23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
liü ürkhe CumhuriyeH Anayasasının ikind maddesındekı deyımıyle «Sosyal bır hukulc devletıdır» 27 Mayıs 19S0 devnmı yıne, Anayasanın Başlangıç bolumundekı anlatımıyla «Anayasa ve hukuk dışı tutum ve davranışlanyla meşruluğunu kaybetmış bır ıktıdara karşı dırenme hakkım > kullanarak yapumıştır Boylece, hukuk dışma çıkan ıktıdarlann meşruluğunu yıtırdığı anlatılmış, meşruluğunu yıtıren lktıdarlara karsı dırenme hakkı Anayasal bır hak olarak tarunmıştır. «Egemenlık kayıtsız şartsız Turk Mılletınin dır • dnen Anayasarun dorduncu maddesı. bu egemenlıgın kullanılma bıçımını de açıklamıstır. «Epemenlık; Anayasarun koyduğu esaslara gore yetkılı organlar elıyle» kullanılacaktır. 22 lunmadığını söyleyememlştlr. «Savm Danıştay Başkanının konuşmasım uzuntüyle karşüadım . Soyledıgi sozlerle mutabık degılız.» demıştir. Sayın Başbakan, Sayın Danıştay Başkanının sözlerme hangi gerekçelerle «mutabık» olmadığı nı açıklamalıdır Hukuk devletı ılkesme karşı olmadan, bu sozlere nasıl karşı olunabıleceğım açıkça anlatmalıdır. Uzuntu ıle karsılanması ge reken, oncehkle gerçeklerdır. Yoksa, gerçeklerm açıklanması değıl. Siyasal ıkt'dar. Mahkeme kararlarımn Ya sama \e Yurutme organı ıle ıdarenen Mahkeme kararlarına ujacağı kesın buyruğunu Dir jana iterek Anavasayı ıhlal suçu ışlemekte, tazmınat odeyerek Mahkeme kararlarına mulmayabılece ğını sanmaktadır. Mahkeme kararlarına uymamak suçtur Tazmınata mahkum edılme ise suç tan zarar gorenın zararınm karsılanması amacına \onel:ktır Suçu or'adan kaldırrnaz Tum bun lann ya.ımda ılgmçtır kı. tazmınat yargı kararlarına ujıiıayanlar değıl, hazıneje odetılmeKtedır Sonuçta tazmınat halka odetılmıs olmaktadır. Yargı kararlarına ujmamayı gelenek halıne getırmış anlayış, sonuçlarına da katlanmamaktadır Burada gorev Sayıştay'mdır. Sayıştay; Genel Katma, ozel butçelı daırelerle, doner sermayelı kuruluşlann, fon şeklınde kurulan kurum \e te şebbuslerın, beledıyelerın ve Ozel Idarelenn gelırierırun toplanmasmın, harcamalarımn yapılmasmın ve mallarmın ıdaresının yasalara uygun olup olmadıgım denetleyen, sorumluların hesap ve işlemlerınl yargılavarak kesm hukme baglayan bır yargı kuruluşud'ir. Yargı kararlarına uvmavarak hazmevi her yıl rmhonla'ca lıra tazmmat odeme zorunda bırakanlara ödetıleceğıne ınancımız Unıdır Inancımız tamdıp Çunku. ulkcmızdp varsıç lann var oldugu Sayın Danıştay Başkanının soz lerıyle bir kez daha kanıtlanmıştır. T OLAYLAR VE GÖRÜŞLER hafiahk sıyosı haber ve yorum dergısi Yargı Kararlarına Sayg] A. Kadir SEV Sajiştajr Denetçisi k, hukuk <1ev1ef!nrfpn srfzetırıpkle oı deştir. Bunlann varlıgıpaan sozedılemejen bır ülkede hukuk devletınden de sozedılemez. O uike olsa olsa polıs devletıdır. Bugun ulkemızın hukuk devletı olduğunu «öyleyebılmek oldukça guçtur. Ustelık, siyasal lktıdar, hukuka saygılı olma ıddıasında olmadıgını sık sık açıklamaktadır. «Mechslerm uzerınde bır Anayasa Mahkemesı, hukumetın uzennde bır Danıştay olamaz » demektedır. Anayasa Mahkemesi ve Danıştay, bırer Yuksek Mahkeme dir. Bunlar hukuk devletının vazgeçılmez unsurlarıdır. Meclıslerın ve hukumetın uzerınde Anayasa Mahkemesı ve Danıştay degıl, hukulc vardır. Bu kunımlara karşı olrr.ak Mahkemelere karşı olmanın otesınde hukuk devletı ılkeslne karşı olmak anlamını taşır Bır hukuk devletınde. ıdarenın hukuka aykın evleın \e ışleml»rıne Turk Mılletı adına yargı yetkısı kullanan bağımsız mahkemelerce «dur.» denmesınden oJağan birşey yoktur. Bu, her«evden önce Curnhurıyet rejımının bır guvencesıdır. Üzticüdür kl; bugun yurutme jetkısı; «Ben Danıştay kararlanm yerıne getıremem, getırırsem Anayasayı ıhlal etmış olurum > dıyebılen, ancak mızahda orneğıni buJabıleceğimız, ya da hukukla, hukuk devletı ılkesıvle alay etmeyı hıç de sakıncalı gormeyen bır anlayışm ısga'ı altıadadır. ^« 63. SAYI ÇIKTI • • • 0 • • • • • Talçın KÜÇLK: Halk Partisınin Kepenkıen Petrol Kımya Iş Genel Kuruiu Sendıkacı Sosy» lıstlık Değıl Sosyalıst Sendıkacılık îçın Dincer DOGU Konuşuvor: «Devrımci Sendıkaeüığm Gelışmesınde Tabana Güveniyoruz» M. COSKUN: Sermaye Ile Hükümet Arasınd» Kredl Kavgası Damlava Damlaya Bırıkıyor... Tum Türkıye'de îsçl Eylemlerı FKÖ Paris Temsılcisi Izzeddln KALAK'ın Yüruyüş't Ö/el Demecı «ABD'nın Fılıstm ve Turk Halklftn Dayanışmasından Rahatsız Olması Doğaldır» 15 16 Hazıran Işçi Gecesi «Faşızm ve Sanat» Tartışmalan Kemal ELITAŞ: Bır Cınayetın Ardmdan Yasama, T B. Mechsıne tanınmış bır yetkidlr Yargı da bır vetkıdır. Turk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır. Yürutme ıse bır gorevdır. « Kanunlar çerçevesınde Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından yerıne getınlır.» (Anayasa Md. 6) Anayasarun, 144. maddesıne göre de; Idarenın her turlu eylem ve ışlemıne karşı yargı y o lu açıktır. 132. maddesıne gore de «Yasama ve yurutme organları ıle idare, mahkeme kararlarmı hıç bır surette değıştıremez ve bunlann yerıne getınlmesıni gecıktiremez.» Damstayda Anayasanın Yuksek Mahkemeler arasında saydığı bır Mahkemedır. Yasama ve yurutme organlan ıle ıdare, Anayasa buyrugunca Danıştay kararlarını ne degıştırmek ne de gecıktirmek yetkısıne sahıptır. Hele u>gulamama yetkısını hıçbır hukuk vermez. Gerekçe Açıklanmalı Acıdır kı; Sayın Danıştay Başkamrtın Danıştay kararlarının uygulanmamasının hukuk devletı ılkelerıvle bağdaşnıadığını. uygulamayanların Anayasayı ıhlâl suçu ışlemış sayılabıle ce*mı belırten konuştnasına Sayın Raşbakan, huriuka saygılı bır hukumetın basbakam olduğu nu, uygulanmayan tek tıır Danıştay kararının bu Yurujuş 1. (Sajı: 1 26) \e 2. (Sayı 27 52) Ciltlerl Çlkü. Fiatı: 125, TL. Isteme Adresi: Piyerloti C«d. No: Îl/I Çemberllta» / İSTANBTJL Siyasal iktidarın Tutumu Tum bu maddeler sosyal bir hukuk devletirin temel ilkelerinin bırer bırer sayılmasından başka birşey degıldir. Bu ilkelerin varlığından (Cumhunyet: 6268) PTT FABRiKA MUDÜRLÜGUNDEN Düşünce OzgürJügü Tektaş AĞAOĞLU ürkiye'de düşünce özgürliıgü daran nfak bir annhjnn do<al anayasal haklarını kullanma ve bu arada geniş halk yığııılarına «mçarlık» ve «aydınlık» çötürme riava«n olnuktan çıkalı hayli zaman geçti. Bujrün düşünce özgurlüğü tçin mucadele doğrudan doşruya o ftnlş yığinlann yaşara ksvgasınm aynlmaz bir parçasıdır. Bu bakımdan düşünce özırürliığu tek tek herkesin dilediflBl düşünnıekte serbcst olması demek defildir artık. Toplunıu ve hayatı yıfınlann çıkarlan doğrıiltusunda değiştırnıenin çağdaş yollannı, yontemlerinl »rsştırma, tartısma, vaz'etme \e hayata gfçirnw?nin bizzat yığınlara dayattıfı bir zorunluluktıır. Başka bir deyişle, duşünce örgürlüğü davası. dfifündükleri Için var olanlann değıl, var olduklan için dn«ıiinrnlerin özgurlük riavasıdır. Bu anlamda, içlnde yaşadıeıniız maddi kosullarda hızia jığınlara mal olmaya başlamıştır \e onunla birlikte düşünce, yiçınların bafnnda somut maddi guce dönuşme süreclne girmiştir. Havai pahaülığımn ejderha çibi ortalıği kasın kavıırılnçu, kilosu yetmiş liradan bonfilenin mutln azınlık içın sudan ııcux, kilosu kırk liradan EtBalık Kurumu kıymasının ise muazzam çoğunluk için ates nahası oldugu bir zamanda düşünce özfiırluğunun \e onun kaıınümaz gereklerinin mutlu azınlık temsilcilenne «luks» förünmesi bundandır. Turkiye burjuvazisi, «Beninı çıkarıma olan herşey halkın da, yurdun da çıkarınadır.» di.vor. «Ben ne kadar çok kazanırsam halk da, ynrt da o kadar kazançlı çıkar,» dlvor. Fakat çagrın dayattığı >urt ve dün>a koşullarında bunu ne dusuncede, ne de havatta ı^pat edebilivor. Hayatın maddî gerçckliği jığınlann idraklne hunun tam tersi olarak >anrıyor. Bıırjınazinin kazantının bıı^un bir nııljon i«çinin vurCta alabildiğine az, yurt dısında alabildİKİne çnk kazanmasına bağlı olduğunu onlar da pekâla çoru>orlar. Cıormekle de kalmnorlar, bundan sonuçlar çıkarıjorlar! Bu Mizden burfuvazi maddi dÜ7e\de kendi lüksünün te\idini, duşunce duze.vınde >ığınların «luks»unün (düşünce o7jürJu^unun) lnkârında arıyur. Duşunce özgurlüğunu onlara çok gorüjor. Çok goruyor, çünkü elindeki haberleşme ve baskı sayesinde herkese değllse bue çaresiz çojhınluğu («sııskun çoçunlıık»tur beynelmilel burjuva ideolnjisinin ortak argosıında bunıın adı) dîledlğinl (burjuvazlnjn diledJğınl) dusundurme imkâmnı gitglde yitiriyor. Kendi düşuncesini hayata geçirmekte de, kcndl hayat düzenınin trerektirdiği sartlanmayı yığınlara «diışünce» olarak yurtturmakta da fitgide daha buyük gTİçlüklerle karşılaşıyor. SON EKONOMİK KARARLAR eçtığımız gunlerde para pivasası bır bırıne bağlı ıkl onemlı karara tanık olmuştur. Sıstemden tahmınen 10 mılvar dolaylarında bır fon çekılerek Merkez Bankasına dpvrmı sağlayacak olan bu kararlardan ılkı 2 hazıran 1976, ıkıncısı ıse 9 hazıran 1976 tarıhıni taşımaktadır. Ve onunde, pıyasa dan meşru normlar dahılınde çekılmesı gereken bır mıktar fon oldugu ana fıkrlni bulundurmaK tadır. Teknik Personel Alınacaktır Iş yeri Ümraniye'de bulunan Fabrıkamız imalat yelerınde ıstıhdam edılmek uzere aşağıda nıtehkleri belırtılen teknik personel alınacaktır. Bütün ada>larda aranacak ortak ve kesin sartlar »unlardır.: 1 Erkek olmak, 2 Askerhk gorevıni yapmış bulunmalt, 3 3T yaşını geçmemış olmak, Makına Y. Muh. veya Muh (1>, Teknik Yuksek Ögretmen Okulu agaç işlerl bölüraü mezunu, (1) Teknik Yuksek ögretmen Otulu maJüne bölümü m«v zunu (2), Endustn Meslek Lısesi (Sanat EnstitüsU) Toma Tesvıve, soguk demır, Elektnk, Elektronik bolumü mezunları, Aranan şartlan haız Teknik personel, 657/1897 Sayılı rasava gore. Endustn Meslek Lısesi (Sanat Enstıtüsu) mtv •nezunlan ıse 1475 sayılı yasa geregınce yevmiye ü« at*nacaklardır. Istekhlenn 16.7 1976 gunü mesal bıtımine kadar Ümrarıje Alemdağ Caddesı uzennde bulunan Fabrıkamıs personel servısıne muracaatlan duyurulur. (Basın: 18531) «261 G 1973 1976 YILLARI GENEL BILÂNÇO RAKAMLARINA BAKILDIGINDA EKONOMININ SORUNLARININ DAHA ÇOK DOVİZ VE DÖVI2E BAGLI KONULARDA DÜGUMLENDIGl GOZLENMEKTEDIR. T Mehmet POSTACI nılmış hâklanna ve işlemlerıne genel seyrıne ters duşmektedır. • Kuşkusuz yetkıli bankaların yerıne getirmedıklen bır zorunluğun, bu defa doğacak guçluklere katlanmasmı da doğal kılar, bır nıtelık kazandığı duşuncesı bemmsenebılır ılk bakışta. Ama konu son derece hassas bır kaynak transferi ve denge sorunudur. Kısa vadede bılançonun aktıf yapısını buyuk olçude bozmadan mılvarlara yaklaşan boyle bır ısteme kolayca cevap vermek mumkun olmayabılır. Bu durumda da tek sonımlu olarak bu bankalann görunmesı ve bır an once bazı şeylere zorlanmak istenmesı pek de dogruluk ve eşitlik korallanyla bagdaşamaz Kaldı ki her şeye rağmen mal bedelinin Merkez Bankasms devrmın 45 ay gıbı bır sureyi içenr şekılde geçıkmesıne karşı, T.C. Merkez Bankasının ve Malıye Bakanlığmın da içinde bulunduğumuz hazıran ayına kadar son derece ılgısız kalmaları, sorumlulugu bır olçude ortak da kümaktadır. Karar çok önemli bır dbnemde alınmıştır Hatırlanacagı üzere emeklılere ılışkın 30 maaş ıkramıve ve memurlara yan odeme verılmelen konularma ilışkm yasalar henüz yururluğe gırmiştır. Bu gelışımlerın uygulamaya konuldugu zaman T C. Merkez Ban kası kavnaklanm buyuk olçude zorlayarağı ve pıyasaya yenı paralar surulmesme yol açacağı açıktır. Bu durumun ise esasen hızlı bır enflasyonıst sureçte yol Bu derece onemlı bır birıkıme nereden gelmmıştır' Ovle sanıyoruz kı, 197O'lı yılları halen de buyuk bır açıklıkla sımgelemekte olan dış tıcaret dengesı ve doviz olanaklarının genel gor'inumunun yakmdan ızlenmesı, bu soruya verılecek vanıtla buyuk ölçude ozdeştır SISTEMIMIZDE ITHALAT Bıhndıği üzere Turk Kamblyo duzenmde ıthalat ışlemleıi esas olarak Turk Parası kıymetını Koruma Kanun ve Kararlan çerçevesınde jürütülmekte (17 sayılı Karara ilışkm Serı III No. 13 teblığı) konunun bıçımsel açıdan düzenlenışı ve ışleme konu oluşu ıse, buyuK olçude bu kararlara paralel olan ıthalat rejım kararı \e yonetmelığıy Je esasa bağlanmış bulunmakta"dır. İîer yonüyle kfesın ve de'ay normlar ıçeren bu jasal topluluğa, ozellıkle bu gunun en gunçel konusu olan ıthal bedeilerinız TC Merkez Bankasına devrıne ılışkın sareler açısından bakıldığında gormekteyız kı, sıstem de bugun oldugu kadar dun de aynı açıklık mevcuttur ve konumuz ozunde buyuk bır değışıklık olmamıştır. Şoyle kı, Ithalat ışlemlerıne ılıskm 13. sajılı kararın 4 maddesmde, başlangıçtan ben. bankalar tarafından tahsıl edılrmş olan mal bedellennm en geç beş ıs gunu ıçınde T.C. Merkez Bankaaina devredılmesı gerektığı açıkça hukme bağlanmıştır. Şımdı getınlen 166 ve 167 no'lu teblığler de hususı hesap açılması gıbi bır şekllsel farklılık harıç aynı şeyı ongormektedır. O halde daha önce sorduğumuz bır soruyu yınelıyerek varılan sonuçları açıklamıya çalışalım. Nasıl olmuş da bu yasal normlara rağmen bankasal duzende bu derece on«mh boyutlara ulaşan bırıkımler olmuştur? ULAŞILAN SONUÇ 1973 1976 yılları genel bılânço rakamlarına bakıldıgında gozlemlenmektedır kı, ekonomının sorunları daha çok dovız ve dovıze bağlı konularda duğumlenmektedır. Ihracat gelırlen, ıthalat gıderlerinın çok altında kalırken, ışçı dovızlerınden beklenen gelışım olmamış, umutla sarılınan DÇM'ler ıse kısa vadelı tuketıme yonelık ıthalatın fınansmanmdan oteye pek olumlu gelışmelere yol açmamıştır. Gıderek buyuven sorun 1976 yıh basma gelındığmde alışüa gelen sorunlara çok daha belırgm yenı bır sorun daha eklemıştır. Ocak 1976 yılına aıt transfer taleplen beş ayı aşkın bır suıeye ragmen verıne getırılememıştır. Dığer bır deyışle ıthalât ıslemîerıne ılışkın transfer taleplerı Merkez Bankası kapılannda jnğılmaya başlamıştır. Işte bu olgu, bu defa arkas'nda başka bır >asa dışı uygulama^T pesınden suruklemıs ve yukanda belırtılen mal bedelımn Merkez Bankasına beş ış gunü ıçınde devredümesıne ilışkm hukumler gereğı aksıne, ıthalâtçılardan tahsıl edılen mal bedellerının yetkıli bankalarca devredılmemesıne, Merkez Bankası tarafmdan da bu ış'n izlenmemesme başlanmıştır. Bugun bankasal riuzenden kısa bır sure ıçınde 10 mılyar dolnvlarında bır para çekılmesıne yol açan gırışımın temelı burada yatmaktadır. Ve oluşum douz sıkıntısının açık bır ^ostergesı nıtelığmdedır. açacagı sonuçlar tereddüt dogurmayacak kadar kesın ve belırgındır. Boyle olunca bazı yan odemelerle pıyasadan bır mıktar (ki hıç te azımsanmayacak bır duzey dedır) para çekılmek ıstenmesı ve bu fonlann kulîamlmasıvle so runun bır mıktar hafıfletılmek istenmıs olması ılk planda ak'a gelmış olabılır. Ne var kı, eğer gerçekten bu rur bır duşunceyle hareket edılmışse fon pıyasasında gırdi çıktı yonünden herhangi bir fark olmıyacağı, buna karşın harcama eğıhmı son derece yuksek olan yenı gınşlenn, aynı fon ların uretken kesımde kullanılma sına core çok daha etken şekılrie artı yondekı fiyat hareketlerını da ha da korukleyeceğı tereddutsuz dur. ZORLANAN SISTEM Kanımca pıyasaya yeni tuketım fonlarının suruleceğı bır dö nemde her ne şekılde olursa olsun fon pivasasmda bır daralma ya değıl, artan taleplere daha olumlu cevap verecek şekılde ge nışlemeye gıdılmesı gerekırdı. Esasen ocak aymdan beri buyuk olçude aksamış bulunan transfer işlemlerı üretken kesımı oldukça guç durumda bırakmıştır. Şımdı bır de kredı pıyasasında daral malara yol açacak onlemle sıste mıo j ( ^ n m a k ıstenigt, genel dü eevde dtijiılan sanrılart daha da *Kiri£üeııdırecek nıteltktedır. Değınmek ıstedığımız son bır nokta da, yine bu tıir gelışımlerin fiyat artışlan yonünde doğaracağı sonuçlarla ılgılıdır. Salt gorunümüyle dahı anlaşılabılece gı uzere transfer gecıkmelerı ay nı zamanda fıılı ıthalatları ve bu ıthalatın fmansal dayanagım oluş turan kredılerın kullamm surele rıni ve malıyetlerını de buyuk ol çude olumsuz yonde etkılemekte sonuçta da iç fıyatlara aynen yan sıyacak bır gelışıme ortam hazır lamaktadır. Pugun bır an orce T C. Merkez Bankasına devrı ıste nen mal bedelı karşılıklannm ıse, transferler dolayısıyle de bu surenın kısaltılmasıyle hıç bır ilışkısı yoktur. Çunkü konunun bu yonü tamamen koklu çozumler bekleyen dovız sorununun hal ledılmesıyle ılgılıdır. ILAN Bilecik Özel îdare ve Belediyesi Müşterek Hizmetler Tesis ve Yaşatma Birliği Başkanlığından , 1 Bilecıkte Bırllğtmıze aıt kalonferli 570 koltukla slnema, film makinası ıle birlikte 2460 sayılı kanunun 31'ınci maddesi geregınce üç sene muddetle kapah' earf usulU arttırma suretiyle kıraya verılecektır. 2 Ayhk muhammen bedel (2450) llra olup, geçlci t»minaö (5660) liradır. 3 Kat'i temınat ihale sonunda teklıf ve kabul edllecek aylık kiraya göre kesınle^ecek kıra temınatına ilâveten demirbaş eşya ve film makinası teminatı ile blrlikte (25.000) hradır. 4 thale 5 7 1976 pazartesi gunü saat 15 OO'de tl Daimi Encümen salonunda toplanacak Birlık Encümeni huzurunda yapılacaktır. 5 tstekhlenn teklif mefctuplannı 5 71976 pazartesi günıi saat 14 00'e kadar makbuz karşılıjında thale Komisyonu Başkanlığına vermelerı. 6 Postada vakı gecıkmeler ve telgrafla mUraeaat kabul edilmez. 7 Buna aıt Genel ve özel şartname mesal saatleri âahılınde Bırllk Muhasiphğınde gorulebüır. Keyfıyet ılân olunur. (Ba»ın: 18571 Ö63> F AT Askerl Yargıtay üyelermden merüum Anmet Vefık Paşa ve merhume S'.dıka hanımın kızı, tüccardan Kâzım Kemallı'nın sevgıli eşi, merhum orgeneral Muzaffer Tugsavul ve merhum Hava Harp Malulu Sabn Tuğsavul'un kardeşleri, Orhan Tuğsavul ve Turhan Tuğsavul'un ablalan, Turgut Kemallı ve Sevim Toydemır'm annelerı, Ayla Kemallı ve Doktor Orhan Toydemır'ın kayınvalıdeleri, Yıldız, Yaıemin, Bıllur ve Pmar'ın buyükanneleri Güçlüklerle Unrşılaşıyor, çünkü kendi düşüncesi artık düçiince değil, salt rcflekstir. Dun>anın \e >urdun bugünkü koşullarında ha\at tarafından aşılmıştır. Geri^e sadece, hayatın ilerl atılınuna set çekmekten, gerici çıkarlan sa\unmaktan başka hiç bir işlcvi olma} an, kelimenın her anlamında tutucu ya\eler, salt korkuya, vehme, vesvese\e ve bencil kine hitap eden, felsefeyı âmivane kaderciliâe, sijaseti \urdunidinmazliğa, polemiği milletln gözünıtn içine bika baka so\lenen valana, tedbiri tedhişe indirgeyen içi boş, kuru kavramlar kalnııştır. Ovsa düşünce, hayatın canlı ve dinç hareketinin ürünu olarak gittıkçe artan bir dınamızmle (çevreslni de harekete gt>çirerek) durmadan ileri atılıyor. Dunyayı olanca karmajıkbğıyla kavra>ıp yorumlayarak toplumun dnüne yeni ufuklar açıyor Günübirlik olaylann peşmden «niruklenmek yeriııe onlara hakitn olmanın, «kör kader»in girdabından aklın selâmetine çıkmanın yolunu gosterivor. Ve, hepsinden önemlisi, yığınların rasadıkîan hayatı kendi pratikleri içinde algılamalan surecinde çağın »e toplumun somut perçeklerinden beslenerek hergun biraz daha ete kemiğe bürünüyor. Burjııvazi bu yüzden düşünce öıgiıriüğııne dü«:man kesilmiştir. Düşünce özgürlüğünü «anarşi» diye nitelendinnektedir. Onu «yıkıcı» ve «korkulur» birşey olarak görmekte ve göstermektedir Özgur düşüncevi «toplum düsmanlığı» ile bir tutmakta, «tehlikeli» ilân etmektedir. Çünkü düşünce çiderek genış jığınların derdi ve ıığrası oldukça burjuvazi için çcrçekten tehUkeli bir niteliğe bürünmektedir. Onu gitgide kdşeyo sıkıştırmakta, kendi acziyle yuzyüze getirmekte, çılgınlıfa itmektedir. Burjuvazinin hayatta en korktuğu şey düşüncenin «suskun çoğunluşun» bağrında maddi guce donüşmesidir. Bunu önlemek için burjuiazi, ağzmdan hiç duşürmediği hak, hukuk, adalet, eşitlik, demokrasi, özgürlük, bUim ^.b. kavramların tumünii birden ayaklar altına auna, kendi «hümanist» ozlemlerine sırt çe^irme, «Batılı» değerlerine baskaldırma, «cumhuriyetçi» ideallerini inkâr etıne, dıın ak dediğine bugiin kara deme \e dun yerin dibuıe batırdıgını buçün baştacı etme pahasına da olsa, japmadığını bırakmamaktadır. Valanı kural bellemekte, zulme ovgüler düzmekte, tedhişe kurtancı di>e sarılmaktadır! Çünkü düşüncenin vığınlann bağnnda maddi guce donüşmesi >ığınların çaresizlikten kurtulmaya başlamalan demektir. Yığınlann çaresizlikten kurtulmaya başlamalan ıse burjuvazinin çaresizliçm baUğına suruklenmesidir! 12 Marttan beri, daha yakında MC partileri koallsyonunun başa geçmesinden beri tanık olduğumuz, giderek doruğa varan garabetler, akü almaz olaylar, gelişmeler hep bu çaresizliğin sonucudur. Fazilet KEMALLI hanımefendl kısa bir rahatsızhktan sonra 21.6.1976 Pazartesl günlı vefat etmış tır. Azız nâşı, 22.6 1976 Salı günü Şışlı Camiı'nde talmacak öğle namazından sonra ebedl istırahatgâhına tevdı edılecektır. AILESt (Cumhunyet: 6272) ILÂN Tstanbul Tekel Başmüdürlüğünden 1 Istanbul şehn Beledıye smırları çevresi ile Anadoîu re Rumelı Kavağı dahıl batun boğaz semtı; keza Anadolu yakasuıda Kuçukyalı, Maıtepe, Kartal, Pendık, Yakacık, Tuzla, Umranıye ve Istanbul yakasmaa Kuçukçekmece, Hamı, Şınnevler, Kemerburgaz, Arnavutkoy, Bahçelıevler \e Adalar ıle tahdıt edılen boıge dahılmdt her turlu şıselı ıçkı ve ıspırtoların (bıra ve şarap harıç) fabrıkalardan bayılere satış ve teva ı ışı ıkı yıl muddetle taanhude bağlanacâktır. 2 Başmudurluğumuzce ısteyenlere taahhut esaslannı ıhtıva eden sozleşme projesı ıle ıdari şartname bedelsiz olarak verıhr Dığer taraftan, bu me\7iıda her rurlıi izahat ve malumat keza Basmudurluğumuzaen alınabılır. A Başsaıcıhğa talıp olanlann en geç 3O'6/1S76 gunü saat 17.30'a kadar Başmudurluğumuze dılekçe üe muracaat etmelerı, dıl?<t(;clennde, ıs tutumlan ve tıcarî ıtıbarlan ve bılhassa naklıyecılıkle ılgılerı bakımlarından haklannda hangı banka \e muesseselerden malumat alınabılecegı hususlarını gostennelerı lâzımdır. Yukarıda kaydedüen tanhten sonra yapılan müracaatlar kabul edılmıyecektır. 4 Muddetı ıçınde muracaatta bulunan isteklilerden başsdtıcılıjî başarabılecek ehlıyet ve kabılıyetı haız olduklan anlasılanlar kenaılerıre vapılacak yazılı teblıgatta gosterilen gun ve saatte BasmudurlüŞumuz Satınalma Komısyonuna kapalı zarfla katî teklıfîcrım bıldıreceklerdır. 5 Katı teki'flennı bıld.recek ısteklılerın, karjalı zarflarını vermeden evvel (1 000 000,) lıralık muvakkat temınatlannı Başmudurluğumuz \eznesıne makbuz mukabüı yatırmalan lâzımdır 6 Ba^atıcılık ihalesıne ıştıraklen uygun görülüp muvakkat temınat yatıran ısteklıler, muvakkat ıhale tanhınden îtıbaren bu hafta ıç.nde Tekel Genel Müdurluğu Doner Sermaye Yonetmelığmın 26. maddesıne gore para teklıfınde bulunabılırler. 7 Idarpmız teküllerden en musaıt telâkkı ettığıni Beçmekt* serbesttir. ^IIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIH ÇIKTI YAZIN Bızce esasen bankalarda olmaması gereken fonlarm Merkez Bankasına devredıhyormuş gıbı gozukmesıne yol açan bu gelısımı şu noktalar açısmdan değerlendınr.ek gerekır. 9 Pır kere bu noktaya gelın1 Doç. TAHS1N YÜCEL 1 mesınden ıthalâtçıların herhangı bır sorumlulugu soz konusu olamaz Gelışım. soıumlulukları İ BIR BUİM &DAMININ E0E8ITA) VE SAN&l 0UHY4MIZA BAKIJIARI | aynı derecede ustlenmesı eere ken yetkıli bankalar ve Merkez Bankasıyla ılgılı bır konudur | F1YATI: 15 URA | Bovle olıınca lu no lıı teblıgle ge tırılmış bulunan « . gun ıçmde = Isfeme Adresi: Çağdaj Yayınları: Cağaloğlu Halkevi Sok. 39 41 !sl. = munzam temınst ve mal bedPlı yatırılmazsa transfer sırası vaÜııııııııııııııııııımııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuııî? nar» hükmü lthalatçüann üaaa 1SSS (Basın: 18436/63SC) DİŞ HKKIMLÎĞİ 1974 Modsl ma\ı gn renklı ASH UNİT fAerotur \e mıkromoturlu) \e BELMOUNT KOLTUK (Elek.rıkh, tam otomatık» ılâve aksesuarlan ıle SATILIKT1R. Mur • Dr Atılla Denı^alp Nıspetıje Cad. Ova Aıt 1 1 LEVENT Tel 1519 arası 64 23 64 Reklâm: 32 6259
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle