02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• Sahibi: Cumhurtyet Matbaacılık ve Gazetecılik T. A. $ aduıa MADtR NADİ • Genel Yayın Müdürü OKTAV KURTBÖKE • Soruırüu Yazı tşlen Müdüril ÇETİN ÖZBAYRAıt • Basan ve Yayan: CUMHURtYET Matbaacüık ve Gazetecilib T.A.S Cagaloğlu, Halkevi Sok. No: 39 41 CUMHURİVtl İSTANBUI. TELCİRAf ve MEKTUP adresl: Posta Kutusu tstanbul No: 246 TELEFON : 28 97 03 ( Beş Hat ) CUMHURİYET BASIN AHLÂK YASASINA UYMAY1 TAAHHÜT EDER • BÜROLAR : Ankara Atatürk Bulvan Yener Apt. Yenişehir Tel.: 17 58 66 25 57 01 • ÎZMİR Halit Ziya Bulvan No. 65. Kat 3 Tel.: 1312 30 12 47 09 • ADANA Atattlrk Caddesl Uğurlu Pasaj Tel.14550 19731 ABONB ve tLAN Ayla» : 12 I 3 I Yurtiçl : 540 270 135 45 Yurtdıaı: 990 493 247,30 32.50 tllke grupiarına ve ağırüğına göre uçak farla okuyueu tarafından ayrıca Sdeaır... Başlık (Maktu) ?50 Lıra 2 S ve 7 sayfa (santlml) 17u 4, 5, 8 sayfa (sanrimıi UU öltlm, Mevlıd. Teşekküı ı5 santimi) 300 Nişan, Ntkâh, Evlenme Dogum 250 Yayın Hayatı (kellmesi) 4.Kayıp (kelimesi) 3, 17 ARALIK 1976 tkindı Öğle Günes I2.1U 7.18 14.29 ••nsak Yarsı Akşam 16.42 18.20 5.33 T A K Vi M Hukuk Fakültesinde (Bastarafı 1. sayfada) öğrenci komandolar tarafından dövülmüştür. IHBAR VE 6ÖUUI Bu arada, dün Eczacıük Fakültesinde sınıf öğrencilerin den birinin derslere can gü venliğl kalmadığı gerekçeslvle giremediğini polise bildirmesi ıfcerine 5 öğrenci gözaltma alırunıştır. İhbarcı öğrencinin komando olduğu bildirilmektedir. CHP Gençlik Kolu Başkanı tsmail İdis'in kardeşine ait bir eczane önceki gece kimliği saptanamayan bazı kişilerce bombalanmıştır. OLAYLARIN ARDINDAKİ GERÇEK (Baştaıatı 1. sayfada) Kaldor, artık Türkiye'de sanayici kesimi/i de benimsediği bir gerçeği \urpulamıştır. AET, uzun sürcde Türkiye tarım ürünlerinin pazardaki avantajlarını silecek, ülkenin ulusal endiutrisini riiçlükiere sürükleyecektir. EnflâsTonun ulusUrarası nltelikte oldugunu ileri süren Prof. Kaldor, 1939 bunalımına benzer bir dar boğaza doğnı dünyanın sürüklcndifini söylemiştir. Bunalımın önüne geçmek için çare olarak OPEC'in ülkrlerinin petrolden ötürü eline geçea parasal kaynaklaruı yine Batı'ya döniişmesi yolunu önermiştir. Öyle anlaşılıyor ki gerçekçi bir ekonomist olan Kaldor, Batı'nın az gelişmlşlere petrol zamrru olarak verdiklerini ferl almasını, bubnnın durılurulması için yararlı görmektedir. Ne var ki Türkiye açısuıdan Prof. Kaldor'un fiMrleri bir yenilik getirmiyor. Bugün Hükümetin bir kanadı içinde yaşadığımız ko<nıllarda AET'nln hlçblr ise yaramadıfı tnancındadır. Hükümetin tümü, AET karşısında kararsızdır, ne yapacağını bilemiyor. tş çevreterinln endüstri kesimi için Ortakpazar bir korku kaynağıdır. Ne var ki son aylarda endüstrinin tckstile dönük kesiminde AET ile Işbirlifini zorunlu gören bir görüş belirçinleşmiştir. Tekstil gelişmekte olan ülkelere bırakUmış sanayi olarak deferlendlrilmektedir. Bu durumda Türkiye'de zarar görecek olan çevreler, tekstü cfışındaM sanayi alanlan olabllir. Bununla birlikte AET'nln yaln» Türkiye'yi defil, tngütere'yi bile kaygılandırdığı Kaldor'un sözlerinden anlaşılmaktadır. Dokuzlann içindeki güçlülerin füçsüzler zaranna bir bütünlesmeyi oluşturdukları gerçekse Türkiye AET karşısında daha çok kaygüanmaljdır. •••• *** GOZLEM Bu başarı grafiği son artık . Demirel, Anayasa Mahkcmesi kararlarrvls, Danıştay kararlanoı çiğnerken bir bakuna, seçmeni önündc güçlü adam izlenimi yaratmaya çalısmaktaydı. Aşkolsun adama, mahkemelere bilc kafa tutuyor. . Bu tutum, bir ölçüde. başanlı oldu. 21 Mayıs Anayasasına karşı kabadayılık gösterileri, Menderes'e oy vernıiş seçmen kitlesl önünde Demirel'i güçlendirmiş oluyordu. Ama, Demirel in grafiğlnln düşüş noktası DGM tle bav ladı . Cephe partileri, dört başlı bir örgüt gibi. siyasal vaşama eçemen olmuştu. Ccphe'nin dört lideri vardı: Demirel. Erbakan, Tfîrkeş, Fcvzioğlu. Bunlardan hançisi. öteki liderleri silip. cephe oyUnna konacaktı? Demirel, bu liderler içinde en şanslı olanıydı. Bir keı Başbakandı, bu partiler içinde çoğunluk partisinin Genel Başkamydı.. Cephe partileri içinde, catlaklar belirraeye başl»vınca, Demirel bütün gücüvle «kahrolsun komünlstler» edebiyatı ile, DGM Yasasına sarıldı. Eğer, DGM Yasası rıkarüa, Demirel, bir büviik başan elde edecekti. DGM konusu, siyasal güçleri Ikiye ayırdı. tlerici ve demokrat süçler, DGM Yasasına karsı çıkarken. sapcı ve gerici çevreler de, DGM Yasasını çıkartmak için büyiik bir savaşa giriştiler. Sonunda savası ilerici Iteslm kazandı. Demircl yenik düştü. Sağ cephe bozçıına ufradı. .rtık «çüçlü adam> izlenimi de silinmeye başlamıştı... Bu frafiği yakından izleyen Erbakan'dır. Erbakan'ın bir görüsü var. O görüş de şöyle: AP büyük parti değildir. Ben ve partün olmasa, Demirel bir pün bile Başbakan olamaz... Son aylann APMSP ilişkileri çok ilginçtir. MSP, Demirel'den ve AP'den ne isterse koparmaktadır. Demirel'in, Erbakan'a vermediği ödürt kalmanuştır. Erbakan, işler biraz sılaşmca: Koaliayonu bozanm ha.. der demez, Demirel, Maliye Bakanı Ergenekon'u, Erbakan'a yollamakta ve MSP'nin bütün isteklerini verine getlrmektedir. Demirel DGM konusunda yenik düştü. Bir kez, Hava Kuvvetleri KomutanlıŞına istediği îrenerali atamak istedi, bu karannı Askeri Yüksek İdare Mahkemesl bozdu. Barajlar krah olarak terr.eller atmaya kalkıştı. Bu yarışa hemer. Erbakan da katıldı. Böylece Demirel'in elindeld bu gösteri olanafı da kayboldu. Bütçe konusunda ise. Demirel tek ba> sına hlç bir konuda karar alamadı. Demirel, siyasal başarı srrafiçinin düştüfünü gözleriyle gSrmektedir. Bütün çaresi, ülke çapında bir siyasal bunalım raratıp, bundan yaraılanmak ve böylece ayakta kalraaktır. Demirel gTafiğinln düştügü nokta, CHP için, bir deferlendirme anı olnıalıdır... Evet riüsÜ5 başiamıştır. Bu düşüş lyf deferlendirilmczse Demirel yeniden püç kazanabfllr. Evet, ne yapmalı?.. (Bastarafı 1. Sayfada) çünlerde ciüşmeye başiamıştır BİR TARTIŞMA ÜSTÜNE (Bastarafı 2. Sayfada) Ama sosyalist bilim adamları derler ki, konuyu böyle karşıtlar biçiminde ele almak, yabancılaşmanın en yaman ömeklerinden birini verir bize. Birey ile toplumu karşı karşıya getıren mantık, gerçekte insanm mutsuzluğunun ka>Tiağıdır. Biz elimizden geldiğince bu yabancılaşmayı ortadan kaldırmaya bakmanyız. Mutsuzluk bir baht işi olmaktan çıkmalıdır. Çünkü birey topsullaşmış insan demektir, bu bakımdan bireyi tek başma ele alamayız. Geçmişteki en mutlu dönemler (varsayımsal ya da değil) birey ile toplum, birey ile doğa arasmda güzel bir uyum kurulduğu zamanlarüı. Sözgelişi, doğaya tutsak olmuş bir birey. yırtıcı, doğa>~a boş veren ise barbardır; aydınlanmış insan onunla uyumlu bir iliş kı kurar. Benzeri sössleri toplum için şöyle yineleyebiliriz; toplumun oluşumu içinde insan ona yabancı düşmüştür, kaldırmalıdır ortadan bu yabancılaşmayı, k«ndi yarattığının elinden çıktığının bilincine varmalıdır. Ama bu, bir ozanın evine kapamp şiir yazmasını, bir bilim adamının lâboratuvanna girip kendini deneylere vermesini kötü, yanlış bulmamızı gerektirmez. Mutluluğu özgeçide bulanlar olduğu gibi. yalnızlıkta, sessizlikte, kalabahktan uzakta yaşamakta arayanlar da vardır. İnsan insanm kurdudur demişler. Konuyu buralara değin getirdik, ama bana kalırsa sona eremedik. Şuncasını ekliyeyim, mutluluğu ararken önümüze çıkan bu iki yol anlayısı, çok eskiden beri sürüp gelen bir yanılmadan da doğmadır. Insanın hazza dönük olduğu bütün eski bilgelerce söylenmişti; ama Epikuros, sonraları çok hakkı yenerek, «Vur patlasın çai oynasm» yaşamak «ğüdünün söıcüsü sayılmıştır. Oysa öyle değildi. Midillı'de açtığı, bahçeler içindeki okulunrta, kitaplar okuyarak. düşünerek, sessiz, sakin yaşayarak mutlu olmanın örneğinı veren bu büyük ınsan, öylesme sayümış, sevilmiştir kı, onda benciliigin en kuçük belirtisini göremedikîen, onun içinde yaşadıgı erinç (huzur) karşısında donup kaldıkları için onu Tann yerine koyanlar bile olmuştu. Oysa biz daha bencillikle bireycilik arasmdaki aynmı aşmış değiiiz. Epikuros bireyci miydi? Eskiler, mutluluğu, çoğunlukla, sağhkta aramışlar. Sağlık, bir bencillik konusu mudur, yoksa bireycilik midir? Horatius bir şiirinde şöyle diyor: ET, mal mülk, yığmla tunç altın; Yarasına merhem olmaz Vücudunda, ruhunda dert olan adamın. Eldeki nimetleri tadabiünesi için Keyfi yerinde olmalı insanın. Ev bark, neye yarardı korkulu olana Gözleri çipilli olan ne yapsın tabloyu. Damlaü hasta neden gitsin hamama. (S. Eyuboğlu çevirisi) Mutluluk eğer bir ahlâk sorunu ise (ki buraya kadarki konuşmamızda öyle olduğu çıkar gibi oldu), onu iyi kötü konusu ile bir arada ele almak gerekır. Kant, iki şeye şaştığını söylermiş, yüdızların parlamasına ve insandaki iyiliğe. Insan neden iyidir, ya da neden iyi olsun? Buraya gelip dayanacağımı bildiğim için hevessiz yazdun bu yazıyı. «lyi»yi bilmeden nasıl çözebiliriz mutluluk konusunu? MANISA'DA 93 KİŞİ SERBEST BIRAKIIDI Bu arada Istanbul Cumhuriyet Savcılığı, Vezneciler'de 2 polisin varalanması nedeniyie Emniyet 1. Şube tarafından gözaîtına alınan 97 sanıktan 93'ünün, sorguları yapıldıktan sonra serbest bırakılmalarına karar vermiştir. Emniyet 1. Şube Müdürlügü serbest bı raktıgı 93 sanığın açık kimliğini Istanbul Cumhuriyet Savcınğma bildirmiştir. Polis, meslektaşlarım yaralamakla suçladığı iki kişiyle birlikte 4 öğrenciyi daha faz la gözaltında tutmak için Istanbul Cumhuriyet Savcılığınrian izin istemiştir. Savcılık polisin bu istegine olumlu yanıt vermiştir. Dört kişi halen. Emniyet 1. Şube'de gözaltında bulunduiulraaktadır. Istanbul'da önceki gün meydana gelen olay sırasında yaralanan polis memuru Hasan îpekçi' nin sağkk durumunun ise iyiye gittiği bildirilmiştir. Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinden verilen bilgiye göre. dün başarılı bir ameüyat sonucu polis memuru îpekçi tehlikelı durumu atlatrmştır. TİP Manisa İl Binası, önceki gece MKPIi olduklan sanıian ancak kimiikleri saptanamayan 5 kişmin saldınsına uğramıştır. Ellerinde taş, sopa ve njşta bulunan saldırganlar, binanın cam kapı, pencere ve sandalyelerini tahrip etmişlerdir. ANKARA'DA a.a.'mn haberine göre Genel Merkezi tstanbul'da bulunan Vatan Partisi'nin Ankara Merkez llçe Teşkilatmda dün gece çıkan kavgada, tabanca kurşunu ile bir kişi ölmüş, dört kişi de ağır şekilde yaralanmıştır. Emniyet nöbetçi müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre. olay parti yö neticileri arasmdaki görüş aynlığının kavgaya dönüşmesi sonucunda meydana gelmiştir. Vatan Partisi'nin Ankara Merkez tlçe Teşküaü'ndaki kavgada ölen ve yaralananlann kimlikleri benüz belirlenememiştir. Ankara Cumhuriyet Savcılıgı, olayla iligli soruşturmaya başiamıştır. SP'NİN AÇIKLAHASI Sosyalist Parti tstanbul tl Başkanlığı, dün bir bildiri yayınlayarak, tl Yönetim Kurulu üyesi Yaşar Avcı'nın, Ankara'da sendikal örgUtlenme çalışması yaparken kaçınlarak 2 gün süreyle işkence altında tutulduğunu öne sürmuştür. Açıklamada Yaşar Avcı'nın yapılan işkence sonucu, bir tertiple karşı karşıya bırakılarak, Savcılığa teslim edildiği durumun Başbakan ve tçişleri Bakanlığı nezdinde protesto edildiği de kaydedilmiştir. o Başfceot Nodan (Bastarafı 1. sayfada) şun sıkmayız, eğer öldürmek istesek sırada niceleri var» diyor. Masum olmasa bu kız demek ki sıkabilecekler kurşunu, Ustelik isteselermiş, daha sıralarda niceleri varmış. Demek ki sıraya koymuşlar, şunlann künyeleri duşürulecek diye. Evet, demeç yayınlandı gazetelerde. Her sabah ellerinde kırmızı kalem, gazeteleri nasıl tarayıp bazı kelimelerin. cümlelerin altını nasıl çizdiklerinı iyi bilirim savcılann. Şimdi Cumuuriyet'in savcıları, merak edip şu sıradakileri bir soramazlar mı Ali Batman denen Genel Baş kandan? Ola ki kendi isımıerine de raslayabüirler, çünkü Cumhuriyet'in savcılan Cumhuriyet'tiîn. demokratik hukuk devletinden, rejimden yanadırlar, böyle olunca Türkeş'in Ülkü Ocaklanna ve onlann düşünlenne ters düşmüş olmazlar mı? Bundan aylarca önce yazdık ve ana muhalefet partisinı uyardık. CHP Genel Sekreteri Orhan Eyuboğlu da iyi anımsayacaktır telefonda söylediklerimizı. Erzurum'a neden gitmiyor CHP liler demiştik, neden gitmiyorlar yoksa gidemiyorlar mı? Elbette bir büdiğimiz vardı ve bildığıraiz Saym Eyuboğlu 'nun, arkadaşlarının başına inmiştir aylar sonra... Olaydan sonra Erzurum'dan telefonla konuştugum Eyüboğlu «İyi bilendik, ben va arkadaşlanm. tyi bilendik, Terekirse şimdı tetorar giderta» Elbette kimsenin gözünden kaçmıyor, CHP'lüere ve CHP'ye yapılan saldınlar. daha önce yaz mıstık, bu saldınlar durum vaziyeUeri sessiz karşılandıkça, görmemezlikten gelindikçe daha da artacaktır, bunlar bep besaplanmıstır, planlanmıştır, tıpkı televizyonu olanların gördüğü, «Görevimiz Tehlike» adlı Amerikan yapımı dizi filmde yapılanlar gibi... Ey tçişleri Bakanı hem Oğuz, hem Asil hem de TUrk, sen titre ve kendine dön demiyorum, Uç ihlâs bir fatiha oku *onra, eski meslekdaşlannın yaşamlanm bir getir gözünün önüne, sorarlar dini bütün kardeaün. sorarlar bu dünyanın hesabını günü gelende, ol nedenle sen şımdiden bu nanelerı ylyenlerden sor hesaplan, ilerde yaran »lur. îyi billrsin bu dünya peygamberimize de kalmadı. görevleri teh like olanlar, yeni marifetler sergileyeceklerdir, icazetleri yetmes m'ola İyi iki CHP bilendi, büediler CHP'yi, yine şükUr ki CHP hazırlanan tuzağa düşmeme karanndadır. Evet evet, kız öğrenciyi Dunlar öldUrmemialer, isteselermiş sırada niceleri varmış. Tekrar edelim, kim korkar hain kurttan? TUrk uluau, böylesine dengesiz bir iktidara elbette layik degUdir ve TUrk ulusu seçim vaptırılırsa tabii, İlk seçtmde basındaki bu cepbeyi dagıtmaUdır. Ve günü gelende eli kanlı yöneticılerden. yandaşlanndan, uygulayıcüanndan hesabını sormalıdır olup bitenlerin, bunda her yetimin hakkı vardır, yüreği dağlıher ananın, her babanın, her valunın ve oamuslu bir düzenden yana her yurttasm hakkı vardır. Sadece kan dökenlerden mi? Acılar içinde, bu kar altında yaammaya terkedilen, öluler vermiş, acılann en büyüğünü yasamış olan, yaşamakta olan depreme uğramış yurtr%»a gönderilen tavuklan yiyenlerden, çadırlan. battaniyeleri ona çok görenlerden, yardim nalzemelerinl çalıp tıkkımlananlardan, halkı soyanlardan, *üm namussuBlardan, bunlar zatea belU değil mi? Hacettepe Hemşire Kolejinin lkind sınıf öğrencilerinln vaslan 15'dir. bu körpecite Oedenler burslu öğretlm adı altında saat 16i» • 24.00, 24.00 08.00 arası en ağır islerde sta.t udı altında sömürulmekte ve ayda ellerine sadece 150 lira aıkısarümaktadır. Hemsire almayıp ayda yuzelli liraya insan sömürcn bu dUşüne şu anda el atacak, bu korkunç İnsan sömUrüsUnU engelleyecek vicdan, akü kalmamış mıdır ülkede? Hayır hayır bizim davamıs Sırada niceleri varmış, L«teseler 900 şubelerinde istediklerini yaparlarmıs, kız öğrenciyi bunlar öldurmemışler. Siz silâhsızsınız. sllah çeşit çesittir, mnanı gelende odun parcası da silahür. Biz odunlan tutan. uetige basan parmaktan ne haber dlyoruz? Pasinler olayını (Bastarafı 1. sayfadı) miş yargı kararlan vardır. llçenin tarihi kale duvarlan Uzerınde büyük boyda bir kurt resml, ilçedeki fiüi egemenliği belgelemektedir. Kamu görevlileri yasa dışı meydan okuyusiara karşı yeterli tedbirleri Bln rr> ° r " ctlfti ' ri ' r lar. İlçede hem fülî hem de manevi bir terör egemendir. tlgililer, kravat takanlara bile komünist gözüyle bakıldığuıdan yakın maktadırlar. înanç özgürlüğünü kullananlar namaz kılarken başlarma takke giymedikleri için itham edilmektedirlern Coşkun Karagözoglu, Pasinler'e birlikte gittiği DenizU Milletvekili Hüdai Oral ve Senatör Selâhattin Babüroğlu Ue biriikte düzenlediği basm toplanüsında, Demirel'in, CHP'ye ve Genel Sekreterine bir geçmiş olsun diyemiyecek kadar anarşistlerin karşısında suskun oldugunu soylemiş, «Yalnız suskun değildir. CHP'ye tecavüzde saldırganlarla yanş halindedir» diye eklemiştir. Karagözoglu, sorulan bir soru üzerine Başbakanın bu tutumuna karşın gerek Pasinler'de gerek Erzurum'da APIUerle öbür partüilerin olayı kınadıklannı ve bu tür saldırganlıklara Uzüldüklerini ifade ettiklerini söylemiştir. Karagözoglu basm toplantısında Pasinler olayını aynntılanyla anlatmış ve şöyle devam etmlstir: «Bu utanç verici tecavüz, yalnıs basına değerlendirilemez. Yal nız Pa*»l«r'e Ht bir g|«y olarak görülemez. Bu, Ulkemizde oynanmak istenen tehlikeli oyunun bir parçasıdır. Türa halkımızı can güvenliğinden, tüm gençliğimizi öğrenim ve ögretim özgürlüğünden yoksun bırakan Demirel'in Cepheci uygulamasının hiç bir kimseye onur getirmeyecek ömeklerinden birisidir. Demokrasi bir erdemlik rejimi olduğu kadar, en insancü rejimdir. tnsancıl davranışlarla geleneklerle beslenir, kökleşir.» Coşkun Karagözoglu sonımluların ve zabıtanın seyirci kaldıklarını belirtmiş «tlçe Kaymakamı, ilçedeki kolluk kuvvetlerinin yetersiz hale geldiğini zamanında Valiye blidirerek yardim istediğini iddia etmekte, buna karşılık Vali kendisine zamanmda bilgi verilmediğini, Kaymakamın hatalı davrandığını, geç bllgisi olduğu için, Bamamnda yarduncı kolluk kuvvetleri gönderemediğini iddia etmektedlr. Sorumlvluğu, idar! tahkikatın saptanmasını biz de bekliyoruz» demiştir. Pasinler Cumhuriyet Savcısı Uğur tbrahim Hakkıoğlu, olayia ilgili olarak tüm soruşturmanın tamamlandığını gözaltma aünan 17 kişiden 7'sinin toplantı ve gosteri yürüyüşüne aykın hareket ettikleri gerekçesiyle tutuklandık lannı söylemiştir. Olayla ilgisi görülen on klşuıin de aranmasına devam edilmektedir. ÖĞRENCİLERİN AÇJKLAMASI Site Öğrenci Yurdundaki bazı öğrenciler basına yaptıklan açıklamada, ikl polisin yaralanmasıyla sonuçlanan olayla yurtlannm bir ilgisi olmadığuu öne sürmüşlerdlr. öğrenciler açıklamaiannda, polisin gerekçesiz olarak yurt lannı basarak çok sayıda kitap, radyo, teyp ve özel eşyalannı beraberinde götürdüğünü belirtrmşler, bu tutumu kınamışlardır. Polis memurunu yaralamak iddiasıyla gözaltma alınan Ali Sarıözlü'niin de suçsuz olduğu açıklamada yer almıştır. MSPli üyeerin SEHATO'DA Pasinler olayı dün Cumhuriyet Senatosunda da konuşulmuş, İçişleri Bakanı Asiltürk, olaydan büyük üzüntü duyduğunu bildirmiştir. CHP Senato Grup Baskanvoki11 Fikret Gündoğan Genel Kurulda gündem dışı bir konusma yaparak Pasinler'de ortaya çıkan son saldın olayına değinmiş ve şöyle konuşmuştur: «CHP Genel Sekreterine ve yanındakilere yöneltilen kanlı saldın parti kılığına bürünmüş cinayet çeteleriyle cephe kuranların yüzdükleri kan selinde bofulurken, yaptıklan son çırpinıs, son direnistir.» Gündogan'dan sonra söz alan tçişleri Bakanı Oğuzhan Asiltürk ise, CHP Gene! Sekreterine Pasın ler'de yapılan saldmyı kmadığını bellrterek. «Bu konudakl üzuntüm büyüktür. tçişlert Bakanı olarak silâha, tasa, sopaya dayanan olaylan, silâhlı şebekeleri asla tasvip etmediğimi kabul tiiniz. Bundan sonra olaylarm üzerine butün gücümUzle gideeeğiz» demiştir. Asiltürk konuşurken bazı AP*U senatörler dısarrya çikmış. bazüan da «Lâf değil tedbir lerinizi söyleyiniz» diye müdıhalede bulunmuşlardır. Asiltürk kUrsüden inerken, CHPliler kendisini alkışlamışlardır. (Bastarafı 1. sayfada) bi bir karar almadığuıı bildirmiştir. Toplantının oldukça tartışmalı geçtiği, MSP'li bakanlann, şiddet eylemleri, bu arada özellikle CHP Genel Sekreterinin KONYA'DA saldınya uğradığı son Pasinler olayı konusunda AP'yi kınadıkKonya Devlet Mimarhk ve Mülan öğrenilmiştir. hendislik Akademisinde dün karToplantı bittikten sonra, Başşıt görüşlü öğrenciler arasında, bakan Demlrerin açıklamalan bıçaklann da kullanıldığı bir ça arduıdan MSP'li tçişleri Bakanı tışma çıkmıştar. a.a.'mn haberiOğuzhan Asiltürk de gazetecilerin ne göre, iki saat süren çatısma sorulanm yanıtlamış ve silâhlı sonunda, Oğuz Kuzgun adlı bir eylemlere giren kişilerin, hangi öğrenci yaralanarak, Konya Devdüşünceden olurlarsa olsunlar, let Hastanesine kaldınlmıştır. üniversitelerden uzaklaştınlmalaOlaylar üzerine, Akademi Yön gerektiğini söylemiştir. Asilnetim Kurulu, öğretime 20 ara türk, üniversitelerde öğretimin lık pazartesi gününe kadar arm »urdtirulmesi İçin zorunlu önverilmeslnl kararlastımnştır. lemlere ilişkin görüşlerini açıkOlaylarla ilgili olarak 12 öğren larken şöyle demiştir: •Bu tedbirlerin, emniyet ve d gözaltına alınmıştır. asayis kuvvetleri olarak bize düKAVSERİ'DE şen kısmı tamamen ahnmaktadır. Kayseri SUmer Lisesi MüdUr Ancak burada, üniversitelerimize Yardımcüanndan Mehmet Ayte düşen bir tedbir daha var. Hangi THn kimlikleri saptananıayan bir dusUncede olursa olsun, silâhlı grup ülkücii komandonun saldı bir takım eylmdere giren kişileri nsına uğrayarak dövülmüştür. 7 üniversiteden uzaklaştırmak lâTfîyinic grubun nC'VjEtfiipfİBn son zımdır. Eğer bir insan, bir anfira Aytekln basından ve vücu de ders yaptırmıyorsa, bu insadundan çeşitli yaralar airrn^Mr. mn dusUncest ne olursa olsun, Saldırganlann Eğlüm EnsÜtüsü bu kişiyi Universiteden uzaklaşöğrencileri olabileceklerl Uzerin tırmalıdır. Bu, üniversiteye düşen bir tedbirdir. Bu tedbirin aEgltlro Enstitüsü'nde öğrencile hnmasında, icra safhasına konulre baslnlann arttınldığı, koman masmda bizim üniversiteye ne gidoların okul yöneticilerl üe iş bi bir yardımımız olabilirse, bubirliğl yaparak öğrencileri dersnu esirgemeyiz. Yani gerek öğrelere sokrriadıklan öne sürülmek tim üyelerinl, gerek yöneticUerl tedir. korumak için gereken şeyi biz yapanz.» İZMİR'DE tçişleri Bakanı daha sonra, yalBuca Eğitim Enstitüsünde yogunlaşan komando baskılan so nız tstanbul'da, son bir yıl içinnucu dün çıkan çatışmada 3 kisi de Universite öğrencilerinde 600'yaralanmış, 6 kişi de gözaltına a den çok tabanca ele geçirildiğine lınmıstır. Öğrencilerin Terdiği bil dikkati çekmis, silâh taşıyanlann glye göre, çatısma, komandolann öğrencilik sıfatlannın sürmemesi öğrencileri konferans salonuna gerektiğini savunmuş, üniversite toplayıp, devrimci öğrencileri teh yöneticüerinin zorbalara karşı «Hiç bir şey yapamadıklarını» bedidiyle çıkmıştır. lirterek, «Aslında biz üniversiteBu arada okulun önündeki çatışma sırasında silâh kullanıl ye mUdahaleye hevesli değiliz, ama üniversite (ben göreviml yemış, Mustaia Turhan ayagından rine getiremiyorum) diyor. Butabancayla, tlban Delboy ile Abdullah Çolak da sopa ile başla nun manası (gelin siz idare edin) demektir» şeklinde konuşmuştur. nndan yaralanmıştır. Olaya polis, çatışmanm büyümeslne müDEMİREL'İN SÖZIER1 dahale etmiştir. Başbakan Demirel ise BakanSEYDİJEHİR'DE lar Kurulu toplantısından sonra Konya'nın Seydi?ehlr Uçesi gaeetecilerle konuşurken, öğretime süresiz ara verilmesine ksrşı oldugunu, Ankara Üniversitesinin öğretime yeniden açılabilmesi için yöneticilerle gör'şece(Bastarafı 1. sayf,ida) ğini. üniversiteleri okunamaz haCHP'yi kavganın lçine sokmaktır. le getirenlerin «8 10 yıldır TürBu oyuna gelmeyecegiz. CHP'yi kiye'yi "th»t«« ettiklerini» söylekorkak sanmasınlar. Bis beşbu miş. bazı profesörler ve rektörçuk milyondan fazla oy gücüne lerin üniversiteye el konması gösahibiz. Artık iktidara gelemeye rüşüne karşı çiktıklannı hatırlaceklerinl anladıkları için ve her tan gazetecilere şu karşılığı verne pahasına olursa olsun iktidar miştir: koltuğunda kalıp yolsuzluklannı «Hükümetin üniversiteye elkoy sürdürmek istedikleri için, Tür ması diye bir kararı yok. Yalnız kiye'nin kardeş kavgasına sürük hükümetin üniversiteye elkoymalenmesını göze almıslardır. Biz yetkisi var. Bu yetki AnayasaCumhuriyeti kuran, demokrasiyi nın 120. maddesinde verilmiştir. kuran bir parti olarak bu msm Aslında bu yetkinin doğuş sebebi leketin varlıgını koruyacak ger de, Universitenin kendi kendini çek ve akılcı milliyetçileriz. Yak idarede düstüğü müşkül dolayılaşan seçimlerde kesinlikle ikti sıyladır. Üniversite kendi kendidara gidiyoruz. sini idare etmezse ne yapacağız, Bu hükümet düşmek üzeredtr. kapatıp geçip gidecek miyiz? İşGelişmelere bakarsamz, Sayın te bunu kabul etmemiştir kanun Erbakan Demirel'den kopmuştur. vazıı, esasen bu yetki 1961 AnaFeyzioğlu kopmuştur. Yanında yasasında yapılan bir değişiklikle kalan ve cinayet çetelerinin başı getirilmiştir. 1971 öncesinde ve olan Türkeş ile bu işi yurüteme sonrasında meydana gelen olaylar yecektir. Zaten bütün olayİ3rın dan bir çare olarak ortaya çıktek sorumlusu Demirel'dir. îlır mıstır. Bu yetkiyi kabul etmek sızlıkların, yolsuzlukların sonam veya kabul etmemek söz konusu lusu Demirel'dir. Türkeş, onun değildir. Anayasanın emridir, şart elinde bir tetiktir. Türkeş'i ken ları hasıl olunca hükümet bu yetdimize rauhatap kabul edeme kiyi kullanır, kullanmazaa hüküyiz. Türkeş, nereden geldigi, ne metlere sormak lâzımdır bu yaptığı belli olmayan biridir. yetkiyi kullanmıyorsunus diye.. Daha 27 Mayıs'ta devirdikleri iie Normal idare yollanyla okunmayanyanadır. Kıbrıs'ta doğdugu yı sağlayamıyorsunuz, yeni kanun söylenir, ama orava gidlp çalış çıkarümasına mâni oluyorsunuz, mamıstır. fevkalîde tedbirleri istemiyorsuBizi kimse korkutamaz. Üste nuz, okunma nasıl sağlanacaV.? Hk, daha çok halka gidip. halk Herkes aklını başına toplamahla bütünleşeceğiz. Bana yapılan dır. saldın ile daha bir hafta önce Tedbire, çareye karşısın, nerşeöîdürülen genç kaza yapılan ara ye karsısın. O caman neticeden sında ayrıcalık yoktur. Ama, sal* şikâyetçi olamazsm. Neticeden şidırılara rağmen, çalışmalanmHi kâyetçi olmadığm takdirde netidaha hızla gelişecekttr. Bu ikti ceden memnunsun demektir. Hudar yürüyüşüdür. Beş on öşiye şikyetçi olamazsm. Neticeden şitaş atmak, ne Türklük gelene zursuzluktan memnun olanlar ğinde vardır, ne de tslâm gele vardır Türkiye'de. neğinde. Bu çocuklardan değil, Esasen biz hükümet olarak üni bunlan kandıranlardan iesap versiteyi idare etmek falan heve sormak için iktidara yürümeye sinde değiliz. Bizim çok lşimiz başladık. Türk halkı, 'oarış, hu var. Ama ünlversitelerin tdare zur ve kardeşlik için CHPnin edilir olması şarttır, eğer idare genç liderinin etraimda bütün edilemez hale gelmişse Anayasa leşecek ve kendi idaresinl !iura bu görevi hükümetlere vermişcaktır.» tir. Hâdişe bundan ibarettir.> CHP ÎZMiR SENATÖRÜ ÇACATAY ÖLDÜ DEMİREL'İN (Bastarafı 1. sayfada) olmayacağını da hatırlatıldığı, an cak imza töreni için kesin tarih vermekte zorluk çskildiğinin bildirildiği öğrenilmiştir. Demirel'in, ocak sonunda imzalanmasmı düşündügü siyas! belgenin, Türk • Sovyet llişkilerini daha da geliştireceği görüşünü de mesajına ilâve ettigi belırtiimektedir sının istenilen düzeyde olmadığı ifade edilmektedir. Sovyetler anlaşma maddelerinde fazla bağlayıcı olmadıklan Türkiye tarafından sunulan proje teklifleri Üzerinde karara varıl madan «görüşülmek üzere» takvimlere bağlandığı belirtilmektedir. Öte yandan, TUrk heyetinin paketinde bulunan bazı projelerin tevsii konusunda prensip kararı alınmış, bu konuda temaslann sürdürülmesine karar verilmiştir. Siyasi belgenin imzalanmasının Türkiye tarafından geciktirilmesinin ekonomik anlaşma üzerinde de etkisini gösterdiği bu nedenle Sovyetlerin anlaşmada bağ layıcı olmaktan çekindikleri ifade edilmektedir. İmzalanan anlaşmada iki ülke arasırMİaJuC':«konoaîik vj, J t işbirliğinin genişletihnest; lojik bilgi, doküman, lis'ans, mü hendislik ve proje hazırlama işleri konusunda uzman eğitilmesi konularında mutabakata vanlmıştır. Komisyonun 9 temmuz 1975 an laşması çerçevesince alürninyurn tesislerinin tevsii için 13 ağustos 1975 tarihinde imzalanan anlaşmaya göre, demirçelik tesislerinin ilk tevsii kapasitesi olan 2 milyon tondan, evveloa mutabık kalınan 4 milyon ton yerine 6 milyon tona çıkanlması konusur.da bir karara vanlamamıştır. Öte yandan, aşağıdaki projeler üzerinde de kesin karara vanlmamakla birlikte görüs teatislnin yapıldığı öğrenilmiştir. • Çan ve OrhBneli linyit projeleri, • Hasançelebi lşletme cevher hazırlama ve peletprojesi, • Gübre kompleksi, • Kavşak, Çatalhan ve Bayraktepe baraj ve hidroelektrik santrallan projeleri, • Karadeniz rafinerisi, büyük döküm, büyük pres, büyük dövme fabrikalan, • Aliağa petrol rafinerisinin tevsii, • Sinter magnezit ve refrakter tevsü projesi, • Elbistan termik santralı, • Elbistan linyit işletmesi projesi Beypazarı ve Muğla, Tınaz linyit işletme projeleri, • Kayseri türbiyerleri projesi, • Hidrojen peroksit fabrikası, Bütün bu sahalarda süratle %o nuca varabilmek üzere inceleme heyetleri ve uzmanlar gönderilmesi, karşüıklı bilgiler verilmesi, lüzumlu dökümanlann hanrlanması gibi işler için taraflara düşen çalısmalar ayn ayn takvime bağlanmıştır. ••o ANKARA, (ANKA) CHP îzmır Senatörü Nazif Cağatay dün sabaha karşı ölmuştUr. Çagatay Paris'te meydana gelen uçak kaeasında da kızını yitinnişti. Kalp İHUUNAN ANLAJMA hastası olduğu bildirilen Çagatay' Sovyetlerle ımzalanan ekonoın bu olaydan sonra rahatsızlığı daha da artmış ve dün sabah ge mik ve teknik işbirliği anlaşmaçırdigı ani bir (enalık sonucu kalp ve böbrek yetmeeliğinden ölmüstur. 