı... dlye anılıyor... Ihraeat işlert de gelişiyor. Bölgenln Sneml ortıyor. Biraz rekabet duygusu izlerl mi?.. Daha önceden biliyoruz ki, kardeşler arasında şimdlye kadar hiçbir ciddi mesele çıkmamış... Hacı ömer Sabancı'nm cocukları, onun döneminde başlayan aile dlsiplini ve dayanışmasını Sadıka Sabancı'nın bakışları altında sürdürüp gidiyorlar.. Ama bir bolgesel iddia manrarası var Adana'nın Marsa'sında.. Kayseri'den gelssler de hepsi Adanalı ama, Adana'da oturan Hacı Sabancı daha da Adanalı... Anlatırkon asıl Adana'dakl tesislerin, sosyal kuruluşların durumunu anlatıyor. Adanalı olmasa da uzun yıllardır orada bulunan Mustafa Piyale de öyle... Son dönemln «Adanalılaşan»larından.. Adana şehrinde ve bölgesinde yapılması gereken cok şey olduğunu ikısi de vurguluyorlar... Bunun sadece Beledıye'nin, Valill'ğin, hatto hükümetin olanaklarıyle gerçekleşemeyeceğini, bölgedeki öteki olanaklarm da harekete geçirilmesi gerektiğini belırtiyorlar... Kent ve çevresinin sorunlarını çözüp onu iylleştirmeye, güzelleştirmeye yönelecek ve bütün kuruluşları, kişılerl kapsamına alacak blr işblrllğinin kurulması gerektlğlnl... KÜLTÜR SİTESİ ÇOK İYİ AMA.. Sabancılar. Sabancı Vakfı çerçtveslnde şehlrde teknik öğrenciler için, ayrıca kız öğrencller Içln 450'şer kişilik modern yurt binaları, ilkokullar, teknik okullar yaptırtmışlar... Ama asıl övünc konuları, 1976'da yaptırıp Kültür Bakanlığı'na devrettikleri Kültür Sltesi... Burada büyükler İçin ayrı küçükler için ayrı, buyük kütüphanelerden başka, ayrıca 500 kişilik tiyatro ve konferans salonları, resim ve heykel galerllerl var... Tan Oral'la birlikte bu siteyl gezdlk... Gerçekten bizim Ankara'daki Milli Kütüphane'nin şlmdikı binası, yanında kuiube gibi kalır.. Ama Işletme eksikliklerl de ekslk değil.. Örneğin soğuk hava araçları oalışmıyor. Nedeni: Kültür Bakanlığı'nın müdürlerl, memurları var ama, bunu çalıştıracak teknisyenı yok... 250 bin kitabı var ama, örneğln Adana'nın kendl tarihlyle llgill bizim başka yerlerde bulduğumuz eserler yok... Adanalı romancıların Yaşar Kemal d a h i l b i r i k i eski eserlnden başkası yok... Gazeteler, dergüer geliyor ama, kütüphane müdürünün hoşuna gldenlerl var. Hoşuna gitmeyenleri yok... (Daha doğrusu hepsl alınıyormuş ama, bazısının b u arada Cumhurlyet'ın d e okuma yerine konulması uygun bulunmuyormuş..) Özetle: Kültür Sıtesi'nın binası yeterl kadar çağdaş da... Bir de işletmesi cağdaşlcşsa daha iyi olacak... Dün Adana'da Çukurovalı bonkalar arasındaki ihale yarışmasını anlatmıştık» ROMEN RAKAMI OLSA... Ama bu serzenişli konuşmamn sonunda vulaştık.. Sadık Eiiyeşil de birlikte olacak.. gene d« rande GENE BİR AT MERAKI Iki ailenin bu nesilden nesile geçen sıkı ortaklığının yanında bir ortak yanları da, ikisinin de atçı olması... Yani uzun zamandanberi atları var, haıaları var... At yarıştırıyorlar... Amo bunda Karamehmet Eiiyeşil ortaklığı yok... Karamehmet • Eiiyeşil rekabeti var.. Ve kıyasıya bir rekabet... Geçtlğlrnlz hafta sonunda da bunun bir örneğı yaşandı... Ben bunları tabii yenl öğreniyorum.. Mehmet Kemal Karamehmet v 9 Sadık Eliyeşil'le Şişli'de Holding blnasının kapısı onündeydik. Bir tanıdıkları oradan geçiyormuş.. Onları görür Oörmez gelip, Karamehmet'e: Ben Toroman diyorum.. Bahss girer misln? dedl. Girmem... Doğru... Toroman biraz daha şanslı... Eiiyeşil ise tevazu ile: Yok canım.. Kesbükün de fena değil... dedl.. Toroman Eliyeşil'in, Kesbükün Karamehmet'ln hafta sonunda koşacak atlarıymış... Bu «tevazu»lu cevapların altında ise, kendıne güvenmekten gelen blr Istihza payı var gıbı.. ADANA BOLÜMÜ Adana'ya daha sonrakl gidişlmizde de Tan Oral'la birllkto :ı Sabancı'yı zıyaret ettik... Marsa Fabrikasmın blr odasın.. Odada Atlı Köşk'ün bahçesinde yaprakları hışırdatan esinn verlne, o mekanik sesll soğutma aracının rutubetli serinvar... Ama gene fabrlka kapısının dışındaki durumla karşı:ırılırsa o da kendlne göre bir başka ceşıt «cennet» sayılır.. ıno cenneti... Hacı Sobancı, Marsa'nın yöneticisi aynı zamanda da ına Sanayı Odası'nın Başkan (Yanl Sakıp Sabancı) Vekıli »tofa Piyale'yle blrlikteydi. Topluca görüştük... Adana'yı bekleyen Sabancı, şikâyetçi değil ama, bıraz «müıkkil» gıbi: Bizim görevlmiz da bu... diyor. Ama • Yatınmlar da gallba öteki bölgelere kayıyormuş... diye z kışkırttığımızda hemen doğrulup: Yok.. dıyor. Biz de fena değiliz... Yarısı blzde... Üstellk YARIN: OTUZ ÜÇ... Gene Gazeteciier Semineri bosiödı tanbul Haber Servlsi îsmi Gazeteciier Cemlyeti'ndüzenlenen «llluslararası ; GauetecUeî Atatürk Se:ri». dün Cemıyet'in konlesaionunda başladı. Dünyaen yaşlı sazetecisi 9ı yaıki Burhan Felek, semineaçış konuşmasuıı Fransızlarak yapti ve «Esaretten kurtulmanın yolunu ve lstlklalln tadını göstermiş Atatürk'ün l'ikirlerini münakaşa ve nıütataa edeceksiniz. En güzel nıevslmlnde eeldjğiniz îstanbul'u Kezecekstnlz» dedi ve semınere katılan genç gazetecilere başarılar diledi. Kültür Bakanı Cüıad Baban ile birlikte seminerin açüışına fcatüan Turizm ve Tanıtma Bakanı îlhan Evliyaoğlu ise konuşmasında «Hükümetimiz, basının demokrasilerde çok öııenül bir yeri oluşunun bilinci içindedir. Basııu, ekonomlk ve sosyal hayatırruzdakt gelişmeleriıı bir RÖstergesi olarak s».yı. yoruz. Türk hasınıra ve dünya basınını özenle izliyoruz, uya Eroin kacakcılığı yapan uluslararası şebeke yakalandı ınhul Haber Servisl ve F Alman narkotlk po ı ortak operasyonlan soOrtadogu'dan F. Almaneroin kaçakçılığı vapan klşilfk uluslararası bir şeortaya çıkartıldı. •kiye Uzerinden Avrupa'•oin gönderen şebekenin îsrail. Avusturya ve Yulyruklu elemanları Frankıre îstanbul'da yakalanır1,5 kilo eroin de ele eeçiAvusturyalı Jasmine lsimll kadınm Prankîurt HavaHmanın da cinsel organında sakladığı 170 gram eroin ile yakalanmasmdan sonra F. Alman narkotik polisi şebekenin öteki taşıyıcı elemanı tsrailli Massal'ı da aynı yöntemle Almanya'ya 360 gram eroin sokmaya nah sırken ele geeîrdi Almanva'da ki operasyonlar sonucu bir başka tsrail'U Mıchael Levkovski'nin de yakalanması üzerine genişletilen soruşturmada şebekenin İstanbul'da öreütlen digl anlaşıldı. Türk narkotik polisinin devreye girmesi ile istanbul'da başlatılan operasyonlarda, eroinln kalitesini kontrol eden ve seçimini yapan Yunanlı Atanasioi Kalaba likis ve şebekenin Türk uynık iıı elemanlan Orhan Gökrayla. Hayrettirı Gezr.r ve Neset Oerer de vakalandi. Şebeke elernanlarının kaldıklan oteld« ya pılan aramada da bir çanta icerislnde Uc kilo erotn ve sevk strasmda kuüanılmak üzere urezervatifler ele geçJLrildi. xü»n dtku.tie Inceliyoruz» dedi. Hollonüa, .Daniınarka, Sovyetler Birlıği, Anaavutluk, Kibı ı s Türk Federe Devleti, Lübnan, Portekiz, Finlandiya, Fas, Malezya, Ingiltere, Pakistan, Bangladeş ve Sudan'dan toplam 17 gazeteci iie Türöye'den 8 gazeteclnln katıldığı seminerin Uk gününde Doç. Dr. Necla Arat «Türkiye'de Kadın Haklan», Dr. Orhan Koloğlu da «Atatârk ve Basın» konulu konîerans verdiler. TtirkIş ve Hacettepe Üniversitesi, "Sendika liderleriıtfn eğitimi,, semîneri düzeııtedi ANKARA (ANKA) Türk îş, Hacettepe Üniversitesi lle ortaklaşa olarak «sendika liderlerinin eğitimi» konusunda bir seminer düzenledi. Ekim ayında Hacettepe Üniversitesinde yapılaoak altı hattalık seminerde Türkiye ve dünya ekonomisinın Rüncel sorunlan ile işçi, işveren ilişkileri konusundaki gelişmeler değerlendirilecelc. TUrkîş Genel Eğltim Sekretsri Kaya özdemlr, seminer programı hakkında bilejı verirken «Sendtka liderlerinin tecrübc birikimlerinin rıilinı yönüyle takviyesini amaçladıklaruu» söyledi. Ozdemir, Ust dUzeydeki sendika yöneticilerinin katılacağı seminerde ele alınacak konulan şöyle sıraladı: «Yönetim ilkeleri, düny* ekonotnisindcki son gelifme ler, Türldj'e ekonomisinin güncel sorunları, gelir dağıb mı balumından vergi sisteminde yapılan son değişiklikler, işçi işveren iiiçkileri, Srgiitlenme İlkeleri ve liderllk, çevre ve i?çl sağlığı, vurt dışıudaki Isçilerle iljrfli durum, sendikal fonların dej;erlendlrUnıesl ve sosyal turizm.» Prof. Aksoy'a 100 bin lira tazminata mahkum oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hergün Gazetesi CHP eski İstanbul milletvekili Prof. Muammer Aksoy'a 100 bin lira tazminat ödemeye mahkum oldu. 12 Eylül Harekâtı'ndan sonra kapatılan Hergün Gazetesi'nde «Aksoy DEVGENÇ'e 25 bin lira bağışta bulundu» başlıklı haber nedeniyle Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava dün sonuçlandı. Mahkeme, Hergün Gazetesi'nin yayınının gerçek dışı olduğunu ve tabrik niteliği taşıdığını sap tayarak 100 bin lira manevi taz minata mahkum etti. Prof. Muammer Aksoy'un ay rıca Devlet eski Bakanlarmdan ' Seyfl ÖTtürk ile Tercüman Gazetesi yazarlanndan Nazlı Ilı9 İstanbul lımanına bağlı Şırıngelibolu motorunun ölçü belgesl zayl olmuştur. Hükümsuzdür. HASAN UYANIK cak haklarında açtıgı manevl tazminat davalan, temyiz ve karan düzeltme aşamalanndan geçerek kesinleşti. VEFAT Teyzemiz, KARİKATÜRİST MEHMET POLAT ÖLDÜ istanbul Haber Servlsi Karıkatürlst Mehmet Polat dün tedavl edlldiği hastanede öldu. Uzun süredır tedavl altın da bulunan Mehmet Polat 1929 yılında Tokat'ta doğdu. Uzun yıllar ceşltlı gazetç ve dergllerde karikatür cizen Polat evli ve dört çocukluydu. Polat son 10 yıldır Günaydm gazetesi lle Gırgır dergisinde karikatür çiziyordu. TÜRKAN GÜNEŞ'i kaybettik. Acımız sonsuz. Sayın eşi Sabahattin Guneş'e oğlu Nuri Güneş'e, kızı İlkay Birsen'e ve tüm akraba, dostlarıma başsağlığı dilerim. Ankcra Zabıta Müdürü ilhan TÜZÜN Eşi: Nebchct TÜZÜN Valıap ESİRKUŞ Dr. Rifat TOKYAY