Katalog

DÖHT CUMIILTİİYET 15 T;mıii": 1C75 MUÇTAJO'HVE JuLıDE'MiN Ü 6ELMÎVEN KAEPTELENÖλ»» ABDULCANBA2 ^ i TURHAN SELCUK RAZİYE 66 Yazan: Melih Cevdet ANDAY dırn re geç anl&dıgim için kendlme kızdım. Boyalanmı, kâgıtlanmı, fırçalanmı bahçede bırakıp merdlvenlere koştum. O hep o dunımda bana bakijrordu. Yanına vannca bir&z tereddüt geçlrdım ve sonra kucakladıgım glbi içeri gotürdum. Sofrada kahvaltı içın yer sofrası hazırlanmıstı Ortada buyük bır tepsınm içinde yiyec«k öteberl, çay, sut kaplan duruyordu. Tepsınm çevresme, kabank mınderler atümıştı. İste ben de Vedıa' yı bu mlnderlerın uzerine atıverdım Ustündeki sabahlıgı açıldı. çıplaktı. Istekle bana bakıyordu, soyunmaga başladım. Bırak şimdl soyunmayı, dedi Vedıa. Sılt tasmıstı. Vedia, o gune değın gormedığım bir coşkunlukla bana sanldı, ellerlni gomlegımin lçıne soktu Ates ıçındeydi Degdığı her ye rımı yakıyordu. Güçlukle soluk alır gıbiydi, ınıl tıye benzer sesler çıkarıyordu, sonra utanıyormuş, sıkılıyormus gibi basını sağdan sola, soldan sa^a atıyordıı Arada bır Sakm bırakma, sakın bırakma, dıye mınldanıyordu. Agzınm içine uzattığım dilimi acımadan ısınyordu. Öyle ki, onu korkarak opüyordum artık. Kurtulamayacagımı anlayınca ben de onun gıbı saldırıya geçtim. Fakat Vedia bu saldından oyle bır doygunluSa yurüdü ki, gözlerı ila benı onaylıyor, acımaktan vazgeçmemi soviüyordu sankı. Bu vücudun »evışmeye daha onceden hazırlanmıs olması beni her zamankınden çok heveslı ve gıiçlil kıldı Bahçede nme ıle konuşarak, resım yaparak geçırdıgım zamandan dolayı kendıme lânet ediyordum, hele onu mer dıven başında gordiıkten sonrakı agır hareketlerımden oturü utanıyordum dupeduz Hazırlan mıs bır kadını anlamamak bağıslanır suç degıldı Bu vuzden atılganlıfım suçlanmı bagışlatmaya yönelık bır çaba da sayılabılırdi. Ved'a başını saga soia atarak: Sen nesin sen, diyordu. Ya sen Diyordiam ağzımın lçi dill üe dolmu». Sabahlıgı ile sırtı arasma sokuyorum eliml, bpi kcmiginden ajagı doğru tndiriyorum. Her yeni hareketimde titrijor, gözlertnl kapıyor, açı yor, başını kaldırıyor, yukardan aşağı süzüyor ıkımızi, beraberlığımızi, ıçıçeliğimizi. sonra bayılmıs gibi b&şını arkaya bırakıyor, gozlerini kapıyor Gozü ıle gordu ya «rtık ıçi rahat. güvenli ğe kavusmuş Ama bu da çok sürnrüjror, yeni bır coşku dalgası orrı yennden sıçratıyor. gene akîına gelıyor, ınanamıyor, başını kaldınp bakıyor. Yanına devrilmevi bile düşünmeden üstünde kalıvermi'tim oyle Gozlerım kapalı, denız geçıyor aklımdan Ağırlığımı üstüne koydum, dıyorum. lneyım mı? Çok dennden gelen uykulu bır sesle Yo yo. dıyor acele. a^rhk fılan yok. Kah böyle işte, diyorum. Nasıl yanı? Boyle konuşsana her zaman. Ben her zaman konuşmuyor muyum' Konuşuvorsım ama tum degıl, kısa kısa. Şimdi nasıl konuşuyorum? Uzun mu ol1 du Korkma dıvorum. uzun oMu dıye korkm» Boyle konus uzun uzun konuş Sesmi duvmak, seni dmlereek ıstıyorum Vedıa Senı sevıyorum. bılıyor musun? Dargın gıbı A elbene. dıvor. Bilmeı olur muyum? Öyle değil, dıyorum. Ya nasıl? Ben senı aşkla seviyorum. Bır süre susuyor. Duşünüyor anlaşılan. Bunu anlamak içın başımı kaldınp doyamadıgım guzellıktekı yuzüne bakıyorum. Ama vakalayamıyorum onu kendı halındeyken Baktığımı porunce gulümseyıveriyor ve az oncekı dalgın, duşüncelı yıizü dağılıverıyor. Dıvor kı: Ben de seni oyle seviyorum. Ama bunu benı darıltmamak içın soyled:ğı. konusma olsun, sessızlik kapansm dıye duşunerek soyledıgi öyle belli kı, kendisı de anlıyor bunu sesinin tonundan, belki bılmeden oksurüyor. Bu kez gozlerım, gözlerinin içinde: Sen se\mek ne demek bılıyor musun' dıye sordum. (DEVAMI VAR) ECEVİT KIBRIS'I ANLATIYOR Röportaj: Altan ÖYMEN Görmem mi? diyor. Nur ln<H Kavalıburuna. Ermışın hatırına elbet. Dayın yakaiiuuai ifcamij Ermif'i, ama yakalatamanrş. t tiayınlar Kay&lıburun'a gıctıklerınde, Ermış Yusuf evine uçarmıs, evıne gıttıklennde Kayalıburun'a. Yolda da gören var ya . Demem'su kt, Ermış Yusuf o gece her yerde bırden gorundu. İkı gorüm Tannm. Keçımln bıri dogurdu ya o gece .. Sonra kızun Vedia hanım ohırur kariımda, konusur, avutur benl . çogu pın hanı \edıa hanım ıçerde, Ermis Yusaf dışarda ağlar . Bır gün de ban« dedi ki bana Vedıa hanımı iste dedl . Ben dertlıyün, yureğım yanıyor benden ne istersln oğlmn dedım Yureğımdeki ateş hep yanar. hıç dınmedi .. Ama omur Tanrının bıçtıgı omur, gidecegi kadar gıder . Sozünü testim: Ermiş Yusuf Vedia "yı mı istedi* Nine yerinden kalktı, taslar atarak keçılerlnin ardı sıra yüriimeye basladı. Belki sorumu yanıtlamayacak öyle ya, söyleveceftı kadarım soyledı. 1Benimki bunlan jlneletmekten başka nedir ki Am» nıtamıyorum kendımi. bodur mersinlerin arasında nerdeys« gozden yitecek nine. Ben de venmden kılkıyorum, arkası sıra gidtyomm. İlk kez çok yakından gorüyorum onu, yuz yuze duruyonıı. Denn çi7plerle dolu slnı, dudaklar buztılmüs. ama yanaklannın sivri ve™«vV den pınl pınl, etiı. Bır de gözler eskiden kalma. Şassrak bakıyor. Neden sustiın gidıyorsun? diye sordum. Sustum mu? Sustun ya. Benım gıbi bunaklar çok komısursa ivl o!maz evlâdım. Deraek Yusuf lstedi Vedia'yı, öyle mı* Nıne korkmus gibi gulümseyerek: Tannnın garıbı o ranım diyor. Akhna esenl sbyler lşte. Kendlmi Kayalıburun'dan p'ara^ım der dururdu başta Camna kıymak ıcm sevdadan. Sonra düsündü taşındı her halde. uçarım daha ıyı, dedl. Uçtu. Erdı de ondan uetu. Errnesp dilsr.rdi »ulann içine Dayun duydu mu, üiyt sordum, Vedia'yı tetedıgını? Nine ufak bir çığbk artı. Neresinden çıkardı e sesi, anlayamadım. Duysa öldürür benl... Çok kıskançtır .. An» ben böyle ışde arava girmem kı . So\lemedım de bır çey . Bajkası sbvledıyse, bılmem . Bu kez ben baslanuştım keçüeri kovalarraya, eglenır cıbı byle. Vedia ne dedıî Vedaıa hanun mı' Ne dosin' Huyu 1vıd<r onun, kımseye kızmaz, her seyi guler yuzle karşılar. Demek razı olacaktı eğer dayım Yo.. onu deraedim. Bilmem. Vedıa hanıma kalsa herkesle evlenir. kimseyi kırmaı. Daha çogıınu ogrenemezdim artık. Alacağımı almıştım nıneden. O da anladı komışmanın bu kadarla bittigmi, •Domuzlar, hınzırlar1» dıye keçılere bağîra bağıra, bodur mersinlenn arkasmda g i'c'en yittl. Onu bır süre sonra ta ötede. kavak korusunun başladığı yerde gıderken gordum. Ne çabuk almıştı bu yolu? Konusfuklanmız yukselen sıcakta yassıldı, uzadı. bıçım defiştirdi ve toprağa düştü. Resım yaptığım yere dondugümde, Vedia'yı merdirenin başında dlkllmis buldum. Ellerını beline dayamıştı, saçlan darmadağın onruzları na ınmiştı. Kaslannı çatmış dıkkatli dikkatlı ba na bakıyordu. Üstünde sabahlıgı Bacaklan aralık. Günaydın, dedim. Günaydın, dedl. Sonra: Nine ile gezmey» ml gitHn* diye sordu. Gezmeye, dedim. Ge! de kahvaltı edehm, dedı. Geliyorum. Istersen bahçeye Indlreyim sofrayı. Yo, zahmet olmasın, ben gelırım yuk&n. Gel oyleyse. Sonra da Ama çabuk ol, dlye ekİKÜ. Ne o? dedim, slıt mü tastı? Sustu. Acelesının neden oldugunu o zaman anla ETIMESGUTTA, AFYON'A GİTMEK İÇIN UÇAĞA BINMEK ÜZEREYKEN BANA HABER ULAŞTIRILDI «Hareketimizin biçimini saptarken, diplomatik alanda yapılması gereken her şey yapılmış olmalıydı»» Afyon'da, basına dağıtılmış konuşma metni'nin dışına çıktım. Kıbrıs'taki son gelişmelere de değindim.» umhurıye unan müdahalesı sayıyor Türkiye'nin bu darbe karşısında hızlı bir harekette bulunması gerekli/di metin ihtiyacı olan Deniz Hukuku ıle ıigılı yetkı kanununu da suruncemede buakmıştı. SonuçBdndan bir yıl onceki 15 tem ta, Mıllet Meclısınden gcçen kamuz pazartesı gunu, Başbakan nun 11 temmuz gunu Senato'da Bulent Ecevıt'ın programında yapüan degışikhklerle gerı çevrıl Afyon ve Denızlı'ye yapacagı ge mış ve TBMM ertesı gunu tatıle zı vardı. Başbakan, 1 temmuz gu gırecegi içın tasaruıın kısa surenu haşhaş ekme yasağının res de kanunlaşma olanağı ortadan men kaldırılmasından sonra alı kalkmıştı. Dışışlerı Bakanı Tuııacak kontrol tedbirlerı uzeruı ran Guneş, 13 temmuz gunu baş de ıkı bolge halkına bırer konuş layan gezısıne çıkmadan once na yapmak uzere Ankara'dan yaptıgı konuşmada, «Yetkı kanu uçakla Afyon'a hareket edecekti. nunun çıkmaması bızı. sıyasi ve hukuki alanda yapılan kızgın sa15 temnıuzdan onceki haita ol vaşta elı kolu bağlı halde bırakdukça hareketlı gaçmıştı Dış po mıstır» diyordu. lıtıka alanında, haşhaş ekme ko12 temmuz guniı Anayasa Mahnusunun yanmda, Turkıye'nın Ege denızindeki naklarmın ko kemesının ıptal kararının yayınranması içın başlatılan gırişım lanmasıyia, MSP'lı 22 mılletveKiler surdurüluyordu. 8 temmuzda lının kusa çevırdığı AF Kanunu, Turkıye Petrollen Anonım Ortak kısmen düzeltılmış oldu. Ve 141 lığma Ege'de yeni ruhsatlar ve ve 142'ncı maddeler sanıklannm rıleceğı ve Çandarlı dan sonra tanlıyesı başladı. AP, bunu da, Denız Kuvvetlenmıze bağlı bır yayın organlarında Arayasa Man germnın daha arama cıhazlanyla kemesme çatarak \e aftan fayda teçhır edüeceğı açıklanmıştı. Ka lananlara saldırarak yeni bır mu rakas'ta Denız Ilukaku Konleran halefet malzernesı halme getırdı. Ecevıt'ın gezısının konusu olan sında, Türk delegasyonu, Ttırk tezmı anlatnıak içın Ege denızı haşhaş sorununda ıse.bu dızının nın hantalarını daşıtıyor, Yunan daha oncekı yazılannda beiırtıldelegasyonu bunu baltalamaya dıgı gıbı Dcınırel, hukumetm karan uzenne şuphe duşurecek çalışıyordu. bır uslup kullanmış. «Bu karar Iç pohtıka alanında ıse. AP ve ne getırır, ne goturür.. Hesabı benzerı partılerm muhalefetı, nedır?» gıbı laflar soylemıştı. dış pohtika alanına da yayılarak, Turkeş ıse, karara açıktan karşı gıttıkçe hırçınlaşıyordu. Muha çıkmıstı: «Amerıka'yı kızdırmak leret Meclıslerde çogunluğun tehlıkelıdır. Amerıkayla foruşmesağlanmasmı bır sure engellemış, ye oturmalı. Ilışkıierı duzeltme bu arada Ege konusunda huku lı» v s . Kıbrıs? 15 temmuzdan oncekı haita ıçmde gazetelenn dış haber ler köşelennde Makanos'un XJlusal Muhafız Gucuyle anlaşmazlığı konusunaa tek tuk haberler çıkıyordu. Fakat bunlar TurK kamu oyuna, Kıbns Rumlan arasında uzun suredenberı devam eden anlasmazhklann yeni aynntılan gıbi gorunüyor, fakat dıkkati çek mıyordu. rrykfn, bana bu haber nlastırıldı. Milli Savunma Bakanı Saytn Hasan Esat Işık tarafından ulastınldı. Dışişleri Bakanı Gnneş Pekln'deydi. Dışişlerine de Hasan Isık vekilet etmekteydi. Kendlslne de haber, hava alanmdayken ulaşmıştı. Ben ?u sekllde karara vardıra: Süratle kosnıyu görnşmemiı \e perekll kararlan almamız pprekivordu. Bunnn İçln akşam üstü hükümetin ve Milli Güvenlik Kurulunıın toplanmasma ihtiyaç vardı. Dağılmıs olan arkadaşlarımız o saate kadar ancak toplanabllirlerdl. Ben de o arada Afjon'a gidip gelebfllrdim. Afvon'dan sonra Denidl've gitmem planlanmıstı. Denizli gezimi iptal etmeye karar verdim. ^f^on Rezim uçakla olacağı için zaten kısa sürecekti. Kıbrıs Cuınhunyet )î temşıuı güna feceslne kadar geçen olajları yansıun 16 temmuz 1974 funlü C'.umıiurnct'in manjetl. DiŞi BOND Flaş... Flaş... Kıbrıs'ta darbe Bu tektük *ıaberienn, ajru konudaki eskı haberler gıbı olmadıgı, 15 temmuz sabahı anlaşıldı. Ajansiann telekslennde bırden «Flaş.. Flaş .» başlığı alîında ıcon haber» satırlan beurdı: «Kıbrıs ta darbe yapıldı.. Maka nos bldu » Bır sıire sonra da tamamlayıcı bılgıler geuneye başladı: Darbeyı, Yunanıstan a baf !ı sn bayların ybnetımındekı Ulusal Muhafız GücU Kuvvetleri yapmış tı. Ellenne geçırdıkleri Lefkoşe Radyosundan, Makarios'un öıduğıi habennı yayıyorlardı. Duruma her yerde hakim olmaya bas lamışlardı. Başbakan Blilent Eceiit, o sı ralarda, kendmı Afyon'a gbtüre cek askeri uçaga bınmek uzere, Etimesgut Havaalanı yolundaydı. Alana geldıkten sonrasını soyle anlatıyor: « Etiınesfnıt'la ifyon'a )dtmek içln ucaia binmek üze GARTH JSÖ riııkça CPiılş bilplm ıle vardı Çünkü hukumeti kıırduğumuz Başbakanın Afyon gezısı devam Fİinlerden başlavarak Türkiye ederke:ı; Ankarada Dışış'.en Bakanlığının telsızlerı, Kıbrıs ola lunanistan iliskileri ve Kıbrıo sorunu üzerinde avnntıIanrU j.r.ın gelışmesıyle ılgill haberlerı değerlendırmeye çalışıyordu. Oğ riıırmustum Yunanlstan'da maleye dogru Makanos'un Baf ta ol ceracı hir dikta vonetlml buhın riııeu icin. ic zaafiarım dış madjgu tahmın edilen bır radyodan ses verıp havatta olduğıınu açık ceralarla örtmeve çalısabllecek ladığı oğrenıldı. Bır sure sonra bir vönetim bıılunduğu İçin, tn kötii ihtimallere ha7irlıklı olmak ıse, kurulan yonetımın adının «Kıbrıs Elen Cumhurıyetı» ola ffreğini duvuvordnm. Bu hem rak ılan edıldigı ve Cumhurbaş diplomatik alanda hazırhklı olkanhğına Nıkos Sampson'un ge mak. hem de askeri alanda hatırıldığı. 7irlık!ı olmak anlamındadır. Her Bakanlar ogleden sonra içın iki anİRmria da ha7ir!ıklı olmak Bakanlar Kurulu toplantısma çağ gereğini duyuvordum. rümışlardı. Ama o saate kadar O nedenle blr vandan Dısisleri da çoğu, Kıbns konusuyla meş Bakanlığına bu konnria hiceleguldu. Makam odalarından bır melpr vaptırmı*tmi. Bir yandan bırlerıne telefon edıp son haber da asker! olanaklanmızi, kar^ilen öğrenmeye çalışıyordu. lasahlieceiHmiz çesitli olasılıkiar Bakanlardan bın ıse, haber bğ karşısında olanahlanmm etraflı blr seldlde Incelemistim. Yuna\tvon'a dtmemde sn açıdan renıne olanağı bakımından haylı nistan'la ilisldlerimlzl bb? çatısvarar vardı: Bu da dış illskiler zor şartlar altındaydı: Dışışlerı mava döniiştürmekslzin sfirdfile ilffili bir geziydi. Çünkü 15 Eakanı Turan Güneş. Kıbns darbesmı, rurkıye ıle rebilmek ve hn nekilde sflrdürürfün önre Afvon dahil Turkive'ken de Türkive'nin meşrn haknin ha7i illerinde veniden hashas arasındakı saat farkı 7 saat olan ekimine izin Termlstik. Fakat Pekm'dekı yuklü zıyaret progra lannı koruvabi'mek bakiTninavnı zamanda ba konudaki insa mı devam ederken ışıtmıştı. Bu dan. avnı zamanda Kıbns Törknî kaveılan pideTİci birtakıın jukelçılıgın telsizi aracılığıyla An leri'nin haklannı ve eÜTetıHein' tedblrleri de UTtnılama karan kara'yla temas kurmaya çalışı korııvabilmek ve penlşletflmi«i tnnlnmlararPM rörüşjıjeler s>almıstık. Bu tedhirleri hasha» yordu. Programı kes'p .lemen üreticilerinp kendim açıklamak Turkıye'5 e dönmpk istlyt>rdu. rüncemede bıralcılmaja devam ve onların hu tedblrleri nvcııla Ama ertesı gun Çın Dışışlen Ba eder^e ahnacak trtîhirler bakımından. e:erek|] bütün incelemeınada de^lete vardımcı olmalan kanıyla bır tıcaret anlaşıı.ası im vı istemek dÖ5Ünce«indevdim. zahyecakü, KI gezısının zın,e nok leri vapmıştık. Bövlece hem bir görevi vrrine tası zaten o anlaşmaydı. Onun icin Türk ordiısnnnn IıaTelsızden kesık kesık haberler rp*irînis olacaktım. hem dr Tiirk nrlık dunımıınu ve olansklarını hıikumetînin ve Türk kövlüsü geçerken Guneş bır de telefon hir havli bilivordum. Bir havli run bu konudaki ivl nivetinl şansını denemek ısteuı. Pekm'le avnntılı hir biçimde hiliTordıi"' Ar.kara arasında nazari olarak dünyava eöstermiş olacaktım. ve hükümefce alınarak eesaretli telefon konuşma sı yapmak mum hir karan Tiirk Orda^urıun baNitekim nmdntum (tibl oldu. kündü ama, bunun kaç saat şanvU nvfulavabUecefina tnanı\fron'da büviik bir toplnluk ha beklemeye malolacağı hakkında yordnm. liııde beni rtinleven haşhıs fire kımse kesın bır şey soyleyemıticileri hükümet nlarak aîdıei yordu. Bıı bana böyflk blr guVen duvmız kontrol tedbirlerlni bövük fi>Mi veriyordo. Ancak, hareketibir ınlavısla karsıladıklannı, Ecevit'in âüşündükleri mizfn biçlminl saptarken dlplobu TÖnde vardımcı olacaklannı matik alanda vapılmsm rerek<*n Pekin'de bu telâş devam ettiher hallerivle helîrftiler. Ben ği sıralarda Afyon gezısınde olan her WT vanılmı* olmaltTrtı. Bnde bunnn içln kendilerine teşek nnn da ha^mda tn»fltpreTİe I1I«Başbakan Bulent Ecevıt'ın akkür ettlm. ki eelivorriu Ciipkfi hfr Kıbn*' lmdan geçenlen. bugunku muATvon'da vantıfım konuşmart» halefet lıderı Bulent Ecevnt şoy taM darhe kar<îi<ında tertbtr alma hakkimi7i earantör devlet sıRnceden hazirlanıp basına dağı le anlatıyor: fatimi7dün elrte edtvorrtnk. tılmış kontıima metninin dı<nna « Tabii yolda giderken hatçıkarak, Kıbrıs'daki son gells ta uçağa binmeden önce konuKıbm'ta carantRr flc «Jevlet melere de deiindim ve bu ko vu diişünme olanağını bulmuşvardı: Türkive, Yunanistan ve nudaM kararlılı^ımı nrtava ko tum. Vardığım sonuç öretle şu tnriltere yan bazı snzler sövledim.» idi: TürHye'nin bu darbe karşıYunanistan fülen Kıbns*m basında mutlaka bir fiilî harekette jhmsızlıjina re toprafc mîtnnl'i«Türklerin haklanna el bulunması gerekliydi. Zaman füne miidahale eden Mr de»t»« kavbı. riderilemivecek birtakim durnmnnda oMıı&u Jçtn srtık sürdürtmeyeceğiz» zararlar doğurabilirdi. Hatta ge onnn rarantörlöpü geçerlflfeini Ecevit'in Afyon'da Kıbns ko rek Kıbns Tfirklerinin Rerek Tur virlrmfstî. Ortada ttt garantör nusuyla ilgili olarak söylediği kiye'nin başına birtakım felâ devlet kahvordu: TürMve re tnso'ler sunlardr ketler getirebilirdi. Bu darbeden piltere . Blzim nn« btr tedhlr «Henüz avnntılannı Bfrene sonra ada fiilen Ynnanistan'a almadan 8nce tnçfltere.*yle dnmemi? olmakla beraber, Kıbns ilhak edilmis olacaktı. Resmen nraıa ç3röşmemlz eerekiyordn. takl sllShlı, kanlı darbe haberi ilân edilmese bile fiili durum Bu hukukt blr zonıntaktn. Bunni endişevle karsılıynruz. Su an bu olacaktı Ve artık adadaki da aynca pratlk bfr varar da da Afyon'un su mevdanında ve Türklerin özfürlüklerinin \e nmulabilirdl. Ba kontıda çok Matürk'ümüzün anısı olan so can güvenliklerinin korunması zanf da olsa blr tımut vardı: doğal anıtın eşleinde bfitiin diin olanağı bulunamavacaktı. Onun O da suydu: E6er tngiltere vava, vakin urak komsularımıza için süratU hareket etmek zo durnmu TC tehlihelerl blzim e<şıınu sBvlilvprınn: rundaydık. bl değeriendlrlrse ve blzimle Klm«e Kıhrıs'takl karsra<îahfı Türkive'nin süratlt ve etkin hirlikte hareket etmevi kahnl efırsat hilerek Tflrklerin haklan bir sekflde dııruma mürtahale drrse o zaman hirliklertmbri tnna dokunmava kalkışmasın. edebllecefci konusunda bir kay riliz üslerinden adava çikarahiHiçbir olup hittM kahul et mm voktu. Türk Silâhlı Kuv lirdlk, bövlece çok vumuşab bir meyiz. Türklerin haklanna el vrtlerine bn bakımdan tara gu bareketle Kıbnsta Türklerin can «ürdürtmcyiz. ven besÜFordum. Ba konuda oV (Devamı 9. cavfada) Ankara'da ve Çin'de