1906 yılında Eskisehir'de doğan (Bastarafı 1. saytuua) Çagatay, Ankara Üniversitesi Hu Genel Müdurlüğün adı değil, kuk Pakültesinin ilk mezunlanndevletin adı da işe kanştmladandı. caktır» demiştir. Çafatay. SavcıflkT "^rütatlık, Cemiyet Başkanı, tahsis yolKurucu Meclis üyeliği görevlesuzluklarınm göze batar bir dertnde bulunmuştu. Gazeteci Errecede arttığuıı, yasalann belirgun Çağatay'm babası olan Nazif lediği kuruluşlar dışuıda şahısÇagatay, Senato Komisyonunda lara dahi bu olanağın sağlandıTHY ile ilgili bir inceleme çalışğını söylemiş, «Futbol kulüpleri, ması yaptığı sırada, daha sonra kınnın ölümüne neden olan DC müteahhit akrabalan, devletin önemli yerlerindeki söz sahibi ki10 uçaklannın aluunasına karşı şüer, kartvizit götüren sahıslar çıkmıstı. bile şimdi tahsis orman ürünü Çagatay için bugün TBMM önünde tören yapılacak. Senatörün almakta, sonra bunlan el altından birkaç misU fiyatla piyasacenazesi daha sonra tstanbul'a götürülerek. yann Zincirlikuyu ya sürmektedir. Sosyal konutlar için Belediyeye tahsis kereste mezarlığında toprağa verilecekverümekte, inşaatları ise mütetir. ahhitler yapmaktadır» şeklinde konuşmuştur. Oıman DİE, memor (Bastarafı 1. Saytada) yında kalmıştır. Raporda 1976 yı lının ilk altı ayına iliskin rakam lardan giderek bir hesaplama yapıldığı belirtilmektedir. 1977 bütçe tasansıyla birlikte hazırlanan yıllık rapordan edinilen maliyet fiyatlanyle Tlcaret Bakanlığı tarafından hazırlanan konut inşaat satış fiyatlan karşı laştınldığında konut insaab yapanlann ortalama yüzde 850 dola yında kâr ettikleri ortaya çıkraaktadır. Maliyenin raporunda açıklandığı üzere Ticaret Bakan hğına göre de, «Şu anda Turkiye'de en kirh alan konut tica reti» olmaktadır. Ticaret Bakanlı ğı konut ticareti derken bir ayn ma gitmekte ve konut satışlan ıle konut kiralannı ayn ayn ele almaktadır. 1976 yıü ortalamasına göre ev apartmanlarda metrekare başına maliyet yaklasık 1013 liradır. Ticaret Bakanlığına göre, 1013 lira ya mal olan bir metrekare daha sonra altı ya da sekiz ay İçinde 8500 lira ile 10.000 lira arasında değişen fiyatlarla satılmaktadır. Anılan satışlann hiçbir denetimi bulunmamakta, açıktan milyonlar ca lira kâr edilmektedir. Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdür lüğünden elde edilen bilgilere gö re de, bu satışlar gerçek fiyatından düşük gösterilmekte ve dolayısıyle milyonlarca lira vergi kaçınlmaktadır. Konut inşaatı ile uğraşanlar böylece ikili bir ka zanç elde etrniş olmaktadırlar. Hem açıktan spekülatif (hiçbir emek karşüığı olmayan) kâr sağlanmakta, hem de bunun vergi si kaçınlmaktadır. Ticaret Bakanlığı istatistiklerine göre, konut satışlannda anormal fiyatlar daha sonra kira lara da yansımaktadır. Kiralar konusunda ayrıca Devlet tstatistik Enstitüsü tarafmdan yapılan bir çalışmada da kira artışlan ele alınmakta ve özellikle son altı ay içinde .kiralann yüzde 150 oranmda arttı ğı» belirtilmektedir. tki odah evlerin üç bin liradan başladığı açıklanmakta ve daha sonra ki ralar memur ayhklanyla karşı laştınlmaktadır. Yıllık rapora alınan DtE'nin raporunda ise bu konuda şöyle denilmek tedlr: •Ev klralan son aylarda görülmemiş artış göstennlstir. Kiralardaki artışlar, toptan eşya fiyatlanndaki artış bir yana, memur aylıklarıyla karşılanamaz hale gelmiştir. Memurların aldıklan aylıklar ortalama olarak kira fivatlannm altında kalmakta, dolayısıyla sadece kira nedeniyie memuriyetten aynlmalar görülmektedir.» DtE'nin araştırmasmda kira lftnn özellikle Ankara, tstanbul ve tzmir'de artış gösterdiği üzerinde durulmakta, artışlar arasında bir karşılastırma yapı larak «en yüksek artısın Ankara'da» olduğu saptanmaktadır. Hat üstünde yürüyen ailenin üç ferdi, banliyö treni altrnda can verdi JHAIE Y0LSU2LUOU îhalelerin yasalann öngördüğü şekilde yapüdığvnı, ancak denetleme olmadığı için devlet malından bazı açıkgöz kişilerin büyük kazançlar sağladığını da öne süren cemiyet başkanı, sözlerine şöyle devam etmiştir: «Herhangi bir başmüdürlük işletmelerinde orman mahsulleri lhaleye çıkanlmaktadır. Bu ürüne abcı çok insan çıkmakta ise de, sadece bir kişi üzerine düşük fiyatla bırakıhnaktadır. Ürünü alan şahıs, ilgili memurların aynlmasından sonra ikinci bir ihale yapmakta, birkaç dakika önce alınan mal birkaç misli fiyatla hakiki ihtiyaç sahiplerine intikal ettirilmektedir. Bazen bu ihalelerde kişiler tehdit edilmektedir.» Eyüboğla Haydarpaşa Gebze arasmda çalışan 2146 katar sayılı banliyd treni dün Cevizli istasyonu yakınlannda hat üzerinde yürüyen dört kişilik bir ailenin üç ferdini ezerek öldürmüştür. Devlet Demir Yolları'nın Haydarpaşa'dan Gebze'ye gitmek üzere basmakinist Behram TUrkoğlu ve yol şefi Muzafier Yeşilyurt yönetiminde 2146 sefer sayı ile hareket eden banliyö treni Cevizli istasyonu girişinde raylar üzerinde yürüyen Emine Çetinok (51), gelini Fatma Çetinok (37) ve torunu Rüstem Çetinok'a (4) çarpmıştır. Kaza sırasında Fatma Çetinok'un 13 yaşındaki kızı Zehra Çetinok trenin geldiğini son anda görerek kendini kenara atmayı başarmıs ve mutlak ölümden kurtulmustur. Kaza nedeniyie Istanbul Ankara demiryolu bir stire trafiğe kapanmıştır. (a.a.) SALDIRGANLARDAN YEOtSl TUTUKUNDI öte yandan Pasinler'de CHP Genel Sekreteri Orhan EyUboglu'na yapılan saldın ile ilgili olarak gözaltma alınan 17 kişiden yedisi tutuklanmıştır. TALİMAT D€6)$TİRILMEL) lzmir Keresteciler CemiyeU Başkanı Orhan özbek, tezkere ve nakliyat teıkeresinin günün ihtiyaçlanna cevap vermekten çok uzak bulunduğunu belirtmiş «Orman Genel Müdürlügü, 40 yü dan beri devlet ormanlanna sahip çıkamıyor ve şimdi bu tezkerelerden güç alıyorsa, derhal işi bırakmalı, görevi sahip çıkacak kuruluşlara vermelidir» demiş, Genel Müdürlük kuruluslarının zaman aıman mahallî nakliyedlerin bile etkisi altına girdiğini öne sürmuştür. Dış toristik geziler (Bastarafı 10. sayfada) ösel onay uygulanmasının TUrk Parasuu Koruma Kanunu olduğu kadar 1618 sayılı yasanın ruhuyla çeliştiği görülmektedir. Nitekim yasanın 4. maddesinin 4. bendi, en büyük sayüan, yani A grubu seyahat acentalannın 2 yıllık dönemde 80 bin dolar döviz getirmiş olması kosulunu aramaktadır. Bu yolla uluslararası sefer düzenleme hakkına sahip şirketler gereğon aksine eksi döviz yaratma yoluna gitmektedirler. Bu arada bu yıl Hac turizmi için bir yenilik getirilerek 600 dolar olan döviz limitl 800 dolara çıkanlmış ve köşebaşında oluşturulan Hac şirketleriyle Hac tezisi düzenlenmiştir. TÜSÎAD'ın Maliye Bakanüğının son bulgulanna dayanarak yayınladığı bulgulara göre 1975 yılında turizm ve dış seyahat için yapılan döviz tabslsi 155 mil yon dolar olmuştur. Bu r^^pmin ilginç olan yani Türkiye'nin bir yıl içinde yurt dışmdan aldığı kısa dönemli borçların dörtte btrine eşit olmasıdır. Yine Hac gezileri bütün abartmalanna rağmen toplam döviz harcamalannin ancak yüzde ll'ini bulmaktadır. OP£C (BasUrafı 1. Sayfada) Suudi Arabistan Petrol Bakanı Zeki Yamani de, petrol fiyatlannın altı ay daha dondurulması yolundaki önerisinin sert tepkilere yolaçması üzerine, gelişmeler hakkında bilgi vermek üzare ülkesine gitmiştir. Yamani, Suudl Arabistan Kralt Halid'e konuyla ilgili olarsk bilgi verdikten sonra aynı gün Doha'ya dönmüştür. Bu arada îran Devlet Bakanı Amutzegar, Suudi Arabistan'ın önerlsinl eleştirirken, «îçimizden blri petrol fiyatları donsun dedi diye bunu kabullenecek değiliz» demiştir. Amutzegar, Katar radyosuna verdiği demeçte, sanayileşmiş ülkelerin ekonomilerini yeniden canlandırmalanna engel olmak istemediklerini belirtmiş, ekonomik bunalımın sorumlusunun OPEC ülkeleri olmadığıru kavdetmiştir. Irak Petrol Bakanı Tayeh Abdülkerim, petrol fiyatlanna «i> 25 oramnda sam yapılması için direneceklerlni belirtirken, toplan tıya katılan diğer ban temsildler, petrole ram oranının V 8 ile » «h 12 arasmda değişebileceğini ifade etmişlerdir. Ham petrol fiyatlannı yeniden belirleyecek olan toplantının bug. sona ermesi beklenmektedir. (Dış Haberler Servisi) Polisıe (Bastarafı 1. sayfada) 4 gün bekletlldikten sonra konunun basına yansıması ve bu arada Diyarbakır Barosu'nun da harekete geçmea üzerine otopsi yapılabümiştir. İlk otopside, ceset üzerinde darbe izleri, morartılar ve sişkinllkler olduğu saptanmış ve bu konuda Savcılık'ça yapılan kısa açıklamada, «Kesin ölüm nedeninin saptanabilmesi için cesetten ve lç organlanndan bazı örnekler alınarak Ankara'ya Hacettepe Tıp Fakültesl'ne gönderildiği. bildirilmişti. tlk otopsiden sonra, ceset gömülmüş, ancak öğrencinin babasının isteml ve Diyarbakrr Barosu'nun girişimi ile ikinci kez otopsi yapümıştır. 3u otopside çekilmelerden ötürü saç diplerinde kanlanmaiar, vücuta yanık ve darbe izleri yeniden saptanmış ve işkencenin ölümden önce yapüdjgı da kesin bir biçimde ortaya çıkanlmıştır. tki otopsi yapılmasına rağmen Diyarbakır Savcılıgı'nca ölüm olayı ile ilgili soruşturmanın sonuçlanmadığı bildirilmiştir. Eoruşturmayı yürüten Uiyarbakır Savcı Yardımcısı Ali Di'Jan «Hacettepe Tıp Fakültcsitae göndarilen örneklerle ilgili inceleme raporunun beklendiğinl» söylamiştir. Bizim kapı (Bastarafı Spor'da) nel Müdür yapabilme uğruna önce Mehmet Akzambak, sonra Talât Akgul gibi, iki değerli müdürünü harcamaktan çekinmemiştir. Yaşamları politika içinde geçmiş, politika ile yoğrulmuş, bir îsmet Sezgin'i, bir Adnan Karaküçük'ü. yani AP'nin öteki Spor Bakanlannı anımsıyoruz, bir de, göreve gencecik, pınl pınl geien Ali Şevki Erek'e bakıyoruz.. Hayret ki ne hayret!. öncekiler. politikayı olabildiğin ce uzak tutmak için her şeyi yapmışlardı. Federasyon Başkanlarını atama konusunda, Genel Müdürlerine isim tavsiye ettiklerini bile duymamıştık.. Yenisi, en genci, spordaki politikanın kötülüklerini en iyi bilme si gerekeni ise, Federasyon üyelerinin atanmasını bile Demirelden soruyor. Yazık ki, ne ya«k.. Çünkü, bu politika. bir girdiği yerden bir daha kolay kolay çıkmaz.. A LTIN Ctnnlnıriyet Resat Hamit Ariz Napolyoa tngflJs 24 ayar 23 ayar 700 570 700 850 81.00 74.20 1.100 530 53S 1.200 730 580 723 675 81.10 74.30
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle