23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHÜRIYET 19 Ocak 1976 McCLİSÎE BASTONUNUZ KAN f ....AM&EİEfcİN ... .. ... , BîZ AMELfcLCg. İO'N Şı BlP. Ş£y D>UŞüNJ>uK Mlİ ? AMt HAL£p TİÎ^.LÜHKÜ BÎTTECtiÜBt SABir OL 1 HAKAN'I ttiMl «î, HtZfyt AMELE kA ABDULCANBAZ VATAN DEDİLER Talip APAYDIN 4 4 Yakup efendi ayakkabılanm giydi Bir'ıkte v ıktılar Sakal•uzüne bır endışe oturmuştu Bırkaç eve uğrayıp araba tenetti Adamları ıstasyona çağırdı. Bu havada oraya nasıl gıdilır aga? Gıdeceğız, uzun etmeyin! îstasyona geldıler. Teğmen Galıp'le erler bır fırından taze ıek almışlar, onu yıyorlardı. Neşelıydıler. Yuzbaşmm asık ıtııu gorunce teğmen sordu, Ne oldu yuzbaşım, hayrola? Nereye' Esldşehir e. Eskışehır'e mı, a a . Lokması agzında kaldı Say Yakup efendi Yuz yırmı çuval. Onar olçekten bm oız olçek Sana teslım. Sudune, namusuna . Imzalı bır kağıt ver bana Ordu malı. Olur yuzbaşım. Yazın ımza edeyım. Koşum denklerını ayıroıiar. Onlar ırılı ufaklı on dort çuiı Arabalara ytıkledıler. Hadın bakım, sürun. Şu tarafa . Zahırecı Yakup efendi çuvallara bakıp duşunüjordu Bırkaç e ellerını açıp kapadı Ne yapabüırdı, bu kadar mal nereye lanırdı? Çaresızlık ıçmdejız Yuzbaşının «Allahaısmarladık» igını bıle duymadı. Koşum yuklu arabalar çamurlu koy yolunda bata çıka ılereğe başladılar. ArabacUar atlan hablre kırbaçlıyordu. Erler hları gene ters asmışlar, gerıden gelıyorlardı. Boşta kalan elyle arabalan ıtıp yardım edıyorlardı Her jer çamur çokeku. jmur azalmıştı bıraz Ortahk serındı Çabuk olun kardaşlar' Alay kalkmadan yetıştırelım bu Harı. Yüzbaşı ondeki arabaya bınmıştı, ikıde bır gerıye doğru ınyordu Yıkanmış gıbı, yuzünden saçlarından sular akıyordu. Molla Mahmut kendıkendıne duşunüyordu, «Hey gsvur oglu ur! Buldun taarruz edecek zamanı. £mmç duur, eitauze ersın bırgün > Dâh oğlum, dayan' Bata çıka Uerlıyorlardı. Molla Mahmut bırkaç kez tekrarladı bu sozü. «Dayan, daı Dayarurız be. Vatan ıçın değıl mı, dayanırız. Vatanımız •tulacak! Yeni bır devlet kurulacak. Bızım devletımız olacak > Teğmen Galıp beyın bu sozü ne zamandır içinde jer etmıştı. lına geldıkçe bır tubaf oluyordu. Soyleraek hoşuna gidlyordu lense. «Bızım devletımız. Yanı bızım, kendiiTuzın... Hey be .. un ıçm her şeye katlanınm vallahı» Dâh oglum, dayan! dıye bağırdı gerıden. Olanca gücuyle eye başladı. Boynundan yuzünden buharlar çıkıyordu. Ter ıde kalmıştı. Alaya geldıler kl, hüüü.. Her şey karmakanşıktı. Bırıncı ur dün akşam yurümüştü. îkıncı tabur yürümek üzerejdı. ar egerlenmışti, battanıjeler durülUyordu. Torbalara arpalar ıanlar doldurulmuştu. Komutan ortada kırbacını çızmelerıne a vura dolaşıyordu Sınırlıydı. Ikıde bır bagırıyordu. Çabuk oluun! Geç kalmajın! Tayınlan çabuk daftıtın' tarası boş olanlar doldursun. Burada kalanlar, yardıra edın uum Yüzbaşı Ragıp buraya gelsln' Arabalar arka arkaya yanaşıp meydanın ortasında duıdu zbaşı Macıt atladı yere, koşarak vardı, uç adım karşısında seı çaktı. Geldik komutanım. Koşumların giysılerin bir kısmını geiık Yüz yirmı çuval arpayı Alyon'da Yakup efendıye teslım ık. Elinden imzalı kâğıt aldım. lyl ettinız îndırın. ÜçuncU tabura dağıtalım. Koşumlar ıe eksık oyle mı° Eksık komutanım. Sıkıştırdık ama bu kadarını hazırlajamışler. Cebınden kâğıtlan çıkardı, rakamları okudu. Allah kahretsın' Kaybetme bu kağıtları, cebme koy. Başustune tlerıje doğru yürüdu Îkıncı taburun komutamna emırler dı Gece her bolük bır koyde kalacak Köyleri iazla rahatsız nek >ok Atları bırer ıkışer kov ahırlarına çekersmız Erler y odalarmda camılerde kalır E\lerden bırer ıkışer torba saın aiırsınız Fazla almak yok. Başustune. Hızlı yuruyuş yapacaksınız Agırlık gerıden gelecek Bo.ler arasında sıkı ılışkı olacak Fazla açümayın Harıtanı çıkar. Yuzbaşının açtığı hanta ustune egıldıler Bırıncı tabur yann Seyıtgazı bolgesıne varacak. Orava ret koy Sız de Kırka çevresme jaklaşın. Bız hemen gerınızde ıcagız Halktan bılgi toplayın Tedbırlı olun. Ozellıkle karşı aftan gelenlen konusturun. Başustune komutanım Kaaı bakım, Allah jardımcınız olsun Yüzbaşı Ragıp bey selam verdı Kosarak gıdıp atına bındl. Bınncı boluuk, at bun' dıje bagırdı Askerler bır canhydı. Şakur şukur at bındıler. Elıyle kuzeyı gosterdı, Maaaaarş: Bınncı boluk yurudu Ikınci üçüncü bolukler onar dakika arayla hareket etsin! Atlar başlarıru sallıyor, tepmıyorlardı Askerler telâş lçlnde n hazırlıklarım bıtırmeye çalışıjorlardı Herkes hevecanîıydı. Komutan genye donup yurudu. Bınbır sıkıntı ıçınde, yunden duşen bın parça\dı Lçuncu tabur subaylarını çağırın' dedı. Başustune komutanım. Nobetçı er koşarak gıttı. VAR) LAYıHA TAKİ>İM OLuNMuŞ İİ>|'. O UYc'HA AMtLt" ÛHAVı'ÎDI... YILANI ÖLDÜRSELER Tan yerleri yeni ışımıştı, köyün alanına bir ölü getirdiler attılar. Hasan bu ölüyü tanıyordu. Abbas'tı bu adamın adı. Anasının köyünden olurdu. Öyle kanlar içinde yatıyordu. Anasını da getirdiler alana. Amcaları durmadan onu dövüyorlardı. Yüzü, gözü kan içinde kalmıştı. Fistanı paramparçaydı. Önüne gelen anasına vuruyor, ona tükürüyorlardı. Hasan bir baktı, iki baktı, anasını dövenlerin üstüne saldırdı.. YAŞAR KEMAL Desenler: ABiDiN DiNO Babası yüzüstü kapanmıştı sofraya, saçları /k bulgur v sahamnın tr ( içindeydi. Çok kan akıyordu, fışkırık gibi Sonradan anlatılanlardan anımsıyordu Hasan. Anası büzüldüğü yerden fırlamış, bir ok gibi oğlunun üstüne atılmış, akşamdan bu yana ağzından ilk olaraktan bir ses çıkıyor. «Oğluma kıymayın» Sonra kalabalığa dönmüş, dimdik: «Ben öldürmedim Halil'i». Yerde yatan Abbas'ı göstermiş; «Işte bu öldürdü onu, o da öldü işte» demiş, onun açık kara gözlerine bakmış bakmış: «Eyvah kadrini kıymetini bilmediğim» dîye bağırmış. Sonra hiç bir yana bakmadan evine yürümüş. önce bir çıtırtı geldl dışardan Babası kulak kabarttı elındeıU kaşık bır süre oyle kalakaldı. Anasına baktı, anası başıru sofraya efdı Hasan her ıkısınl de ızlıyordu Sonra babanın durmuş elı ışledı, çenesı oynadı Çıtırtı gıttıkçe yaklaşıyordu. Son ra bırden kesıldl Geceydı, yer sofrasında baba, ana ogul yemek yiyorlardı. Sofrada tarhana çorbası, kızarmış tavuk, bulgur pılavı vardı Ustünde vağ ıvldf yan. Hasan o günku bulgur pılavımn kokusunu hıç unutamıyor Pencerede bır ışık çaktı sondu, çaktı sondu, çaktı Seslerı sonradan duydu Hasan, ona oyle gel dı Kurşun seslerı allak bullak etti ortalıgı Bir duman ıçınde kaldı sofra anası, babası Babasının çığlığım duydu Anası bır kere bagırdı, sonra her şey sustu Duman çekıldığı, Hasan kendıne geldiğı zaman Anavarza kayalıklarından kurşun seslerı eeliyordu, cıv, cıv, cıv Uzayarak, yankılanarak Kovun içinden de boguk, uğultuya benzer gürultuler gelıyordu Kanı gördü Babası vuzüsttı kapanmıştı sofraya Saçları bulgur sahamnın içıne dıişmuştu Çok kan akıyordu babasından, fıştarır gıbı. Içeri gıren adam adamın \alnız kara, şaşkın gozlerınl anımsıyor Hasan, anasını elinden tutmuş, duman ıçmden çekıp almı? gotürmuştü Hasan yerınden hıç kıpırdayamıyordu Gozünu babasma dıkmış durmadan akan kamnı seyreylı>ordu Anavarza ka. yalıklanndan kurşun seslerı, yan kılanan uğultular gelıyordu Son ra evm ıcını bırdenbıre kadmlarerkeKİer doldurdular çıglık çıglığa Babasırun oldugunu buyukanası aglarken anladı Bır şevı daha anlamaga çalışıvordu Bu ışler hep anasının yuzünden olmuştu Sabaha kadar bır kosede buzuldu kaldı Hıç uyujamadı. Omrunde ılk olarak uyumuvordu. Uvkusuzluğun, uyuyamamanın ne olaugunu ılk olaraktan ogrendı Insanlar gıdıyorlar gelıyorlar, aglıvorlar, bağmyorlar, bır %erlerde kurşun seslerı, uğultular, bır yalım parçası uzayıp kısalıjor . Uzuyor. Daha tan jerleri yeni ışımıştı.. Koyün alanına bır dlü getırdıler attılar Olünün olü gözlerı dün gecekı gıbı şaşkınlıkla açılmış ovle blu olü bakıp duruyordu Hasan bu ölüyu tanıyordu. Abbastı bu adamın adı. Anasının koyunden olurdu. Ara sıra evlerıne konukluğa gelırdı Hasan'a da çok armağan getırmıştı. Her geldıgınde bır guzel armağan. Oyle kanlar ıçınde yatıyordu, ko5 un orta verınde Hasan veşil sineklerı gordu ük olarak Sımdıye kadar bu jeşıl sıneklerı neden hıç görmemıştı Olunun kanlannın ustunde dolaşıvorlardı, bır hoş, vızıltısız, yeşıl, acı, keskuı, bıçak ağzı gıbı Hasan bıçak ağzının keskmmden çok urkerdı. Bır ustura ağzı gorse bakamaz, kusacağı gelırdı. Keskın bıçaklar mı uuuuuuuv" Anasını da çetırdıler alana. Amcaları durmadan onu dövüyorlardı Yuzu gozü yırtılmış ak başortusu saçları, vüzu kan ıçınde kalmıştı Fistanı paramparçaydı, kanlıydı. Köylüler, kadınlar. erkekler, çocuklar, onune gelen anasına vuruyor, ona tukuruyorlardı. Hasan bır baktı ıki baktı. nasıl oldu lkısı de bılınıyor anasını dovenlerin ustune saldırdı. Amcasının ellnl ısınp kemığe kadar dişlenni lndlrdiğlnı ona sonradan söyledıler. Gene sonradan anlatılanlardan anımsıjor. Deli gıbı olmuş, durmadan durmadan anasına vuranlara vuruyor. tükurenlere tükurüyormuş BUyük amcası onu bır tekmevle >ere sermış. Bunu da ona sonradan anlatmışlar, anası buzülduğü verden bir ok gibı fırlamış oğlunun ustune atılmış, dun akşamdan bu vana agzmdan ılk olaraktan bır ses çıkmıştı: «Oğluma kıvmayın» Sonra kalabalıga donmus. dımdık «Ben oldurmedım Halılı. ben öldürmedim kardeşınızı » Yerdekı yatan Abbası gostermış «Işte bu oldürdu onu, o da oldu ışte » demıştı. Varmış Abbasın başucunda durmuş onun açık kara edzlenne bakmış bakmış, «evvaaaaaah, Abbas,» demış sEyvaaaaaaah, kad nni tavmetlnl bilmediğim» demış . Sonra da. hic bır yana bakmadan evıne vurümuş. Köyden blrkaç ev vanmıştı, kul oluncava kadar Gece sabaha kadar ortalık apavdınlık olmuş, ışıkta taa Anavarza surları bıle gozükmüştü. Sonra candarmalar eeldıler. Bır subay çızmelerinı bırbirıne vura vura emırler verdi. Bır de doktor eeldi. orada dut agacinm altmda ak bir eömlek aıydi Doktorun donuk, soğuk gözlerı vardı. Orada dut ağacınm altmda Abbasın ölüsünü soydular, bır taş teknenın ustunde do^tdr A> basm blusunu koyun parçalar gıbı kesti bıçtı sonra da verli \erınce çuvaldızla gen dıkti. Hasan 'ın kusacağı geldı. Amcası anasını tutmuş «ürukluvor parçalanan olunun vanma getirmeğe çalışıyor, anası gelmıyordu «Gel gbr orospu, gel gör,» dl yordu, fgel gör kardeşımi öldürtturdüğün adamın ölüsünü . GPI orospu, gel gbr. Ne halde senin oynaşın, pezevengın, gel gör • Anasını verde tozlann içinde sürüklüyordu. Candarmalar, candarma vüzbaşısı durmuşlar onu boylece seyreylıyorlar Anası hiç çıt bile cıkarmıyor. Salt gelmemekte dıreniyor. Ağıtlarla, türkülerle babasmı gömdtıler. Büyukanası vataklara düştü.. Yataklara düşmeden önce uç oğlunu çağırdı: «Oğlumun kanlısı Abbas kiflri değıl oğlumun kanlısı Esmedir,» dedı «Varın temızlevin kanınızı Belkı ben bundan sonra bır daha fcallîamam oğlum Halıl'ın kanını yerde koyarsanız bu dunyada da, oteki dünvada da ak sudum sıre haram f>lsun. Oğlumun kanlısı Esme'dır.» YARIN: HAPiSH&NEDE ;ARTH ONUN OLTKSU LufilMIN OIASANJÜSTÜ OLOUâÜrJU ANLiyOEJJM &EtZlE.VEL ^ ^ KZUEL DiŞi BOND ÖDL IÜJIES/NE TEKNEVE. ıNlP VO l l £ OL&MlACl .rÜMüyiE XİMIP BtTCOKPIS . JfâS GÖOE A4A0İAN v«IXR BUMDE /VtODESTY öOBECBcsfN BAC SANIA NJC CAK.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle