Katalog

Cumhuriyet 10 18 EKİM 1981 KıbrısHa toplumlararası görüsmeler bir aylık aradan sonra basladı îzzet Rıza YALIN LEFKOŞE, 16 Eylül'den fberi ara verilen ve geçen çar 3şamba günü ertelenen toplum görüşmeler, dün saat 17.?0'da Lefkoşe'de Ledra Palas'ta sürdürüldü BM Genel sekreterinin önceki gün Kıbns'a dönen özel temsilcisi Hııgo Gobbi'nin aozptinvnde vopı.on dünkü görüşmede, TurK ve Rum gorusmecılerden baska. danışmanları da hazır Lulundu.. Bir eşmiş Milletler'in Lefkoştı'dekı merkezinden yapılan rssmi açıklamada, «Dünkü top lantıda, 19 ağustos'ta anlaşıldiğı üzere, gündemin dört konusunun görüşüldüğü» belirtildi. Açıklamaya göre, «Topiantıda, genel görüşme ve içten görüş alış verişinde de bulunuldu..» Gorüşmelenn gelecek toplantısı, BM Genel Sekreteri VValdheım'in toplumlararası gorüşmelerde yeni ve ortak bir zeminden yeni bir evreyle yenî bir araştırma ve uzlaşma dönemine girilmesi için KTFD ve Rum yönetimi başkanlarının bilgisine sundu t ğu birleştirici görüş ve düşünceler belgesi üzerinde gö rüşbirliği sağlanmasını olanaklaştırmak üzere, 27 ekiin' de yapılacak., VVALDHEİM'İN GÖRÜŞLERİ ELE ALINDI Öte yandan Rum yönetimi Başkanı Kiprianu, önceki gün Rum temsilciler Meclisi Baş kanı Ladas, Rum Dışişleri Ba kanı Rolandis, Rum görüşme ci Yuannidis ve Danışmanı ba yan Sulyotu'nun katıldığı bir topiantıda, VValdheim'in birleş tirici yeni görüş ve düşüncele ri üzerinde durdu. Kipruyanu. dün de Rum Bakanlar Kurulu nu toplayarak, aynı konuyla ilgıli bilgi verdi. Pazartesi günü ise, Rum sl yasal partilerinln genel başkanlarını, VValdheim'in birleştirici görüş ve düşünceleri ko nusunda aydınlatacak., Bun dan sonra, Rum Ulusal Da nışma Konseyi, Kıbrıs sorunu nun, son gelişmeler ışığında son durumunu görüşecek.. Bu arada BM Genel Sekreterinin Kıbrıs özel temsilcisi Gobbi, dün sabah Türk ve Rum görüşmecilerle, VValdheim'in yeni. görüş ve düşünceleri ko nusunda bilgi verdi. Onan, «Türk tarafının öneri lerine llişkin Rum görüşlerini duymck istediğinl» söyledi.. 7 Fransız televizyonu Ermeni konusunda aleyhimize yayın yaptı POLITIKA VE ÖTESİ 9 m Ali Îzzet •• Mehmed Kemal Ozkan Şairleri daha başında ikiye ayırmışız, birine şair demişiz birine halk şairi.. Şair, kentte yaşayan, okuryazar, derli toplu kişidir. Halk şairi ise köyden gelme, okuması yazması kıt, hatta cahil (ürnrnî) kişidir. Halk şairi, adı üstünde halkın, yani bir ülkede çoğunluğu oluşturan kalabahğm şairi olmah değil mi? Ne gezer, halk şairi kentlerde biraz da horlanır. Eskiden halk şairinin karşıtı bir de divan şairi vardı ki, onlar padişah katmda şairlerdi, yanlarma vanlmazdu Halk şairlerinin çoğunun yanlarında bir saz olur, onun eşliğinde şiirlerini söylerler. Bir divan şairi sürgün edildiğinde, semai kahvelerinde çevresini halk şairleri sarmış: «Hele bir iki beyit de sen söyle..» demişler de, zavallı sazı olmadığı için şöyle diyesi olmuş: Biraz bedçe çıkmıştı avazımız Stahbul'da terkeyledik sazımız Bizde tek partl döneminde halk şairlerinden de yararlanmanm yolu yordamı aranmıştır. Ahmet Kutsi Tecer, Sivas'ta öğretmenlik ederken bazı şairleri örgütlemiş, mebus olduktan sonra da Ülkü dergisi çevresinde halk şairleri örneğine dc.yalı bir şiir yolu denemeye girişmiştir. O günlerin. yaşayan şairlerini, Veysel'i, Ali İzzet'i, Talibî'yi özendirmiştir. Ahmet Kutsi de onlar gibi şiir yazmaya özenmiş, «Geceieyin bir ses böler uykumu» gibi ba tıya yönelik yazmalanndan vazgeçmiş, şiirlerini onlara benzetme çabası göstermiştir. Çaba göstermiştir ama, kendi arkadaşlannca da alaya alındığı olmuştur. O günlerde, onun dergisinde yazanlara *Tecer'in şairleri» denmiştir. Kent şairlerinden Behçet Kemal, Osman Atilla, Kerim Yunt gibi kendine ayak uyduranlar da bulmuştur. Talibî'nin çoktan beri sesi duyulmuyor. Veysel öleli birkaç yıl oldu. Ali îzzet Özkan da bugünlerde öldü. Bu şairlerin adı halk şairidir de, verdikleri örneklemelerde pek halktan yana olmadıklan bellidir. Halkın yaşamını belirleyen somut konuları ele alacak yerde, aşk, ölüm, doğa güzelliği, ayrılık, gur bet. sıla gibi soyut konuları işlemişler, suya sabuna dokunmamışlardır. «Tecer'in şairlerinin» sonuncusu sayüabilecek olan Ali İzzet'in verdiği örneklere bakacak olursak, halktan kopuk, 'Gelen ağam, giden paşam» diyici tipik sergileme görürüz. CHP'nin iktidar olduğu dönemde, kurulu düzeni, Atatürk'ü înönü'yii öğeıi şiirler yazan Ali İzzet, demokrasiye geçtiğimizde hemen o dönemi yeren mısralar yazıvermiştir. Birkaç örnek verelim: Atatürk İnönü gelmese idi Camiler mescitler kilise idi Azimkâr kahraman bir kimse idi Öğretti bizlere irfan Atatürk Halk Partisi çöküp Demokratlar gelince şunları söylemiştir: Kral öldü, put kırıldı Halas olduk cehaletten Zulmün sarayı yıkıldı Kurtulduk biz esaretten Çıktı Mehdi demokrasi Zalimin kesildi sesi Allahüekber nidas\ Bugün indi semavattan Ali îzzet, 27 Mayıstan sonra gelen özgürluklerden yararlanmayı bilmiş, o yıllarda gece kulüplerinde solcu türküler okuyanların kervanma da «Mühür Gözlüm» dîye türküler düzerek kanşmıştır. Yeteneği kıt, sesi soluğu az olduğundan, biraz da yaşlılığmdan tez yüz geri etmiştir. Çoğu kişiyeson günlerde devlet sanatçılığı ödülleri veriliyor. Elbette devlet sanatçısı olmak önemlidir. Ama halk sanatçısı olmak da bir o kadar, en azmdan, önemlidir. Ama halk sanatçısı dediklerimiz sadece adlarmm başma halk şairi denilmesiyle yetinmişler, halktan yana pek olamamışlardır. Böylece de halktan kopuk. ama halk şairi olarak toplumun içinde ömürlerini tamamlamışlardır. Halk şairi diye anılan Ali îzzet Özkan, halkın içinde yaşammı tamamlamış ama, gerçek bir halk şairi. olamadan gitmiştir, çok yazık!.. Veysel de öyle değil mi, onu halk anmıyor ama, şehirli heykelini dikip anıyor. 4 Bakanlıkta yeni atamalar yapıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Maliye, Milli Eğitim, Sanayive Teknoloji Bakanlıkları ile Köy İşleri ve Kooperatifler Bakan lığı'nda bazı kadrolara yeni atamalar yapüdı. Resmi Gazetinin dünkü sayı sında yayınlanan kararlara gö re Ankara Milli Eğitim Mü dürü Musa Eroğlu, ile Köy Iş leri ve Kooperatifler Bakanlığı Gümüşhane îl YSE Müdü rü Mustafa Yalçm Keskin baş ka bir göreve atanmak üzere görevlerinden alındılar. Atanıa kararlarında, Başbakanlık Deniz Müsteşarlığında açık bulu nan müsteşar yardımcılığı gö revine Yüksel Onaran, Türki ye Şeker Fabrilcaları A.Ş. Ge nel Müdürlüğü'nde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığ'ıyla ilgili a çık bulunan Gervsl Müdür Yar dımcılığına îsmet Gültekin Akıncı atandılar. Bazı deftardar lar arasında da yer değiştirme ler oldu. Buna göre Maliye Bakanlığı Müsteşarlığına İzmir Deftardarı Semih Atabey, İzmir Deftardarlığı görevine ise Müşavir Hesap Uzmanı Cevdet Yalçın getirildiler. Aydm Defterdan Mehmet Leblebicioğlu, başka bir göre ve atanmak üzere görevinden alınmış, yerine Balıkesir Def terdarı Adil Muhtaroğlu tayin edilmişdi. Balıkesir Defterdarlı ğma Adana Defterdan Fahret tin Erdoğan, Adana Defterdar lığma da Maliye tetkik kurulu üvesi Abdullah Aziz Kula tayin edildi. Açık bulunan Kahramanmaraş Defterdarlığına ise Afyon Defterdan Ahmet Turgut atan dı. de DEĞERLERİNE KIYMET BİÇİLEMEYEN TARİHİ ESERLER ELE GEÇİRİLDİ İstanbul Haber Servisi Mali Şube Ekiplerince Cağaloğlu Nuruosmaniye'deki bir halıcı dükkanında yapılan aramada, tarihî değerine kıymet biçilemeyen çok sayıda eser ele geçirildi. îstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube dedektifleri yapılan bir ihbarı değerlendirerek Türkiye'ye gelen turistlere halı satan bir dükkana baskın düzenlediler. Yapılan aramalar da tarihî değerlerine kıymet bi çilemeyen hicri 1200 yıllarına ve 18. yüzyıla ait çok sayıda eser ele geçirildi. Olayla ilgili olarak dükkan sahibi Ali Uğur lu gözaltma almdı. Mali Şube Müdürlüğü yetkililerinden edı mlen bilgiye göre, söz konusu işyerinde, hicri 1200 yıllarına ait olan bakır ibrikler, 18. yüzyıla ait igonıler, Türk el sanatlarına ait işlemeli havlular, Konya işi değerli işlemeler, tarihî ajna örtüler, sahanlar, testiler, halı, kilim ve heybelerle birlikte çok değerli olduğu ve üzerine fiyat biçilemediği söylenen tablolar ele geçirildiği büdirildl. Bir cumartesi gecesi Newyork'un ünlü sokağı 42. Cadde... Yabancı bir gezegende değilse de bir büimkurgu filminde, çılğın bir müzikal de veya karnavalda sanabilir siniz kendinizi. Adım atüma Yazı ve Foıoğraflar: Atilla DORSAY yacak denli kalabahk geniş kaldırımlarda, Newyork Times gazetesinde o günlerde çı kanbir yazıda dendiği gibi, «Dante ile Fellini'nin dünyaları birbirine kanşmış, duruyor». Çoğu zenci her renk ten, her ırktan bir insan se li, takmış takıştırmış, olma dık gariplikte giyisüer giymiş, yüzleri, vücutları boya h yarı'çrplak bir halde salı nıp duruyor. Arada biraz ö tedeki Broadway müzikallerin den çıkmış normal, giderek şık giyimli insanlar, kürklü kadınlar ve papyonlu erkekler de var. Bir Broadway tiyat rosunda izlediğimiz güzelim «42. Sokak» müzikalinin bir şarkısında dendiği gibi, bura sı «seçkinlerin yeraltı dünyasıyla taıuşıp kaynaştığı yer». Seks filmleri gösteren sinemalann kapısı önünde şüpheli tavırlı adamlar, her yaştan kadınlar ve kızlar kaynaşıp duruyor. Bir süre sonra bu kalabalığın içindeki bireyleri ayırt edemez oluyorsunuz, kalabalık çokrenkli, canlı, kıpırkıpır ken dine özgü bir varlık olup çı kıyor. Zenginlikle açlığın, Broadway'da birkaç yıldır afişierden inmeyen «Evita» müzikolinde bir Türk kızı başrolde... Ama ne yazık ki program derglsinde bundan söz bile edilmiyor... sanatla seks sömürüsünün, güzelle çirkinin, iyiniyetle ni 'yetin en kötüsünün birbirine lenek haline gelmiş seçim karıştığı, yine Newyork Tikampanyalanmn dar persmes»in dediği gibi, «Tiyatro pektifine sıkışıp kalmış olnun en iyisiyle, Amerikan dü mak, kuşkusuz dünya sorunşünün en kötüsünün içiçe ları üstüne doğru yargılar eyaşandığı bir yer» burası. dinmeleri engelliyor. Newyork'ta ilk göze çarAmerikalıyı en çok ilgilenpan şey, kuşkusuz gökdelendiren şeylerin başında, sağlı ler oluyor. Koca Manhattan ğı geliyor. Eu konu, yayın or da, ünlü Empire State bina ganlarınca da sürekli işlenisının tepesinden bakınca be yor. En çok korktuklan şey, lirdiği gibi Central Park'tan kanser, kalp hastalıklan ve başka hatırı sayüır yeşillik alkolizm. Bu 3 şeyin Ameriyok (ama Central Parkda, kalıyı öldüren şeylerin bayürümeyle bir günde dolaşışında geldiği açıklanıyor. Bu lamıyacak büyüklükte, gitnedenle sigara tüketimi gitgit bitmeyen, içinde gölleri, gide azalıyor, orta ve yüksek hayvanat bahçesi, buzda pasınıflarda yemekte içki diye ten vb. spor alanları bulubirşey pek yok. Akşam üstle nan koskoca bir dünya, onu ri, yemek öncesi yaygm olan da belirtelim), ancak tüm kokteyl alışkanlığı da (ki kenti gökdelenlerden oluşubuna güzel bir isimle «happy hour: Mutluluk saati» diyor yor sanmayın. Yer yer, Emlar), birçok yerde yerini, Av pire State, Rockfeller Cenrupa usulu saat 5 çayına bıter, Chrysler ve PanAm bina rakıyor. Bunun dışmda, per ları gibi gerçekten yüksek hiz yapma, bir moda halinve etkileyici binalar var de yayılıyor. Dekafeine (ka kente karakteristiğini veren, feini almmış) kahve, DietCo Çok yüksek bazüan da inşa la (şekersiz CocaCola) içiZaire miydi?) kilimi.bir Yuhalinde. Ama bunun yanısışmın eşiğinde ilk kez tiyatyor, tuzsuz yemek yiyorlar. nan bronz yontusu, vs,vs. ra, Newyork'da modern veroyu da deniyen ve sahnede Genel nakil araçlarında (şe Biz boşuna bir de Türk işi, bir gurur anıtı gibi duran ya eski çok daha alçak bina hirlerarası otobüsler, uçak bir güzelim Hereke veya LaLiz Taylor'un da katkısıyla lar, çoğunluğu oluşturuyor, lar) sigara içenlere aynlmış dik halısı çıkar diye bekledört dörtlük bir tiyatro olagiderek (Harlem gibi) yokancak birkaç sıra var, ondik. Hergün binlerce insanm yıydı. Yıllardır afişten inmesul bazı semtlerde yalnızca lar da geride. Genel bir yer gezdiği bir yere yapılacak yen «Evita» Broadway'in göz bu tür yapılar var denebilir. de sigara içtiniz mi, herkes böyle bir hediyenin tanıtma bebeği Harold Prince'in il" Daha 17. yüzyılda kurulan size çok kötü bakıyor, gidedeğeri tartışılır mı? Ama da ginç sahnelemesiyle akıllarkentte, arazi spekülasyonu rek uyarıyorlar. TV'de sürek ha da kötüsü var. Geziden dan çıkmayacak bir olaydı, yüzünden ayakta kalmış çok li tamtımı yapılan bir alkosonra gruplar bodrum katama içimizde bir acı bırakıeski bina yok. lizmaleyhtan kampanya var. taki dükkanlara indiriliyoryordu: Oyunun başrolünü oy KADIN KORKUSU lar. Burada geniş bir hedinayan ve büyük övgüler alan 80LER, tSPANYOL «Newyork'da yaşıyan her yelik eşya kompleksi var. Türk babalı ve Türk isimli KÖKENLÎLERÎN kadının, kendisini bir parB.M.'e üye 150 ülkenin heDerin Altay, nedendir bilinYILLARI OLACAK. ça, Brian de Palma'nın son men hepsinden gelen hedimez, program dergisindeki Amerika'da azınlıklar büfilmi «BlowOut»ın kahramayelik elişleri satılıyor buraözyaşam öyküsünde kökenini yük bir sorun olmayı sürdü nı gibi hissetmemesine olada, makul fiyatlara (Bunlabelirtmekten kaçınıyor ve rüyorlar. Çinli ve Japonlar nak yok. Akşam karanlığı rın geliri, s'anırım UNESCO, «Türk» ismini en olumlu bigibi «sorunsuz» azınlıklann bastıktan sonra sokakta yüUNİCEF vb. yardım ve kül çimde duyurabilecek böyle yamsıra, Kızüderililer, Siyah rürken arkanızdan gelen her tür kuruluşlarma gidiyor). bir başarının bizimle kurabilar, PortoRico'lular, yeniler ayak sesi, biraz sonra boğazı Burda Habeşistan'dan Mıleceği ilişkiyi engelliyordu. de gelmeye başlıyon Küba'lı nıza sarılacak olan katiliniz sıra, Kızıl Çin'den Taiwan'a 50'lerin unutulmaz oyuncular ve Vietnam'lılar, sorunolabilir. Kapınızın her çalını her ülkenin cici, gözahcı elları Mickey Rooney'i ve Ann lar yaratıyorlar. Kızılderili şında, veya eve her musluk, işleri var, ama Türkiye'den Miller'i Sugar Babies» müve zenciler konusunda belli elektrik veya TV tamircisi en küçük bir şeyi ara ki bu zikalinde izlemek de, oyunuilerlemeler sağlanmış. Yine çağırdığınızda belki de sonu lasm. Türkiye yok, sanki yer nun gala gecesinde kalpten de sorunlar temelde sürüyor. nuzun geldiği duygusuna ka ölen ünlü dansör ve koreog . yüzünde var değil. Amerika'Okullarda ırk ayrunı kalkpüırsımz. Yıllarca ben de bu da zaten ismimiz geçmiyor, raf Gower Champion'u, bamış, yasalarla yasaklanmış. korku içinde yaşadım. Tanı hiç tanınmıyoruz. şarıyla süren «42. Sokak» mü Ama yine de, konuştuğumuz dığım hemen her kadın arka zikalinin birbirinden nefis Ve 34 günün sonunda New bazı Amerikalılar, çocuklandaşımm başma bu tür olaydanslarını izlerken anmak york'tan uçağa binerek ver nı çoğunluğu zenci olan okul lar geliyordu, en azından çan da, bir hayli zevkliydi. Tiyatelini Avrupa ve Türkiye de lara göndermekte duraksatalarını kaptırıyorlardı. Tam dıklarmı, bu kez çocukların artık, benim bu konularda iters yönde bir ırkçılıkla hır nanılmaz bir şansım olduğu palandıklarını söylediler. Bu nu düşünmeye başhyordum gerçekler, kolay kolay çöki, bende belâmı buldum.» zümlenemiyor. Amerika'da 80 Newyork Times'in 2 Eylül liyıllar, yeni bir azınlığın, İs1981 tarihli sayısında bir kapanyoı kökenlilerin yıllan odın köşe yazannm satırları lacak gibi gözüküyor. Politik bunlar. Yazar, Newyork'ta alanda gereği gibi temsil edil yaşamımn zevkleri ve güçmese de, hızla artan bir azın lüklerini anlatırken, başma hk bu: Son 10 yüda %60 o gelen soygun ve saldırı olaranında çoğalarak 15 milyoyına da yer veriyor. Her yıl na çıkmışlar. Özellikle Güyaklaşık 150 bin soygun, sal ney'de ve Batı'da belli kent dın ve tecavüz olayının, 1500 ve yörelerde yoğunlaşıyorlar. kadar cinayetin meydana gel Bir Amerikalı: «Sorunlu azın diği kentte, hele yalnız yaşa diğimizde, bu zaman sürero sonrası şık, neşeli, canlı lıklar bunlar. Ama onlara ge yan bir kadın olmak hiç ko since çok şey görmüş olmabir kalabalık çevredeki lokan reksinmemiz var. Onların lay olmasa gerek. Ayni ganın yamsıra, birçok şey de talara ve evlere dağılırken, yaptığı birçok işi, hiç bir Azetenin 17 Ağustos sayısıngörememiş olmanm getirdiği yerini çok daha başka türmerikalı yapmak istemez» da, «Times Square: Tiyatrobir hüzün yok değildi. den bir kalabalığa, «gece indiyor. TV programlanna İsnun en iyisi, Amerikan düşü sanlan»na bırakıyordu. Bir panyolca yayın yapan özel Yazılarımı bitirirken, Anün en kötüsü başlıklı uzun büyük kentin, bir büyük ül kanallar, ayrıca 2 ırk aramerika ve Amerikan halkı bir yazıda ise, Newyork'un kenin, giderek tüm bir çasında yakmlaşma sağlamaya üstüne genel birkaç gözleen iyi tiyatrolarını bağrında ğın içinde yuvarlandığı çeliş çahşan özeı TV dizileri var. mimi de nakletmek isterim. toplayan, 42. sokakla EToad kiler ve zıtlıklar yumağının «Chico ve Yaşlı Adam» gibi. Amerikalılar, genelde açık, way'in kesiştiği bu küçük en canlı ve somut bir görün Samrım önümüzdeki yıllardürüst, aydmlık insanlar. Bu meydancığm etkili bir tasvitüsünü yansıtıyordu gösteda bu azmlık sesini iyice du ülke'de iyice kök salmış bir ri var...' ri sonrasmdaki bir Broadyurmaya başlıyacak. demokrasi inancı, bir açık re way akşamı. Newyork'ta ya LtZ TAYLOR'U jkn inancı var. Zaman zaşamak hem çok zevkli ve gü SAHNEDE GÖRMEK... KABLOLUTV VE man biraz soyut da olsa. Bu zeldi, hem de ağır bir bedel GETİRİPaçık rejim inancı gereği, geAma hayat ylne de akıyor le, korku 41e öd«jniyordu. GÖTÜRDÜKLERt nelde her türlü iç sorunları Broadway'de. İnsanlar, tüm nı, yanlışlarını tartışmakta, tehlike'lere karşın buraya aAmerika'da günün en çok BİRLEŞMİŞ kabul etmekte, yabancılara kın etmekten kendüerini ala tartışılan bir sorunu, kabloMtLLETLER BÎNASI bunları göstermekte ve gide mıyorlar. Biz de Broadway'lu TV olayının gitgide büyürek yabancılarla bunları tarBu gezi üstüne asıl söylede önceden ayırttığımız yermesi. Ozel bazı dev şirkettışmakta duraksamıyorlar. yeceğim şu: Ednalann çeşitli ler sayesinde 4 oyun görme ler, 24 saat boyunca, 60 kaDünyayı tam olarak bilmeyerlerine, özellikle elsanatlafırsatım bulduk. Bunlardan nala dek yayın yapabilen yemek, egemen iletişim araçla rı gelişmiş ülkelerin verdiken ilginci, kuşkusuz Elisani şebekeler geliştiriyorlar. nnın verdiği oranda dünya leri çeşitli değerli hediyeler beth Taylor'un başrolünü oy Bunlardan birine abone olsorunlannı kavrayabilmek, asılmış veya sergilenmiş: Bir nadığı «Küçük TilkilerThe makla, evinizde inanılmayaherzaman belli bir demagoIran halısı, bir Belçika (taLittle Foxes» oyunuydu. Lili cak kadar zengin bir progjiyle birlikte yürütülmesi ge pisserie)si, bir Gana (yoksa an Helmann'ın oyunu, 50 ya(Arkası 7. sayfada) AMERIEAIEYENCE Bir yolculuktan notlar Bandırmada deniz kirliliği büyük boyutlara ulastı BANDİRMA, (Cumhuriyet) Izmıt korfezi ve İstanbul Halıç'ınden sonra sahıllerindeki asıt ve gübre fabrikalarının arttklarının dökülduğü Bandırma kıyı şeridinde deniz kirliliği önemli ölçüde artmaya başladı. Asıt ve gübre fabrikalarından dökulen artıklarla, kana lizasyonların denıze bağlanması sonucu ortaya çıkan kir iilık, Bandırma ve çevresinde deniz ürünlerinin yenmesınin yasaklanması sonucunu doğurdu. Bandırma İlçe Sağlık Kurulu, deniz kirliliği karşısın da halkı uyardı. Erdek Bandırma sınırları arasında buiunan özel kuruluşa ait asit sülfürık fabrıkasından denize dokulen artıkla rın, sahil bandında yer yer dolmalara neden olduğu belirtiliyor. Bazı balıkcılar da fabrika artıklarının fabrika alanından denize uzatılan ekskavatör aracılığı ile akıtıldığı nı söylüyorlar., Tesislerin 5 kilometre kadar içerisinde bulunan Aşağı yapıcı köyu halkı, denızde renk değişikliğının arttığını, çevreye yayılan kokunun artık dayanılmaz boyutlara ulaştığını ıleri sürüyorlar.. Hüsamettin Selçuk adlı bir balıkçı, Bandırma ve çevresinde balık avlamanın artık ola naksızlaştığını, balıkçıların 20 mil açıkta İmralı çevresinde avlandıklarını söyledi. I New York'ta yaşamak zevkli, ama bedeli korkuyla ödeniyor ADLİYEYE HAKARET ETTİĞİ ÖNE SÜRÜLEN AV. EMİN DEĞER HAKKINDAKİ DAVAYA BAŞLANDI ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Avukat Emin Değer hakkında bir duruşmada yap tığı konuşmada «adliyenln ma nevl şahslyetine hakaret» ettiğl savıyla açılan davaya Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı (1) Numaralı Askeri Mahkemesinde başlandı.. İddianame de Emin Değer'in Türk Ceza Yasasınm 159/1. maddesi uya rınca bir yıldan altı yıla dek ağır hapis cezasına çarptırılması Istendi.. Duruşmada okunan Iddianamede avukat Emin Değer' in Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı (2) Numaralı Askeri Mahkemesinde 14 temmuz ta rihinde yapılan «TKPİşcinfn Sesi» davası duruşmasında sanıkların Emnliyet Müdürlüğünde alınan Ifadelerinin yasalara aykırı olduğunu belirte rek, bu ifadelerin gecersiz sa yılması görüşünü savunduğu konuşmasında «Mahkemelerin hukuk dışı bir konuma getlril melerlnden biz savunma olarak azap duyuyoruz» sözleriy le suç işlediği ilerl sürüldü.. İddianamede Emin Değer'in. bu sözleriyle «Adllyenin manevi şahsiyetine hakaret» ettiği iddia edildi.. Duruşmada sorgusu yapılan avukat Emin Değer, iddia yı kabul etmedi ve özetle şöy le konuştu: «Mahkemede sarf ettlğim sözlerin suç olacağı inancında değilim ben mahkemenln bir rukni olan savunma hakkı nı kullandığım sırada sarf et miş olduğum bu sözler savcılı ğın tutumuna karşıdır ve onu elestirir mahiyettedir.. Burada mahkemelerl ve Sı kıyönetim mahkemelerini tahkir etmek için söylenmiş bir söz yoktur. Savcılığın yapmış olduğu bu işlemini mahkemenin d>kkatine sunmaktan bas ka anlam tasımaz Kaldı ki, Savunma hakkımı kullanır iken mahkemeve hukuku çiânl vorsunuz demîs oîsam bile bunda bir hakaret yoktur..» Herseyin "diyetlisi,, Amerikada baslıbasına bir sanayi olusturmus YHK 17 sözlesmeyı daha tamamladı m m .. BALIKÇÎLAR 10 YIL ÖNCE DÜSEN BİR JETIN ENKAZINI C1KARDI BANDIRMA (Cumhuriyet) Bandırma'nm Ağıldere açıklannda dün aksam üzeri palamut avına çıkan balıkçı motorları, deniz dibınde bir uçak enkazı buldular. İlhan, Seyfi ve Ayhan Gören adlı üç kardeşe ait Görenler motorundan palamut avlamak için denize atılan ağlara takılan iet ucağı enkazı, çev rede bulunan balıkçı motorlarının da yardımı ile tel halatlar bağlamak suretiyle denizden çıkartılarak Bandırma limanına ^etirildi. Bandırma 6. Ana Jet Üssü Komutanlıstna teslim edilen ve kanatları olmavan iet uçağı enka?;mın 10 yıl kadar önce düşen ve pilotu kurtulan EF84 jet uçağı olabileceği sanılıyor. ANKARA, (ANKA) Yüksek Hakem Kurulu Başkanı Naci Varlık, Türkiye Kömür îşletmeleri'nin 10 işyerinde 5445 işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmelerinin sonuçlandırıldığını açıkladı. Naci Varlık, ANKA Ajansına yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı öncesinde de bayramdan bugüne kadar yapılan çalışmalar sonucunda 9797 işçiyı kapsayan 17 toplu sözleşmenin tamamlandığını bildirdi. Varlık, Site Suni Deri ve Kauçuk Sanayi ile Türkderiİş Sendikası arasında yapılan sözleşmeden yararlanacak işçi sayısmın bildirilmediğinl belirtti. Nact Vartık'ın verdiği bilgl ye göre, toplu sözleşme çalışmalan tamamlanan ve yürürlüğe konan işyerleri, sendikalar ve yararlanan işçi sayıları şöyle: Yaşar Çetinel ve Ortakları Un Fabrikaları Kom», Şti. / Tek Gıda İş Sendikası / 23 işÇi. Çocuk Esırgeme Kurumu (Ankara) / Sağlık İş / 38 işçi. Tarım ve Orman Bakanlığı Ağaçlandırma ve Erezyon kont rolu Genel Müdürlüğü / (Çay Sandıklı ve Akşehir İşyerleri) / Türkiye ToprakSu Tarım İşçileri Sendikası: / 170 işçi. Şeker Değirmencilik ve Ticaret A.O. / Gıda Sanayii îşçileri Sendikası / 69 işçi. Köyişleri Topraksu Genel Müdürlüğü / Tarım İş Sendika sı ile 18 işyerinde, Devrimci Toprak İş Sendikası ile bir işyerinde / 1500 işçi. S. S. îstanbul Makine ve Yedek Parça İmalatçılan KüÇük Sanat Kooperatifi 10 işçi. İŞÇİ. TKİ Doğu Linyitleri (Aşkale, Oltu, Erciş, Erzurum / Maden îş Federasyonu / 2450 TKİ Doğu Linyitleri İşletmesi (Çayırlı, Çilhoroz) / Maden İş Pederasyonu / 140 işçi. Tarım Kredi Kooperatifleri Memurlan Emekli Sandığı / Koop îş / 10 işçi. Koruma Tanm îlaçları A.O. / Fetrol îş / 562 işçi. Metaş (Nortren Elektrik Telekomünikasyon A.O.) / Türkiye Maden îş Sendikası / 1529 işçi. Doğu Karadeniz Çay Entegre Sanayii A. O. / Tek GıdA İş Sendikası / 104 işçi. Türkiye Deri Sanayii tşverenleri Sendikası / Deri İş Sendikası / 204 işçi. TKİ Alpagut Bodurga Linyitleri / Maden İş Federasyonu / 1887 işçi. TKİ Afşin Elbistan / Ma den îş Federasyonu / 958 işçi Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda îşleri Genel Müdürlüğü / üç işyeri için Su Ürünlerine ait 6 işyeri Devrimci Toprak îş / 114 işçi.