16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET îtos 1975 YEPÎ Sungurlar'da direnen 400 işçiyi jandarma fabrikadan çıkardı Yurdun çeşitli yerlerinde sürmekte olan grev ve direnişler yer yer gelişme göstennektedir. Hilton Oteü'nde Turızm Iş Sendikasına üye işçilerin önceki gün baslattıkları ikirıci direniş, dün de sürmüş, bu arada GAM SEN Istanbuldaki 9 işyerinde daha grev kararı alraıştır. Sungurlar Kaz&n Fab rikasında 18 giindür direrüş halin de bulunan DİSK'e bağlı Maden İş Sendikasma üye iççileT ise, dün jandarraa tarafmdan fabrikaüan dışarıya çıkanlmışlardır. öte yandan, Tarsustaki ÇUVÛTAŞ traktör fabrikasının grevde buiunan ışçilerinin, yann Mersıne kadar yürüyecekleri açıklanmış, Ankara'daki kapıcı VR kalorifercilerin de sorunlarının çözümîenmemesi halinde bir gtin lük direniş yapacskLan bıldirümiştir. TARTIŞMA Hilton'da ikinci direniş sürüyor. GAM SEN Istanbul'da 9 işyerinde daha greve gidiyor. Tarsus'tan 300 işçi Mersin'e yürüyüş yapacak dan mecburi izin verilmesi yol teriler kendi işlerini kendileri açmıştır. Turizm • İş Sendikası görmek zorunda kalmışlardır na bağlı işçıler. resepsiyon meTurizm İş üyelerinin direnişinıuru Şloye Şalom'a 14 gün ne. Oleyis Sendikasma baglı ışsüren ilk direnişe katıldığı ıçin çüer yıne katılmamış ve <,ahş rnecburi izin verildiğini belirtmalarını sürdürmüsierdir. raişlerdir. Direnişe işverenin tuOleyis Sendikası temsilcileri. tumunun yolaçtığını, verilen sözdün hazırladıkları bir protokol lerin tutulmadığını ve ilk dıreile direnişe katılmayan işçilere nişin sona ermesinden sonra, cüperlerinden farklı bazı çıkarlar bir resepsiyon memurur.a yenisa:rlanmasını karara bağlamışlar den süresiz ücretli izin verilmedır. Hazırlanan protokoie göre, sinin protokole aykın olduğunu bu işçilere direnış sırasında her öne süren işçiler, direnişlerini çalıştıklan gün için 3 günlük ücsürdürmekte kararlı olduklarım retleri tutarında ödemede buiusöylemişlerdir. nulacak, aynca direniş esnasuıda yapılan satıştan elde edilen Hilton Otelinde direnişin yeniyüzdelere sadece çalışan işçiler den başlaması üzerine teknüc işiştirak ettirilecektir. ler dışmdaki isler durmuş, müş Turizm • îş yönetieileri, işçiler arasında ayrıcaük gözettiği gertkçesiyle bu protokole karşı çık mışlardır. Direnişçi işçiler. arka daşlarının veniden ise alınması yamsıra, bu ayrıcalıklar da orta dan kalkmadan işbaşı yapmıyacaklarını belirtmişlerdir. KADINLARIN EMEKLİLİĞİ Kadın memurlann 20. erkeıtlerın 25 fiili hizmet yılını aoidurduklarmda isteklen üzerine emekli olabilecekleri haskında kanun deftişikli&i 11 tem muz 1975 günlü Resmi Gazetede çıktı. Bu hüküm vavımı ile vürürlüge de gırdı. Kanun de«işikligı. hükümet teklifinde yalnız kadınların 20 yilı doldurmada emeklıye avrılabilmelerini amaçlamışken. Millet Meclısı Bütçe Plan Komisyonu erkeklenn de 25'de ou hakka kavuşabümelerüıi eklemıştir. Devlet hizmetine bir defa gır miş ve oraya birkaç yıl bağlanmış erkekler genellikle vaş had dine kadar çalışacaklarına. yıl lar geçtikçe meslek degiştirme güçleşecegine göre bu erken emeklilik hakkı bağışlama onlarm durumunu değiştirmeyecektir. Biz konuya kadınlar vönünden ve genel istihdama bu yeni hükmün yapacagı etki bakımından dokunmak istedik. Hükümetin 14.5.1975 sunus gerekçesinde üç noktaya deSinilmiştir: • Çalışan kadınlar, hem dev let dairelerinde hem de evierinde iş yaptıklanndan bu çalışma Emekli Sandığı iştirakçisı kadınlan öteki iştirakçilerden önce yıpratmaktadır. • Kadın evde çocuklannın anası ve onları yetistirmekle vü kümlüdür. Aynca evde diger fertler de kadmdan ilgi ve ış beklemektedir. • Gerekçe şu iki ayaKla vetinmiş ve 20 hizmet yılını doldurunca «Bu kanunla Türk kadınına yuvasmda daha faydalı olma imkânı verilecektir» şeklinde bitirilmişken, memlekette çok önemli olan bir konunun sonradan akla geldiği izlenimıni veren, kanımızca acele ile. ücüncü bir ayak daha konulmuştur. Şöyle: «Aynca 20 yılda emekliye rvnlan kadın istırakçilerın ne yenı ve genç nesilden ataiua yapmak ve oir ölçüde de olsa işsızliği azaltmak mümkün olacaktır.» Bu gere'sçelere sıra ile bakar sak, diyebiliriz ki kadın hem dairede hem evde çalışırken. normal bir erkeğin de dairesi veya işyeri dışında yapılacak işleri vardır ve evinde o en genış ölçüde kadına yardımcı olması gerektiğini bilir. Çalışan kadın akıllı ise ve bütün yükü kocasmın üstüne yıkma gibi çocuksu tutumu yoksa ev işlerini pekâiâ koca ile birlikte yapmayı düzenleyebilir. Modem yaşayış, eğitim, görenekler zaten kocayı gittikçe bu yola ıtmektedır. Ev âletleri, hızmeti yıl geçtikçe kolaylaştırmaktadır. Kadının yıpranmasında, kö tü beslenme, sağlıksız giyim, toplumun ekonomik ve sosyal problemleri, çalışmaksızın yaşama psikolojisi ve doğa etken leri yanında iş faîlalığı önemsiz kalmaktadır. İster bedenen ister fikren çok çalışmanm ne erkek ne de kadın yıpranmasına neden olabilecegi halen ispat edilmemiştir. fakat çalışma nın sağiık getireceği, bedence ve zihince rahat hayatı uzatacağı hep ileri sürülmüştür. 20 hizmet yılını doldurma esasmda çocuklar da zaten bir ağırlık olmaktan çıkmış, zorlukla da olsa büyümüş, hatta eve ve anneye yardımcı bile olmaya başlamışlardır. Sonuncu gerekçe çok daha zayıf: Kadınlann emeklilik için çalışma süresini kısaltrna ışsizlıği azaltacak degil, erkekler bakımından arttıracak niteliktedir. Çalışma çağına gelen eğitimli genç kız ve kadınlar önünde iki yol var: Maddi varlıklar elverişli ise ev kadınlığını yeglemek, aksi halde ücreıli bır ise girmek. Her okuınuş kadın bu seçimi yaparken tereddüt geçirir. lşte diyoruz emeklilikte hizmet müddetinı azaltma, kadınlann çalışma ha yatına akışını kolaylaştınr. «20 yıllık bir zaman değıl mi, çabuk geçer» diyerek genç kızlar ve evliler şu veya bu artan oranda ücretli ise yönelir. Bu güne kadarki istatistiklerle, ileri senelerde yapılacak değerlendirmeler kuşkusuz bütün çalışanlar tçinde kadın memurlar oranımn arttıgıru gösterecek tir. Bız Hitler'e benzer, kadının çaUşmasma karşı bir düşuncede değilız. Ancak işsizligin ağır oldağu ülkelerde, oianaklar elverdı'îe kadınlann, gençlerin ve yaşlılann geçınme yükünün (taile»ye çektirilmesi politikası da vardır. Eğer bugün memleketimizde ıssizlik degil ışgücüne ihtıyaç ağır bassa ıdı kadın ların, hatta erkeklenn de emek lilik hizmet müddetini kısalt lann emeklilik hizmet süresini ma, onlan «ş alanına çekme kıs^jtan 1922 sayılı bu Kanun bakımından iyı bir tedbir ola çıKışı üe beraber ve üeride hep eleştiıilecek, Sosyal Sigortalabilirdı. Piıli çalışma müddetini azalt ra baglı işçi kadınlann 20 hizma yerıne ev kadınlanna çalış met yılı sonunda emekli olaoilmad*n, ihtiyari sıgortalı olma melerini amaçlayan Parlamenyahut Dellı hizmetten sonra tooakı tasan ise intimal faamemunyetten ayrılmakla öera laca münakaşa konusu oiacak, oe' ıştirakçıhgı sürdürme fıas kanunlaşması gecikecektır. Dr. Ismall ARIKAN KI tanıma her yönden belkı aaİş ve Işçı Bulma Kurumu ha ısabetli olacaktı. Genel Müdürlüğünde Bitimek ıçin ekleyeceğiz Si, Şb. Md. ANKARA mevcut koşuUanmızla kadın İşveren ne diyor? Hilton yöneticileri ise, ilk direnişin sona ermesi için taahhütîerinden dönmediklerini, kend:sine ücretli izin verilen Şloye Siaom hakkındaki karann, dana 6r.ce bildiriyle Turizm İş Sendıkesına bildirildıgini, bu yüzden direnişin kanunsuz oldujunu öne sürmüşlerdir. Garanti Bankasında Garanti Bankası İşçileri Sendikası ıGAM SENi, Istanbul'daki 9 işyerinde daha grev kararı almıştır. Sendikanın yaptığı oylama sonucu. bu sabahtan ıtibaren; Garanti Bankası Genel Müdürlüğü, Ortaköy, Beşiktaş, Moda, Şişli, Kızıltoprak. Şaşkınbakkal. Üsküdar ile Yeşilova şubelennde grev başlayacaktır. Bu arada GAM SEN Yönetim Kurulu, Grev Komitesiyle yaptığı toplantı sonunda, greve katılacak sendikalüann maaşlanmn net tutarının tamammın odenmesini kararlaştırmıstır. Hilton'da Hilton Otelinde dlrenişin îkinci kez başlamasına, bir resepslyon memuruna işveren tarafın üüşün ve Okuma Özgürlüğüne Saldın Ankara'da da gözle görülür, elle tutulur bir dururn almıştır Örneğın. Türkeş'in Itomandolan aüşün ve okuma özgürlüğüne saldırmaya başladılar. Bu yuzden Ankara'da genel bır parkta oturup ıstediginiz bir gazeteyi okuyamazsınız. Böyle çirkin bır saldın başımıza gelmemiş olsaydı, bizde anlatılanlara inanmaz, abartılıyor derdik. Düşün ve okuma özgürlüğümüze yapılan saidınp yer. tarib ve tanılt göstererek açıkliyoruz. 4 temmuz cuma günü Halkevleri genel merkezinden çıkmış Kızılay'a doğru yürüyorduk. BirdeD hava karardı, yagmur çlselemeye başladı. YagmurcUın KOrunmak İçin Orman Bakanlığı karşısuıdaki küçUS Darka gırcük, ağaç alündak) tahta fcanepeye oturöuk. Büyük agaç bizi ıslanmaktan korumuştu. Saat 16 idi Herhalde yagmurdan olacak. küçük parkta bizden baska Kimse yoktu. El çantamızdan «Cumhunyet> gazetesim çıkanp okumaya başladık. Gazeteye o kadar dalmışız kı, yanımıza üç kişinin yaklaştığmı duymadık. Sert bir ses cbiraz öteye git» diye bize uyanda bulundu. Kar.spenın ucuna geçtik, yüzleri asık üç genç yanımıza oturdu. Küçük park lçındeö kanepeler boştu. Boa k.anepeler dururken gençlenn bizı sıkıstınp yanımıza oturmalanndan kuşkulandık. Fakat, oturdugumuz yeı ana cadde idi. Arkamızda Başbattanlık ve Bakanlık Dinaları, ofuz adım ılerde Jandarma Genel Komutan)ı*ı bulunuyordu. Bu nedenle, kuşkumuzun yersu olduğunu düşündük ve tekrar Cumhuriyet'ı okumaya oa?ladık. Ne var ki, insan ıçıne düşen kuşkuyu kolayca yenemıyor. Bir yandan gazeteyi okuyor, diğer yandan goz ücu ıie gençlen ızııyur. Kunu^malaıuıa KuiaK veııyorduk. Yirmi ve yırnu ikı yaşlannda tahmın ettıgınıız gençlerin yakalarında «Bozkurt> roaetı vardı. Bu ruzetler, gençlerin komantio olduklannı gosterıyorau. Ulerinde «Ortadogu. gazetesı vardi. Türseş'i övmeye, soicuları yermeye başladılar. Bır ara bıze bakarak • Insanın ne mal oidugu okudugu gazeteden oeıd olur» dedıler. Açık ve seçik olarak bize çauyorlardı. Vaıuaru)dan j^klaşmaK üzere ayaga Kalktığım^da, i:eu<;ıer de ayaga kalktılar ve önümüzü çevırdiler. Gençleıuea bıri elımizdelu Cumhunyet'ı kaptı ve «Ulan ınüyar, bır sıkmıiıl: canın var. Bır dana elınae nomıiıusı &&zetesı görecek olursak bır yun^uJsja canını c.efıenr>e!,. me yollanz» dedi. . >j:"üğradıgımız saldırıdan şaşajna dönmüştük. Karşılık versek kuşkusuz bızı döverlerdı. Ne vse fcı, daha fazla ılerı gitmelerine olanak kalmadı, parka gırenler oldu. Gençler yanımızdan uzaklaştılar. ArKalanndan baktık. kendilerine güvenlı ve normal adım. larla Bakanlık binalanna doğru yürüyüp gözden kay boiaulaı. Lzerımızdekı şaşkuılıgı gıderdıkten sonra Başbakanlığa doğru jürüdük. Köşe başında nöbet tut<c»n bir polıs memuruna olayı anlattık. Polıs memanı «enı dövdüler mi? diye sordu. Karşı gelseydık aoverlerdı, bu adamlar bızım düşün ve okuma özgrıiiüğümüze saldırüüar dıye yanıt verdik Polis memuru, düşün ve okuma özgürlüğü ne imış.' üer gıoı yozumuze oaktı ve «Bauucıguii. stn müslüman bır adamsın, ne diye Komunıst gazetesı okuyorsun. Gençler, sana dogru yolu göstennişler. sen de artık müslüman gazetesı oku^ diye öneride bulundu. İnanm, komandolar bizi dövselerdl bu kadar üzulıaezdık. Komandolann saldırılanndan çok, uohsın görüş ve tutumuna üzüldük. LayUc Türkiye Cumhurıyetınin polısi, bize müslüman gazetesı okuınamızı öneriyor, Atatürk Devrimlerinin savunucusu Cumhunyet'i komünist gazetesı olarak görüyor. Cumhuriyet Ankara bürosuna gittık, oasımıza gelenlerı anlattık. Meğer bu türlü saldın ük Ke2 bızım başımıza gelmemiş. Cumhuriyetin Ankara temsilcisı «Bu gibi saldınlann devam ettiğinı, Cumhuriyet okuyarüara engel olunduğunu bize yansıyan çıkâyetlerden öğreniyonız. Durumu ilgili makamlara duyurduk. Maalesef önleyici bir tedbir almdıgını görmedık. dediler Düşün ve okuma özgürlügümüze yapılan saldınyı, polisın tutumunu ülkücü dostum Senatör Atatürkçü sayın Bahrije üçok'a ve bazj CHP11 Mllletvekülerıne anlattık. Meclisler tatıle gınnemiş olsaydı, giindem dışı bır konuşma ile üzücü olayı Medis Kürsüsüne getirecekierdi. Ercnment DEMtRER Halkevleri AUturk EnsUtnsü üyed Bu Gidişîn Sonu 17 temmuz 1975 tarihli Cunıhurıyet'te b3 valının dauıa uışx ömeğı yerlennden edılmeıen konusu ele alınmış ve «Olayların Ardındaki Gerçek» bir yaman soru isaretinin zımbasıvla noktalanmışUr: «Bu gıdiş olum lu sonuçlara varabilir mi?» Bu nangı gidiştir? Cephe Hükümetı göreve başlar başlamaz, yabancı petrol kvımpanyalarına ödün verip, ya pacaklan ithalât karşılığmda Hazmenın 80 mılyonunu ceplerine ındirmelennı sağlamıştır. Arkasından (gübreyi ucuzlatıyoruz) diye. halkın cebinden çekılen 3 mılyar «tuzu kurulara» dağıtümıştır. Beledıyelera yapılan yardım kesilmiş, ekonomik ambargo uygulanarak CHP'ye oy veren, özellikle büyük kentlerin halkı cezalandırü mak istenmiştir. Yürütmenin ikı taraflı durdurulması karanna ragmen TRT fiilen işgal edılmış ve yasaya ayKin atamalar vaoılmıştır. bu lşaret üzerıne cğretmen dernekıeri, CHP Dinaları ve işçi sendikalan elı kanlı komandolar tarafından basılmıştır. Ölerüer, yaralananlar olmuş; olaylan tarafsızca önlemeye çalışan polisler sürülmüştür. MİT raporları. vasal vetkisi olmayanların elinde dolaşrnaya başlamıştır. Kıbns ve Ese sorunlan vüzüstü bırakılrruştır. Edremit ve Kemalpaşa yörelerinde Nur kampları kurulmuş. layiklige aykırı evlemler oervasızca geliştirılmeye başlanmıştır. Binlerce dıplomalı ve askerliâini yapmış kişinin başvurusu söz konusu iken. askerligim yapmamış parti militanlan polis olma olanagına kavuştunılmustur. Yeteneksiz kişıler devleön önemli noktalanna getirilmiş, komandolar vurucu güç olarak devletçe beslenmeve başlanmış tır. Başbakanın vakmlan, isml cismı yok firmalara mobilya ih raç ederek miiyonlarca liray» devletten vergi iadesi adı altında ceplerine indirmişlerdir. Bütün bunlarda. devletin TBr rarı. \»asalara aykın tşlemler, toplumsal mutlulugu önleyicd kararlar, çagdaşlaşmayı enî;el\ex\ci eylemler söz konusu olduğu içın «zımmpt» hanesinde değerlendirilmişlerdir. Belli ü, bu eidişin sonu, olumlu sonuçlara varamaz. Türkiye istenmeyen olaylann içine düşer mi düsmez mi? Bunlann hesabı ayndır. konunun dışmdadır. Ama. her durumda, aydınlıtc bir iktidar söz konusu olduğtmda bu gidişin itici Rüçlen. sorumlulan ve karanlık Ureticilen hesap vermelidirler. Kuşkusuz. bu tür bir hesap sorma mekanizması. kin ve intikam dö nemi oluşturmaktan ötede; vasalara aykın davrananlann, yüksek yargrı onranlanyla alay edenlerin, çalanlann eylemlerini sonışturmak için isletümelldir. Toplumun boy atmasmdan. sosval fcıpırdanma ve uyamştan rahatsız olup. çıkarlannın bozu lacaSmı anlayan çağdışı kalmışlann ülkeyi babalannm çift ligi eibi yönermek istemeleri, yagmalan. cinavetleri hesapsız kalmamahdır.. Abdnllah TEKtN Güleryüz Sok. 14 • 5/4 Ayrancı ANKARA Sungurlar'da Alibeyköy'deki Sungurlar Kazan Fabrikasmda direniş halinde bulunan Maden İş Sendikasma bağlı 400 işçi, dün jandarma tarafından fabrikadan çıkarılmıştır. İşçilerin fabrikayı terketmesi sırasında hiçbir olay çıkmamıştır. Bilindiği gibi, Sungurlar Kazan Fabrikasmda çalışan işçiler, 18 gündür direniş halinde bulunuyorlardı. Mersin'e yürüyecekler Tarsus'taki ÇIJMÎTAiŞ (Çukurova İmalât ve Ticaret A.Ş.) trak tör fabrikasmda 181 günden berı grevde bulunan DİSK'e bağlı Maden İş Sendikasına mensup 300 işçi, yann Tarsus'tan Merİlk dlreniş sırasında Hilton'un bahçesfnde toplanan işçiler bu defa otelden aynlmadılar. Yukarıda otelin sin'e yürüyecektır. İşçüerin grevde bulunduklan lokantasmda oturan direnişçi işçiter görülüyor.. süre içinde kaba kuvvet de kullanılarak grev kırıcıhğı yapmaya çalıştığı öne sürülen işveren vekülerinin davranış ve tutumlarını protesto amacıyle düzenle nen yürüyüşle ilgili tüm hazıriık lar tamamlanmış ve tüm işçilerın yürüyüşe katılması kararlaştınlmıştır. Sabah saat 09 'da ış yeri öminde başlayacak yürüyüs, Mersin Halk Eğitim Merkezi önündeki alanda sona erecek ve işçiler 40 kilometre yol yürümüş olacaklardır. Maden İş Sendikası Örgütlenme Dairesi Müdürü Nurettin Çav '.dargil, bu yürüyüşten sonra işveren ve işveren vekülerinin tu**T**tumlarmın degişmemesi halinde, ikinci yürüyüşün Ankaraya yapılacağır.ı söylemiştir. KÖYKOOP ROMANYA'DAN TRAKTÖR İTHAL EDİP UCUZ FİYATLA V KÖYLÜYE DAĞITACAK Yüksek öğrenim yapmak isteyen gençlerin sayısı her yıl yüzde 30 artıyor Baskı altında DİSK'e bağli Tekstil tşçileri Sendikası Güney Bölgesi Temsilcisi Selahattin Uyar, İç Anadolu" da bulunan özellikle Kayseri ve Niğde'deki yiizlerce halı fabrika ve atelyelerinde çahşan Tekstil işçilerinin işverenlerce baskı altında tutulduğunu. bu işçilerin örgütlenmclerinin önlendiğini ve sendika seçme özgl'.rlüklerinin kısıtlandığını söylemiştir. ANKARA (Cumhuriyet Bütosu) KöyKoop Genel Başkam Ahnıet Altun traktör karaborsasını önlemek amacıyla bu yıl ıçinde, 1000 traktör iüıâl etmes içın Gida Tanm ve Hayvancılık BaKanlığından gereklı iznı aldıklarını açıklamıştır, Turk çiltçisinln her yıl ortalama 60.000 traktöre ihtiyacı oiduğunu; ancak yerli üretimin 30 bin'i geçmemesiyle gerek montaj sanayünın gerekse ithalâtçı ların °,b 4080 oranında yüksek fiyatla traktör sattıklannı, böylece üreüci köylünlin sömiirül diiğüni) anlatan Altun flzetle şun ları söylemıştır: «Köylünün bu çok yönlü oyun larla daha fazla somürülmesinı engellemek içın traktör ithaline karar veren KöyKoop 1975 yılı içinde 1000 traktör ithâl etmek için gerekli raüsaadeyi GıdaTar:m ve Hayvancüık Bakanlıgından almış bulunmaktadır. Türkiye Ziral Donatım Kurumu'nun da Romanya'dan ithâl edecegl aynı marka (Üniversal) traktörlerle KöyKoop'un yanında karaborsacüara karşı mücade lesi ve GıdaTanm ve Hayvancılık Bakanhğının bu konuda her ikı kuruluşa yardımcı olması U retici örgütlerinde memnurüuiı uyandırmıştır. Yıl sonuna tadar KöyKoop ve Zıraı Donatım Kurumu tarafmdan ithâl edllecek toplam 2U00 traktör, Türkiye'deki emsallerinin resmî fiyatından da ucuza ve beklemesız satılacağından, köy lüleri ferahlatacaktır. 1976 yüınd3 da bu uygulama devam ettirıleceğinden, köylümüz fırsatçı karaborsacılann insafından kurtanlmış olacaktır.» Sevışırken yakaladığı karısıyla âşığını taş ve baltayla öldürdü ADANA, (Cumhuriyet Güney, Illeri Bürosu) Misis bucağın i ; da Hakkı Tekin adlı bir genç, seviştiklerine tanık olduğu kansı Maksure ile kiracısı Mustafa j Bulufu öldurmüştür. Önceki gece sabaha karşı işle nen cinayeti olsydan sonra evinde oturarak jandarmayı bekleyen sanık Hakkı Tekin şöyle anlat : mıştır: «Önceki ge'e sabaha karşı j uyandun. yanırnda bulamadığım j karım Maksure'yi aradığımda bı j tişik odada kiracımız 19 yaşların daki Mustala Bulut ile sevişir; ken gördüm. Pencereden gördü1 ğüm manzara beni çileden çıkar dı. İkisini de aym anda vurmaK için silâhım yoktu. Yatağıma döndüm. Biraz sonra kanm yeri ne geüp uyudu, daha fazla daya namachm. Kaiktım duvardan söktüfüm taşla Mustafa Bulut'un odcsına gidip kafasına vurdjm. Daha sonra odadaki balta yı alıp aanmı da öidürdüm. Nanıusumu temizledım.» ABD tesislerinde «Şimdi üniversiteler, akademiTürk Harbîş Sendikasımn ABD ler, yüksek okullar hatta hüküişyerlerinde uygulama>a kararlaşmet blrlikte oturup düsünmemiz tırdığı işi durduruş kararı. angerekiyor. Ne yapalım, ne edelaşma sağlandığı için kaldırıllim, bu günbegün çogalan eençmıştır. lerimiTi egltelim?. Kalifiye eleSendika yöneticilerinden mehil man yetiştirellm?. Üniversiteleri isteyea ABD Silâhh Kuvvetleri çogaltalım, yurt sathına yaya I adına Tuslog Komutanlıgı ve aracı müteahhit BSİ bu arada dulım ve gerçek eğitim, öğretim yap rumu gözden geçirmiş ve daha tıralım, memleketin kalkmması sonra sendika ile anlaşma sağlanmıştır. için problemlerl çözelim.» (aa) ELAZ1Ğ Yüksek öğTenim yapmak isteyen lise ve dengi okııl mezıınlannın sayısının neı yıl yüzde 30 oranında arttıgı açıklanrruştır. Fırat Üniversitesi Veteriner Pakültesl Dekanı Prof. Dr. Mustafa Temizer, yüksek ögrenim yapmak isteyen gençlerin sayısının her yıl yüzde 30 oranında arttıgını beürtmiş ve «Bu =ençlerin yüksek öğrenim yapmalannı saglamak için üniversite. yüksek okul yöneticileri ile nükümetin ortak tedbirler alması gerektiğini» söylemiştir. Prof. Temizer, özetle şöyle konuşmuş tur: Ankara'da Türkiye kapıcı ve kaloriferci ve belediye işçileri sendikası Kapfer Genelİş Sendikası ıstek lerinrn yerine getirümemesı halinde bir günlük direnişe geçeceklerini bildirmiştir. Sendika genel başkam sorunlarının çörarnlenmemesi halinde, üyelerinin seçimde oy kullanmıyacakiannı söylemiştir. OKÜYUCU MEKTUPLARI Bunun sonu nereye varır? O£CD (Aet) yanınaa, Türk Konsorsiyomu Genel SeKreterı, Kuhn'un hazırladığı rapor yayımlandı. (Cumhuriyet 11.8.19^5) Rapordan anladığimıza göre, Türkıyenın dış borçları 10 mılyar dolara (bugün 145 milyar TL.) varacak 1980 yılında. Buna, o yıla kadar giderek DÜ\Üyen ödeme dengesı açığı da ek lenirse, Kuhn'un raporunaa belirttiği gibi kredi ıtibanmız azalacak ve borç bulmamız güçleşecekmış. Ote yandan, sayın Başbakanımız, 1982ye kadar 291 mılyon liralık yatırım yapüacağı vaadinde bulunmaktadır. Bu, yııüa 42 mılyariık bır yatırım demektir. Yıllık 42 milyarlık yatmrrun °o 42'sinin dış finansmanla / k.arşüanacağı göz önünde bulun durulursa, Kuhn'un raporu karşısmda, olanaksızlık soguk soğuk sıntmaktadır. Merkez Bankasırun 1.8.1975 günlü durumunu inceleyen ve az buçuk Bankacılık ve ekonomıden anlayan vatandaş (ki bugün bu nitelikte binlerce vatandaş vardır.) brüt döviz rezervinın 1.112 milyar dolar <e fakat 657 mılyonluk dövize çev rilebılir mevduatının rezervden düşülmesıyle ve ödeme drngesı açığının ekienmesıyle, net rezer r ; in ( 453 milyon dolar) oldu*unu anlar ve kendi kendine (bunun sonu nereye varır) diye sorar. Bütün bu acı gerçeKlen <amu oyundan saklama çabalannın altında, Türk ekonomisi nin güç durumda olduğu soyleneDümekte ve fakat, bu durumun sorumlusu CHP olaıak gös terümektedir. CHP'nin 7 ayda, soicuları, mem leket düşmanlanm (1) ortaya saimakun başka bir ış yapmadıgı öne sürülurken, bu arada, Devlete vergı venneKten kaçanların ve ceza yiyenlerin, ırz düşmanlannm, hırsızlann ve ya salar^ aykın dinsel toren yapıp hüküm gıymışlenn de salıverıldikleri unutuluyor ve en büyük gaflet ve unutkanlık eserı olarak, 7 aylık zor bir iktidar dönemırjde, haşhaş ekiminin yeniden başlatılması ve çok önemlisi Kıbns oarekâtına gırişılerek, TurK onurııntın K^rurıcıuğu akla, nedense gelmeyıveriyor. 1.6 milyarlık sermaye ile, 1,5 milyar gelir sağlayan yabancı boyundurugundan kurtaran bir ekonomı pıilıtikası, fizibılitesl po Utikaya ^ore degil. bılımsel ger çekiere uvgun ve yuıtta ne vereceği iyı hesaplanmış yatınm lar K'n. liırtt ulusunıın hıç bir özverıden çeKinmeyeceğı unutulmamalıdır. Zühtü *TAM(il!Ç 4. Cad. 27/5 B. tvler ANKARA Fuarlarda mal grupları sınîrlandırtlmalı 44. kez yenıden açüan Izmir Uluslararası Fuan eskı özellılclerını ve önemını yıtirmektedir. Fuara katıian büyük üikelerin sayılan azalmakta, çoğunlugu dünya piyasalanna yeni giren ülkeler katümaktadır. Bunun başlıca nedenlertnden biri artık dünyadald fuar biçimlerimn değişmekte olmasıau Bugün artık diğer üliıelerde açılan fuarlar özel mal grup lanndan oluşmaktadır. Otomobil tuan, tekstil maklnalan fuan, gıda fuan gibL Bu nedenle ya İzmır Fuanna bu şekııde bir yenilik getirmeh1, ya da PU fuann geleneğj sürdürülmelî isteniyorsa anılan İSzel mal grup larını ıçeren yenı tuarlar kurulup teşvık edılmelidir. Her nalde böyle bir girişim amaca da ha yaklaşacakt:r. Tati! köyterinde denetlemeler arttırılmalı İç ve dış turistlerin yaz ta tatıllerını geçırdıkleri tatil köy lerınin sayısı giderek artmakta dır. Ama bu yerlerde her nedense denetimler yeteıli düzeye çıkartılamamaktadır. Oteller. tunstik sınıf adı altında istedıkleri fiyaü uygularken, lokanta lar orta nallüerin uğrayamaya cağı yerler halıne gelmektedir. Aynca. turistlerin de alışvens ettikleri magazalar lam bir de netim dışında çalışmaktadırlaı. İstedıKleri fıyatı uygulamakta turistleri aldatmaya çaiışmaktu dır lar. Recai Ucaııoğlu ANKARA BiR TÜRK iYiNiYET HEYETi AMERiKA'YA GiDiYOR Türk Sanayicileri ve İş Adamlan Derneği Yönetim Kurulu Başkam Feyyaz Bcrker'in yaptığı açıklamaya göre. TUStAD lyesi sanajici ve işadamlarının katılacakları bir iyiniyet heyeti eylül ayı başında, ABD de Denktaş Klerides VValdheim toplantısı \e Seııatodaki ambargo gdrüşmeleri sırasında uvgulrnmak fizere bir proçram hazırlanmıştır. Frogramın amacı. Amerikan kamuoyunda özellikle Kıhrıs Barış Harekâtından bu y.ına, Türkiye aleyhine yaratılan ortamı düzeltmek için çaba çöstermektir. Pro?rama Cinayetten sonra babası vasıts siyle jandarma/a haber gönderen | Tt'SİAD üvelerinden Feyjaz Berker, Necati Akçalılar, Fuat Bezmen, Fred Burla, Muı»ffer Gazioğlu, FaHakkı Tekin, odasında oturarak , hir İlUel, Jak Kamhl, Asım Kocabıyık, Ş. Şahap Kocatopçu, Rahmi M. Koç, Arraan Manuk>an, Halit Narin. Melih Ozakat T. Günçör Uras, Altemur Kılıç katılacaklardır. Feyyaı Berker yaptığı a.ıklamada «Bu bek'.emış ve gelen jandarmalara teslim olmuştur. Hakkı Tekin j prograrıa saııayici ve işadamları ile birlikte Türk tşçi Temsüclerinin de katılmastnda büjük varrr olduğu şiiphesizdir. Bu nedenle, iki büyük işçi kuruluşumuzun gezıye katılmalan için davette buk .ulmuştutuklanmış, olayla ilgili soruştur.» demiştir. turmaya başlanmıştır. ISTAJSBl'L
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle