Katalog

OECD ülkelerinin petol ithalatı 1975'te yüzde 8 azaldı ARtS Bugun yayınlanan îktisadl îşbirllfl ve Kalkınma Orgutu 'OECD) raporuna gore, 1975't« kuruluşa uye 24 ulkenın petro; ithalatı "08 asalarak 1.19 mılyar tona duşmüştur. OECD'mn Avrupalı uyelerının petrol ithalatı • ol3 4' luk bır a7alma ıle 62S mılyon tona mmıştır. Bu azalmanın kısmen stoklarüa kayda değer bır erımeden, kısmen ıse Kuzey Denızı ndekı petrol yataklarmın etkısınden ı.erı geldığı bıldırılmektedır Japonja'nın tthalatı Oo4 6'lık btr azalma ıle 254 mılyon tona ınerken Kuzey Amenka'da petrol üretırm azalmış ve ham petrol ve petrol urünlerı ithalatı ° «2.3luk bır artışla 304 mılyon tona yükselmıştır. P OECD TÜRKÎYE'DE YABANCİ SERMAYE AYRICALIKLARININ ARTTIRILMASINI ISTİYOR OECD'YE GÖRE BAZI KARJILAJTIRMALAR Almanya Klşi basına yı.iık tüketım (dolar) ; 3000 <lın Turk ekonomisi hakkmda ha7irladı gı son raporda, ekoıomıdekı nazı genel degışımler ele alınmakta ve bunun yanısıra bazı onerılerde bulunulmaktadır Rapoıun ılk bolumunde ekonommın sayısal değerlendırılmesı yapı.rnakta ve aana sonra Turkıye'de uygulanan ekonomık polıtıkalar ele alınmaktadır. Rapor, orgutun Turkıye ıle ılgılı olarak uygulannıasını ıstedığı «tavsaye nararları. ıle son bulmaitadır. Yunanistan 1200 30 31 İtalya 1620 209 202 206 1.83 11.2 3J 23 t.ipanya 1170 TÜRKÎYE 320 ABD 3840 443 474 628 157 6.0 46 74 OECD ü.'kelerımn 1975'tekı petrol tüketimi O'o3.9 oranında azalarak 1.6 mılyar tona duşmuştür. Petrole talepte Avrupa'da °o52, Kuzey Amenka'da "»2.4, Japonya' da ıse oo9 8 oranında artış olmuştur. Rapora gore, nam petrol satışlannda uluslararası tabloda önernlı değışıklıkler goze çarpmaktadır. Avrupa ulkelerının Suudı Arabıstan'dan petro ithalatı 3»24 oranında bır azalma ıle 185 mılyon tor.a inerken ABD'nın aynı ulkeden aldığı petrolün mıktan %60'lık bır artışla 34 5 mılyon tona, Japonya'nınkı ıse • o7.1 artarak 57 milyon tona yükselmıştır. ABD'nın Cezayır'den aldığı petrol 13 mi.'yon tondan 46 mılyon tona. Lıbya'dan ithalatı Ise eskısının 55 katına (11 mılyon tona) çıkmıştır. ABD'nın Ven°zuela kaynaklı petrol alımında ıse °o23'luk bır artışla 19.4 mılyon tona ulaşılmıştır. Ozel oto sayısı (1000 kişıde ı TV sayısı (1000 kışıde) Telefon sayısı (1000 kişıde) Doktor sayısı (1000 kişıde) Saat ücretı (196872 arası • artış) « ' Tuketıcı fıyatlan (196872 arası % artış) Ihracat (mılyon dolar) Ithalat (mılyon dolar) 239 293 26S 171 9.3 3.8 51 IV) 55.730 n 145 164 1.39 12ü 5.8 7 250 7.190 4 4 19 I Ana Ekonomik Veriler SIilli hasılava ilişkin veriler: Bu Dolumde Türkıye ekonomısının dıger uve ülkelere gore >uksek bır kalkınma nızı kaydettıgı. ancak DU durumun sanajının urun artışından çok tarımsal şartların uygun hale gelmesmden kaynaklandıgı bıldırümektedır. Bu bolumde sıralanan goruşler ozetl» şoy.edır: • 1974 ve 1975 yılında dığer OECD ülkelenne gore '» 7 ve "o 8 gıbı yuksek kalkınma oranlanna ulaşılmıştır. • Mıllı hasıladakı buyume, sanayının büyümesmden çok, tarımsal hasadın uygun olmasından dogmaktadır. • Yuksek bayume hızır.a rağmen son 2 yılda kalkınma plan.arının ongorduğu hedeflere gore onemlı sapmalar belırmıştır. 9 Tuketım harcamalarının ongörulenm ikl katına ulasması nedenıyle kaynak yaratmada pıç luk çıkmaktadır. • 1975'te ılk kez ozel yatırımlann araşı lcamu harcamalannın altına duşmuştur. • 1976 yı.lnda bır yanda dunya konjonktürunun hızlı gelışımı, dığer jandan yuksek tflep karşısında ozel sektorun kârlılığmıa duşecegı yolundakı endışeler yersızdır. 160 147 8.3 0.45 12.8 10 5 2.6 2i?0 1 470 600 1.400 900 830 24.040 62.690 SOMALİ DEVLET BASKANI:"SOMALİ USULÜ SOSYALİZM UYGULUYORUZ,, • «SOSYALİZM. EVRENSEL BıR AGAÇTIR. BU AGACIN KÖKiLKELERı SıMGELEMEKTEDıR AMA, LERı VE GOVDESı K)M DÜKYADA GEÇERLI OLAN AGACIN YAPRAKLARI VE MEYVELERı HER U l KE 1Ç1N DEGıJıK OLAB1L1R.» AFRİQUE ASÎE DERGtSt MUHABÎRÎ SOMALİ TIR. DEVLET BAŞKAN1 SIAD BARRE İLE BÎR GORUŞME YAPM1ŞBU GORÜŞMENÎN K1SA BIR OZETİNÎ SUNUYORUZ. 3 MİLYON NÜFUSLU SOMALİ 1960'TA BAĞIMSIZLIĞA KAVUŞTU m kıyuz kırkaltı bln mil kare btlyuk I lugunde ve 3 mılyon nufusu olan Somalı, Doğu Afrıka'da bulunmaktadır. Ulke, Aden Körlezı, Hınt Okyanusu, Kenya ve Etyopya ıle çevrılıdır. Bugunku Soma."i Demokratık Cum hurıyetı eskı Ingılız somurgesi .iıgılız SomaliM ıle Italyan Somalı'smın bırleşme'.ermden oluşmaktadır. Italyan Somalısı I»i9 yılınd^ Italya nukumetınm hımayesı altma gırmış ve Ikıncı Dunya Savaşına 'lek somurge olarak yonetı.'mıştır. Bırleşmış Mılletler Genel Kurulu 1949 vılmda Somah'nın hukumran bır devlet olarak kurulmasına karar vermıştır. 1950 vılında Somalı hukumran bır de\let olmuş. ancak ha.Tcı kendını yonetecek duzeye erışınceye dek BM tarafından İtalya'nm vesayetıne oırakılmıştır Ingılız Somalısı ıse. 19'ncu asırda tngıltere taralından sömurgeleştırılmıştıj. İngıltere ulkeye 26 hazıran 1960 ta bagımsızlık vermış, 1 tetnmuz 1960 ta ıse ttalyan ve tngilız Somah.erı bırleşerek. bağımsız Somalı Cumhurıyetı kurulmuştur 1969'da vapılan kansız bır darbe 1le Devnmci Konsey» yonetıme el kov muş, ertesi vıl da ülkedeki be'lı başlı yabancı şırketler mı.lıleştırılmıştır. 5ANAYİ • Sanayının büyüme hızı plan heaefleTöı» altında olmuştur. • Turk sanayısının bır duşiış sürecine gırmış olması yalnızca dunya ekonormsındekı bunalıma bag.anamaz. Bu Turk ekonomısıru etîtıleyen ozel şartlara bağlıdır. • îktısadı Devlet Teşekkullermın (KİT) kotu yonetim yuzunden yuksek malıyetle çalışması bır dığer olumsuz etken olmaktadır. • KTTler çok lazla mıktarda mal «toicu yapmaktadır. • Odeme.er dengesinde meydana gelen daralmalar nedenıyle sanayının hammadde jdınımı açısından geleceite onemlı tıkanmalarla Karşıla?ması olasıdıt Fiyat ve Gelirler: Enflasyonun geçen yıllard» dış etkenlerden kaynakanmasına rağmen, ou donemde ıç etkenlenn belırleyıcı bır rol ovnadıklan gorulmektedır. Fıyat artışları tehlıkelı bır bıçımae artmaya devam etmektedır. • Turkıye'de toptan eşya fıyatlan indeksınin venlerıne fazla guvenmemek gerekar. Çunku bu ındeksler az sayıdakı bınmden oluşmaktadır. • Toptan fıyat.arın düşüş göstermesme karşılık, tstanbul'da perakende fıyatlar 1975'te °o 16 artış gostermıştır. • Turkıye'de son 2 yılda halkın kullanılabılır gelırının artması sonucu ozel harcamalar da °» 8 10 arasında artış gostermıştır. • Enflasyonun kısılması ıçın talebm dızgınrennıesı gerekmektedır. Odemclcr Drnsesı: Ithalatta petrolden doğan bır artış vardır. Yakın donemde işçı ddvızlerındekı duşuş sonucu odemeler dengesındekı açığm fınansmam gıderek dana büyuk «)run halıne gelecektır. • 1974 yılında Turkıje. açıklarını dovız rezenlerını kullanarak gıdermış, 1975 yılında ıse kısa dorıemlı borçlanma.ar ve petrol kolaylığı lonundan yararlanarak fmansmanını sağlamıştır. 1976 yılında 1.4 mılyar dolar olarak ongorulen açıgın nasıl fmanse edılecefı biünmemektedlr. • Acığın buyumesı dış kredılenn or.emını Ri derek arttırmahtadır. Bu bakımdan, Turkiye'>e Yardım Konsorsıyumunun büyuk projelerde yardımı gıderek artacaktır. SORU Uzun mücadele ve tartışmalardan *onra partınız ulkede bır olgu olarak kendını sabul ettırdı. Geçtigımiz tetnmuz ayından bert ülkemz, Somalı Devrimcı Sosyalıst Partı tarafından jonetılmektedır. Kuruluşu, Somalı tarıhınde oır donemeç o.an psrtınm. butun ıktıdarı kendmde topıaması venı bır planlı doneme gınldıgmı gostermektedır. Partınızın genel sekreterı olarak uken.zın neleceğı hakkLnda ne duşünüyorsunur? CEVAP Sıze nerşeyden once yedı vıllık bır bılânço çızıp geçîr.ış olduğumuz aşamalan gos'ermek litenm. Partımızın kuru.dugu donemde sosyalızmı seçmış olmamız gerçekleşîırılmesı <,ok zor lddıa nıtehgındejdı Bıhndığı gıbı, 21 e^rn 1969 yıünda parlamenter yonetımın vıkılması bır raslantıydı. O donemın ılencılerı olan bızler, tutarlı program ve Iıkır.ere sahıpuk. Ancak kımse nasü bır yol ızlememız gerektıgını bılmıyordu. .^MERKEZI AFRİKA fKAMERUN' C U m L.T U6ANDA NE KAPiTAL VARDI, KE DE KAPiIAliSI Elöette amacımız Somalı de sosyaüzmf ktrr» mıîttı. Amı ülkemu, lcuramcüarın ongordugu noçullara sahıp degıldı Uikemızde gerçek <ın!anıda ne kapıta. vardı ne de kapıtalıst. Somalfde bır işçı sınıfı olmadığı gıbı bılınçlı \e orguîlu bir koy lu kıtlesı de yoktu. Bununla beraber Düdıgımız bır tek şey, kapıtalıst dunyasında ya da bu aon.sanın çevresınde bulunmanm bıze ne kadar pahalıya mal olduğuydu. Kısacası ışe sılırdan oaşladık denebıhr Yı> lar yılı zamanunızı, ınsanlan seferber etmeye ınsajı gıbı jaşamaJan ıçın koşullarını duzeltmejıe ve pohtık bılınçlerını yukseltmeye harcadık. Butun bunlan aşmadan sosyalızmden devrımden ve partıden soz etmek mumkun değı.dı Hareket yo'una gınnte de o tarıhe kadar onculuk yapmış olan sosyalıst kuçuk grup sozunu etmeden, Dir partı gıbı davranmaıî zorunda kalmıştır. kendîlerini zararsız hale getırdığı için onlsr» ysn.ışlarını d".7eıtmek şansı \ermemek ıçın hıçJir neden kalmamıştır Eskı Somalı yonetımının hemen nemcn butun yonetıcılerı >enı yone'ım ıle bufmleşmısnr Bundan da son aerece memnun ız. çunku bu olgu bızım ne kadar guçlü oldugumuzu, fıkırlerımızı anlatmada ne kadar başanlı o'.duğumuzu gos'ermektedır. SORU Sızm bu olagan dışı hoşgoranuz sleştırı konusu olmaktadır. Eskı kadro.an tasfıye fdıp dah» dınamık bir yonetim oluştursanız önünuzdekı guçluklerı daha çabuk asmaz mıydınız? CEV*P Bence kotu olan halk voktur. Hıçbır ulkenın halkında kusur bulunamaz Kusur r;aıma vonetıcılerdedır. Eskı yonetıcılerın veteneksızlığı yuzunden halkın ken'lerde yaşayan bo.umu anarşı, ahlaksızlık ve başıboşluk ıçme ıtılmıjtı. Kırsal alanlarda vaşayanlar ıse Devi^tten tamamen kopmuştu ve Devlete yabancılaşmıştı (Dış Haberler Ser\isi) II Ekonomik Politikalar Kamu Maliyesi: Butçe ge.lrlerı; uretına duşukluğu, KIT'lerın zararları ve bır çok hammadde ıçın gumruksuz uygulamadan otüru 1975 vılında 5 3 mılyar lıra açık vermıştır. • Butçe açıklarmın gıderek bü>umesl karşısmda açığın devlet tahvılı satışı ve çok tehlıkelı sa>ılan Merkez Bankasınm kısa vadelı avans.arı ve dığer kısa donemlı borçlanmalarla kapatumaii joluna gıdilmektedır. • Çözum olarak, butçenın harcama ka'emlerırun araştırılmasınm >anısıra emeklı.er ıçın kullanılan buyuk transfer odemelerının duıduralması gerekır. Ayrıca. petrol gıbı temel maddelerm ıthalınde devletm ucuz satış ıçın fıyat destegim terketmesı gerekmektedır Ancak bütçe açığmın çozumü sorunu butçe ıçı onlemlerden çok, s.osya: onlemlere bağlıdır YENı KADROIAK. YEHi YOMEUilER Ancak nalk nareketmın yenı kadrolar oluşturacagıru ve bu kadrolardan da yenı yonetıcıler çıkacagını bıhyorduk. 1970 yümda halkla ılışsıler burosunu, 19Î2 yilnda ulusal polıtık buroyu kurduk. Bunlar gerçekte partının çekırdeğını oiuşturmaktaydı. Bu orgutün belırgın olmayan sıatusu sayesmde oportünızm, kanyenzm ve kışısel ıhtırasların tehhkelennden konır.duk. Bu orgutun yetıştırdığı kadrolar devnmctfığın butun nıteıiKİerıne sahıptır. Bu «geçıcı jontem.ı Kitle örgutlennde de kulZandı*. Kadın ışçı ve gençlık orgutlerı de bırer oigudur ama henuz bellı bır statulerı yoıttur. SORU 1970 yılında sosyal'.zml seçtığınızden berı nerkes sızın tıangı tur bır modelden yararlandıgınızı behrlemeye çalışıyor Ancak ner c'efasında tahmınlerı alı ust eden yenılık, ya da degışiKhkler olduğu için bellı bır değerlendirme >apılabılmış aeğ'.l. Ornegın yenı devnmci kadrolar kur maya çalışırıcen b:r taraftan da eskı yonetımın kadrolannâan yararlanıyorsunuz. Son olarak da butun sıjasal tutuklulan saldmız ve bunların pek çoğuna onemlı gorev.er verdmız. KAHıRE'DE YAYINIANAN EtAHRAM GAZETESıKDE YAPILAN. !S YER ALAN, GıNE BiSSAU CUMHURBAJKANI LUıS KABRALIN Ejı LUSıI KABRAllA Mtl /EYDAN iMZALI ROPORJAıl C SOSYAiZM, M AOAÇIIR CEVAP Bemm agaç örnegıml anımsar mısıraz? Bız Somalı usulu bır sosyahzm u.vgulayoruz. Ben nıçbır şey ıcad eîmış değılım. Zaten Lenin de devnm tormjlunun bır ıhraç malı lmadığını soylemışt.r Kanımca sosyahzm b:r cğartır. Bu ağacın koklen ve govdesı butun duny^da geçerlı olan evrense] ıTtelen «î'mgelemektedi'. Anıa ağacın dal'an vanrakları ve mej'.alan ner ulse ıç:n değışık olabılır. FARKU BiR SOSYALiST Y01 Efer DIZ datıa once bılınen devrim şemalanndan bınnı olduğu gıbı benımsemış olsaydık. sosyalızmın kendısını reddetmış o.urduk. öız Somalı ıçm dıfer orneklerden farklı bır sosyalıst yolun olduğu ınancı ıçırıdeydık. Butun sorun. ulkenın gerçeklerını enıne boyuna ınceleyıp bıze uyacak olan sosyalıst yolu bulmaktı. Bunun o kadar kolay bır ış o.Ynadığını kabul etmek gerekır. Uzun surecek bır çaba gerektırmektedır ve bazen de sadece temelleri atabılmek ıçın bır xuşağın geçmesı lâzımdır. SORL Sadece temellen mı? DEVRiMCiliK UGRUNA CEVAP Bız Kendl yolum'izu beHrlemek lçhî çok şeyler vaptık. Çogunlukla gerçek ya da sahte, devrunlenn arkasından büyük EelakeUer gelmektedır Çoğu zaman devrimcıhk uğruna DütüD özgurlukler kısıtlanır ve buytîk kurbanlar venlır. Boylece ulusun bağrında derin yaralar açılır. Bızıra tıakkımızda vanlan deger yargısı ne olursa olsun başta verdığımız sözü tutmadıgımız söy.enemez Gerçekten bız ülkemizde kan akıtmadığımız gıbı daha da ilert gıderek insanlann hayatım kurtarmakla kalmadık kişıUklenne saygı gostermeye çalıştık. Eskı yönetlm zamamnda yabancı çıkarlann ajanlığını yapmış olan adamlann hepsini tek tPk tanıyorum Onlar eskı yönetime damgasını vuan Insan.'ar degıldır. sadece kişlsel bır programın ve ideolojmın yokluğunun kurbanı olmuşlardır. Iktidar kendılerıne bazı avncalıklar sağladıjı ıçm •ponetımiu savunuculan halıne geldıler. Devnm Dinhurbaşkanlarının eşleıiyle japılan rnportajlar, genellikle, ülkelerindckl sosjal konulara ilişkin olur. Ne var ki Gine BWsau Cumhurbaşkanının eşiyle yaptığimız roportaj bu kuralın dışıoda oldu. Çünkü Bavan Lusit Kabral. ulkesinin 130 yıl boyunca siirdürdüğü kurtuluş savaşının son dönemiııe ka tılarak bu savaşı bizzat yaşanuş; savaş sırasında, şimdiki eşi ve Afrika'nın tanınmıs savaşçılaruıdan biri olan Luis Kabralia tanışarak evlenmiş; nlkesini özgürlüğe kavuşturınak için onunla birlikte adım adım savaşnıış bir kadındır. Bu nedenle biz de kendisine ünce, yaşamını sorduk. Bavan Kabral, bir burjuva ailesinln kızı olduğunu anlatmakla söze başladı. Ancak, çocukluğundan beri burjuva vaşamından nefret etmiş ve deçişik bir yaşam aramış. «tçinde vetiştiğim çevreye uygun bir yaşam sürdürmek zorunda kalsaydım, yaşayamayacalrtım» diyor \e sözlerini şöyle sürdürüyor: •Sonunda karanmı verdim ve Gine Bissau Kurtuluş Ordusn'na (rönullü olarak vanlan gençlerin arasına katıldun. Çok geçmeden, Bağımsızlık tçin Mücadele Partisi'ne üye oldum. Artık kendimi, yurduna karsı ödevini jerine getirmekte olan blr Afrika insanı olarak jörebiliyordum. Bu nedenle de huzur içindevdim.» Bavan Kabral, şimdiki eşi Gine Bissau Cıımhurbaskam Luis Kabral"la da bu dönemde tanışmıs. Bunu da şöyle anlatıyor: Şimdi kocam olan Luis'le o sıralarda karşılaştun »e onu sevdim. Kurtuluş savası süresince. birçok cephelerde birlikte çalıştık. Ben, kuzey cepnesindeki Halk Askeri Birlikieri'nden sorumluydum. Ailem ise bu ?örevi kabul etmeme karşıydı. Başıma bir sev gelmesinden korkuyorlardı. Ne var ki, ben 011lan dinlemiyordum ve bütün itirazlanna rağmen, savaş sona erinceye kadar bu görevimde kaldım.» Ancak Bayan Kabral, kurtuluş savaşindan ve Cumhurbaşkanının karun olduktan sonra da ülkesi İçin çalışmaya devam etmiş. Bufün, ElAhram ğişik bir yol Izlemelidlr» diyor. Kendi vaşamında bu dediklerini de uyguluyor. Orne ğın arabasını kendisi kullanıyor, pazara fi dip alışveriş yapnor ve diğer bütün (riinlük Işlerini görüyor. Resmi görevinin. tiinluk işlerini vapmasına engel olmadığını sövlövor. l lkesinde kadın erkek eşitliğinin önemli ilerlemeler kaydettiğini de belirten Ba>an Kabral. t.ine Bissau'da kadmların da rrkeklerle aynı işlerde çalıştıklarını, kadınlarla erkeklerin aldıklan ücretlerin eşit olduğunu anlatıvor ve •Gine Politbürosunda 1, Parlamentoda da 7 kadın üye vardır» diyor. Bayan Kabral'a göre, Afrika toplumlannda kadının zayıf durumda kalmasının bir nedeni, dinin, kendi amaçlarına ters düşecek biçimde yorumlanmasıdır. Bir başka neden de, erkefin kadına bakış açısıdır. Erkek, geleneksel bakış açısından kadına bakıyor. Bu da, kadının çücünü azaltıyor ve onun, yalnız çocuk doğurmaya yarayan bir varlık olarak sayılmasına yolaçıyor. diye açıklıyor bu £Örüşünü. Almanya'ya yaptığı riyaret sırasında Berlin'de bir basın toplantısı düzenieyen Bayan Kabral. bu görüşünü orada da savunmuş ve şu soruyu sormuş: .Neden kadmlann hükümetlerde yalnız Sosyal Işler Bakanlı^ı Rİbl görevler yapabilecekleri kabul ediliyor da, Savynma Bakanlığına ya da Adliye Bakanlığına da kadın bakanlar atanmıyor?» Afrikalı kadının da, bugrunkü durumundan bir ölçüde sorumlu olduğunu savunan Bavan Kabral, Afrikalı kadının kendisine verılen rolfi benimsemekle hata ettiğini söylüyor. Orneğin» diyor; «Birçok Afrikalı kadın, hâlâ erkeklerinin yaşamma ikinci, hatta üçüncıi bir kadının (rirmesuıe çöz vumujorlar.» Bavan Kabral'a göre Afrikalı kadın, erkekten hak isteyeceğine, kendi haklannı bizzat kullanmab ve ondan vazgeçmemelidir. Bayan Kabral'a, bir de, Güney Afrika ve Rodezya sorunlanyla ilgili görüşlerini sordum. Şu karşüığı verdi: «Bu sorunun tek çözüm yolu silâhlı savaştır. Bağımsıziığı elde etmek için silâhlı sa \aşın yerini aiacak bir başka yol yoktur. Çiinkü Ian Smith, zorlanmadıkça Rodezya lıalkına bağımsızlık vermez. Afrika halklan, aslında barışçıdır ve kan dökülmesini istemczler. Fakat sömüniden ve kölelikten uzak bir toplum kurmak uğruna O7çurlüklerini elde etmek de onların hakkıdır.. (Dış Haberler Servisl) EMEK PiYASASI VE l}Çi GUCU SORUNIARI Bu bolumde Turkıye'de önemı giderek artan işsızhk sorunu ele alınmakta ve ner plan donemınde sorunun boyutlarının daha da büyudugu bıldınlmektedır. Bu konuda yansıtılan ana geıışme.er şoyledır. • Turkıj e de ış olanakları nufus artışıyla orantılı olarak gelışmemektedır. • 1. Kalkuıma planında 1 mılyon ış •.mkânı yaratılmış, ıkıncı planda bu sayı 1,1 mılyon yükselmıştır. Uçuncu planda bu hedefın 1.3 mılyon o arak saptanmasına ragmen bu mıktaruı gerçekleştirılmeyeceğı anlaşılmaktadır Yapuan hesaplamalara gore, sanayıde 800 bm yenı ış olanagı yaratılması ongorulmuşken bu s>ayı 30u 400 bın kışı arasında gerçekJeşmıştır. • Turkıye'de 1972'de 1,6 mılyon olan ışsız sayısı 1976'da 2,2 mılyona yükselmıştır. Afrikalı bir kadın savaşçı IKı YATIRIMIARI • Işçı.erın yatırımlanna buyuk ayncalıklar uygulanmasına ragmen yatırımlar venmsız gorunumdedır. Işçı yatırımlannın katma değerı çck duşuktur. • Dresdener Bank ıle yapılan anlaşmanın so nuçları uzerınde olumlu ve olumsuz yorum ıpmak ıçın zaman henuz erkendıı. EMEK SORUNUNUN (OZIMU • Işçılenn Turkıje'je kesın donuş yapması nedenıyle yenı bır ısühdam ve nufus oontıkası gelıştırılme.'ıdır. • Y'enı ıs yerlerının araştırılmasmda uluslararası ılışkıierın gelıştınlmesı acıl bır gündenı mad aesı olmaktadır Bu ılıçkıler ozeLiK^e teknolojı transferı ve >abancı sermaye vatırımlarının gelıştınlmesı olarak duşunulmehdı: Bu durumun ıçığında Türkıye'nın halen yabancı sermajeyı er az kullanan gelışmekte olan bır A, rupa U.TÎPSI olması dıkkat çekıcıdır. Gine Bissau Hükümetinde EnformssTou Bakan Vardımcısı olarak gorev yapıyor. «Ben. di>or; «Cumhurbaşkanının feansı olduktan sonra da çalısmayı bırakmamakta kararli olduçııran bildirdim. Başlangıçta Hükümet, güvenlik nedeniyle bu isteçime karşı eıktıjsa da, ben kendimden emindim ve karanmı degiştlrmedim.> Bayan Kabral'ın bu konuda ilginç bir düşüncesi var. Toplumda belli baslı bir ycre yükselen, örneğin Cumhurbaşkanının kansı olan Vrlkalı kadının Batı kadınını taklit etmemesi, >resmi> bir kimliğe bürünmemesi gerektiğini söylüyor. .Afrikalı kadın, Iki kıta arasmdaki toplumsal yaşam ve ırelenek farklarnu gâx önüne alarak, Batı katünından de III Ana Ekonomik Oniemler Son bolum olan bu kısınıaa CKonünr.K vpr;lere dayah olarak orgutün tavsıse nıtelığı tdşıvan onerılen yer almaktadır Bu bolumoe ozeîlık.e son yıl Turkıye'de de yoğun olarak surduruıen ücret dondurulması konusu oz olarak aynı, *apsamda jenı onerıler getınlmesı bıçımınde >ıneıenmektedır. • Turkıye'de ucretler önümüzdekı 12 ay ıçmde bır tavan konularak sınır.andınlmalıdır. Ikıncı onerı ıse, toplu sozleşme goruşmelerınde bundan sonra ucret ve gelır ılkelen saptanaraK goruşmelerın yapılmasndır. Ancak bu karann geçerlılık sağlayabılmesı için dondurmanın ianmsal gelır.ere de uygulanması gerekmektedır. • Asgar. geçım ındırım! haddı yufcseltılmeli ve vergı muafıjet smın genışletılmehdır • Hukumetın parasa! harcamaları daha gerçek kaynaklara davanmalı ve KTT acıkUrmı cnleyıcı onlemleı ge.ışfınlmelıdır. •Ihracatın arttırılması ırın oatı ıle ekonormk ışbırlığı sıklaştırılmalı ve ozellıkle teknoiojı ıle teknık bilgı ııha.l ıçın ozer.dıncı oniemler getırılmehdir. (Dış Haberler ServisO Lübnan iç savaşında bankalardan 8,5 milyarlık soygun yapıldı Lübnan'da iç savaşı sona erdıren a'eşKese duyulan guven artaıken Batüılara an buyuk bankalar da Beyrut'ta kapılannı yenıden açmaktadır 19 ay süren iç savas sırasmda yabancı bankaların Beyrut şubelerı yağrcalanmıştır. Bankalardan çalman nakıt, bono, senet, seyahat çekı ve rrücevherlerın top.am değerı 500 mılyoT d '^r (8 5 mılyar TL.) olarak tahmin edilmektedir. Merkezı Chıcago'da bulunan Fırst Natıonal Bank' ın Ortadoğu Şubesı Başkan Yardımcısı Zıad Idılbı, kıralık kasalarda bulunan para ve değerlı eşyanın mıktarının bılmmediğmı, bu yuzdcn kesın rakamm hıçbır zaman belırlenemeyeceğıni soylemektedır Lubnan bankaları ile bazı yabancı bankalar iç savaş boyımea bazı şubeleri. faaliyetlerini asgarıye ındırmek şartı ıle açık kalmışlardı. Yabancı bankaların bujiik kısmı ıse Londra, Parıs, Atma ve Kahire gibi merkez.'ere taşınmışlardı. Lübnanlı yonetıcıler şımdı bu bankaların idarı merkezlerının yeniden Bevrut'a taşınmasına ve ulkenın yenıden uluslararaij bır malıye merkezi halıne getınlmesıne buyuk bır onem vermektedır.