Katalog

DORT koyakfan uzok göVgörOItOîerfne Kenzsr gOrOttuler gelıyordu Kuytuluklan derınoı Keklıkler bıi kuytuluklara sığınıyorlardı İsmaıl Ağa tipnyl boranı, koyağın korkutucu gümturtülerıne oldırmadan. yanına bırkac güclü yürekll arkcdaş uydurup dalıyordu Sor koycğına Keklık zurbalarım elıyle koymuş gıbl buluyordu Zurbaların yerınl bulduktan sonra gerısı, onları ovlcmcsı cok kolaydı Keklıkler uzakta sacma tonelert gıbi /a konn ustüne serpılmlş oluyoılar, ya da bır kuytuluğa sınıyorla'dı. İsmaıl Ağa arkcdaşlarıyla kekhklerın üstüne elierını kollarını sallaya sallaya yü'uyor, keklıkler toptan bır havalanıyor, bes yüz adım kadar öteye konuycrlardı. Ismail Ağa zurbanın üstüne bır daha yurüyordu. Keklıkler bır daha kalkıyor, bu sefer yuz ellı, ıki yüz adım lık bır yere kouyorlardı. Ucüncüde artık keklıkler yorlerınden kalkamıyorlardı Ismaıl Ağa da varıyor arkadaşıarıyla onları teker teker topluyor. du Sor deresınde bö\leco bır gün tan yerınn ışımasından günün kavuşmcsına kadar yüzlerce ksklık alıyorlardı. Ismaıl Ağa koye donünce köy düğün bayramdı artık, her evın bir acı ot kokusıryla tezek yanan ocağ:ndan kızartılm'Ş keklık kokusu gelıyor, köyün ıçıni yağlı bır koku dolduruyor, havadckl kar ve söl kokusuna karışıyordu Van golu bır hoş kokuyordu. kokusu ne gol. ne denız, ne de bataklık kokusuna benzıyordu Bu koku azıcık camh bır ormanda bır irl kokün alt'ndan kaynayan ak cağşaklı br pınarın kokusu gıbıydi. Ve belkj azıcık da toprak kokuyordu. Yazın gölden Esrükdağ;ra yaylaya göcöyorlardı Van gölü bınbır mavısl. şımşek gıbl bir uçtan gırıp oteki uctan cıkan turuncusu, göle sütbeyaz vurmuş Süphandağı, Potnos ovasında 8ürülerle dolaçan turrclan, bın'erce yılanı, ak sıcakları, pelıkanları, uzun uzun ka\tıklarıyla aşağıda kalıyordu Kara uzun kıl cadırlar kunıluyordu Esrukdağının üstüne. dağın düzlüğündeki küCük go'lerın arasına Bu gollerde kırmızı. mor beneklı alabalıklar kaynoşıyordu. Ismaıl Ağa arkadaşları, bütün koylüler, kız kadın, gene yaşlı ta cocukluklanndan bu yana bu kücuk gollerde alabal k avlamasını bılıyorlardı. Herkes o kadar çok balık avlıyordu ki hepsmi yiyıp bıtıremıyorlar, genye kalanlarını ca salamuraya vuru yorlardı kup kup, teneke teneke... Ve güz gelip de koye dondüklerinde bu küplerın kapakları acı lıyordu. Esrükdağı ağzına kadar blnblr türlu çlçekle, otla doluyordu, dız boyu Inc9, sennce bir yel durmadan esıyor, tatlı b.r güneş alabıldığine dağı doiduruyordu Yaylada her gjn bır düğjn bayramdı Davulunu zurnasını ceken calgıcılar da yaylclara doluşuyordu. Köyün yarısı Ermenıydı Ama onlar KLrtce konuşuyorlardı. Kırıma, düşmanlığa kadar aralarında su sızmıyordu Muslüman Kurtler Paskalyada tıpkı Ermenıler gıbı yumurta boyayarak onların bay ramlarına katılıyor ardı Yüz/ıl'ardan bu yana bu kardeşlik, dostluk hiç bır ayrı gayrı gözetılmeden surup geltııştl Erme'.ler camılerde tairılarına dua ed yor. Müslümanlar kılıselerde nomaz kılıyorlardı Ismaıl Ağa ıc n kırım günleri ömrunün en acı gunlendır En yakm, kapı komşusu Onnıki hlc unutamaz, onun hıc bır şey anlamayan /ınlamadığı içm de acı ceken yüzünü.M (ARKAS1 YARIN) CUMFURİYET 11 OCAK 1980 Neden sonrodır kl bobasınm kuoagtndcM Mustafo vatışıyor; cOynuyorum, baba,» dıyordu. cNe oynuyorsun öyle?» «Korkuculuk oynuyorurr,» diyordu Mustafa •Blzım hepımız, çocuklar, köyle bır pıslanpatır oynarız gecelerı. bır de böyle korkuculuk.» «Korkuyor musun? Seni korkutan bır şey ml. sızı. cocukları. Kuş Memedi korkutan bir şey mi var koyde?» dıya soruyordu Ismaıl Ağa «Hıc korkmuvorum,» dıye bağırırcosma kor•ılık venyordu Mustafa. ıKuş Memet de tuç korkmuyor. hıç bır seyden... Ondan bıle> «Kımden?» «Hıc bır şeyden > Ismail Ağa ustelemiyordu. Korkmuyorum, hıc bır şeyden koricmuyo» rum, dıyo de bır türku uydurrruş söyluyordu Mustafa kendı kendıne. Sümuklübocekten da. kırkayaktan da, solucandan da, kara yer kurbaflasından da, yarasadan da. yaraso cocukiarın kanını emer, ondan da, kör mezarlığın cininden de korkmuyorum. Kediden de, sinekten de, domuzlardan da, kelebekten de korkmuyorum. Br> bomdan da. demırcı Tırtıl'dan da... Kuş Memet de korkmuyor. Dünyada ne varsa, en küçük böcekten. kırlangıc yovrularına kadar hepsınl sayıştırıyordu Mustafa. Hiç blrısinden de korkmu* yorau. Gündüzlerden de, gecelerden de korkmu» yordu... Mustafo bugün korkmuyorum oyununu do$lora bağırmarrış. kendl kendine oynamıştt. Oyle her zaman bağırarok oynamıyordu bu oyunu. Dayanamaz olduğunda. ıcl dolup toştığındo. bafiırmasa çıldıracağmda bağırırdı dcğlara... Bafiırdıktan sonra da yatışır, Içıni gene bir sevinç, mevgi, babasına güven doldururdu. İsmaıl Ağa cocuğu elınden tuttu. Kıs* gedlkten aşağıyo ındıler. Burası ancak bir insanın gecebıleceğı kadar dor, kes.lmiş derince ikl kaya arasıydı. Kesılmış kayanın bır yüzünd» ne olduğu anlaşılmayon bır de yazıya benzer işaret vardı, oynı yazıdan köyün üstbaşındakl dağdaki iri bır kayalığın dıbınden damla damla »ızan, az llerıye aydınlık, ıpıltılerl kırılarak yansıyon bir mağarannı kayasının yüzunde de vardı Bu yazıların kımse ne olduğunu bılememiştl. Belkı bır eskı zaman büyüsü, belkı bır eski za* man definesl anahtarıydı. Gedıkten sola sapılınca Mustafaiarın evtnln üstbaşındakı kayalığa gelınir, orodan da nar ağacının yanına vanlırdı. Mustafa nor a^O' cının altına gelınce evlerlnde plşen yerreğin. kaynotı'an coy n. yayıktan yenl cıkmış tereyafiının. sütün kokusunu alır. eve ulaşıp 6ofroya oturmağa can atacakken blrden bır duğüm gellr boğazına tıkanır, arkastna bakınca, onlara kopmaz zıncırlerle bağianmışcasına, ell tetıkte, tam elli adım arkalarından geien kocabaş Salman'ı gorür, ağzı kurur, keçe gıbl. yapış yopıs olurdu Solraya da Salman onlarla blrllkte otururdu Mustata sofrada. başını kaldırıp da bır fcere olsun yana yöne bakmaz, elleri mekıfc gibl Işleyerek yiyeceğml tıkınır. oradan usulca, hıc kımseye belli etmeden kalkar, dışarryo c> kar, Kuş Memet'lerin az ötedek tevlerine gider, Memedi onu beklerken bulur. llk sözu: cBen hlc korkmuyorum, Memet» olurdu. Memet de ona: MSECIK <Ben de korVıruyofum.ı dtye fcarsılrk vsrlrdi. Von gölü dağlarm arasmda, yılırı her ayında doruğu karlı Süphan. Nemrut dağlormın dibindedlr. Dağloı guneyden, günbatıdan gölün ayna sına sutbeyaz duşerler. Göl, mavıyle sütbeyazla dalgalanır, cclkonır. Van gölü, kryılan, yoresJnl çepecevre kuşatmış Suphandağı. Nemrutdağı, Esrükdoğı, ötekl dağlar cın'cıplaktır. Dağlann ardmdaki Mu'adıye, Patnos, Caldıran ovalanyto, Van ovası da cınlcıplaktır. Köy. Esrukdağının dıblnde, gölün kryısmda. Sor koyağının ucundcydt. Sor koyağı Insan boyu, Esrükten göle kadar ayağa kalkıp yürümüj taşlaria döşelıydı Köyün evleri hep yer altınday dı. Kuyu ağzı gıbı bir kapıdan aşoğıya evin lcine inıllrdl. Aynı kapıdan Voyunlar kecıler, sığırlar otlar da glrerlsrd! eve. Atlarla eığırlarla bır arada uyurlardı insanlar bu evlerde Oondurucu kış gecelerinde sığırlarm soluğu bütün evl ısıtırdı Yemekierirc) da gene bu sığırlarm, koyunlann tezeklerıyle pışıririerdl Köyde toprcğm ustundt» bir tek ev vardı. o da Beyın konağıydı. Iki katlı. duvarian eskı yapılardan çıkarılmış düzgün taşlarla örülmüş konak on altı gözdü. Ta golün ötekl ucundan bıle gözükürdü. Bey burada otururdu. Uzun ak sakcllı. karayağız genlş omuzlu, cok uzun boylu, yakışıklı bır kışıydı. Beyın kardeslerınln, akrabalarmm evleri da koyağın yöresınde, yarı yorıyo toprağa oyulmuş, yorı yanya duvarla örülmuş bır tuhaf evlerdl. Bu evler.n duvarlarındo hlc pencere yoktu. toprak damlardan acıian gnmşce bir delık hem icerıyl aydınlatryor. hem de ocakların dumanmı alıp götürüyordu. Bey Istanbulcc. Selanıkte okumuştu. Kardeş ieri de okumuş kişılerdı Onlardan başka bu köyde, bu yörede okur yazar kışl yoktu. ismaıl Ağa Beyın amcası oğlu olurdu, yalnız onların evl Beyin evıne cok uzak bır yerde, köyün ortasındaydı. ismall Ağanın ikl kardeşi doha vordı, sınm gıbi delıkanlı'ardı Göl kıyııar.rida bu üç kardeşin yakışıklıtığı dıllere destandı ismcll Ağa da okumuştu. Bobast da okur yazardı Babası onun, buyuk oğlunu Vana Rüşdlyeye göndermıştl. TOD rak sur Içlndekl bu şehır. bu şehlr bir kuyumcu\ar şehrrydl, gölun tam kryıstndoydı, onu sıkmıstı nedense. Şehrın ustbaşında bınlerce yıldan bu yana bir kale yükselıyordu. Şehrın scğlam surları gıbı kalenın burçları da tcpraktandı. Yuz lerce. belki de bmlerce yıldan bu yana bu toprak surlara, burçlara hlc bir eey olmamış, olduklan gıbı, gıttıkce de sağlamlaşarak öylece dıkılıp kalmışlardı. Huseyın Bey, Beyın en kuçuk kardeşrydl. Yırmlbeş yaşlarında ya var ya yoktu. istanbulda Harp okulunda okuyordu. İsmaıl Ağadan da yakışıklı bır kışıydi Köyde Huseyın Bey İsmaıl Ağanın tek arkadaşıydı. Bırlıkte ata bıner. cirıt oynar, bırlıkte Süphandağı'na, Sor koyağına. Esrükdağına geyık avına çıkarlardı. Yakınlıkları akrabalıktan değıldi, Vanda okurlarken bır ckraba ev nde bırlıkte kalmışlar, akrabalıktan da, kardeşlıkten de ıleri kardeşlıkıerı böyle başlamıştı. Ondan sonra, Hüseyın Bey Istanbula gıdtnceye kadar bırbırlerınden hıc oyrılmamışlardı. Klmi günler. bır hafta, bır ay gelır Hüseym Bey ismaıl Ağalarda kalır, kımı zaman da İsmaıl Ağa gıder onlarda kalırdı Hüseyn Bey Istanbula gıdmce İsmaıl Ağa da bir daha Vana gıtmedl, köyde tek başına kaldı. Tek başına cift süruyor, ekın ekıyor, bostan dıkıyor, geyık avına cıkıyordu Sor kayalıklarma ve oralardan sırtında kocaman cangal boynuzlu geyıklerle donüyordu Bazan vurduğu geyığın sayısı beşe altıya, on beşe bıle cıkıyor, o zaman arka arkaya sıralanmış b" surü adam sırtîarında vurulrruş geyıklerle Esrukdağının yaTiccmdan açağıya, köye Intyorlardı ve İsmaıl Ağa koyun delıkanlılorıyla bu oeylkleri yuzuyor. cşıt paylarla ov etini bütün köye dağıtıyordu Beyın e\ine bıle payındon fazla bır dirhem et gonderılm'yordu. Bır de kışları keklıv avları oluyordu Kışlcn. bjtün o yorenin keklıkleri Sor ksyağına doluyorlardı Ama kışları Sor koyoğına yaklcşmck, orada keklık avlcmak her yığ.dın üstes'nden g6leceğ' bır ış değıldi. Uzun. genış. derın Sor koyağı dağdan göle kadar tepeleme karla doluyordu. Yılın beş altı ayında Sor koycğ nda göz aclırmayan bora. fırtına sksık olmuyor, tlpı boran bitıp tükenmeden savurup duruyordu. Sor koyağındakl tipmin fırtı» nanın uğultusu gölün kryısından blle duyuluyor. ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Enerji ve Tabiı Kaynaklar Bakanı Esat bey ne mOsteşarı Necdet bey. Ankara'da Kömür Satış Müdürlüğur» gıdıp, durumu yerınde görmek ıstedıler. Pek görmedıler mı? Soğukta kuyrukta bekleşen Ankaralılar, bakanı da musteşarı da yuhaladılar mı? Bırl: 20 yıldır, böylesı gorulmedı... dedl. Hükümetın başının. kaz gutmeye benzettifll yönetirrrin cılkı cıktı... dedf birl de her şey dökülüyor, dıy« ekledı. Anlattı: Bızim, Erzurum'ım Dıkyar köyünde blr pepe HalB amca vardır. Ermeni savaşında başarılı Işler görmüç. Macş bağlanması ıcin aşılmaz burokras: zorluklarından bıkınca, Süleyman bey'hı yemece'ler öncesi ıktidorındo. Erzurum'a geliş'nde doğrudan ono cıkmayı plonlomıç. Orduevı önunde Süleyman bey'l yakmdcn görünce, ya« rındcki önderıne şöyle demiş: Hah. hah hah... Haydı, vazgectiml Kırk miryon lnsanın dsrdıyle uğraşan kışinın boynu armut sapı gib| Ince, karnı mağara gıbi (icerıye cekık) clur. Bundan Mc kımseye fayda gelmez... Anlatan, ekledl: Adamda hıc bir üzürrtu, rahatsızlık yok. Her gun blraz daha semırıp serpiliyor... Hanl, cBu hükümet gider, dertler bıtendı? Maşallah, hem de dediğl gıH oldu' Anarşl, yokluk, pahalılık. kuyruk, kıyım. kayırma. tBölücülük (iktıdar elıy!e)> ya care? O da hak getirel N* yapacağız. nereye gıdeceğiz? şaşırdık... Hastanelerde hastalar, soğuktan tıtreşıyor. Dalrelerde çalışılmıyor Okutlar, kömürsuz, kalorlferslz. Öjretmenler, kıyılıyor. 27 Mayıs'tan sonra, TÛrk Ceza Yasasında gecen «Vatano ihanet» sucundon yargılanıp, hüküm giyen Celal bey'ın, avukatı olarak, lcra işlerinl ızleyen, Orhan C«* mal bey. Bütce konuşmasında şöyle dedı: Eğer Mılll Eğltlmde hlc bır şey olmuyor fcfly». bu clanlor ne? Bunları dışardan gelen gizli kuvvetler mı yapıyor. yoksa Mılli Eğlt'min bünyesıne sızmış vatan haınlerl ml yapıyor? Kflğıtsızlık yüzünden. gazeteierln baskıJon oksodi. tPırt» dergısl blr karikaturünde. köSıt sıkmtısmı çu söılerle acıklıyor. Memleketln lcine o kodar ettller kl... ButOn koflıdi döîlerinl eı'.mek lcln kullanryoriar, o yüzden kağit sıknv tısı cekıliyor... Usler, Amerlkalılara beş yıüığına klraya verflmek ml Isteriıyor? Şu, Amerlkan kuyrukculuğundan kurtulalım, bo« ğımsızlığımızı koruyalım: dedi mi biri, tVatan halnlt dam gası hazır Ekber Babayef, tNazım Hıkmet» kltabtno yazdtjh ötv 8özde şcyle ri.yor«Nazım Hıkmet'in odası. Duvarda Abldln Dlno'nun tYürüyüş» tablosu. Istanbul'un renklı fotoğrafı, Avnl'nln tAtlomı Bulgar pıyonerlerının hedıyesi Nakışlı, dokuma bır hah, ha'ıda Nazım'ın cok güzel, cok büyuk v« kendiS'ne en cok benzeyen bır potresi. Nazım'ın mosasında, Nazım'ın yazı maklnesınae, Nazım'ın kıtobı icın onsöz yazıyorum. Nazım'ın bona hedlve ettığı kalemle tashıhler yapıyorum» Sonra Nazım'ın el yazısıyle yazdıkları, Babayef'* yazdırdıkları. Nazım'ın sanat yaşamı Ne güzel anlatıyor. Nazım. c... Sonra kızlara tututdum, slır yazdım. Sonra Antant Istanbul'u Işgal etll. onlara karşı ve Anadolu savaşını tutan şıırler yazdım... Dökülenler.... 1930 11 Ocak BULMACA •OLDAK SAGAl r/Qyuk {Orme b t çtznlnde tanımlanan patolojlk durum 3 Birblrtne bemer olanlarduı çeşlUi nitelikleri ek(lk olanlanrun arıklanması durumu. 3 Blr erkek adı, Turklerln blrle»Uri!rr*sl ODtüsü Tersi genlş oimaysn 4 Müdkte bir cota E u p . 5 Ün10 Batj ozanlanndan. 8 Terd klmyula kalayın slmgesl Tersl cogul ekl. 7 Tersl blr bıtak türü 8 Herhangl bir düjüoceyi dolayü blçirode aolatmava gılışmak Tersi hatıra, 9 BellrU bir förtlşü caTUDans destekleoek. TCKABIDAIf ASAĞITAl 1 Hıristiyan ölmOjlert lçta kullanılan deyim 2 Ege ülerimlzden blrlnbı k&zası 4 Gökkuşajı. 5 Te.sl Mrika'nm Terimil ors içlrtde akan ırmaklanndan Binek hayvanlannın ayaklannı güçlendirmek için kullanılan gereçlerden 6 Ter•1 klnry&da molıbdeıün simgesl Kjslann kanat çırpmalannı •nlatmak lçln kullanılan ses ben »eşimi. 7 Olen bır klşiden kalan para ya da t&şınır taşm*n tfvmruAap Uaı^rfmSost ram latrcak için kullanılan bUeçtt deyiın UnlO bir Fraosu ro 123456789 930 Güzellik Kraliçesi Yarın İntihap ediliyor Hammlanmızın tezahüratı Yerii malları dün hanımlara teşhir edildi MİUl Drtlü>t ve tasamıf cemij*eti tstanul sutKjlnin tertıp etUgi verli malları teşöır gününün bırincısı dün ögleden sonra darüifünuc Korferans sa. iocınd» piK parlak nırette tes'it olımıaa? tur Darülfümın kou(erans salonurun tçl re dljl bayraklhr'a süslenmlstl Dünkö teşhır >Ktaü nan'mlara •nahstıs o l i eumlan bü Tük salon hı^ca hınc toaımlarla doLaııstur Teşhir gunürıe ıstlnJs eden fabnkaıan^ız ve at •! elerimıt > > sunlardır Tnkotat ^e mens^cat tms'l <=den Hamaratzade üearaet Nedim Şark trıaotai fabnkası * eni Bursa fcrepdosın fabnkası, SiObtnzzdp H san Hü*nü Bursa pazan BarutçuSide Mu'tals. Hajm Fo to Trtkotai fatr kan Sebat CTEpdöş.n fabrtkası rhat2adel°r örme esy» tabrikası, Süreyya Pasa mop'^ucat fabrikası Kati'nlar Edrgeme Denıegi mannılatı Türk atlas !pek mensucat lpek fabnkalan biçkı yurdu mt^ mulatı Etem Perte» mOstafczaraö ve âaha bazı e?ya bulunmustar BJr ç<* »abrlkalar mallarını canlı modeltorln üstlerinde tcshlr etmlslerdiı Bılhassa trikotal tabrUtalan. kendl aUüyelerinde caU«sD kızlann yaptıklan maraulaö kendl Qıeflertode • ür etmljlerdlr Saı* on vedlva kadar esva tebir edılmJs /• merasımle nlhayer venlml^tlr Geleeek curra da ayrd t a n da Otr ""iMr eflnfl t ~ ertce* e«Tası teshlr edtlecektlr. ÇİN AHVALİ NANEİN • < • • ToaUbotn da •>> vukua Eeldigt baber TerUmlı olan b*dlselenn ervelca biidlrtldlgl *eçbll« to münistlerin eseri olroad.?ı. Jeneral Luhaimpaunun rspmı* oldugu bir darbd hükümetun Ibaret bulımduju anlaşütnıştır Rehlns olarak tevkU edllmlş olan Çta babrlTesi baçkunıuıdanı Yan • Sgu • Chuang bükümetlna blr telgral çekerek Kaçmaga muvatlak oldugu v« ball hazırda Fou • Tcheou d« bulundaSunu bildlnrdştlr. Olgar 4 mcvkuf bendı eslr bulunmaktadır. Milll bOktimet, Fou . Tcfaeovb btr b a n gemlsi röndermİ5tlr M11U bOkümet reisl Cbalsc • Ksl Cbek teneral Lnlstateorm bir tclg raf «ekerek esirloıtnt hamas tahUreslnl talep etmisUr. Güzeller yarın hakem hey'eti huzuruna cıkacaklardır d safbuı da jrann saat S ten ltibaren Beyo}lunda TOrkuvsz gazinosunda lcra edılecektlr Hakem heyeM perçemba gecesi seçüen 23 güzelln arasında 1930 Tüıklye Güzellik krallCesl lle iSclnd ve OÇÜDcü güzeller4 lnUhap edeceitir Hakem beretl geçen sene oldugu sribl tstanbolon cn kalem uhlplen güzel «an atlar mensuplan ve gazetedlerden mürekkepüı İntihap esnasmda hszır buluıun&k Istlyen karüerimirf memnun etmek lçin davetlye nsuiünü Uga et Uk. Türkuvaz »aloolan her lstlyene ac'.lctır. Talmz salonlsr dobmca kapılar k&pana eaktiT. JOrl heyrtl TOr kuvazın darıllbedayt karşısıodaki kapısından tçerl elreceklerdlr. GOzellik müsabafcamızm kırkAg güıel istırak etıüştir Güzellere rey verenlerln &dedl 805 kiîidir. Müsabakada en fazls ıef alan güzellenn numara ve tsımle<id müsabakaya lştirakleri s rası ile asajıya kaydedlyoruz Bu Eüzellerin aldıklan rey mJıtarlannı yazrr.aga lürum gormüyoruz Kskem heyetimn buzururja 20 güzel cıkac&ktıfakat hanımlann bazılan cynı mlktarda rey aldıklan İÇİQ aşa?!dati 11>tede 22 lsıro ve cuma> ra vardır. Vasfıye Musttfa H., FJ1 hanım, Sema H. Fürüzan H . Zühal H., Mukaddes H . Zişan H , Elenl Lagudakl H Eymen Ben Rubi H Serap Sevds H , M N mancıjmın fin u b Tersl kjta zaman diliml 9 Herhangi bir olaya kaynaklık eden kosul Tersi adele DÜNKfi BULMACUON ÇÖZÛMÜ: SOLDAN l Serinoffl. 3 Era pA. 5 risebeT. 4 idemlea 6 ÜJpest 7 Arasana 8 Masa Arkb.. t Anafarta, TUKARIDAN AŞAĞITAl 1 Sanhumma. 2 An. S Reşltpa^a 4 lreD eraP. 5 nabE fA 6 Em tsaB. 7 UA Art. 8 tp lcka. 9 Lang» Aa. llk tahsil Türk mekteplerinde yapılacak âNKiUU 10 <Ba. M B . ) Umuml Büfu» tahrtrinln kst'l neüceslnl lhtlv* •ien dltler tabedllmlştlr Bu eserdeU malumata gHre, Ar:f.ra jehremanetl hududu dahilınde tannr güniı «9.343 ertek. 25.205 kadın kı ceman 74 653 cufus tesblt edılmİFtl Buna (ors />nfc»rarf» 1000 erkege 510 kadın isabet etmektedir. Ankarada erkejtiertn • 48 a ve kidın» lann <va 42 sl bekardır. Ana llsanlle cn çok konuşulan Usaa '/• 44 olmak Türkçedlr. Maarlf emltd Muzaffer, Talim terbiye reisl Uebmet t'Vıin, Tertrfvel bedenıve müiettisl ı^nmmi^ Sellm S ı m Beyler Maaril rrekaletL nln daveti uzerlne dun Ankara'ya gıbnişlerdır. T&hmın edlldıgine göre ba davet gelecek seneden ltibaren ecnebl mekteplerinde Ui tahsi lln la?vı hakkuıda hazırlanmakta olan kanun layihasUe alakadardır. Bu kanun vakında bitecek ve meclls hejetl umumtvesina sevkedılecektir Bundan sonra ecnebl mekteplerindekl rptidai kısımlar kaldırılacak ve Uk tabsH tamameo Türk mekteplerin* hasredilecekttr. Ankara'nın nüfusu Abdülhamit'in şişii bastonu amuU uer caman ti.şıdıffı. sapı zumruUO oastoo a&iren Parlste bır antıkacınıa eltoe dü?müştür Baston tesadüfen yere düsmüj ve antlkaa 1çınde üa«ka bir tej biolunduğuna delatet eden bir xr duymustur. Bunun ttzerine bastonun her tsffafuu taceden lnceye tetkli edlnos sapında küçük bte düftne eönaO» n ba düümeve bftitnca •ap Revsemfetir. Sapı ceklnos nayet tno* blr kama çıktmstır. Balinaların ahlâkı HONTEVİDEO 10 (aJu) Cemrp kutba seyabatıiH icre edecek olao Dlscoverv rapuru doktor Stanlej Kemp'rJn rlrasetl altındi bnlman v» ballnalann ehlak ve ltlyatlannı tetMk edecek olan (lrni heyetı bamıl clduğu balds ceaubt Oeoreıe'ye H , Melek Mubii» H , H. R. Hanım, V H Hanım, N t. Hftmm. S Hfcnım, Fertha Terîlk Hanım, K. H&nım, S N Hanım. M. A. Hanım, 11 S Hanım Bunlar hariclnde l î numaralı Relika NecaU hanım elınde olmayan espap dolayısı ile reylertn çoğu toplandıktan sonra gelmi* olduğu içlrj o da hakem beyeüne çıkacaktır. Isım ve numaraîan yukenda yazüı güzellerin Gğleden sonra saat dört buçuktu Türkuvaı t> zinosunda bulunrnalanm rica ederte. GUM!ler Türkuvazın Darülbedavl kamsmdski Sapısındao gıreceilerüir. Hanım, Leman Ekrem BAIORKÖT: /Jt, (tndrll Cad. «6), ŞevH, (İstanbu! Cad. 6/8). Mert, (Marmara Cad 7), Babacan, (Kocasinan Cumhunyet Cad. Kıbns Sok 16). Nusret, (Bahçelievler Çaüslar Cad 26^A), Ba»cw lar, (BaScılar Istanbul CMİ 29), Pelin, (Yesüköy tstasyon Cad. 29), Emel, (Yeşllova Tansel Cad 64), Merter, (Kınalıtepe S o t ) , Atalay, (Kanarya Felikan Kuşu Sok >. BEŞİKTA9: Taslık, (Spor Cad 18/B), Tüda, (YıMı« Post» Cad 19), Ayfer, (Dereboyu Cad. Muvakkıt Sok 54/A). Bo*aıiçj. (Bebek Bumellhlsan Cad 220/4), Yenl, (1. Levent Çarşı Cad 19/A). BEYKOZ: Fuat, (Körte» Cad. 14/B). BETOÖLU: Bebul, (tstikUI Cad reketzad* Cunl] Sok. 5/1). 94), Damla, (Euledai Be KABAKÖT: Zlym Boyer. (Karaköy Perçemll Sok. 11). KASIMFA9A: Piyale, (Tursucu Bayram Sok. 13), tnet, (Haa Ahmet Mah. Sefa Meydam 94/96). KMtNÖNÜ: Aler, (Cagaloglu Nuruosmanlye Cad.), Çınar, (Mlthfctpasa Cad 33/1). Sehzadebası, (Sehzadebası Cad. 8). FATIH: ömer, (Atlkall Fevzipasa Cad. 215), Can, (Fatflj Kı» tası Emnlyet Sacdı»ı yanı 42), Cerrahpasa, (Cerrahpasa K. ti Paş& Ced 2), Yeni Gureba, (Gureba Karşısı 305), Hasetl Şah, (HaseU Millet Cad 1S2/4) EYCP: ŞOkna, (Eakt Yeni Cad.), Guıtn. (Yıldınm MaB. SaTfcş Cad. 91/A). O. O. PAŞA: SebDem, (Yenl Dojan Orda Cad. 129), Halk, (500 Evler eski Edlrae Aslalü 17). KARTAL: Kartal, (tslcele Meydanı 1/B), Msrkez. (Tamirtıane Durki?ı Çmar Cad. 13), Buket, (19 Mayu Cad 14/D). KAD1KÖI: Huıur, (Alüyol KusdUİ Cad. 1), Çiçek, (Moda Cad. 73>, Pasar, (Muvakkithane Cad Güzel Babçe Sok 41), Yalçm, (Peneryolu Bagdat Cad 174/1), Ûrdal (Caddebostan PlaJ Yolu Cad Yüdıa Sok.). : Evren, (Selamsn Cad. T. Uehmet Sok. 3), Şeaar, (BaSlarbası Cad 405). Mlne. (Fatih Mebmet Cad. 1). aUUYER: BOyükdere, (Çayubtşı Cad. 359). ÇtŞLİ: Sezen, «Şl»ll Abidei Hurnyet Cad 210), Selen, <Paafaltı Ergenekon Cad 137/1). Füsun, (Nlşantaşı Mım Kemal Cad 3), Sevgi. (Ortaklar Cad Fehllvan Sok 34), Yahya Kerr.aı, (GOltepe Yahya Kemal Csd 3/A). Nuran, (Hurriyet Mah Or. Cemi] Bengü Cad. 125/A). IEYTİNBUUNU: Zaloglu, (Tepebat Seyit Nlzam Cad. 88). Efganistan'da bir hadise Elısanistanda kaln Konulamada Efgan a» kBtlerile bl kablle elradı arasında vukus Belen blr tnOsademede 15 kısi teliıf olmu«tur Bu bavalide asker taa Bit edllmektedlr. Yunanlılarla mÜ2akere Tunan seflrl U. PoUhroniyadısın geçen çarşamba günu fevıilî Buştu Beyle lcra ettigı uzun molakatta tara(eyn arasmdakl muallak meseleler üzerlnde asia^na çareieri &radıSı ve bulunduSu, yalm ı bir Dokta hakkında aelırin 'tıcadan yenl tallmat alacagı söylendlgi ve mOzakerenln finumuzdekl bilta sonuna kadar niteceien meslne Int'zar edUdi« ArJtaradan gelen bir muhablr Cel^ratında kaydedilii or Sehrfmiı mehaflline bu hususta malumat gelmemiştir Muhacir ve mültecilerin iskan için sarfedilen para Turklve'vB gelen muhaclr ve multecüenn lskanı Için 1923 aenssinde 798 737 li r a 8 kurus ve 1924 seneslnde 4 milyon 952 bln 208 kurus sartolunmuftur. 1925 • 1928 aram dbrt sene rariında gelen muhacir mültedlerin iu tevkiyatma 360 459 llra 43 kurus, taşelerl De 538 070 tlra 55 kurus mahrukat ihtiyacatuı» 16 070 lin 5 kuru? tedavtleriTe 51 Ur» 10 kunış arazı ve emlak tevzi masranan tçin 384 700 Ura 88 kuroş tnseat ve tamirata 723 258 llra 10 kuro?, tevd edilen tohumluklar ıçln 805 756 Urt 82 kuruş, ç!f üayvaııatına 11 738 hra 6 kuruş. san" atkarlara muavenet o» Urak 158 317 lıra 57 m kurus ve UT"ü * masrafj&r lçln ti 595 279 llra 77 fcunı» sarfedılmlştlr Şu hale nazaran bu mü ' t zartında rmıhadr ve mültecilerin iskanı için 1923 • 1924 senel<=rinde 5 milyon 750 bln 945 llra 91 kurus ve 1925 1928 senelerlnde tse 3 mil yon 590 bin 642 lira 48 kurus sartedilmie oluycn. Anadotu'ya gectım Millet sıska otlan, Nuhtan kai ma sılahı. cçlığı ve bıtıyle sojaşıyordu Yunan ordutarına karşı. Mılletı ve savaşını keçfettım Çaştım. korktum, sevdim. bayıldım ve butün bunları başka türlü yazmak gerektığıni sezdım ama yazamadım. Daha büyük bir 6ar sıntı gerektı (Ve o gün bu gündür şiır yazmadan edemiyorum )...ı Hükumetln başmın oturduğu Gunlz Sokak'ta bCtün gun elektrikler kesılmiyor muydu? Orada oturanlar daha bır mut'u muydular? Yahya'nın Işleri tıkırında mrydı Işvlcre'de? Hlc sea soluk da yoKtu.. Hükümetın başı. «demagojiye yokum, dıyaloğa varım * derken laf ebelıği ml yapıyordu? Ecevıt m ortaklık önerıslni. cışi gücO bırakıp koall»yona mı gidelım?» diye yanıtiıyordu. Dökülüyor Işte, her şey ceza evlerinden kaçan kacano dedı bıri de ekledı: Bır ülke, geml değıl kl, su ala ala batsın. Işte böyle batar Böyle batırılır. Nazım, sanatmda Şeyh Bedrettin kltabının etkısınl anlatıyor... f Bu kıtaptan sonra, şekil meselelerl, hele haplse ghr dlkten sonra, kafamda bır kat daha berraklaştı sanıyorum. Evvela, hıc bır şekıl ımkanını, tarzını ınkar etmıyorum. Şıır kafıyeiı de. kafıyesız de vezınlı de. vezınsız de, bol resımli. hıc resımsız de, bağırarak ta, fısıldayarak ta. yazılobilır. yeter kı yazılacak çey olsun. V« bu yazılacak şey en uygun şeklınl, bazan blr tarıht merhaleye gore en uygun şeklıni en ustaca bulmuş oi sun. Şahsen kendımse, şeklı oylesıne öze uydurmak ıstiyorum ki. şeklı, ozü bır kat daha belırtsın, amo kendısi, ya ni şekil belli olmasın. Güzel bır kadın bacağını bır kat daha güzelleştıren, fakat kendısi belli olmayan ince bir corap gibi...» Nazım Hikmefin tVatan Hainlı şiirinl onımsamış c4malı cok kımse Şöyleydı şılr: ıNazım Hıkmet vatan naınlığıne devam edıyor hfllâ.» cAmerlkan emperyalızmının yan sömürgesıyız» dedı Hıkmet. «Nazım Hıkmet vatan halnliğine devam edlyor hâiâ.ı Bır Ankaro gazetesinde cıktı bunlar, üc sütun üstüne kapkara haykıran puntolorla Bir Ankaro gazetesinde fotoğrafı yanında Amıral Vilyamson'un 68 santimetre karede gülüyor. oğzj kulaklonnda. Amerikan amlralL Amerlka bütcemlze 120 milyon lira hıbe etti. 120 milyon »ra «Amerikan emperyalızminln yan sömürgoslylz.ı dedi Hikmet «Nazım Hıkmet vatan hainlığıne devam edlyor höla.» Evet vatan haınlyım, sız vatanperversıniz, sız yurtseverslniz Ben yurt haınrylm. ben vatan haıniyinu Vatan çiftlıklerınizse, Kasalarınız ve cek defterlerlniz Jclndekllerse vatan. Vatan şose boylarında gebermekse aclıktan, Vatan. soğukta it gıbi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yozın, Fabrikaiarmızda ai kanımızı lcmekse vatan, Vaton tırnakiarıysa oğalarınızır». Vatan mızraklı ilmıhalse. vatan polls copuyso. ödenekierinlzse. moaşlannızsa vataa Vatan Amerlkan Osleri. Amer.kan bomoası. Amerlkan donanmost topuysa, Vatan kurtulmamakso kokmus karanlığınızdan. Ben vatan haınlyim. Yazın üc sütun Ostune kapkara haykıran puntotarto: fNazım Hıkmet vatan hainlığıne devam edlyor hâlâ.»