Katalog

trci *RİS Blllm odamlon, filculebflen oloyter ve şeylerla uğraştıklarmdan. top.umlarm, dedığım dedıkcı bır yöntemle yoneten despotton hıc rahatsız etmezlerdı eskıaen Cünku bılımln araştırma ve tamtlama aracı matematıktı: bilım odamı, toplumsal olaylardan soyutlanmış motematiğl lle başbaşa kalmckian başka bır şey Istemezdı. devlet ışleri onun alanı değıldı herkes kendı dalında çalışmalıydı Sıyaset başko btr iştı Bu tür blr ışbölümü anlayışı >se somüruculerln ekme$Jne yağ surmekteyd e'bet Despot, ozaniara, sanotcılcra ıse, halkı oyalayon, eğlendıren kışıler gozü ıle bakardı Da* hası onlon korurdu da Şıırı. sanatı doğuran ımgelem uyanış i c n gereklı somut acık secık onla tımdan yoksundu çunku Sozgelışı, doğayı betimleme, hadı bır adım oaha atalım, ınsan ruhunun kımı tutkularmı dıle getırme, okuru duygulandırıyor, ama toplumsal bılınce vardırmıyordu Demek toplum da doğa gıbı, anlaşılması olanaksız bır yapıda ıdı onun ıçın Kışı sadece bakıp şaşmakla yetmmehydı B lebıldığ mız tarıh ıcınde yalnızca felsefe Olmuştur despotu korkutan Burada felsefe soz Cüğünu us yolu ıle varılan toplu bir algı onlamındo kulianıyorum Usun kullanılmaya başlanmas' geleneklerl sarsıyordu Bu gıdışle kutsa' Olan her şey ortadan kalkabılırdı, Tanrının ku r duğu duzen yıkılobılırdı Us demek. şeyton demektı artık Dınsel kurumlcrla ışbırlığı yaparak gücunu surduren bır kıral, felsefe yasağını, fılo•ofların afcoz edılmesını, dınsel ılkeler arocılığı lle saölamak yolunu tuttu Bu yüzden matemallğın guzel sanatların ılerledığı fckot falsefeden yoksun nıce donem yaşanmıştır Ooğuda despo tizmın daha uzun surmesi, mistık düşüncenm felsefe scnılmasındandır Bılımlere sanatlara boş verlyorum do. yolnızca feîsefeyı mı yüceltıyorum? Buraya değm yazdıklarımdan boyle bır sonuc cıkarılabılır belki. oma burada soz konusu olan bılımlerın. sanotların değennı sap'amak değ I, devlet yonetlmı karşısındakı durumlarını ıncelemektır Bu durum zamanla buyuk değışıklıkler gostermıştır, oyrıca bılımler de sanatlar da felsefeye yol gös terıcı olmok g bı bır nıtelık kazanmışlardır Soz ülkomıze geldığınde konu bır az daha acıklık kazanccak samrım Tanhsel anlamı lle despotizml günömüzde oromaktan vaz gecıp b'r cok sözcük gıbı onun dc nıtelık değıştırdığını soyleyebılıriz Bugun da ha cok kullanılan tdıktotörlukı sözcüğü artık Sımfsai bir karakter taşımaktadır. Ondokuzun CUMHURÎYET 1 ŞUBAT lttC gOctfir Ama bu Si*a söztera'en de on!ası1aeaflını umarım kı. bugün icmde bulunduğumuz durumun en uzucu yonı, intellıgencıa nın suskun duşmeeldlr. Oyso onun tam ödev gunüdür bugün; halk. aydınlarını boyle günler Icm yetıştlrır. besler. Bıze gelınce. bırbırımize soruyoruz. «Ne yapmalı?» Böyle guc durumlarda kalmış olan toplumlar vardı elbet, sıkıntılı günler yaşadılar, ama sonunda «soz»ü buiduıar Doğrusunu soylemek gerekırse, bızım, değerlerınâen hıc kuşku duymadığım, bır kaç pekyureklı, Herı gorüşlü düşünürümüz, bugünlere nerelerden geldığimızl nalka cok tyı anlattılar En başta yapılacak olan da bu ıdı Bu halk, Demokrat Partının büyuk oyununa kurban edılmek ıstendı Asıl büyük vurgunları gözden sakiamak ıcm, ona enflasyon parasının aldatıcı erınci sunuldu Kucuk Amenka olma gıbi gülunc kandırmacalarla, bın turlü dolandırıcı'ığın ustu ortuldu Sanayıleşmo atılımı dıye gözlerde büyütülen olayın. dı$a bağımlılığı perclnleyen gırışım olduğu anlaşılmıştır. Evet, bunlar anlatılıyor, anıatılmalıydı. Ama suskun halkımıza soylenecex sâz sadece bu mudur? Üstelık bütun ounlar anlatıldıktan sonra, «Kiutlu son» düşkünluğunden ötürü. yazılarımızı tatlıya bağlamamız «Elbene aşılacakrır» gıbısınden konuşmamız. gercek blr ilerl görüşlülük sayılamaz Aydınlarımız. llerıyl görme gücüne daha varmamışlardır; onlar ancak gecmişte olanı anlayıp anlatmaya calışıyorlar. Ben de öyle yaptım. ama blr de şunlan eklemek Istlyorum Üzerinde dırencte durulmast gereken gerçaklerden bırlncısl. bu acı günlerden halkın sorumlu tutulamayacağıdır Holk, yoneticilerımn yanlış polıtlkası yüzünden bu duruma düştuğunun bılıncıne varmalıdır Öyle blr cöküş kl. kış, zengınln de bu cökuşten kurtulamadığmı gostermıştlr Sanıyorum ki. konumuzun bom tellne geldik ışte Blz yoksul bır halkız Yeni bır yola ancak bunu bılerek cıkabılırlz Gösterış heveslerl bizı aldatmaktan başka bir şeye yaramaz Yoksulluğumuzun gerektırdiği yeni blr yaşama duzenlnı, butun ulusumuza benımsetmelıyız Işe baştan başlamalıyız demsk Istıyorum Basıt bır care EMmızde avucumuzda ne varsa ortaya koymahyız Bir yere para, mal saklamak artık kımseyı kurtaramaz Cunkü tek tek kurtulunamaz Er gsç. Ise buradan başlayocağımızı sanıyorum. kullardo kesıntlsız öğretım kalmamıştır Öğretmenler acımasızca obur kamu gorevlilerı ıle bırlıkte kıyılmaktadır Ulke tumüyle Demirel In deyl mlyle yanmakta ve Demırel de bu yangını koruklemektedır Yangın sondürucu görunumü inandırıcı olmamaktadır. P olaylar ve görüşler ER GEÇ Melih Cevdet ANDAY cu yuzyıldan bu yono, llerleme, özgürluk, eşitlık kavramları, artık başka ölçutlere vuruluyor Buriuva smıtının devlet yone'.ımıne el koymasın dan sonra gecen zaman ıcmae, ıleılemenın eşıtlığın ozgurluğun, ancak bu sınıf ıcm olduğu ortaya cıkmıştır Oyle kı, kuşkusuz teknîksei buyuk bır ılerleme olan «buhar makınes'nın sanayıe uygulanması» olayı. butun ınsanlık ıcm bolluğun muştucusu dıye gosterıldığı halde, sadece kapıtalıst'erl zeng,n eenış, calışanları ıse eskı sınden daha korkunc bır durumo duşurmuştü Burıuva demokrasısının özgurluk. eşitlık tlkelerı ıse, calışanların yaşamından hep uzak tutulmuştur Bu ılkeler bılım adamlarınca. ozanıar ve 8anatçılaca holka mal edılmek ıstendığınde ıse, burıuva demokrasısı gercek kımlığını ocıkca ortaya koydu Boylece tdemokrası» sozcuğu «sınıfsol dıktatorlük» sozcuğu ıle yer değıştırdı Kuşku duyulan aydınların sayısı gıtgıde artmaya bcşladı Gerçı bu sayı ne aenlı artarsa artsın. oydınlar bır toplumda azınlıktodırlar, ama korku, aydınların etkısi ıle haikın yonetıme karış mak ıstemesı tehlıkesınden kaynaklanıyordu Yarar umauğum ıcm, bu gıbı bilınen şeylerı ylnelemekten cekınmıyorum Surdurelım Halk, her yerde eşıtliği. özgürluğü aldatıcı blrer Ilke olmaktan cıkonp kendj malı kılmak ardına düş tu Bu amac. crtı değerden daha fazla pay almanın ötesınde bır anlam taşıyordu Felsefe yenı bır toplumun nasıl kurulacağmı ıceren onerıler ortaya atmakta ıdı Bılım cdamları matematığın soyut alanı yanına tcp'umsal yeğlemelerını da koymavı sovsamıyorlardı Sanatsal güzellığin betımleyıcı nıtolığı lcinde değlştlncı bır so/lem yer alıyordu Bu oluşumun en önemlı nedenı ıse. kapltalıst toplumun kacmılmaz bunolımlarını halkın sırtına yukleme yontemıne son vermektı. Cünku bu bunalımlardan halk sorumlu deflll, sorumlu olanlar halkı yonetımden uzak tutaniardı. Somuru düzeiı kendı kazdığı çukura duşüyordu ıkıde bır Işte bugun Batı bu durumdadır, bu dururr.dadır ama. orada bunalımlar, umutsuz bır yok olma. botma korkusundan, ceşıtlı seceneklerı elının oltında tuttuğu ıcin kurtulur Somürucu sınıfın batışını. halk, kendı batışı soymaz. Ülkemızın bugun ıclnde bulunduğu gerçekten korkunc duruma gelınce, benl en baştr llgılendıren, umutsuzluğun, caresızlığln bır yazgı gıbı benimsenmış olmasıdır. Batan bır sandalı goren kıyıdakı insan bile bunca «mütevekkıl» olamaz. «Ne yapmalı'» sorusunun yanıtı blr turlü bulunamamaktodır Böyle bır durumda, yabancı sermayeye kapılart büsbutun acmanın bır care sayılabıleceğinı ise akıl almaz. Yonetıcıler şaşkınlık, sıyasetçller careslzlik lcindedırler, aydınla'imız, topluma bir cıkış yolu gosterememenın bunalımını yaşryorlor Yuzyıllardır e^ıdmın ve yonetimm dışında tutulmuş olan haıkımız, hangl umuda bel bağlayacağım bılmemektedır s Gerı bıroktırılmış halkiar her yerde yazgıcılığın ve mıstığın cemberl icıne gırerler, ama buna karşın, ılerde kurtuluş yolunun meşaleleri olacak kıvılcımlar onların ruhunda saklıdır. Bu ruhu okumak ve ona «söz»ü bulmak Ise, usun, demek kl felsefenın eğıtımlnden gecme ayrıcalığını yaşamış olan aydınların görevıdır Bır toplumda us felsefenın bulucu yaratıcı, mıstıkten kurtancı yoğun eğıtımlnden gecmemış ise «söz» sadece ımgetemın toprağında mayalanır kı, bunun somut kalıplara dökulmesı. gene de usu bekler Bütünü he şlirımlzın zenglnlığınl ve duşün tarihımızin kısırlıgmı burada anlatmak değll. özetlemek bıle oldukca 1838'den 1980'e... smanlı Devletl 1S38*de Inglltere'yle blr flcoret ması imzaladı. Bu anlaşma daha 6onra Fransa ötekl Batı kapitallstlerlyle de gecerll nltelığe ddnuftürüldü, ve ülkenın genel ekonomisıne yön verdı. 1B38'd* Osmanlı Devletını «Batı» bugünkü gibı «Rusya'ya karşı korumak» görevlnl üstlenmıştı 25 mayıs 1839'da Fransız Baron Bourquency şöyle demektedır « Ortafc polltlkamızm amacı, Avrupa'da ttengmin korunması lcln en az kötü güvence olarok Osmanlı Imparatorluğunun korunmosıdır. (...) Babıâll, Rusyo'ffl daha şlmdlden rlca ederek inson ve techizat yordımı aHmış olabil.r. (...) Osmanlı İmparatorluğunun yazgtsmın Rusya'ya tesllm edilmeslnln yıkıcı •tkllertnl hoflflelmlş olacağız^ Sıyasal acıdan Turkiye lle Batı arastndaM 1838 anlaşması bugünkü gerekcelere dayanıyordu. Ekonomlk acıdan bu ortaklığın neler getirdığınl Prof. Gülten Katgan'ın «100 Sorudo Ortak Pazar ve Turkiye» adlı kltabından aktararak özetlemekte güncel blr yarar var. 1838 Anlaşmasına goröe 1) Osmanlı tekellerinln kaldırılması, 2) Dışsatım ve dışalım vergılerının kaldırılması. 3) Yabancılara serbest tlcaret yetkısı verilmesl. 4) Ulusal devlet denetımının kaldırılması... gıbl kurallar yurürlüğe konmuştu. Tek tümceyle Türklye yabancı sermoveciye kapılarını ardına kadar acmış. «serbest tlcaret»e yönelmlçM Sonuc ne oldu? Bu soruya yıne aynı yapıttan almtılarla şu karsılıfiı verebillrız Türkıye'de Iflaslar cığ gibi buyudü. Yerll endüstrı. yabancı rekabetine dayanamadı. İktısadi cökuntü sonucunda Ingılız, Fransız, Alman sermayesı Osmanlı Devletınl ellne geçirdl. «Turklye lle blr plyasa «e hommodde koynoğı otarak Bgllenen yaboncılor, aıton mfctarda bu ulkeye yabancı sermaye dcktuler^» Ne var ki bu surec sonunda «Osmanlı Devletl kendl iç malî Vaynaklarını blle yabancılara borc karşılıgı sunmak zorunda kaldı.» O • Basını Çıkmaza Itmek OKTAY AKBAL •Cumhuriyet» her zamankl önculüğünü yaptu on liraya çıktı Istenerek yapılan bır şey değıldl bu, bir çaresızlıgın sonucuydu Bugun sımıt bıle bes lira Gazeteler 1940 larda beş kuruşa satılırken sımıt bır buçuk kuruştu. zamanla herşey arttı. ama gazete fiyatlan aynı oranda bir yukselme göstermedi. Şimdi tum gazeteler on liraya, belkl blr süre sonra onbeş. yırmı liraya çıkmaJt zorunda Her toplu sözJeşme gazetelere büyuk bır yük geUnyor Cumhunyet' on lıra olunca gunün koşullarına go re fazla okur yıtırmedıgı ıçin bir ekonomık denge saglayabılmıştı Bu gazetenın calışanları. artan yaş&m pahalılıgı onünde nıç degılse büsbutun yıkılmamanın olanagını saj^mışlardı Ama son devaluasyonla a l d ı ğ ı m j ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ g e r e k s ı p i n e l e r e yetışmez hale gır Jıkmazın içine gömul fıdının tonu dokuz bın GerçeKte gazeta lıraydı ama dokuz bı îrdu Oenecek kı nıye dev^urlügünu korumak. düşünce çogulcu anayasal düzenı sürtpılıyordu bu devlet yardımı . ek gazetelenn yaşaması ıçin. geçerlı kılmak ıçın Gerçi açıkgöz kışılen de kolay yoldan Blr yandan ucuz kagıt. bır yanüç beş yuz basan. ama yasal sıftermeyı beceren kurnaz kımselere ]<azanç getınyordu Bunun önlenme7 ka nasıl Herhaloe bu yoldan degılt. |ra yenne. kırkbırbın lıra ^erecek tLk! . Yanı. üç kat bır artış oldu Şımdı gazete fiyatlan da üç kat 1 |On lıradan otuz liraya Ama okur Br gün otuz lırayı? Nerden bulsun nan gazete fiyatlan on lıra. onbeş F. ama kağıda ve elbettekı murekkeF una buna da harcanan para da arttı Tgündelık gazetelenn yaşamalan bır mu gelecek Sırtını parababalarına, holdıng çevrelenne dajayan ınh ufaklı gazete jamanıa yaşatılmanın yolunu bulacaklardu* •pek çogu dökülup gıder bu arada . Olan be' bır duzeyde yayın yapan dürust fıkır gazetelee olur. Kıtaplar ne olacak bu arada? Yayın dünyası (namen felç hale gelecek. sanat ve edebıyat evreıız korkunc bır çöküntuye uğrayacak . Bugune türlü guçlükler yoksunluklar ıçınde çırpınan fayımcılığımız. bu kagıt zammının üstesınden geleneyecek. bırbın ardına yayınevlen yıkılmaya başlayacaktır Daha dune dek otuz. kırk elli tıra olan ^çıtap fiyatlan bır anda yüze ıkj yüze. uç yüza fıryıverecek Kım kıtap alabılır kını okuyabılir arYazarlarımız da venmsızlıge. umutsuziuğa ıtiböylece Kısacası bılınçsızce yapılan bu ka^lan. Türk kültürunün genlemesi. ılkellığe. 1 ^ l l ı ğ e meydanın teslım edılmesı amacına yöne6 gencı eyleme dönuşecektır. Istenen de buTrabzon Mılletvekıh Rahml Kumaş arkadaşımız geçenlerde Meclıste yaptıgı gundem dışı konuşmasında bu gerçeğe degınmış ve şoyle demışti «Alınan naberlere gore kagıda iam yapılacak Kagıda zam olunca gazeteye de zam gelecek gazeteye zam gelınce gazetelenn satışı da zorlaşacak Istedıklert gazetelenn satılmasının onlenmesıdır herhalde1... Bır bakıma bugun basının ıçınde bulunduğu kagıt sıkıntısını hükümet gidermemekle bunu da saglamış olmaktadır Gerçekte Türkıye'de üretilea tüketılen kagıt bellidır Aradakı açık dışalım yoluyla gıdenlmektedır Kagıt devlet elıyle üretilmekte ve devlet elıyle dagıtılmaktadır O halde devletin üstüne düşen görevı yapıp yapmadığını tartışmamız gerekir ve hüküınetin Basın Ilan Kurumu ölçülerine göre adaletlı bir dagıtım yapıp yapmadığıru da araştınnak gerekır » Çvet gazeteler ve yayınevleri en guç bir döneme grirmışlerdır Kültüre basın özgürlügüne baglı bir ıktıdar kagıt dağıtımında yansız davranmasını bılırdı ama yüz günlük MC ıktıdarından bunu beklemek yanlış olur Demek bır karanlık döneme gırmiş bulunuyor^M^rçek basın bu zor geçıtten de^geçmesini b ^ ^ ^ ^ B p u r t t a ş l a n n anlayışı ve lçiestegıyle ^ ^ ^ ^ ^ K e r i n e getınnesını bılecek ekim 1979 günü yapılan Cumhunyet Senotosu ücte bır yenileme seçımlerındekı oyların dağılımı AP sıne 5 hazıran 1977 genel seçımlerıne göre onemlı bır kat kı getırmemıştır 8 kasım 1979 günlü Resmı Gazete de bu son secımın ıl ıl sonuclorı yayımlondı 25 ılde yapılan senatörlük secimınde AP'nln arttırd ğı oy 152 536. CHP'nin azalttığı oy ıse 951 454 olmuştur Görüldüğü gıbı APnın arttırdığı oy önemstz olmakla bırlıkte CHP nln yıtırdığl oy onemlı sonuclar ortaya serıcı nıtelıkte oldu Bu değerlendırme sonucu CHP yu rutme görevınden ayrıldı, AP de bır azınlık hukumetı bıcimıy le yürütmenın başına gectı Ulkenın sağ secmen kesımfnın önemlı bır bölümünde Deml rel'den cozumler beklenmeye başlandı Dermrel sorunları co zecektı Umulan ıstenen buy du Demırel de bunu bıldığı ıcın «yüz günluk calışma ızlence» sı kamuoyuna sunup daha cok kamuoyu desteğı almayo baktı Ama gunlcr gectıkce Demırel gâre^e geldığı gunun sayısını yüz 8ayısına yaklaştırmamaya calışıyordu Nıtekım 2 ocok 1980 günü Cumhurbaşkanı nca Ecevıt le bırlıkte kendısıne komutanlarn uyarı yazısı verıldığinde goreve gelelı 51 gun ol duğu halde «30 gunlük hükümet» deyımını kul'andı. U Altıncı Çıkmaz Demirel Sokağı DEMİREL'İN DEYİMİYLE, ÜLKE TÜMÜYLE YANMAKTA, VE, DEMİREL DE BU YANGIN1 KÖRÜKLEMEKTEDİR. Sonuç Demırel'ın kurduğu bu görünüşüyle azınlık ama. gerceğıyle MHP ağırlıklı hükümetten ulke nln ılerlcılerı demokratları yurt severlerı ve sosyalıstleri olumlu hıcbır şey beklememlşlerdır Bu ülkenın sanayı. tarım ve ulaştırma yapısı değıştınlmedığl sü rece halka ınandıncı cözümler sunulamıyacaktır Demırel'ın sorunlara cozüm olamıyacağı bundan oncekl bes hükümet deneylyle bellıydı Bun lar çıkmaz sokaklardı Bu da oyle olacaktı Şımdi altıncı kez görülmüştür ki Demlrel'in bırakalım sorunla ra kokten cözüm getırmesını halka şırın gorunmek ıcm bıle aecici bır rahatlık sağlayamadı ğı Ulkeyı v e ekonomıyl yine tam bır bataklığın ıcine 'tn ştır Bu bataklığın tcmde cırpınan Demırel «DCM, DGM» diye bağırıp durmaktadır Kendısını onemlı bır ölcüde destekleyen başına kâğıt vere meyen Demırel bu uıkede gazetelerin de karaborsa satılmasına neden oldu. kımı gazetelerde yazarlar kuyruğa girdl yaz mak ıcm Sonunda Demırel ylne blr «UYARI» aldı Tüm sağ ıktıdar ların askerı kışlasındon çıkarıcı nıtelıkte polıtıka izlemeleri bir raslantı değıldır Kısacası. Demirel uslanmayacağı gıbı dışa bağlı kapıtalızm de ulkemızde cozüm olamaz. Sıklaşon devalüasyonlarla ül kemızl dışa bağlı kapıtalızm caddesının» «6 çıkmaz» soka ğma getıren Demirel'ı halk aşa caktır. APnin azınlık hükumetl, 1838'| 1980'e taşımıstır. Azınlık Hukürretının başı Suleyman Demırel. Atotürk'un Cumhunyet devletınde ne vorsa, tümünü Batı sermayesıne sunmakta ve ülkenın ekonomik kurtuluşunu yabancılara bağlamaktadır Bu hesaba göre ne olacaktır? Acoba Türkıye Batı kapıtolızmıyle butünleşebılecek mldır? Yoksa somürünun yaratacağı celışkıler. Batı lle Turkıye arasındakı ucurumu derlnleştırecek midir' Bozı klşiler diyorlar kı: Eğer Turklye kapltatlst oloeaksa, kuranara nymab, kapılarını açmalı... Son kararlardan sonra Türklye kapılonnı ardına dek acmıştır yabancılara... Ama nasıl' 8lr AET ortağı glbl m l ' Yoksa bir Guney Amerıko cumhuriyetl gıbi mi? Ortak Pazar (AET) bır terrel kural getirir AET üyeleri arasmdo sermaye ve emek dolaşımı serbesttir Oysa Demirel Hükumetının kararları ne getırmlştir'' Turklye'de Batı sermayesinın doloşımı serbesttir. ama Türklye emeğınin Batı'da dolaşımı yasaktır Cünkü Batı. hem Türklye'nın Batı'ya göndereceği urünlerlne, hem Işctlerine ambargo koymaktadır. • Rahmi KUMASTRABZON MlLLETVEKİÜ hat satın alınabilecektl Bu bek leyış APsıne oy veren valın yurttas kes mının ozlemı ıdi Gerçekte AP'smı Iktıdara cıkaran sınıf ondan doho başka ço zumler beklemektedır Ucretler dondurulmalı taban fıyatlar dü şuk tutulmalı (tutunde durum bellı olacak), demokratık hak ve ozgürlukler kısılmalı ve dev let kendılerıne yağmaya varan boyutlardo acık olmalıdır Demırel bu konuda elınden gelenı yapmaktadır Devletin en onemlı ekonomık kuruluşlarının başına ozei kesım odamları getlrılmıştır Örneğın Devlet Plan lama Örgutu'nun başına sayın Yalcm Doğan'ın bır yazısmda belırttığı gıbı sermayenin tem1 sılcıs değıl sermayenin kendısı getırılmıştır HükumetterfrMlftn ne buldularsa Demırel"ı destekleyenler şımdı de onu buldular Yıne petrol ve turevlerı yok Halk cetın bır kışı donmadan gecırmeve calışı yor Kara uluştarma aracları zor hareket edıyor Pıyasada hıc bır şey bollaşmadı Yüzde ell ye voran son devalücsyon ıse dertlerın ustune tuz bıber ektı Daha kotu günler geldı Kuyruklar da kalktı bır ölçude Çunku colanın» kuyruğu olur, olmayanın kuyruğu olmaz. Ambargoyu kaldıran, Cumhurlyet tarıhının en buyuk borc ertelemesını gercekleştıren tarım ürünlerıne en yuksek taban fıyatı veren, koylere yol ile elektrık göturmede olumlu llerle meler gosteren Ecevıt huküme tının en can alıcı başarısı okul ların okul durumuna getırılmesıydı Ama şımdı ne goruyoruz? Okulkır okul olmaktan hız la cıkarılmış, I ve II Cephe Hü kumetlerı donemındekı gorunumüne burundurulmuştur. O Yalnız bu kadar mı? Tarihe blr bakolım ve gönOmüzü değerlendırmeye calışalırr. 1838 Tıcaret Anlaşmasının ordından 1839 Tanzlmat Fermanı geldi Ferman ülkede hukuk devletıne ve Insan haklarma doğru blr adım sayılabılır. cağın koşullarına göre demokratık bir acılıs nıtelığındedır 1980'ın ekonomık kororları ıse ınsan haklarını ve hukukun üstünlüğünü cığneyen baskı ycsalarıyla birlikte uygulamaya yönelmektedlr Oysa AET'nln ortağı olabümek fyani Batı lle bötönleşebılmek) Icm bır sıyasal özgürtuk cercevesı de gereklıdır Yabancı sermayevi başınm ustüne buyur eden Ankora. fıkır özgürluğünden voksun Turkiye'yı AET kop samında kalarak blr Güney Amerıko cumhuriyetl yopa bıür m ı ' Insan hoklannı cığneverek ve özgurlüklerf yok ederek yabancıların ekonomik egerrenllğıne yeni yol lar. acmak ısteyenier o yoltorı ocmaV ıcln kullanılacak groyderlerın ağırlığı oltında ezıleceklerdır. Ne Umdular? Demırel e hükumet kurma olanağı sağlayan güc'er ondan ülkenın sorunlanna cözum bulmayı bekledıler Ulkede hemen rahatlık görulecektı Yağ, amDul margarın bulunacaktı İlâc mozot yedek parca demlr gıbı eksıklıklerı cekılen ve karaborsada satılan onemlı mallar ra TÜRKİYE'DEN ARAP ÜLKELERİNE SOĞUK HAVA TESİSLERİ Ne Buldular? Demırel'ın kurduğu bu azınlık hukumetınm b.r 3. Cephe Hükümetı olduğu coktan anlaşıldı Ortüsü kalktı kısa bır sürede Bundan olacak kı Cephe İHRAÇ EDİLİYOR GRASSO SOĞUK HAVA TESİSLERİ SANAYİI A.Ş. Tarafından LÛBNAN, ÛRDÜN ve SUUOİ ARABİSTAN*A Soğuk Hava Tesısi ihracatı icın 1 000 000 Dotorı o»kın sıparlşler alınmış ve akreditıfieri müşterilerce acılmıştır. Memleketimlzde llk defa bu tür blr İhracatı gerçekleştıren EV İlSiMere Duyunılur Daıuşnuuılığını yaptığımız Turkiye yuzeyînde faaliyet gosteren devamlı gelişmekte olan ve Gıda konusunda çalışan bir endustriyel kuruluşun Istanbul'daki Genel Müdürlüğünde görevlendirilmek üzere aşağıdaki niteliklere salıip elemana ilıtiyaç vardır. Suya Sabuna Dokunarak... SOĞUK HAVA TESİSLERİ SAN Yetkilllerl lle ördünlu möşteriler lstanbul'da gerekîl anlaşmayı ımzalamışlardır C.UİUAS VAV1NHKI HEDEF, DEV BİR DENİZGÜCÜ! TÜRK DONANMA VAKFINA YAPACAĞINIZ YARDIMLARLA BU HEDEFE ULAŞABİLİRİZ. İHRACAT ELEMANI * Çok iyi derece Ingilizce bilmek. * Otoz (30) yaşından fazla olrrtamak. * Dış ülkelere devamlı seyahat edebilecek yetenekte olmak * Askerlik ile ilişkisi olmamak. * Dinamik ve gelişmeye yönelik bıüunmak * Konusu ile ilgili yuksek tahsil ve tecrübe tercih nedeni olabilir. llgilenen adaylann, bir fotoğraf, kna özgeçmlş ve referanslan ile birlikte açık adres ve telefon no.sunu içeren başvurulannı 15. Şubat 1980 tarihine kadar bir mektupla aşağıdaki adrese göndermeleri rica olunur. PEVA Istiklâl Caddesi tmam Sokak No. 1 Kat 4 BEYOĞLUİSTANBUL Resımde Ürdunlü müşterılerle GRASSO yetkılılerlnin mukavele ımzasından sonra yaptıkları toplantı görülmektedir. ÇIKTI (Cumhuriyet 604> OKUMA UĞRAŞI • 7 7 7 ^ . •mı.ı rı 'iıı İMZA GÜNÜ Sanatçı Mengü ERTEL bugün saat 15 19 arasında «AFİŞLER» adlı yapıtını şantaşı ndaki Akademi Kıtabevınde ımzalıyor.