Katalog

COMHtffifYn 24 KASIM I97S BREJNEV ROMANYA'NIN DIŞ POLÎTİKADA KREMLİN ÎLE DAHA SIKI ÎŞBÎRLÎĞÎ YAPMASINI İSTEDÎ ROMANYA DEVIET BAJKANİ ÇEAUJESKU DA YAPTIG1 KONUJMADA ÜlKESiNiN DiGER SOSYAliST OlKElERLE ILiSJCilERiNi GElpRMEK iSTEDiGiNİ SÖYIEDL BÜKREŞ Romanya*ya flç günlük resml blr riyarett» bulunmak ve daha sonra da Varşova Paktı ülkeleri Komünist Partl yöneücileri toplantısına kablmak üzere Bükreş'e gelen Sovyetler Birligi Komünist Partisi Genel Sekreteri Leonid Brejnev, Romanra'dan dış poUtikada Kremlin Ue daha sıla işbirliği papmasını istemiştir. Agerpress Ajansmm bUdirdiğine göre, Brejnev, ıDış siyasette Romanya'nın gösterdiği işbirliğini tak41r ettigini» söylemiş ve «Bu lşbirliği ne kadar sıkı Dlursa, ortak amaçlanmız olan banş ve sosyalizme o radar daha lyi hizmet etmls oluruz» demisttr. BrejneVe öncekl gün Romanya"ya vanşmda göste rllen hararetli karşüama, gözlemcilere göre, bir bakıma, Romanya'nın Kremlin ile ilişkilerinl geüstirme ist«ğl olarak yorumlanmaktadır. Romanya Devlet Başkaru Nikolai Çeauşeskn da ön cekl gece BreJnevTn onuruna verilen yemekte yaptıgı konusmada, Romanya'nın Sovyetler Birligi ve diger doğu ülkeleriyle Uiskilerini geliştirmeya büyük önem verdiğini söylemiştir. Romanya, son yıllarda, dış politika alanmda Moskova'dan farklı blr tutum izlemiş, 1968 yılında Çe koslovakya*rnn Işgaline karyi çıkmif, îsrafl • Şili H» « ilişkilerini sürdürmüş ve batı ile baglannı knvvetlen dirmişti. Bükreş, bagımsız politikaya 1950lerde yönelmiş, 1960'larda ise bu politika somut biçimde şekiUenrniştir. Romanya'nın Varşova Paktı içinde izlediği bağımsız poütika, özellikle Nikolai Çeauşesku'nun başa geçmesinden sonra belirgin niteliğe kavuşmuştur. Romanya Varşova Paktı manevralarının üike lçln de yapılmasına izin vermemektedir. Aynca Romanya'da Sovyet birliklerinin bulunmasına da izin verilmemektedir. (Dıs Haberler Servisi) Dünyada Bugün Paris Görüşmeleri Ali SiRMEN sris'te TürMye 11e Tonanlstan arasutda sfirdfirülea Zge hava sahası Ue Ugili görüsmeler, beklenen cüız somıcun tümünü dahi veremeden sonuçlandı. Görüşmelerden çıkan ve gelecek için olumlu oiarak yoramlanabilecek sonuç, tıpkı kıta sahanlığı konusunda oldoğu gibi, diyaloğun devamı konusunda tarara varümıs olmasıdır. Ayrıca, bu diya* loğun ne şeldlde sürdüruleceği de, diplomatik tetnaalarla saptanacaktır Paris görüşmelerinde FIR hattı sonınunun Szfine inflmeyeceğl biliniyordu. Ama hiç detilse, Uraflann FIR hattı konusundaki görüşleri saklı kalmak koşuluyla, Atina Ue Istanbul arasında Ege üzerinden yapılan »eferlerln yeniden başlaması beidenmekteydi. Oysa göruşmeler sonunda açüa açıla. Larissa Eskişehir askeri telefon hattı açılraı? bulunmaktadır. Bu durum, Rerek Paris'teki hava §ahası, serek Bern" deki kıta sahanlığı konusundakl konferzn.slann Ege lornnunu çözmede önemli gelişmeler sağlayamayacağını söyleyenlerin haklılığinı kamtlamaktadır. Demirel çihi Karamanlis de Ege sorunnnn çSzmeye hazır olmadifını ortaya koymuştur. Ankara ile Atina, fUe tutulur sonuçlara varmayacaklannı bile bUe, föröymeleri neden haşlattılar, diye bir sonı geliyor akla. öyle anlaşılıyor ki, iki taraf da çözüme TOnelemeyeceklerlni bildjklcrf halde durumun daha da (trrjinleşmemfsinl sağlamak amacındadırlar. Bu davranıs Ankara ve Atina'nın bazı merkezlere iyl nlyetlerlni iföstermek Isteğlnden dogmaktrulır. Görünüşte amaç birdlr. Ama temelde İki tarafın istekleri arasında büyük bir çelisld bulunmaktadır. Demirel iktidan iriniyetini eösteıip, Washington'u yumusatmak ve «Askerî Yardım Anlaşmasımn» Konfre'den geçmesini sağlamak isterken, Atina, lyiniyetll davranışlanna karşın Türkiye'nin koiay kolay uzlasma çizn>ine yanaşmadığuu ortaya serme ve ABD'deld Tunan lobisine yenl jerekçeler hazırlama peşindedir. Egc sorununu çözebilmek için (ffrek Ankara Iterek Atina'nın Adalar Dcnizinl bir barıs ve lşbirligi bölgesi haline gelirmenin zoruıiluğunu kavramalan ve böyle bir işblrliğini somutlastıracak, çalışmalara başlamaları gerekmfktedir. MC'nin böylesine büyük ve Içerijl yofun bir sornna kavraması ve bunun için Berekll yönelişlere rirismesinl brklemek bu kuruluşun yapısıyla bağdaşmaz. Ne var ki, Paris görüşmelerlnin önemli bir sonuç almadan dağıldıği haborinin yayıldığı fün, Atina'dan baska bilgller de gelmisstir. Bu haberlere göre Yunanistan OrU öğretim Genel Müdürlüğü önceki gun vaptığı açıklamada «Ulusal gerçekler içln çok önemli olan Ege konusunun Yu. nan gençlerine orta öğretimden itibaren öjretilmesi gerektiğini» bildirmiştlr. Türkiyedeki okuUarda çesitii Tunan büyük adamları ve düşünürlerinin bile Tiirk olduğunun iddia edildiğini bildiren Genel Müdür. bundan sonra ortaolral ve Uselerde Ese sorununun ıtençlere tarihi ve çağdas açı^ dan aynntılanyla öğretileceğini açıklamıştır. Bir ülkenin sonınlaruıın orta öfretim sıralanndan ba»layarak gençlere öğretllmesinde büyük yarar vardır. ömeğin Yunanistan'ın ekonomik sosyal ve tarihî sorunlannın Yunan genrlerine, Türkiye'nin aynı sorunlannın Türk gençlerine okutulması Ik» ülke için de son derece yararlı sonoçlar doğuracaktır. Ancak bugün ne Türkiye'de, ne de Ynnanistanda böyle olumlu bir girisiml cerçekleştirecek bir ifctldar vardır. Durum böyle olunca Yunan Hükümetinin oknlUnnda gençlerinc Eçe konusunda neler öğreteceğlnl kestinnek pek güç olmasa gerek. Tarihi temelleTe dayanan ve Ege'nin ner İki yakasmm, belkl de büyük ölçüde tyonya kıyılannın katkısıyla gelişen ortak Ege kültürünü bir çovenizm konusn haline getirmek, giderek Işi yalancı dolmanın va da döner kebabm Tiirk mü, Yunan mı olduğuna kadar daTandırmak, iki ülke arasindaki Ege sornnuna hiç bir olıtmlu Uüad» bulunmayacagı Ribl, Adalar Denizinin her lki yanında da budala bir şovenizmi kışkırtmaktan baska bir Işe yarayamayacaktir. Bozkurt, Turan kafası Ege'nin doğusunda, Megalo tdea kafası Ege'nin batısında egemen olunca, bn denlzin ortasnv da her iki halkrn pahahya ödeyecekleri ve belki ailâhla çözmeye kalkışacaklan bir tırmanma başlaması kaçımlmaz olabllecektir. Ege sorununun çözülmesl içln hem Ankara, hem Atina da, yalnız ldşi değlşikliğlyle sınırlı kahnayacak. ama düsünccrl de temelinden tutarb blr dotrultuya oturtacak olnmln blr değişiklik gerekmektedir. Ege üzerinden, Demirelin, Feyzioglu'nun, Türke**in, Karamanlis'in, Papaandreu'nun gölgelerl sillnmedikçe, dunyamn bir çok başkentinde daha çok konferans toplamr ve hiç bir sonuç alamadan dağılır Blr zamarüar her iki kıyısında nice bilgelerin yaşadıgi bu denizde barışın kurulraası için acaba yenl ve çağdaş bügeleri daha ne kadar bekleyecegiz? P ÎSRAİL'İN LÜBNAN SINIRINA ASKER YIĞMAYA BAŞLADIĞI BİLDİRÎLİYOR LOBNANDAKI ARAP BARIS GOcONE BAGll SURıY! BiRLiKLERiNift 4 8 SAAT iÇiNDE İSfiAiL SINIRINA YAK1N BÖLGELERE SEVK£OiLEBiL£C£Gi HABER VERiLiYOR.., TEL AVÎV îsrafl Savunma Bakanı Şimon Perez, Lübnan sınırındaki Israil kuvvetlerinin takviye edUdiğini açıklarken, Ku düstekl diplomatik kaynaklar, Suriyo'nin, sınıra yakın bölgeye asker sevketmesi halinde İsrail'ln daha acü tedbirler almaya zor lanabüeceğini söylemişierdir. Bir kaynaga göre Israil hükümeti, Lübnan'da bulunan Suriye birliklerinin sınır bölgesine sevkedilmemesi için Şam hükümetini uyarmıştır. Israil radyosu, îsrail tank birlikleri ile topçu bataryalanrun Lübnan sınınnda mevzl aldığını ve Suriye kuvvetlerinin de, Sayda*nın güneyine doğru ilerlemeye devam ettiğinl haber vermisBu arada Amerikan AP ajansının bu konuya ilişkin haberinde, Lübnan'dakl Arap Banş Gücü"ne bağh Suriye birliklerinin 48 seat İçinde Îsrail sınınna yakın bölgelere sevkedileceği bUdlrümektedir. Arap Birliği sözcüsüne dayanılarak verilen haberde, Suriye bir liklerinin 48 saat İçinde GUney Lübnan'da Îsrail sırunna 12 mil uzakhktakl Tire limanı ile sınıra R mıl uzaklıktaki Nabatiyeh lima nına sevkedilecekleri belirtilnıek tedir. îsraü, Surive*nin LUbnan'a mü dahaJesinin hemen ardından yap tığı açıklamada. kendüerinin bu konuda harekete geçmeyt dUşün mediklerinl, ancak Israü'in sa vunması açısından Güney Lübnan'da bir kınmzı hat saptadıklanru ve Suriye birlüderinin bu kırmızı hattı geçmelerl halinde, îsrail'in Lübnan savaşına müdahale etmekte t«reddüt etmeyecefinl belirtaıişlerdi. Israü yetkilüeri kırmızı hattm yeri konusunda herhangl bir açîklama yapmayı ise kesinükle reddetmişlerdi. îsrail'in Lübnan sınınna yaptığı yıgınak Ue Ugili oiarak Kahıre'de bir açıklama yapan Mısır Başkan Vardımcısı Hüsnü Mubarek ise, «tsrail LUbnan'a gi rerse, Araplar eli kolu bağlı oturamaz. îsrail'in bu yoldaki bir davranısı, aynca Ortadoğu konu sundaki bans çagrılannın da yalan oldugunu ortaya koyarjı de(Dıs Hftberler Servlsl) CENEVBE Cenevre'de Rodezya konusundakl görüsmelere kaülan slyah liderlerden Joshua Nkomo, önceki gün verdiği demeçte görüşmelerin çıkmaza saplanmasından ötürü Ingiltere'yi »orumlu tutmuştur. NTtomo, înglltere"yl şiddeüe suçladığı konusmasmda şöyle demişör •Ingiltere, Rodezya'da nctidann siyahlara devrt İçin kesin bir tarih ortaya atmaktan kaçınmaktadır. Joshua Nkomo İle Robert Mugabe, Rodezja'nın 1 Rralık 1977'de bagımsırlığa kavusarak iktidann siyah çogunîuga H evredilmesinl lstemektedirler. Beyaz azınlık Başbakam Joshua Nkomo; 'Rodezya Konferansı Ingiltere yüzünden çıkmaza saplandı, '/r lan Smith ise lktldarm ancak tM yıl sonr» •lyahlara redilebüeceğini belirtmistir. Konferans başkanı olan îngüiı Ivor Richard bu konuda ağırlıgını koyarak kesin bir tarih öne sürmekten çeIdnmektedir. Nkomo aynca îngilters'yl alyah Uderlerl bölmek istemekle suçlamıstır. Konferansa kaUlan diğer Iki siyah Uder Aber Muzoreura İle Ndabanlngi Sithole İngilia tezine yakın bir tutum takınarak bagunsızlık tarihi konusunu şimdilik blr kenara iüp, dlier sonınlar üzerine egilmek ist«mektedirler. (Dıs Haberler Servist) Çin'in ekonomik kalkınma için yabancı teknoloji ve araç gereç alacağı açıklandı • BU AÇIKLAMA; ÇiN'DE YÖNETia KADROIARDAKI DEGiJiKLiKTEN SONRA; ÜLKENiN EKONOMı POÜTiKASINDA ÖMEMLi BİR OEGiŞjKLiK BEliRTiSi OLARAK YORUMUNIYOR teknoloji ve araç • gereç lthaline karşı koyduklan, bunun yabancılara el açmak ve körü kö rüne esir olmak anlamına geldiğini söylediklerı belirtümekte, bu görüşün özeUikle, Mao'nun eşl Chiang Ching ve birliKte as fiye edilen Şanghay dörtlüsü tarafından savunuldugu iiade edilmektedir. Yenl Çin Haber AJansı tarafından da yayınlanan yazıda, «Kendi kendine yeter olma. bir kapalı kapı siyaseti demek degildir. îleri ülkelerin gellşmiş tekniginden faydalanabiliriz» den mektedir. Yazı şöyl» devam etmektedir: «Bayan Mao ve arkadaşlan, ülke kalkınması için gerekli îleri teknolojinin planlı bir çerçevede ülkeye sokulması çabalarını bilerek önlediler ve «komprador felsefesi» diye amacından saptırdılar.» Bayan Mao ve yandaslannın, tasfiye edilmeden önce belli baş lı hedefleri, eski Başbakan Yar dımcası Teng Hsiao Ping idi. Teng bir kaç jnl önce dışardan , fabrika tesisleri ithalini başla'an programın baş miman idi. (a^.) HONG KONG Ekonomik politikasında önemli bir defcişikligin işaretini veren Çin Halk Cumhuriyeti, yabancı teknoloji ve yabancı araç • gereç almaya başlayacagını açıklamıştır. Komünist Partisi organı «Halkın Günlügü» Çin'in gelişmes:nde ve ekonomik alanda kendine yeterli duruma gelmesinde yabancı teknigin büyük yardımı oldugunu hatırlatmaktadır. Hafif Sanayi Bakanlıgınca hazırlanan yazıda, geçmişte parti liderlerinden bazılarmın yabancı tir. Giyimin bir kişilik ve yaratıcılık sorunu oldugunu bildigi ve tüm büyüklüğüne karşm, bir butik, bir modaevi anlayışıyla çalıştığı için. «* ÇiN'DEKi NÜKLEER DENEMĞNiN YOL AÇTIĞI RADYOAKTiF DÖKÜNTÜ, SEKiZ ABD KENTiNi ETKiLEDi WASHtNGTON Çevre Koruma Idaresinden blldirildiğine göre, geçen hafta Çüı'de yapılan nükleer denemeden kalan radyoaktif döküntüler sekiz Amerikan şehrini etkilemiştir. Etkilenen şehirler Phoenix, Las Vegas, Denver, Salt Lake City, Cheyenne, Boise, Topeka ve Iincoln'dur. Geçtigimiz hafta sonunda, bir radyoaktif bulut, Amerika Birleşik Devletleri üzerinden geçmiş ve Atlantilt Okyanusuna yönelmiş ti. Dışişleri Bakanlığı yetküüeri, Amerika'nın yeraltı denemelerinin dısında nükleer denemelere karşı olduğunu Çin tarafından bi linmesi nedeniyle olayın protesto edilmediğini bildirmişlerdir. Hindistan ABD'nin Pakistan'a savaş uçağı satmasına karşı çıkıyor TENt DELHt (ANKADPA) Hindistan Hükümetinin, ABD'nin Pakistana 110 tane A7 bombar dıman uçağı satma önerisine, bu nun Asya altkıtasında bir silâhlanma yarışını başlatacağı gerek çesiyle karşı çüstıgı bildirilmektedir. Verilen haberlere göre Hindis tan'ın bu konudaki görüşlen Dışişleri Bakanlıgı Sekreteri M. A. Vellodi tarafından ABD'nin Yeni Delhi'deki İşgüderi M. Schneider'e iletilmiştir. A7 uçaklan, «hafil bombardı man uçaklan» oiarak sınıflandınlmalanna rağmen ağır bir bom ba yükiinü 1080 kilometre kadar uzağa taşıyıp yakıt ikmali yapmadan üslerine geri dönebilecek yetenekte uçaklardır. Siyasi gözlemciler, özellikle Hindistan'm komşusu Pakistan ve ABD Ue ilişkilerini normalleş tirmeye çalıştığı bir sırada ABD' nin bu teklifinin ülke yöneticile rini kaygılandırdığını belirtmişlerdir. Farklı Kupuylaacı •«'•îzlediği ö Bir modelden az s başkalarmdan akko sıyla. akkoı«erleri asım biIıAsjvle. FarkhdırŞ'akko ç beğenir müşt*ilerini in etmesini birfıesiylc. Paris'i aratm|tmasıyla. Farjtfidır Vakko Mağazalannıı> bütünlüğüyle, deköruyla, havasıyla ^iıleryüzlü satıcısıyla. Farkhdır Vakko Vakko olmasıyla. İRAN ŞAHI: "PETROL FİYATLARINA ZAM YAPILMASI KAÇINILMAZDIRj, BONN tran Şahı Muhammed Rıza Pehle^, ham petrole yapüacak zammın kaçınılmaz ol duğunu ve önümiizdeki ay Katar' da yapüacak Petrol Ihraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) toplantı sında, sadece zammın miktan üzerinde durulacagını söylemiştir. Şah, «Der Spiegel» dergisine verdiği bir demeçte, petrol üreten ülkelerin satın alma gücünde son zamanlarda önemli azalmalar oldugunu, buna karşılık mamul madde fiyatlarının hızla artmaya devam ettiğini kaydet miştir. Şah, ham petrol fiyatlannın bir yıl kadar önce dondurulmasından bu yana, Batı Avrupa ülks lerinde hüküm süren enflasyonun, kendi ülkesinin satın alma gücünü r > 0 oranında azalttığıaı <4 ileri sürmüştür. İran'ın Amenka'dan sahn aldıgı bazı mamul madde fıyatlanna son bir yıl içinde • o 400 nis betinde zam yapıldığını anlatan Şah, ham petrole yapüacak zam mın % 15 ile sınırlandınlabüeceğini, bundan daha düsük bir zammın düşünülemiyeceğini söylemiştir. Şah, bir sonı üzerine, îran"ın yabancı ülkelere sattıgı petrolün bedelinin <~rj V5'lik kısmını mal olarak geri plabileceğini, ancak bedelin eo 25'inin nakit olarak ödenmesinde israr edeceğini belirtmiştir. Muhammed Hıza Pehlevi, dünîa petrol rezervlerinin en fazla 20 yıl daha davanabüecsğini, ancak yeni enerji kaynakları gelistirildiği takdirde, petrolün sadece petrokimya sanayiindfl kullanılmasıyla bu rezenrlerin daha 200 yıl yetebileoeeini kayd?rrru>tir. NEW YOKK Birleşmiş Mil letler Güvenlik Konseyi, ABD' nin çekimser kalışma karşılık 13 oy Ue Angola Halk Cumhuriyetinin Birleşmiş Milletler üyeligine alınmasmı benimsemistir. Çin Halk Cumhuriyetinin oylamaya katılmadıgı belirtilmektedir. u. a .) Angola'nın BM'e üyeliği benimsendi !YIOCİAWkkDxd(JR ÎHALE İLÂNI Enstitünün 760.800, TL (yediyüzaltmısbinsekizyüz lira) ön keşö bîdelh «GUç Transformatörü, ölçü transformatörü. tablo vs» elektrik tesisatı işleri kapalı zarfla teklif alma suretiyle ihaleye çıkanlmıştır. îhale 7 aralık 1976 günü saat 15.00'de aşağıdaki adreste «îhale ve Saünalma Komisyonu Başkanlığı»nda ypılacakta. Geçiö teminat tutan, teklif edilen bedelin •« 4 (dört) / Üdür. tsteklilerin; 1 Daha evvel aynı tipt« en az 1,5 milyon/TL. hk işl üiürip kesin kabulünü yaptırmış olmalan, 3 Jş bitirme belgeleri, Referans mektuplan, Banka kredi mektuplan ve Sanayi Ticaret Odası Belgelerinl Komisyon Başkanlıgına vererek «Yeterlik Belgesl» talep etmeleri ve verildiği takdirde bu belgeyi teklif dış rarfı lçine koymalan, B Ihale cosyasını «Yeterlik Belgesi» İle birlikte aimaları gereküdir. îsteklilerin aşagıdaki adrese bfzzat mUracaatları nca olucur. T.B.TJl.K. Marmara BiUmsel ve Endüstriyel Araştınna Enstitüsü GEBZE PETROLU DEVLETLEJTİRDİ öte yandan, Hindistan hüküme ti, 30 kasun 1976 tarihinden geçerli ol'iıak üzere Amerikan Caltex Petrol Şirketinin Hindistan'daki bütün hisselerini satın almıştır. Assam Petrol Şirketinin devletleştirilmesi Ue ügili işlemler de sona erince, Hindistan hükümeti ülkede bütün petrol sanayiini kontrol altına almış olacak tır. Hindistanda 1955'de kurulan ve 1957'de üretime geçen Caltex Rafinerisi halen yılda 1.1 mil yon ton ham petroi tasfiye e^ mektedir. (ANKA aa) K:M NE iSTiroR? Öte yandan «The Middle East, Economic Survey» der?isi, OPEC üyelerinden en ta~ 7'sinin, Katar'da j'apılacak toplantıda', ham petrole zam hususunda ıs^ rar edeceklerini haber vermiştir. Dergiye göre, Irak »• 251ik bir •« "ffl üzerfnde kararlı görünmekfedir. Suudi Arabistan ise en faz la "i 81ik bir zamma taraftar oldugunu duyurmuştur. Dergi, OPEr: toplantısının «» 10luk bir . zam karan alarak dağılacagmı tahmin etmektedir. (aa.) KAYIP Gültepe MJL. aldı. ğım diplomamı kaybettim. Geçersizdir. ALİ GEMtCl K,*TIP Hacettepe Tıp şebekemi kaybettim. Geçersizdir. M. HAYRÎ DURMUŞ (Cumhuriyet: 13046) DATA: 356 13033 (Basın: 28218 1303T)