Katalog

CI'ÜH'JRİYET 5 OCAK 1977 MulUNUZ, KUHÎLA* TUTMU*. OLAYMl SAM YELÎ Yazan: Mehmet SELÂHATTiN 10 0 gece, Fahrl de eve geldiğinde gözlerinln lci gülüyordu. Yenı bir eve taşınmanın snvincı hepsmı sarınıştı. Sıkılmışlardı btr kore eski mahaUelerınden. Uzakta bıraknıak, unutmak ıstedikleri yaşantıları vardı orada. Seyfi Efcndi orada ölmüş. îdris dcnen jr/ıkınk o mahallede karşılaıına çıkmıştı. .'Jimdi Fahri, ona, bolki senede bir kere bile raslamayacakn. Gözden ırak olan' gönülden de olur, diyo boşuna söylememişler. Yataga girdiklerinde Fahri, Reyhatn bir buşka türlil sevdi o gece. Kadını çınlçıplak soydu, önce alnından başlayıp topuklanna kadar vücudunun her noktasını uzun uzun öptü, kokladı. Sonra, gögüslerinin ucuyla oynanıaya, kara üziım irilıgindeki nıeme uçlarını iki parnıagının aıasına ahp sıkmaya başladı. Me rnelerintn ucu dimdik olmuştu kadının. Vücudunu tarif edllmez bir sıcaklık basmış, iniltiler çıkararak, yattığı yerde kıvranıyordu Reyhan. Şimdi, erkefii, mome uçlarını ağzına almış, onu zevk ten çıldırtacak bir ateşle emip ısınyor, ellerini vücudunun her tarafmda dolaştırıyor okşuyor, sıkıyor, çinıdikliyordu. Acıttıgı her noktadan vücudunun her tarafına tarifsiz hazlar yayıliyorrtu. Saatlarca bırbirlenni öptüler, okşadılar, ısırdılar. Sonra, ikisi de pestil gibi, parmaklarımn ucunu oynatmaktan aciz, yataga serilip kaldılar. Fatma Hanım, gelininl seviyordu. Seviyordu sevmesine ya, onun kocasıyla odasına kapanıp çekilmesino bir türlu alışamıjordu. Bir tuhaf oluyordu bu anlarında. Hissettikleri kıskançlık mıycU, evlâdına olan sevgisinin bir başkası tarafından paylaşılmasının verdlgi bir tedirginlik miydi, bunu bir türlü anlıyamıyordu. Luzumlu lüzumsuz odalarının önUnden geçiyor, gürültü yapıyor, geç vakitlere kadar uyuınuyordu. Reyhan'ın iniltili bagınşlarını duydugunda, bütün kanınin çekildigini, bir nevi öfkeyle karışık utanç hissetügini görüyordu. Bu anlarında farkında olmadan, gelinino düşman kcsiliyor, acı sözler söylemeyi, kötü şeyler yapmuyı düşüniiyordu onun için. Asiında bu seslori duymamak elindeydi. Odasına çekilip, yatngına girse... Aralannda o kadar mesafe, öyle duvarlar vardı ki seslerin tek zerresinın oraya kadar gelmesine olanak yoktu. Yoktu ama, ganp, dayanılmaz bir merak, onu oğlunun odasının önüne sürüklüyor, içcrdeki sesleri işittikçe, «Kızgın karı, oylumu yiyor» diye söylenmekten kendini alamıyordu. «Karı da karı ha, ne de azgmmış. Bu kadar evinde nasü durdu erkeksiz?» Sonra, töbe töbe, diyor, günah yazmaması için Allaha yalvanyordu. Her kadının hekkı değil miydi bu? Oört duvar niçin yapılmışU? Kendisi kocasıyla hiç mi yatmamıştı. Iş buraya gelip çattıgında. acı çekerdi Fatma Hanım. Talihsizliğıne yanardı. Kocasını seviyordu. Kaçmışt.ı ona. Hem de np.ler pahasma! Yalnız kaldııiında, semııverin başında, kızlık günlerlni, geride bıraktığı, bir daha gelmeyecek olan mutlu günlerini düşünurdii. Ne ümitlerle k?.çmıştı ona. îyi günler, Fahri'nin on • oniki yaşlanna kadar sürmuştü. Ali Rıza Efendi belki o sıralarda da dışaııda bir haltlar yiyordu ama, bunu evine sezdirmiyordu. Şişman kadınları sevdigini söyler, karısından şişmanlamasını isterdi. Kadın bir gram et almıyordu, nasıl şişmanlasın? Sonra, bir gün, Ali Rıza Efendl Nuriye'yi getirmişti eve. Bu olayın yaptığı kötü etki, Fatma Hanımın Uzerlnde fazla kalmamış, Nuriye'yle dost, âdeta kardeş olmuşlardı. Pir müddet sonra Ali Rıza, Nuriye'dpn bıkmış, onlan terkedip gitmişti. Ne rnektup yazıyur, ne para gönderiyor, ne hatırlarını soruyordu. Fahri'nin evlenmesinde bilo sesi çıkmamıştı. Yalnız bir kere: Oglumun kızı olursa ona, Hafize Ruhi lsmlnl verln, dlye haber göndertmişti. O zaman anlamıştı Fatma kadın, dcmek şimdl Hafize Ruhl lsimli bir kadmla yaşıyordu koeası. • Ilaltetmiş o» içinden dıyordu. «Kim koyar o ismi. Ama, Allah oğluma kız evlât vermesin, sonra o da benim gibi kocaya gider, mulsuz olur. Oglan olursa başka. Ne de olsa erkek. Üstune kuma muma getiremez klmse.» Fahri, anasının bazen bir çocuk kadar saf oldujunu görür, babasmın yaptıklarını blr turlü arfedemezdl. Kendisi, karısının Uzerine asla kadın sevmeyecek, çocuklanna ana uzerine getirilen kadının beraberinde taşıyacağı acıları tattırmayacaktı. Kansını seviyordu. Eve geldiginde sıcak bir yemek buluyor, çnmaşırlan yıkanıyor, elbiseleri ütüleniyor, geceleyln yataga girdiğindeyse ateşll, doyurucu blr kadının koynunda buluyordu kendini. Bunun dışuıda, mutluluklannı bozmalttan başka yararı olmayacak davranışlarda bulunmasının ne anlamı vardı? Ne var ki kocasma duydugıı sevginin tamamını oğluna veren anasının, bu sevglntn eve gelen kadınla paylasılmasından ıstırap çekttjŞinin farkmda olamıyordu. Böyle bir düşünce aklının ucıına bile gelmlyordu. Bilinmnz niçın anası son günler'dfi bir başkn turlii. d;ıha alıngan, kendini vakit vakit anlaşılmaz düşuncelere vererek dalıp 0den bir hal almıştı. Birkaç defa hissetti bunu Fahri, ama Önemsemedi. Yeni evlcri daha neşeli, daba ırmtlu etmişti onlan. Reyhan'ın karnı adamakıllı büyumuştu. tşleri eskisl kndar çabuk yapamıyordu. Bu yüzdon, zaman zaman, kaynanasından kırıcı laflar işitiyor, bu sözler ne kadar igneleyici, yaralayıc.ı olursa olsun asla oevap vermiyor, en fazla odasına kapanıp içli içli ağlıyordu. Aksam, koeası eve dönduğünde, gündüz geçenlerl ona hlssettirmemek için elj.deıı gelen bütün çabayı sarfediyordu. Fatma Hamm. gelininin bu saf tarafını gönnüş, nna vakit vukit niçin bfke duyflufeuna üzulüyor, gelinini bayağı sevdiğini hissediyordu. Çok kere, öfkesi dağıldıktan sonra: Kızım, rlerdi Benim kusuruma bakma. Kalbim temizdir benim. Bilmem niçin çok sinirU oldum bugünterde. Gücenme, kin tutma bana. DUnya Reyhan'ın olurdu bu sözler uzerine. Yaşlı kadına sanhr, yanaklarından öperdi, doyasıya. Arkasmda, fazla uzun sürmeyen bir balayı yaşarlardı gelln kaynana. Genç kadın alışmı?tı bu davranışlara. Kalbinin kırıldıgının ertesi günli özür dilenecek tpkrar sarmaş dolaş olacaktır. Bir Rece tahnmmill edilmez sancılarla uyandı. Bir müddet belki ceçer diye hekledi. Sonra, sancının belirli aralarla, bir durup bir Reldiginl görerek, doğurnıak Uzere olduğunu anladı. Utana sıkıla kocasını dUrttü: Bey, dedi. Sancılanm tuttu, dogııracağım galiba. Fahri'nln uykusu bir anda dagılmıştı. NP, dedi. DoiJuracak mısın!? Sesi telâşlı ve korkuluydu. Reyhan, sakin: Ya, dedi. Vakit geldl Iste. Ne olacak şimdi? Sancıya ragnıen Reyhan. gülmeye başlamısti. tlahi bey, anneyi uyandır, Sıtte Hanımı çagirsın. Sıtte Hanım, yüz okka çeken, iki taratına yalpalayarnk ytirüyen, mahallenin kara ebesiydi. Suriyeliydi. Evde kocası onu «Sıtte» diye çagırdıgı lçin. herkes ona Sıtte Hanım dlyordu. Oysa ki Sıtte onların dilindo hanım anlnmına geliyordu. MahallPÜrıin çagınşıysa Hanım Hanım Ribî bir şey oluyordu ya, kimse bunun farkında değildi, Gclsin Sıtte Hanım. gitsin Sıtte Hanım. Kadın cia bir neşeli, bir cana yakındı kl sorma gitsin. Herkese kendini sevdirmiş, dogumlardan kazandığı parayla geçımlerinin yolunu bulrmıştu. KOCBSI hiçbir iş görmez, kamının dtzinin dibinden btr y«r« Bynlm»?di. Sıtte Hanım, kadın loplantılnnnda. ılprlfmiç ya$lanna ragmnn, kocasıyls yaptıkinrını rtyle trHlUnçlestirerek anlatırdı kl, dinleyenlerde gülmekten c«n bırakmazdı. (UEVAM1 VAR) VI İŞÇt SAGLIGI SORUNU TÜRKİYE'Df YÜRlRlÜKTE OLAN İ K İ T.C. Anayusubinın 42. Maddesı, «Uovlel, çalı^anlarm ınsanca yajanıası ve çah^rna hayatınui ıî.a rarlılık ıçmde golı»mesı ıçın iosyal, ıkusadi, nıali tedblvlerle ça lışanları koi'ur...» der. Bu amacııı ve ba/.ı temel ııalclarm Berçekleştirilmesini saglamak aıııacıyla çe:;itli yaia ve yonetmelıkler çiKurıliTUçıır. ÇiKanıaiı ;,asa ve yönetmeliklerde ayrıca Türsıyc'niıı de ııyesı buluııdugu Uiuslararası Çahşma örgütü'nüj) Tıir kiye'ce onaylanan çalışma SÖEle$ıneleı indeki esaslara da uyulmuı>tur. tleıı saııayl ülkelerinde kaoul edilon ve Uluslararası Çalışma Örgütü'nün tüztik ve tavsiyelerinn de ssireıı esaslar uluslararası işçi tınılı mücadflosinin ulaştıgı so nuıt noktalardır. Bugün Türkiye'de ışçi saglıgı ve iş güvenligi sorununa lli.'jkın hukuksal sorunlar iki alanda lop lanmaktadır: t$kazaları ve meslck hastalıklarının önlenmesitıe ilişkin tedblrler ve işkazaları ve nıeslek hastalıkları ortaya çıktık tan sonra saglanan sosyal güvenlik hakları. TUrkiye'de her iki alanda da var olan yasa ve yönetmelikler yeterli ölçüde uygulannıamaktadır. TUrkiye'de çalışanları korumak amacıyla 193li yılında çıkarılan İş Kanunu, en son 1971'deki ctegişikliklerle şu anda ytlrürlüktedir. tş Kanunu dışında deniz ve basm işçilerinl ayrıca kap sayan Deniz İş Kanunu ve Basın Iş Kanunu vardır. tş Kanunu <;e şitli maddelerlyle ışçi saglıgı ve iş güvenligi konusunda tedbirier Ketirmiştir. Ne var ki, İş Kanunu bugün tüm çalışanlara uygıılanan bir yaıa dcgıldlr. 1475 sayı lı İş Kanunu, 5. Maddesine göre •tarım işçilprine (orman lşçileri dahil), ev hizmetlerinde çalışanlara, kapıcılara, sporculara...» ya ni kabaca 10 milyon çalısana uy gulanmaz. İş Kanununun 7382. maddela ri işçi saglığı ve iş gllvenliğine ayrılmıştır. Yasanın bu maddelerine göre çıkanlan önemli tüzüklnr şunlardır: Işçi Saglıgı ve Iş Güvenllgi TüzUgü (1974) ~ Işyerlerınde tşln Durdurulması ve İşyerlerinin Kapatılmasına İlişkin Tüzük (1973) Işçi Sağlıgı ve İş Güvenliği Kuralları Hakkında Tüzük (197.!) Agır ve Tehlikeli Işler TUzüğü (1973) Gebe ve Emzikll Kadmların Çalıştırılma Koşullarıyla Km zirme Odaları ve Çocuk Ealıım Yurtlan (Kreş) Hakkuıda rUzül: (1973) Yapı Işyerlerlnde lşçl aajlıgı ve İş Güvenligi Tuzugü (1974) Fazla Çalışma Tüzügü İş SUreleri Tuzügü (1973) Postalar Halinde Işçi Çalış tırılarak YUrutülen îşlerde Oalrs malara İlişkin Bazı Usul ve Kurallar Hakkında Tüzük Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Sekiz Saat veya '>aha Az Çalışılması Gereken tşler Hakkında Ttlzük (1973) Yıllık Ücretli tzin Yönetmeliği (1973) Ayrıca hafta tatlll, öjle dintenmesi, ulusal bayram ve genel tatiller hakkınrla çıkanlan Yasnınr ve Umumi Hıfzıssıhha Kanunu (1930), Sosyal Sigortalar «'.an'inu (11(54) Çalışma Bakanlığı Ku Faruk PEKİN (BBİ'IA) SAĞ LİĞİ VE 15 GLVENLİGİ TÜZL'GÜ OLDUKÇA AYRINTILI VE VAR OIANLAR DİGERLERİ GİBİ YETERİNCE MAKTADIR. İJÇİ SAGllCl KONUSUNOA HUKUKSAL SORUNLAR 0A DIKKATI HAKIARIN ALINMASINI ÇEKMEKTEDİR. K0ETKİUMEKTEDİR.. NUYA İLİjKIN DAVAIARIN UZUN SüRMESİ IÇİNDE EN UYGULANMAMÜKEMMELİOİR. ANCAK BU TÜZÜK DE kum edillrken TUrkiye'de dlkkatslzlik» suçlaması mahkemelerde de goçerli olmakta, kollarını, ayaklarını kaybeden işçilfir genellikle açtıkları davaları da kaybctmektedirler. Ve Türkiye'de işçi sağlıgı v« 1? güvenliği sorunu her geçen gün bir çığ gibi büyüyen VB ÇÖzlimU için ivedt todbirler alınması gereken bir sorun olmaktadır. TEMEL TEDBIRLER İşçi saglığı ve iş güvenligi konusunda önce lşçl, sonra Urün düşünülmelidir. tşçinin v« ail°sinin saghklı yaşamı ana amaç olmalıdır. • Tedbirier, insan dogasmın clogtırduğu hatnlara dcftil, nesnel ve teknlk nedenlere yönelik olmalıdır. Insanların zayıf dikkatslz, unutkan anları olabilir. Tpdbirler alınırken her lnsanın çah.'jma koşulİRrının sonuctı olarak bazı hatalar yapabilecefti gnzönüne alınmalı, lnsanın en dikkatsiz anlarında bile kaza yapmasma olannk sağlamayan nosnel koşullar yarntılmalıdır. Dikkatsizlik işçilerde rteftil, slstemde aranmalıdır. Tedbirler alınırken, lşçl tllketici doğa diyalektigl unutulmamalı, hammadde. makineler, üretlm süreoi, ortaya çıkan Urtln, lnsanlar, havvanlar, bitkiler topluluğu, atmosfer, su... klsacası çevre hep birlikte ele alınmalıdır. Tedbirler, daha işyerl pıo.inlcrl döneminde ele alınmalı, işyerinin konumu, Uretlm süzeci, kul lanılacak hsmmadde ve nıakinelcrin seçimi s.irasında cn ııygun koşullnr tproih cdilıneüdir. • Işyerinrlp çîUı«an i^çiler 1zpllikle meslek hastalıklarınB yol açan zararlı kimyasal maddeler ortamından çpkılmpli, üretim sürect «kapalı sistem» (closed systpın) olarak Kcrçcklo'itirilmelidlr. BHylacfl havaya daha az zaraılı tnaddo çıkarılmalıdır. Toa lu ycrlerdrki ealışmnlara i^p «yas çalışma» vöntemlpri uygulanmalı, tnr.ların nkniğerlerine girmesl büyük ölçüde önlenmp.lidir. lşçilere Urctim süreci, ham m.'dde vc ortfiva çıkan ürünlcr hakkında ptorcek bilsciler vprllmplidir. lşçiler hangi koşullar altında nc ile çalıstıklarını ayrıntılarıyla bllmplldirler. Silrekli yapılaeak bilimsel arastırmalarla Uretim süreçlerlndpki ve ürünlprrloki depişmpler izlpnmeli. yenl Urünler ar»stınlmalı, işkazası ve meslok has Mlıklarına yol açan en uzak bir olasılıftın bilp ortadan kalriırılması iç.in somına kadar çaba har canmalıdır. Üretim sırasında kullanılma sı zorunlu olan zararlı mnddeler yerine daha az zavarlı olanlan kullanılmalıdır. örneğin, bcnzen yerine toluen, betanaftilamin y«rine toblas aslt, kuru temlzlemede karbontetraklorür yerine solvent nafta kullanılmalıdır. İşçilerin çalıştıi*ı hrr verd« nedensonuç Uişkiİerl içinde lşkazalan ve meslek hnstalıkları kayıtları tutulmalı ve bu kayıtlar >aratıcı bir sekilde degerlendirilmpltdir. TEDBİR • SÜREKLİ DENETİM • BİLİMSEL ARASTIRMA çahşmaların ana yöntemi olmahdır. Tedbir, sürekli denetim, bilimsel arastırma sağl ık lı çalışma« düzenınin ana yöntemleridir.. ruluş Kanunu (1B46), Çalışm» T»kanlıjı Işçi Safflıgı ve isgüvinMği Merkezi Çalışma Yönetrrrtıtftt (1972) işçi saglığı vc ış güvîn;i|!:ı konusunda lşçilere bazı önomll haklar saglar. S9K, Sajlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, belediye örgütlerl, işçi saglıftı ve i? güvenllgl 'tomısunda dolaylı olarak yetkili kihnan kuruluşlardır. lşçl Saglığı ve İş Güveallgl Tuzügü oldukça ayrıntılıdlr. Ve belki mevcut tüzilkler içinde en mükemmel olanıdır. Ama bu tüzük de digerleri gibl uygulanrnamaktadır. İşçi sağlıgı ve iş »ilven liğine ilişkin îş Kanunu maddele rine ve iligili tüzüklcre uymayan lçverenlere verilen Cezalar ^50 1000 TL. dolaylarında AGIR para cczasıdır. İşçi Suglığı ve İş Güvenligi Tüzüftii özellikle kimyasal maddeler le ortaya çıkan hastalıklar konusunda oldukça yetersizdir, son bi limsel araştırmaların gprisindedir. örnegin, karbon»ülfUr için gösterilen linıit değer, îsveç'de 30 mg/m3, Sovyetler Birllginde 10 mg/m3 iken Türkiye'de 60 mg/m3'dtlr. İşçi Sa<;hgı ve İş Güvenligi Tü Isçller, yarattıklan değerlcrle kurulan hastanelerıle türlü cngellcrdc karşılasıyorlar. zügünde belirtllen klslsel korunma araçlan hakkında kesin htl kümler yoktur. Sözgelimi işyerlerinde çok az sayıda verilen 1015 yıllık maskeler işçiler için yararlı olmaktan uzaktır. TUztlk, kuIfıklık verllmell derken ancak birkaç lşyerinde işçllere kulaklık verilmektedir. Korunma araçları konusunda henUz modern standardlar getirilmemiştir. Igyerlerinde kurulması zorunlu olan İşçi Saglıgı ve Iş Güvenligi Kurulları göatermellk kuruluşlardır. Zorlayıcı yetkileri yoktur. Bu kurullarda lşçiler bir tek oyla temsil edılmektedirler. Tüzüklerde süreli lşçl muayenelerinden sttz edilmektedir. Süreli işçi muayeneleri ya yapılmaınakta, ya da göstermelik olarak yapılmaktadır. Örnegin Bandırma Sülfirik Asit Fabrlkasında ça lışan bir isçiye yapılan yıllık muayeneslnde akciğcrinln tertemiz çıktıgı söylenmişken aynı günlerde Almanya'ya işçi olarak gitmek için vaptırdıgı sağlık muayenesin de akcigerlerinde leke olduju saptanmıştır. Çalışma Bakanlığı İşçi Saglığı Ve İş Gtlvenligi Mufettişlerinin, Çalışma Bakanlıftı müfettişleri nln, Enerjl ve Tabll Kaynaklar Bakanlığı maden mühendislerinin, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığına ve Belediye örgütlerine bağlı elemanlann işçi saglıgı ve ış güvenligi konusunda arastırma yapmaya, yasa ve tüzükleri uygu lattırmaya yetkilori vardır. Ancak bu yetkiler çok sınırlı oldugu ve genellikle de kötü kullaml dıgı için yukarıda adları geçen resmi yetkllerinl araştırmalarından sonuç çıkmamaktadır. Çalışma Bakanlığına bağlı olarak kurulan İşçi Saglığı ve Iş GUvenliğl Arastırma Egitim Mer kezl (İSGÜM) de göstermelik olarak çalışan bir kuruluştur. Çalışma Bakanlığının mufottişler eliyle yapması gereken teftiş ler oldukça yetersizdir ve tefliş lerin otklnligi yoktur. Çalışmn Bakanlığı yasa ve tüzüklerde belirtilen teftiş kadrosundan yokf.undur ve mevcut kadrolar siyasl lktidarların baskısı altında ça lıştıkları İçin gerçeği yansıtan ra porlar verememektedir. Göstermelik, yetersiz ve uygulanmayan yasa, tüzük ve yönetmeliklerin gölgesinde Türkiye'ds gerçckte işkazaları ve meslek has tahklannı önleylci tedbirier alınmamaktadır. Hukuksal sorunlar burada da bltmemektedir. Işkazası ve meslek hastalığına ugrayan işçinin hukuksal sorunları dcvam etmek tedir. SSK üyesi olnıayaıı milyon larca İşçi işkazası ve meslek has tahğına uğrayınca «dikkatsi/lıftinin kurbanı» olarak bir köşeye atılmaktadır. SSK'lı lşçiler ise kendl llrettik lert artıdeğerlerle kurulan bu kurumda ancak önomli enRellerl aşabildikten sonra bazı olanaklara kavuşmaktadırlar. İşkazası ve mrslek hastalıgınm saptanması, geçici ya da sürekli Işgörmezlik durumlarının saplanıp belirli bir aylıfta baglanması SSK bünyesi içinde »nemli sorunlar yaratmaktadır. Ayrıca yol da geçen süreler içinde ortaya çıkan kazalann İşkazası sayılıp sııyılmaviicağı hâlâ tartışmalıdır. SSK'nca kabul fdilen meslek has talıkları çok sınırlıdır. Bu arada işçilerin işverenler aleyhine açtığı işkazaları ve meslek hastalıkları ıle ilgili tazminat rlavaları uzun yıllar sürmekte ve genellikle işçinin aleyhine bitmektcdir. 1leri sanayl ülkelerinde manevi kayıplar İçin bile lşverenler tazminat ödrmeye mah vn BİTTİ BULMACA TiFFANY YUKARIDAN AŞAGlYA: 1 Bir takım cisimlerin gözenekli zarlardan gecebilmeti için tprneline davanan bir çrtzüm <olu 2 Eski bir tnezapotamya ııyKarlığı veya Ulkesi Istanbulda bir semt 3 Harap, dökük Sonuna sesli bir harf getirildi ğinde Kuzey Avrupa'da bir nehir ıstni olur 4 Büytikler, Kodamanlar Talyum'un simgesi 5 Tersi iskambilde bir kâğıt Tersi bir isim 6 Geçtiğimiz ay Bir nota 7 Tersi »an, fcohret Baş tarafına sessiz bir Imrf getirilirse kışın yağan bir yağış türü olur 8 Tersi bir uydu Balkan Ulkclerindeıı bi rinin başkenti 9 Hafif maddelerden yapılan eğreti yapı (çogul). 56789 SOLDAM SAtiA: 1 Biteviye iyl ve kötü değişikllkler göstermesi bakımından kader 2 Kemiklerin iç boşluklarını dolduran yağlı madde DUs 3 Gündüz karanlık yerlerde saklamp goceleri uçan, ön ayakları perdeli kanat biçiminde gplişmiş sıçan iriliğinde bir memeli hayvan Utanç 4 Tersi Amerlka Birleşik Devletlerlnde blr eyalet 5 Nikel'in simgesi Bir komşu Ulke B Bir şeyin içlndo bulunan nesne Torsi bir binek hayvaıu 7 Ter si miktarca fazla değü Afrika' da bir nehir R Kırmalı v« potlu Sodyum'un simgesi 9 Mcvhane Bir yüzey ölçüsü birimi. Di$i BOND DÜNKÜ BULMACANIN ÇÖZÜMt: SOLDAN SA6A: 1 Betatron 2 Eslr atoK 3 rekeŞ Oto 4 Kr notnaK 6 Fas 6 Tel Esmer 7 Ms İC a E m s r e Ima 9 Karamela. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1 Berkitmek 2 Eser Esma 3 Tik Fl Ar 4 Arpna Ira S Şnsft ffM fi rA 7 Otoııom tl 8 Nola Elma 9 Kokarca.