19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CinvmURÎYET 17 ŞUBAT 1980 1968'den bu yana gurı gectıkçe yoğunlaşan flddet olayları toplumumuzda gene! blr huzurtuzluk nedeni. O tarihten berl gelen gecen hukumetler bu soruna cözüm yolu arar görünuyor lar. 12 Mart hükümetleri icln bu care balyoz gibl anarşıstlortn başına Inmoktl. MC hükümetl careyi kutuplaşan sağsol şlddet eylemcilerl orasında sağı tutmakta buluyordu. Daha sonra, Ecovit hükümeti, yansızlıkla soruna cözüm getirebüeceği Inoncındaydı. Kaynaklarına Inmek, glzll örgütlerini ortaya cıkarmakla terörün öntenebileceğinl savunuyordu. Son olarak yenl hükömet Ise, yon tutmak bir yana, hiç bir dönemde hiç blr toplumda olumlu blr sonuc vermemlş bir yola, şiddete karşı şiddete başvuruyor. Şid<Jet olaylarını önlemek Için yenl şiddet yasalan Cikarıyor. Nedlr ki. on yılı aşan bu cabalordan •onra durumda değişen bir şey yok. Olaylar tırmanmalarını surdürüyor. Durumun daha da umut kırıcı olan yanı Ise hükümet cevrelerinde olduğu gibl muhalefet cevrelerinin de sorunun temel nedenlerine kayıtsız kalmakta direnmetort.. Sanıldığı kadar basit. hemen belirleneblleeefc kadar sınırlı değil bu temel nedenler. Solda ya da sağda bazı örgütlerin ortayo çıkarılması, eylemlerinin yasaklanması, kurucularının şlddetle cezalandırılmaları lle önlenebllir glbi görülmüyorlar. Toplumda genel bir huzursuzluk yarattıkları ölcude, toplumda var olan genel blr hulursuzluktan kaynaklanıyorlar. incelendikçe toplumsal. ekonomik olmaktan cinsel olmaya varana dek bir çeşitlilik gösteriyorlar. Bu nedenlerden en önemlllerinden blrl de dunyada insan sayısının hızlı coğalması. Bu hızlı coğoima deglşik ülkelerde, değişik nedenlere dayanıyor. Blzim gibi ya da Mısır. iran, Hlndistan gibl gert kalmış ülkelerde İnsan sayısı yuksek doğum oranıyla artıyor. Gelişen konfor ölçüsünde çok cocuk doğurmayi kadınların yük saydıklan ülkelerde ise dışardan gelen emekciler, göçmenlerle hız kazanıyor. Sözgelişi İngiltere, Fransa, daha lyl yaşam koşullarına kavuşmak, Iş bulmak icin, eskl sömürgelerinden gelip Paris'e, Londra'ya yerleşenlere kapılannı acmak zorunda kalıyorlar. Batı Aimanya kentlerl, yabancı Işcilerle kalabalıklaşıyor. Dış polıtıkası sonucu dunyanın dört bir yanından ülkeslne sığınan, göç eden yabancılara yerleşme iznl vermek zorunda kalan Birleşik Amerika'nın kentleri Ise çaşılacak kadar kozmopolit bir karakter kazanıyor. Sonuc olarok her ölkede glttikce karışan kala olaylar ve görüşler HIZLI ÇOĞALMA Necati CUMALI balıklaşon kentlerle cağımıza özgu blr şlddettn gellşmesine uygun bir ortam oluşuyor. Bize dönelim. Cumhuriyetin ilk yıllannda on blr milyonluk blr ulkeydik. O yıllarda toplumumuzda cok yaygın bir görüşe göre, en guçlü ulus İnsan sayısı en yüksek ulus, en güclü ordu sayısı en kabank olan orduydu. Bu nedenle bircoklarımız hızla cığalma Isteğindeydi. Aramızda birçokları Için Turancılık akımını cekicl kılan da yine bu İnsan sayısı yüksek blr devlet olma özlemiydl. Artan İnsan sayısının, genlş topraklara yayılmanın yaratacağı daha güç sorunlardan habersizdlk. Büyük Turklye'nin özleminl çekenler, o ara yeryüzünün en kalabalık ulkeleri Çin'in, Hindlstan'ın kendilerinden sayıca çok daha düşük devletlerce sömürülmelerinin nedenlerl Ozerınde durmuyorlardı. Atatürk'ün, Söylev'lnde, duru blr mantıkla yanlışlığını belirtmesi de önleyememişti Turancı görüşle/in gördüğü ilgiyl. Cumhuriyetin ilk yıllarına göre inşan saytsı dört katı aşan, kırk beş milyonluk bir ülkeyiz bugün. Yılda yüzde üçü bulan bir artışla da coğalmamızı sürdürüyoruz. Güçlendik ml? Düşlerimizdekl Türkiye'yl yaratabildik mi? Bu hızlı coğalmanın yaşayışımıza verdlğl blcim ortada. Kentlerimiz anormal bir büyüme gösterlyor. Kırsal bölgelerdeki hızlı artış kentlere akıyor. Eski çoğalma hızını sürdürdüğü bu yeni yerleşme bölgelerine kendi kultür öamgasını vuruyor. istanbul"u. izmir'i, Ankara'yı yirmi otuz yıl önceki durumlanyla göz önüne getirelim. Bu kentlerimiz o yıllarda nerelerde başlar nerelerde biterlerdi. bugün nerelerde boşlayıp nerelerde bltiyorlar? Yurdumuzun geri kalmış bölçelerinhn görünüşu gecekonduları, yoksul yapıları lle bu kentlerlmizl dört blr yanından kuşatmış durumda. Kentierde artan ln«an scyısı Ito blrlikte işsiz sayısı da artıyor. Bugün icln bu Işsiz sayısının yedi milyonu bulduğu biliniyor. Yurt dışına çalışmaya gidenleri, gizii işslzlerl, asalakları ile bu sayı neredeyse geneı insan sayımızın yarısına ulaşıyor. Buna karşılık kültür kurumları bu artış lle doğru orantılı değll. Okul sayısı bakımından olduğu gib| öbür kultür calışmalan açısından da böyle bu. Yozlaşmaya varan bir kültur bicimi yaygınlaşıyor. Foto romanlar, kasetler, TV dizileri, kulaktan kapma bilgilerle oluşan bir kültür bu. Düşüncenin, humanizmin tarlhsel gellşmesinden kopuk. Sloganlarla blcim buluyor. Bu durum gerçek aydınlan gittikce seslnl duyuramayon blr azınlık olmaya doğru Itlyor toplumumuzda. Sözü uzatmadan sadece Istanbul ömeğine dönelim. Nasıl bir kent bugünkü istanbul? Nişantaşı, Teşvikiye, Bebek sırtlan gibl en seçkin semtlerinde aşırı lüks ile aşırı yoksulluk sarmaş dolaş. Değeri elll milyon bicilecı lüks villaların beş on adım ötesinde harap gecekondular yer alıyor. Lüks apartmanlar yeri üç dört kat oya oya yükseliyor. Çağdaş yapılarda Anadolu'nun en ilkel yeraltı yerleşme blclmlerlne yer veriliyor. İstanbul'un sokaklan birbirinl tanımayan insanlarla dolu. Trafik damar tıkanıklığına uğramış durumda. Halk, dokunsan parlayacak genel bir sinirlilik lcinde. Insancıl olmaktan çıkmış bir kentleşme düzeni bu. Gencüğin bu toplumsal çelişkilerle dolu ortamın olumsuz etkilerinden U2ak kolması düşünülebilir mi? Bu aşın kalabalık ortasında kendini bulması gucleştiğl ölcude, yerlnl yönünü şaşırması da kolaylaşıyor gençlerln. Ekmeğinl kazanmaya hazırlandığı blr cağda, kendine nasıl bir gelecek sağlayabileceğl, kişlli • gini nasrt oiuşturacafli, karmaşık blr değerler M> yerarşlsi lcinde kendinın nasıl bir yer alabilecerfli. nasıl ev kuracağı, eş edineceğl hep Içinden çıkamadığı sorunlar oluyor; kuşkusuz, güvenslzJllkler, tedlrglnllkler yaratıyor genc dlmağlarda Çıkarlan taraılan canlı dövüşe, saldırganlığa hazırdır. Buna karşılık, topluluk lcinde doyuma ulaşmış, beslenmesl, yerleşmesl, cinsel yaşamı güven altında olan canlılar dlnginleşir, kendillfiinden yatışıriar. Hızlı çogalma sonucu ekileblllr topraklar gittikce azalıyor, beslenme, yerleşme sorunları gıttikçe güçleşlyor dünyamızda Oe\1eşen kentler suça ittigl ölcude, suc işlemesini, glzlenmeslnl kolaylaştırıyor kurbanlarmın. İngiliz zooloji bilglnl Desmond Morris, ıÇıplok Maymun» adlı yapıtında, bugünkü coğalma hızıyla, cok değiı günumüzden 250 yıl sonra, dunyanın bütün kara parcalarının cağımızm kalabalık kentlerine dönüşeceğini, her km. kareye 28500 kişi düşeceğini söylüyor. UNESCO araştırmalarında ise 2000 yılından başlayarak lcme suyu acısından dunyanın cok büyük sıkıntılara düşeceği belirtitiyor. Yapılan incelemelere göre, gunümuzde doğan cocuklar otuz yaşına geldiklerinde, icmek, teroizlenmek icin gereksinmeleri olan suyu bulmakta, bizım akaryakıt bulmakta cektiğimlzl aşan güclüklerle karşılaşacaklar.. Bu ürperticl gercekler karşısında llerl ülkelerde bllincli Clftler coğalmalarını durduruyorlar. Cln Halk Cumhuriyeti gibl devletler 2000 yılına girerken coğalma hızını sıfıra »ndlrmeyi planlıyor. Türkiye bugünkü artış hızıyla 90 milycnluk bir ülke olacak yirmi yıl sonra. Hem de daha da artacağı şimdiden görülen Işsizlik, beslenme, kültür, yerleşme, yakacak, vb. sorunlarıyla. Bu gelişmenin yaratacağı umutsuz, sinirli ortam lcinde şiddetin önlenmesine umut bağlanabilir mi? Durum, sayıca coğalmamızın geçîkmeden planlaştırılma8i gerektiğinl gösteriyor. Nedir kl cclışmalarını ilkel Inançlarına bağlı oy küttelerine hoş görünmeye göre ayarlayan siyasal partilerin hic birl yanaşmayı göze almıyor bu soruna. Siyasal partiler gercekleri görmüyor diye toplumumuz batacak değil elbet. Sonunda doğa yasaları işleyecek. Bütün dünya varlığını sürdürebilmek İcin gereken öfilemleri alacak. Bu arada yurdumuzda alınacak bu türlü zorunlu önlemlerln, daha İlk aşamada demagojiye dayanan bugünkü coğulcu demokrasircin sonunu hazırlayacağını söylemek falcılık olmoz. Çare Var. F »rerHer1 patlamış kocamon btr otobüs, bayrr oşagi fglttikce hızlanıyor. Şoför vites kuçülteceğine gaza basıyor. Yolcuiar bağrışa çığrışa birbirlerinl ciğniyorlar. Kimisi kendini oto büsten dışarı atmaya çabalıyor, kiml dua ediyor, kiml küfrediyor.. Böyle blr olay yasantrken zcmon uzor; saniyeler gun, daklkakv yıl olur. 1980 kışında Türkiye frenl patlomış blr otobüstür. Ve şimdi uzadıkca uzayan olaylar tarihin kum saatinde birkaç dakika gibi kalacaktır. Anayasa'yı Kim "îhlâl Ediyor? BİLİM DÜNYASI OKTAY AKBAL öğrenme tsteği Uyandırma grenclde cöğrenm* Isteğl» yaratmak çağdaş eğl tımin anahtandır. Bu yalnız dil öğretiminde değll öbur bütün öğrenim dalları İcln de böyledlr. İyi blr öğretmen, en sevimsiz konulara blle öğren cllerlnln llglslnl cekeblllr ve bu İlgiyl sürdürebilir. Konu üniversitemlz İcln ayrıca önemll dlr. Sınav sonucuna göre, Ists mediği blr bilim veya teknolo|l dalında yüksek öğrenlmini yapmak zorundakl öğrencinln, 4 yılının boşa gitmemesl icin. öğreneceğl şeylere ısındtnlma sı gereklidlr. Radyo, televlzyon söyleşilerinde, bir cok öğrencl, Istemedikleri fakülteye girdikten sonra orada öğretilenlerl benlmsedlklerinl söylemektedlrler. Hicblr toplum düzeni birdenbiro cökmez, blrcten blre yenisi kurulmaz. Frenleri beşon günde. beşon yılda patlomaz toplumlann. Her toplumsal çöküntünün uzun bir sicili vardır. Türkiye bu noktaya kolayca gelmedi. «Hasta adam, enkaz, 70 sente muhtoc, felçlı» deyimleriyle nitelenen guncel Türkıye'nin uzun sicilınde üc ilke yer alıyor. 1) «Türkiye kücük Amerika olacoktır.» 2) «Her mahallede bir mılyoner yaratacağız.» 3) «Jrilyonları telaffuza alışolım..» Birinci özdeyiş Celal Boyar'ındır» İkincisi Adnan Menderes'in.. Ücüncüsü Demirel'in. Birinci :lke yabancı bir devlete özenlşi, fklnd ITke kapitalist yoldan kalkınmayı, ücüncü ılke enflasyonıst politıkayı benimsemeyi vurgular. Türkiye bu yolda 1950'den 1980'e tam otuz yıl yürüdü. Ülkeyi yönetenler, bir devlete gerekli üc dengeyl bilinçle bozdular, hiçs saydılar. Nedir bu dengeler? 1) Üretlmtüketim deng«sL 2) Dış alımsotım dengesi. 3) İç gelirgider dengesL Küçük Amerika olmayı amaclryantann ellnde OrettV» fllmizden fazlasını tüketmeye itildık. Dış alım otuz yıldan beri dış satıma ağır bastığından sürekli borclanmaya alıştık. Sosyal adalete dönük vergi yasaıarı cı• karamadığımız icin lc gelirg.der dengesinl de kuramadık, Bütcemlz hep açık verdi. Oysa hiçbir devıet, otuz yıl üç temel dengesi bozuk olarak yaşayamaz cöker. Her tür uyarı hice sayıldı. Aracı. tefeci, lstıfçi sektörleri geliştikçe gelişti. Kaçakcılık ekonomisl ülkeye egemen oldu. Her mahallede bir değil, birkac milyoner yetiştirdlk ama pa'anın değerl düştüğünden artık mil» yonerlik de blr anlam taşımıyordu. Öylesine başıbozuk bir gidlş icındeydik ki 1977'nin sonunda ülkeyi 18 m\y yar dolar borca boğan Süleyman Demirel yumruğunu masaya vurarak bağırıyordu: « Trilyonları telaffuza alışacağız.» Enflasyon toplurru kemiriyor, üstüste devalüasyon^ lar devleti sarsıyor, milyonlarca Işslz sokağa dökülüyor, ekonomidekl anarşi toplumsal anarşlye dönüşüyordu. Şlmdl bütOn bu sürecin başsorumlulan yine Iktidor koltuklarındadır; ve ülkeyi bu kez bataklığın ortasına sürecek ekonomik önlemleri birbiri ardına alırken soruyorlar: Var mı başka care? Kuşkusuz care var. Otuz yıldan berl uygulanan modelln yanlış olduğunu sürekli biçlmde vurgulayanlar, doğru modelln ne olduğunu da bellrtmişlerdir. Ancak tKücük Amerikamın mültimilyonerlerl, trilyonları telaffuz etmeye calıştıklarından doğru yolun ne olduğunu duyamazlardı. Doğru yol, kapitalist olmayan kalkınma yoludur. Çünku kapltalizrrle kalkınma yolunda vardığımn •on durak İşte burosı. . Neresl burası? Blr hastane yatağı, blr hasta adam, fetçü... Ben söylemiyorum, daha dun «trilyonları telaffuz etmeye çalışalım» dlyen Başbdkan söylüyor bunu.' T • • Vazmakta cözumlenecek şey değll bunlar.. Sabahtan akşama kadar yaz yaz dur, sayfalar boyu anlat! Neye yarar? Gazete günde ıkl kez cıksa bu sütunu doldurup taşırmak yine de zor değil... Sıkıntılar, acılar. dertler, en korkunc Işler, en umut kırıcı görunüşler hepsl dağlar gibi... Gazeteler. kitaplar, mektuplar notlar yığılmış. Yazılması gereken konular, sorunlar... Ama hangi biri? Önce hangisi? İlk ele alınacak eorun nedir? Secmek zor, olanaksız... Türkiye blr yefe doğru gldlyor... O yer neresl? Bu gidiş mi, tepetaklak yuvarlonış mı? Dümenin başma gecırttıklenmız o dümenı kac kez yerinden oynatmış, hatta dümeni yitirmiş; yönettikleri aracı kac kez ucurumlara yuvarlamış... Öylesine başarısız, becerlkslz. öylesıne kör bencil, öylesine bilincslz, öylesine cağdaş oerçeklerin dışındo, öylesine ulusun cektiği acıların uzağında... Bütün dükkonlar, mağazalar, Işyerlerl kapalı... Gelmişler, not bırakmışlar, telefon etmışler 'son zamları protesto etmek İcin kepenklerı indirecekslniz, yoksa hal" demlşlerl Kimler? Yasadışı bir takım örgütlerin militanlan. Kendllerine 'sol'cu diyenlerl Nerden gelir solculukları nerden alırlar bu gucu, bu yetkiyl? Bilinmez... Dunyanın hic bir yerinde gercek solculuk anarşi yollarına sapmaz, bılincsiz eylemlere glrişmez. Raetgele Iş gören örgütler sol diye cıkmaz halkın karşısına... Daha doğrusu kapitalist ülkelerin hepsinde yasal kuruluşlar olarak secimlere glren. parlamentoya üye gönderen bütün marksist partiler böyle 'goşist' eylemlere karşıdırlar. Cünkü yasal sol. bilir ki, yasadışına kaydı mı eylemler, o ülka bilerek faşızme kayar. Hatta ülkenin taşızme kaymasını özleyen kişiler, aşırı sağcı örgütler, slyaset adamları, 'goşist' eylemlerl, grupçukları isteyerek destekler, hatta el altından böyle örgütlerl kurdururlar, beslerler bıle... Hotırlıyalım geçen yılın olaylarıni: Ecevlt Iktidarında AP'lilerin giriştikleri kepenk indirmek, kontak kapamak eylemlerini... Gerçi başaramadılar bunu. şöforlerımizm, esnaflorımızın sağduyusu engelledi AP muhalefetinin bu yıkıcı, yıpratıcı girişimlerinl... Ama AP milletvekili Bay Tiyenşan Esnaf Odalarında az gürültü koparmadı, az caba harcamadı böyle bir kepenk Indirme. kontak kapama eyleminl başarmak icin... Ne tuhaf! Bir yıl gibi kısa bir sürenin ardından kepenk ındirme eyleml yeryer gercekleştiriliyor işte! Ama zorla, korkuyla, Istemeyerek de oısa İstanbul'da ve daha başka kentlerde kepenk'er indirıldi gecen gün... Bunu yapan bir avuc 'sol eylemcı' ise, yalnız onlarsa, Işin lcinde bambaşka parmakiar yoksa. şaşılacak bir sonuc'ur bu!... Yasadışı sol bu denll etkıliyse, güclüyse nlye yasaların dışında çalışır, bıraksınlor bu tür davranışları, yasal bunca sosyalıst parti var ortada, onların icmde Anayasa cizglsinde yapsınlar savosımlarmı... Ama AP'nın. Esnof Odalarınm. tum sağcı örgütlerin başaramadığı bir kepenk Indirme işıeTnlni blr kac vüz genc eylemci nasıl becerir, burası düşündürücüdür! Düşündürücudur 've Inandırıcılıktan uzak bir şeydlr!... Türkiye bıryeriere kaydırılıyor. Sürüklenlyoruz yanlış cıkmazlara... Başbakan koltuğundaki kişi Türklye'yl Vıetnam lar, Küba'lar, Afganistan'larla kıyaslamaya kalkıyor 'buyuk savaş vermekten söz ediyor. Kime karşı? Kiminle birlikte? Bakıyoruz bu iktidarın dovranışı, tutumu. 'solu ezmek" diye girişilen hemen tümü Anayasa'ya ters düşen Işler! Gecen gün Apaydın'ın da yazdığı gibl Anayasa sürekli 'ihlaT edilmektedir. Denecek kı, Demlrei'ler, 61 Anayasa'sına tümüyle karşıdırlar. İlk fırsatta o Anayasanın ortadan kaldınlmasını Isterier. Peki. ama Anaycsa'vı Ihiai sucundan bu ülkede asılan Başfcakanlar, bokanlar görülmed) ml? Bu TOrkiye. o Türklya değil mı? Bir anarşi var. Ama bu, heryerde var. Enbaşta da İktidarın tutum ve davranışında... Anayasaya sürekli ter» duşmeslnde. o Anayaso'yı 'ihlâl' edicl karor v» ^ lorlnde... Vehbi BELGİL Akoctemlsl 0ye«1 kadar ryi Fronsızca bilse de konuşamasa lyl bir etkl yapmaz. Ama karşılaştığı bir turistle. ya da gittiği yabancı blr ülked» konuşarak derdinl anlatan blr klmse blr anda çevreslndekllerln gözunde büyük. Bu nedenle, okullarımızda dil kitapla, gramerle, edebl metinlerle değll. konuşmalarla öğretilmelidlr. Bugun hemen bütün lllerlmlze turist akını vardır. öğrencl okulda öğrendiklerlyle bunlarla anlaşabildiğl gün dile dört elle sarılır, konuşmayı başardıktan sonra yazıya da. gramere de merak sardırır. Fransada blle bugun Fransızca. konuşturma lle öğretilmektedlr. Örneğln Fransızcada 20 turlü (e), 15 türlü (o). 10 türlü (ö), belkl 20 türlü (a.). 10 turtü (u)... yazılır. Durum, öbür harfler İcin de böyledlr. Rakamları yuvarlak olarak verdim. Bunlarm fazla•ı da. eksiğl de vardır. Hele Fransız gramerlnln saç tnalıkları, anlamsız, bitmez tukenmez kurallan ve bu kuralların Istisnaları, düzenll fiillerle düzensizlerln bitmez tükenmez cekimleri lle Fransızcaya başla tılacak blr öğrencinln daha ilk anda bu dile karşı nefret duymasından doğal bir şey olamaz. Almanco, ingillzcede de durum budur. kantalarda, teMon kJaretertnde. dışalım. dışsatım şlrketlerlnde, rehberllk bürolarında ya bancı ülkelerden turist getiren otobüsle kuruluşlarda... kapışıl maktadır. Bütün buralarda önemll olan konuşmadır, Raclne'in, Corneille'in. Goethe'nln, Shakeapeare'in... yapıtlarından parcalar okumak değildlr. İşte dil öğr9trne<ietou gerceklerden yola çıkılmalıdır. Hele ilk ağızda öğrencl sayıları öğrenirse bircok Işlerlnl görmüş olur. Bu nedenlerle, edebl metinlerle dil öğretme sistemlne son verilmelidir. Metin okutumanın zorunlu olduğu hallerde de yazınsal (edebî) metinlerden değil (cünkü bunlan anlamak cok kez cok güctür), öğrencller İcin özel olarok yazılmış metinlerden yararlanmalıdır. Ingilizler bu slstemle cok lyl tonuc almaktadırlar. Bir ders kıtabını okuyup hazmeden blr öğrencl. bu dildeki en cok kullanılan 1.000 sözcüğü öğrenmektedlr. Öbür kitaplarda bu sayı artmaktadır. öğretmenln yöntemlnln. Ö{Jrencide öğrenme isteği uyandırmok olması gerektiğirrt söylemiştik. öğretmen, daha itk derste öğrencilerinde büyük bir coşku yaratabilir. Ama bu yetmez. Coşku, durmadan vakıt atılan bir sobanın ateş< gibl eürdürülmelidir. Bunun İcln pek cok şey yapılabilir. Oku> lun bulunduğu yere geleo turlstlerle öğrencllerin konuşturulması, bu arada akte oe)*••bilen blr yöntemdlr. tstek yaratma öğrenme Isteğl yaratmoda tutulacak yol konulara göre de ğişir. İşin Inceliği, öğrenllecek le öğrenclnin cıkarları arasında bağlantı kurmaktır. öğreneceği şeyle İyi blr yaşam düze yine ulaşacağını, etrafına caka satacağını, işlnl daha kolay yapacağını... bilen bir öğrenci konuları cders» diye değil tgerekli bir iş» gözüyle görür ne yapar yapar öğrenir. Mahmut Makal, köylülere, co cuklarmı neden kendl okuluna değil de din okuluna gönderdik lerinl sorar «Bizim Köy»de. Ya nıt şudur: fBiz uşaklann at, eşek öğrendiklerl yere cocuk göndermeyiz.» Köylüler kendl acılarından haklıdırlar. Cünkü, blr köylü İcln atın eşeğin öğrenllecek blr yanı yoktur. Ama dln okuluna gldecek cocuğu öbür dünyasının nasıl kazanılacağını, lyl bir Müslüman notu almak İcin neler yapması gerektiğinl öğrenecek, böylece kö yünde daha saygın blr adam olacaktır. Askerllkte muhabere sınıfına aynlanlara önce bu sınıftaki bü tün araçların gösterilerinl düzenlerler: Telefonların, telgraf ların, portatif radyoların, kestlr me, dinleme araclarının, pırıldakların... nasıl calıştıklarına ait gösterller. Bu gösterilerde köylüler daha cok, telefon dlreklerine tırmanmada kullanılan orak blcimindekl, Içi dikenII cemberlerl, kentliler iss kestlrme, dinleme araclarını hayranlıkla Izlerlerdi. Ağaca cıkmak köylü İcin günlük yaşcmın blr sorunudur, Kentliler İcln durum tam tersldlr. otacokkjr icln do konuşmo •• dile başlama yararlı sonuc verlr. Bugün öğretim üy&lerl, bokanlıklor memur ları sık sık dış temaslar yapma, uluslararası toplantılara katılma durumunda dırlor. Bu işler büyük çapta konuşma ile yürütülmektedir. Bunlan söylerken kitapların kaldınlması, gramerin, imlânın öğretilmesl gibl blr öneride bulunmuyorum. Ancak, dil öğrenme isteği kamçılanrnış blr öğrenci bircok hamleler yapmo zorunda kalacaktır. işte yazı, gramer. metin... bundan sonra gereksinmesi duyulacak blr şey dir. Bircok meslek öğretmenleri bilirim, yabancı dildeki kitapları okumok icin cırpınırlar. Tabiî meslek kltaplarını. Her öğretmen bilgilerlni yenilemek, co ğaltmak Ister. Yazı lle dil öğretme ancak bu aşamadan son ra yararlı olmaktadır. Amacım yanlış anlaşılmomolıdır: Ben, yabancı bahriyelilere kentin «Yan» sokaklarının ta rifml yapacok, hancı tavuğu gibl yolcu cöpuyle geçinecek... kadar dil öğretilmesinin savun masını yapmıyorum. Bugün bü tün ülkelerde yapıldığı blçirfıde, konuşturmaya öncelik verilerek dil öğretilmesinl önerlyorum. Gramer, edebî metin, fiil cekimi, imlâ yolu öğretmen İcln daha kolay bir yoldur. Fakat, şunu unutmamalıdır kl, öğ retmen öğrenci icindir, öğrenai öğretmen İcin değil I YABANCI DİL ÖĞRENMEK İSTİYORSANIZ BİZE BAŞVURABİLİRSİNİZ Yabancı DII öğrenmede en gecerll yöntem sözkonu•u dlll bol bol kaset dlnleyerek calışmaktır. ABC KİTABEVİ"nde LONGMAN yayınlarının bütün Ingilizce kasetll kurslarını ve MAX HUEBER VERLAG'ın (Deutsche Sprachlehre für Auslander. Schulz Griesbach) Almanca kurslarını bulablllrslniz. Amacımız yabancı dil öğrenlrken karşılaştığınız bütün sorunlara yardımcı olmaktır. Bize şahsen veya mektupla başvurabilir. katalog Isteyebilirslnlz. ABC KİTABEVİ Tunel Meydanı No: 1 Beyoğlu i ISTANBUL Tel: 44 25 81 44 42 42 ICumhuriyet: 9171 Sistem ve yöntem Günümuz Insanı artık doğdugu yerde değll, doyduğu yerde yaşamakta, ölmektedlr. Bugün Avrupa'nın hangl ülkesine gitsenlz slzl blnlerce vatandaşımız karşılar. Bunlann daha burada Iken dile özendirilmelerinden daha kolay birşey yoktur. Bir cok gençlerlmiz otellerde, bankalann kambiyo kısımlarında... calışmaktadır. Bircok lnsanımız dükkânında yabancılarla anlaşmak zorunu ile karşı karşıyadır. Dil bllenler lo c*co»$ Kitaplar Ders kitaplormiızm edıad &• bi dil kitaplarımız da Ağrenctde öğrenme şevkı yaratacak durumda değildlr. Bunlar nenteII, bol resimli yapılabilir. llerde öğretim üyesi, yüksefe memur, muhendis, doktor Vedat Nedim Tör IşleviGelişlml özellikleri ve Sorunlarıyla /• Teksas'a bir yolcu Teksaslı kovboy ağzı lle pöruzsuz blr Ingilizce konuşan blr güneyll gencimlz, Ingilizceyl as kerken inclrlik üssündekl Tek saslı Amerikalı erlerden öğren dlğinl. cünkü Amerika'ya gldip yerleşmeyl aklına koyduğunu söylemlştir. Muhabere yedek subaylıgımda. yarısından coğu okumo yazma bllmeyen hepsl köylu erlerime motorculuk, telefonculuk, telgrafcılık, oto tamlrcillğl öğretmiştlm. Bu gün bunlann coğu geçimlerlnl bu Işlerden sağlamaktadırlar. Bunu, kendllerinde öğrenme Istegl uyandırarak yapabîlmlştlm. öğrenclde yabanct dlH 8jJrenme şevkl yaratmanın oofl4, da? yolu fkonuştunma» n« \f başlamoktır. Blr Insan Fransız BAMKACILIK Tuncay Artun TEKİN YAYINEVİ Ankara Caddesi, 61 Istanbul Telf:276969 • Bahkaalık ve îşleol • Turkige'de Bankacılığm Gelişiml • Türk Banka Slstemi'nin özellikleri • Merkez Bankası ue Kurumsal îlişkiler •Faiz Politikası ue Bankalar •Meuduat ue Krediler • özel Amaçlı Bankalar •Uluslararası Îlişkiler Kemalizmin Dramı •LKADRO HAREKETİ VE OEVLETİN Yenl Çtktı Büyuk Kitapçılarda YAPIC1 GDCÜ • DEVRİMİN YOZLAŞTIRIUŞI • GÜZEL'E OZLEM. EDERİ: 50 LİRA MUAZZEZ MENEMENCÎOĞLU Dünya Çocukların Olacak TaîÛt S. Halman dtyor td «Son ytltann flci cuk kltaplarından blrl. anlomlı bir şlir demeti» ABeC* Yayınksn O»DA DaflittBi (Cumhurty^; B1B) Dilde durum karikatüık üı tsteme adrest: Kartkmlttr M u z m Me«nıUy<i C«A. N*> M Isteme Adresi: TORKOCAGl CAD.3941 CAÛALOĞLU İSTANBIA \ .ü
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle